Pazar Öğleden Sonra Oturumu

Ön Kapak

Çalışma Ekonomisi Soruları

Ekonometri Soruları

İstatistik Soruları

Kamu Yönetimi Soruları

Uluslararası İlişkiler Soruları

Arka Kapak

Cevap Anahtarı

]]> 170 2008-06-30 07:26:47 2008-06-30 14:26:47 open open butun-kpss-sinavinin-kpss-sorulari-ve-cevaplari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1214836236 _edit_last 1 views 414 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:312;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231042452;}";"; Ders dağıtım programı http://www.sosyalbilgilerci.com/ders-dagitim-programi/ Wed, 02 Jul 2008 15:30:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=171 İndirmek için buraya tıklayınız]]> 171 2008-07-02 08:30:19 2008-07-02 15:30:19 open open ders-dagitim-programi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1215012619 _edit_last 1 views 678 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:468;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231158257;}";"; Anadolu lisesi öğretmenlerini seçme sınavı soruları ve cevapları http://www.sosyalbilgilerci.com/anadolu-lisesi-ogretmenlerini-secme-sinavi-sorulari-ve-cevaplari/ Wed, 02 Jul 2008 15:45:58 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=172 Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri, Anadolu Liseleri Öğretmenlerinin Seçme Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı A Kitapçığı Soruları ve Cevap Anahtarı B Kitapçığı Soruları ve Cevap Anahtarı]]> 172 2008-07-02 08:45:58 2008-07-02 15:45:58 open open anadolu-lisesi-ogretmenlerini-secme-sinavi-sorulari-ve-cevaplari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1215013559 _edit_last 1 views 643 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:399;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231142914;}";"; Meb Yönetici atama yönetmeliği http://www.sosyalbilgilerci.com/meb-yonetici-atama-yonetmeligi/ Wed, 02 Jul 2008 15:52:53 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=173 Yönetici Atama Yönetmeliğinin 9.maddesindeki; Atama yapılması planlanan eğitim kurumlarının yöneticiliklerine; valiliklerce il genelinde ve her adayın bilgi sahibi olmasını sağlayacak şekilde başvuru tarihinden en az 15 gün önce duyuru yapılır. Hükümlerinde bulunan "Atama yapılması planlanan" ifadesi idareye sınırsız yetki tanımanın yanı sıra Usulsüz uygulamalara yol açabilecek bir hüküm içermektedir. Bu husus Danıştay 2.dairesince 2007/1114 esas nolu dosyada belirttiği "...her yetkide olduğu takdir yetkisi de belli sınırlar içinde vardır ve bu yetki, asla bir keyfilik aracı değildir." Hükmüne de aykırıdır. Bu aykırılığa rağmen bunu göremeyen sendikalardan ne Eğitim-İş ne de diğer sendikalar dava açmadı. Milli Eğitim Bankalığı sendikaları genelge hamlesiyle saf dışı bıraktı şimdi dava açma süresi dolduğu için yönetmeliğe dava açılamayacak, genelge zaten yönetmeliği açıklayıcı nitelikte olduğundan duyuru kısmına dava açmanın da bir anlamı olmayacaktır. O halde Milli Eğitim Bankalığı uyguladığı bu planla amacına ulaştı. Şimdi sınavı kazananları kıyı kenar semt diye ayrım yaptığı 3-5 okula gönderecek ve merkez okullara atama yapmayacak. İllerin duyuruları açtığı şu günlerde bir çok ilimizde merkezi yerler açılmamıştır. Örneğin Ankara, başkentte bile tüm münhallar ilan edilmeyerek diğer illere de bir mesaj gönderilmiştir.2006 Sınavını kazananları MEB bu şekilde oyuna getirmiştir.Ayrıca Genelgede geçici 2 maddeye atıfta bulunulmuş ve 2005 sınavını kazananlara hiç değinilmemiştir.İki yılın altındaki müdür yetkililere başvuru hakkı verilmemiş ve son genelgede de müdür yetkililerin durumu açıklığa kavuşturulmamıştır.  Bu dakikadan sonra sendikaların yapacağı bir şey kalmamıştır dua edelimde bu yönetmeliği 24 Haziran'dan önce dava eden birileri çıksın ve bu oyunu birileri görmüş olsun. www.egitimciyim.net Mehmet YILMAZ Egitim Uzmanı]]> 173 2008-07-02 08:52:53 2008-07-02 15:52:53 open open meb-yonetici-atama-yonetmeligi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1215013973 _edit_last 1 views 1351 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:750;s:11:"sayac_bugun";i:8;s:9:"son_okuma";i:1231165798;}";"; Oks tercih kılavuzu yayınlandı http://www.sosyalbilgilerci.com/oks-tercih-kilavuzu-yayinlandi/ Fri, 04 Jul 2008 19:55:58 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=174 174 2008-07-04 12:55:58 2008-07-04 19:55:58 open open oks-tercih-kilavuzu-yayinlandi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1215782979 _edit_last 1 views 265 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:175;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231138712;}";"; 153 marshallpate55@yahoo.co.uk http://iddvdq.dreamstation.com/ 77.92.88.26 2008-07-05 19:43:26 2008-07-06 02:43:26 Witches love sex . .]]> 1 0 0 Testmaker 8.03 (Yazılı sorusu, test hazırlama programı) http://www.sosyalbilgilerci.com/testmaker-803-yazili-sorusu-test-hazirlama-programi/ Thu, 10 Jul 2008 14:31:27 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=175 Testmaker, egitimcilere yönelik hazirlanmis bir soru bankasi programidir. Testmaker ile sorularinizi kategorileyerek kaydedebilir ve çok çabuk bir sekilde kayitli sorulara ulasabilirsiniz. Testmaker ile istediginiz sayida ders, seviye, ünite ve konu kategorisi olusturabilir ve sorularinizi olusturdugunuz kategorilere göre kaydedebilirsiniz. Testmaker, ögretmenlere sinav hazirlama konusunda büyük kolayliklar saglamaktadir. Ayrıca TestMaker de yer alan optik okuma programı ile sınavlarınızı rahatça okuyabilirsiniz. İhtiyacınız olan tek şey uygun bir tarayıcı. Testmaker programi ile klasik, test, bosluk doldurma, dogru-yanlis stillerinde soru ekleyebilirsiniz. Ayrica sorularinizi zorluk seviyesi ekleyebilirsiniz. Buraya tıklayarak indirme sayfasına ulaşabilirsiniz]]> 175 2008-07-10 07:31:27 2008-07-10 14:31:27 open open testmaker-803-yazili-sorusu-test-hazirlama-programi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1215700288 _edit_last 1 views 694 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:592;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231167136;}";"; Son yapılan oks sınav sonucu http://www.sosyalbilgilerci.com/son-yapilan-oks-sinav-sonucu/ Fri, 11 Jul 2008 12:06:14 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=177 Bu yıl yapılan son oks sınavının sonuçları bu gün açıklandı.Sınavın kolay olmasından dolayı beklenildiği gibi 97 Türkiye birincisi çıktı.Yaklaşık 31 bin öğrencinin puanı sıfır yada sıfıra yakın olduğu için puanlama değeri görülmedi ve sıfır puan verildi.500 tam puan alan öğreciler diğer yılların aksine bir kaç ilden değil Türkiye nin 41 ilinden çıktılar.En fazla birinciye sahip olan ilimiz İstanbul ikincisi ise Ankara fakat sınavda başarı derecesine bakıldığın da Türkiye birincisi ilimiz Burdur olmuştur.Tüm öğrencilerimize hayırlısı olsun diyelim.Oks sınav sonucuna buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz]]> 177 2008-07-11 05:06:14 2008-07-11 12:06:14 open open son-yapilan-oks-sinav-sonucu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1215779124 _edit_last 1 views 573 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:364;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231164456;}";"; Perfermans ödevi/görevi ve performans görevi örnekleri http://www.sosyalbilgilerci.com/perfermans-odevigorevi-ve-performans-gorevi-ornekleri/ Tue, 15 Jul 2008 18:08:41 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=179 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

PERFORMANS ÖDEVİ/ GÖREVİ

Programda öngörülen eleştirel düşünme, problem çözme, okuduğunu anlama, yaratıcılığını kullanma, araştırma yapma gibi öğrencinin bilişsel, duyuşsal, psiko-motor alandaki becerilerini aynı anda kullanmasını, geliştirmesini ve bir ürünün ortaya konmasını gerektiren çalışmalarıdır.

Performans ödevleri, kısa sürelerde yapılabilecek çalışmalardır. Bu tür ödevlerle, öğrencilerin derslerde kazandırılması hedeflenen üst düzey becerilerdeki gelişimlerini günlük yaşamla ilişkilendirerek göstermeleri beklenmektedir. Performans ödevlerinin bir sınıftaki her öğrenciye, aynı konu başlığında ve aynı zamanda verilmesi zorunlu değildir. Performans ödevleri öğrencilerin seviyesine uygun ve öğrenciler tarafından yapılabilecek nitelikte olmalıdır. Performans ödevlerinin güvenirliği açısından öğrencinin ödevi yaparken konuya ilişkin kazanımlarını gözlemleyebilmek için ödevin belirli aşamaları sınıf ortamında gerçekleştirilir ya da yapmış olduğu çalışmayı öğretmeniyle ve arkadaşlarıyla paylaşması sağlanır.

Performans ödevi/görevi için örnekler:

· Bir konu hakkında yazı yazma (makale, anı vb. )

· Sergi oluşturma,

· Aynı grafikleri farklı ölçülerde çizme,

· Bir tarzdaki grafiği başka tarza dönüştürme,

· Bir yolculuk için verilen zaman ve bütçe sınırlamalarıyla bir yolcu rehberi geliştirme,

· Bilimsel gözlemlerini tablo oluşturarak belirtme,

· Bilimsel bir olayı sözel ve görsel olarak betimleme,

Bir konuyla ilgili afiş, poster, broşür vb. hazırlama

Bir oyun, piyes vb. yazma ve sergileme

Herhangi bir şey için bir sınıflama şeması geliştirme, kategorileri açıklama ve doğruluğunu savunma

Deney yapma

İki çalışmayı (resim, müzik parçası, dans veya oyun) yarattıkları ruh hâli açısından karşılaştırma

Bir tiyatro oyununa eleştiri yazma

Bir oyun için sahne ve kostüm hazırlama

Bir ev planı çizme

Geniş bir grubu doyurmak için gerekli olan yiyecek miktarını hesaplama,

Bir müzik parçası besteleme

Bir müzik parçası çalma

Bir dans sergileme

Tanıdıkları bir kişinin biyografisini yazma

Tüketici tercihlerine ilişkin bir oylama yapıp sonuçları grafikle ifade etme ve sonuçları tartışma

Devamını buraya tıklayarak indirebilirsiniz

]]>
179 2008-07-15 11:08:41 2008-07-15 18:08:41 open open perfermans-odevigorevi-ve-performans-gorevi-ornekleri publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1216162601 views 1505 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1360;s:11:"sayac_bugun";i:18;s:9:"son_okuma";i:1231172610;}";"; 154 gultanesi_03_1995@hotmail.com 88.228.254.26 2008-08-25 05:17:27 2008-08-25 12:17:27 1 0 0 10710 maraz_ferit13@seviyorum.com 81.212.101.66 2010-03-10 06:14:12 2010-03-10 13:14:12 trash 0 0 10711 maraz_ferit13@seviyorum.com 81.212.101.66 2010-03-10 06:15:46 2010-03-10 13:15:46 trash 0 0 10712 maraz_ferit13@seviyorum.com 81.212.101.66 2010-03-10 06:17:45 2010-03-10 13:17:45 trash 0 0 10366 yas_yas27@hoymail.com 78.169.60.66 2010-03-02 08:12:41 2010-03-02 15:12:41 trash 0 0
DERECELİ PUANLAMA ANAHTARI (RUBRİC) http://www.sosyalbilgilerci.com/dereceli-puanlama-anahtari-rubric/ Tue, 15 Jul 2008 18:27:49 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=180 DERECELİ PUANLAMA ANAHTARI (RUBRİC)

Dereceli puanlama anahtarı, performansı tanımlayan ölçütleri içeren puanlama rehberidir. Herhangi bir çalışmanın puanlanması için geliştirilmiş ölçütleri içeren bir araçtır. En faydalı dereceli puanlama anahtarı öğretmenlerin kendi yaptıklarıdır.

Dereceli Puanlama Anahtarı Kullanmanın Nedenleri

Öğretmen ve öğrenci için açık bir kalite tanımı verir.

Öğrenciler derecelendirme ölçeği kullandıkça ürettikleri ürünün sorumluluğunu daha fazla duyarlar.

Öğretmenlerin puanlama için harcadıkları zamanın azalmasına katkıda bulunur.

Öğretmenin öğrenci çalışmalarını değerlendirmelerini basitleştirir.

Öğrencilere bir ödevi tamamlarken kendi performanslarını değerlendirebilecekleri standartlar ve ölçütler sağlar.

Ölçeklerde belirlenen ölçütlerin velilere bildirilmesi, çocuklarına yardımcı olacak velilere kolaylık sağlar.

Dereceli Puanlama Anahtarı Geliştirme Aşamaları I

Ölçeğin ne amaçla geliştirileceğinin belirlenmesi,

Ne tür puanlama anahtarı kullanılacağına karar verilmesi

Ölçütlerin tanımlanması. Davranış, ürün yada her bir becerinin yeterlik düzeyi için kısa ölçütler yazılır. Burada önemli olan yeterlik düzeylerini tanımlamak ve düzeyler arasında ölçütleri iyi ayırt edebilmektir.

Kullanılacak ölçeğin taslağının hazırlanması,

Taslak üzerinde gerekli düzeltmelerin yapılması için öğrenci ve öğretmen görüşlerinin alınması

Uygulamadan sonra tutarlık ve güvenirliğin belirlenmesi

Dereceli Puanlama Anahtarının Hazırlanmasına Yönelik Bazı Öneriler

Dereceli puanlama anahtarlarında çok genel ölçütler kullanılmamalıdır.

İşlevsel olmayan detaylara yer verilmemelidir.

Sınırlı sayıda boyuta ya da özelliğe odaklanmak gerekir.

Anahtar nitelikte, öğretilebilir ölçütler kullanılmalıdır.

Ölçülebilir ölçütler kullanılmalıdır.

Tanımlayıcılar dikkatlice seçilmelidir.

Dörtlü bir performans düzeyi kullanmak daha işlevseldir.

Düzeyler arasındaki uzaklık eşit tutulmaya çalışılmalıdır.

Gerektiğinde, dereceli puanlama anahtarının ölçütlerinin belirlenmesi sürecine öğrencilerin de katılımı sağlanmalıdır. Devamını buraya tıklayarak indirebilirsiniz

]]>
180 2008-07-15 11:27:49 2008-07-15 18:27:49 open open dereceli-puanlama-anahtari-rubric publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216162608 _edit_last 1 views 791 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:735;s:11:"sayac_bugun";i:21;s:9:"son_okuma";i:1231167378;}";";
Öğretimde anlama http://www.sosyalbilgilerci.com/ogretimde-anlama/ Tue, 15 Jul 2008 22:00:05 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=181 ÖĞRETİMDE ANLAMA

Her ne kadar anlama kavramını birkaç kelime ile anlatmak güç ise de, bu makalede biz anlamanın ne manaya geldiği ve yapısalcı (constructivist) öğrenme teorisi bağlamında yapılan öğretim sonunda elde edilen kazanımlar hakkında bilgi vermeye çalışacağız.

Aslında anlama, felsefi ve pratik açıdan bakıldığında açıklanması gerçekten güç bir olaydır. Skemp (1989) anlamayı iki kategoride açıklamaya çalışmıştır:

İlişkilendirerek (relational) anlama

Enstrümantal (instrumental) anlama

İlişkilendirerek anlama, öğrenmede zekayı kullanmayı gerektirir. Diğer bir deyişle, akıllı öğrenme ile uyumludur. Enstrümantal anlama ise huy öğrenimi demektir. Ya da belli bir nedene dayanmadan öğrenmedir. Enstrümantal öğrenmenin avantajları şunlardır; kolayca kavranır, faydaları çok daha çabuk ve açık görülür, doğru cevaplar kolay hatırlanır. Öte yandan ilişkilendirerek anlamanın avantajları; öğrenilenler yeni ortam ve durumlara kolayca adapte edilip uygulanabilir ve öğrenilen şeyi hatırlamak çok kolaydır.

Öğrencilerin ilişkilendirerek anlamaya yöneltilmesi onları daha etkili öğrenmeleri noktasında motive edebilecektir. Ancak, ilişkilendirerek anlama için yapılması gereken öğretim ve öğrencilerin ilişkilendirerek öğrenmeleri konusunda yapılan yönlendirmelerin öğretmen ve öğrenciler için problemli sonuçlar doğurabileceği belirtilmektedir (Selinger, 1994). Burada konular arasında yapılması gereken ilişki ve bağlantıları yapmak için harcanan emek ve zamanın enstrümantal öğrenmeden çok daha fazla olacağı ve ilişkilendirmenin kolayca yapılabilmesi için programın içeriği de göz ardı edilmemesinin gerektiği de unutulmamalıdır.

Acaba her öğretilen şeyin öğrenciler tarafından anlaşıldığını varsaymak mantıklı mıdır? Öğrencilerin öğretilen konuları ne kadar anladıkları konusunda yapılan çalışmalarının sonuçlarına göre bu o kadar da basit değildir. Her öğretim anlama ile sonuçlanmaz. Von Glasersfeld (1990) bu konuda günümüz koşullarını değerlendirirken, bazı çocuklar bugün okuldan ayrılırken doğru dürüst okuyup yazamadıklarından, veya basit matematiksel işlemleri doğru dürüst yapamadıklarından ve içinde yaşadıkları dünyanın bilimsel yapısından habersiz olarak okuldan mezun olduklarından dolayısıyla da uygulanan eğitim ve öğretim sürecinde bir şeylerin yanlış olduğundan bahsetmektedir. Radikal bir yapısalcı (constructivist) olan Von Galsersfeld, bu yanlışı davranışçı eğitim modellerinden kaynaklanan öğretim metotları ile bağdaştırmakta ve talim (training) ile anlamayı oluşturacak öğretimi (teaching) birbirinden ayırmaktadır. Ona göre, talim ile yapılacak bir eğitimin anlama ile sonuçlanması ancak şans eseri ortaya çıkabilir.

II. YAPISALCILIK NEDİR?

 

Anlama ile sonuçlanacak bir öğretim için öncelikle öğrencinin nasıl öğrendiği üzerinde durmakta yarar olduğu kanısındayız. Bu noktadan günümüzde özellikle yurdumuzda aktif öğrenme adıyla yaygınlaşan ve öğrencinin kendi öğrenmesinde aktif durumda olduğu esasına dayanan bu akımın teorik altyapısının ne olduğundan biraz bahsedelim.

Yapısalcılık, kökleri Jean Piaget’ nin fikirlerine dayanan bir öğrenme teorisidir (Mestre, 1994). Bu teoriye göre, bilgi bir kişiden diğerine direk olarak aktarılmaz. Bu görüşte öğrenme, kişinin aktif bir şekilde kendi bilgilerini yapılandırdığı aktif bir süreç olarak görülür. Bu teorinin özellikle 80li yılların ikinci yarısından sonra temelde birbirinin aynı ancak yaklaşım açısından birbirinden farklılıklar gösteren değişik akımları ortaya çıkmıştır. Bu akımları Solomon (1987) şu iki alt başlıkta toplamıştır:

Anlamın kişisel planda yapılandırılması

Anlamın sosyal planda yapılandırılması

Anlamın Kişisel Planda Yapılandırılması

Her ne kadar hayatının ilerleyen yıllarına kadar kendisine yapısalcı (constructivist) demese de (Piaget, 1970 in Driver ve ark., 1994), çocukların kendi bilgilerini kafalarında yapılandırdıklarından bahseden ilk kişidir. Bu bilgi yetişkin kişilerin sahip olduklarından farklıdır ve yıllar geçtikçe değişmekte ve gelişmektedir (Bliss, 1995). Çocukların kendi yaşadıkları olay ve aktiviteleri sonucu kendilerine has bilgileri kafalarında yapılandırdıkları konusundaki görüşlerinden dolayı Piaget, yapısalcılığın ilk taraftarlarından biri olarak kabul edilebilir. Zaten o da bilginin kişinin fiziksel çevresiyle olan karşılıklı ilişkilerinin bir ürünü olduğunu savunmaktadır.

Piaget’e göre her kişinin kafasında şema (schema) diye nitelenen bir bilgi yapısı vardır. Bu şema kişi çevresiyle karşılıklı etkileşime geçtikçe oluşur ve gelişir. Kişinin bilgi şeması adaptasyon sürecinin sonunda gelişir. Bu adaptasyon özümseme (assimilation) ve yerleştirme (accommodation) süreçlerini gerektirir. Burada özümseme, yeni fikir ve bilgilerin kişinin zihinsel şemasında dereceli bir şekilde bütünleştirilmesini sağlayan bir süreçtir. Kişi yeni bir bilgi yada olayla karşılaşınca bu yeni deneyimini zaten zihninde var olan bilgilerle birleştirmek için çaba sarf eder. Kişinin bu yeni bilgi yada deneyimi pasif olarak kabullenmeyip o konu hakkında düşünmesi, düşüncelerini uyarlaması, zihinsel şemasına oturtmaya çalışması yani kısaca bu gelen yeni bilgiyle zihinsel planda çalışması burada önemli olan noktadır. Bu özümsenen şemanın değiştirilmesi olayına yerleştirme denir. Burada özümseme ile yerleştirme arasında geçen süreç denge (equilibration) ile sonuçlanır.

Piaget’e göre kişi olgunlaştıkça bilgileri dengeye ulaşır. Yeni bilgi dengeyi bozabilir. Bu durumda ilgili olay yada durumla ilgili bilginin kişinin anlama bağlamındaki yeri kişi tarafından kavranması kişiyi yeni bir dengeye götürmüş olur.

Öğrenmenin kişisel planda meydana gelen bilgi yapılandırması sonucu meydana geldiğini savunan bu görüşe göre, öğrenme için öğrencinin okul ortamına gelmeden önce kafalarında var olan ve bilimsel düşünceyle çelişen öğrencilerin alternatif fikirlerine karşı iyi dizayn edilmiş uygulamalar sunulmalı ve öğrencilerin anlatılan konuyla ilgili kafalarında var olan kişisel fikir ve teorilerini yeniden yapılandırmaları için yardım edilmelidir. Piaget’e göre bilimsel fikirler, öğrencinin fiziksel sistemlerle karşılıklı ilişkiye girmesiyle yani bir öğretim olmadan, öğrenci tarafından anlaşılabilir. Hatta daha da ileri giderek formal bir öğretimin öğrenmeyi engellediğini ileri sürmüştür (Driver ve Easley, 1987). Yani Howe (1996)’ un söylemiyle Piaget öğretmeni bir odaya, öğrenciyi de başka bir odaya koymuştur.

Piaget’in görüşleri ve çalışmaları kendisini radikal bir yapısalcı (radical constructivist) olarak tanıtan Ernest von Glasersfeld tarafından geliştirilmiştir. Von Glasersfeld’e göre yapısalcılık iki temel esasa dayanır; psikolojik ve epistemolojik. Ona göre bilgi bilmekten ayrılamaz (Treagust ve ark., 1996). Birinci prensip olan psikolojik tabanına göre, bilgi kişinin yapılandırmasının sonucudur. Diğer bir deyişle:

Bilgi pasif bir şekilde alınmaz, aksine kavrayıcı tarafından aktif bir şekilde yapılandırılır (von Glasersfeld, 1989, p.182).

Dolayısıyla fikirlerin çocukların kafalarına tam olarak direk bir şekilde aktarılmaları mümkün değildir. Çocuklar yeni bir öğrenme ve anlam oluşturma olayı ile karşı karşıya kaldıklarında hali hazırda bildikleri en önemli merkezi önem arz eder. Von Gllasersfeld’in ikinci prensibi kavrama olayının adapte edilebilir ve öğrenciye deneyimlerinin uygulanabilir açıklamalarını yapılandırmalarını sağlar şeklinde açıklanabilir (Treagust ve ark., 1996). Von Glasersfeld bilgiyi kesin olmayan fonksiyonel olarak görür, ona göre bilgi kesin değildir. Dolayısıyla dışarıdaki dünya hakkındaki bilgi aslında insan tarafından yapılandırılmış bir bilgidir. Dışarıdaki gerçek yalanlanmıyor ama bu gerçeği bilme şekli kişiden kişiye değişen bir sübjektiflik arz eder (Von Glasersfeld,1990).

Anlamın sosyal planda yapılandırılması

Bu görüşe göre bilgi sosyal ortamda yapılandırılır ve geçerli hale getirilir (Driver ve ark., 1994). Bu yaklaşım Rus psikolog Vygotsky’nin yazılarından etkilenmiştir (Driver, 1989). Bu görüşe göre, bilimsel bilgi kişi olgunlaştıkça doğal olarak gelişmez, aksine bilgi toplumdaki kişiler arasında gelişen ilişkiler sürecinde, toplumun kültürel ve sosyal kurumları arasında aktarılmasıyla bir anlam kazanır:

Bilgi ve anlama, bilimsel anlama da dahil olmak üzere, kişi sosyal olarak bir konuşma veya başka toplum tarafından ortak kabul edilen bir problem yada bir durumla ilgili bir aktivitenin içinde olduğunda yapılandırılır (Driver ve ark., 1994, p.7).

Öğrenme, kişinin toplumdaki daha deneyimli bir fert tarafından konuşma vasıtasıyla yeni bir kültür yada bilgi ile tanıştırılması olayıdır. Dolayısıyla, bu görüşte, öğretmen öğrencinin öğrenmesinde merkezde ve vazgeçilmez bir rol üstlenmiştir (Howe, 1996).

Vygotsky’nin teorisinin temelini teşkil eden ana tema kavramanın gelişmesinde sosyal etkileşimin oynadığı temel roldür. Vygotsky öğrenmenin toplumsal bir olay olduğunu yada bir kültürün paylaşımı olduğunu savunmaktadır. Bu açıdan kişisel bazda öğrenme, sosyal etmenler yoluyla öğrenciye yada öğrenene sunulan değişik düşünme araçlarının kişinin zihinsel yapısının içerisine alınma sürecidir (Rogof, 1990). Öğrenci sadece sosyal etkileşim yoluyla diğerlerinden öğrenmez, daha çok sosyal etkileşim yoluyla elde edilen bilgi kişinin zihinsel yapısının içine dahil edilir (Wertch, 1985). Scott (1996) bu konuya açıklık getirmek için, bu zihinsel yapının içerisine dahil edilme sürecini açıklarken; bunun sadece toplumdan elde edilen bilgi yada kavramların kişiye aktarılması ve kişinin de bunları pasif bir şekilde kabul etmesi anlamına gelmediğini, aksine öğrencinin bu bilgi ve deneyimleri tekrar organize etmesi ve zihinsel şemasında tekrar yapılandırması gerektiğini belirtmektedir.

Vygotsky’ye göre dil, sosyal planda geliştirilmiş anlamların toplumun fertleri arasında paylaşılması için kullanılan bir araçtır. Dolayısıyla dil, kişinin diğerleri ile haberleşip konuşabilmesi ve bir şeyleri paylaşabilmesi için tek araç olduğundan, öğrencinin sosyal anlamda zihninin yapılandırılmasında çok önemli bir rol oynar.

Bu görüşe göre, öğretim öğrenciye şu an yardımsız olarak ulaşabildiği seviyeden daha iyi bir seviyeye yardım ederek ulaşmasını sağlamak şeklinde yapılabilir (Tharp ve Gallimore, 1988). Bu yardım bir destek şeklinde çevresinden yada arkadaşından veya bir büyüğümden gelmiş olabilir. Burada büyüğünden kastedilen şey, öğrencinin ailesi, kendisinden o konuda bilgi ve deneyimiyle daha üstün bir kişi yada arkadaşı veya öğretmenidir. Bu yardımı verecek kişinin yapacağı yardımın özelliği öğrencinin zone of proximal development) ına uygun olmak durumundadır.

Bu görüşte öğrenme, kişinin aktif bir şekilde kendi bilgilerini yapılandıracakları aktif bir süreç olarak görülür. Yani öğrenciler kendi başlarından geçen formal ve formal olmayan deneyimlerini kullanarak kendi kafalarında aktif olarak bilgilerini yapılandırırlar. Burada geçen formal olmayan deneyimlerden kastedilen, kişinin fiziksel ve sosyokültürel çevresinden elde ettiği deneyimlerdir. Öte yandan formal deneyimler ise kişinin okul gibi formal bir ortamda elde ettiği bilgi ve deneyimlerdir. Bazen bu bilgi ve deneyimlerinin içine kültürel inanışlar, alışkanlıklar ve efsanevi yaklaşımlar da görülebilir. Öğrenciler öğretmenin geliştirmek istediği fikirlerden farklı olan alternatif düşüncelerini (alternative conceptions) sınıf ortamına getirirler (Driver, 1983) ve bu düşünceler formal okul öğretimini olumsuz yönde etkilemektedir (Driver, 1986). Fakat bu çoğunlukla öğretmenler tarafından fark edilmez ve öğretimde dikkate alınmazlar (Wood-Robinson, 1994; Treagust ve ark., 1996). Eğer öğretimin anlama ile sonuçlanması isteniyorsa, öğretmenlerin bu fikirlerden haberdar olması ve öğrencilerin bu fikirlerini bilimsel fikirlere dönüştürmelerini sağlamak için gerekli öğretim metotlarını bulup uygulamaları gerekmektedir (Smith ve Anderson, 1986; Stavy, 1991). Bu alternatif fikirlere ilave olarak bazen öğretmenler tarafından uygulanan öğretim metotları veya ders kitaplarındaki bilgi yanlışları da yeni alternatif fikirlerin öğrenci kafasında yer almasına neden olabilir (Longden, 1982). Sonuç olarak yapılan öğretimle bilimsel bilgilere düzeltilmesi beklenen bu alternatif öğrenci fikirleri öğretim sonunda aynen kalabilir. Bu konuda yapılan bir çok çalışmanın olduğunu (Driver ve ark., 1994), ve gerçekten de bu fikirlerin dikkate alınmadan yapılan sıradan bir öğretim metodu ile bu fikirlerin öğretim sonunda da öğrencilerin kafalarında değişmeden kaldığını bir çok araştırıcı rapor etmiştir (Nusbaum ve Novick, 1982; Driver, 1986; Novak, 1988; Driver, 1989)

III. SINIF ORTAMINDA YAPISALCILIK

Bunlardan birincisi 'kuskusuzluk'tur. Cocuk ve genclerimiz,     kendilerine ogretilenler konusunda kuskuya sahip olmadan     egitiliyorlar. Dolayisiyla da karsilastiklari bilgileri     sorgulama, bunlari zihinsel birer suzgecten gecirme gibi bir     aliskanlik edinmiyorlar.     Ikna olmaya hazir olduklari alanlarda ve/ya ikna edebilecek     beceriye sahip olanlarca herhangi bir 'dogru' konusunda hic     kuskuya dusmeden ikna ediliyor, bir kismi da bunlari 'inanc'     haline getirebiliyor.     Boylece hem gercek inanc sahibi olabilme imkânlarini     yitiriyor, hem de Tanri vergisi meraklarini (kusku) ve onun     turevi olan yaraticiliklarini kaybediyorlar. Gercekte ise,     kendilerine ogretilenlerin dogruluklari /matematik ve fizik     dahil- gorecelidir.     Bunun sorumlusu ogretmenler degildir, cunku onlar da oyle     egitilmislerdir. Hattâ toplumun buyuk cogunlugu da zamanla     kuskusuzlasmis, yalniz okulda ogrendikleri konusunda degil,     tum kaynaklardan akan bilgileri sorgulama, suzgecten gecirme     ozelliklerini neredeyse yitirmislerdir.     Bu basit gorunumlu olgunun cok sayidaki olumsuz sonucundan     birisi muthistir: Bilim ile iliskisini kesmis bir toplum!     Cunku bilim, sistematik kuskulanmanin bir baska adidir     denilebilir. Tum kesif ve icatlarin altinda 'kusku' vardir.     Toplumumuzdaki yaygin bulus antipatisinin altinda muhtemelen     bu kuskusuzluk illeti yatmaktadir.     Bu sorun cozulebilir mi? Evet ve hayir. Farkina varilir, kabul     edilir ve cozum aranirsa evet. Uzunca suredir bu illetle     yasayan ben dahil cok sayida kisinin buna cozum     uretebileceginden eminim.     'Biz zaten oyle yapiyoruz', 'buncasikintinin icinde kala kala     kusku mu sorundur'.. ve benzeri kaliplardan kendimizi

kurtaramaz isek hayir.

]]>
181 2008-07-15 15:00:05 2008-07-15 22:00:05 open open ogretimde-anlama publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216254336 _edit_last 1 views 520 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:511;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231050743;}";";
Öğrenci ürün dosyası nasıl olmalı.Ürün dosyası hakkında bilgiler http://www.sosyalbilgilerci.com/ogrenci-urun-dosyasi-nasil-olmaliurun-dosyasi-hakkinda-bilgiler/ Tue, 15 Jul 2008 22:07:34 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=183 ÖĞRENCİ ÜRÜN DOSYASI (PORTFOLYO)

Öğrenci ürün dosyası, öğrencilerin bir ya da birkaç alandaki çalışmalarını, harcadığı çabayı, geçirdiği evreleri gösteren başarılarının koleksiyonudur. Öğrencinin gelişimini, velisinin ve öğretmenlerinin izleyebilmesine olanak sağlayan bir çalışmadır. Sınıf içi etkinliklerin öğrencinin seçimi sonucunda bir araya getirilip, yansıtılmasıyla oluşan öğrenci ürün dosyası, aynı zamanda hem öğretmen hem de öğrenci için bir değerlendirme yöntemidir.

Kullanım amacına ve içeriğinde yer alan ürünlere göre, farklı ürün dosyaları vardır. Amaca ve belirlenecek politikalara göre ürün dosyası tipi tercih edilir.

Haladyna (1997) öğrenci ürün dosyalarını; ideal, sergileme, belgeleme, değerlendirme ve sınıf tipi olmak üzere beş gruba ayırmıştır. Aşağıda bu ürün dosyalarının özellikleri kısaca açıklanmıştır:

İdeal Öğrenci Ürün Dosyası: Not verme amaçlı olarak kullanılmaz, amaç öğrencinin gelişimini ve öğrenme sürecini yansıtmasıdır. Öğrencilerde not kaygısı olmadığı için, olumlu bir yaklaşım sunar. Öğrencinin çok farklı düzeydeki çalışmalarını içerir.

Sergileme Tipi Öğrenci Ürün Dosyası: Öğrencilerin yaptıkları en iyi ürünlerden, yani öğrencinin kendini en iyi yansıttığına inandığı çalışmalardan oluşur. Genellikle görsel ve performansa dayalı sanatlarda kullanılır. Öğrencinin en yüksek performansını gösterecek ürünlerin sergilenmesi amaçlanır. Daha çok sonuç ya da ürün değerlendirme amacıyla kullanılır.

Belgeleme Tipi Öğrenci Ürün Dosyası: Öğrencinin farklı zamanlarda ve farklı düzeylerde hazırladığı çalışmaları içerir. Daha çok süreci değerlendirmek amacıyla kullanılır. Öğrenci gelişiminin kayıtları ile öğrencinin kendini yansıttığı çalışmalar bulunur. Değerlendirme aşamasında öğretmen değerlendirmeleri yer alır.

Değerlendirme Tipi Öğrenci Ürün Dosyası: Belirli bir amaç doğrultusunda öğrenci gelişiminin izlenmesi söz konusudur. Öğrencilerin belirli ölçütlere göre hazırladıkları en iyi çalışmalar yer alır. Öğrencinin rahatça ürün seçmesine izin verilir. Öğrencinin ve öğretmenin sonraki öğrenme etkinliklerini hazırlamasına yardımcı olur. Ayrıca, öğretmen veya okul tarafından değerlendirilme özelliğine sahiptir. Dolayısıyla, kapsamlı değerlendirmeler için kullanılabilir. Daha çok sonuç ya da ürün değerlendirmede kullanılır.

Sınıf Tipi Öğrenci Ürün Dosyası: Her öğrenciye ait çalışma özetlerinin, öğretmen yorumlarının, etkinliklerin ve planların bulunduğu dosyadır. Öğretim amaçlarına hizmet etmesine rağmen, öğrenci başarısını ve gelişimini göstermediği için değerlendirmede bazı sınırlılıkları vardır. Süreci ve ürünü değerlendirmek amacıyla kullanılabilir.

Öğrenci Ürün Dosyasının Amacı Nedir?

Öğrencinin öz disiplin ve sorumluluk bilincini geliştirmek ve kendi kendini değerlendirme becerisi kazandırmak,

Müfredata bağlı olarak gerçekleştirilen yazılı ve sözlü değerlendirmeler ve standart testler dışına çıkarak, alternatif bir değerlendirme yöntemi geliştirmek,

Öğrencinin gelişimini kanıtlarla ve daha sağlıklı izleyebilmek,

Öğrencinin gelecekteki öğrenmelerine bilgi sunmak ve ışık tutmak,

Öğrencilerin yeteneklerini sergilemek ve ilgi alanlarını geliştirmek,

Öğrencilerin arkadaşlarının gelişimini izleyerek birbirlerine yardımcı olmalarını sağlamak ve böylelikle gelecekte yapacakları ekip çalışmalarına başlangıç yapmak,

Öğrencilerin kendi çalışmalarını değerlendirmeye yardım etmek,

Öğretmene eğitsel kararlar vermede yardım etmek,

Aile ile iletişimi sağlamak,

Ürün ve süreci değerlendirmek için bilgi toplamayı sağlamak,

Programın amaçlarını değerlendirmek için eğitimcilere yardım etmek,

Yazma, okuma ve düşünme becerileri arasında bağlantı sağlamak,

Öğrencilerin çalışmalarının değerlendirilmesi katılımlarının sağlanması onların çalışmasını teşvik etmek.

Öğrenci Ürün Dosyası Neleri İçerir?

Öğretmen tarafından hazırlanan rehber (öğrencilerin gelişim dosyasının ne olduğunu anlamalarına, kendi gelişim dosyaları için neler yapmaları gerektiğini anlamalarını kavrar.)

Öğrencilerin yazılmış ödevleri(taslak yada bitmiş parçaları)

Araştırmalar, problemler ve stratejiler

Diyagramlar, fotoğraflar, resimler

Video - kaset ve ses kasetleri ya da CD’ler

Grup ödevleri ve projeler

Öğretmen anektodları

Öğrencilerin mektupları

Öğretmen kontrol listeleri

Öğrencilerin zorlukla tekrar yapmak istediği ödevler

Özel ödevlerin içinden seçtiği örnekler

Değerlendirme kâğıtları (öğrenci çalışmalarındaki gelişimlerin değerlendirilmesinin nasıl yapılacağını gösteren kâğıtlar).

 

Öğrenci Ürün Dosyası Çalışmalarında Öğretmenin Rolü Nedir?

Öğrenci ürün dosyası çalışması sürecinde öğretmen, öğrencilere rehberlik eder ve yardımcı olur.

Öğrenci ürün dosyasının kapsamının ne olacağı konusunda ışık tutar.

Öğrenci ürün dosyasına hangi çalışmaların dâhil edileceği öğrencinin sorumluluğundadır, kararları öğretmenle öğrenci birlikte alabilirler.

Öğrenci ürün dosyasının değerlendirilmesi öğretmenin sorumluluğundadır. Ancak değerlendirme ölçütleri baştan belirlenmeli ve bu ölçütler açık ve anlaşılır bir biçimde öğrenci ve veliye sunulmalıdır.

Öğrenci Ürün Dosyası Çalışmalarında Öğrencinin Rolü Nedir?

Öğrenci ürün dosyası, öğrenciye ait bir çalışma olduğundan en önemli aşama, öğrencinin öğrenci ürün dosyasına hangi çalışmaları dâhil edeceğini saptamasıdır. Bu konuda öğretmen yardımcı olacaksa da karar öğrenciye ait alacaktır.

Öğrenci ürün dosyası çalışması kapsamına girecek olan çalışmaların belgelenmesi çok önemlidir. Öğrenci yaptığı çalışmayı resimlerle belgelemek gereğini duyabilmelidir. Ölçütler listesinin öğrenci tarafından çok iyi kavranması öğrencinin çalışmalarını sağlıklı değerlendirebilmesi açısından çok önemlidir.

 

Öğrenci Ürün Dosyası Çalışmalarında Velinin Rolü Nedir?

Veli, ürün dosyasının öğretmen için anlamını, programın bir parçası olarak nasıl kullanıldığını, öğrenciler için önemini ve değerlendirmenin bir parçası olarak nasıl kullanıldığını çok iyi kavramalıdır.

 

Öğrenci Ürün Dosyası Hazırlama Sürecinde Öğretmenin Yapacakları

Öğrenci ürün dosyasının sınıfa tanıtılması. Varsa bir örneğinin öğrenciler gösterilmesi.

Öğrencilere ürün dosyasının bir değerlendirme aracı olduğunun söylenmesi

Öğrenciye ürün dosyası hazırlamada rehber olacak bir yazı hazırlanması

Öğrenci ürün dosyalarında nelerin bulunabileceğinin söylenmesi (projeler, araştırmalar, problemler, stratejiler dereceli puanlama anahtarları, yazılar vb.).

Yapılan çalışmalardan belli periyotlarla en iyi ürünün seçilmesi

Öğrencilerden, her öğrenme ürünü materyali seçmek için bir gerekçe yazmaları ve çalışmalarını eleştirmelerinin istenmesi

Öğrencilere akranlarıyla birlikte ürünlerini paylaşma fırsatı verilmesi

Her aşamanın nasıl değerlendirileceğinin açıklanması Öğrencilere puanlama konusunda bilgi verilmesi

Öğrenci ürün dosyasıyla ilgili öğrencilere geri bildirimde bulunulması. Örneğin, öğrencilerin yeteneklerinin bir profilini çıkarıp, güçlü ve zayıf yönlerini belirten bir yazı yazıp dosyaya eklenebilir.

Öğrenci Ürün Dosyasının İçeriği

Dosyanın “içindekiler” bölümü

Önsöz, özet (ya da özgeçmiş) (Burada öğrenci çalışmalarının başlangıçtan o ana kadarki gelişimini anlatır. Öğrenci başlangıçta neredeydi? Bu aşamaya nasıl geldi?)

Öğrenci tarafından dosyaya konulan tüm ürünler ya da çalışmalar.

Yapılan her çalışmanın değerlendirilmesi ile ilgili dereceli puanlama anahtarı, kontrol listesi ya da öz değerlendirme formları gibi araçlar.

Her ürünün dosyaya konulmasının nedeni? Burada öğrenci kendisi ile ilgili görüşlerini belirtir.

Her ürünle ilgili yansıtma ifadeleri yazılır. Bunu yazarken aşağıdaki sorulardan istenilenler öğrencilere verilerek cevaplaması istenir.

Bundan ne öğrendim? Bu çalışma benim için neyi ifade ediyor?

Hangi konuda çok iyi/başarılı olduğunu düşünüyorsun?

Çalışmada hangi bölümler, kısımlar geliştirilmelidir?

Tekrar denesen neleri değiştirir ya da eklerdin?

Neden bu çalışmayı seçtin?

Bu çalışmanda en çok neyi beğendin?

Burada senin için önemli olan ne?

Bu, yaptığın çalışmaları en iyi temsil eden örnek midir?

Çalışmayı yaparken beklemediğim nelerle karşılaştım?

 

Öğrenci Ürün dosyasının değerlendirilme Ölçütleri

]]>
183 2008-07-15 15:07:34 2008-07-15 22:07:34 open open ogrenci-urun-dosyasi-nasil-olmaliurun-dosyasi-hakkinda-bilgiler publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216254130 _edit_last 1 views 1282 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1151;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231170410;}";"; 1833 helenfetih@hotmail.com 88.251.189.108 2009-05-11 04:29:26 2009-05-11 11:29:26 1 0 0 5820 wilma.@live.com http://sosyalbilgilerci 78.182.132.127 2009-09-27 10:02:51 2009-09-27 17:02:51 1 0 0 5821 wilma.@live.com http://sosyalbilgilerci 78.182.132.127 2009-09-27 10:04:34 2009-09-27 17:04:34 1 0 0 9762 serseri_yasemin_1997@hotmail.com 88.235.188.245 2010-02-11 10:01:05 2010-02-11 17:01:05 1 0 0
Kavram haritası nedir? Nasıl uygulanır http://www.sosyalbilgilerci.com/kavram-haritasi-nedir-nasil-uygulanir/ Tue, 15 Jul 2008 22:45:12 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=184 Kavram Haritaları: Kavram haritaları, bilgiyi organize etmek ve sunmak için yapılmış grafiksel araçlardır. Bu araçlar daire ya da bir çeşit kutu içine yazılmış olan kavramları içerir. Kavram haritalarında iki kavram arasındaki ilişki, üzerine ilişkiyi belirleyen ifadelerin yazıldığı doğrularla gösterilir. İlişkiyi belirleyen bağlantı ifadeleri ile iki kavram tamamlanarak anlamlı bir cümle oluşturur (Novak, 1998).

 

 

Kavram haritaları;

Bir konunun öğretiminde,

Öğrenmeyi kolaylaştırmada,

Öğrenme sürecini kontrol etmede ve kavram yanılgılarını ortaya çıkarmada,

Değerlendirme yapmada

kullanılabilir.

 

Kavram Haritalarını Değerlendirmek İçin Kullanılabilecek Ölçütler

Kavramların uygun şekilde nitelendirilmesi

Kavramlar, en fazla üç sözcükle temsil edilmelidir.

Kavramların yerleşimi genelden özele doğru hiyerarşik olarak sıralanmalıdır.

Bağlama sözcüklerinin uygun şekilde nitelendirilmesi

Haritada kavramlarla bağlantılar arasındaki ayrım belirgin olmalıdır.

İki kavram arasındaki bağlantılar anlamlı olmalıdır.

İlişkiyi doğru şekilde temsil etmelidir.

Kavramların çapraz bağlanması

En iyi haritalar, kavramlar arasındaki çapraz bağlantıları yeterli ölçüde gösterenlerdir.

Çapraz bağlantılar, öğrencinin, birbirine bağlı çok sayıda düşünceyi bildiğini gösterir.

Çapraz bağlantılar, yaratıcılığı ortaya çıkarır.

Kavram Haritalarının Oluşturulma Aşamaları

Önceden hazırlanmış bir örneği öğrencilerinize gösteriniz.

Bu örnekte kavramların harita üzerinde nasıl birleştiğini sorunuz.

Harita üzerindeki çapraz bağlantıların neyi ifade ettiğini gösteriniz.

Öğrencilere yeni bir kavram haritası hazırlatmak için, onlardan en çok bildikleri kavramları ya da onlara kısa bir metin verip, metinden çıkardıkları kavramları listelemelerini isteyiniz.(Gerekirse yardım ediniz.).

Sonra bu kavramları en genelden daha özele doğru sıralamalarını isteyiniz.

Hangi kavramın konuyla en çok ilişkili olduğunu sorunuz ve bunu daire içine almalarını isteyiniz.

Öğrencilerin konuyla ilgili en önemli kavramdan daha az önemli olana doğru kavram ilişkisini hazırlamasına fırsat veriniz. Kavram haritalarını oluşturmalarına yardımcı olunuz.

Öğrencilerinize, kendi kavram haritalarına dayanan kısa bir hikâye yazdırınız]]>
184 2008-07-15 15:45:12 2008-07-15 22:45:12 open open kavram-haritasi-nedir-nasil-uygulanir publish 0 0 post 0 _edit_lock 1256231355 _edit_last 1 views 1268 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1209;s:11:"sayac_bugun";i:12;s:9:"son_okuma";i:1231193316;}";";
6.Sınıf Sosyal Bilgiler Yazılı http://www.sosyalbilgilerci.com/6sinif-yazili/ Fri, 18 Jul 2008 20:41:05 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?page_id=186 2. 6.Sınıf sosyal bilgiler I.dönem I. Yazılı sorusu yeni eğitim sistemine uygundur http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=202sosyalbilgiler6.sinif1.donem1.yazili.doc 3. Yeni müfredata uygun 6.sınıf sosyal bilgiler II. dönem I.Yazılı sorusu http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=307SOSYAL B#304;LG#304;LER 6.SINIF II DÖNEM 1 YAZILI.doc 4. 6.Sınıf sosyal bilgiler I. dönem I. yazılı soruları.Yeni müfredata uygun sbs ye yönelik yazılı sorusu http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=640sosyalbilgiler6.sinif1.donem1.yazili.doc 5. 20 yakın sosyal bilgiler yazılı sorusu mevcut.demet hocadan alıntı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=956sosyal.rar 6. Sosyal bilgiler 6. sınıf sosyal bilgiler 1. dönem 1. yazılı sorusu yeni müfredata uygun hazırlanmaya çalışılmıştır
sbs seviye belirleme sınavı
6.sınıf sosyal bilgiler 1. dönem 1. yazılı sorusu 6.Sınıf sosyal bilgiler 2. dönem 3.yazılı sorusu Sosyal bilgiler 1.dönem 2. yazılı sorusu için tıkla ve indir http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/index.php?action=downloads;sa=downfile;id=399 2007-2008 yılı 6. sınıf 1.dönem 3. Sosyal Bilgiler sınavı soruları 2007-2008 yılı 6. sınıf 1.dönem 2. Sosyal Bilgiler sınavı soruları 2007-2008 yılı 6. sınıf 1.dönem 1. Sosyal Bilgiler sınavı soruları 6. sınıf 1.dönem 3. Sosyal Bilgiler sınavı soruları 6. sınıf 2.dönem 2. Sosyal Bilgiler sınavı soruları 6. sınıf 2.dönem 3. Sosyal Bilgiler sınavı soruları sosyal bilgiler 6.sınıf 1.dönem 2. sınav sorusu için tıkla 6.sınıf sosyal bilgiler 1.dönem 2. yazılı soruları indirmek için tıkla 6.sınıf 1.dönem 3 yazılı sosyal bilgiler tıkla indir 6.sınıf sosyal bilgiler 1.dönem 1.yazılı tıkla indir Sosyal bilgiler 6.sınıf 6.sınıf 1.dönem 2. sınav sorusu tıkla indir Sosyal bilgiler 6.sınıf 1.dönem 1.sınav indir Sosyal bilgiler 6.sınıf 2.dönem 2. sınav sorusu indir 6.sınıf sosyal bilgiler 2.dönem 1. sınav sorusu tıkla indir 6.sınıf sosyal bilgiler 1.dönem 2. sınav örneği indir]]>
186 2008-07-18 13:41:05 2008-07-18 20:41:05 open open 6sinif-yazili publish 0 1 page 0 _edit_lock 1256810331 _edit_last 1 _wp_page_template default
8.Sınıf Yazılı http://www.sosyalbilgilerci.com/8sinif-yazili/ Fri, 18 Jul 2008 20:41:48 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/8sinif-yazili/ // http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/index.php?action=downloads;sa=view;id=334 http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=2868-A.doc http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=427inkilaptarihi1.donem1.yazili.doc İnkilap Tarihi 1.Dönem 2. yazılı sorusu İnkilap Tarihi 8. sınıf 1. dönem III.Yazılı sorusu İnkilap Tarihi 8.sınıf 1.dönem 3.yazılı sınavı yeni müfredata uygun İnkılap tarihi 1.dönem 1.sınav indir İnkılap tarihi 2.dönem 2. sınav indir]]> 190 2008-07-18 13:41:48 2008-07-18 20:41:48 open open 8sinif-yazili publish 0 2 page 0 views 10267 _edit_lock 1256816787 _edit_last 1 _wp_page_template default 7.Sınıf Yazılı http://www.sosyalbilgilerci.com/7sinif-yazili-2/ Fri, 18 Jul 2008 21:08:31 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?page_id=187 http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=440sosyal bilgiler 7. sinif 2.donem 1. yazili.doc 2. Sosyal bilgiler 7. sınıf I.dönem I.yazılı soruları indirebilirsiniz http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=617sosyal bilgiler 7. sinif 1. donem 1. sinav.doc 3. 7. sınıf sosyal bilgiler 1.dönem 1.yazılı sorusu http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=9567.sinif_1.donem_1.yaz.doc 4. bütün sınıfları kapsayan sosyal bilgiler yazılı sorusunu aşağıdaki linkten indirebilirsiniz.'0 yakın yazılı sorusu mevcut olup demethocadan alıntıdır http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=956sosyal.rar 5.Sosyal bilgiler 7.sınıf 1.dönem 1. yazılı sorusu.Yeni müfredata uygun olup her çeşit sorular mevcuttur soru haznesi biraz geniş tutulmuş derleme bir yazılıdır http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/index.php?action=downloads;sa=view;id=360 7.Sınıf Sosyal Bilgiler 7.sınıf 1. dönem 3.yazılı sorusu indir Sosyal bilgiler 1.dönem 2. yazılı sorusu için tıkla ve indir]]> 187 2008-07-18 14:08:31 2008-07-18 21:08:31 open open 7sinif-yazili-2 publish 0 1 page 0 _edit_lock 1233671874 _edit_last 1 _wp_page_template default Proje tabanlı öğrenme moelinin öğrencilere olan faydaları http://www.sosyalbilgilerci.com/proje-tabanli-ogrenme-moelinin-ogrencilere-olan-faydalari/ Sat, 19 Jul 2008 18:40:08 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=191 “Hayvanat bahçesine gittik. Bundan çok mutlu oldum. Ondan sonra kendi kendime: -Of ! keşke su olsa dedim. Fidanlara toprak ve su koyduk. Proje çalışmaları yapmaya başladık. Pek hoşuma gitmedi. Çünkü ellerim çamurlandı. Elişi kağıdından ağaç yaptık. Çok hoşuma gitti. Çok ama çok hoşuma gitti. “Bazı proje çalışmalarım da var ama size anlatmayacağım.” Öğrencinin süreçteki rolünü sorgulayarak içe dönük zekasını geliştirdiğini gördük. “Bu projeyi yeniden yapsaydım, arkadaşlarıma daha çok yardım eder, daha çok sorumluluk alırdım.” “Grupta zaman zaman çatışmalarımız oldu ama bunların üstesinden gelmeyi başardık. Bu projeyi tekrar çalışsaydım, bu çatışmaların olmamasına özen gösterirdim.” Zekanın dilsel/sözel ve matematiksel/mantıksal boyutlarının dışındaki boyutlarının da gelişmesine yardımcı oldu. İşbirliği, araştırma, kendini değerlendirme, görsel bir ürün ortaya koyma gibi becerileri gelişti. Öğrencilerimiz, gerçek problemlerin çözümüne yönelik ders senaryoları içersinde ağırlıklı olarak, düşünme, problem çözme, yaratıcılık, bilgiye erişim, bilgiyi işleme, yeniden örgütleme, sorgulama, uzlaşma gibi becerilerini hem bireysel hem de ekip çalışmaları içinde gerçekleştirdi. “Yeni sözcükler öğreniyorum, fikirleri de” “Biz bu projede çok fazla zorlukla karşılaştık. Kaynak bulmakta zorlandık. Ayrıca yönetimle ilgili bulduğumuz kaynaklar bize hitap etmiyordu. Ayrıca biz bu projeyi bitiremeyeceğimizi düşünüp çok paniğe kapıldık. Ama sonra paniğe kapılmanın bize fayda sağlamayacağını düşünüp çalışmalarımıza hız verdik ve projemizi birlik beraberlik içinde tamamladık. Eğeri şu an devleti yöneten devlet büyüklerimizde birlik ve beraberlik içinde olursa, bizde gelişmiş bir ülke yolunda hız kaybederiz.”birlikten kuvvet doğar” atasözü buna açıklar. Ayrıca biz bu projeyi hazırlarken birlikte çalışmayı, ansiklopedilerin nasıl kullanılacağını ve çeşitli ülkelerin yönetim biçimlerini öğrendik.” Öğrencilerimizin, yaratıcılığını geliştirdiğini gördük. “Akşam anneme gösterdiğimde çok beğendi. Beni tebrik etti. Anneme bu bakkalın hayal olduğunu söyledim. Bakkalımız rüya gibi. Alışveriş merkezlerinden de büyük. Gökdelenlerden de uzun, evet aynı rüya gibi. Hayal edilemeyecek kadar güzel, hayal edilemeyecek kadar büyük bir bakkal.İşte karşınızda benim bakkalım…” “Düğmeler olacak yanlarında, ürünlerin adları yazacak, düğmelerden birine bastığımda ürünün yeri gözükecek” ÖZETLE, YAŞAMIN BİREYLERDEN BEKLEDİĞİ BECERLERİ VE EN ÖNEMLİSİ DE “ÖĞRENMEYİ ÖĞRENME” BECERİSİNİ KAZANMALARI İÇİN İYİ BİR ŞANS YARATTIĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ. Nadir Namık YILDIZ]]> 191 2008-07-19 11:40:08 2008-07-19 18:40:08 open open proje-tabanli-ogrenme-moelinin-ogrencilere-olan-faydalari publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1216492808 views 468 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:467;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231155387;}";"; Test hazırlarken dikkat etmemiz gerekenler unsurlar http://www.sosyalbilgilerci.com/test-hazirlarken-dikkat-etmemiz-gerekenler-unsurlar/ Sat, 19 Jul 2008 18:46:56 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=192 Çoktan Seçmeli Maddelerin Yazılmasında Dikkat Edilecek Bazı Esaslar

1. Madde kökünde tek ve temel bir fikir olmalıdır.

2. Her madde karmaşık davranış, beceri zincirleri yerine, yalnızca bir tek zihinsel beceri üzerine odaklanmalıdır.

3. Madde kökü olabildiğince açık seçik ifade edilmiş olmalıdır.

4. Madde kökünde gereksiz açıklamalardan ve ifadelerden kaçınılmalıdır.

5. Kökte seçeneklere ipucu veren ifadeler kullanılmamalıdır.

6. Seçenekler anlam ve dil bilgisi bakımından kökle uyumlu olmalıdır.

7. Seçeneklerin tümü ifade, gramer ve konu bakımından homojen bir grup oluşturmalıdır.

8. Seçeneklerin uzunlukları birbirine yakın olmalıdır.

9. Cevapları kişilere göre değişebilecek sorulardan kaçınılmalıdır.

10. Tuzak niteliğinde olan sorulardan kaçınılmalıdır.

11. Çeldiricilerin doğru cevaba yakınlığı arttıkça maddenin güçlüğü de artar.

12. Seçeneklerin sıraya konulabileceği maddelerde, bunların seçeneklere yerleştirilmesi belli bir sırada olmalıdır.

13. “Yukarıdakilerin hepsi” seçeneği dikkatli kullanılmalıdır (Bu seçenek, maddedeki bütün seçeneklerin birbirine çok benzer olduğu hallerde kullanılabilir.).

14 “ Yukarıdakilerin hiç biri” seçeneği doğru cevap olarak kullanılmamalıdır.

15. Seçenek sayısı testin hitap ettiği öğrenci düzeyine uygun olmalıdır. Örneğin, üçüncü sınıfta üç seçenekli; dördüncü, beşinci, altıncı, yedinci ve sekizinci sınıflarda dört; orta öğretim düzeyinde ise beş seçenekli olması önerilir.

16 Seçenekler birbirinden bağımsız olmalı, biri diğerlerini içerir özellikte olmamalıdır.

17. Bir testteki bütün maddelerin seçenek sayıları aynı olmalıdır.

Eşleştirmeli Maddeler: İki grup halinde verilen ve birbirleriyle ilgili olan bilgi öğelerinin, belli bir açıklamaya göre eşleştirilmesini gerektirir. Kim?, ne?, nerede? gibi soruların cevabını oluşturan olgusal bilgilerin ölçülmesinde daha kullanışlıdır.

Eşleştirmeli Maddelerin Yazımında Dikkat Edilecek Bazı Esaslar

1. Eşleştirme madde grubunda yet alan öncüller listesi ile cevaplar listesinin her biri benzeşik olmalıdır.

2. Bir eşleme takımında öncüllerle cevaplar eşit sayıda olmamalıdır.

3. Cevap listesi, bir kelime listesi ise alfabetik; rakam, sayı, tarihten oluşuyorsa büyüklük sırasına göre düzenlenmelidir.

4. Eşleştirme için iyi bir yönerge yazılmalıdır.

 

Uzun Cevaplı Maddeler: Bu tip maddelerde, öğrencilere bir ya da birkaç soru verilip bunlara belli bir sürede yazılı cevap vermesi istenir.

Bu Maddelerin Yazılmasında Dikkat Edilecek Bazı Esaslar

1. Her madde değişik yorumlara açık olmayacak biçimde açık ve anlaşılır bir dille yazılmalıdır.

2. Maddelerin başında, cevaplama işlemine ilişkin hususları açıklayan bir açıklama bölümü belirtilmelidir.

3. Maddeler ders kitaplarından ve diğer okuma kaynaklarından aynen alınmamalıdır.

4. Maddeler birbirinden bağımsız olarak cevaplandırılmalıdır.

 

İki türü vardır:

a. Sınırlı Cevap Maddeleri: Bu tip maddelerde verilecek cevabın niteliğine, uzunluğuna ve örgütlenmesine ilişkin bazı sınırlamalar konulur ( ... üç neden belirleyin, .... iki benzerlik yazın gibi).

b. Açık Uçlu Maddeler: Bu tip maddelerde cevabın içeriği, niteliği ve uzunluğu açısından cevaplayıcı serbest bırakılır. Yaratıcı düşünme, eleştirel düşünme, problem çözme, karar verme, analiz sentez ve değerlendirme becerilerinin ölçülmesinde kullanılabilirler.

· Açık uçlu maddelerde, şans başarısı faktörü ortadan kalkar.

· Öğrencinin düşüncelerini organize etmesine olanak sağlar.

· Öğrencinin yaratıcılığını ortaya koymasına imkân verirler.

 

Farklı dersinde yapılacak olan değerlendirmede öğrencilerin yazarak verdikleri cevapların önemi büyüktür. Öğrencilerin yazarak verdikleri cevaplar, öğrencinin ne bildiği ve neler yapabileceği konusunda bilgi sağlamada diğer değerlendirme yaklaşımlardan daha fazla etkilidir. Öğrencilerin dersin içeriği ile ilgili yazdığı yazılar sadece belli olayları değil, bu olayların birbirleriyle ilişkilerini göstermeli ve bir yorum içermektedir. Bu görevleri yazarken, öğretmenler de öğrencilerin hem kullandıkları stratejileri hem de süreçlerini değerlendirirler. Açık uçlu sorular her bir öğrencinin öğrendikleri bilgilerle ilgili yorum yapmasına, değerlendirme yapmasını ve sonuçlar çıkarmasına fırsat verir. Öğrenciler bu tür görevleri yaparken olaylar, kavramlar ve konular arasındaki ilişkileri kullanmasına rağmen farklı cevaplar veririler.

Açık uçlu soruların değerlendirilmesinde dereceli puanlama anahtarı kullanılır. Her soru için değerlendirme ölçütleri belirlenir.

]]>
192 2008-07-19 11:46:56 2008-07-19 18:46:56 open open test-hazirlarken-dikkat-etmemiz-gerekenler-unsurlar publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1216554302 views 404 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:396;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231170230;}";";
Meb bu yıl öğretmen adaylarına burs verecek. http://www.sosyalbilgilerci.com/meb-bu-yil-ogretmen-adaylarina-burs-verecek/ Sun, 20 Jul 2008 11:41:51 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=193 Milli eğitim bakanlığından üniversite öğrencilerine burs verilecek.Bu yıl 1500 civarındaki üniversite adaylarına ilk 5 tercihi arasında bir eğitim fakültesi yada öğretmenlikle ilgili bir bölümü seçmesi takdirinde burs verileceği açıklandı.]]> 193 2008-07-20 04:41:51 2008-07-20 11:41:51 open open meb-bu-yil-ogretmen-adaylarina-burs-verecek publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216635611 _edit_last 1 views 353 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:294;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231138275;}";"; 155 seyyah_038@hotmail.com 88.228.166.63 2008-07-20 23:27:15 2008-07-21 06:27:15 1 0 0 Meb 2008 öğretmen atamalarında hangi branşlardan kaç kişi atayacağını belirledi. http://www.sosyalbilgilerci.com/meb-2008-ogretmen-atamalarinda-hangi-branslardan-kac-kisi-atayacagini-belirledi/ Sun, 20 Jul 2008 16:06:00 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=194 Teknoloji ve Tasarım Öğretmenliği 350 kişi Rehber Öğretmenlik 1126 kişi Beden Öğretmenliği 820 kişi Milli sporcu 149 kişi Müzik öğretmenliği 528 kişi Fen Bilgisi ve Teknoloji öğretmenliği 1063 kişi Sınıf Öğretmenliği 6218 kişi Türk Dili 508 kişi İlk öğretim matematik öğretimi 860 kişi Zihinsel Engelli öğretmenliği 90 kişi Türkçe 450 kişi Resim İş 405 kişi Sosyal Bilimler 435 Coğrafya 125 kişi Lise Matematiği 122 kişi Biyoloji 105 kişi Felsefe 84 kişi Tarih 75 kişi Kimya 16 kişi İmam Hatip 53 kişi İşitme engelliler sınıf öğretmeni 30 kişi Göreme engelliler sınıf öğretmeni 25 kişi Giyim ve tasarım 25 kişi El sanatları 25 kişi İtalyanca 3 kişi Fizik 20 kişi Gazetecilik 4 kişi İsapnyolca 1 kişi Psikoloji 5 kişi Radyo ve TV 7 kişi Denizcilik 1 kişi Almanca 30 kişi]]> 194 2008-07-20 09:06:00 2008-07-20 16:06:00 open open meb-2008-ogretmen-atamalarinda-hangi-branslardan-kac-kisi-atayacagini-belirledi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216569961 _edit_last 1 views 1572 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1271;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231158956;}";"; Sene başında öğretmenlere gerekli olan bazı evraklar http://www.sosyalbilgilerci.com/sene-basinda-ogretmenlere-gerekli-olan-bazi-evraklar/ Mon, 21 Jul 2008 09:45:10 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=196 Okul açıldığında öğretmenlerin işine yarayacak hazırlaması gereken bazı evraklar vardır.Burada bazı evraklar yayınlamak istedim kendinize göre düzenleyerek kullanabilir.Yada size örnek teşkil edebilir.Sosyal bilgiler öğretmenlerine faydalı olması arzusuyla. 1.Okulumuzda ki kaynaştırma öğrenciler için sosyal bilgiler beb planı örneği http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=937SOSYAL B#304;LG#304;LER.xls 2. 6.sınıf rehber öğretmenleri için rehberlik olanı, etkinlikler ve çeşitli formlar http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=810ilkogretim REHBERL#304;K etkinlikleri2.doc http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=110rehberlik.doc 3.Yeni eğitim sistemine uygun 6. sınıf sosyal bilgiler ders planı örneği http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=5856.SINIF YILLIK PLAN SOSYAL.doc 4. Yapılandırmacı eğitim sistemine uygun sosyal bilgiler 7. sınıf ders planı örneği http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=1047. Sosyal Bilgiler-7.snf.doc 5.Sene başında yapılan şube öğretmenler kurulu taoplantı tutanağı.Şök tunağı http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=504#351;ube ö#287;rt 6-A.doc]]> 196 2008-07-21 02:45:10 2008-07-21 09:45:10 open open sene-basinda-ogretmenlere-gerekli-olan-bazi-evraklar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216633511 _edit_last 1 views 1236 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1021;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231160609;}";"; Sınav, yazılısı analiz (değerlendirme) programı http://www.sosyalbilgilerci.com/sinav-yaziliz-analiz-degerlendirme-programi/ Mon, 21 Jul 2008 15:21:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=197 Yeni eğitim sistemi ile birlikte.Ölçme ve derğerlendirme artık sonuç odaklı olmaktan çıkmış süreç odaklı hale gelmiştir.Sınav sonuçlarının daha iyi değerlendirilmesi analiz yapılması ve değerlendirmeler sonucunda geri dönütlerin uygulanması daha fazla önem kazanmıştır.Yapılan sınavların kaplamlı bir şekilde değerlendirilmesi gerekmekte bende nette gezerken bu programa rastladım ve çokta hoşuma gitti ve sizlerle paylaşmak istedim.Buraya tıklatak indirebilirsiniz
Ürün Adı Yazar Adı
 ]]>
197 2008-07-21 08:21:19 2008-07-21 15:21:19 open open sinav-yaziliz-analiz-degerlendirme-programi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216654058 _edit_last 1 views 509 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:439;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231164779;}";";
Sosyal bilgiler için etkinlik, gözlem, proje, performans ve ürün dosyası değerlendirme programı http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-icin-etkinlik-gozlem-proje-performans-ve-urun-dosyasi-degerlendirme-programi/ Mon, 21 Jul 2008 17:54:46 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=198 Sosyal bilgiler öğretmenleri için bulunmaz bir nimet.Bu değerlendirme forumları çok işinize yarayacak.Yeni eğitim sistemi ile birlikte değerlendirme sistemide değişti.Artık değerlendirme sistemi bildiğiniz eskisi gibi sadece sonuç odaklı değil.Öğrencinin öğrenme sürecini değerlendiren.Öğrenciyi bir çok açıdan değerlendiren bir sistem geldi.Bunun içinde doğal olarakta bir çok formlar kullanılmakta.Artık fotokobi çektirmekten bıktım diyorsanız.Kağıt israfından bıkmış iseniz tam size göre program.Neler mi var?Maddeler halinde sıralayalım 1.Sosyalbilgiler enitelere göre ayarlanmış.;Ünitedeki kazanımları esas alan öğrenci kazanımları. 2.Sosyal bilgiler bireysel proje ve değerlendirme formu 3. sosyal bilgiler ders içi gözlem formu 4. Sosyal bilgiler ürün değerlendirme formu 5. Sosyal bilgiler gezi gözlem formu 6. Sosyal bilgiler ders içi performans değerlendirme formu Gerçekten çok güzel bir program.Bende bu programı kullanıyorum.Sosyal bilgiler öğretmenlerin çok işene yarayacağı kesin. Yapan hocama çok teşekkür ederim. İşte link indirebilirsiniz http://rapidshare.com/files/131395424/GDP.xls Bu aşağıdaki linkteden de sadece etkinli değerlendirme formu var basit ama bilgisayarınızda bulunsun http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=59ilkogretim_etkinliklerini_degerlendirme_programi_deneme.xls ]]> 198 2008-07-21 10:54:46 2008-07-21 17:54:46 open open sosyal-bilgiler-icin-etkinlik-gozlem-proje-performans-ve-urun-dosyasi-degerlendirme-programi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216663965 _edit_last 1 views 1299 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1053;s:11:"sayac_bugun";i:8;s:9:"son_okuma";i:1231168546;}";"; 156 zeynepyolcu.79@hotmail.com http://yok 81.214.164.37 2008-07-31 08:04:08 2008-07-31 15:04:08 1 0 0 Sosyal bilgiler okul deneyimi dersi staj raporu örneği http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-okul-deneyimi-dersi-staj-raporu-ornegi/ Tue, 22 Jul 2008 16:03:34 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=199 rapor

Sosyal bilgiler öğretmenli bölümünde son sınıfta okuyan üniversite öğrencileri için örnek olabilecek okul deneyimi dersi staj raporunu aşağıdaki vereceğim linkten indirebilirsiniz.Bilgisayarımdaki arşivimde buldum yararlı olacağı kanısına vardım ve yayınladım.Hazırlayan arkadaşa çok teşekkür ederiz http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/downloaddd/download.php?file=184SOSYAL B#304;LG#304;LERÖ#286;RETMENL#304;#286;#304; OKUL DENEY#304;M#304; STAJ RAPORU.doc]]>
199 2008-07-22 09:03:34 2008-07-22 16:03:34 open open sosyal-bilgiler-okul-deneyimi-dersi-staj-raporu-ornegi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216742614 _edit_last 1 views 1553 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1315;s:11:"sayac_bugun";i:12;s:9:"son_okuma";i:1231172260;}";"; 157 turuncu.b@hotmail.com 78.161.127.254 2008-10-14 08:33:14 2008-10-14 15:33:14 1 0 0
Sosyal bilgiler ders içi 6. ve 7. sınıf örnek etkinlikler http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ders-ici-ornek-etkinlikler/ Tue, 22 Jul 2008 17:00:14 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=200 etkinlik

Sosyal bilgiler 6.sınıf 7. sınıf için hazırlanmış meb de yayınlanan örnek etkinlikleri sizinle paylamaktan mutluluk duyuyorum.Epey işinize yarayacak etkinliklerdir.Oldukça da kaliteli olup sosyal bilgiler etkinlikleri hemen hemen bütün konuları kapsmaktadır.Aşağıda vereceğim linklerden sosyal bilgiler etkinliklerini indirebilirsiniz 1) 6. sınıf sosyal bilgiler etkinlik indirin 2) 6. sınfı sosyal bilgiler erkinlik örnekleri indirebilirsiniz 3) Bir başka 6.sınıf sosyal bilgiler etkinliği indirebilirsiniz 4) 6.sınıf etkinliklerden bir örnek daha 5) sosyal bilgiler 6. sınıf etkinlerin tamamını kapsamaktadır indirebilirsiniz 6. sosyal bilgiler 7 sınıf etkinlik örnekleri indirebilirsiniz 7. Müfredatın ilk uygulandığı pilot illerdeki okullardan derlenen sosyal bilgiler etkinlik örnekleri]]>
200 2008-07-22 10:00:14 2008-07-22 17:00:14 open open sosyal-bilgiler-ders-ici-ornek-etkinlikler publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216746548 _edit_last 1 views 13379 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:8926;s:11:"sayac_bugun";i:50;s:9:"son_okuma";i:1231196747;}";"; 158 umutsuzolma1@hotmail.com http://yok 88.226.5.62 2008-08-16 00:58:22 2008-08-16 07:58:22 1 0 0 159 djhbyt@hotmail.com 78.164.139.92 2008-08-10 02:54:08 2008-08-10 09:54:08 1 0 0 160 merve_testere@hotmail.com http://merve 78.182.128.159 2008-09-12 04:24:59 2008-09-12 11:24:59 1 0 0 161 rabia__duman_@hotmail.com 78.162.157.227 2008-09-19 06:28:42 2008-09-19 13:28:42 1 0 0 162 eren_burcu_1996@hotmail.com 88.236.89.23 2008-09-20 04:38:29 2008-09-20 11:38:29 1 0 0 163 selek58@yahoo.com http:// 88.244.215.20 2008-10-13 12:36:42 2008-10-13 19:36:42 1 0 0 164 beyazkar67@hotmail.com 78.165.96.163 2008-10-31 05:18:52 2008-10-31 12:18:52 1 0 0 165 darkkiller@hotmail.com http://www.ctiyvan.tr.gg 88.229.121.184 2008-12-23 07:20:43 2008-12-23 14:20:43 1 0 0 10388 my_eyes_close@hotmail.com 78.175.216.144 2010-03-02 15:08:23 2010-03-02 22:08:23 1 0 0 11126 narinsin@windowslive.com http://sosyalbilgilerci 78.160.252.157 2010-03-19 03:31:53 2010-03-19 10:31:53 0 0 0
Öğretmenlerin izin yönetmeliği.Hangi durumlarda izin alınır? http://www.sosyalbilgilerci.com/ogretmenlerin-izin-yonetmeligihangi-durumlarda-izin-alinir/ Wed, 23 Jul 2008 08:21:04 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=201

Öğretmenlerin izin hakkı, hangi durumda izin alınır, izin yönetmeliği hakkında her şey mevcut

İZİN ALMA (İKY m-67)

Öğretmenler, yaz ve dinlenme tatilleri dışında, görev yerinden izinsiz ayrılamazlar. Yarıyıl ve yaz tatiline ayrılırken adreslerini okul yönetimine bildirirler.

İzin Süresini Kısaltma ve Kaldırma Yetkisi (MEB İzin Yönergesi) Savaş ve olağanüstü durumlarda Başbakan, Bakan ve Valilerce, memurlara verilecek izinler kaldırılabilir veya süresi kısaltılabilir.

Belge Kullanımı Her türlü izinlerde izne ayrılan memurlar için görevli bulunduğu birimlerce İzin Onay Belgesi (İzin Yönergesi EK-1) düzenlenir. Bu belgenin bir bölümü izne konu olan diğer belgelerle birlikte memurun özlük dosyasına konulur. Bir bölümü ise izne ayrılan memura verilir. Ayrıca, memurların izinlerine ilişkin bilgiler düzenli olarak İzin Takip ve Kullanma Kartı'na (İzin Yönergesi EK-2) işlenir. Yurt dışına çıkış izin isteğine ilişkin başvurular Yurt Dışına Çıkış İzin İstek Formuyla (İzin Yönergesi EK-3) yapılır. Sorumluluk Memur, kullandığı iznin bitimini izleyen ilk çalışma gününde görevine başlamak zorundadır. Kurumunca kabul edilebilir özrü olmaksızın izin bitiminde görevine başlamayan, izin belgelerinde yanlış beyanda bulunan ve onaylı belgelere aykırı davrananlar hakkında yasal işlem yapılır.

A-Yıllık İzin Süresi Hizmet süresi bir yıldan on yıla kadar (on yıl dahil) olan memurların yıllık izin süreleri yirmi gün, on yıldan fazla olanların ise otuz gündür.

Öğretmenler yaz ve dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara ayrıca yıllık izin verilmez.

Yıllık İzin Süresinin Hesabında Dikkate Alınacak Hizmet Süreleri

Yol Süresi Yıllık izinlerini memuriyetlerinin bulunduğu yer dışında geçirecek olanların izin sürelerine zorunlu hallerde, memuriyet yeri ile iznin geçirileceği yerin uzaklığı dikkate alınarak, izin vermeye yetkili amirlerince gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün olmak üzere yol süresi eklenebilir.

Yıllık İznin Kullanılışı Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir.

Birbirini izleyen iki yılın izni, içinde bulunulan yılda aynı usulle kullanılabilir. Bir önceki yıldan devreden izin ile içinde bulunulan yıla ait izin toplamının kısmen veya toptan kullanılamaması halinde sadece içinde bulunulan yıl iznine denk olan kısmı bir sonraki yılda kullanılabilir. Bu şekilde yıl içinde kullanılan izinler öncelikle bir önceki yıldan devreden izin süresinden düşülür.

Öğretmenlerden diğer hizmet sınıflarına ait kadrolara atananlara, yaz ve yarıyıl tatilini kullanmış olmaları halinde o hizmet yılına ait yıllık izin verilmez. Bunlardan yarıyıl tatilini kullanmış ancak yaz tatilini kullanmamış olanlara 10 uncu maddeye göre kullanabilecekleri yıllık izin süresinden yarıyıl tatiline ait süre düşülerek o yıl için kalan süre kadar izin kullandırılır.

Memurlara gelecek yılın izninden düşülmek üzere yıllık izin verilmez.

Amirin Takdir Hakkı Amirler, memurların yıllık izinlerini kullanmalarında takdir hakkına sahiptir. Bu haklarını görevin aksamamasını göz önünde bulundurarak açıklık ve eşitlik kuralları içinde memurların yılı içinde izin kullanma zamanını plânlayarak kullanırlar.

Yıllık İzin Vermekle Yetkili Amirler Yıllık izinler, memurun isteği üzerine: Memurlara ikinci sicil amirinin bilgisi dahilinde birinci sicil amirleri tarafından verilir.

İzinli Personelin Göreve Çağrılması Yıllık iznini kullanmakta olan memur, hizmetine gereksinim duyulması halinde izin vermeye yetkili amirler veya üst amirlerce yazılı veya sözlü olarak göreve çağırılabilir. Bu durumda memurun belli yol süresini takip eden ilk iş gününde görevine dönmesi zorunludur.

B-Mazeret İzinleri Memurlara, yıllık izinlerini kullanıp kullanmadıklarına bakılmaksızın 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun değişik 104 üncü maddesine göre aşağıda belirtilen hallere bağlı olarak mazeret izni verilir.

a) Verilmesi zorunlu olan mazeret izinleri 1) Kadın memura, doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir.

2) Erkek memura, isteği üzerine eşinin doğum yapması nedeniyle üç gün, 3) Memura, isteği üzerine kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, anne, baba, eş, çocuk veya kardeşinin ölümü halinde beş gün, izin verilir.

Ayrıca Memura doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik halinde, doğumdan önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere eklenir. Yukarıda öngörülen süreler memurun sağlık durumuna göre tabip raporunda belirlenecek miktarda uzatılabilir. Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında annenin saat seçimi hakkı vardır.

Bu izin, eğitim-öğretimin aksatılmaması bakımından; okulöncesi ve sınıf öğretmenlerine eğitim ve öğretim saatleri dışında, diğer öğretmenlere ise çocuk emzirme durumları göz önünde bulundurularak derslerinin günün belli saatlerine konulması suretiyle kullandırılır.

b) Amirin takdirine bağlı olan mazeret izinleri (a) bendinde belirtilen hallerden başka, memurlara mazeretleri nedeniyle bir yıl içinde toptan veya parça parça olarak on gün izin verilebilir. Zorunluluk halinde on gün daha aynı usulle mazeret izni verilebilir. Ancak, ikinci kez verilen bu on günlük mazeret izni, memurun yıllık izninden düşülür. Bu ikinci izin aday memurlara ve öğretmenlere verilmez.

Mazeret İzni Vermekle Yetkili Amirler Mazeretin gerektirdiği süre içinde olmak kaydıyla; a) Verilmesi zorunlu olan mazeret izinleri, izin yönergesinin15 inci maddesinde belirtilen amirler tarafından, b) Amirin takdirine bağlı olan mazeret izinleri; 1) Merkezde izin yönergesinin 15 inci maddesinin (a) bendinde belirtilen amirler, 2) Taşra teşkilatında illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar, 3) Yurt dışı teşkilatında misyon şefleri, tarafından kurum/dairesi amirinin uygun görüşü üzerine verilir.

(b) bendinin 2 nci alt bendinde belirtilen mülki amirler mazeret izni verme yetkilerini alt kademelere devredebilir.

C-Hastalık İzni Memurlara, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 105 inci maddesinde belirtilen süreleri geçmemek kaydıyla hastalık raporlarında gösterilen süre kadar hastalık izni verilir.

Hastalık izin süresinin hesabında tedavi kurumlarında yatarak tedavi görülen süreler, hastalık iznine esas hizmet süresinin hesabında ise izin yönergesi 11 inci maddede belirteler süreler dikkate alınır.

Yurt İçinde Memuriyet Yeri Dışında Hastalananların Hasta Sevk İşlemleri Memurlar, memuriyet veya ikamet ettikleri yer dışında hastalanmaları halinde bulundukları il veya ilçe milli eğitim müdürlüğüne başvurarak hasta yollama kağıdı düzenlenmesini isteyebilirler. Bu durumda il veya ilçe milli eğitim müdürlüğü yetkilisine, il veya ilçelerinde bulunmasına gerekçe teşkil eden geçici görev veya izin belgesini ibraz etmekle yükümlüdürler.

Hastalığın beyan edildiği tarihte izinli veya geçici görevli olduğunu belgelendiremeyen memurlar için hasta yollama kağıdı düzenlenmez.

Tek Hekim Raporları ve Bu Raporlara Göre Verilecek Hastalık İzni Memura tek hekim tarafından, bir defada veya göreve başlamadan kısım kısım olmak üzere toplam yirmi güne kadar hastalık raporu verilebilir.

Bu raporlara göre verilen hastalık izni sonunda hastalığın devamı veya başka bir hastalığa yakalanma nedeniyle görevine başlayamayan memurun müteakip muayene ve tedavileri resmî yataklı tedavi kurumlarınca yapılır ve hastalık raporları adı geçen kurumların sağlık kurullarınca düzenlenir. Ancak, o yerde resmî tedavi kurumu bulunmaması ve hastanın, tıbbî veya ulaşım imkansızlığı nedeniyle resmî yataklı tedavi kurumu bulunan yere gönderilememesi halinde tek hekimler en çok yirmi gün daha ikinci bir rapor verebilirler. Bu raporun geçerli sayılabilmesi için tıbbî nedenlerin hekimce, ulaşım imkansızlığının da mahalli mülki amirlikten alınan bir yazı ile belgelendirilmesi ve kurumun veya il sağlık müdürlüğünün belirleyeceği sağlık kurullarınca da onaylanması gerekir.

Resmî sağlık kurullarınca düzenlenen veya onaylanan raporlara göre verilen hastalık izinleri hariç, tek hekimlerin değişik tarihlerde düzenledikleri hastalık raporlarında gösterdikleri zorunluluk üzerine, kendilerine yıl içinde toplam 40 gün hastalık izni verilen memurların, o yıl içinde 40 günü aşan ilk ve müteakip bütün hastalık raporlarının geçerli sayılabilmesi için bunların kurumun sağlık kurulunca veya il sağlık müdürlüğünün belirleyeceği resmî sağlık kurullarınca onaylanması gerekir.

Yıllık İzin Kullanmakta İken Hastalık Raporu Verilenler Yıllık izin kullanmakta iken hastalık raporu verilen memur; hastalık izninin bitiş tarihi yıllık izninin bitiş tarihinden sonraki bir tarihe rastlaması halinde hastalık izninin bittiği, hastalık izninin bitiş tarihi kullanmakta olduğu yıllık iznin bitiş tarihinde veya bu tarihten önce sona ermesi halinde ise yıllık izninin bittiği günü izleyen ilk çalışma gününde görevine başlar.

Yıllık iznini kullanmakta iken hastalık raporu verilen memurun hastalık izni nedeniyle kullanamadığı yıllık izin süresi, izin yönergesi 10 uncu madde dikkate alınarak 13 üncü maddeye göre kullandırılır.

Acil Durumlarda Düzenlenen Hastalık Raporları Acil durumlarda düzenlenen hastalık raporları uyarınca hastalık izni verilebilmesi için raporda, yapılan muayene ve tedavinin acil olduğunun belirtilmiş olması şarttır.

Hastalık izni vermeye yetkili amirler, gerekli gördükleri takdirde hastalık raporunun acil bir durum üzerine düzenlenip düzenlenmediğinin doğrulanmasını memuriyet yerindeki sağlık kurumunun sağlık kurulundan, yoksa en yakın resmî sağlık kurumunun sağlık kurulundan isteyebilirler.

Acil bir durum üzerine düzenlendiği belirtilmeyen raporlar ile resmî sağlık kurullarınca hastalığın aciliyet gerektirmediği belirtilen raporları alan memurlar, hastalık izni kullanıyor sayılmakla beraber, en kısa sürede Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliğinin ilgili maddelerine göre muayeneye gönderilir ve haklarında bu muayene sonucuna göre işlem yapılır.

Yurt Dışından Alınan Hastalık Raporlarına Göre Verilecek Hastalık İzni Sürekli veya geçici görevle ya da bilgi ve görgülerini artırmak, staj yapmak üzere yurt dışına gönderilenler ile yasal izinlerini yurt dışında kullanan memurlara, bu süre içinde hastalanmaları halinde, yurt dışından alacakları hastalık raporlarına göre hastalık izni verilebilmesi için; a) Tedavi isteğiyle ilk olarak ilgili misyon şefine başvurulmuş olması, b) Muayene ve tedavinin misyon şefinin sevk edeceği hekim veya sağlık kuruluşunda yaptırılması, c) Tedavi sonucu alınan rapor veya belgelerin Türkçe veya yabancı dildeki nüshalarının o ülke mevzuatına uygun olduğu belirtilerek ilgili misyon şefi tarafından onaylanması, şarttır.

Bu hastalık raporlarının yalnızca Türkçe tercümelerinin yabancı dildeki asıllarına uygun olduğunun misyon şefi tarafından onaylanması, raporun o ülke mevzuatına uygun olduğu anlamına gelmez.

Hastalık Raporlarının İbrazı Hekim veya sağlık kurullarınca hastalıkları nedeniyle dinlenmeleri gerekli görülen memurlardan; memuriyet yerinde olanlar amirlerine, memuriyet yeri dışında olanlar ise kendisiyle ilişki kurulabilecek adres ve telefon numarasını içeren bir dilekçe ile o yerin millî eğitim müdürlüğüne, en geç 2 gün içinde hastalık raporlarını vermekle yükümlüdürler.

Memuriyet yeri dışından alınmış usulüne uygun hastalık raporları, millî eğitim müdürlüğünce teslim alındığı gün içinde gerekli işlem yapılmak üzere personelin görevli olduğu kuruma en hızlı biçimde gönderilir.

Hastalık raporunun gönderildiği veya teslim edildiği amir veya millî eğitim müdürlüğü yetkilisi, raporun usulüne uygun olup olmadığını inceleyerek, usulüne uygun olmadığı anlaşılan rapor sahibine en kısa zamanda görevine başlamasını bir yazı ile bildirir.

Hastalık İzninin Geçirileceği Yer Hastalık raporunda veya izin belgesinde aksine bir kayıt bulunmadığı takdirde hastalık izinlerinin memuriyet yerinde geçirilmesi zorunludur.

Hastalık İzni Vermekle Yetkili Amirler Hastalık izni, merkezde 15 inci maddenin (a) bendinde belirtilen amirler, illerde kurum amirinin teklifi üzerine mülki amirler, yurt dışında misyon şefinin onayı ile verilir.

Mülki amirler hastalık izni verme yetkilerini alt kademelere devredebilir.

Hastalık Raporuna İtiraz Hastalık raporlarına memurun görevli olduğu kurum tarafından itiraz edilebilir. Bu durumda kurumun itiraz yazısı hastalık raporunun onaylı bir örneği ile birlikte; a) Tek hekim tarafından düzenlenmiş olan hastalık raporları bakımından en yakın resmî sağlık kurumuna, b) Kurul raporları bakımından ise yine en yakın başka bir resmî sağlık kuruluna, gönderilir. Bu sağlık kurumu veya kurulunca düzenlenen raporların ilk raporla aynı olması halinde karar kesinleşir. Çelişki halinde hasta, Sağlık Bakanlığının saptayacağı bir hakem hastaneye gönderilir. Bu hastane sağlık kurulunca verilen kararlar kesindir.

Hastalık İzni Verilmeyecek Haller a) Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık Kurulları Hakkında Yönetmelik ve Devlet Memurları Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği ile belirlenen usul ve esaslara uyulmaksızın alınan hastalık raporlarına, b) Resmî sağlık kurullarınca fenne aykırı olduğu belirtilerek onaylanan hastalık raporlarına, c) Yurt dışından alınan ancak, o ülke mevzuatına uygun olduğu ilgili misyon şefince onaylanmamış olan hastalık raporlarına,dayanılarak hastalık izni verilmez. Bu durumda olan memurlara, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca görevlerine başlamaları tebliğ edilir. Kendilerine bu şekilde tebligat yapılan memurlardan memuriyet yerinde olanlar ertesi gün, başka yerde olanlar belli yol süresi içinde görevlerine başlamak zorundadır. Bu süre içinde göreve başlamayanlar izinsiz ve özürsüz olarak görevlerini terk etmiş sayılarak haklarında, göreve devam etmedikleri süreler dikkate alınarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 94 veya 125 inci maddelerine göre işlem yapılır.

D-Aylıksız İzinler

Yakınlarının Hastalığı Nedeniyle Verilecek Aylıksız İzin 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108 inci maddesine göre, Devlet memuru refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması ve bunun raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, istekleri üzerine en çok altı aya kadar aylıksız izin verilebilir. Aynı şartlarla bu süre bir katına kadar uzatılabilir.

Doğum Sonrası Aylıksız İzin Kadın memura doğum sonrası 6 haftalık izin süresinin bitiminden itibaren, isteği üzerine en çok 12 aya kadar aylıksız izin verilebilir. Bu sürenin tamamı bir defada verilebileceği gibi istek üzerine daha az sürede de verilebilir. 12 aylık aylıksız iznin başlangıç tarihi doğumun sezeryanla yapılmış olması hali dahil 6 haftalık iznin bitim tarihidir. Bu tarihten sonra belirli bir süre görev yaparak aylıksız izin almak isteyenlere 12 aylık süreden görev yaptığı süreler düşülerek kalan süre kadar aylıksız izin verilir. 12 aylık sürenin bitimine 1 aydan daha az bir süre kalanlara bu izin verilmez.

Askerlik İçin Aylıksız İzin Muvazzaf askerliğe ayrılacak memurlara görev yerleri saklı kalmak suretiyle askerlik süresince aylıksız izin verilir.

Hizmet Yılına Bağlı Olarak Verilecek Aylıksız İzin On hizmet yılını tamamlamış Devlet memurlarına istekleri halinde memuriyet süresi içinde ve bir defada kullanılmak üzere 6 aya kadar aylıksız izin verilebilir. Ancak, sıkıyönetim ve olağanüstü hal ilan edilen bölgelere veya kalkınmada öncelikli yörelere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 72 nci maddesi gereğince belli bir süre görev yapmak üzere mecburi olarak sürekli görevle atananlar hakkında bu bölgelerdeki görev süreleri içinde bu izin verilmez.

Sürekli Görevle Başka Bir Yere Atanan Memurların Eşlerine Verilecek Aylıksız İzin Yurt içi ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların eşlerine 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108 inci maddesine göre en çok dört yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Bu süre bir defada kullanılabileceği gibi her defasında 1 yıldan az olmamak üzere bölümler halinde de kullanılabilir.

Özüre Bağlı Atamada Verilecek İzin Özürlerine bağlı yer değiştirme istekleri; a) Hizmet puanı ve norm kadro yetersizliği sonucu yerine getirilemeyen öğretmenlere istekleri üzerine verilecek izinlerde, 3797 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanunun değişik 61 inci maddesi ve Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği,

b) Diğer hizmet sınıfına dahil kadrolarda görevli memurlardan eşlerinin bulunduğu yere ataması yapılamayanlara bu özüre bağlı olarak verilecek izinlerde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 72 nci maddesi, hükümleri uygulanır.

Göreve Başlama Mecburiyeti Aylıksız izin veya 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 72 nci maddesi uyarınca izin alanlar, izin süresinin bitiminden önce izine konu olan özrünün ortadan kalkması halinde derhal görevine dönmek zorundadır. Özrün ortadan kalktığı veya izin süresi bittiği halde görevine dönmeyenler hakkında memuriyetten çekilmiş sayılmaya ilişkin hükümler uygulanır.

Muvazzaf askerlik için aylıksız izine ayrılanlar, terhis tarihini izleyen 1 ay içinde görevine başlamak zorundadır.

Bu izinlerini kullanmakta iken hastalık raporu verilen ve raporda belirtilen dinlenme süresinin bitimi aylıksız izin süresinin bitiminden sonraki bir tarihe rastlayan memurlar, izne çevrilmiş olmak koşuluyla bu raporda belirtilen sürenin sonunda göreve başlarlar.

Aylıksız İzin Verme Yetkisi İzin  Yönergesi kapsamına giren memurun aylıksız izinleri; Taşra teşkilâtında görevli olanlara il millî eğitim müdürünün önerisi üzerine vali tarafından verilir.

Aylıksız izin verme yetkisi alt kademelere devredilebilir.

Sicil dosyası Bakanlıkta tutulan personelden aylıksız izin verme yetkisi valilikte bulunanların izin onaylarının bir sureti sicil dosyalarına konulmak üzere 15 gün içinde Bakanlığa (Personel Genel Müdürlüğü) gönderilir.

Aday memurlara bu Yönergenin 30, 31 ve 32 nci maddelerinde belirtilen izinler dışında aylıksız izin verilmez.

E-Diğer İzinler

a-Öğrenim İzni

Yüksek lisans öğrenimine devam edenlere, görevlerini aksatmamak kaydıyla haftada iki yarım gün izin verilebilir. Öğretmenlerin ders saatleri, bu öğrenimlerine devam edebilmelerine olanak verecek şekilde düzenlenir. Bu izin merkez teşkilatında görevli olanlara birim amiri, taşra teşkilatında görevli olanlara il/ilçe milli eğitim müdürü tarafından verilir. İzin verme yetkisi alt kademelere devredilebilir.

b-Yurt Dışına Çıkış İzni Kanuni izin sürelerini yurt dışında geçirmek istediğini (İzin Yönergesi EK-3) form ile bildiren memurlardan durumları uygun görülenlerin yurt dışına çıkış izinleri, merkez teşkilâtında görevli olanlardan izin yönergesi 15 inci maddenin (a) bendinde belirtilenler için Bakan, diğerleri için birim amirinin uygun görüşü ile Personel Genel Müdürü, taşra teşkilâtında görevli olanlar için ise il millî eğitim müdürünün teklifi üzerine vali tarafından verilir. İl milli eğitim müdürlerinin yurt dışına çıkış izinleri hakkında Personel Genel Müdürlüğüne önceden bilgi verilir.

c-İkamet İzni 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 20 nci maddesi uyarınca; a) Görevini aksatmamak kaydıyla ve özel mevzuatında yer alan ilgili hükümler dikkate alınarak memurların görev yaptığı kurum ve hizmet birimlerinin bulunduğu yerleşim merkezinin (mücavir alanlar dahil) dışında ikamet etmelerine; 1) Merkez teşkilâtında, görevli oldukları birim amirlerince, 2) Taşra teşkilâtında millî eğitim müdürünce, b) İkamet ettikleri il hudutları dışına çıkabilmelerine izin yönergesi15 inci maddede belirtilen amirlerce, izin verilebilir.

Öğretmenlerin yasal olarak izinli sayıldıkları yarıyıl ve yaz tatillerinde ikamet edecekleri yer bakımından ayrıca izin şartı aranmaz. Ancak, bu izinlerini geçirecekleri yerlerin adresini görevli oldukları kurum müdürlüğüne bildirmeleri zorunludur.

d-Hastaya Refakat Bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinden birinin hastalanmasına bağlı olarak, doktor raporunda refakat önerilmiş olması kaydıyla; a) İkamet mahallinde refakatin söz konusu olması halinde memura öncelikle yıllık izin ve mazeret izni, bu izinlerinin yeterli olmaması halinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 108 inci maddesi uyarınca aylıksız izin verilir. b) Refakatin ikamet mahalli dışında söz konusu olması halinde ise memur refakat süresince görevli sayılır. e- Muvazzaflık Dışında Silah Altına Alınma Hazarda ve seferde muvazzaflık hizmeti dışında silah altına alınan Devlet memurlarına; a) Merkez teşkilâtında Personel Genel Müdürlüğünce, b) Taşra teşkilâtında millî eğitim müdürlüğünce, silah altında bulundukları sürece izin verilir.

Not: alıntı olup çok güzel bir çalışmaya sahip olan

Zeki DEMİRDÖĞEN

Boğaz İÖO Müdürü

Boğaz Köyü/NEVŞEHİR

hocamızındır.Teşekkürü bir borç biliriz

]]>
201 2008-07-23 01:21:04 2008-07-23 08:21:04 open open ogretmenlerin-izin-yonetmeligihangi-durumlarda-izin-alinir publish 0 0 post 0 _edit_last 1 views 2707 _edit_lock 1216853928 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2275;s:11:"sayac_bugun";i:20;s:9:"son_okuma";i:1231172544;}";";
T.C no ya göre key ödemleri bu pazartesi başlıyor.Key ödeme planı http://www.sosyalbilgilerci.com/tc-no-ya-gore-key-odemleri-bu-pazartesi-basliyorkey-odeme-plani/ Thu, 24 Jul 2008 06:32:51 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=202 Ödeme takvimi TC Kimlik no Tarih son iki rakamı “00 - 08”arasında 28 Temmuz Pazartesi “10 - 18” arasında 29 Temmuz Salı “20 - 28” arasında 30 Temmuz Çarşamba “30 - 38” arasında 31 Temmuz Perşembe “40 - 48” arasında 1 Ağustos Cuma “50 - 58” arasında 4 Ağustos Pazartesi “60 - 68” arasında 5 Ağustos Salı “70 - 78” arasında 6 Ağustos Çarşamba “80 - 88” arasında 7 Ağustos Perşembe “90 - 98” arasında 8 Ağustos Cuma Vatan]]> 202 2008-07-23 23:32:51 2008-07-24 06:32:51 open open tc-no-ya-gore-key-odemleri-bu-pazartesi-basliyorkey-odeme-plani publish 0 0 post 0 _edit_lock 1216881171 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:3103;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231164172;}";"; _edit_last 1 views 5322 9771 tacimtunc@hotmail.com 85.107.150.135 2010-02-12 01:43:21 2010-02-12 08:43:21 1 0 0 11161 candost1952@hotmail.com 95.14.42.201 2010-03-20 17:31:27 2010-03-21 00:31:27 0 0 0 Sosyal bilgiler ders kitaplarında öğrenme yöntemlerine ilişkin makale http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ders-kitaplarinda-ogrenme-yontemlerine-iliskin-makale/ Sat, 26 Jul 2008 22:39:25 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=205 Bir eğitim programının genel olarak dört temel özelliği taşıması gerektiği söylenebilir. Bunlar; a)yetiştirilecek olan bireylerde gözlenmesi istenilen hedefler, b) hedeflere ulaşmak için gerekli olan içeriğin seçilmesi ve düzenlenmesi, c) hedeflere ulaşmak için gerekli olan öğrenme-öğretme süreci yani eğitim durumları, d) belirlenen hedeflere ulaşma derecesi yani değerlendirme olarak ifade edilebilir. http://www.kefad.gazi.edu.tr/2005.1/209-225.pdf.pdf]]> 205 2008-07-26 15:39:25 2008-07-26 22:39:25 open open sosyal-bilgiler-ders-kitaplarinda-ogrenme-yontemlerine-iliskin-makale publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217148211 _edit_last 1 views 200 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:218;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231155888;}";"; Öğretmen atamalarının tercih aşamasında yapmamız gerekenler http://www.sosyalbilgilerci.com/ogretmen-atamalarinin-tercih-asamasinda-yapmamiz-gerekenler/ Mon, 28 Jul 2008 06:36:13 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=206 Kpss sonuçarını açıklanması az bir zaman kaldı.Kpss sonuçları açıklandı mı asıl zorlu bir dönem başlayak.Tercih son derece önemli olmakla birlikte yaşamınızın bundan sonraki dönemine yön vereceği kesindir.O yüzden kpss tercihlerinde son derece dikkatli ve titiz olmalıyız.Artık puanlarımızla nokta atışı görev yapmak istediğiniz okulu seçebiliyorsunuz.Bu yüzden tercih yapmadan okulları çok iyi araştırılması gerekiyor 1.İlk etapta şuna karar vermelisiniz önce doğu görevimi mi yapayım yoksa sonra mı yapayım.Ben düşündüm ve önce doğu görevimi yapmaya karar verdim çünkü daha sonra devlet seni istediğin yerden ziyade kendi düşündüğü yere atıyor.İlk atamadan sonra 2 yıl görev yaptıktan sonra eğer doğu görevini yapmamış isen yaptığın tercihlerde göz önünde bulundurularak atama gerçekleşiyor. Detaylı bilgi için www.memurlar.net 2.Karar verdikten sonra okulları belirlemek kaldı.Örneğin siz sosyal bilgiler bölümü bitirmiş olunuz.Önce  sosyal bilgiler öğretmeleri atanacak okulların listesini yapınız.Hangi şehirden kaç sosyal bilgiler öğretmeni alınacak okulların isimleri ile birlikte güzel bir listesini yapın.Şunu belirtmek isterim hızlı olunuz geçen sene aşırı yoğınluktan dolayı sayfalar açılmıyordu.Daha sonra o listeden elemeler yapınız.Kafanıza yatan okulları önce internetten araştırınız valilik kaymakamlık okul sitelerinin çok yardımı oluyor.Okulları araştırırken okullar hakkında notlar tutunuz artı ve eksi yönlerini bir kağıda yazınız.Size tavsiyem kesinlikle sadece netten araştırmayın aldatıcı olabiliyor.Örneğin Balıkesir de bir sosyal bilgiler öğretmeni atanacak bir okul vardı netten baktığımızda vasat bir okul görünümü vardı biz zannetik ki köy okulu sonra oranın belediyesini aradık ve zabıtadan aldığımız bilgi ile şok olduk.Bizim 3 bin bile yok diye tahmin ettiğimiz yer 90 bin imiş en son tercih edeceğimiz yer tercih listemizin başına yerleşiverdi.birde bu yer doğu görevi olarak geçiyordu.Uzun lafın kısası mutlaka telefonla okula yoksa belediyeye yada muhtarlığa ulaşmaya çalışınız.Nüfus, barınma imkanı, ulaşım gibi konularda bilgi almaya çalışınız. Size bir güzellik yapayım bu verceğim dosyada memleketteki bütün okulların ve resmi kurumların adres ve telefon numaraları muvcut http://rapidshare.com/files/121010065/DevletKurumlari.pdf]]> 206 2008-07-27 23:36:13 2008-07-28 06:36:13 open open ogretmen-atamalarinin-tercih-asamasinda-yapmamiz-gerekenler publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217568826 _edit_last 1 views 404 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:380;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231121583;}";"; Key ödeme isim listesi http://www.sosyalbilgilerci.com/key-odeme-isim-listesi/ Mon, 28 Jul 2008 08:16:40 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=207 A RIFAT AKKAYA-ABDULSELAM YILDIZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-1.pdf ABDULSELAM YILDIZ-ADNAN SACLI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-2.pdf ADNAN SAÇAK-AHMET ERYILMAZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-3.pdf AHMET ERYILMAZ-AHMET SULAR http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-4.pdf AHMET SULAR-ALI CANDAR http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-5.pdf ALI CANDAR-ALi AKSU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-6.pdf ALİ AKSU-ALİ RIZA ÜNAL http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-7.pdf ALİ RIZA ÜNAL-ASIM İNAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-8.pdf ASIM iNAN-AYHAN NAMLI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-9.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. AYHAN NAMLI-AYSE ZEYNEP ÖGEL http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-10.pdf AYSE ZEYNEP SABUNCU-BAYRAM DOGAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-11.pdf BAYRAM DOGAN-BEYZAR TASKÖPRÜ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-12.pdf BEYZAT AKDEMIR-CAFER DÖNERTAS http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-13.pdf CAFER DÖNERTAS-CEMAL ÖZYAY http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-14.pdf CEMAL ÖZYILDIZ-CEYDA ER CERRAHOGLU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-15.pdf CEYDA ERCAN-DİLEK ERİK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-16.pdf DİLEK ERİKAN-EFRAHIM YENILMEZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-17.pdf EFRAHIM YESILYURT-EMİNE UGUZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-18.pdf EMİNE UGUZ-ERDOGAN DANIS http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-19.pdf ERDOGAN DANIS-ESAT BUCAK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-20.pdf ESAT BUCUKA-FATIH GOGBULUT http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-21.pdf FATIH GOGUSGEREN-FERHAT AVCI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-22.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. FERHAT AVCI-FİKRİYE ÖZCAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-23.pdf FİKRİYE ÖZCAN KARABULUT-GULTEN KARAOSMANOGLU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-24.pdf GULTEN KARAPINAR DINGIL-HABİBE GÖKSÜN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-25.pdf HABİBE GÖKTEKİN-HALIL UCAR http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-26.pdf HALIL UCAR-HAMIT YIGITER http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-27.pdf HAMIT YILDIRAN-HASAN DERNEKBASI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-28.pdf HASAN DERNEKBASI-HASAN TÜRKÖZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-29.pdf HASAN TÜRKÖZ-HAYRETTIN OZYURT http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-30.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. HAYRETTIN OZYURT-HULYA POLAT http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-31.pdf HULYA POLAT-HÜMMET KILIÇ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-32.pdf HÜMMET KILIÇ-HÜSMEN ALKAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-33.pdf HÜSMEN ALTIN-IMDAT UCAR http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-34.pdf IMDAT UCAR-iBRAHiM AN1L http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-35.pdf İBRAHİM APAK-İLKER ERDOGAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-36.pdf İLKER ERDOGAN-İSMAİL SASMAZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-37.pdf iSMAiL SASMAZ-KAMIL AGIRBAS http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-38.pdf KAMIL AGIRBAS-KEMAL SAGKOL http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-39.pdf KEMAL SAGLAM-LEYLA EKIZGELI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-40.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. LEYLA EKİCİ-MAKBULE KAVAK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-41.pdf MAKBULE KAVAKL1-MEHMET BAL http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-42.pdf MEHMET BAL-MEHMET ESENLEKCI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-43.pdf MEHMET ESENLI-MEHMET MERDANE http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-44.pdf MEHMET MERDANOGLU-MEHMET TOPRAK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-45.pdf MEHMET TOPRAK-MERAL GOZUBUYUK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-46.pdf MERAL GOZUKAN-MEVLÜT KOLO http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-47.pdf MEVLÜT KOLSUZ-MUHITTIN TOPCU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-48.pdf MUHITTIN TOPCU-MURAT YILDIRIM http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-49.pdf MURAT YILDIRIM-MUSTAFA CEVIK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-50.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. MUSTAFA CEVIK-MUSTAFA KIYAK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-51.pdf MUSTAFA KIYAK-MUSTAFA YAVAS http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-52.pdf MUSTAFA YAVAS-NADIYE SAYICI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-53.pdf NADIYE SELVI-NECATİ EVRENDİREK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-54.pdf NECATİ EVRENDİREK-NESRİN SIRAÇ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-55.pdf NESRiN SIRMALI-NiYAZi KAYA http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-56.pdf NİYAZİ KAYA-NURSEL ATES http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-57.pdf NURSEL ATES-ORHAN GÜÇLÜ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-58.pdf ORHAN GÜÇLÜ-OSMAN TOKGOZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-59.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. OSMAN TOKGOZ-ÖZKAN KORUYUCU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-60.pdf ÖZKAN KOSARYILMAZ-RAMAZAN KÖROGLU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-61.pdf RAMAZAN KÖROGLU-RECEP YAVUZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-62.pdf RECEP YAVUZ-S ALBATROS AKKAYA http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-63.pdf S. ALEV TOPUZOGLU-SAHAP DURGUN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-64.pdf SAHAP DURMUS-SAMİ ÇAMLICA http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-65.pdf SAMİ ÇAMLIDAG-SELAHATTIN CUBUK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-66.pdf SELAHATTIN CUBUK-SEMSIGUL CEPNIOGLU http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-67.pdf SEMSIGUL KAHREMAN-SEVIM AY http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-68.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. SEVIM AY-SİNAN ÇELİK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-69.pdf SİNAN ÇELİK-SÜLEYMAN ARAÇ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-70.pdf SÜLEYMAN ARAÇ-SENOL YİGEN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-71.pdf SENOL YiGEN-TAMER MANTICI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-72.pdf TAMER MARANGOZOGLU-TURGAY LALBEK http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-73.pdf TURGAY LATINLER-ÜZEYİR SAHİN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-74.pdf ÜZEYİR SAHİN-YAKUP ÖZYILMAZ http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-75.pdf YAKUP ÖZYILMAZ-YENER YIGIT http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-76.pdf YENER YIL-YUSUF DOGAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-77.pdf YUSUF DOGAN-ZEKERIYA TERZI http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-78.pdf SAĞ TIKLAYIP FARKLI KAYDETİ SEÇİNİZ. ZEKERIYA TERZI-ZUMRUTE KAHRAMAN http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-79.pdf ZUMRUTE KILINC-Z.ZÜLAL KURTULUS http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2008/07/CİLT-80.pdf Önemli UYARI İkinci Konut Edindirme Yardımı'nın ödenmesine ilişkin takvim netleşti. İkinci KEY ödemeleri şubat sonunda başlatılacak. Konut Edindirme Yardımı'nın (KEY) ödenmesine şubat ayı sonuna doğru başlanacak. Halen, posta yoluyla gelen hak sahiplerinin bilgileri kontrol ediliyor. Bu kontrol işlemi de, bir hafta 10 günde tamamlanacak. Hak sahiplerinin listelerini, şubat ayının 20'si gibi Emlak Gayrimenkul Ortaklığı'na teslim edilecek. Emlak Gayrimenkul de, listeleri Resmi Gazete'de yayınlayacak. İkinci KEY ödemeleri şubat sonunda başlatılacak. İkinci KEY ödemesinden 2 milyon kişi yararlanacak ve gecikme nedeniyle paraları zamlı ödenecek.

Ödeneme tarihleri belli oldu

TCKN/Yabancı Kimlik No Son İki Rakam          Tarih 
00 – 02 – 04 – 06 - 08 22.03.2010 10 – 12 – 14 – 16 - 18 23.03.2010 20 – 22 - 24 - 26 - 28 24.03.2010 30 – 32 - 34 - 36 - 38 25.03.2010 40 – 42 - 44 - 46 - 48 26.03.2010 50 – 52 - 54 - 56 - 58 29.03.2010 60 - 62 - 64 - 66 - 68 30.03.2010 70 – 72 - 74 - 76 - 78 31.03.2010 80 – 82 - 84 - 86 - 88 01.04.2010 90 – 92 - 94 - 96 - 98 02.04.2010 ]]>
207 2008-07-28 01:16:40 2008-07-28 08:16:40 open open key-odeme-isim-listesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1268940025 _edit_last 1 views 9059 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:6834;s:11:"sayac_bugun";i:13;s:9:"son_okuma";i:1231173363;}";"; jd_tweet_this yes 9656 myth_volkan@hotmail.com 88.238.126.182 2010-02-09 05:46:43 2010-02-09 12:46:43 1 0 0 9949 osmanokums.61@hortmail.com http://keyodemediiçin 88.241.103.199 2010-02-17 12:48:43 2010-02-17 19:48:43 1 0 0 11170 doganyollu@hotmail.com 188.3.197.222 2010-03-21 04:01:19 2010-03-21 11:01:19 0 0 0 10088 figenyildirim.62@hotmail.com 78.161.136.14 2010-02-22 07:36:50 2010-02-22 14:36:50 1 0 0 10583 swunro@lliiyk.com http://ufgdokqmbqkg.com/ 81.25.58.174 2010-03-07 18:16:28 2010-03-08 01:16:28 jnwyforgkxwn, [url=http://uxkwzskvyyge.com/]uxkwzskvyyge[/url], [link=http://zurhgzobmtro.com/]zurhgzobmtro[/link], http://iessjcncjhvc.com/]]> spam 0 0 10930 khjqgt@nglwuf.com http://ijulbmrezdpp.com/ 161.159.4.33 2010-03-14 18:35:19 2010-03-15 01:35:19 wztahusupcdi, [url=http://rslkpucfyzmk.com/]rslkpucfyzmk[/url], [link=http://tzhadioomhwr.com/]tzhadioomhwr[/link], http://frwaitsifkqd.com/]]> spam 0 0
2008 Kpss sonuçları açıklandı. http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-kpss-sonuclari-aciklandi/ Tue, 29 Jul 2008 13:09:57 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=208 http://sonuc.osym.gov.tr/Sorgu.aspx?SonucID=787 ]]> 208 2008-07-29 06:09:57 2008-07-29 13:09:57 open open 2008-kpss-sonuclari-aciklandi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217568720 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1125;s:11:"sayac_bugun";i:6;s:9:"son_okuma";i:1231007221;}";"; views 1399 Sosyal Bilgiler 2008 kpss sıralamaları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-2008-kpss-siralamalari/ Tue, 29 Jul 2008 17:44:11 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=210 210 2008-07-29 10:44:11 2008-07-29 17:44:11 open open sosyal-bilgiler-2008-kpss-siralamalari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217568603 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:4231;s:11:"sayac_bugun";i:10;s:9:"son_okuma";i:1231165976;}";"; views 6144 166 durugocer@hotmail.com 88.229.83.190 2008-08-12 14:34:24 2008-08-12 21:34:24 1 0 0 167 Asu@hotmail.com 88.240.154.241 2009-02-27 20:41:24 2009-02-27 18:41:24 1 0 0 2008 DPY Devlet Parasız Yatılılık Ve Bursluluk Sınav sonuçları. http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-dpy-devlet-parasiz-yatililik-ve-bursluluk-sinav-sonuclari/ Fri, 01 Aug 2008 09:34:13 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=211 tıklayınız 2.2008 Yılı Devlet Parasız Yatılılık Ve Bursluluk Sınavı Sınav Sonuç Bilgileri (5,8,9,10,11 Sınf) tıklayınız Düzeltme:Değerli hocamızın yorumunu ekliyorum.Bilgilerini paylaştığı için teşekkür ederiz ben bir öğretmen olarak şunu söylemek istiyorum.öğretmen çocuklarının havuzu ayrıdır.yani onların kazanmasının sizin kazanamamanıza hiç bir etkisi yoktur.sizde bunu size emek veren öğretmenlerinize çok görmeyin selamlar hepinize]]> 211 2008-08-01 02:34:13 2008-08-01 09:34:13 open open 2008-dpy-devlet-parasiz-yatililik-ve-bursluluk-sinav-sonuclari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219068539 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:95:"s:87:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:12779;s:11:"sayac_bugun";i:19;s:9:"son_okuma";i:1231172607;}";"; views 20888 168 dignifayd@hotmail.com 85.110.166.207 2009-01-26 11:58:18 2009-01-26 09:58:18 1 0 0 169 dignifayd@hotmail.com 85.110.166.207 2009-01-26 11:56:59 2009-01-26 09:56:59 1 0 0 170 laugh_tedeyktk@hotmail.com http://laugh_tedeyktk@hotmail.com 85.110.168.9 2008-08-13 09:49:35 2008-08-13 16:49:35 1 0 0 171 n_g1997@hotmail.com 88.236.136.154 2008-08-07 07:24:47 2008-08-07 14:24:47 1 0 0 172 laugh_tedeyktk@hotmail.com http://laugh_tedeyktk@hotmail.com 85.110.159.120 2008-08-11 10:15:54 2008-08-11 17:15:54 1 0 0 173 laugh_tedeyktk@hotmail.com http://laugh_tedeyktk@hotmail.com 85.110.159.120 2008-08-11 10:21:16 2008-08-11 17:21:16 1 0 0 174 semiye54@hotmail.com http://google 78.172.140.104 2008-08-12 03:12:03 2008-08-12 10:12:03 1 0 0 175 semiye54@hotmail.com http://google 78.172.140.104 2008-08-12 03:16:09 2008-08-12 10:16:09 1 0 0 176 zeliha1cam@hotmail.com 88.232.115.213 2008-08-16 02:56:31 2008-08-16 09:56:31 1 0 0 177 berivan13-@hotmail.com 78.162.68.228 2008-08-11 04:26:51 2008-08-11 11:26:51 1 0 0 178 hulk_96gs@hotmail.com 88.235.237.209 2008-08-01 08:51:47 2008-08-01 15:51:47 1 0 0 179 asd@hotmail.com http://ssad.com 88.252.227.123 2008-08-05 14:22:45 2008-08-05 21:22:45 1 0 0 180 bjk_sedanur_766@hotmail.com 78.163.236.191 2008-08-03 05:57:15 2008-08-03 12:57:15 1 0 0 181 slm_barby_120@hotmail.com 78.163.236.191 2008-08-03 06:00:34 2008-08-03 13:00:34 1 0 0 182 sebileucma_@hotmail.com 78.163.236.191 2008-08-03 06:03:28 2008-08-03 13:03:28 1 0 0 183 bjk_sedanur_766@hotmail.com 78.163.236.191 2008-08-03 06:19:14 2008-08-03 13:19:14 1 0 0 184 tayfunemre1010@hotmail.com 78.180.41.6 2008-08-05 05:02:04 2008-08-05 12:02:04 1 0 0 185 hande_71194@hotmail.com 85.98.251.47 2008-08-05 05:02:56 2008-08-05 12:02:56 1 0 0 186 ..._...@hotmail.com 88.244.224.172 2008-08-05 06:35:58 2008-08-05 13:35:58 1 0 0 187 metisbaba@hotmail.com 88.232.205.162 2008-08-05 08:29:21 2008-08-05 15:29:21 1 0 0 188 lostgirl-06@hotmail.com 88.254.125.95 2008-08-05 23:13:43 2008-08-06 06:13:43 1 0 0 189 asd@hotmail.com http://ssad.com 88.252.227.123 2008-08-05 14:21:36 2008-08-05 21:21:36 1 0 0 190 umit.482@hotmail.com 85.103.60.180 2008-08-05 11:12:16 2008-08-05 18:12:16 1 0 0 191 illedesen_sensizyapamam@tmail.com http://yok 88.253.146.70 2008-08-05 00:08:44 2008-08-05 07:08:44 1 0 0 192 karanfilemre@hotmail.com 88.229.94.169 2008-08-06 02:17:13 2008-08-06 09:17:13 1 0 0 193 tugceodabas@hotmail.com 88.251.69.161 2008-08-06 04:58:11 2008-08-06 11:58:11 1 0 0 194 asi_kiz@hotmail.com 88.241.209.134 2008-08-06 05:46:53 2008-08-06 12:46:53 1 0 0 195 asi_kiz@hotmail.com 88.241.209.134 2008-08-06 05:50:53 2008-08-06 12:50:53 1 0 0 196 mrym@hotmail.com 78.163.54.249 2008-08-06 01:14:00 2008-08-06 08:14:00 1 0 0 197 minik-prenses-sena@hotmail.com 88.230.108.69 2008-08-06 09:45:04 2008-08-06 16:45:04 1 0 0 198 barbie_selin1437@hotmail.com 78.165.252.84 2008-08-04 01:10:48 2008-08-04 08:10:48 1 0 0 199 sedamudamoglu@hotmail.com 78.174.19.122 2008-08-04 03:08:22 2008-08-04 10:08:22 1 0 0 200 SimgeSinav@windowslive.com 88.254.42.157 2008-08-04 03:35:12 2008-08-04 10:35:12 1 0 0 201 SimgeSinav@windowslive.com 88.254.42.157 2008-08-04 03:39:43 2008-08-04 10:39:43 1 0 0 202 tayfunemre1010@hotmail.com 78.180.41.6 2008-08-05 05:00:44 2008-08-05 12:00:44 1 0 0 203 sexy_man1995@hotmail.com 212.175.112.151 2008-08-04 04:03:32 2008-08-04 11:03:32 1 0 0 204 sirinaslan1997@hotmail.com 78.172.176.133 2008-08-04 06:25:34 2008-08-04 13:25:34 1 0 0 205 sls_sls_96@hotmail.com 85.101.191.179 2008-08-04 10:10:01 2008-08-04 17:10:01 1 0 0 206 awsiva455@hotmail.com 78.187.29.195 2008-08-05 04:06:49 2008-08-05 11:06:49 1 0 0 207 awsiva455@hotmail.com 78.187.29.195 2008-08-05 04:07:17 2008-08-05 11:07:17 1 0 0 208 awsiva455@hotmail.com 78.187.29.195 2008-08-05 04:07:49 2008-08-05 11:07:49 1 0 0 209 pnratmaca@hotmail.com 88.246.45.69 2008-08-05 04:18:58 2008-08-05 11:18:58 1 0 0 210 evildoer_girl.94@hotmail.com 88.243.160.250 2008-08-06 09:45:12 2008-08-06 16:45:12 1 0 0 211 minik-prenses-sena@hotmail.com 88.230.108.69 2008-08-06 09:45:49 2008-08-06 16:45:49 1 0 0 212 gtbzeybxexgnrbx@hotmail.com 88.242.233.129 2008-08-06 10:14:31 2008-08-06 17:14:31 1 0 0 213 sensizim_begulum66@hotmail.com 88.231.3.7 2008-08-06 10:16:23 2008-08-06 17:16:23 1 0 0 214 senixseviyorum95@hotmail.com 78.167.184.126 2008-08-06 10:33:40 2008-08-06 17:33:40 1 0 0 215 by_leyla@windowslive.com 78.161.84.35 2008-08-07 00:05:16 2008-08-07 07:05:16 1 0 0 216 gulcin_55_gs@hotmail.com http://yok 78.181.8.14 2008-08-07 03:17:51 2008-08-07 10:17:51 1 0 0 217 ecre_25@hotmail.com 88.242.140.115 2008-08-07 10:00:17 2008-08-07 17:00:17 1 0 0 218 ecre_25@hotmail.com 88.242.140.115 2008-08-07 10:01:32 2008-08-07 17:01:32 1 0 0 219 cilginkizseyda@hotmail.com 78.167.145.63 2008-08-08 00:48:35 2008-08-08 07:48:35 1 0 0 220 cilginkizseyda@hotmail.com 78.167.145.63 2008-08-08 00:54:01 2008-08-08 07:54:01 1 0 0 221 gizem_beay@hotmail.com 85.102.184.226 2008-08-08 01:57:26 2008-08-08 08:57:26 1 0 0 222 eyup_72@hotmail.com http://yok 78.167.82.201 2008-08-08 02:36:35 2008-08-08 09:36:35 1 0 0 223 ahmt@hotmail.com 88.241.64.5 2008-08-08 03:07:21 2008-08-08 10:07:21 1 0 0 224 sirin2575@hotmail.com 88.231.34.36 2008-08-08 06:49:35 2008-08-08 13:49:35 1 0 0 225 hilalinci1995@hotmail.com 78.164.255.41 2008-08-08 12:42:02 2008-08-08 19:42:02 1 0 0 226 serifegalipocal@hotmail.com 88.254.248.155 2008-08-09 03:01:56 2008-08-09 10:01:56 1 0 0 227 adem_sekerim@hotmail.com 78.169.254.217 2008-08-09 03:19:49 2008-08-09 10:19:49 1 0 0 228 helin_1995@windowslive.com 78.177.164.232 2008-08-09 10:08:24 2008-08-09 17:08:24 1 0 0 229 istanbul_bekliyorr@hotmail.com 88.228.53.159 2008-08-09 06:12:20 2008-08-09 13:12:20 1 0 0 230 elaa_07@hotmail.com 88.254.197.119 2008-08-09 10:38:37 2008-08-09 17:38:37 1 0 0 231 elaa_07@hotmail.com 88.254.197.119 2008-08-09 10:39:23 2008-08-09 17:39:23 1 0 0 232 dostluk_arkadas_abc@hotmail.com 88.236.59.11 2008-08-09 13:29:14 2008-08-09 20:29:14 1 0 0 233 dostluk_arkadas_abc@hotmail.com 88.236.59.11 2008-08-09 13:31:28 2008-08-09 20:31:28 1 0 0 234 hamaser26@hotmail.com 85.107.94.66 2008-08-09 13:40:52 2008-08-09 20:40:52 1 0 0 235 hamaser26@hotmail.com 85.107.94.66 2008-08-09 13:43:39 2008-08-09 20:43:39 1 0 0 236 floraaa12@hotmail.com 88.236.13.9 2008-08-10 01:34:45 2008-08-10 08:34:45 1 0 0 237 ezgi--gs--@hotmail.com http://yok 88.234.246.30 2008-08-13 03:45:50 2008-08-13 10:45:50 1 0 0 238 kafakeser_60@hotmail.com 78.167.182.29 2008-08-13 04:14:48 2008-08-13 11:14:48 1 0 0 239 hasibe.95@hotmail.com 78.167.95.190 2008-08-12 12:01:25 2008-08-12 19:01:25 1 0 0 240 cemal_kevser@hotmail.com http://cemal_kevser@hotmail.com 88.254.116.114 2008-08-13 01:48:14 2008-08-13 08:48:14 1 0 0 241 www.ebru_ciftci@hotmail.com 85.97.9.53 2008-08-14 01:31:29 2008-08-14 08:31:29 1 0 0 242 intikammelekleri@hotmail.com 88.253.54.178 2008-08-14 03:38:27 2008-08-14 10:38:27 1 0 0 243 muhammed_31_52@hotmail.com 88.251.221.119 2008-08-15 00:24:27 2008-08-15 07:24:27 1 0 0 244 sinemxcan@hotmail.com 88.227.102.110 2008-08-17 11:15:24 2008-08-17 18:15:24 1 0 0 245 smr_fatos@hotmail.com 88.247.108.182 2008-08-19 07:57:09 2008-08-19 14:57:09 1 0 0 246 smr_fatos@hotmail.com 88.247.108.182 2008-08-19 08:04:56 2008-08-19 15:04:56 1 0 0 247 melih__1_9_9_2@hotmail.com http://- 78.161.9.205 2008-08-19 10:01:22 2008-08-19 17:01:22 1 0 0 248 ozge_96bilir@hotmail.com 88.229.153.196 2008-08-19 01:34:20 2008-08-19 08:34:20 1 0 0 249 ozge_96bilir@hotmail.com 88.229.153.196 2008-08-19 01:36:33 2008-08-19 08:36:33 1 0 0 250 selena_862@hotmail.com 78.166.117.35 2008-08-13 23:25:24 2008-08-14 06:25:24 1 0 0 251 blue.angel12@hotmail.com 88.245.205.79 2008-08-15 17:35:42 2008-08-16 00:35:42 1 0 0 252 kemik124@hotmail.com http://yok 88.229.52.139 2008-08-14 01:20:49 2008-08-14 08:20:49 1 0 0 253 www.ebru_ciftci@hotmail.com 85.97.9.53 2008-08-14 01:29:21 2008-08-14 08:29:21 1 0 0 254 akagunduz_furkan@hotmail.com 88.228.171.108 2008-08-15 05:18:32 2008-08-15 12:18:32 1 0 0 255 num_cet@hotmail.com 88.228.46.68 2008-08-18 03:44:20 2008-08-18 10:44:20 1 0 0 256 ozge_96bilir@hotmail.com 88.229.164.52 2008-08-18 08:41:39 2008-08-18 15:41:39 1 0 0 257 ozge_96bilir@hotmail.com 88.229.164.52 2008-08-18 08:50:50 2008-08-18 15:50:50 1 0 0 258 merve.fb.93@hotmail.com 81.214.42.40 2008-08-18 11:02:24 2008-08-18 18:02:24 1 0 0 259 beyazmelek_0321@hotmail.com 78.161.102.145 2008-08-22 07:17:08 2008-08-22 14:17:08 1 0 0 260 esen_crazy1907@hotmail.com http://yooooooooook 88.231.196.99 2008-08-20 13:15:53 2008-08-20 20:15:53 1 0 0 261 farukovun@hotmail.com 88.227.33.158 2008-08-22 03:52:44 2008-08-22 10:52:44 1 0 0 262 farukovun@hotmail.com 88.227.33.158 2008-08-22 03:53:14 2008-08-22 10:53:14 1 0 0 263 farukovun@hotmail.com 88.227.33.158 2008-08-22 03:53:39 2008-08-22 10:53:39 1 0 0 264 d_nur_02@windowslive.com 78.174.117.183 2008-08-22 05:33:52 2008-08-22 12:33:52 1 0 0 265 farukovun@hotmail.com 88.227.33.158 2008-08-22 03:55:11 2008-08-22 10:55:11 1 0 0 266 aleyna_72@windowslive.com 88.231.141.136 2008-09-14 12:04:00 2008-09-14 19:04:00 1 0 0 267 winksayse@hotmail.com 195.175.54.23 2008-08-23 09:10:35 2008-08-23 16:10:35 1 0 0 268 bezbebek_0053@hotmail.com 85.105.243.46 2008-08-24 10:20:39 2008-08-24 17:20:39 1 0 0 269 aleyna_72@windowslive.com 88.231.141.136 2008-09-14 12:01:14 2008-09-14 19:01:14 1 0 0 270 aleyna_72@windowslive.com 88.231.141.136 2008-09-14 11:46:57 2008-09-14 18:46:57 1 0 0 271 cicek_497@hotmail.com http://yokki 85.104.243.162 2008-08-25 02:07:09 2008-08-25 09:07:09 1 0 0 272 felek_289@hotmail.com http://bilem 85.104.243.162 2008-08-25 02:12:09 2008-08-25 09:12:09 1 0 0 273 atakprenses-37@hotmail.com 85.104.71.122 2008-08-25 04:22:19 2008-08-25 11:22:19 1 0 0 274 atakprenses-37@hotmail.com 85.104.71.122 2008-08-25 04:25:56 2008-08-25 11:25:56 1 0 0 275 ilmen.nida@hotmail.com 88.254.63.0 2008-08-25 08:29:33 2008-08-25 15:29:33 1 0 0 276 betul_56@hotmail.com 88.232.46.212 2008-08-26 09:39:34 2008-08-26 16:39:34 1 0 0 277 amonda_98@hotmail.com 85.98.146.1 2008-08-26 01:40:03 2008-08-26 08:40:03 1 0 0 278 alper.sena@msn.com http://adsl 88.244.248.146 2008-08-26 07:18:25 2008-08-26 14:18:25 1 0 0 279 alper.sena@msn.com http://adsl 88.244.248.146 2008-08-26 07:21:16 2008-08-26 14:21:16 1 0 0 280 merve_soyluaile@hotmail.com 88.227.70.81 2008-08-25 11:09:44 2008-08-25 18:09:44 1 0 0 281 034istanbul@mynet.com 78.163.121.148 2008-08-27 02:12:15 2008-08-27 09:12:15 1 0 0 282 irem_119@windowslive.com http://mynet 88.230.243.70 2008-08-27 09:38:18 2008-08-27 16:38:18 1 0 0 283 irem_119@windowslive.com http://mynet 88.230.243.70 2008-08-27 09:53:55 2008-08-27 16:53:55 1 0 0 284 crazy_student.638@hotmail.com 78.161.50.16 2008-08-30 01:57:03 2008-08-30 08:57:03 1 0 0 285 sikiciboyss_1989874@hotmail.com http://www.geldegor.tr.gg 78.173.197.231 2008-09-13 05:43:53 2008-09-13 12:43:53 1 0 0 286 hilal_kaplan_97@hotmail.com http://brsluluksnav 78.160.139.89 2008-08-30 05:14:41 2008-08-30 12:14:41 1 0 0 287 hilal_kaplan_97@hotmail.com http://bursluluksnav 78.160.139.89 2008-08-30 05:15:47 2008-08-30 12:15:47 1 0 0 288 sdgdsf_adsf@hotmail.com http://messihayran.azboz.com 78.181.64.43 2008-09-26 11:57:58 2008-09-26 18:57:58 1 0 0 289 ahmet_fb_berkant@hotmail.com http://google 88.235.249.223 2008-08-31 11:32:04 2008-08-31 18:32:04 1 0 0 290 ahmet_fb_berkant@hotmail.com http://google 88.235.249.223 2008-08-31 11:32:45 2008-08-31 18:32:45 1 0 0 291 ahmet_fb_berkant@hotmail.com http://google 88.235.249.223 2008-08-31 11:33:11 2008-08-31 18:33:11 1 0 0 292 bay_fatih@hotmail.com 78.167.79.188 2008-09-25 07:32:52 2008-09-25 14:32:52 1 0 0 293 nermin_suzan_278@hotmail.com 88.252.20.73 2008-09-25 10:19:02 2008-09-25 17:19:02 1 0 0 294 gsli_dogan.jbkli_dogukan@hotmail.com 88.252.242.86 2008-09-01 10:08:40 2008-09-01 17:08:40 1 0 0 295 gsli_dogan.jbkli_dogukan@hotmail.com http://doukanoyun 88.252.242.86 2008-09-01 10:10:55 2008-09-01 17:10:55 1 0 0 296 omer_can_kan@hotmail.com 85.110.168.133 2008-09-01 23:01:02 2008-09-02 06:01:02 1 0 0 297 betul_irem_fatma@hotmail.com http://meb 78.174.30.8 2008-09-02 00:58:14 2008-09-02 07:58:14 1 0 0 298 vedat-sencan@hotmail.com 88.233.156.145 2008-09-03 13:24:43 2008-09-03 20:24:43 1 0 0 299 kara.erkek.123@hotmail.com http://wap 78.187.120.142 2008-09-05 03:43:08 2008-09-05 10:43:08 1 0 0 300 kara.erkek.123@hotmail.com http://wap 78.187.120.142 2008-09-05 03:47:21 2008-09-05 10:47:21 1 0 0 301 merve_1554@windowslive.com 88.229.116.94 2008-10-05 09:55:43 2008-10-05 16:55:43 1 0 0 302 merve_1554@windowslive.com 88.229.116.94 2008-10-05 09:58:33 2008-10-05 16:58:33 1 0 0 303 erdaltrans24@hotmail.com 78.175.21.78 2008-09-22 05:23:54 2008-09-22 12:23:54 1 0 0 304 ali_emre_95@hotmail.com 78.177.118.81 2008-11-04 10:23:39 2008-11-04 17:23:39 1 0 0 305 berkece_33@berk.com 85.106.179.222 2008-10-05 08:18:13 2008-10-05 15:18:13 1 0 0 306 gs_apo_erol32@hotmail.com 78.163.174.134 2008-10-13 10:23:31 2008-10-13 17:23:31 1 0 0 307 enes_kezman7@hotmail.com 212.175.112.151 2008-10-14 00:06:15 2008-10-14 07:06:15 1 0 0 308 unspeaklenoy46@hotmail.com http://www.c-furkan-7.tr.gg 78.167.95.2 2008-11-06 11:24:34 2008-11-06 18:24:34 1 0 0 309 rabiadede58@hotmail.com http://yok 78.163.123.141 2008-11-06 06:23:17 2008-11-06 13:23:17 1 0 0 310 perle-tugba@hotmail.com 78.185.160.99 2008-10-27 04:57:15 2008-10-27 11:57:15 1 0 0 311 mouse_97@mynet.com 88.251.28.61 2008-12-17 11:05:42 2008-12-17 18:05:42 1 0 0 312 yildizailesi1@hotmail.com 88.254.8.31 2008-10-28 08:32:12 2008-10-28 15:32:12 1 0 0 313 tubanurbf@hotmail.com 88.228.78.79 2008-11-03 07:02:32 2008-11-03 14:02:32 1 0 0 314 aysegolen@hotmail.com 78.162.91.205 2008-12-21 08:38:50 2008-12-21 15:38:50 1 0 0 315 samet@yazici.de 85.98.162.147 2009-01-08 10:49:59 2009-01-08 17:49:59 1 0 0 316 duygu_ve_hayaller@hotmail.com 78.169.236.249 2008-12-25 12:51:32 2008-12-25 19:51:32 1 0 0 317 meyve.merve33@hotmail.com http://meyve.merve33@hotmail.com 78.168.61.152 2008-12-26 03:51:27 2008-12-26 10:51:27 1 0 0 318 selda_rock_96@hotmail.com 88.229.211.147 2009-01-11 14:34:10 2009-01-11 21:34:10 1 0 0 319 enes19961996@hotmail.com 88.254.213.125 2008-12-28 06:54:36 2008-12-28 13:54:36 1 0 0 320 meyve.merve33@hotmail.com http://meyve.merve33@hotmail.com 88.252.112.218 2009-01-02 08:35:48 2009-01-02 15:35:48 1 0 0 321 samet@yazici.de 85.98.162.147 2009-01-08 10:48:38 2009-01-08 17:48:38 1 0 0 322 yagmur_yasemin31@hotmail.com 85.104.221.248 2009-01-08 08:52:18 2009-01-08 15:52:18 1 0 0 323 esma1@hotmail.com 78.161.240.63 2009-01-10 02:46:42 2009-01-10 09:46:42 1 0 0 324 gizemli_sufi_04@hotmail.com 78.161.82.166 2009-01-11 09:45:11 2009-01-11 16:45:11 1 0 0 325 sel_ya_de@hotmail.com 78.163.30.28 2009-01-19 21:09:25 2009-01-19 19:09:25 1 0 0 326 esma1@hotmail.com 78.161.81.227 2009-01-16 21:02:48 2009-01-16 19:02:48 1 0 0 327 anat.child.tm@hotmail.com 78.161.88.29 2009-01-17 08:55:23 2009-01-17 06:55:23 1 0 0 328 simarikinan_01@hotmail.com 78.186.114.179 2009-02-02 20:43:00 2009-02-02 18:43:00 1 0 0 329 mine_10_beyza@hotmail.com 94.121.161.26 2009-02-14 13:54:59 2009-02-14 11:54:59 1 0 0 330 zehraekici_38@hotmail.com 62.248.17.183 2009-03-02 14:20:48 2009-03-02 12:20:48 1 0 0 331 balikler_03@windowslive.com http://bursluksınavısoruları 88.228.248.190 2009-02-16 20:58:00 2009-02-16 18:58:00 1 0 0 332 esma-kara-650@hotmail.com 88.224.3.112 2009-02-20 18:27:24 2009-02-20 16:27:24 1 0 0 333 damlakarakus@example.com 88.228.118.1 2009-02-22 10:22:46 2009-02-22 08:22:46 1 0 0 334 enjoyable_1997@hotmail.com 88.232.206.169 2009-03-06 16:24:31 2009-03-06 14:24:31 1 0 0 335 cevik-72@hotmail.com 78.170.38.71 2009-03-06 14:00:52 2009-03-06 12:00:52 1 0 0 336 sinemm@hotmail.com 78.170.38.71 2009-03-06 14:03:10 2009-03-06 12:03:10 1 0 0 337 nur-efsan@hotmail.com 88.254.252.197 2009-03-03 06:04:23 2009-03-03 04:04:23 1 0 0 338 nur_31_1998@hotmail.com http://www.yok.com.tr 78.164.12.148 2009-03-05 17:46:20 2009-03-05 15:46:20 1 0 0 339 bugra_alper_58@hotmail.com 78.170.215.20 2009-03-03 14:07:33 2009-03-03 12:07:33 1 0 0 1270 batuhan_fb_tunus@hotmail.com http://hızlı 95.70.247.143 2009-04-28 08:55:21 2009-04-28 15:55:21 1 0 0 1272 batuhan_fb_tunus@hotmail.com 95.70.247.143 2009-04-28 08:56:45 2009-04-28 15:56:45 1 0 0 1349 yarmal.1997@hotmail.com 78.160.195.31 2009-04-30 22:39:23 2009-05-01 05:39:23 1 0 0 1361 gizem_eylem_01@hotmail.com 78.178.66.88 2009-05-01 04:03:39 2009-05-01 11:03:39 1 0 0 1360 eda_18@hotmail.com http://123456789 88.236.75.34 2009-05-01 04:00:46 2009-05-01 11:00:46 1 0 0 1356 gamze-_-cengiz-_-cimbom@windowslive.com http://jhgjhgj 78.180.254.224 2009-05-01 02:37:10 2009-05-01 09:37:10 1 0 0 1357 gamze-_-cengiz-_-cimbom@windowslive.com http://jhgjhgj 78.180.254.224 2009-05-01 02:37:55 2009-05-01 09:37:55 1 0 0 1350 theonestarrr_94@hotmail.com 88.228.74.73 2009-05-01 00:37:58 2009-05-01 07:37:58 1 0 0 1321 hsngndz1997@hotmail.com http://cvbnvb 95.65.224.52 2009-04-29 22:12:28 2009-04-30 05:12:28 1 0 0 1311 beyzanuroztrk@hoymail.com 78.162.213.164 2009-04-29 10:29:32 2009-04-29 17:29:32 1 0 0 1353 etkin_tercih@hotmail.com http://burslulukkkkkk 78.165.241.67 2009-05-01 01:10:59 2009-05-01 08:10:59 1 0 0 1326 pelin_bayrak_fb@hotmail.com http://bilmiom 88.245.229.110 2009-04-30 07:33:31 2009-04-30 14:33:31 1 0 0 1344 cansuyazlak@hotmail.com 88.246.96.7 2009-04-30 12:11:07 2009-04-30 19:11:07 1 0 0 1345 cansuyazlak@hotmail.com 88.246.96.7 2009-04-30 12:12:23 2009-04-30 19:12:23 1 0 0 1346 cansuyazlak@hotmail.com 88.246.96.7 2009-04-30 12:13:03 2009-04-30 19:13:03 1 0 0 1391 phunk_cix@windowslive.com 88.230.121.183 2009-05-02 02:38:21 2009-05-02 09:38:21 1 0 0 1437 memo21__21@hotmail.com 78.163.78.159 2009-05-02 22:04:27 2009-05-03 05:04:27 1 0 0 1438 memo21__21@hotmail.com http://2009dyp 78.163.78.159 2009-05-02 22:04:53 2009-05-03 05:04:53 1 0 0 1439 memo21__21@hotmail.com http://2009dyp 78.163.78.159 2009-05-02 22:05:39 2009-05-03 05:05:39 1 0 0 1440 memo21__21@hotmail.com http://2009dyp 78.163.78.159 2009-05-02 22:06:58 2009-05-03 05:06:58 1 0 0 1636 fb.serkan-24@hotmail.com http://rfth 78.160.158.62 2009-05-06 06:42:12 2009-05-06 13:42:12 1 0 0 1637 fb.serkan-24@hotmail.com http://rfth 78.160.158.62 2009-05-06 06:44:18 2009-05-06 13:44:18 1 0 0 2875 m-e-r-h-a-b-a97@hotmail.com 88.229.214.201 2009-06-02 06:19:09 2009-06-02 13:19:09 1 0 0 1470 bcvjbjbfj@hotmail.com http://yrusr 88.252.233.115 2009-05-03 07:44:31 2009-05-03 14:44:31 1 0 0 3449 meert-10@hotmail.com 78.177.28.172 2009-06-18 04:12:56 2009-06-18 11:12:56 1 0 0 3450 meert-10@hotmail.com 78.177.28.172 2009-06-18 04:13:59 2009-06-18 11:13:59 1 0 0 3445 esrb@hotmail.com 88.245.47.47 2009-06-18 02:19:25 2009-06-18 09:19:25 1 0 0 1504 senabuse@hotmail.com http://http.//com 88.227.150.217 2009-05-04 00:40:26 2009-05-04 07:40:26 1 0 0 1508 aycan_baba44@hotmail.com http://1996 212.175.112.150 2009-05-04 01:11:55 2009-05-04 08:11:55 1 0 0 6067 prenses_berre_55@hotmail.com 78.174.37.136 2009-10-10 11:34:59 2009-10-10 18:34:59 1 0 0 1824 byn_qrol3lem@hotmail.com 85.104.242.187 2009-05-11 03:50:16 2009-05-11 10:50:16 1 0 0 1825 byn_qrol3lem@hotmail.com 85.104.242.187 2009-05-11 03:53:19 2009-05-11 10:53:19 1 0 0 1826 byn_qrol3lem@hotmail.com 85.104.242.187 2009-05-11 03:55:00 2009-05-11 10:55:00 1 0 0 1948 nur.sena.denli@hotmail.com 78.160.238.167 2009-05-13 01:59:00 2009-05-13 08:59:00 1 0 0 2697 fblicank@hotmail.com 78.174.19.120 2009-05-29 02:58:19 2009-05-29 09:58:19 1 0 0 2341 nisanur_yurdagul_@hotmail.com 78.160.45.217 2009-05-22 08:46:19 2009-05-22 15:46:19 1 0 0 2524 www.gs.com_1905@hotmail.com 88.234.220.193 2009-05-25 11:33:35 2009-05-25 18:33:35 1 0 0 3098 karizma_atakan27@hotmail.com 78.164.254.27 2009-06-07 00:50:58 2009-06-07 07:50:58 1 0 0 3029 arda_turan_gs_nejla@hotmail.com 85.107.9.222 2009-06-05 09:36:18 2009-06-05 16:36:18 1 0 0 3350 gece_yolculugu_5454@hotmail.com 78.171.61.97 2009-06-15 10:49:44 2009-06-15 17:49:44 1 0 0 3260 selcan-fb34@hotmail.com 78.180.116.233 2009-06-13 06:54:06 2009-06-13 13:54:06 1 0 0 4543 lendiy_bella@example.com 81.215.7.85 2009-07-27 02:55:45 2009-07-27 09:55:45 1 0 0 6612 burakcanarikan_98@hotmail.com 88.226.131.227 2009-11-09 07:45:16 2009-11-09 14:45:16 1 0 0 4754 gruphepsieren97@hotmail.com 78.170.80.228 2009-08-07 03:17:14 2009-08-07 10:17:14 1 0 0 4755 gruphepsieren97@hotmail.com 78.170.80.228 2009-08-07 03:19:49 2009-08-07 10:19:49 1 0 0 7215 beyza_dogruer07@hotmail.com 88.252.163.238 2009-12-03 04:03:58 2009-12-03 11:03:58 1 0 0 3569 crazy_girl_klm@hotmail.com 85.108.13.10 2009-06-22 00:56:29 2009-06-22 07:56:29 1 0 0 5615 mustafa.tek@hotmail.com 78.176.67.42 2009-09-19 12:29:53 2009-09-19 19:29:53 1 0 0 5616 mustafa.tek@hotmail.com 78.176.67.42 2009-09-19 12:32:28 2009-09-19 19:32:28 1 0 0 4699 burak_cimbom_68@hotmail.com 81.213.154.78 2009-08-04 05:32:13 2009-08-04 12:32:13 1 0 0 4703 elcin--dogan@hotmail.com 88.250.220.164 2009-08-04 08:44:03 2009-08-04 15:44:03 1 0 0 3615 samet_akyol_66@hotmail.com 88.247.35.205 2009-06-23 05:30:23 2009-06-23 12:30:23 1 0 0 5955 xxx@hotmail.com 88.228.141.117 2009-10-03 05:58:18 2009-10-03 12:58:18 1 0 0 6233 tukum_gs@hotmail.com 78.183.15.228 2009-10-18 13:12:54 2009-10-18 20:12:54 1 0 0 7214 beyza_dogruer07@hotmail.com 88.252.163.238 2009-12-03 03:59:42 2009-12-03 10:59:42 1 0 0 6164 esra@hotmail.com 88.226.142.119 2009-10-15 07:27:49 2009-10-15 14:27:49 1 0 0 4088 barbie_selin_10@hotmail.com 78.163.74.140 2009-07-09 00:35:02 2009-07-09 07:35:02 1 0 0 7253 cahit_98_70@hotmail.com 88.226.249.230 2009-12-03 12:59:27 2009-12-03 19:59:27 1 0 0 4656 bela_seremin_63@hotmail.com 85.98.65.153 2009-08-01 10:34:07 2009-08-01 17:34:07 1 0 0 4638 best_sweetgirl@hotmail.com 78.177.26.37 2009-07-31 11:25:26 2009-07-31 18:25:26 1 0 0 4133 side_02__@hotmail.com http://yok 88.252.22.248 2009-07-10 06:16:37 2009-07-10 13:16:37 1 0 0 4626 kader_6060@otmail.com 78.160.10.166 2009-07-31 05:40:01 2009-07-31 12:40:01 1 0 0 5885 ffffff@hotmail.com 85.110.83.207 2009-09-29 14:39:04 2009-09-29 21:39:04 1 0 0 4619 sema.71@hotmail.com http://oyunskor 88.227.181.78 2009-07-31 00:31:20 2009-07-31 07:31:20 1 0 0 4620 sema.71@hotmail.com http://oyunskor 88.227.181.78 2009-07-31 00:33:18 2009-07-31 07:33:18 1 0 0 4607 selcan_162@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 85.99.146.158 2009-07-30 07:48:47 2009-07-30 14:48:47 1 0 0 8036 mert-aslan-tas@hotmail.com 78.172.14.194 2009-12-22 05:29:32 2009-12-22 12:29:32 1 0 0 4593 ela19992008@hotmail.com 78.176.177.217 2009-07-29 09:45:09 2009-07-29 16:45:09 1 0 0 4629 sinemkaan50@hotmail.com 88.227.253.18 2009-07-31 07:38:43 2009-07-31 14:38:43 1 0 0 4630 ecembingol@hotmail.com http://nerdenöğrenebilirimdpy 78.169.49.110 2009-07-31 07:50:11 2009-07-31 14:50:11 1 0 0 7604 tns_ay@hotmail.com 78.165.120.104 2009-12-12 04:11:10 2009-12-12 11:11:10 1 0 0 4572 hepsi1_rabia.zehra@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 88.228.51.115 2009-07-28 02:20:01 2009-07-28 09:20:01 1 0 0 4203 eda_istanbul@hotmail.com 88.251.213.109 2009-07-12 23:15:46 2009-07-13 06:15:46 1 0 0 3743 asas@hotmail.com http://dsfdsf 88.231.56.201 2009-06-27 08:46:49 2009-06-27 15:46:49 1 0 0 4189 tubis.12@hotmail.com 88.252.138.28 2009-07-12 10:58:15 2009-07-12 17:58:15 1 0 0 8829 furka_memet_@hotmail.com 195.174.114.100 2010-01-10 04:31:44 2010-01-10 11:31:44 1 0 0 8843 bar3421@hotmail.com 78.191.149.2 2010-01-10 11:05:29 2010-01-10 18:05:29 1 0 0 9685 yavuzcoruk@hotmail.com 78.162.203.209 2010-02-09 13:34:39 2010-02-09 20:34:39 1 0 0 9282 swit_girls_merve@hotmail.com 88.228.231.40 2010-01-25 10:06:49 2010-01-25 17:06:49 1 0 0 9686 yavuzcoruk@hotmail.com http://www.yavuz.com 78.162.203.209 2010-02-09 13:42:31 2010-02-09 20:42:31 1 0 0 9687 yavuzcoruk@hotmail.com http://www.yavuz.com 78.162.203.209 2010-02-09 14:00:23 2010-02-09 21:00:23 1 0 0 10785 yunus_vncn@hotmail.com 88.227.250.221 2010-03-11 08:24:17 2010-03-11 15:24:17 spam 0 0 10555 halilyureklier68@hotmail.com 88.229.217.201 2010-03-07 04:35:13 2010-03-07 11:35:13 1 0 0 Şube rehber öğretmeninin görev ve sorumlulukları http://www.sosyalbilgilerci.com/sube-rehber-ogretmeninin-gorev-ve-sorumluluklari/ Fri, 01 Aug 2008 12:37:07 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=212 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

rehberlik

Gelişen ve değişen bu hayat yapısında rehberlik som derece önemli bir yere oturmuştur.Sürekli değişim içindeki bu dünyaya çocukların bir yana yetişkinlerin bile ayak uydurması oldukça zor.Durum böğle olunca rehberliğin önemi daha bir artmış ve giderek insan hayatında önemli bir yere aturmaya başlamıştır.Malum sosyal bilgiler öğretmeni olsak da rehber öğretmenlerin azlığından dolayı rehberlik iişleri bize düşmekte.bu yüzden bu konularda bilgi sahibi olmak bir zorunluluk haline gelmiştir

SINIF REHBER ÖĞRETMENİNİN GÖREVLERİ>

Sınıf rehber öğretmeni aşağıdaki görevleri yapar:

a) Okulun rehberlik ve psikolojik danışma programı çerçevesinde sınıfın yıllık çalışmalarını planlar ve bu planlamanın bir örneğini rehberlik ve psikolojik danışma servisine verir.

b) Rehberlik için ayrılan sürede sınıfa girer. Sınıf rehberlik çalışmaları kapsamında eğitsel ve mesleki rehberlik etkinliklerini, rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri servisinin organizasyonu ve rehberliğinde yürütür.

c) Sınıfındaki öğrencilerin öğrenci gelişim dosyalarının tutulmasında, rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri servisiyle iş birliği yapar.

d) Sınıfa yeni gelen öğrencilerin gelişim dosyalarını rehberlik ve psikolojik danışma servisi ile iş birliği içinde inceler, değerlendirir.

e) Çalışmalarda öğrenci hakkında topladığı bilgilerden özel ve kişisel olanların gizliliğini korur.

f) Sınıfıyla ilgili çalışmalarını, ihtiyaç ve önerilerini belirten bir raporu ders yılı sonunda ilk hafta içinde rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri servisine iletir.

g) Öğrencilerin ilgi, yetenek ve akademik başarıları doğrultusunda eğitsel kollara yöneltilmeleri konusunda psikolojik danışmanla iş birliği yapar.

h) Okul müdürünün vereceği, hizmetle ilgili diğer görevleri yapar.

İlköğretimde 1'inci sınıftan 5'inci sınıfa kadar olan sınıfları okutan öğretmenler de bu görevleri kendi sınıflarında; üst sınıflardaki sınıf rehber öğretmenleri gibi, öğrencilerinin yaş, gelişim, eğitim durumları, bireysel özellikleri ve gereksinimleri doğrultusunda, rehberlik ve psikolojik danışma servisinin eş güdümünde yürütürler.

Şube rehber öğretmeni, müdür ve ilgili müdür yardımcısına karşı sorumludur.

]]>
212 2008-08-01 05:37:07 2008-08-01 12:37:07 open open sube-rehber-ogretmeninin-gorev-ve-sorumluluklari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217594554 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:574;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231168939;}";"; views 626
Öğretmenler kurulu toplantısı http://www.sosyalbilgilerci.com/ogretmenler-kurulu-toplantisi/ Fri, 01 Aug 2008 12:50:00 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=213

ÖĞRETMENLER KURULU (İKY-m-94)(Örnek sene başı öğretmenler kurulu toplantısı gündem maddeleri)

Öğretmenler kurulu, okul müdürünün başkanlığında müdür yardımcıları ile bütün öğretmenler ve okul rehber öğretmenleri ile ilköğretim kurumunun özelliği dikkate alınarak kurumda görevli uzman ve usta öğreticilerden oluşur. Müdürün bulunmadığı zamanlarda öğretmenler kuruluna varsa müdür başyardımcısı, yoksa görevlendireceği müdür yardımcılardan biri başkanlık eder.

Öğretmenler kurulu; ders yılı başında, ikinci yarıyıl başında, ders yılı sonunda ve okul yönetimince gerek duyulduğunda toplanır.

Kurulun toplantı günleri ve gündemi, müdür tarafından iki gün önceden yazılı ve imza karşılığı ilgililere duyurulur.

İlk toplantıda önceki yılın değerlendirilmesi ile yeni öğretim yılı çalışma esasları belirlenir ve iş bölümü yapılır.

Ders yılı içinde yapılan toplantılarda çalışmalar gözden geçirilip değerlendirilir, ek- siklik ve aksaklıkların giderilmesi için alınacak önlemler görüşülür ve kararlaştırılır.

Ders yılı sonunda yapılan toplantıda öğrencilerin devam-devamsızlık ve başarı durumları gözden geçirilir, üst makamlarca ve okul yönetimince verilen konular görüşülür ve kararlaştırılır.

Öğretmenler kurulu toplantılarında alınan kararlar tutanakla tespit edilir ve toplantıya katılanlar tarafından imzalanır, katılmayanlar tutanakta belirtilir. Tutanakların aslı, toplantı tutanakları dosyasında saklanır. Alınan kararlar, karar defterine yazılır. Uygulanmak üzere yönetici ve öğretmenler tarafından imzalanır.

Toplantıların ders saatleri dışında yapılması esastır. Ancak, ikili öğretim yapan okulların tüm öğretmenlerinin aynı anda toplanmalarına gerek duyulduğunda, okul yönetimince bağlı bulunduğu milli eğitim müdürlüğüne bilgi vermek şartıyla toplantı günlerinde yarım gün öğretim yapılır.

Örnek sene başı öğretmenler kurulu gündem maddeleri

Gündem Maddeleri;
1) Açılış ve yoklama 2) Kurul yazmanlarının seçimi. (2 asil, 2 yedek) 3)Anayasamızın eğitimle ilgili (24, 42, 58, ve 59.), 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun (2, 4, 5-17 ve 43.), 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun (7,15, 26-31 ve 125.) ve 1702 sayılı Kanunun ilgili maddelerinin okunması. 4) Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Okullardaki Görevlilerle Öğrencilerin Kılık- Kıyafet Yönetmeliği’nin okunması. 5) Son genel denetim raporunun okunması. 6) Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin (16-28, 39- 40) maddelerinin açıklanması. 7) Son öğretmenler kurulu toplantısı tutanağının okunması ve değerlendirilmesi. 8) Bir önceki öğretim yılı başarı durumunun ve öss 2007 sonuçlarının gözden geçirilmesi. 9) Rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri yürütme komisyonu çalışmaları hakkında görüşme yapılması. Sınıf rehber öğretmenlerinin belirlenmesi. 10) Sosyal etkinlik çalışmaları için, öğrenci kulüplerine danışman öğretmenlerin belirlenmesi. 11) Yıllık çalışma takviminin duyurulması. 12) Müfredat programları, zümreler, ünitelendirilmiş yıllık planlar ve ders planları hakkında görüşmeler. Planların ve Zümre tutanaklarının yönetime teslim tarihinin belirlenmesi. 13) Öğrencileri yetiştirme ve sınavlara hazırlama kursları ile ilgili olarak “ Öğrencileri Yetiştirme Kurları Yönergesi” hakkında bilgi verilmesi. 14) Ders dışı eğitim ve öğretim  faaliyetleri, yıllık ödevler. Egzersiz çalışması yapacak öğretmenlerin seçimi. 15) Laboratuarlardan yararlanma ve laboratuar çalışma planları. 16) Bayrak törenleri, kutlanması gereken gün ve haftalar. 17) Derse giriş ve çıkışlar, nöbet görevlerinin yürütülmesi. 18) Öğrenci devamsızlığının önlenmesi için alınması gereken önlemler. Geç gelen öğrencilerin derse alımı. 19) Ders defterleri ve yoklama fişlerinin imzalanması. 20) Sınıfların düzeni, okul demirbaş eşyalarının bakımı, korunması ve kullanılması. 21) Kurul ve Komisyonlara Seçimlerin Yapılması: a) Disiplin kuruluna (2) asıl (3) yedek üye seçimi (OKÖDY:20,21);
b) Onur kurulu başkanlığına (1) asıl (1) yedek üye seçimi (OKÖDY:13);
c) Okul-Aile Birliği yönetim kurulu üyeliğine müdür yardımcısı ve öğretmenler arasından (1) er asıl (1) er yedek üye seçimi (OABY:11); d) Rehberlik ve psikolojik danışma servisine, sınıf temsilcisi rehber öğretmenler; e) Öğrenci Kulüplerine danışman öğretmenlerin seçimi (SEY:7)
f) Sosyal Etkinlikler Kuruluna danışman öğretmen seçimi (SEY:8) g) Muayene, teslim alma ve sayım komisyonuna (2) asıl ve (2) yedek üye; h) Satın alma komisyonuna (2) asıl ve (2) yedek üye; ı) Okul seçim kurulu başkanlığına (1) asıl (1) yedek üye (DEOMY:9); j) Sandık kurulu rehber öğretmenliğine (1) asıl (1) yedek üye (DEOMY:10); k) Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yürütme Komisyonu üyeliği İçin sınıf rehber öğretmenlerinden her sınıf seviyesinden en az birer temsilci. (RPDHY:45) l) Spor kolu yönetim kurulunun teşekkülü (OSKY:11) m) Okul kütüphanesindensorumlu öğretmen seçimi n) Eser İnceleme Komisyonu seçimi o) Anma ve Kutlama Komitesi seçimi
22) Öğretmen, öğrenci, veli münasebetleri ve ara karne gönderme, 23) T.K.Y. uygulamalarının gözden geçirilmesi. 24) Müdür yardımcılarının görev dağılımı ve organizasyon şeması hakkında bilgi verilmesi. 25) Dilek ve temenniler.

]]>
213 2008-08-01 05:50:00 2008-08-01 12:50:00 open open ogretmenler-kurulu-toplantisi publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1218138318 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2461;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231164805;}";"; views 3229
Dünyada cep telefonu kullanıcı sayısı 3.3 milyara ulaştı http://www.sosyalbilgilerci.com/dunyada-cep-telefonu-kullanici-sayisi-33-milyara-ulasti/ Fri, 01 Aug 2008 19:42:32 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=215 Sabit hatların son birkaç yılda dünyadaki artış hızı %20’nin altındayken, 2005-2007 yılları arasındaki artış %1’in bile altında. Gelişmekte olan ülkeler cep telefonu kullanımında büyük adımlar atarken, bilgi teknolojileri ve genişbant İnternet bağlantısı kullanımındaysa hala geri kalıyorlar. Dünya nüfusunun %16’sını oluşturan yüksek gelir gurubundaki ülkelerin, genişbant İnternet kullanımlarındaki artış %66. Öten yandan dünya nüfusunun %38’ini oluşturan gelişmekte olan ülkelerin genişbant İnternet kullanımındaki artış yalnızca %1. UTB’ye göre bazı ülkelerde İnternet kullanımında dikkat çekici gelişmeler de oldu. Özellikle Şili, Senegal ve Türkiye’de İnternet kullanıcılarının neredeyse tamamının yüksek hızlı kullanımına geçtiği açıklandı.]]> 215 2008-08-01 12:42:32 2008-08-01 19:42:32 open open dunyada-cep-telefonu-kullanici-sayisi-33-milyara-ulasti publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217619760 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:207;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231147789;}";"; views 175 Sosyal Bilgilerde İşbirlikli Öğrenme Sunu http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgilerde-isbirlikli-ogrenme-sunu/ Sun, 03 Aug 2008 23:01:39 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=216 216 2008-08-03 16:01:39 2008-08-03 23:01:39 open open sosyal-bilgilerde-isbirlikli-ogrenme-sunu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218138271 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:256;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231171031;}";"; views 248 Kpss sınavına sosyal bilgiler desteği http://www.sosyalbilgilerci.com/kpss-sinavina-sosyal-bilgiler-destegi/ Mon, 04 Aug 2008 22:28:08 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=217 Bilgisayarımda arşive bakarken rastladım ilgimi çekti.Biraz inceledim ve beğendim.Test sorularını sunular halinde yediklimin hazırladığı güzel bir çalışma.3 tane coğrafya soru sunu 2 tanede tarih soru sunusu mevcut.Giderek zorlaşan ve atanamanın git gide zorlaştığı bu kpss sınavında sosyalbilgilerci.com sitesinden öğretmen adaylarına  bilgiler alanından bir katkımız olsun istedik ve sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyduk. Buraya tıklayarak indirebilirsiniz]]> 217 2008-08-04 15:28:08 2008-08-04 22:28:08 open open kpss-sinavina-sosyal-bilgiler-destegi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217889735 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:190;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1230958792;}";"; views 175 Örnek Olay Yöntemini anlatan sunu http://www.sosyalbilgilerci.com/ornek-olay-yontemini-anlatan-sunu/ Mon, 04 Aug 2008 22:37:07 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=218 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

Örnek olayda asıl olan yaşanmış gerçek olaylardan hareket etmektir. Öğretmen planladığı öğretim faaliyetine uygun olarak, öğrencilerin davranışlarını değiştirmek amacıyla hayalî olarak da bir olay üretilebilir yani bir senaryo uydurabilir.

Böyle bir durumda eğer anlatılacak konu kişilere zarar verecek bir boyutta ise olayın yerini, zamanını ve kişilerini değiştirmesi gereklidir.

Öğrenci örnek olayda anlatılan bir durumla karşılaştığında daha önce öğrenmiş olduğu davranış formuna göre hareket ederek problemi kolaylıkla bertaraf edecektir.

Öğrenciler veya öğretmen, bir trafik kazasını, bir çevre sorununu, bir spor kavgasını veya dostluğunu, tıbbî veya hukukî bir olayı sözel olarak veya resim, film gibi tekniklerle sınıfa getirirler.

Kısa bir sunumdan sonra öğrenciler bu konu hakkındaki fikirlerini, yani olayın nedenlerini, gelişimini ve mümkün sonuçlarını ortaya koyup tartışırlar.

Seçilen olay iyi bir olay ise bunun geliştirilip yaygınlaştırılması yolları, kötü bir olay ise bunun engellenmesi ve düzeltilmesi yolları hep beraber ortaya konmaya çalışılı

Buraya tıklayrak sunuyu indirebilirsiniz

]]>
218 2008-08-04 15:37:07 2008-08-04 22:37:07 open open ornek-olay-yontemini-anlatan-sunu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218137996 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:390;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231149590;}";"; views 384
Eski eğitim sistemi ile yeni eğitim sistemini karşılaştıran güzel bir sunu http://www.sosyalbilgilerci.com/eski-egitim-sistemi-ile-yeni-egitim-sistemini-karsilastiran-guzel-bir-sunu/ Tue, 05 Aug 2008 10:28:53 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=219 Eğitim sisteminde yapılan büyük ve köklü bir revizyonla çok kısa bir sürede sonuç ve ezber odaklı eğitim sisteminden süreç, öğrenmeyi öğrenen ve beceri odaklı eğitim sistemine geçilmiştir.İşte sizlerle paylaşacağım bu sunu yapılandırmacı eğitim ile davranışçı eğitimin arasındaki farklarına değinen bilgisayarımda bulduğum güzel bir çalışma.Hazırlayan arkadaşa teşekkür ederiz Buraya tıklayarak indirebilirsiniz]]> 219 2008-08-05 03:28:53 2008-08-05 10:28:53 open open eski-egitim-sistemi-ile-yeni-egitim-sistemini-karsilastiran-guzel-bir-sunu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218137876 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:386;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231148498;}";"; views 448 Proje tabanlı öğrenme ve özellikleri sunu http://www.sosyalbilgilerci.com/proje-tabanli-ogrenme-ve-ozellikleri-sunu/ Tue, 05 Aug 2008 10:43:01 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=220 220 2008-08-05 03:43:01 2008-08-05 10:43:01 open open proje-tabanli-ogrenme-ve-ozellikleri-sunu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218137652 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:771;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231155361;}";"; views 863 3425 seloyeniturks@hotmail.com 85.110.93.52 2009-06-17 13:51:39 2009-06-17 20:51:39 1 0 0 3382 sebahattin_kose46@hotmail.com 88.252.187.186 2009-06-16 08:40:28 2009-06-16 15:40:28 1 0 0 Probleme dayalı öğrenme ilkeleri, yararları, süreci, değerlendirmesi http://www.sosyalbilgilerci.com/probleme-dayali-ogrenme-ilkeleri-yararlari-sureci-degerlendirmesi/ Tue, 05 Aug 2008 12:26:59 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=221 Probleme dayalı öğrenme bir problem verilerek öğrencilerin bağımsız öğrenmelerini cesaretlendirirken onlara bilinmeyenlerle uğraşma ve keşfetme hazzını tattıran bir öğrenme yöntemidir.

Bu süreçte öğrenci kendi bilgi düzeyini değerlendirmekte ve problemi çözmede gerekli ek bilgilerin neler olduğuna ve bu bilgilere nasıl ulaşacağına grup arkadaşları ile birlikte karar vermektedir

Probleme dayalı öğrenmede amaç sadece belirli bir konunun çözümlenmesi değil, o problem aracılığıyla gündeme gelen yeni öğrenme hedeflerinin ortaya çıkarılması ve problem çözme çabası içerisinde araştırma, sorgulama, tartışma gibi becerilerin edinilmesini sağlamaktır

Bu öğrenme modeli içerisinde öğrenenler kendi öğrenme hedeflerini şekillendirmeye ve kaynaklara yönlendirir. Öğrenmenin tek yönlü olmaktan çıkıp akranlarından ve eğitimciden destek almasına dönüşür

Probleme dayalı öğrenmenin tarihinin 1920’lere uzandığı ve savaş yaraları nedeniyle yüksek sesle konuşamaz hale gelen Fransız köy öğretmeni Celestine Freinet’in sınıftaki kontrolü öğrencilere bırakmasıyla ilk adımlarının atıldığı düşünülmektedir. Kanada’da McMaster Üniversitesinde 1969 yılında ilk kez Howard Borrows tarafından uygulanmıştır

http://www.sosyalbilgilerci.com/dosya/pdosunum.rar]]>
221 2008-08-05 05:26:59 2008-08-05 12:26:59 open open probleme-dayali-ogrenme-ilkeleri-yararlari-sureci-degerlendirmesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218136827 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1281;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231112467;}";"; views 1410
2008 kpss öğretmen atama başvuru kılavuzu yayınlandı http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-kpss-ogretmen-atama-basvuru-kilavuzu-yayinlandi/ Tue, 05 Aug 2008 13:19:14 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=222 Buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz]]> 222 2008-08-05 06:19:14 2008-08-05 13:19:14 open open 2008-kpss-ogretmen-atama-basvuru-kilavuzu-yayinlandi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217942355 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2503;s:11:"sayac_bugun";i:9;s:9:"son_okuma";i:1231196606;}";"; views 3597 2008 Öğretmen atamalarında öğretmen adaylardan aranan şartlar http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-ogretmen-atamalarinda-ogretmen-adaylardan-aranan-sartlar/ Tue, 05 Aug 2008 13:21:06 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=223 3.7. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94’üncü maddesine göre Devlet memurluğundan çekilmiş olan ve çekilmiş sayılanlarda, aynı Kanunun 97’nci maddesinde belirtilen bekleme süresini başvuruların son günü itibarıyla doldurmuş olmak, 3.8. Açıktan Atama biçimiyle atanacaklar bakımından, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 92’nci maddesine göre Devlet memurluğundan en fazla iki defa çekilmiş olmak veya çekilmiş sayılmak, 3.9. Öğretmenliğe daha önce ilk defa, açıktan atama veya kurumlar arası biçimiyle atandığı hâlde görevine başlamamış olanlarda, atandığı tarihe göre başvuruların son günü itibarıyla en az bir yıllık bekleme süresini doldurmuş olmak, 3.10. Bakanlık ile Yükseköğretim Kurulu işbirliği çerçevesinde açılan Orta Öğretim Alan Öğretmenliği Tezsiz Yüksek Lisans, Pedagojik Formasyon, İlköğretim Sınıf Öğretmenliği Sertifikası ve İngilizce öğretmenliği için İngilizce Öğretmenliği Sertifikası programlarından birini başarıyla tamamlamış olmak, 3.11. Pedagojik formasyon ya da Orta Öğretim Alan Öğretmenliği Tezsiz Yüksek Lisans belgesi olmayan adaylarda, atanacağı alanın taban puanı ve üzerinde puan almış olmak şartıyla Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSSP10)’nda 75 ve daha yukarı puan almış olmak, 3.12. Yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olanlar bakımından, öğreniminin yurt içindeki yükseköğretim kurumlarına veya programlarına denkliği yapılmış olmak, 3.13. Sağlık durumunun Türkiye’nin her bölge ve iklim şartlarında öğretmenlik görevini yapmasına engel olmadığını tam teşekküllü hastanelerden son altı aylık süre içinde alacağı Sağlık Kurulu Raporu ile belgelendirilmek, MEB 2008‐2 Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu 8 3.14. Öğretmenliğe ilk defa atanacaklar bakımından başvuruların ilk günü itibarıyla 40 yaşından gün almamış olmak (05.08.1969 ve daha sonra doğumlu olmak), 3.15. Adaylık dönemi içinde sağlık durumu hariç, görevine son verilenlerden, görevden ayrıldığı tarihten başlamak üzere son başvuru tarihine göre üç yılını doldurmuş olmak, 3.16. İlk defa öğretmenliğe atanacaklarda; 2007 ve 2008 yıllarında yapılan Kamu Personel Seçme Sınavı’nda KPSSP10 puan türüne göre atanmak istediği alan için belirlenen taban puan ve üzeri puan almış olmak, 3.17. Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emekli olmamak (Açıktan ve Açıktan İlk Atama biçimleriyle başvuracaklardan; 31/12/1968 ve öncesi doğumlulardan T.C. Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur’dan emekli olmadığını belgelendireceklerdir).]]> 223 2008-08-05 06:21:06 2008-08-05 13:21:06 open open 2008-ogretmen-atamalarinda-ogretmen-adaylardan-aranan-sartlar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217942467 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:979;s:11:"sayac_bugun";i:5;s:9:"son_okuma";i:1231162035;}";"; views 1103 2008 öğretmen atamasında sosyal bilgiler bölümünde atama yapılacak olan okulların listesi http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-ogretmen-atamasinda-sosyal-bilgiler-bolumunde-atama-yapilacak-olan-okullarin-listesi/ Tue, 05 Aug 2008 13:34:58 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=224 bu yüzden sistem açıklanır açıklanmaz çalışmalara başlamayı planlıyorum.Türkiye deki sosyal bilgiler öğretmen atamalarında atama yapılacak okulların listesini yayınlamaya çalışacağım]]> 224 2008-08-05 06:34:58 2008-08-05 13:34:58 open open 2008-ogretmen-atamasinda-sosyal-bilgiler-bolumunde-atama-yapilacak-olan-okullarin-listesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217943298 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1902;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231164604;}";"; views 2641 340 mbasdemir@mynet.com 88.248.173.33 2008-08-09 08:23:00 2008-08-09 15:23:00 1 0 0 341 h_sorkun@hotmail.com 88.253.33.186 2008-10-17 03:21:07 2008-10-17 10:21:07 1 0 0 Sosyal Bilgilerde sporda önemlidir.Antrenman bilgileri http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgilerde-sporda-onemlidirantrenman-bilgileri/ Tue, 05 Aug 2008 15:09:18 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=226

NEFES (antrenmanın belkemiği)

Vucut gelistirme ve agirlik calismalarinda yapılan en büyük yanlışlıklardan biri,"nefes"in yanlış verilmesidir. Bir vücut geliştirme salonuna girdiğinizde öğreneceğiniz ilk şey, zorlanırken nefes vermektir. Ağırlığı kaldırırken nefes verir, indirirken alırsınız. Bunu herkes bilir. Ancak bilinmeyen, kaldırma (zorlanma) hareketinin başladığı ilk andan itibaren, nefesin yavaş yavaş verilmesi gerektiğidir. Pek çok tecrübesiz vücutcu, hatta bazı ileri seviyede vücutcularda kaldırış esnasında nefeslerini tutarlar. Zorlanma bittikden sonra, yada tam bitiş anında tüm nefeslerini üflerler. Bu çok yanlış ve zararlıdır. Temel bir kural olarak tekrarlıyorum: Zorlanmanın başladığı ilk andan itibaren nefes vermeye başlayın, ve bunu öyle bi ayarlayın ki zorlanmanın son noktasında ciğerlerinizdeki tüm havayı dışarı üflemiş olun.

Isınma hareketleri:

VG (Vücut Geliştirme) çalışmalarınıza başlamadan evvel mutlaka 5 - 10 dakika arası ısınma hareketleri (gerinme şeklinde); çalışmalarınızın bitiminede 5 - 10 dakika arası aynı ısınma (bu sefer gerinme hareketi yapmadan; ki ub gevşeme hareketi demektir) hareketleri ile bitirmelisiniz.

Isınma hareketlerinin asıl amacı, hareket etmektir; dolayısıylada kalp atışlarının yükseltilebilmesi ve böylelikle kanın bütün vücuda yayılabilmesidir.

Kollarınızı bacaklarınızı ileri-geri, sağa-sola sallamanız, eğilip-kalkmanız, kalp atışlarını yükselterek, kanın vücuda yayılmasını, kanın vücudunuzun her tarafına gitmesini sağlamak içindir.

Yürüme ile neden ısınamazsınız? Çünkü tüm vücudunuzu hareket ettirmiyorsunuz. Her ne kadar kalbiniz atıyor isede, vücudun üst kısmıa hareketsiz kalmaktadır Yürüme ile insan ısınamaz. Yürüme bir spordur, bir çok da faydaları vardır. Fakat ısınma hareketleri arasında yer almaz. Sonuç olarak, ısınma tamamıyla bütün vücudunuzu kapsayan hareketler grubudur.

Ağırlık çalışmalarına nasıl başlamalı? Nelere dikkat etmeli? Adale yırtılması, tendon kopması gibi durumlar nasıl önlenmeli?

Öncelikle şunu belirteyimki, mümkünse antrenman sırasında bir partneriniz olmalıdır.kaldırdığınız ağırlığı öyle bir kaldırığ indirinki, adaleleriniz kilitlenme noktasına gelmesin. Adaleniz kilitlenir. Benchin üzerinde öylece kala kalırsınız. Yalnız başına çalışanlar bu faktöre çok dikkat etmelidir. VG çalışmalarında partner ok önemlidir. Oysa orada bir partneriniz varsa, kollarınız kilitlendiği anda ağırlığı sizden alır ve kurtulursunuz.

Şunu bilmelisinizki, kaidelere uymayan sporcularda, kolay kolay iyileşmeyen tendon kopması, adale yırtılması, incitme, burkulama adale patlaması, hatta fıtık ortaya çıkmaktadır. Eğer başınıza böyle birşey gelirse Vg'den uzunca bir süre uzak kalmak zorundasınız.

Ama ısınmalarınızı ve hareketlerinizi düzgün ve düzenli olarak yapar ve partnerinizle çalışırsanız, bu gibi durumların ortaya çıkması için hiç bir neden yok. Dediğim gibi hareketlerinizi muntazam yapmalısınız. Arnold kitabının bir bölümünde şöyle der; "Bir hareketi yanlış ve eksik yaparak 20 tekrar yapmaktansa, doğru ve tam anlamıyla 1 tekrar yapmak daha iyidir."

Deri bel kemerleri ve yararları:

Bu kemerler her VG çalışan için gereklidir.

Sert 2-3 milimetre kalınlığında, 8-17 cm uzunluğunda tokalı, deri bir kemerdir. Uzunluğuna tokasıda dahildir.

VG'ye yeni başlayanlar için bu kemere gerek yoktur. Yalnız 2. seneden sonra daha ağır kilolara geçiş nedeniyle, bu kemer gereklidir. Ama biz yinede yeni başlayanlara yapmış oldukları hareketlerin muntazam olması vede kişiye düzgün bir yapı kazandırması nedeniyle tavsiye ederiz.

Ne gibi yararları vardır?

* Ters bir hareket yapmanızı otomatik olarak önler. Çünkü kemer vücudunuza batar. Onun için istemesenizde hareketlerinizi kemerin doğrultusunda yapmak mecburiyetinde kalırsınız. Kemer sizi hareketleri muntazam yapmanız için adeta zorlar. (Karın adalesi çalışmaları hariç)

* Kalın deri kemer sayesinde, sırtınıza ağrılar, kramplar girmez.

* Çalışma esnasında, adalelerdeki gerilmeyi önler.

* Bel duruşunu geliştirir; bele ince ve düzgün bir yapı kazandırır.

Uyku saatleri:

Bir vücutcu günde en az 8 saat deliksiz uyku uyumalıdır.

Bu adalelerinizin tekrar dinlenerek kendine gelmesi, kendini toparlayabilmesi, gelişmesi, güç kazanması bakımından şarttır. Ne kadar enteresandır ki; VG çalışan kişilerin adaleleri dinlenirken gelişir, güç kazanır.

Aşırı yorgun kişilere VG tavsiye edilmez. O günkü çalışmalarını ertelemeli, dinlenmeli ve en az 8 saat uyuyarak, çalışmalarını ertesi güne bırakmalılar.

Ve şu vardır ki; herşeyde olduğu gibi, bu spordada kendinizi bir düzene sokmalısınız.

Gerinme "Stretching"

Ciddi şekilde çalışan bütün vücutcular, çalışmalarına gerinme hareketleri ile başlarlar. Hatta bazen 45-60 dakika arası sadece gerinme hareketleri yaparlar.

Vücut çalışmalarınıza başlamadan evvel hangi adale grubunuzu çalıştırmak istiyorsanız o adale grubu ile ilgili en az 2-5 dakika arası gerinme yapmalısınız.

Adalelere şekil veren ve geliştiren, gerinme hareketidir. Gerinme bir ısınma hareketi değildir. Birçok amatör, gerinmeyi ısınma hareketi sanır. Oysa birçoğumuz sabah yataktan kalkarken yaptığı gerinme hareketiyleuyku mahmurluğumuzu üzerimizden atarız. Bu çok önemlidir. Bu hareket doğru uygulandığı takdirde, vücudun yaşlanmaya karşı direnmesini sağlar. Vücudun yapmış olduğu normal hareketleride güçleştirmesini önlemiş olur.

Gerinmenin en önemli 3 etkeni vardır.

* Adaleler fazla zorlanmamalıdır.

* Her gerinme hareketinden sonra adaleleri biraz daha germek, sonra gevşemek (Bu arada derin nefes alıp vermek)

* Son aşamada vücut iyice gerilmeli (gerilebildiği kadar) (fakat tabiiki fazlada zorlanmamalıdır) sonra gevşemelidir. Bu arada yine derin nefes alıp verilmelidir.

Vücut çalışmalarınıza gerinme ile başlayın. Ne kadar kısa sürede, nasıl vücut yapacağınızı göreceksiniz.

Şampiyonlar ve 5 yılın üzerinde VG yapanlar için kalınlaşma (genişleme) ile ilgili 2 teknik:

* Birinci Teknik:

Glikojen, adalelerde depolanan karbonhidrat enerjisidir. Her 1 gram glikojen için vücudumuz 2.7 gramlık su depo eder.İşte bu su adalelrimizin abadını ve şeklini tayin eder. Bu nedenledirki, VG yapıpda adeta bir yokluk derecesinde glikojen vede dolayısıyla oldukca düşük düzeyde karbonhidrat perhizi yapanla, küçük ve dal gibi ince bir vücut görüntüsüne sahip olurlar. Vücut şampiyonasına bir kaç gün kala,vücutcular makarna ve fırında pişmiş patates yerler. Onlar için ne kadar faydalı olduğunu anlamışsınızdır. şişmek gösterişli vede daha iyi bir görüntü verebilmek içindir.

Bu size 2-3 gün gibi kısa bir müddet içerisinde derhal adalelerinizde 2,5 ile 4 cm gibi bir büyüme sağlar.

* İkinci Teknik:

2 Senenin üzerinde Vg yapanlar, ağırlık çalışmaları esnasında, arada sırada 1 çalışma gününü güç kazanma günü kabul ederek çalışmış oldukları ağırlığın kilosunu artırırlar. Bu, kaldırabilecekleri, çok zorlanmayacakları bir ağırlık olmalıdır. Tabiiki ağırlık fazlalaşınca setlerdeki tekrar sayısı düşecektir. Adalelerinizin buna ihtiyacı vardır. Bu adalelerinize sanki ilaç gibi gelir ve yeni bir boyut kazandırır. Üstelik adalelerinizi dinlendirmiş, rahatlatmış olursunuz.Schwarzenegger, Franco Colombu, Frank Zane ve daha bir çok vücutcu, zaman zaman bu metodu uygulamışlardır. Bu metodla adaleleriniz, tendonlarınız ve bağları güç kazanır, daha dayanıklı olurlar.Ve sisin ilerde daha fazla ağırlıkla çalışmanızı kolaylaştırıcı bir etken olurlar. Daha fazla ağırlık demek, daha kalın vücut demektir.

VG çalışan kişiler, antrenmanın sonuna doğru kendilerini aldatmaya başlarlar. Bilmeniz gereken, kendinizi aldatmaya hangi set sonunda başlayacağınızdır. Arnold Schwarzenegger, aldatmacayı, hileyi bir alışkanlık haline getirmiş bir vücutcudur.Şöyleki; 5 x 8 olarak tasarladığı antrenmanının 2 x 8 ini çok muntazam yapmakta, geri kalan setlerde yorulacağını hissettiğinde onları gelişi güzel yapacağını hissettiğinde antrenmanını o anda 8 x 8 çıkarır. Ve böylece gerçek ve ciddi olarak yapması gereken antrenmanı olan, 5 x 8 tekrarını muntazam bir şekilde yapar ve geriye kalan 3 x 8 ide gelişigüzel yapar. Buda O'nu yormaz, aksine yanına kâr kalırdı.

VG çalışmalarında ne gibi malzemeler kullanılmalıdır?

VG çalışanlar için o kadar çok çeşitli alet ve malzemeye ihtiyaç vardır ki; dünyada tam olarak bu ihtiyaca cevap verebilecek ve vücutcuları komple bir adale sistemine kavuşturabilecek, parmakla gösterilebilecek kadar az VG salonu vardır. Genel olarak kullanılacak üç çeşit malzeme vardır.

* Barbel: Bir bar ve uçlarına koyulan ağırlıklarla

* Dumbbel: Ellerinizle müstakil (ayrı ayrı) kullanabileceğiniz, sabit veya kilo ekleyebileceğiniz ağırlıklarla

* Pulleys: Makaralardan geçen çelik kabloları çekerek çalışma tekniğidir.

Adalelerin büyüyüp gelişmesinde fevkalade etkilidirler.

Birde şu konuya değinmek istiyorum. VG yaparken mümkün olduğunca makinelerden uzak durun. Makineler işi kolaylaştırır. Hareketleri barbell ve dumbbel ile yapmaya çalışın. Mesela KELEBEK yerine Bench'e sırtüstü yatın, iki elinize dumbbel alıp yanlara açıp kapayın. Kelebekte 60 kg basan birisi bu harekette tek 2x15 kg (15 kg'lik iki dumbbel) dumbbella çok zorlanacaktır. Yada Bench Press Machine ile 70 basan biri, bu hareketi benche yatarak barbel ile yaptığında 55 kiloda zorlanacaktır. Bunun örnekleri çoğaltılabilir. Makinelerden en çok etkili olan Calf Machine ve Pulleys'tir. Tabii bu benim şahsi görüşüm. Siz genede çalışırken hocanıza sormalısınız.

Enerji kullanımında sınırlama:

Çalışmaya başladığınız an enerjiniz tam kapasitededir. ve çalışmalarınız ilerledikce, bu enerjide mutlaka düşüş olacaktır. Bu nedenlede daha fazla ağırlık gerektiren hareketlerinizi ön sıraya almalısınız. Daha sonra daha hafif ağırlıklarla daha az zorlanarak çalışabilirsiniz. Bu şekilde hem bütün enerjinizi kaybetmemiş, hemde bir sonraki gün yapacağınız çalışmalar için daha rahat enerji toplamış olursunuz. Buda vücutcuların en büyük çalışma taktiklerinden biridir.

Şimdi bana "enerjim var ilk enerjimi hangi harekette kullanayım" derseniz, size hiç düşünmeden Bench Press ve nunu takip eden göğüs hareketleri derim.

Adalelere sağlık ve kuvvet kazandırmak, daha iyi duruma getirmek:

Adalelerin daha sağlıklı güzel görünüşlü ve sert olabilmesi için çok çalışmanın gerektiğini biliyoruz. Ama aynı oranda dinlenmenin muhakkak gerekli olduğunuda bilmemiz gerekiyor. Öyle bir çalışınki, bir sonraki gün yapacağınız çalışmada kullanacağınız gücü rahatsız etmeyin. Bu güç rahatsız edilmedikce, her çalışmamızda gelişme kaydederiz.

Unutulmaması gereken bir diğer noktada adalelerin dinlenmezse tam tersi bir etki yapıp, yıpranıp, bitkinleşeceğidir.

Vücut Geliştirme yöntemleri:

Bu konuda genelde 3 ayrı yöntem uygulanmaktadır;

* Bir çalışma gününde 1,5 - 2 saat içerisine bütün çalışm hareketlerini sığdırmak. ( Bunu ancak hafif kilolarla yapabilirsiniz)

* Her ayrı çalışma günü sadece bir tek adale grubu üzerinde çalışmak. (Tabiiki biraz ağır kilolarla çalışırsanız, tekrarlarınız az olacak. Hafif veya rahat kaldırabileceğiniz kilolarla çalışırsanız, tekrarlarınız fazlalaşacaktır.Çünkü bu hareketleri yorulmadan yapmalısınız).

* Bu üçüncü yöntem tanınmış bir çok vücutcu tarafından en çok tutulan çalışma tekniğidir. O da şöyledir; bir çalışma gününde üst vücut çalışma hareketleri, diğer çalışma gününde alt vücut çalışma hareketleri. Yani her ayrı çalışma gününde çalışma hareketlerini sırasıyla üst-alt-üst-alt-üst-alt-vücut hareketlerine ayırarak. Böylecede üst ve alt vücut adalelerini iyice dinlendirmiş olarak korkmadan çalışmak.

Ama öyle bir yöntemde vardır ki; günümüzde çoğunlukla bu uygulanmaktadır. Bir gün;

Göğüs - sırt - bacak - bel

Diğer gün ise;

Omuz - kol - bel.

Bunun nedeni şudur, bacak hareketleri yaptığımız zaman eğilip kalktığımızdan, kollarıma göre daha çok zorlandığımızdan dolayı göğüs bölgemiz (ciğerler, kalp) bundan etkilenmektedir. ve o bölgede açılmış olur. O gün o bölge çok daha rahat çalıştırılır. Sırt'da göğüsle ilgili olduğu için onuda aynı güne vermek doğru olacaktır.

Omuz ve kol ise birbiriyle doğrudan bağlantılıdır. Dikkat ettiyseniz birinci gün bir bölge fazladan bulunmakta. Bunun nedeni kol egzersizlerinin çok teferruatlı olmasıdır (Biceps, triceps, ön kol, üst kol).

Fakat bel hareketi her gündür. Çünkü ince bir bel ve sıkı bir karın vücutcuyu gösteren bölgedir.

Dinlenme:

Adalelere antrenmandan sonra, tekrar sağlık ve güç kazandırma süreci nasıl hızlandırılabilir? Tabii ki dinlenme ile.

Dinlenirken müzik dinleyebilir, kitap okuyabilir, film seyredebilir, yeni çalışma tekniklerini kafanızda tasarlayabilir yada kafanıza ve zevkinize göre istediğiniz zorlayıcı olmayan her şeyi yapabilirsiniz.

Stres:

Dinlenmenin en büyük düşmanı stresdir. Lüzumsuz stres bizi boş yere harcanan enerjiye sürükleyip götürür.Ayrıca stres vücudumuz için çok büyük bir tehditdir. Hazım sistemini derhal durdurur, kalp atışları hızlanır, derin nefes almalar başlar. adrenalin ve diğer hormonlar bütün vücuda yayılır, insanı mücadeleye ve kavgaya hazır hale getirir. Bu hem ruhsal açıdan, hemde hayatımızın akışı açısından çok ama çok tehlikelidir.

Stres kronik bir hale gelirse (devamlılık hali) vücudumuzdaki enerjiyi tamamen alır ve enerjimiz tükenir. Vücut çalışması sırasında strese yenik düşen bir kişi antrenmanını kontrol edemez ve bu konudaki kabiliyetini tamamen kaybeder.

Sonuç olarak stresden mutlaka uzak durmalıyız.

Güneş ve Hava:

Güneş ve hava vücudum gelişmesinde en önemli etkenlerden biridir. Ülkemiz temiz hava, güneş ve deniz bakımından dünyanın 6 ülkesinden biridir. 4 Mevsimin en iyi tarafı, mevsimine göre sağlıklı beslenme açısından istediğiniz sebze ve meyvaları yiyebilmenizdir.

Normal bir güneşlenme vücuttaki hormon üretimini harekete geçirir. Bu vücutcular için tam bir pozitif durumdur. Temiz hava ve derin bir şekilde nefes alıp vermeler, tüm fiziğimizi güçlendirir. Sonuç olarak oksijen bir yaşam gereksinimidir. Kendinizi kapalı yerlerde kalarak bundan mahrum etmeyin.

 NTRENMAN Şimdi sıra olayın aksiyonunda.Burada klasik olarak hareketlerin nasıl yapıldığından çok antrenman tekniklerine değineceğiz.Teknikler ya hacim yapma ya da yağ yakma konularına yoğunlaşmaktadır. Öncelikle mucizevi hareket veya teknik yoktur.Mükemmel ve doğru yapılan teknik vardır.İşin doğrusu kendi yapınıza ve metabolizmanıza uygun teknikleri keşfetmektir.Çünkü aynı hareket ve tekniklerin etkileri kişiden kişiye değişebilmektedir. * Güç gösterisi yapmayın;hareketleri muntazam yapın.Sırf kendinizi tatmin etmek için zar zor yüksek ağırlıkların altına girmeyin.Ağır kaldırın ama hareketin tekniğini bozmadan;aldatmacaları arada sırada uygulayın. Dirseklerinizi kontrol etmeyi öğrenin, HAREKETİ HİSSEDİN.HEDEF KAS NE KADAR ZORLANIYORSA O KADAR O ÇALIŞIYORDUR. * Hareketlerde eklemlerinizi kilitlemeyin. * 1.5-2 ayda bir hareketlerinizi değiştirin,çeşitlendirin.Böylece kasların hareketlere olan adaptasyonunu minimuma indirip,gelişebilirsiniz. * Tamamen dinlenmeden,kaslarınız yenilenmeden çalışmayın.Ağıran kasları çalştırmayın(büyük kaslar 5 günde küçük kaslar 2-3 günde yenilenir).Fazla çalışma (overtraining)gelişememenin en büyük etkenlerindendir.Bir kaç ayda bir 1-2 hafta ara verin. * Isınmaya önem verin; sakat olarak çalışamazsınız.Isınırken,set aralarında ve antrenman sonlarında esneme hareketlerini yapın.Esneme kaslara daha fazla büyüme olanağı sağlar. * Aynı bölgedeki kasları çalıştırmaya özen gösterin.Böylece kanı aynı bölgede toplayıp dağıtmazsınız, tam bir pompalama sağlarsınız.Pompalamak kası tamamen yorup esnetir.Arnold'ın dediği gibi;"İyi bir pompalama orgazm gibidir." * Aralarda meyva suyu,limonata gibi karbonhidratlı içecekler tüketin. * ADAM GİBİ ÇALIŞIN.KALDIRIYOR OLMAK İÇİN VE NE KADAR AĞIR KALDIRDIĞINIZI GÖSTERMEK İÇİN ÇALIŞMAYIN. YOKSA OLDUĞUNUZ YERDE SAYARSINIZ! YOĞUNLUK ÇALIŞMASI VE HACİM YAPMAK Az ama yoğun çalışmak.Hacim yapmanın en önemli kuralıdır. * Ağır çok ağır çalışın. * Haftada 3 kere çalışın. * Büyük kaslar için 8set*6 tekrar, küçük kaslar için 5*6 yapın. * Aralarda 2-3 dakika dinlenin. * 1 saatten fazla çalışmayın. * 15-20 dk. ısının. * Çok yeyin.(4000-5000 kcal,250-400 gr protein) İşte sizi yoğunluk çalışmasında kullanabileceğiniz 3 teknik: TEKRARLANAN EFOR TEKNİĞİ Kas gerilimini ve kasın limitlerini yükselten,etkili bir tekniktir.Maksimum olmayan bir ağırlıkla ağırlığı arttırmadan 3*8'i bitirmektir.Yani bütün gücünüzle 3*8'i yapabileceğiniz ağırlıkla, tükenene kadar kadar.Örneğin 100kg ile bench press'te ancak 8 tekrar yapabiliyorsunuz,iş bunu 3 set yapabilmektedir. Burada esas olan bu 3 set'i çıkarabileceğiniz ağırlığı ayarlayabilmektir.Böylece zamanla bu ağırlık yetmeyecek ve gelişme duracaktır.Bu nedenle ileride ağırlığı arttıracaksınız. MAKSİMUM EFOR TEKNİĞİ Güç artşını sağlayan en önemli tekniktir.%90'un üstündeki ağırlıklarla yapılan çalışmaların en iyi güç artışlarını sağladığı ispatlanmıştır.Teknikte maksimum ağırlıkla 1-3 tekrar yapıyoruz ve antrenman başına 1 hareket seçiyoruz.Bu hareketi de en fazla 2 hafta uyguluyoruz, yani 2 hafta sonra başka bir harekete geçiyoruz. Örneğin;2 hafta bench press,2 hafta squat...Bunun nedeni fazla çalışmadan kaçınmaktır.Tabii ki temel hareketleri yapıyoruz.(bench press,squat,good-morning,deadlift,barbell row,barbell curls,leg press, behind neck,tricep extension...)3 tekrar çıkarabileceğimiz bir ağırlıkla başlıyoruz ve 1 tekrara kadar ağırlığı arttırıyoruz. DİNAMİK EFOR TEKNİĞİ Bu teknikte ağırlıktan çok hız önemlidir.Ağırlık harekete göre %50-%70 arasındadır.Bu ağırlıklarla da olabildiğince hızlı bir şekilde tekrarları yapıyoruz.Genelde 8 set* 2-3 tekrar.Bu teknikle mükemmel bir güç artışı ve hacim sağlayabilirsiniz.Özellikle ani gücü arttırmada çok etkilidir. SET ÇEŞİTLERİ o Tek set-Özellikle yeni başlayanlar için egzersiz başına bir set uygulanması. o Üçlü set-En çok uygulanan kasik uygulama.Çoğu kişiye yeterli gelişimi sağlayabilmektedir. o Split sistemi-Kas gruplarına göre antrenmanların ayrılmasıdır.Üst vücut/alt vücut veya bicep/tricep/omuz yada göğüs/sırt gibi.Varyosları deneyerek en uygununu bulmalısınız.İleri seviyede sabah/akşam olarak çalışılabilir.Ayrıca 1 saatten fazla çalışmanın testosteron seviyelerini düşürmesi nedeniyle kullanılmalıdır. o Piramid sistemi-Ağır kilolarla ve düşük tekrarlarla başlayıp az kilo ve yüksek tekrarlarla bitirmek.Ya da tam tersi hafif-ağır. o Süper setler-İki setin aralıksız olarak uygulanması.Ters kaslarda uygulanırsa etkisi artmaktadır. * Bench press-8 tekrar * Enseye barfiks(kanat)-8 tekrar * 2-3 dakika dinlenme ve tekrar o Dev setler-3 veya daha fazla aralıksız set.Bicep-tricep-omuz v.s gibi. Set sayısı arttıkça dinlenme zamanı artmaktadır,süper setlerde 2-3 dev setlerde 5-6 dakika olabilir. Bu tür aralıksız setler ileri seviyede olanlar tarafından uygulanmalıdır.Zira kaslar üstünde yüksek bir baskı ve zorlama olmaktadır.Güzel tarafı ise antrenman süresini bayağı bir kısaltmasıdır.

HAREKETLER

Bu teknikleri uygularken dinlenmeye özen gösterin ve fazla çalışmadan sakının.Unutmayın BÜYÜK AĞIRLIKLAR BÜYÜK KASLAR YAPAR.

]]>
226 2008-08-05 08:09:18 2008-08-05 15:09:18 open open sosyal-bilgilerde-sporda-onemlidirantrenman-bilgileri publish 0 0 post 0 _edit_lock 1217948958 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:525;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231158083;}";"; views 441
Sbs ve dyp puanında baraj, taban paunlar http://www.sosyalbilgilerci.com/sbs-ve-dyp-puaninda-braj-taban-paunlar/ Wed, 06 Aug 2008 10:56:22 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=228 Gerek sbs sınavında gerekse de dpy sınavında sizden gelen yorumlardan gördüğüm kadarı ile sürekli bu sınavlar da braj puan yada taban puan sorulmaktadır.Bu konuya bilgim dahilinde yardımcı olmaya çalışacağım.Sbs puanında arakadaşlar baraj puan bulunmamaktadır.Çünkü bu bir ortalam ve sırlama sınavıdır. 3 senenin sbs puan ortalaması alınacaktır.Sınava hiç girmeyen sıfır puan olmış olacak daha sonra girdiği sbs paunları ile beraber ortalaması alınacaktır.bu yüzden sbs sınavında braj puan gibi bir kavram olamamkla bereber olmasıda çok saçma olur. Dpy sınavında ise çeşitli unsurlar girmiştir.Örneğin sizden düşük puan alan bir öğrenci bursluluğu kazanmış olabilir.Neden mi belki şehit çocuğu, belki de öğretmen çocuğudur.Kaç puanla kazanıldığı konusunda bir fikrim yok.Çevrenizde bu dpy sınavını kazanan bir arkadaşınız varsa ona puanınızı öğrenebilirsiniz. ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Bursluluk Sonuçları Açıklandı

Tüm sınıfların sbs sonuçlarının açıklanmasının ardından, Parasız yatılılık ve bursluluk sınavı sonuçları da açıklandı. Sbs sonuçlarının farklı günlerde açıklanmasına rağmen, 6, 7 ve 8. sınıfların bursluluk sonuçları aynı gün açıklandı. 6. sınıf sonuçları için tıklayınız.. 7. sınıf sonuçları için tıklayınız. 8. sınıf sonuçları için tıklayınız.]]>
228 2008-08-06 03:56:22 2008-08-06 10:56:22 open open sbs-ve-dyp-puaninda-braj-taban-paunlar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1249311640 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:3480;s:11:"sayac_bugun";i:9;s:9:"son_okuma";i:1231171221;}";"; views 4526 342 tuni_ahmet1997@hotmail.com 78.171.236.197 2008-08-13 09:19:56 2008-08-13 16:19:56 1 0 0 343 tuni_ahmet1997@hotmail.com 78.171.236.197 2008-08-13 09:24:41 2008-08-13 16:24:41 1 0 0 344 merve_nurgul@hotmail.com http://yok 88.240.159.75 2008-08-20 08:38:39 2008-08-20 15:38:39 1 0 0 345 merve_nurgul@hotmail.com http://yok 88.240.159.75 2008-08-20 08:48:27 2008-08-20 15:48:27 1 0 0 346 se_Sedam@hotmail.com http://zuhal.eml 88.240.159.75 2008-08-20 08:52:46 2008-08-20 15:52:46 1 0 0 347 keder_kader@hotmail.com http://kemene 88.240.159.75 2008-08-20 08:57:03 2008-08-20 15:57:03 1 0 0 348 erencisinem@hotmail.com 78.163.104.228 2008-08-10 13:09:53 2008-08-10 20:09:53 1 0 0 349 batuhanuludag2008@hotmail.com 78.179.206.55 2008-08-06 07:49:48 2008-08-06 14:49:48 1 0 0 350 ibrahim_galatasaray_66@hotmail.com 88.236.21.96 2008-08-06 10:15:29 2008-08-06 17:15:29 1 0 0 351 savas_behice@hotmail.com 88.228.69.51 2008-08-07 07:53:43 2008-08-07 14:53:43 1 0 0 352 sanane@hotmail.com 78.160.185.252 2008-08-09 03:00:22 2008-08-09 10:00:22 1 0 0 353 sanane@hotmail.com 78.160.185.252 2008-08-09 03:00:44 2008-08-09 10:00:44 1 0 0 354 karabag-fatih@hotmail.com 88.252.79.30 2008-08-09 13:40:19 2008-08-09 20:40:19 1 0 0 355 seyfullahasan@hotmail.com http://yok 88.228.103.200 2008-08-10 00:27:32 2008-08-10 07:27:32 1 0 0 356 chdchdchd@gmail.com http://cagrifm21.com 78.165.49.79 2008-08-12 07:17:25 2008-08-12 14:17:25 1 0 0 357 zuhaltezcan22@hotmail.com 88.236.38.155 2008-08-15 10:12:03 2008-08-15 17:12:03 1 0 0 358 vurulmama_21090@hotmail.com 85.104.234.0 2008-08-15 03:34:28 2008-08-15 10:34:28 1 0 0 359 barbi_duygu_1995@hotmail.com http://yok 212.156.170.254 2008-08-17 03:55:40 2008-08-17 10:55:40 1 0 0 360 kaderserbest1997@hotmail.com 88.251.199.250 2008-08-17 05:07:49 2008-08-17 12:07:49 1 0 0 361 gece_hatiliyim@hotmail.com 78.181.68.185 2008-08-21 04:10:37 2008-08-21 11:10:37 1 0 0 362 yuksel-esma@hotmail.com http://yuksel 78.135.24.82 2008-08-21 06:16:34 2008-08-21 13:16:34 1 0 0 363 fun_club_sare@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 88.254.253.242 2008-08-17 23:35:17 2008-08-18 06:35:17 1 0 0 364 o0o_death_note_o0o@windowslive.com 88.251.236.223 2008-08-24 07:35:46 2008-08-24 14:35:46 1 0 0 365 eraslan.1995@hotmail.com 78.163.128.200 2008-08-25 07:15:35 2008-08-25 14:15:35 1 0 0 366 eraslan.1995@hotmail.com 78.163.128.200 2008-08-25 07:16:47 2008-08-25 14:16:47 1 0 0 367 eraslan.1995@hotmail.com 78.163.128.200 2008-08-25 07:18:06 2008-08-25 14:18:06 1 0 0 368 alper.ve.nurullah@hotmail.com http://cimbomkral403.tr.gg 78.167.162.62 2008-08-26 04:34:06 2008-08-26 11:34:06 1 0 0 369 erten_tuba@windowslive.com 78.191.50.8 2008-09-29 01:11:18 2008-09-29 08:11:18 1 0 0 370 ebrulim@yahoo.com 88.228.171.140 2008-08-27 01:47:45 2008-08-27 08:47:45 1 0 0 371 o_z_l_e_m_474@hotmail.com http://yok 212.175.112.113 2008-08-28 04:28:51 2008-08-28 11:28:51 1 0 0 372 ezgi.36@windowslive.com 88.245.211.193 2008-08-29 05:31:04 2008-08-29 12:31:04 1 0 0 373 burak_tas3535@hotmail.com 88.253.95.63 2008-08-31 06:13:13 2008-08-31 13:13:13 1 0 0 374 burak_tas3535@hotmail.com http://google 88.253.95.63 2008-08-31 06:16:13 2008-08-31 13:16:13 1 0 0 375 danger_852@hotmail.com 88.244.2.148 2008-09-10 08:19:47 2008-09-10 15:19:47 1 0 0 376 merbey06@hotmail.com http://yok 88.226.3.141 2008-09-01 00:06:46 2008-09-01 07:06:46 1 0 0 377 cansu_bediriye@hotmail.com http://cansu_bedirye@hotmail.com 81.213.208.240 2008-09-01 02:49:28 2008-09-01 09:49:28 1 0 0 378 hatici_65@hotmail.com 88.228.169.193 2008-09-08 05:06:20 2008-09-08 12:06:20 1 0 0 379 hatici_65@hotmail.com 88.228.169.193 2008-09-08 05:07:18 2008-09-08 12:07:18 1 0 0 380 hatici_65@hotmail.com 88.228.169.193 2008-09-08 05:07:58 2008-09-08 12:07:58 1 0 0 381 sindy_s77@hotmail.com 78.179.48.24 2008-09-03 16:07:55 2008-09-03 23:07:55 1 0 0 382 sindy_s77@hotmail.com 78.179.48.24 2008-09-03 16:12:35 2008-09-03 23:12:35 1 0 0 383 onurefe_celebi@hotmail.com 88.231.59.39 2008-09-06 10:39:11 2008-09-06 17:39:11 1 0 0 384 dilek_23_gs@hotmail.com 78.166.182.137 2008-09-05 03:08:17 2008-09-05 10:08:17 1 0 0 385 h_azal96@hotmail.com http://yok 78.186.8.210 2008-09-05 08:49:57 2008-09-05 15:49:57 1 0 0 386 kaybolan_yillar_10@hotmail.com 88.232.91.51 2008-09-05 04:47:42 2008-09-05 11:47:42 1 0 0 387 melike_60@hotmail.com http://mer 78.160.228.82 2008-09-15 05:24:10 2008-09-15 12:24:10 1 0 0 388 bekirel2008@hotmail.com 88.233.36.187 2008-11-10 10:29:45 2008-11-10 17:29:45 1 0 0 389 nazlimu-57@hotmail.com 88.242.94.161 2008-10-18 02:35:49 2008-10-18 09:35:49 1 0 0 390 kapak--olsun@hotmail.com 212.175.112.183 2008-10-17 06:36:34 2008-10-17 13:36:34 1 0 0 391 bekirel2008@hotmail.com 88.233.36.187 2008-11-10 10:18:27 2008-11-10 17:18:27 1 0 0 392 mert_pisiko@hotmail.com 88.233.36.187 2008-11-10 10:22:44 2008-11-10 17:22:44 1 0 0 393 bekirel2008@hotmail.com 88.233.36.187 2008-11-10 10:36:57 2008-11-10 17:36:57 1 0 0 394 damla_sevilay_46@hotmail.com 81.215.187.112 2009-01-08 06:04:37 2009-01-08 13:04:37 1 0 0 395 ibrahim_galatasaray_66@hotmail.com http://ibrahim_galatasaray_66@hotmail.com 78.168.78.236 2009-01-19 15:51:37 2009-01-19 13:51:37 1 0 0 396 DJONURGS@hotmail.com 78.186.247.74 2009-01-29 21:32:55 2009-01-29 19:32:55 1 0 0 397 busra_gulen10@hotmail.com http://-- 88.232.226.175 2009-01-26 17:22:47 2009-01-26 15:22:47 1 0 0 398 wonderful_witch_kbra@hotmail.com 78.163.168.53 2009-03-03 22:18:57 2009-03-03 20:18:57 1 0 0 399 kardelen_0603@hotmail.com http://yok 78.175.241.50 2009-03-04 16:29:24 2009-03-04 14:29:24 1 0 0 1324 beygir_385@hotmail.com http://yok 78.164.204.54 2009-04-30 05:50:34 2009-04-30 12:50:34 1 0 0 1365 mustafa_55_29@hotmail.com http://55295529 94.120.172.242 2009-05-01 07:00:43 2009-05-01 14:00:43 1 0 0 1340 kara@limo-one.de http://mobil 94.123.123.34 2009-04-30 11:50:09 2009-04-30 18:50:09 1 0 0 1341 kara@limo-one.de http://mobil 94.123.123.34 2009-04-30 11:57:11 2009-04-30 18:57:11 1 0 0 1395 zeynep-06@hotmail.com 78.162.181.207 2009-05-02 03:32:00 2009-05-02 10:32:00 1 0 0 1396 zeynep-06@hotmail.com 78.162.181.207 2009-05-02 03:32:40 2009-05-02 10:32:40 1 0 0 1405 dnzbtkn@hotmail.com 78.161.80.162 2009-05-02 07:36:47 2009-05-02 14:36:47 1 0 0 1406 dnzbtkn@hotmail.com 78.161.80.162 2009-05-02 07:38:09 2009-05-02 14:38:09 1 0 0 1407 dnzbtkn@hotmail.com 78.161.80.162 2009-05-02 07:38:46 2009-05-02 14:38:46 1 0 0 3218 ali@ali.com http://www.ali.com 88.244.137.144 2009-06-12 01:11:39 2009-06-12 08:11:39 1 0 0 2274 sibel@hotmail.com 78.164.218.140 2009-05-21 08:36:30 2009-05-21 15:36:30 1 0 0 2275 sibel@hotmail.com 78.164.218.140 2009-05-21 08:38:20 2009-05-21 15:38:20 1 0 0 1461 usta.buse@hotmail.com http://dpy 78.172.147.150 2009-05-03 05:15:53 2009-05-03 12:15:53 1 0 0 3131 omer_faruk.dogan@hotmail.com http://sosyalbilgiler 78.160.154.127 2009-06-08 06:41:38 2009-06-08 13:41:38 1 0 0 3132 omer_faruk.dogan@hotmail.com http://sosyalbilgiler 78.170.74.78 2009-06-08 06:50:27 2009-06-08 13:50:27 1 0 0 3133 omer_faruk.dogan@hotmail.com http://sosyalbilgiler 78.170.74.78 2009-06-08 06:52:34 2009-06-08 13:52:34 1 0 0 3134 omer_faruk.dogan@hotmail.com http://sosyalbilgiler 78.170.74.78 2009-06-08 06:55:16 2009-06-08 13:55:16 1 0 0 1480 hilalvehilal@hotmail.com http://www.tatli5ler.tr.gg 88.240.221.200 2009-05-03 09:53:29 2009-05-03 16:53:29 1 0 0 3110 selin_45@hotmail.com 78.167.91.35 2009-06-07 06:30:37 2009-06-07 13:30:37 1 0 0 1527 mert40@hotmail.com http://djkelk 88.227.8.25 2009-05-04 07:56:14 2009-05-04 14:56:14 1 0 0 1533 ceren_sahiner@hotmail.com 85.99.38.220 2009-05-04 08:33:04 2009-05-04 15:33:04 1 0 0 1544 herkez@hotmail.com 88.228.231.44 2009-05-04 09:58:34 2009-05-04 16:58:34 1 0 0 1569 usta.buse@hotmail.com http://dpy 78.172.74.85 2009-05-04 23:58:01 2009-05-05 06:58:01 1 0 0 1627 elif.-.-.-@windoswlive.com 85.110.250.18 2009-05-06 01:03:50 2009-05-06 08:03:50 1 0 0 1628 elif.-.-.-@windowslive.com 85.110.250.18 2009-05-06 01:12:00 2009-05-06 08:12:00 1 0 0 3210 esmer__asi@hotmail.com 88.252.87.164 2009-06-11 14:10:16 2009-06-11 21:10:16 1 0 0 2331 nejla_cil@hotmail.com 88.234.222.169 2009-05-22 05:45:05 2009-05-22 12:45:05 1 0 0 1674 enes_sanci_19@hotmail.com 78.174.4.247 2009-05-07 05:45:03 2009-05-07 12:45:03 1 0 0 1675 enes_sanci_19@hotmail.com 78.174.4.247 2009-05-07 05:45:35 2009-05-07 12:45:35 1 0 0 1676 enes_sanci_19@hotmail.com 78.174.4.247 2009-05-07 05:47:22 2009-05-07 12:47:22 1 0 0 1677 enes_sanci_19@hotmail.com 78.174.4.247 2009-05-07 05:50:47 2009-05-07 12:50:47 1 0 0 1923 djmurat65@hotmail.com 85.104.88.163 2009-05-12 11:31:39 2009-05-12 18:31:39 1 0 0 3420 ozgur-lzg547@hotmail.com 88.236.157.107 2009-06-17 11:33:23 2009-06-17 18:33:23 1 0 0 3421 ozgur-lzg547@hotmail.com 88.236.157.107 2009-06-17 11:38:47 2009-06-17 18:38:47 1 0 0 3415 mert_sinan_tekin@hotmail.com 85.104.15.252 2009-06-17 07:19:17 2009-06-17 14:19:17 1 0 0 1953 nejla_cil@hotmail.com 88.235.56.77 2009-05-13 03:49:25 2009-05-13 10:49:25 1 0 0 1954 nejla_cil@hotmail.com 88.235.56.77 2009-05-13 04:12:19 2009-05-13 11:12:19 1 0 0 3177 prenses_ayse68@hotmail.com 88.226.133.140 2009-06-10 06:07:49 2009-06-10 13:07:49 1 0 0 2975 winks_flora_13@hotmail.com 85.103.194.205 2009-06-04 08:58:21 2009-06-04 15:58:21 1 0 0 2999 buri_gs_kut@hotmail.com 78.183.43.227 2009-06-05 01:11:13 2009-06-05 08:11:13 1 0 0 3341 prenses_yasmin44@hotmail.com 88.228.148.246 2009-06-15 05:16:45 2009-06-15 12:16:45 1 0 0 3271 bezbebek_dilek@windowslive.com 78.173.155.53 2009-06-13 13:44:44 2009-06-13 20:44:44 1 0 0 3297 emre_1907_74@hotmail.com http://yok 88.254.107.90 2009-06-14 03:13:14 2009-06-14 10:13:14 1 0 0 3298 emre_1907_74@hotmail.com http://yok 88.254.107.90 2009-06-14 03:21:35 2009-06-14 10:21:35 1 0 0 3304 yusuf_kurdan@hotmail.com http://giyar 88.252.22.143 2009-06-14 05:39:45 2009-06-14 12:39:45 1 0 0 4792 ayarsiz_enerji_97@hotmail.com 78.171.103.191 2009-08-09 07:14:29 2009-08-09 14:14:29 1 0 0 4793 ayarsiz_enerji_97@hotmail.com 78.171.103.191 2009-08-09 07:16:51 2009-08-09 14:16:51 1 0 0 4791 ayarsiz_enerji_97@hotmail.com 78.171.103.191 2009-08-09 07:07:58 2009-08-09 14:07:58 1 0 0 3519 tunahankarabulut@hotmail.com 78.174.94.48 2009-06-20 07:27:44 2009-06-20 14:27:44 1 0 0 4110 saab_180@hotmail.com 88.242.72.44 2009-07-09 14:33:52 2009-07-09 21:33:52 1 0 0 4653 zehra-tugce-bayrak@hotmal.com 88.232.236.241 2009-08-01 08:45:58 2009-08-01 15:45:58 1 0 0 3589 grup_bisk@hotmail.com 88.254.88.31 2009-06-22 12:32:11 2009-06-22 19:32:11 1 0 0 4378 bekir_nazlioglu@hotmail.com 78.172.124.244 2009-07-20 09:19:31 2009-07-20 16:19:31 1 0 0 5320 nejla_cil@hotmail.com 88.234.109.130 2009-09-03 03:23:52 2009-09-03 10:23:52 1 0 0 4666 isacan_95@windowslive.com 78.164.240.167 2009-08-02 02:53:17 2009-08-02 09:53:17 1 0 0 4663 elif_su_eda@hotmail.com 78.170.3.24 2009-08-02 01:31:13 2009-08-02 08:31:13 1 0 0 4668 zehra_-63@hotmail.com 78.169.17.29 2009-08-02 03:25:35 2009-08-02 10:25:35 1 0 0 5901 melodi345@hotmail.com 88.228.112.219 2009-09-30 07:20:30 2009-09-30 14:20:30 1 0 0 5902 melodi345@hotmail.com 88.228.112.219 2009-09-30 07:21:43 2009-09-30 14:21:43 1 0 0 4648 zeynep.ozkan1998@hotmail.com 88.229.158.5 2009-08-01 02:44:48 2009-08-01 09:44:48 1 0 0 3675 gizos_308_gizem@hotmail.com 88.229.143.201 2009-06-25 01:05:51 2009-06-25 08:05:51 1 0 0 4637 ibrahimkeskin1903@hotmail.com 88.227.225.204 2009-07-31 10:47:52 2009-07-31 17:47:52 1 0 0 4636 komando_erkt@hotmail.com 81.213.167.232 2009-07-31 09:39:37 2009-07-31 16:39:37 1 0 0 4297 yoq@yoq.com 88.230.197.255 2009-07-16 00:33:17 2009-07-16 07:33:17 1 0 0 8029 aang_dowsen@hotmail.com http://www.alpero.com.tr 88.228.161.73 2009-12-21 14:02:48 2009-12-21 21:02:48 1 0 0 5494 korkusuz_erkek_34@hotmail.com 88.227.190.7 2009-09-12 16:09:25 2009-09-12 23:09:25 1 0 0 4168 emrekubra1988@hotmail.com 81.213.115.171 2009-07-11 08:22:39 2009-07-11 15:22:39 1 0 0 4222 angel_rock_ea_bennn@hotmail.com 88.229.217.51 2009-07-13 14:10:12 2009-07-13 21:10:12 1 0 0 4631 djcaglar66400@hotmail.com 88.230.106.181 2009-07-31 08:10:29 2009-07-31 15:10:29 1 0 0 6886 hamidenursenacafer@hotmail.com 88.241.34.230 2009-11-19 11:29:32 2009-11-19 18:29:32 1 0 0 9738 esrayildiz_69@hotmail.com http://ebadday 212.175.112.145 2010-02-11 02:21:46 2010-02-11 09:21:46 1 0 0 9346 www.@1999.com http://19991999 212.175.115.16 2010-01-28 02:39:02 2010-01-28 09:39:02 1 0 0 9347 www.@1999.com http://19991999 212.175.115.16 2010-01-28 02:43:26 2010-01-28 09:43:26 1 0 0 9560 gs_bedirhan_1905@hotmail.com 78.170.205.26 2010-02-06 02:35:04 2010-02-06 09:35:04 1 0 0 11168 selcuk_maviokyanus@hotmail.com 88.231.34.181 2010-03-21 02:35:46 2010-03-21 09:35:46 0 0 0
2008 kpss ortaöğretim ve önlisans sınav soruları ve cevapları http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-kpss-ortaogretim-ve-onlisans-sinav-sorulari-ve-cevaplari/ Thu, 07 Aug 2008 22:14:54 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=231 SONUÇLARI BURADAN ÖĞRENEBİLİRSİNİZ http://sonuc.osym.gov.tr/Sorgu.aspx?SonucID=815 SORU VE CEVAPLARI YAYINLANDI BURAYA TIKLAYARAK SORU VE CEVAPLARI GÖREBİLİRSİNİZ]]> 231 2008-08-07 15:14:54 2008-08-07 22:14:54 open open 2008-kpss-ortaogretim-ve-onlisans-sinav-sorulari-ve-cevaplari publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1225970306 sayfa_sayac_bilgi s:95:"s:87:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:35640;s:11:"sayac_bugun";i:31;s:9:"son_okuma";i:1231172964;}";"; views 23949 400 mehmetsaracgs@hotmail.com 78.167.83.97 2008-08-09 04:44:36 2008-08-09 11:44:36 1 0 0 401 lutfiyetahir@hotmail.com 88.245.110.107 2008-09-29 03:05:36 2008-09-29 10:05:36 1 0 0 402 olcay_to_kan@hotmail.com 85.107.218.142 2008-09-29 11:22:24 2008-09-29 18:22:24 1 0 0 403 avril_semaa_005@hotmail.com 88.226.38.201 2008-08-27 13:58:06 2008-08-27 20:58:06 1 0 0 404 zorbaask_84@hotmail.com 85.99.47.191 2008-09-30 11:02:44 2008-09-30 18:02:44 1 0 0 405 zorbaask_84@hotmail.com 85.99.47.191 2008-09-30 11:06:27 2008-09-30 18:06:27 1 0 0 406 zeynep_18_009@hotmail.com 85.98.152.120 2008-09-27 12:17:13 2008-09-27 19:17:13 1 0 0 407 es.tut.mir.leid@windowslive.com 78.187.123.152 2008-10-21 01:58:04 2008-10-21 08:58:04 1 0 0 408 ceylan1585@hotmail.com 88.229.72.72 2008-09-26 06:09:27 2008-09-26 13:09:27 1 0 0 409 sussalak.1990@hotmail.com http://p 88.241.250.8 2008-09-22 12:01:08 2008-09-22 19:01:08 1 0 0 410 sadece2323@hotmail.com http://sosyalbilgilerci.com 78.183.53.122 2008-09-22 12:55:40 2008-09-22 19:55:40 1 0 0 411 efem__@hotmail.com http://msn 81.215.83.170 2008-09-22 14:30:03 2008-09-22 21:30:03 1 0 0 412 efem__@hotmail.com http://msn 81.215.83.170 2008-09-22 14:32:38 2008-09-22 21:32:38 1 0 0 413 efem__@hotmail.com http://msn 81.215.83.170 2008-09-22 14:37:26 2008-09-22 21:37:26 1 0 0 414 kirmizi8520@hotmail.com 78.160.30.155 2008-09-22 07:24:41 2008-09-22 14:24:41 1 0 0 415 n_yapsakki@hotmail.com 88.248.18.210 2008-09-22 07:29:59 2008-09-22 14:29:59 1 0 0 416 CR.altay@hotmail.com 88.226.236.145 2008-09-22 07:59:27 2008-09-22 14:59:27 1 0 0 417 benli_dilber_20@hotmail.com 85.108.137.134 2008-10-04 05:49:48 2008-10-04 12:49:48 1 0 0 418 ayse_ozan_54@hotmail.com 88.245.129.211 2008-09-20 05:32:15 2008-09-20 12:32:15 1 0 0 419 karazindan_1903@hotmail.com 78.168.107.124 2008-09-21 07:07:22 2008-09-21 14:07:22 1 0 0 420 sonex35@hotmail.com 88.227.15.161 2008-09-21 07:08:03 2008-09-21 14:08:03 1 0 0 421 serserigeceler29@hotmail.com 85.104.52.37 2008-09-21 03:00:21 2008-09-21 10:00:21 1 0 0 422 gel_ne_olur_gel@hotmail.com 88.231.196.242 2008-09-21 07:06:18 2008-09-21 14:06:18 1 0 0 423 turgutluhem@hotmail.com 78.179.107.219 2008-09-21 03:30:59 2008-09-21 10:30:59 1 0 0 424 ali@hotmail.com 88.228.50.39 2008-09-21 03:54:51 2008-09-21 10:54:51 1 0 0 425 drogba.58@hotmail.com 78.163.120.41 2008-09-21 06:52:23 2008-09-21 13:52:23 1 0 0 426 gul_ugur0049@hotmail.com 78.169.10.117 2008-09-21 06:33:57 2008-09-21 13:33:57 1 0 0 427 cuneydi_1903@hotmail.com 78.165.248.70 2008-09-21 06:49:54 2008-09-21 13:49:54 1 0 0 428 mine_tas86@mynet.com 88.238.221.154 2008-09-21 07:08:45 2008-09-21 14:08:45 1 0 0 429 hakan_45_19@hotmail.com 88.226.152.31 2008-09-21 07:10:44 2008-09-21 14:10:44 1 0 0 430 metin_1525@hotmail.com 88.252.111.177 2008-09-21 07:21:43 2008-09-21 14:21:43 1 0 0 431 t-rance_dancing@hotmail.com 85.97.49.207 2008-09-21 07:26:31 2008-09-21 14:26:31 1 0 0 432 berk2989@hotmail.com 88.252.206.16 2008-09-21 07:28:09 2008-09-21 14:28:09 1 0 0 433 berk2989@hotmail.com http://berk299@hotmail.com 88.252.206.16 2008-09-21 07:29:53 2008-09-21 14:29:53 1 0 0 434 barbaros-51@hotmail.com 85.105.63.26 2008-09-21 07:40:14 2008-09-21 14:40:14 1 0 0 435 e-@hotmail.com 78.163.138.137 2008-09-21 07:41:17 2008-09-21 14:41:17 1 0 0 436 adesar_89@hotmail.com 85.102.56.116 2008-09-21 07:46:56 2008-09-21 14:46:56 1 0 0 437 cennet_h_e_gozlum@hotmail.com 88.240.210.208 2008-09-21 08:12:33 2008-09-21 15:12:33 1 0 0 438 raziye@hotmail.com 78.163.182.107 2008-09-21 08:24:15 2008-09-21 15:24:15 1 0 0 439 berk2989@hotmail.com http://berk299@hotmail.com 88.252.206.16 2008-09-21 08:28:31 2008-09-21 15:28:31 1 0 0 440 eylul-elb@hotmail.com 78.167.89.94 2008-09-21 08:50:17 2008-09-21 15:50:17 1 0 0 441 egemen1923@mynet.com 88.224.133.161 2008-09-21 09:06:11 2008-09-21 16:06:11 1 0 0 442 son_kral_387@hotmail.com 85.104.80.170 2008-09-21 09:07:41 2008-09-21 16:07:41 1 0 0 443 umut_hotboy@hotmail.com 78.169.225.37 2008-09-21 09:27:34 2008-09-21 16:27:34 1 0 0 444 mevlut.uygur@hotmail.com 78.169.227.2 2008-09-21 09:34:54 2008-09-21 16:34:54 1 0 0 445 mevlut.uygur@hotmail.com 78.169.227.2 2008-09-21 09:36:41 2008-09-21 16:36:41 1 0 0 446 meltem__bozkurt@hotmail.com 85.104.240.198 2008-09-21 09:39:05 2008-09-21 16:39:05 1 0 0 447 meltem__bozkurt@hotmail.com 85.104.240.198 2008-09-21 09:42:04 2008-09-21 16:42:04 1 0 0 448 mine_celik1907@hotmail.com 88.240.221.249 2008-09-21 09:42:11 2008-09-21 16:42:11 1 0 0 449 eylul-elb@hotmail.com 78.167.89.94 2008-09-21 09:43:05 2008-09-21 16:43:05 1 0 0 450 ozcan_2779@hotmail.com 88.249.62.92 2008-09-21 09:47:43 2008-09-21 16:47:43 1 0 0 451 mahya_52@hotmail.com 88.252.58.140 2008-09-21 09:51:23 2008-09-21 16:51:23 1 0 0 452 naim0-01@hotmail.com 88.229.218.58 2008-09-21 10:01:11 2008-09-21 17:01:11 1 0 0 453 son.defa_58@hotmail.com 78.163.99.237 2008-09-21 10:03:38 2008-09-21 17:03:38 1 0 0 454 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 10:05:50 2008-09-21 17:05:50 1 0 0 455 ozcan_2779@hotmail.com 88.249.62.92 2008-09-21 10:08:28 2008-09-21 17:08:28 1 0 0 456 muhammedalasehir@hotmail.com 88.251.167.159 2008-09-21 10:08:36 2008-09-21 17:08:36 1 0 0 457 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 10:10:40 2008-09-21 17:10:40 1 0 0 458 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 10:26:14 2008-09-21 17:26:14 1 0 0 459 duzceabc@hotmail.com 88.249.32.161 2008-09-21 10:42:22 2008-09-21 17:42:22 1 0 0 460 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 11:17:44 2008-09-21 18:17:44 1 0 0 461 ttnet@ttnet.com 78.174.76.247 2008-09-21 11:08:29 2008-09-21 18:08:29 1 0 0 462 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 11:11:26 2008-09-21 18:11:26 1 0 0 463 gel_ne_olur_gel@hotmail.com 88.231.196.242 2008-09-21 11:12:24 2008-09-21 18:12:24 1 0 0 464 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 11:13:34 2008-09-21 18:13:34 1 0 0 465 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 11:14:55 2008-09-21 18:14:55 1 0 0 466 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 11:18:20 2008-09-21 18:18:20 1 0 0 467 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.15.224 2008-09-21 11:19:44 2008-09-21 18:19:44 1 0 0 468 brlsss@hotmail.com 78.171.180.55 2008-09-21 11:28:05 2008-09-21 18:28:05 1 0 0 469 brlsss@hotmail.com 78.171.180.55 2008-09-21 11:28:58 2008-09-21 18:28:58 1 0 0 470 fkarakayali@hotmail.com 85.101.160.164 2008-09-21 11:41:18 2008-09-21 18:41:18 1 0 0 471 fkarakayali@hotmail.com 85.101.160.164 2008-09-21 11:42:16 2008-09-21 18:42:16 1 0 0 472 kaprisslim@hotmail.com http://kaprisslim 88.230.68.61 2008-09-21 11:47:02 2008-09-21 18:47:02 1 0 0 473 aydoga_1988@hotmail.com 78.165.39.31 2008-09-21 11:49:04 2008-09-21 18:49:04 1 0 0 474 mesa_azadiye_65@hotmail.com 78.166.145.233 2008-09-21 12:24:44 2008-09-21 19:24:44 1 0 0 475 kaka__1903@hotmail.com 88.228.178.246 2008-09-21 12:35:18 2008-09-21 19:35:18 1 0 0 476 sevmekmi_73@hotmail.com 78.178.152.171 2008-09-21 12:35:27 2008-09-21 19:35:27 1 0 0 477 ebruli_35.5_@hotmail.com 78.178.145.39 2008-09-21 12:55:24 2008-09-21 19:55:24 1 0 0 478 si-nem_kerem@hotmail.com 85.100.155.143 2008-09-21 13:23:55 2008-09-21 20:23:55 1 0 0 479 kirik_kanatlar21@hotmail.com 85.105.145.37 2008-09-21 14:03:02 2008-09-21 21:03:02 1 0 0 480 delisu_44@hotmail.com 78.173.248.30 2008-09-21 15:05:18 2008-09-21 22:05:18 1 0 0 481 kurt25-1907@hotmail.com 88.244.115.215 2008-09-21 15:13:12 2008-09-21 22:13:12 1 0 0 482 yukselkazan@hotmail.com 88.229.65.87 2008-09-21 22:28:24 2008-09-22 05:28:24 1 0 0 483 fedakar_576@hotmail.com 85.104.110.13 2008-09-21 22:46:35 2008-09-22 05:46:35 1 0 0 484 ozlemkupcu@windowslive.com 85.99.197.87 2008-09-21 22:49:58 2008-09-22 05:49:58 1 0 0 485 ikiz@hotmail.com 85.104.82.56 2008-09-21 22:56:06 2008-09-22 05:56:06 1 0 0 486 mevlut.uygur@hotmail.com 78.160.55.6 2008-09-21 22:58:00 2008-09-22 05:58:00 1 0 0 487 cennet_h_e_gozlum@hotmail.com 88.240.210.208 2008-09-21 23:36:48 2008-09-22 06:36:48 1 0 0 488 cennet_h_e_gozlum@hotmail.com 88.240.210.208 2008-09-21 23:38:06 2008-09-22 06:38:06 1 0 0 489 cennet_h_e_gozlum@hotmail.com 88.240.210.208 2008-09-21 23:38:38 2008-09-22 06:38:38 1 0 0 490 suskun__70@hotmail.com 78.186.68.236 2008-09-22 00:16:19 2008-09-22 07:16:19 1 0 0 491 hercai2525@hotmail.com 85.105.209.192 2008-09-22 00:35:28 2008-09-22 07:35:28 1 0 0 492 karcicegi23@hotmail.com 85.98.242.45 2008-09-22 00:58:38 2008-09-22 07:58:38 1 0 0 493 engin_926@hotmail.com 85.110.178.196 2008-09-22 00:59:59 2008-09-22 07:59:59 1 0 0 494 napolyon_88@hotmil.com 85.105.160.183 2008-09-22 01:21:07 2008-09-22 08:21:07 1 0 0 495 di_mu1982@hotmail.com 212.175.115.6 2008-09-22 01:29:32 2008-09-22 08:29:32 1 0 0 496 zazayildirim@hotmail.com 78.162.225.249 2008-09-22 01:31:59 2008-09-22 08:31:59 1 0 0 497 lutfiyetahir@hotmail.com 88.245.110.107 2008-10-07 04:27:50 2008-10-07 11:27:50 1 0 0 498 ozcan_2779@hotmail.com 88.249.62.92 2008-09-22 06:05:00 2008-09-22 13:05:00 1 0 0 499 oznur_7777@hotmail.com 88.251.236.50 2008-09-22 02:02:33 2008-09-22 09:02:33 1 0 0 500 petrolcu_keje@hotmail.com 88.254.51.219 2008-09-22 02:12:17 2008-09-22 09:12:17 1 0 0 501 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.109.158 2008-09-22 02:26:46 2008-09-22 09:26:46 1 0 0 502 a.darius@hotmail.com http://..... 88.231.113.89 2008-09-22 02:37:10 2008-09-22 09:37:10 1 0 0 503 minik_yarimsin@hotmail.com 88.226.6.86 2008-09-22 02:43:23 2008-09-22 09:43:23 1 0 0 504 minik_yarimsin@hotmail.com 88.226.6.86 2008-09-22 02:45:16 2008-09-22 09:45:16 1 0 0 505 cansuisildar@hotmail.com http://yok 78.177.80.137 2008-09-22 02:59:56 2008-09-22 09:59:56 1 0 0 506 ezel07@hotmail.com 85.110.37.144 2008-09-22 03:03:32 2008-09-22 10:03:32 1 0 0 507 special_dadas@hotmail.com http://kpss 88.226.65.183 2008-09-22 03:07:30 2008-09-22 10:07:30 1 0 0 508 special_dadas@hotmail.com http://kpss 88.226.65.183 2008-09-22 03:08:43 2008-09-22 10:08:43 1 0 0 509 special_dadas@hotmail.com http://kpss 88.226.65.183 2008-09-22 03:12:56 2008-09-22 10:12:56 1 0 0 510 kkd_020@hotmail.com 88.255.219.34 2008-09-22 03:24:25 2008-09-22 10:24:25 1 0 0 511 zz-k-85@hotmail.com http://zz-k-85@hotmail.com 88.226.182.176 2008-09-22 03:38:53 2008-09-22 10:38:53 1 0 0 512 mstfa_27gs@hotmail.com 88.252.191.251 2008-09-22 04:30:09 2008-09-22 11:30:09 1 0 0 513 cumak.maras@hotmail.com 78.167.80.89 2008-09-22 04:30:26 2008-09-22 11:30:26 1 0 0 514 atilla@kemal.com 78.163.113.44 2008-09-22 04:32:50 2008-09-22 11:32:50 1 0 0 515 halime.dem@hotmail.com 88.241.230.249 2008-09-22 04:50:49 2008-09-22 11:50:49 1 0 0 516 legend_emrah07@hotmail.com 78.164.171.213 2008-09-22 08:38:55 2008-09-22 15:38:55 1 0 0 517 bu_ask_bitmez8583@hotmail.com 88.254.101.43 2008-09-22 10:11:20 2008-09-22 17:11:20 1 0 0 518 damat_efe_09@hotmail.com 88.251.17.204 2008-09-23 00:48:20 2008-09-23 07:48:20 1 0 0 519 sahin.demet@hotmail.com 88.227.216.64 2008-09-24 15:54:53 2008-09-24 22:54:53 1 0 0 520 mithatak1976@hotmail.com 88.240.173.255 2008-10-04 17:08:08 2008-10-05 00:08:08 1 0 0 521 nevasu_15@hotmail.com 88.231.139.115 2008-10-05 03:10:40 2008-10-05 10:10:40 1 0 0 522 suuuperisi_11c@hotmail.com 85.102.2.144 2008-10-06 03:13:03 2008-10-06 10:13:03 1 0 0 523 sekercan_29@hotmail.com 88.251.61.172 2008-10-05 17:19:43 2008-10-06 00:19:43 1 0 0 524 sahan28@hotmail.com 78.167.19.242 2008-10-05 22:42:25 2008-10-06 05:42:25 1 0 0 525 tekadres-burasi@hotmail.com 88.240.136.37 2008-10-19 14:14:18 2008-10-19 21:14:18 1 0 0 526 ecel01_@hotmail.com http://arkadalarsizebireysyleyeceim 78.160.52.80 2008-11-06 14:19:58 2008-11-06 21:19:58 1 0 0 527 ecel01_@hotmail.com http://arkadalarsizebireysyleyeceim 78.160.52.80 2008-11-06 14:22:28 2008-11-06 21:22:28 1 0 0 528 emine_chick@hotmail.com 88.229.100.243 2008-10-24 09:31:07 2008-10-24 16:31:07 1 0 0 529 m_tusd_@hotmail.com 78.191.79.90 2008-10-27 10:17:00 2008-10-27 17:17:00 1 0 0 530 talha_ozturk_@hotmail.com 88.227.135.172 2008-10-29 11:18:56 2008-10-29 18:18:56 1 0 0 531 emorfon_061@hotmail.com 85.98.21.170 2008-10-30 03:40:38 2008-10-30 10:40:38 1 0 0 532 yagmursuzum@indowslive.com 78.191.58.132 2008-11-08 04:27:48 2008-11-08 11:27:48 1 0 0 533 emrakaragiyim@hotmail.com 212.154.11.97 2008-12-19 12:37:33 2008-12-19 19:37:33 1 0 0 Öğretmen atamalarında atanması muhtemel adaylara öneriler http://www.sosyalbilgilerci.com/ogretmen-atamalarinda-atanmasi-muhtemel-adaylara-oneriler/ Fri, 08 Aug 2008 16:59:11 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=232 hocam kararnameler ilçeden veriliyor artık, o yüzden pek beklenmiyor. gerçi birazda oradaki görevliye kalmış. yine ilçeden mal beyanında bulunacaksınız. onda da belgeyi boş bırakıp imzalayıp veriyosunuz.(tabi üzerinize mal varsa bilemem) uzun işlemin kısası:) sizi en çok sağlık raporu bekletir. onu da şimdiden alırsanız-ki bazı hastaneler bir günde bazıları 7 günde verir- işinizi kolaylaştırmış olursunuz. gelelim atandığınız yere vardığınızda yapmanız gerekenler.önce ile gidip il meb den kararnamenizi alıyorsunuz.kadrolu atanmıştım ben.sağlık karnenizide aynı gün alıyorsunuz.sözleşmelilerde sağlık karnesi yok.sonra atandığınız ilçeye gidiyorsunuz orada çok uğraşıyorsunuz.maaş alacağınız bankaya gidip hesap açtırıyosunuz.okula gidip başlama yazısı alıyorsunuz.ankaraya emekli sicil no için bi evrk doldurup gönderiyorsunuz.hocam bence en kısa zamanda atandığınız yere gidin.sonuçlar açıklanınca.benden tavsiye her evrağın fotokopisini çektirin.lazım oluyo.mutlaka.sağlık raporunu devlet hastenesinden alın.özel hastane raporu geçersiz diye biliyorum Benimde şöyle bir tavsiyem olacak, arkadaşlar giderken yanınızda koca koca bavullar götürmeyin, yani bu tavsiyem ramazan bayramında gelebilecek olan arkadaşlara, gerçekten işlemleri yaparken sorun oluyo, 1 aylık yeteri kadar eşya almanızı tavsiye ederim, koca bavulu oraya buraya sürüklemek zorunda kalmayın diye]]> 232 2008-08-08 09:59:11 2008-08-08 16:59:11 open open ogretmen-atamalarinda-atanmasi-muhtemel-adaylara-oneriler publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218214752 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:186;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231128655;}";"; views 149 Afet eğitimine hazırlık günü 12 Kasım http://www.sosyalbilgilerci.com/afet-egitimine-hazirlik-gunu-12-kasim/ Sat, 09 Aug 2008 08:45:10 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=233

EĞİTİM VE TOPLUM BİLİNCİ

• Eğitim, uygarlıkların vazgeçilmez gereksinimidir. Eğitimin amacı, insan ve toplum yaşamını kolaylaştırmak, güzelleştirmek, zenginleştirmek, iyileştirmek, kişiyi ve toplumu mutlu kılmaktır. Eğitim bilgi, akıl, zekâ, kültür, zevk, etik gibi değerlere dayanan ve kişinin doğuşundan başlayıp hayatının sonuna kadar devam eden bir süreçtir.

• Eğitimde atılan her bir adım, toplumun duyarlılık bilincini, yaratıcılığını, akılcı düşünme gücünü, doğal yeteneklerini ve becerilerini geliştirmek için gereken gücü artırmaktadır.

* Afet Türleri

“Avrupa Atlantik Afet Müdahale Merkezi Yönergesi” ekinde ise afet türleri aşağıdaki şekilde tasnif edilmiştir.

a. Doğal Afetler: Bu kapsamda deprem, dev dalgalar, volkanik patlamalar, toprak kaymaları, tropikal siklonlar, sel, kuraklık, çevre kirlenmesi, ormanların yok edilmesi, çölleşme, veba salgını gibi afetler bulunmaktadır.

b. Teknolojik Afetler: Nükleer santral kazaları, kimyasal ve endüstriyel kazalar, uçak kazaları, demiryolu afetleri, gemi kazaları, terörizm ile ilgili eylemler bu sınıf içinde yer almaktadır. Teknolojik afetler kendi başına tetiklenebileceği gibi tabii bir afet tarafından da tetiklenebilir. Büyük oranda doğal afetlere maruz kalan ülkemizde, doğal afetlere ilişkin sorumluluk kanunen İçişleri Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’na aittir.

* İdeal Bir Afet Yönetimi;

1- Afet Öncesi

2- Afet Esnası

3- Afet Sonrası, safhalarından oluşmalıdır.

.

a. Afet Öncesi: Afet öncesi dönemde afet yönetimi, genel olarak, afet zararlarını en aza indirebilmek amacıyla gerekli önlemleri almayı, mümkün olan hallerde önlemeyi,mümkün olmayan durumlarda ise acil kurtarma ve yardım çalışmalarının etkin bir biçimde yapılmasını sağlamayı, afet zararlarının azaltılması çalışmalarını kalkınmanın her aşamasına yaymayı ve insanları bu konularda eğitmeyi amaçlamaktadır.

b. Afet Esnasında: Afet yönetiminin afet sırasındaki amaçları, mümkün olan en fazla sayıdaki insanı kurtarmak, afetlerin doğurabileceği ek tehlike ve risklerden insan canını ve malını korumak; afetten etkilenen toplulukların hayati gereksinimlerini en kısa zamanda karşılamak ve hayatın normale dönmesini sağlamaktır. Bu amaçların gerçekleşmesi, afet öncesi yapılan plan ve hazırlık çalışmalarının, kurulacak teşkilatın afet anında etkin bir biçimde harekete geçirilmesiyle mümkün olabilmektedir.

c. Afet Sonrası: Afet sonrası dönemde afet yönetiminin amacı, afetin doğurabileceği ekonomik ve sosyal kayıpların en düşük düzeyde kalmasını veya etkilerin en kısa sürede düzeltilmesini ve afetten etkilenen topluluklar için emniyetli ve gelişmiş yeni bir yaşam çevresi oluşturulmasını sağlamaktır.

* Türkiye'de Afet Yönetimi

Afet, insanlar için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan, normal yaşamı ve insan faaliyetlerini durdurarak veya kesintiye uğratarak, toplulukları olumsuz etkileyen doğal, teknolojik veya insan kökenli olaylar olarak tanımlanmaktadır. Bir olayın afet olarak adlandırılabilmesi için, insan toplulukları ve yerleşim yerleri üzerinde kayıplar meydana getirmesi ve insan faaliyetlerini durdurarak yada kesintiye uğratarak bir yada daha fazla yerleşim birimini etkilemesi gerekmektedir. Bu tanımlamalardan da anlaşılabileceği gibi afet, olayın kendisinden çok doğurduğu sonuçlar olarak görülmektedir. Bir afetin büyüklüğü ise insanlar açısından neden olduğu can ve ekonomik kayıplarla ölçülmektedir.

Başta depremler olmak üzere çeşitli afet türlerinin etkisinde olan ülkemizde meydana gelen tabii veya teknolojik afetler özellikle ekonomik açıdan büyük kayıplara yol açmaktadır. Bunlara yakın zamanlarda meydana gelmiş örnekler 1992 Erzincan, 1995 Dinar depremleri, 1995 Senirkent heyelanıdır ve 17 Ağustos 1999 Gölcük depremi.

Marmara havzasında İstanbul’u etkisi altına alabilecek bir büyük depremin ülkenin tamamını durma noktasına sürüklemesi akılda tutulması gereken bir ihtimaldir. Böyle bir durumda resmi kuruluşların da etkisinin yetersiz kalmaması beklenmelidir. Afet zararlarının azaltılması inşa edilmiş insan çevresinin iyi planlama ve teknik hizmetlerle afetlere dayanıklı hale getirilmesi ile mümkündür.

DEPREMLER

Depremin yol açacağı zararları azaltmak için;

• Üretim kalitesinde yüksek bir standart sağlamak, denetim mekanizmalarını etkili işletmek gerekir. Dolayısıyla devlete, yerel yönetimlere, meslek odalarına, sivil toplum kuruluşlarına, mimar, mühendislere ve medyaya çok büyük sorumluluk düşmektedir.

• Yukarıda sayılan bütün unsurları denetleyecek, standartları yüksek tutmaya zorlayacak olanlar; bilgili, bilinçli ve sorumlu bireyler olmalıdır. Yurttaşlar sadece tüketici değildir. Deprem kayıplarından bireyler de doğrudan doğruya sorumludur.

Sonuç olarak,

• Depremden korunmanın ilk ve tek yolu, bilgili, bilinçli, sorumlu yurttaşlar yetiştirmektir. Bütün bunların başarılabilmesi için de afet eğitimine okul öncesinden başlanmalıdır.

• Çağdaş eğitimin gereği olan düşünme, araştırma, irdeleme ve tartışma yeteneklerini geliştirmek için eğitim programlarında yeniden düzenleme yapılması zorunludur.

• Geçmişte yaşanan can ve mal kayıplarına yol açan büyük depremlerden ders alınarak öncelikle deprem olmadan yapılması gereken çalışmaların tamamlanması halinde deprem zararlarının en aza indirilmesi büyük ölçüde eğitim çalışmalarına verilecek ağırlıkla mümkün olacaktır.

Birey ve toplumun deprem konusunda eğitilip bilinçlendirilmesi öncelikle örgün eğitim sistemi tarafından gerçekleştirilmeli, aynı zamanda yaygın eğitim yoluyla örgün eğitim dışında kalan geniş halk kitlesinin eğitimine önem verilmelidir.

Buraya tıklayarak indirebilirsiniz

]]>
233 2008-08-09 01:45:10 2008-08-09 08:45:10 open open afet-egitimine-hazirlik-gunu-12-kasim publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218272374 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:492;s:11:"sayac_bugun";i:8;s:9:"son_okuma";i:1231196599;}";"; views 626
http://www.sosyalbilgilerci.com/235/ Sat, 09 Aug 2008 09:23:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=235 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

TARTIŞMA NEDİR?

Tartışma, iki ve/veya çok kimsenin herhangi bir konuyu karşılıklı konuşarak, birbirini dinleyerek, eleştirerek, gerektiğinde sorular sorarak incelemesine dayanan bir öğretim yöntemidir.

Tartışma, bir öğretim yöntemi olarak tarihte çeşitli dönemlerde çeşitli öğreticiler tarafından başarıyla kullanılmış, hattâ eğitim tarihinde bu yöntemin öğretisi bile yapılmıştır.

Antikçağ Yunan toplumunda ve özellikle Atina'da Sofistler, öğrencilerini tartışmada kendi iddiasını karşı tarafa kabul ettirecek tarzda yetiştiriyorlardı. Ortaçağda Doğuda ve Batıda dinî bilimler ağırlıklı bir öğretim yapıldığı ve çoğu dinî konuda da çeşitli taraflar arasında tartışmalar çıktığı için, eğitim sistemleri de yetiştirdikleri kişileri bu tartışmalarda üstün gelecek şekilde hazırlamaya gayret etmişlerdir. Bunun için Batının Gramer, Retorik ve Diyalektik dersleri; Doğunun ise Meâni, Bediî ve Beyân dersleri Ortaçağ üniversitelerinde ve medreselerinde yer almıştır.

Günümüzde ise, gerek eğitim içinde öğrencinin faaliyetlerine ve görüşlerine yer verilmesini isteyen akımlar gerekse toplumsal yönetim alanında çoğulcu demokratik yapılar egemen olduğu için, çocukların daha okulda iken tartışma yoluyla görüşlerini karşı tarafa kabul ettirmeye alıştırılması önem kazanmıştır.

Tartışma yöntemi niçin kullanılır?

a)Tartışma, birlikte yaşamanın getirdiği bir şeydir. İnsanların toplumsal hayatını geliştirir; onlarda yardımlaşma ve arkadaşlık duygularının ilerlemesini sağlar.

b) Çocukları, daha sonra yetişkin birer üye olarak katılacakları demokratik toplumun tartışmalarına hazırlar. Katılanlara, tartışma sanatını öğretir.

c) Çocukları karşıt düşünceleri tahammül ve hoşgörü ile karşılamaya alıştırır. Bu arada çocukların eleştiri yapma ve eleştirileri hoşgörü ile karşılama yetenekleri de gelişir. Öğrenci kendini kontrol etmeyi, disiplinli davranmayı öğrenir.

) Çocuklarda sorumluluk duygusu geliştirir; kendi haklarını nazik bir şekilde savunmayı öğretir. Kişilere, haklı oldukları konularda bile kırıcı olmamayı, nazik olmayı öğretir. Tartışma grupları içinde öğrenciler aidiyet, arkadaşlık, dayanışma gibi yüksek sosyal duyguları öğrenir ve geliştirirler.

e) Tartışma, öğrencilerin dil gelişimlerini sağlayan en iyi yöntemlerden biridir. Öğrenci bu yöntem sayesinde hem karşısındakilerin konuşmasını doğru anlamayı hem de kendi duygu, düşünce ve deneyimlerini en doğru ve etkili şekilde anlatmayı öğrenir.

) Bu yöntem, bir öğretmenin öğrencilerini tanımasının en doğru ve etkili yollarından biridir. Tartışmaya katılan öğrenciler hem bilgilerini hem de zeka ve diğer birçok ruhsal ve sosyal yeteneklerini berrak bir şekilde ortaya koyarlar.

g) Tartışma yöntemi, geleneksel derse bir canlılık getirir. Burada herkes gönüllü olarak derse katılmaya ve kendini ortaya koymaya çalışır. Geleneksel yöntemlerdeki öğretmenden öğrenciye doğru tek yönlü ve otoriter bilgi akışı yerine, çocuktan çocuğa çok yönlü ve demokratik haberleşme ve bilgi akışı sağlanmış olur.

h) Tartışma yöntemi, öğrenme ilkelerine uygudur. İlgi uyandırma, alıştırma, pekiştirme gibi öğrenme ilkeleri burada sıkça kullanılmaktadır. Konuyu çözümleme, kavrama, yorumlama, problem çözme gibi noktalarda öğrencilere yardımcı olur.

]]>
235 2008-08-09 02:23:19 2008-08-09 09:23:19 open open 235 publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218273855 _edit_last 1 views 81 sayfa_sayac_bilgi s:91:"s:83:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:97;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231168911;}";";
Beyin fırtınası, nedir, nasıl uygulanır, yararları, http://www.sosyalbilgilerci.com/beyin-firtinasi-nedir-nasil-uygulanir-yararlari/ Sat, 09 Aug 2008 09:38:21 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=237 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

Beyin Fırtınası Nedir?

Bir grubun üyelerinin belli bir zaman zarfında

bir konuya çözüm getirmek, karar vermek ve

hayal yoluyla düşünce ve fikir üretmek için

kullandıkları yaratıcı bir tekniktir.

Çok sayıda fikri bir grup insandan, kısa sürede elde etme tekniklerinden biridir.

Beyin fırtınası nasıl ortaya çıkmıştır?

XX.Yüzyılda yaşamın gittikçe karmaşık bir hale gelmesi, eğitim sistemlerinin öğrenciye kazandırması gereken nitelikler arasında yaratıcılık ve problemler karşısında farklı çözüm ve alternatifler getirebilme becerilerini ön plana çıkarmıştır.Bu becerilerin öğrencilere kazandırılabilmesi için, sınıf ortamında kullanılabilecek tekniklerden birisi de beyin fırtınası tekniğidir.

Amerikalı bir reklamcı olan Alex Osborn tarafından geliştirilen beyin fırtınasının geçmişi, 1930’ lara kadar dayanmaktadır. Osborn’ un bir yöneticilik tekniği olarak geliştirmiş olduğu bu teknik, zaman içinde bir öğretim yaklaşımı haline gelmiş ve geçen asrın sonlarında gelişmiş ülke eğitim sistemlerinden sıkça kullanılmaya başlanmıştır.(Rawlinson, 1995)

Bu teknik iki bölümden oluşur:

v Fikir üretme

v Fikirleri değerlendirme

Fikir üretme aşamasında grupta problem çözmekle görevlendirilen üyeler mümkün olduğu kadar çok fikir ileri sürerler.Akıllarına geleni söylerler.Fikirler ile ilgili yorum, yargılama, eleştiri yapılamaz, düşünceler yönlendirilmez, fikirler tahtaya ya da kağıtlara yazılır; oturumun sonunda genel bir değerlendirme yapılır.

Doğal konuşma yapılır.Neşeli bir ortam oluşturulur.İyi-kötü, doğru-yanlış gibi yargılamalar kullanılmaz.Fikirlerin niteliğinden çok niceliği önemlidir.

Fikirlerin değerlendirilmesi aşamasında ise katılımcıların fikirleri sınıflandırılır, yeni ilişkiler kurulmaya çalışılır ve değerlendirme yapılır

Uygulamadan önce nelere dikkat edilmeli?

ü Öğrencilerin seviyesi önemlidir. Seçilecek konular, öğrencilerin seviyesine uygun ve ilgisini çeken problemler arasından seçilmelidir.

ü Öğrenciler, hakkında fikir ve bilgi sahibi olmadıkları problemlerle karşı karşıya bırakılmamalıdırlar.

ü Bu teknikle, herhangi bir problem hakkında fikir üretmeye başlamadan önce, konu çok açık ve net bir biçimde öğrenciye takdim edilmelidir.

ü Konu tartışılmaya başlanmadan önce, konuşulanları not edecek bir veya birkaç kişi seçilir.

Kalabalık ortamlarda tartışmayı yönetecek bir liderin bulunması da gerekmektedir

Uygulamada Dikkat Edilecek Noktalar :

q Yapılacak olan tartışmanın hedefi açıklanmalı ve problem tanımlanmalıdır.

q Çalışma grubunun altı kişiden az, on iki kişiden

çok olmaması beklenir.

q Sürenin belirlenmesinden sonra, bütün çözüm yolları eleştirilmeden ve üzerinde konuşulmaksızın yazılmalıdır.

q Her fikir; çılgınca, mantıksızca, aptalca, uygun değil veya tekrar ediliyor gibi görülse bile kabul edilir.

q Grup üyeleri eğer sıra kendilerine geldiğinde söyleyecek fikirleri yok ise "beni geçin" der.

q Oturumlara izleyici ya da konuk alınmamalı ve süreç herhangi bir kayıt cihazına kaydedilmemelidir.

q Tartışma sonunda, ortaya konan fikirler eleştirilmeli, analiz edilmeli ve değerlendirilmelidir.Değerlendirme sonunda, çözüm yolu bulunmaya çalışılmalıdır.

q Yapılan çalışma sonucunda elde edilen sonuca bakılarak, tartışmaya devam edip edilmeyeceğine karar verilmelidir.

q Beyin Fırtınası Tekniğinin Yararları

q 1.Öğrencilerin heyecanlı bir ortamda yaratıcı fikirler

q ortaya koymalarına zemin hazırlar.

q 2.Öğrencilerin yaratıcılığını geliştirebilir.

q 3.Sınıf atmosferini daha canlı ve zevkli hale getirebilir.

q 4.Öğrencilerin duygularını daha rahat ifade etmelerine olanak sağlar.

Beyin Fırtınası Tekniğinin Sınırlılıkları

Kalabalık sınıflarda uygulanması zordur.

Öğretmenin sınıf ortamında aktif olup sınıfı yönlendirememesi durumunda istenilen sonucu vermeyebilir.

Uzun zaman alabilir.

Duyuşsal ve bilişsel özelliklere yönelik bir teknik olduğundan psikomotor etkinliklerde uygulanması zordur

Beyin Fırtınasını Ne Zaman Kullanabiliriz?

Amaçlar belirlenirken,

Öğretmen/öğrenci katılımını sağlamak için,

Öğrenci/personel/veli fikirleri arasından öncelik taşıyanların belirlenmesinde,

Fazla sıklıkla toplanmayan gruplarda fikir üretiminde,

Büyük değişim yaratacak fikirleri ortaya çıkarmada

Personele görüşlerini açıklama fırsatı tanımada,

Eleştiriyi formülleştirmede,

Görüş birliğine ulaşmada,

Gelişim hedeflerinin belirlenmesinde,

Problem çözümünde,

Yaratıcı fikirler üretmede

Beyin fırtınasında yol gösterici unsurlar:

1. Değerlendirmenin sonraya bırakılması 2. Serbest bir ortam 3. Miktar 4. Çaprazlama – Geliştirme

DEĞERLENDİRMENİN SONRAYA BIRAKILMASI Herkesin - seans yöneticisi de dahil - düşüncelerin değerlendirmesini yapmayı seansın bitiminden sonraki bir zamana bırakması gerektiği anlamına gelir . Seans sırasında katılımcı , ne kendi ne de başkasının fikri üzerine değerlendirme yapamaz . Grup yöneticisi bu gibi durumlara izin vermemelidir .

SERBEST BİR ORTAM Katılımcıların kendilerine koydukları sınırları kaldırmaları ve akıllarına geldiği gibi konuşabilmeleri anlamına gelir . İyisiyle kötüsüyle , akla uygun olanıyla olmayanıyla , bütün fikirler hesaba katılır ve kaydedilir .

MİKTAR Seans sırasında ortaya fikirlerin değerlendirilmesinin sonraya bırakılmasıyla kalite tartışması da ertelenmiştir . Katılımcılardan , niteliğine bakılmaksızın mümkün olduğu kadar çok sayıda düşünce ortaya koymaları istenir.

ÇAPRAZLAMA – GELİŞTİRME Katılımcıların öteki katılımcılar tarafından ortaya atılan düşünceleri ele alıp geliştirebilmeleri anlamına gelir . Katılımcıların seans sırasında ortaya attığı fikirler dokunulmaz değildir . Bu fikirlerin sadece sahipleri tarafından geliştirilmemesidir . Başka birinin düşüncesi sizin aklınıza başka bir şeyin gelmesini sağlıyorsa onu söyler , geliştirir ve ileri götürürsünüz .

Bu kurallar seans boyunca hep göz önünde bulundurulmalıdır . Seans yöneticisi bu dört temel ilkeyi gruptaki herkese anımsatabilmeli ve kurallara herkesin uymasına sağlayacak kadar özgüvenli bir tavır sergileyebilmelidir .

BEYİN FIRTINASININ KADEMELERİ

1.Sorunun belirlenmesi ve tartışılması

2.Sorunun yeniden tanımlanması 3.Yeni tanımlardan birinin temel alınması 4.Isınma turu 5.Beyin fırtınası 6.En akla gelmeyecek düşünce

SORUNUN TANIMLANMASI VE TARTIŞILMASI

Seansa katılan herkesin , sorunun ayrıntılarını bir ölçüye kadar bilmesi beklenir . Topluluk içindeki üyelerin o sorun hakkındaki bilgileri değişik düzeylerde olabilir . Bu aşamada sorunun tanımlanması ve tartışılması , konuya daha az hakim olanlara sorunun niteliği hakkında belli bir bilgi vermek için kullanılır . Bu bilginin minimum miktarda olması önemlidir . Zira derinlemesine bilgisi olmayan katılımcılardan beklenen , yalnızca sorunu anlayacak kadar teknik ayrıntı bilmeleri , fikir oluşturmalarını engelleyecek kadar ayrıntıya boğulmamalarıdır . Görüleceği gibi , beyin fırtınası seansı farklı disiplinlerden gelenlerin beraber çalışmasıyla oluşturulur .

Katılımcılardan bazıları , doğrudan doğruya , sorunla teknik açıdan ilgilidirler . Farklı alanlardan gelen diğer katılımcılar ise bu aşamada bir tanıtım bilgisine gereksinim duyarlar .

Sorunun tanımlanmasına ve tartışılmasına ayrılan süre kısa tutulmalı ve on dakikayı aşmamalıdır . Bu aşamada analitik yaklaşımlı sorulardan ve çok fazla ayrıntıya girmekten kaçınılmalıdır . Sorun seansın düzenlenmesini isteyen kişi tarafından veya sorun hakkında bilgisi olan biri tarafından anlatılmalıdır . Çalışmanın yapılmasını isteyen kişi sorunu belli bir biçimde görmektedir ve soruna kendi gördüğü biçimiyle bir çözüm bulunmasını arzu eder . Soruna farklı yaklaşımlar , bir sonraki aşama olan “Sorunun Yeniden Tanımlanması “ aşamasında ele alınacaktır ve görüşlerin belirtilmesinin yeri o aşamadır .

Düz anlatım ve tartışmada kullanılan bu teknikler sayesinde öğretmen, öğrencilerini daha yakından tanıma fırsatı bulur ve onlara hangi açılardan yaklaşması gerektiğini bilir.İçe dönük, sessiz ve kendisini yeterli şekilde ifade edemeyen öğrencileri cesaretlendirerek katılımı artırır.Böylece öğretmenin dersi zengin bir içerikle işlemesi sağlanır; bu da öğretmenin liderlik yönünü güçlendirir

]]>
237 2008-08-09 02:38:21 2008-08-09 09:38:21 open open beyin-firtinasi-nedir-nasil-uygulanir-yararlari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218274998 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:991;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231155331;}";"; views 991
Sosyal bilgiler öğretmen atamaları üzerine http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ogretmen-atamalari-uzerine/ Sat, 09 Aug 2008 23:26:46 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=238 İnsanın aklına şöğle sorular geliyor. -Zaten atama gerçekleşmiyor.Neden bu kadar sosyal bilgiler bölümüne öğrenci alınıyor.Daha sonra 23 lü yaşlarda öğretmenlikten başka hiçbir meslek bilmeyen işsizler ordusu ortaya çıkıyor? -Yurdun dört bir tarafı öğretmensizlikten kan ağlarken atamalar neden bu kadar komik rakamlar da kalıyor? -Daha bir sürü soru Peki bu durum nereye kadar sürer? Ne yapar binlerce sosyal bilgiler öğretmenlari.Aklımıza gelen tek cevap ya dershane ya da ücretli öğretmenlik.Ücretli öğretmenlikte askeri ücret tabi onu da bulursan, dershanede de çok emek az maaş.Ne olacak bu sosyal bilgiler öğretmenlerin hali, neler yapmalıyız, işin içinden çıkmak gerçekten çok zor.]]> 238 2008-08-09 16:26:46 2008-08-09 23:26:46 open open sosyal-bilgiler-ogretmen-atamalari-uzerine publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218324406 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1669;s:11:"sayac_bugun";i:7;s:9:"son_okuma";i:1231172210;}";"; views 1813 534 sude_naz_81@windowslive.com 85.110.76.230 2008-09-29 13:31:40 2008-09-29 20:31:40 1 0 0 535 karmustafa01@hotmail.com 88.225.213.81 2008-09-26 05:54:42 2008-09-26 12:54:42 1 0 0 536 derya_gibi88@hotmail.com 85.103.30.130 2008-09-01 08:38:17 2008-09-01 15:38:17 1 0 0 537 hayda_61_86@hotmail.com 88.230.203.152 2008-10-12 13:42:10 2008-10-12 20:42:10 1 0 0 538 y-n-l-z-16@hotmail.com 212.175.115.7 2008-09-24 07:38:31 2008-09-24 14:38:31 1 0 0 539 h_sorkun@hotmail.com 88.253.33.186 2008-10-17 03:25:08 2008-10-17 10:25:08 1 0 0 540 yasemin_75--@hotmail.com 81.215.218.121 2008-10-17 05:40:07 2008-10-17 12:40:07 1 0 0 541 dido44@windowslive.com 88.228.79.148 2008-10-25 11:21:39 2008-10-25 18:21:39 1 0 0 542 todorov_33@hotmail.com 88.229.43.199 2008-12-16 10:40:13 2008-12-16 17:40:13 1 0 0 543 memocan_6935@hotmail.com 212.175.112.130 2008-12-25 05:43:37 2008-12-25 12:43:37 1 0 0 544 sedef@hotmail.com 78.167.72.93 2009-01-09 05:31:55 2009-01-09 12:31:55 1 0 0 545 mert_fb_-1907@hotmail.com 88.242.52.184 2009-01-12 08:18:31 2009-01-12 15:18:31 1 0 0 546 handanlale@hotmail.com 88.226.66.40 2009-01-14 10:49:33 2009-01-14 17:49:33 1 0 0 547 mehmetpolat@mynet.com 88.224.33.203 2009-01-24 13:07:32 2009-01-24 11:07:32 1 0 0 548 tugba_tuzan@hotmail.com 94.54.51.29 2009-02-06 12:39:22 2009-02-06 10:39:22 1 0 0 549 tugba_tuzan@hotmail.com 94.54.51.29 2009-02-06 12:41:33 2009-02-06 10:41:33 1 0 0 550 cihan_2057_@hotmail.com 88.229.45.187 2009-02-14 10:37:10 2009-02-14 08:37:10 1 0 0 551 m_filiz_21@hotmail.com 88.231.194.178 2009-02-13 21:10:04 2009-02-13 19:10:04 1 0 0 552 akiferdogan51@gmail.com 88.226.227.206 2009-02-17 16:36:49 2009-02-17 14:36:49 1 0 0 553 kaet_41@hotmail.com 193.255.125.100 2009-02-23 11:01:52 2009-02-23 09:01:52 1 0 0 554 ugur_polat42@hotmail.com 78.168.100.21 2009-02-24 00:23:00 2009-02-23 22:23:00 1 0 0 555 arzu_conba_3435@hotmail.com 78.180.33.40 2009-02-27 23:07:48 2009-02-27 21:07:48 1 0 0 5426 velikz@hotmail.com http:// 88.252.106.236 2009-09-09 03:47:51 2009-09-09 10:47:51 Hocam tek ilacı çok çalışmak ve kendini geliştirmek.Allah çalışana hakkını veriyor.]]> 1 5424 1 6100 asi_genc.13@hotmail.com 193.140.144.23 2009-10-13 00:25:58 2009-10-13 07:25:58 1 0 0 2064 vedat454@mynet.com 85.99.171.41 2009-05-15 06:45:47 2009-05-15 13:45:47 1 0 0 5304 from_hell_girl3@hotmail.com 88.227.219.218 2009-09-02 14:00:57 2009-09-02 21:00:57 1 0 0 2981 umitoloji@hotmail.com 88.227.212.8 2009-06-04 14:13:43 2009-06-04 21:13:43 1 0 0 5424 mavigul_93_@hotmail.com 88.232.98.114 2009-09-09 02:56:16 2009-09-09 09:56:16 1 0 0 4469 hayalim_ve_sen_13@hotmail.com 85.104.239.89 2009-07-25 03:14:50 2009-07-25 10:14:50 1 0 0 4788 canan_23@hotmail.com 85.100.29.205 2009-08-09 04:59:04 2009-08-09 11:59:04 1 0 0 5388 k0ry@windowslive.com 85.99.68.86 2009-09-07 01:36:05 2009-09-07 08:36:05 1 0 0 5402 cocobongo26@hotmail.com 88.252.156.18 2009-09-07 16:14:14 2009-09-07 23:14:14 1 0 0 6013 sadettinturan4242@hotmail.com 78.187.169.183 2009-10-07 06:35:45 2009-10-07 13:35:45 1 0 0 4398 seyda061990@hotmail.com http://sosyalbiligiciler 78.165.103.227 2009-07-21 07:33:09 2009-07-21 14:33:09 1 0 0 4387 sergen___45@hotmail.com 88.251.166.187 2009-07-20 18:26:00 2009-07-21 01:26:00 1 0 0 4671 elif1394@hotmail.com 88.224.61.202 2009-08-02 08:54:45 2009-08-02 15:54:45 1 0 0 5270 aysunasl@mynet.com 85.107.37.138 2009-08-31 10:34:28 2009-08-31 17:34:28 1 0 0 4594 sbltrn_17@hotmail.com 85.99.25.124 2009-07-29 10:58:42 2009-07-29 17:58:42 1 0 0 4971 hamdidanaci@gmail.com 78.161.39.123 2009-08-13 15:10:31 2009-08-13 22:10:31 1 0 0 7727 sezgin_esk_26@hotmail.com 78.164.114.22 2009-12-14 16:04:48 2009-12-14 23:04:48 1 0 0 10209 welatkenan47@hotmail.com 193.255.177.140 2010-02-26 08:27:14 2010-02-26 15:27:14 1 0 0 9395 dartanyan.89@hotmail.com 78.172.83.157 2010-01-30 12:43:45 2010-01-30 19:43:45 1 0 0 9924 yurek_askla_dolar@hotmail.com 194.27.146.1 2010-02-17 00:45:06 2010-02-17 07:45:06 1 0 0 9536 cen_net_33_@hotmail.com 88.249.71.47 2010-02-05 02:42:45 2010-02-05 09:42:45 1 0 0 10856 nurtnd@hotmail.com 95.10.141.159 2010-03-12 13:30:01 2010-03-12 20:30:01 1 0 0 9980 dumbasss@hotmail.com 88.251.200.144 2010-02-18 12:38:59 2010-02-18 19:38:59 1 0 0 10027 www.bayram-polat@hotmail.com 212.174.149.194 2010-02-20 07:59:32 2010-02-20 14:59:32 1 0 0 10028 www.bayram-polat@hotmail.com 212.174.149.194 2010-02-20 08:16:32 2010-02-20 15:16:32 1 0 0 10069 recebaba_167_51@hotmail.com 95.10.218.113 2010-02-21 12:41:35 2010-02-21 19:41:35 1 0 0 10471 marmarahukuk007@hotmail.com 78.191.143.197 2010-03-04 14:04:26 2010-03-04 21:04:26 trash 0 0 10472 marmarahukuk007@hotmail.com 78.191.143.197 2010-03-04 14:05:16 2010-03-04 21:05:16 1 0 0 Sosyal bilgilerde 6.şapkalı düşünce tekniği http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgilerde-6sapkali-dusunce-teknigi/ Sun, 10 Aug 2008 09:10:04 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=240 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

Daha çok yaratıcı düşünme becerileri olarak da tanımlanır. Çalışanların sorunlara ve çözümlere nasıl yaklaştıklarını ve nasıl yeni "bağlantılar" oluşturabileceği kapasitesi ve becerilerini gösterir. Çalışanların değişik ilgi alanları, farklı alanlardaki bilgilerin birleştirilmesi ve farklılaştırma yaratıcılığı artırır. Düşünme becerilerinin üzerinde durulması gerekilen en önemli konu "sabır becerisidir". Düşünme becerileri ile sorun çözmede izlenebilecek yöntemlerin başında "Altı Şapkalı Düşünme Tekniği" ile çözüm gelmektedir. Sosyal bilgiler

Örneğin, bir sorunun incelenmesi ve çözüm üretilmesine dair bir toplantı düzenlenecek olursa, böyle bir toplantıda, çözüm için, Altı Şapkalı Düşünme Tekniğinin kullanılması mümkündür. Önce sorun incelenir, sonra çözüm önerileri üretilir ve daha sonra eleştirel değerlendirmelerin sonucunda uygun çözüm seçilir. sosyal bilgiler

Toplantı, herkesin, Mavi şapkanın toplantıyı nasıl idare edeceğini, nasıl hedef ve amaçlara ulaşılacağını duyuracağı beklentisi ile başlar. Tartışma Kırmızı şapkanın sorunu çözümü ile ilgili fikir ve tepkileri toplama düşüncesi ile devam eder. Bu faz gerçek çözüm için kısıtların geliştirilmesi için de kullanılır. Tartışma, fikirler ve muhtemel çözümler üretmesi için Yeşil şapkaya geçer. Daha sonra tartışma, bilgi üretmeyi düşünen Beyaz şapka ile çözümleri eleştirmeyi düşünen Siyah şapka arasında gider gelir.

Herkes herhangi bir anda belli bir yaklaşıma odaklandığı için, grup, bir kişinin (Kırmızı şapka) duygusal tepki göstermesinden ya da başka bir kişinin (Beyaz şapka) objektif düşünmeye ve yine bir başka kişinin (Siyah şapka) yaklaşımlara eleştirel olmaya çalışmasından çok daha fazla işbirlikçi olacaktır.sosyal bilgiler

Düşünce ve önerilerin belirli bir düzen içinde sunulması ve sistematikleştirilmesi için kullanılan bir yöntemdir.

“Şapkalar” düşüncelerin ayrıştırılması için kullanılan bir semboldür.

Şapkaların rengi değiştikçe rengin simgelendiği düşüncelerin belirli bir düzen içinde aktarılır

Düşünürün her seferinde sadece bir şeyle uğraşmasını sağlayarak düşünme faaliyetini sadeleştirmektir.Altı şapkalı düşünme tekniği ile düşünür duyguların, mantığın, bilginin ,umut ve yaratıcılığın hepsine aynı anda dikkat etmek yerine onlarla ayrı ayrı ilgilenebilme olanağı sağlar.sosyal bilgiler

. Gerekli düşünme biçimlerine istenildiği anda geçiş yapmayı sağlamaktır.

Düşünme şapkalarının bir tür kısaltılmış talimatlar olduğu söylenebilir.

Altı şapka kavramından en fazla yararın sağlanabilmesi için herkesin

oyunun kuralları hakkında bilgi sahibi olması gerektiği açıkça ortadadır.

Altı şapkalı kavram, ancak insanlar arasında bir tür ortak dil haline

geldiğinde verimli olacaktır.Sosyal bilgiler

Kısacası altı şapkalı düşünme tekniğinin ana amaçları;

düşünme sürecine odaklanıp geliştirmek

yaratıcılığı cesaretlendirmek, paralel ve lateral düşünme

iletişimi iyileştirme

karar verme sürecini hızlandırma

tartışmalardan kaçınma

sosyal bilgiler

alıntı

6.Şapkalı düşünce tekniği ile ilgili 6. sunumu indirmek için buraya tıklayınız

]]>
240 2008-08-10 02:10:04 2008-08-10 09:10:04 open open sosyal-bilgilerde-6sapkali-dusunce-teknigi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218370092 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:550;s:11:"sayac_bugun";i:5;s:9:"son_okuma";i:1231170638;}";"; views 579 10867 halime.213@otmail.com.tr 88.231.242.222 2010-03-13 00:15:30 2010-03-13 07:15:30 1 0 0 10592 sevgi_selam0098@hotmail.com 94.54.49.22 2010-03-08 05:58:24 2010-03-08 12:58:24 1 0 0 10596 sevgi_selam0098@hotmail.com 94.54.49.22 2010-03-08 06:04:50 2010-03-08 13:04:50 1 0 0
Öğrencilerin öğrenme sitilleri, farklılıklar, tespitini ele alan sunu http://www.sosyalbilgilerci.com/ogrencilerin-ogrenme-sitilleri-farkliliklar-tespitini-ele-alan-sunu/ Sun, 10 Aug 2008 11:50:00 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=241 ÖĞRENME STİLLERİ     Öğrenmek ve öğretmek için bir çok yol vardır. Herkes öğrenebilir ama herkes aynı şekilde öğrenmez. Bütün çocuklara uyan bir öğrenme stili yoktur. Herkesin en iyi öğrendiği yolu bulup o yolu açmalı ve orada ilerlemeyi kolaylaştırmalı. Bir öğrencinin öğrenme stilini belirleyerek gerekli düzenlemeleri yapmak öğrenci başarısını arttırır. Gerekli düzenlemelerin başında her öğrenme stiline uygun öğretim malzemesi ve öğretim stratejisi hazırlamak gelir.      Her öğrencinin en iyi öğrendiği yol, onun öğrenme stilidir. Bir öğrencinin algılamasını, çevredeki diğer insanlarla ilişkilerini ve öğrenme çevresindeki davranışlarına etki eden bilişsel, duyuşsal ve fizyolojik yapısı, onun öğrenme stilini belirler.

İyi veya kötü öğrenme stili yoktur. Önemli olan her öğrenciye en uygun şekilde öğreneceği stille öğretmektir.

     İnsanların farklı öğrenme ve farklı bilgi işleme sistemlerine sahip olduğunu, dolayısıyla farklı öğrenme stillerine sahip olduğunu belirtiyor. Öğretmen, karşısındaki öğrencilerin farklı öğrenme stillerine sahip olduğunu bilecek, hatta hangi öğrencinin hangi stille daha iyi öğrendiğini bilecek ve ona göre ders sunumu yapacak.

     Herkesin farklı düşünme ve öğrenme biçimi vardır. Bunu öğrenmek için öğrenme olgusundaki işlemlere bakmak gerekir: cognition (bilgi kazanma), kavramsallaştırma (bilgi işleme), motivasyon, karar verme stili, değerleri ve duygusal tercihleri...

Öğrenme stili olarak görülmeyen ama öğreticilerin hemen dikkat edecekleri bazı hususlar vardır.

İnsanlar genellikle dört yoldan bilgi edinirler:

                Görsel: Görerek ve okuyarak öğrenmeyi tercih edenler. Kendi kendine okuyarak öğrenirler, renkli temsil, grafik ve haritaları tercih ederler;

                İşitsel: İşiterek, dinleyerek ve tartışarak öğrenmeyi tercih ederler;

                Kinestetik: Bazılarının aklında hareket enerjisi daha iyi kalır. Bunlar öğrenecekleri şeylerle fiziksel temas kurarak, yaparak öğrenirler; Tactil, kişinin el ile duyumsamasına dayanır. Kinestetik gezme, pandomim, dramatize etme vs yi kapsar.

                Sosyal: Bazı öğrenciler de başkalarıyla sosyal etkileşim (interaksiyon) halinde daha iyi öğrenir

Öğrencilerin bu dört tip öğrenmeden hangisine yatkın olduğu (bilgi alma ve işleme yönünden) tespit edilirse, ona göre öğretim materyali hazırlanabilir

      Bir öğrencinin bu tiplerden hangisine girdiğine karar vermek için basit gözlemler yapmalıdır: Öğrenci gün boyu şarkı söyleyerek dolaşıyor ise işitsel, öğrenci öğrendiği her şey hakkında sizinle konuşmak istiyorsa sosyal, parlak resimli kitaplar ilgisini çekiyorsa görsel, bütün bunların dışında çok hareketli bir çocuk ise kinestetik bir öğrenici olabilir.

     Öğrenme stili; Türkiye’de ve Dünya’da, eğitim alanında önemli kavramlardan biri haline gelmiştir. Öğrenme stili kavramının bu derece popüler olmasının pek çok sebeplerinden bahsedilebilir.

Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralamak mümkün olabilir:

 Bireysel farklılıklara önem vermesi

 Öğrenme farklılıklarının ortaya koyabilmesi

Yapılan pek çok araştırmada öğrenme stili kavramına yapılan atıflar

 Pek çok araştırmacının öğrenme stili/ stilleri konusunda çalışması

Çok yönlü bir kavram olması

Eğitim sahasında pek çok öğrenme stili modelinin bulunması( Kesercioğlu, 2005 (ed.))

Öğrenme stili kavramı; bireyin bilgiyi alma, yorumlama, düzenleme ve düşünme biçimlerini ve özelliklerini ifade etmektedir. Bazı öğrenciler; grup çalışmalarında başarılı olurken, bazıları da bireysel çalışmayı tercih edebilirler. Öğrencilerin bir kısmı, bilgiyi okuyarak doğrudan özümleme yoluna giderken, bazıları da bilgiyi aktif olarak işlerler.      

     Herhangi bir öğrenme stilinin; diğerlerinden daha iyi olduğunu söylemek doğru olmaz ve iyi bir öğrenme için tek bir öğrenme stili de yeterli değildir. Öğrencilerin öğrenme stillerinin belirlenmesi; üç nedenden dolayı önemlidir. Birincisi; öğrencilerin öğrenme stillerinin belirlenmesi, öğrenciler arasında gözlenen bireysel farklılıkların anlamlandırılmasını ve anlaşılmasını kolaylaştırabilir. İkincisi; öğrenme stillerinin belirlenmesi sonucunda, öğretim sürecinde farklı yeteneklere sahip öğrenciler için uygun öğretim stratejileri kullanılabilir. Üçüncüsü ise; farklı öğrenme stillerinin varlığının bilinmesi, öğrencilerin bu öğrenme stillerine ilişkin bilgilerini arttırmalarına yardımcı olabilir.

(Özdemir; Yalın ve Sezgin, 2004)

      Bu tanımlar öğrenme stillerinin farklı her bir boyutunu vurgulamaktadır. Her ne kadar öğrenme stillerinin bireyden bireye farklılaştığı ve öğrenmede önemli bir etken olduğu kabul edilse de, öğrenme stillerinin doğası konusunda çok farklı yaklaşımlar söz konusudur. Bunun temel nedeni, bireyin öğrenme stilinin farklı boyutlarının olması ve kuramcılarının bunlardan birisi üzerinde odaklanmasıdır. Bireyin etkin öğrenme stilinin boyutları farklı biçimlerde sınıflandırılmaktadır.

(Ekici, 2003)

Bilişsel Boyut: Bilgiyi alma, işleme, depolama, kodlama ve kodları çözme biçimini ifade eden öğrenme stili modelleri.

Duyuşsal Boyut: Güdü, dikkat, denetim odağı, ilgiler, risk almaya isteklilik, sebat, sorumluluk ve sosyal hayatta hoşlanma gibi alanlarla ilgili kişilik özellikleri ve heyecansal özellikleri vurgulayan öğrenme stili modelleri.

Fizyolojik  Boyut: Duygusal algı(görsel, işitsel, kinestetik,dokunma ve tat alma ile ilgili), çevresel nitelikler(gürültü düzeyi, ışık, ısı ve oda düzeni), çalışma sırasında yiyecek ihtiyacı ve gün içinde optimum öğrenmenin gerçekleşeceği zaman dilimini vurgulayan öğrenme stili modelleri.

Sunumun devamını buraya tıklatark indirebilirsiniz

]]>
241 2008-08-10 04:50:00 2008-08-10 11:50:00 open open ogrencilerin-ogrenme-sitilleri-farkliliklar-tespitini-ele-alan-sunu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218369226 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:557;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231167295;}";"; views 478
Sosyal bilgiler 7.sınıf İstanbul'un fethi ve sonrası video http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-7sinif-istanbulun-fethi-ve-sonrasi-video/ Sun, 10 Aug 2008 12:55:35 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=243 7. sınıf sosyal bilgiler dersinde önemli bir konu olan İstanbul'un fethi  tarihimiz açısından da ayrı bir yere sahiptir.Bir çok devletler tarafından kuşatılmasına rağmen alınamamış.Çoğu devletin içinde uhte olarak kalan İstanbul Osmanlı devleti hükümdarı Fatih Sultan Mehmet tarafından 1453 tarinde 2 aya yakın bir kuşatma sonucu fetih edilmiştir.Bu paylaşacağım video.Bu video Sosyal bilgiler 7. sınıf müfredatın da yer alan İstanbul'un fethini ders anlatımı şeklinde hazırlamışlar.Öğrencilere görsellik bakımından oldukça faydalı olacağı kesindir . http://www.sosyalbilgilerci.com/dosya/2.istanbulunFethiveSonrasi.avi]]> 243 2008-08-10 05:55:35 2008-08-10 12:55:35 open open sosyal-bilgiler-7sinif-istanbulun-fethi-ve-sonrasi-video publish 0 0 post 0 _edit_lock 1263239418 _edit_last 1 enclosure http://www.sosyalbilgilerci.com/dosya/2.istanbulunFethiveSonrasi.avi 21612544 video/x-msvideo sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1655;s:11:"sayac_bugun";i:33;s:9:"son_okuma";i:1231196239;}";"; views 1821 556 adem_1905_14@hotmail.com 78.169.202.39 2009-03-07 08:30:11 2009-03-07 06:30:11 1 0 0 1279 sevda@hotmail.com 78.165.88.153 2009-04-28 10:23:01 2009-04-28 17:23:01 1 0 0 1331 sanane_sane@hotmail.com http://yok 78.177.131.164 2009-04-30 09:07:27 2009-04-30 16:07:27 1 0 0 8184 wert_tyu@hotmil.com 88.245.230.236 2009-12-25 23:45:46 2009-12-26 06:45:46 trash 0 0 8468 cemre_19@hotmail.com 78.190.72.105 2010-01-03 05:06:11 2010-01-03 12:06:11 1 0 0 3007 sev_onu_494@hotmail.com 88.240.154.142 2009-06-05 03:48:23 2009-06-05 10:48:23 1 0 0 8354 esmerim_42-@hotmail.com http://www.gogle.com 88.252.228.1 2009-12-30 07:25:39 2009-12-30 14:25:39 trash 0 0 8341 xd@hotmail.com http://fgfg 88.242.157.96 2009-12-30 04:14:43 2009-12-30 11:14:43 trash 0 0 8256 alihan_pusad@hotmail.com http://sosyalbilgiciler 85.110.145.24 2009-12-28 06:35:37 2009-12-28 13:35:37 trash 0 0 7535 dilara046@hotmail.com 78.161.109.78 2009-12-10 09:56:50 2009-12-10 16:56:50 1 0 0 8540 asilasil06@hotmail.com 88.251.15.88 2010-01-04 09:59:10 2010-01-04 16:59:10 1 0 0 8685 selami9893@hotmail.com http://SLM 212.154.94.74 2010-01-06 10:49:31 2010-01-06 17:49:31 1 0 0 10845 nurdan_gngr22@hotmail.com 88.227.37.109 2010-03-12 09:40:31 2010-03-12 16:40:31 trash 0 0 8793 tatlicadi_seda_06@hotmail.com 78.165.20.138 2010-01-09 02:03:44 2010-01-09 09:03:44 1 0 0 8838 sena_sude@hotmail.com http://www.sorubankasi.gen.tr 88.244.221.124 2010-01-10 09:47:08 2010-01-10 16:47:08 1 0 0 8983 cemrenam@hotmail.com 78.166.48.84 2010-01-13 06:56:53 2010-01-13 13:56:53 1 0 0 9717 super.irem@hotmail.com 78.171.120.115 2010-02-10 08:14:45 2010-02-10 15:14:45 1 0 0 11171 kubrakuleci@hotmail.com 78.165.61.201 2010-03-21 04:25:30 2010-03-21 11:25:30 0 0 0 10668 menes.akpolat@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 78.165.155.194 2010-03-09 09:43:30 2010-03-09 16:43:30 trash 0 0 10782 melis_06@hotmail.com 85.99.132.180 2010-03-11 08:05:21 2010-03-11 15:05:21 1 0 0 10783 buse.12@hotmail.com 85.99.132.180 2010-03-11 08:07:25 2010-03-11 15:07:25 1 0 0 10784 berna__55@hotmail.com 85.99.132.180 2010-03-11 08:08:41 2010-03-11 15:08:41 1 0 0 10980 eynan_jghtgh@hotmail.com 78.181.66.207 2010-03-16 05:52:00 2010-03-16 12:52:00 spam 0 0 11055 f_gulturk_12@hotmail.com http://www.snanesnane.com 85.103.114.57 2010-03-17 10:31:03 2010-03-17 17:31:03 trash 0 0 11066 sato_firari_06@hotmail.com 88.252.152.71 2010-03-17 13:04:39 2010-03-17 20:04:39 trash 0 0 10398 sezai@hotmail.com 78.164.93.174 2010-03-03 04:42:03 2010-03-03 11:42:03 trash 0 0 11130 mine_sindy@hotmail.com 78.167.74.164 2010-03-19 05:56:56 2010-03-19 12:56:56 0 0 0 10445 polisozlem@hotmail.com http://yok 88.230.10.183 2010-03-04 09:09:44 2010-03-04 16:09:44 1 0 0 10687 mervebilgic1998@hotmail.com 88.251.221.157 2010-03-09 11:43:19 2010-03-09 18:43:19 1 0 0 10916 asdasdas@msn.com http://asdasreqwhe 78.161.90.58 2010-03-14 10:33:23 2010-03-14 17:33:23 trash 0 0 Sosyal bilgilerde Ermeni sorununu etraflıca ele alan güzel bir sunum http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgilerde-ermeni-sorununu-etraflica-ele-alan-guzel-bir-sunum/ Sun, 10 Aug 2008 14:31:22 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=244 Sosyal bilgiler öğretmenlerinde arşivlerinde mutlaka olması gereken bir çalışma.Ermeni sorununu etraflıca ele alan bu sunuyu sizlerle paylaşmaktan gurur ve mutluluk duyuyorum.Okulunuzda Ermeni sorunu ile yaptığınız aylık çalışmanızda okulunuz öğrencilerine izlettirebilirsiniz.Bol görsellik içeren sunu Ermeni sorunun çıkış nedeni gelişmesi, yapılan ve yapılması geren konuları kapsamaktadır.Hazırlanırken bir çok kaynaktan yararlanılmış konu bütünlüğünün bozulmamasına dikkat edilmiştir.Sosyal bilgiler Buraya tıklayarak indirebilirsiniz]]> 244 2008-08-10 07:31:22 2008-08-10 14:31:22 open open sosyal-bilgilerde-ermeni-sorununu-etraflica-ele-alan-guzel-bir-sunum publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218378683 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:685;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231162964;}";"; views 768 557 veli_3866@hotmail.com 85.106.200.136 2008-09-03 14:23:27 2008-09-03 21:23:27 1 0 0 10643 muzaffer_dogan06@hotmail.com 85.96.182.41 2010-03-09 04:52:42 2010-03-09 11:52:42 trash 0 0 Sosyal bilgiler dersinde müslüman bilim adamlarımız http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-dersinde-musluman-bilim-adamlarimiz/ Sun, 10 Aug 2008 15:39:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=246 Bu paylaşımda sosyal bilgiler öğremenlerine yine bilgisayarımda bulduğum bir dosyayı payşmak istedim.Bu çalışmada tarihteki müslüman bilim adamları hakkında detaylı bilgiler verilmiş.Eserleri, hayatı, vb bilgiler verilmiş.Neredeyse bütün müslüman bilim adamları hakkında bilgiler mucut.Sosyal bilgiler dersinde mutlaka işlenmesi gerken bir konu.Öğrencilerimiz bütün buluşların hep batılı bilim adamlarınca yapıldığı gibi yanlış bir kanıya sahipler.Öğrencilerimiz batılı bilim adamlarının isimlerini bilirken bir çok eseri olan batıyı etkileyen Türk bilim adamların isimlerini bilmemekte.Bir gün sosyal bilgileler dersinde daha bir anda aklıma şöğle bir soru geldi.Farabi diye müslüman bir bilim adamı ismini daha önce duydunuz mu diye bir soru sordum.Sınıfın çoğu bu ismi ilk defa duydukları kanatine varınca diğer derslerde olabildiğince aralarda bilim adamlarımıza değinmeye çalıştım.Sosyal bilgiler dersinin ders saati çok az ama konuları bir derya.Ne yapacağız bilmiyorum buraya tıklayarak dosyayı indirebilirsiniz]]> 246 2008-08-10 08:39:19 2008-08-10 15:39:19 open open sosyal-bilgiler-dersinde-musluman-bilim-adamlarimiz publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218382759 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:301;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231155090;}";"; views 300 Saygı duruşu ve istiklal marşı müzik http://www.sosyalbilgilerci.com/saygi-durusu-ve-istiklal-marsi-muzik/ Mon, 11 Aug 2008 12:10:15 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=247 Buraya tıklayarak indirebilirsiniz]]> 247 2008-08-11 05:10:15 2008-08-11 12:10:15 open open saygi-durusu-ve-istiklal-marsi-muzik publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218456616 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1504;s:11:"sayac_bugun";i:7;s:9:"son_okuma";i:1231169938;}";"; views 2049 Sosyal Bilgiler 6. sınıf bütün üniteleri kapsayan soru sunuları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-6-sinif-butun-uniteleri-kapsayan-soru-sunulari/ Mon, 11 Aug 2008 17:25:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=248 Bu paylaşımımız oldukça kaliteli.Sosyal bilgiler 6. sınıf müfredatında yer alan bütün ünitelere ait 1 tane değil 4 - 5 tane soru sunu hazırlanmış.Toplamda da 20 adet sosyal bilfiler soru sunusu bulunmakta.Her bir soru sunusunda da 12 şer tane sorular bulunmakta.Biilhassa ünite bitiminde sınıfta hızlı soru çözmemizi sağlayıp bu zaman kıtlığında bize sosyal bilgiler dersinde epey bir zaman kazandıracaktır.Uzun lafın kısası bu soruları hazırlayan Sosyal bilgiler Öğretmeni epey bir zaman, emek sarfetmiş.Teşekkürü bir borç bilir.Memleketteki bir çok öğrenciye büyük bir iyilik ettiği su götürmez bir gerçektir. Buraya tıklayark indirebilirsiniz]]> 248 2008-08-11 10:25:19 2008-08-11 17:25:19 open open sosyal-bilgiler-6-sinif-butun-uniteleri-kapsayan-soru-sunulari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218475519 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:95:"s:87:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:8284;s:11:"sayac_bugun";i:163;s:9:"son_okuma";i:1231196733;}";"; views 9711 558 barbie_eda4216@hotmail.com 88.232.53.141 2009-01-08 04:43:56 2009-01-08 11:43:56 1 0 0 559 kobraeren97@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 85.110.191.204 2009-01-06 09:10:32 2009-01-06 16:10:32 1 0 0 560 ipeksevil@hotmail.com 85.110.155.23 2009-01-01 03:13:17 2009-01-01 10:13:17 1 0 0 561 alkan.es@hotmail.com 212.175.115.84 2009-01-02 03:01:28 2009-01-02 10:01:28 1 0 0 562 sena_43_97@hotmail.com http://yok 85.100.235.1 2009-01-09 08:43:21 2009-01-09 15:43:21 1 0 0 563 blueperi_handenur555@hotmail.com 78.161.175.58 2009-01-12 11:33:50 2009-01-12 18:33:50 1 0 0 564 meliscik_1997@hotmail.com 88.244.106.106 2009-01-12 08:02:08 2009-01-12 15:02:08 1 0 0 565 orhan.313@hotmail.com http://27şubat2009 94.120.132.100 2009-01-28 11:12:16 2009-01-28 09:12:16 1 0 0 566 asiye_rabiha@hotmail.com http://cbbcxbcjhsdb 88.230.246.72 2009-01-25 23:42:11 2009-01-25 21:42:11 1 0 0 567 ali_70_97@hotmail.com 88.226.186.186 2009-02-05 16:56:27 2009-02-05 14:56:27 1 0 0 568 ebru0058@hotmail.com 85.103.146.238 2009-02-09 21:28:00 2009-02-09 19:28:00 1 0 0 569 boncuk-gamze@hotmail.com http://ılmom 78.169.177.35 2009-02-10 16:58:59 2009-02-10 14:58:59 1 0 0 570 ceza_38_akif_@hotmail.com 212.175.112.163 2009-02-16 08:42:44 2009-02-16 06:42:44 1 0 0 571 white_angel_virgo@hotmail.com 78.165.109.125 2009-02-25 20:33:18 2009-02-25 18:33:18 1 0 0 572 m_kusca@mynet.com http://www.es-ra.tr.gg 78.165.62.137 2009-02-26 13:28:25 2009-02-26 11:28:25 1 0 0 573 m_kusca@mynet.com http://www.es-ra.tr.gg 78.165.62.137 2009-02-26 13:29:25 2009-02-26 11:29:25 1 0 0 574 nursah_gul01@windowslive.com 78.160.54.253 2009-03-01 11:20:11 2009-03-01 09:20:11 1 0 0 575 janset_61_97@hotmail.com 78.168.247.1 2009-02-26 18:16:20 2009-02-26 16:16:20 1 0 0 576 mahmutpamuk@windowslive.com 85.104.86.226 2009-03-03 13:30:33 2009-03-03 11:30:33 1 0 0 1411 seyma_buse_51@hotmail.com 78.166.27.224 2009-05-02 09:47:03 2009-05-02 16:47:03 1 0 0 6032 a.b.c._x@hotmail.com http://6.sınıfüniteleri 78.172.248.159 2009-10-08 05:18:10 2009-10-08 12:18:10 1 0 0 6617 nisanurkonur@hotmail.com 85.110.14.126 2009-11-09 10:45:33 2009-11-09 17:45:33 1 0 0 6618 nisanurkonur@hotmail.com http://test 85.110.14.126 2009-11-09 10:47:00 2009-11-09 17:47:00 1 0 0 7016 dilanc3lik@hotmail.com 78.163.2.53 2009-11-23 12:41:44 2009-11-23 19:41:44 1 0 0 7017 dilanc3lik@hotmail.com 78.163.2.53 2009-11-23 12:44:27 2009-11-23 19:44:27 1 0 0 7030 bratz.nadya98@hotmail.com 88.245.241.164 2009-11-24 09:34:11 2009-11-24 16:34:11 1 0 0 6015 busra_1156@hotmail.com 78.170.236.166 2009-10-07 07:54:39 2009-10-07 14:54:39 1 0 0 6016 busra_1156@hotmail.com 78.170.236.166 2009-10-07 07:59:03 2009-10-07 14:59:03 1 0 0 7719 etobur98@hotmail.com http://haluk 95.14.37.247 2009-12-14 12:21:43 2009-12-14 19:21:43 1 0 0 6823 ozge_peron_gs@hotmail.com 88.241.17.173 2009-11-17 11:42:36 2009-11-17 18:42:36 1 0 0 6777 yaakale@hotmail.com 78.170.243.150 2009-11-16 09:23:49 2009-11-16 16:23:49 1 0 0 8120 tkn_kurt@hotmail.com 88.226.123.99 2009-12-23 12:18:34 2009-12-23 19:18:34 1 0 0 7827 kezman_emre98@hotmail.com http://sosyalbikgilerci 94.123.170.253 2009-12-16 09:41:41 2009-12-16 16:41:41 1 0 0 7097 esma_parlak1@hotmail.com 81.215.167.15 2009-11-29 09:40:52 2009-11-29 16:40:52 1 0 0 8250 nik_60@hotmail.com 88.235.200.84 2009-12-28 04:22:03 2009-12-28 11:22:03 trash 0 0 8251 nik_60@hotmail.com 88.235.200.84 2009-12-28 04:22:47 2009-12-28 11:22:47 trash 0 0 6135 berna_berna@homail.com 88.240.129.8 2009-10-14 06:21:45 2009-10-14 13:21:45 1 0 0 5812 sevgi_6060@xample.com http://yok 78.165.63.242 2009-09-27 03:26:09 2009-09-27 10:26:09 1 0 0 7722 etobur98@hotmail.com http://haluk 95.14.37.247 2009-12-14 12:24:14 2009-12-14 19:24:14 1 0 0 8675 sabanaydin_@hotmail.com 88.251.54.214 2010-01-06 09:41:04 2010-01-06 16:41:04 1 0 0 9349 busebulut-@hotmail.com 78.182.88.10 2010-01-28 05:21:22 2010-01-28 12:21:22 1 0 0 9354 gamze_19@hotmail.com 85.107.94.242 2010-01-28 11:03:33 2010-01-28 18:03:33 1 0 0 10355 karekresiz_12@hotmail.com http://sosyalbilgilerci 78.167.64.2 2010-03-02 03:43:39 2010-03-02 10:43:39 trash 0 0 9549 cem.akyol@hotmail.com http://www.gamzeliyiz.biz 78.164.184.135 2010-02-05 10:22:10 2010-02-05 17:22:10 1 0 0 10724 sen_siz_lik_ol_maz@hotmail.com 94.123.163.116 2010-03-10 09:08:31 2010-03-10 16:08:31 1 0 0 10008 melek_cansum@hotmail.com 88.234.68.119 2010-02-19 10:33:16 2010-02-19 17:33:16 1 0 0 10011 besiktas__54@hotmail.com http://eda 95.14.53.199 2010-02-19 11:17:35 2010-02-19 18:17:35 1 0 0 10039 jutenyem_55@hotmil.com 78.162.114.58 2010-02-20 12:45:40 2010-02-20 19:45:40 trash 0 0 10041 jutenyem_55@hotmail.com 78.162.114.58 2010-02-20 12:49:49 2010-02-20 19:49:49 1 0 0 10042 jutenyem_55@hotmail.com 78.162.114.58 2010-02-20 12:56:01 2010-02-20 19:56:01 trash 0 0 10808 cadi_kiz_emine@hotmail.com 85.100.166.20 2010-03-11 10:33:39 2010-03-11 17:33:39 1 0 0 10807 cadi_kiz_emine@hotmail.com 85.100.166.20 2010-03-11 10:23:58 2010-03-11 17:23:58 trash 0 0 11049 sahte_kalp_24@hotmail.com http://yok 88.251.236.117 2010-03-17 09:51:47 2010-03-17 16:51:47 trash 0 0 11050 sahte_kalp_24@hotmail.com 88.251.236.117 2010-03-17 09:52:28 2010-03-17 16:52:28 trash 0 0 10372 wert1998@hotmail.com 78.169.196.87 2010-03-02 09:50:00 2010-03-02 16:50:00 trash 0 0 10374 wert1998@hotmail.com 78.169.196.87 2010-03-02 09:51:51 2010-03-02 16:51:51 trash 0 0 10375 wert1998@hotmail.com 78.169.196.87 2010-03-02 09:52:41 2010-03-02 16:52:41 trash 0 0 10410 kuzu_knur@hotmail.com 85.106.131.6 2010-03-03 08:05:42 2010-03-03 15:05:42 1 0 0 10547 stella_cansu@hotmail.com http://gdfsjd 78.170.216.247 2010-03-07 02:49:10 2010-03-07 09:49:10 trash 0 0 10549 sule_yldz_fb@hotmail.com 78.185.161.58 2010-03-07 03:52:14 2010-03-07 10:52:14 trash 0 0 10550 sule_yldz_fb@hotmail.com 78.185.161.58 2010-03-07 03:52:37 2010-03-07 10:52:37 trash 0 0 10551 sule_yldz_fb@hotmail.com 78.185.161.58 2010-03-07 03:52:37 2010-03-07 10:52:37 trash 0 0 10553 elmas335@hotmail.com http://yok 78.164.49.112 2010-03-07 04:06:57 2010-03-07 11:06:57 trash 0 0 10614 fa_yusuf32@hotmail.com 95.10.101.41 2010-03-08 08:28:30 2010-03-08 15:28:30 1 0 0 10648 beyzablom@hotmail.com http://yok 88.251.137.96 2010-03-09 05:46:51 2010-03-09 12:46:51 trash 0 0 10650 beyzablom@hotmail.com http://yok 88.251.137.96 2010-03-09 05:57:45 2010-03-09 12:57:45 trash 0 0 10651 beyzablom@hotmail.com http://yok 88.251.137.96 2010-03-09 06:13:03 2010-03-09 13:13:03 trash 0 0 11020 diLan_sahinler98@msn.com 95.8.34.231 2010-03-17 01:26:01 2010-03-17 08:26:01 1 0 0 Sosyal bilgiler 6.ve 7. sınıf proje ve performans ödevleri http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-6ve-7-sinif-proje-ve-performans-odevleri/ Tue, 12 Aug 2008 08:25:51 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=249 1. Sosyal bilgiler 7. ve 6. sınıf proje ve performans buraya tıklayarak indirebilirsiniz]]> 249 2008-08-12 01:25:51 2008-08-12 08:25:51 open open sosyal-bilgiler-6ve-7-sinif-proje-ve-performans-odevleri publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218529552 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2411;s:11:"sayac_bugun";i:31;s:9:"son_okuma";i:1231173051;}";"; views 3148 577 yok.msn@hotmail.com 88.254.187.191 2009-02-23 15:46:07 2009-02-23 13:46:07 1 0 0 1362 ruba.96@hotmail.com 88.246.143.102 2009-05-01 05:58:40 2009-05-01 12:58:40 1 0 0 1338 gamze-haluk@hotmail.com 88.228.144.16 2009-04-30 11:25:27 2009-04-30 18:25:27 1 0 0 1863 sedamuratboz@hotmail.com 78.168.253.214 2009-05-11 09:19:45 2009-05-11 16:19:45 1 0 0 8278 seyda_ask_07@hotmail.com 85.106.231.238 2009-12-28 11:14:12 2009-12-28 18:14:12 1 0 0 7413 abcdefg_95@hotmail.com 78.163.28.215 2009-12-08 07:51:13 2009-12-08 14:51:13 1 0 0 8214 esmerkiz_107@hotmail.com 78.178.220.54 2009-12-27 03:57:43 2009-12-27 10:57:43 trash 0 0 8196 kedim_122@hotmail.com http://12.28.2009 88.244.40.214 2009-12-26 07:33:10 2009-12-26 14:33:10 trash 0 0 7470 logic_Duygu@hotmail.com 78.175.132.96 2009-12-09 05:47:50 2009-12-09 12:47:50 1 0 0 8133 girl.1988@windowslive.com 78.167.7.11 2009-12-24 07:42:13 2009-12-24 14:42:13 1 0 0 7702 turkuaz_9700@hotmail.com 88.248.30.201 2009-12-14 08:21:11 2009-12-14 15:21:11 1 0 0 7116 dicle_97@hotmail.com 88.228.184.250 2009-11-30 08:33:06 2009-11-30 15:33:06 1 0 0 7617 buse_gul@hotmail.com 78.169.183.49 2009-12-12 06:57:33 2009-12-12 13:57:33 1 0 0 7618 buse_gul@hotmail.com 78.169.183.49 2009-12-12 06:59:07 2009-12-12 13:59:07 1 0 0 7806 gizemlichsus@hotmail.com http://yok 78.164.57.127 2009-12-16 06:53:33 2009-12-16 13:53:33 1 0 0 7173 sumenye-betul@hotmail.com http://sfkw0gpv 78.164.153.139 2009-12-02 01:02:46 2009-12-02 08:02:46 1 0 0 8454 sandbai@hotmail.com http://nOWonwe 78.168.57.6 2010-01-03 02:43:19 2010-01-03 09:43:19 trash 0 0 8455 longwy@hotmail.com 78.168.57.6 2010-01-03 02:50:17 2010-01-03 09:50:17 trash 0 0 8456 siw_1.dles@hotmail.com http://(sel92_gmz@hotmail.com.tr) 78.168.57.6 2010-01-03 02:56:26 2010-01-03 09:56:26 trash 0 0 9600 ajjd_21@hotmail.com 78.191.183.51 2010-02-08 04:45:00 2010-02-08 11:45:00 trash 0 0 8798 cemrenam@hotmail.com 88.236.57.60 2010-01-09 04:09:16 2010-01-09 11:09:16 1 0 0 9402 tosun_@hotmail.com http://vfcyjs 88.240.178.188 2010-01-30 15:13:11 2010-01-30 22:13:11 1 0 0 9459 tosun_@hotmail.com http://vfcyjs 88.230.177.198 2010-02-01 11:43:13 2010-02-01 18:43:13 1 0 0 9492 bratz_fatmanur@hotmail.com 78.175.21.70 2010-02-03 04:00:39 2010-02-03 11:00:39 1 0 0 9995 biride_20@hotmail.com http://facebook 78.177.250.79 2010-02-19 07:01:04 2010-02-19 14:01:04 trash 0 0 9996 biride_20@hotmail.com http://facebook 78.177.250.79 2010-02-19 07:01:35 2010-02-19 14:01:35 1 0 0 10031 aln_htc@hotmail.com 85.101.15.212 2010-02-20 09:32:17 2010-02-20 16:32:17 1 0 0 10675 afmesut.1997@hotmail.com 95.173.242.19 2010-03-09 10:32:18 2010-03-09 17:32:18 trash 0 0 10690 edward_eda_16@hotmail.com 78.163.133.228 2010-03-09 12:34:41 2010-03-09 19:34:41 1 0 0 10120 she_carzy_girls@windowslive.com 195.174.68.51 2010-02-23 10:27:56 2010-02-23 17:27:56 1 0 0 10880 karanfil_028@hotmsil.com http://yok 94.120.158.98 2010-03-13 12:09:48 2010-03-13 19:09:48 1 0 0 10243 nur_cemre98@hotmail.com http://yatfd 78.170.164.81 2010-02-27 07:07:39 2010-02-27 14:07:39 1 0 0 10244 nur_cemre98@hotmail.com http://yatfd 78.170.164.81 2010-02-27 07:08:37 2010-02-27 14:08:37 trash 0 0 10245 nur_cemre98@hotmail.com http://yatfd 78.170.164.81 2010-02-27 07:10:50 2010-02-27 14:10:50 1 0 0 10249 nur_cemre98@hotmail.com http://yatfd 78.170.164.81 2010-02-27 07:46:42 2010-02-27 14:46:42 trash 0 0 10250 nur_cemre98@hotmail.com http://yatfd 78.170.164.81 2010-02-27 07:48:29 2010-02-27 14:48:29 1 0 0 10951 really.kill@hotmail.com 88.243.18.123 2010-03-15 09:58:29 2010-03-15 16:58:29 1 0 0 11051 seyma_yalcin_606@hotmail.com 88.226.202.56 2010-03-17 09:58:14 2010-03-17 16:58:14 1 0 0 11052 seyma_yalcin_606@hotmail.com 88.226.202.56 2010-03-17 09:59:58 2010-03-17 16:59:58 1 0 0 11077 gnd@hotmail.com 78.167.79.164 2010-03-18 05:37:32 2010-03-18 12:37:32 trash 0 0 11078 gnd@hotmail.com 78.167.79.164 2010-03-18 05:38:10 2010-03-18 12:38:10 trash 0 0 11079 gnd@hotmail.com 78.167.79.164 2010-03-18 05:38:41 2010-03-18 12:38:41 trash 0 0 10429 aslaman@hotmail.com http://aaaasdghhjjqqqqqqqqq 95.14.8.35 2010-03-03 15:11:21 2010-03-03 22:11:21 trash 0 0 10441 sude_gs_1905@hotmail.com http://sudeeeeeee 78.186.9.20 2010-03-04 07:26:26 2010-03-04 14:26:26 trash 0 0 10480 crazy_serseri_1121@hotmail.com 78.164.251.243 2010-03-05 01:17:34 2010-03-05 08:17:34 1 0 0 10494 sedeferen-06@hotmail.com http://yok 88.228.220.0 2010-03-05 07:49:08 2010-03-05 14:49:08 1 0 0 10646 dilhan01@hotmail.com 78.180.26.158 2010-03-09 05:43:40 2010-03-09 12:43:40 trash 0 0 10647 dilhan01@hotmail.com 78.180.26.158 2010-03-09 05:44:03 2010-03-09 12:44:03 trash 0 0 10652 edademir_98@hotmail.com 88.227.194.213 2010-03-09 06:38:45 2010-03-09 13:38:45 trash 0 0 10772 melisa.kendi@hotmail.com 88.226.78.108 2010-03-11 06:10:50 2010-03-11 13:10:50 trash 0 0 10914 emo-cren@hotmail.com http://google 78.189.176.36 2010-03-14 09:48:16 2010-03-14 16:48:16 1 0 0 11032 fgergr@hotmail.com http://rererwfef 88.226.80.97 2010-03-17 05:56:18 2010-03-17 12:56:18 trash 0 0 11033 esmer.arslan@hotmail.com 88.244.192.108 2010-03-17 06:23:29 2010-03-17 13:23:29 trash 0 0 6. ve 7. sınıf sosyal bilgiler bütün konuları kapsayan etkinlerin tamamı http://www.sosyalbilgilerci.com/6-ve-7-sinif-sosyal-bilgiler-butun-konulari-kapsayan-etkinlerin-tamami/ Tue, 12 Aug 2008 08:36:50 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=250 Buraya tıklayarak indirebilirsiniz]]> 250 2008-08-12 01:36:50 2008-08-12 08:36:50 open open 6-ve-7-sinif-sosyal-bilgiler-butun-konulari-kapsayan-etkinlerin-tamami publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218530211 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:4806;s:11:"sayac_bugun";i:55;s:9:"son_okuma";i:1231173016;}";"; views 5704 578 eray_black@hotmail.com http://- 78.169.158.72 2008-09-29 10:18:48 2008-09-29 17:18:48 1 0 0 579 ozgen884@hotmail.com 78.175.131.178 2008-09-01 11:10:22 2008-09-01 18:10:22 1 0 0 580 aysegulustunel81@hotmail.com http://yok 78.161.29.120 2008-09-03 11:09:55 2008-09-03 18:09:55 1 0 0 581 merwe1997@hotmail.com http://yok 88.230.148.110 2008-09-16 06:16:19 2008-09-16 13:16:19 1 0 0 582 kara_yeller97@hotmail.com 78.172.190.127 2008-10-18 10:41:04 2008-10-18 17:41:04 1 0 0 583 isyankar_velet@hotmail.com 78.173.137.194 2008-10-11 03:05:54 2008-10-11 10:05:54 1 0 0 584 eren.busrahepsi@hotmail.com 88.234.89.191 2008-10-26 13:47:09 2008-10-26 20:47:09 1 0 0 585 kader_ekentok@hotmail.com http://yok 85.110.29.139 2008-12-16 04:51:54 2008-12-16 11:51:54 1 0 0 586 exealnce_jala@hotmail.com 78.172.234.156 2008-12-18 06:18:13 2008-12-18 13:18:13 1 0 0 587 sonia_1995_22@hotmail.com 88.230.28.188 2008-12-29 08:45:06 2008-12-29 15:45:06 1 0 0 588 di_lara_on_der@hotmail.com 88.227.239.21 2009-01-10 01:24:15 2009-01-10 08:24:15 1 0 0 589 tugce_kecoglu@hotmail.com 88.233.9.148 2009-01-12 13:11:24 2009-01-12 20:11:24 1 0 0 590 fb_logalas@hotmail.com http://--- 85.98.235.99 2009-01-12 08:15:21 2009-01-12 15:15:21 1 0 0 591 fb_logalas@hotmail.com http://www.google.com 85.98.235.99 2009-01-12 08:15:58 2009-01-12 15:15:58 1 0 0 592 facia_pelin@hotmail.com http://www.sosyalim.com 78.170.18.9 2009-01-27 18:53:13 2009-01-27 16:53:13 1 0 0 593 aysem_96@hotmail.com 78.172.5.199 2009-02-02 14:44:09 2009-02-02 12:44:09 1 0 0 594 zelal@hotmail.com 88.229.111.72 2009-02-13 19:13:58 2009-02-13 17:13:58 1 0 0 595 cengizfb25@hotmail.com 88.228.52.38 2009-02-18 19:27:29 2009-02-18 17:27:29 1 0 0 596 burcucuk_28@tmail.com 88.230.204.171 2009-03-04 12:28:02 2009-03-04 10:28:02 1 0 0 597 istanbul-beyfendisi-hasan@hotmail.com 88.242.195.250 2009-03-09 20:58:51 2009-03-09 18:58:51 1 0 0 1278 nice.sevda@hotmail.com 81.215.197.36 2009-04-28 09:56:05 2009-04-28 16:56:05 1 0 0 1303 serhat-bjk_18@hotmail.com http://sosyalbilgiler 88.229.25.206 2009-04-29 09:40:21 2009-04-29 16:40:21 1 0 0 1515 sanane@hotmail.com 188.3.207.184 2009-05-04 04:25:10 2009-05-04 11:25:10 1 0 0 1589 hatun_bal@hotmail.com 78.180.2.22 2009-05-05 07:05:54 2009-05-05 14:05:54 1 0 0 2232 suskun-prenses@1907.fb 78.169.56.99 2009-05-20 11:13:12 2009-05-20 18:13:12 1 0 0 1604 cemre_13@windoslive.com 78.178.226.149 2009-05-05 11:16:07 2009-05-05 18:16:07 1 0 0 1831 ayselcaliova-1905-78@hotmail.com 88.227.179.167 2009-05-11 04:19:18 2009-05-11 11:19:18 1 0 0 2012 buri_gs_kut@hotmail.com 78.183.53.102 2009-05-14 05:17:11 2009-05-14 12:17:11 1 0 0 8273 esma172@windowslive.com http://fhgdty 188.3.66.239 2009-12-28 09:48:16 2009-12-28 16:48:16 trash 0 0 8866 ecemtu1997@windowslive.com http://ecemtu.wordbuuuk.com 212.175.112.152 2010-01-11 04:46:36 2010-01-11 11:46:36 1 0 0 2520 cemre_ebru_1996@ebru.com http://yok 88.224.89.132 2009-05-25 09:43:34 2009-05-25 16:43:34 1 0 0 7059 alezar33@hotmail.com http://alezar 88.230.74.0 2009-11-26 01:19:16 2009-11-26 08:19:16 1 0 0 6019 hadi_se67@hotmail.com http://www.gogle.com 88.242.20.140 2009-10-07 09:25:13 2009-10-07 16:25:13 1 0 0 7037 nbr@hotmail.com 78.169.55.203 2009-11-24 11:46:37 2009-11-24 18:46:37 1 0 0 7038 nbr@hotmail.com 78.169.55.203 2009-11-24 11:49:28 2009-11-24 18:49:28 1 0 0 8461 tutuhan2009@hotmail.com http://facebook 78.160.214.177 2010-01-03 03:12:31 2010-01-03 10:12:31 1 0 0 6537 erberk_fb@hotmail.com 78.184.175.215 2009-11-05 11:55:48 2009-11-05 18:55:48 1 0 0 6538 erberk_fb@hotmail.com 78.184.175.215 2009-11-05 11:56:35 2009-11-05 18:56:35 1 0 0 6485 ersan@hotmail.com 85.102.90.96 2009-11-03 08:06:40 2009-11-03 15:06:40 1 0 0 5848 gfhdmjh_hdnc@hotmail.com http://jfumv 88.228.150.13 2009-09-28 10:07:32 2009-09-28 17:07:32 1 0 0 9189 tosun_@hotmail.com http://jeüaü 212.175.115.92 2010-01-21 00:42:07 2010-01-21 07:42:07 1 0 0 9190 tosun_@hotmail.com http://56d546d56d 212.175.115.71 2010-01-21 00:45:55 2010-01-21 07:45:55 1 0 0 9191 tosun_@hotmail.com http://56d546d56d 212.175.115.71 2010-01-21 00:47:27 2010-01-21 07:47:27 1 0 0 9192 tosun_@hotmail.com http://56d546d56d 212.175.115.71 2010-01-21 00:49:06 2010-01-21 07:49:06 1 0 0 9193 tosun_@hotmail.com http://56d546d56d 212.175.115.71 2010-01-21 00:49:34 2010-01-21 07:49:34 1 0 0 9194 tosun_@hotmail.com http://56d546d56d 212.175.115.71 2010-01-21 00:50:19 2010-01-21 07:50:19 1 0 0 9195 tosun_@hotmail.com http://56d546d56d 212.175.115.97 2010-01-21 00:56:26 2010-01-21 07:56:26 1 0 0 9790 sexsi_52_oguzhan@hotmail.com 78.183.129.201 2010-02-12 10:34:43 2010-02-12 17:34:43 1 0 0 9398 tosun_@hotmail.com http://vfcyjs 88.240.178.188 2010-01-30 15:07:41 2010-01-30 22:07:41 1 0 0 9405 tosun_@hotmail.com http://vfcyjs 88.240.178.188 2010-01-30 15:25:16 2010-01-30 22:25:16 1 0 0 9457 tosun_@hotmail.com http://vfcyjs 88.230.177.198 2010-02-01 11:41:28 2010-02-01 18:41:28 1 0 0 9458 tosun_@hotmail.com http://vfcyjs 88.230.177.198 2010-02-01 11:42:07 2010-02-01 18:42:07 1 0 0 10739 haydaryibo6@hotmail.com http://cfnxv 88.227.193.173 2010-03-10 10:46:21 2010-03-10 17:46:21 trash 0 0 11035 saynur_elif@hotmail.com 193.140.142.10 2010-03-17 07:16:49 2010-03-17 14:16:49 trash 0 0 11036 saynur_elif@hotmail.com 193.140.142.10 2010-03-17 07:17:55 2010-03-17 14:17:55 trash 0 0 Medya okur yazarlığı ölçme ve değerlendirme http://www.sosyalbilgilerci.com/medya-okur-yazarligi-olcme-ve-degerlendirme/ Tue, 12 Aug 2008 16:53:11 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=252 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

MEDYA OKURYAZARLIĞI DERSİNDE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME

Medya okuryazarlığı, çeşitli formlarda iletişim kurma, analiz etme, değerlendirme ve üretme yeteneği olarak tanımlanmaktadır. Medya okuryazarlığına sahip olan bir kişi kitaplarda, gazetelerde, filmlerde, internette, video oyunlarında, radyolarda, televizyonlarda, müziklerde gördükleri, duydukları ya da okudukları hakkında eleştirel ve yaratıcı düşünebilir, analiz yapabilir ya da kendisi yeni ürünler, mesajlar ortaya koyabilir.

Medyanın sadece çocukların değil, yetişkinlerinde hayatlarında önemli bir yer tuttuğu düşünüldüğünde, medya okuryazarlığı dersi sınıf içinde uygulanan öğretim programı ile sınırlı değildir. Öğretim programı dışında kalan çeşitli okul dışı aktivitelerlede medya okuryazarlığına ilişkin bilgi, yetenek ve beceriler öğretilebilir, geliştirilebilir. Bu dersteki temel amacın sene sonunda karne notu vermek değil, yaşamında önemli bir yer tutan medyaya karşı geleceğin yetişkinleri ve ebebeynleri olacak olan, öğrencilerde ciddi bir farkındalık geliştirmek olduğu düşünülürse, bu derse ilişkin bilgi, beceri ve yeteneklerin kazanılıp kazanılmadığının değerlendirilmesinde Performansa dayalı değerlendirme yaklaşımının kullanımı yerinde olacaktır.

OTANTİK DEĞERLENDİRMENİN AMACI

Toplumlar teknoloji çağından bilgi çağına geçmektedir. Bu gelişim toplumun ve iş dünyasının bireylerden bekledikleri yeterliliklerin farklılaşmasına neden olmuştur. Okulların öğrencilere temel bilgi ve becerileri kazandırmalarının yanısıra, eleştirel, yaratıcı düşünme, problem/sorun çözme, iletişim kurma, kendine güven, plan yapma, işbirlikçi çalışma vb. bilgi ve becerilerinde öğretmesini zorunlu kılmaktadır.

Sadece geleneksel ölçme ve değerlendirme araçları olarak adlandırılan, çoktan seçmeli maddelerden, eşleştirme maddelerinden, doğru/yanlış, boşluk doldurma maddelerinden ya da açık uçlu sorulardan oluşan yazılı, sözlü sınavlar ya da testlerdeki performanslarına bakarak öğrencilerin sahip olduğu bilgi, beceri ya da yetenekler hakkında fikir edinmek ve yargıda bulunmak doğru ve yeterli değildir. Temel bilgi ve becerilerin yanısıra sınıf içi etkinliklerde ya da yıl sonu değerlendirmelerinde öğrencilere kazandırılması hedeflenen daha üst düzey bilgi, beceri ve tutumların değerlendirilmesine en uygun araçlar olarak tanımlanan Performans değerlendirme, Performansa dayalı değerlendirme ya da diğer bir adıyla alternatif değerlendirme araçlarından da dengeli bir şekilde yararlanılmalıdır.

Öğretmenler Performans değerlendirme ve geleneksel değerlendirme arasında seçim yapmak zorunda değillerdir. İkisinin birleştirilmesi ihtiyaçları en iyi şekilde karşılayabilir. Eğer bir şoför seçmeniz gerekiyorsa, sadece uygulama sınavını geçen kişiyi mi, yoksa sadece yazılı sınavı geçen kişiyi mi seçmeliyim? şeklinde düşünmeden her iki sınavda da başarılı olan kişiyi seçmeyi tercih edersiniz. Seçtiğiniz şoför hem araba kullanma hakkında gerekli bilgilere sahip olmalı (bu geleneksel yollarla test edilebilir) hem de iyi araba kullanmalıdır (bu da Performansa dayalı değerlendirme ile test edilebilir).

OTANTİK DEĞERLENDİRME NEDİR?

Performansa dayalı değerlendirme, farklı şekillerde adlandırılmaktadır: alternatif değerlendirme, Performans değerlendirme, doğrudan gözlem yolu ile değerlendirme, bu değerlendirme yaklaşımına verilen diğer isimlerdir. Adına ne denilirse denilsin, Performansa dayalı değerlendirme; öğrencilerden temel bilgi ve becerilerinin uygulamalarını göstermeleri için gerçek yaşama ilişkin birtakım görevleri yerine getirmelerinin istendiği bir değerlendirme türüdür (Jon Mueller). Performansa dayalı değerlendirme öğrencilerden yetkinlik kazandıkları bilgi ve becerileri uygulamak için belirli yeterlilikleri, gerçek yaşamla ilişkilendirilmiş görevleri yerine getirirken göstermelerinin istenmesi olarak da tanımlanmaktadır (Stiggins,1987).

Performansa dayalı değerlendirme ya da Performans değerlendirme ya da alternatif değerlendirme, öğrencilerin yerine getirmeleri gereken bir görev ve bu görevi yerine getirirken öğrencilerin performanslarını değerlendirmek için kullanılan bir puanlama aracından (dereceli puanlama anahtarı, derecelendirme ölçeği, kontrol listesi vb.) oluşmaktadır.

Medya Okuryazarlığı Dersinin değerlendirilmesinde kullanılabilecek performans görevi, ürün ve puanlama araçlarına ilişkin örnekler aşağıdaki tabloda sunulmuştur:

DEĞERLENDİRME NASIL OLMALIDIR?

  • Öğretme ve öğrenme süreçlerinin bir parçası olarak planlanmalıdır.
  • Tüm öğrencilerin öğrenme ve kazanımlarını yansıtmalıdır, öğrencilerin öğrenme stillerini ve zekâ türlerini de dikkate almalıdır.
  • Ölçmesi kolay özellikleri (olgulara ilişkin bilgiler vb.) değil, neler bizim için önemliyse (grup tartışmalarına katılma vb.) onları ölçmelidir.
  • Öğrencilerin kendi öğrenme süreçlerine katılımlarını sağlamalıdır.
  • Değerlendirme standartlarda ve kazanımlarda ilerleme ve gelişmeye imkân sağlamalıdır.
  • Öğrencilerin katılımını sağlamalıdır.
  • Öğrencilerle öğrenme hedefleri ve beklenilen çıktılara ilişkin tartışmaları içermelidir.
  • Öğrencilere kendi ilerlemeleri ve kazanımları hakkında geribildirim alma ve verme fırsatı sağlamalıdır.
  • Öğrencilere daha sonra ne yapmaları gerektiği konusunda yardımcı olmalıdır.
  • Sürekli olmalı ve gelecekteki öğretme ve öğrenmeler konusunda bilgi verici olmalıdır.
  • Programda yer alan kazanımlara uygun ölçme ve değerlendirme araçları kullanılmalıdır. Hangi tür kazanımların en etkili şekilde hangi yöntem ve tekniklerle değerlendirilebileceğinin belirlenmesi gerekmektedir.
  • Değerlendirme etkinliklerinin ve araçlarının programın temel amaçlarına hizmet eder nitelikte olmalarına ve programda kazandırılması hedeflenen becerileri (örneğin eleştirel düşünme ya da problem çözme) kapsamasına ve öğrencilerin mesleki yeterliliklerini (örneğin iletişim ya da takım çalışması becerileri) desteklemesine dikkat edilmelidir.
  • Hazırlayan: Banu Özdemir Teşekkür ederiz
]]>
252 2008-08-12 09:53:11 2008-08-12 16:53:11 open open medya-okur-yazarligi-olcme-ve-degerlendirme publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218560357 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:905;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231167187;}";"; views 905
Medya Okur Yazarlığı dersinde performans, ev ödevi, sunumlar ve yazılı görevler bilgi http://www.sosyalbilgilerci.com/medya-okur-yazarligi-dersinde-performans-ev-odevi-sunumlar-ve-yazili-gorevler-bilgi/ Tue, 12 Aug 2008 17:02:06 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=253

l Yaratıcı Performanslar: Sergi, Sözlü Sunum, Drama, Dans, Şarkı Söyleme, Resim yapma, Otantik Ürünler

Öğrencilere kinestetik, sanatsal, müziksel, uzamsal vb. ilişkin anlamalarını ve becerilerini gösterme imkânı sağlar. Öğrencilerin farklı terminoloji gerektiren kavramlara ilişkin anlamalarını göstermelerine imkân sağlamak için yaratıcı performanslar kullanılabilir. Öğrencilerin grup problem çözme becerisini ve işbirliğini kullanmalarını değerlendirmek için işbirlikçi yaratıcı performans görevleri (drama, dans, şarkı, vb) kullanılabilir. Öğrenciler yaratıcı performans görevlerini sergilerlerken teknoloji kullanımı konusundaki yeterliliklerini göstermeleri konusunda teşvik edilmelidirler (sözlü sunum, dans, sergi, otantik ürün, drama vb.). Öğrencilere yaratıcı performans görevlerini yerine getirirken kendi bilgilerini göstermek için farklı öğrenme ve iletişim becerilerini kullanma fırsatı sağlanmalıdır. Otantik ürünler, sergiler vb. performans görevleri katılımcılık ve kendi öğrenmelerinin sorumluluğunu almak gibi konularda öğrencileri motive eder.

l Yazılı Görevler

Öğretmen tarafından öğrencinin ilerlemesi, öğrencilerin plan yapma, organize etme ve üretme becerileri hakkında bilgi veren yazılı ürünlerin toplanmasıdır. Bunlar bireysel ya da grup temelli olabilir. Yazılı raporlar sunularla birleştirilebilir ya da ayrı olarak değerlendirilebilir. Bu içerik, beceri gelişimi, göreve karşı öğrencilerin tutumunun yanı sıra yazılı materyalin oluşturulması sırasındaki öğrenme süreçlerini değerlendirmek için kullanılabilir. Araştırma raporları, makaleler, kompzisyonlar, denemeler, şiirler vb.

l Sunular

Sunular öğrencilerin bildiklerini ve kavradıklarını sözlü olarak diğer insanlarla aktarma yeterliliklerinin değerlendirilmesinde kullanılabilir. Ayrıca, öğrencilerin topluluk önünde konuşma, düşüncelerini, görüşlerini paylaşma ve savunma, sözlü ve sözsüz iletişim öğelerini kullanma gibi beceri ve yeterliliklerinin değerlendirilmesinde etkili ölçme ve değerlendirme araçlarıdır. Sunular bireysel ya da grup çalışması şeklinde olabilir. Bunlar yazılı ödevlerle de birleştirilebilir

l Ev ödevi

Ev ödevleri öğrencinin sınıf dışında tamamlaması gereken çalışmalardır. Sınıfta işlenecek konu hakkında bilgi toplamak ve önceden hazırlık yapmak da ödev olarak tanımlanabilir. Bu görevler verilen metni okuma, konu hakkında araştırma yapmak ya da sınıfta etkinlik sırasında kullanılacak materyalleri toplamak gibi etkinlikleri içerir

l Öz Değerlendirme ve Akran Değerlendirme

Öz değerlendirme ve akran değerlendirme öğrencilere öğrenmelerinin daha fazla sorumluluğunu almalarını sağlamaktadır. Öz değerlendirmede öğrenci kendi etkinlikleri hakkında düşünerek öğrenme hakkında öğrenirler. Akran değerlendirmede öğrenci diğer öğrencilerin etkinliklerine ilişkin düşünceleri ile öğrenmeyi öğrenir

]]>
253 2008-08-12 10:02:06 2008-08-12 17:02:06 open open medya-okur-yazarligi-dersinde-performans-ev-odevi-sunumlar-ve-yazili-gorevler-bilgi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218560634 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1205;s:11:"sayac_bugun";i:6;s:9:"son_okuma";i:1231165674;}";"; views 1278 598 oneyou-1-sen@hotmail.com 78.161.120.207 2009-02-27 17:42:12 2009-02-27 15:42:12 1 0 0
Sosyal bilgiler yapılandırmacı eğitim becerileri ve Medya okur yazarlığı öğretim programı http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-yapilandirmaci-egitim-becerileri-ve-medya-okur-yazarligi-ogretim-programi/ Tue, 12 Aug 2008 17:44:54 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=254 Bu paylaşım biraz ilginç önce eğitim sisteminin üç temel ögesi öğretmen- öğrenci- program üzerinde durulmuş daha sonra öğretim programının temel unsurlarına değinilmiş. Nasıl öğreteceğiz? Neyi Öğreteceğiz ? Nasıl Öğretceğiz ? Ölçme ve Değerlendirme Daha sonra amaç içerik öğretim yöntem ve teknikleri ve ölçme değerlendirme sistemi üzerinde durulup açıklaması yapılmış.Hemen ardından davranışcı eğitim sistemi ile yapılandırmacı eğitim sistemi arasındaki farka değinilmiş.Davranışcı eğitim sisteminin çıkardığı öğrenci profiline bakılmış ve geçilmiş yapılandırmacı eğitim sisteminde üzerinle öenemle durulan kavramları açıklamaya.Becerinin önemi, eleştirisel düşünme, yaratıcı düşünme, iletişim becerisi, araştırma becerisi, problem çözme becerisi, bilgi ve teknolojilerini kullanma, Türkçe'yi etkili kullanma becerileri açıklanmış ve gelinmiş medya okur yazarlığına. Medya okur yazarlı dersinin amaçlarından bahsedilmiş

Medya Okuryazarlığı Dersi Öğretim Programının genel amaçları şu şekilde belirlenmiştir: Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

1. Medyayı farklı açılardan okuyarak yaşadığı çevreye duyarlı, ülkesinin problemlerini bilen, medyada gördüklerini aklın süzgecinden geçirecek bilinç kazanır.

2. Televizyon, video, sinema, reklâmlar, internet gibi ortamlardaki mesajlara ulaşarak bunlarıçözümleme, değerlendirme ve iletme yeteneği eldeeder.

3. Yazılı, görsel, işitsel medyaya yönelik eleştirel bakış açısı kazanır.

4. Yazılı, görsel, işitsel medyada yer alan mesajların oluşturulmasına ve analizine dönük olarak cevap bulmaktan-soru sorma sürecine doğru bir değişimi gündeme getirir.

5. Bilinçli bir medya okuryazarı olur.

6. Toplumsal yaşama daha aktif ve yapıcı şekilde katılır. Kamu ve özel yayıncılığın daha olumlu noktalara taşınması noktasında duyarlılık oluşturulmasına katkı sağlar.

Daha sonra ise  medya okur yazarlığı dersinin kazandırlması gereken değerlerinden üniteler bazında sıralanmış.

Aşağıdaki linkten indirebilirsiniz

]]>
254 2008-08-12 10:44:54 2008-08-12 17:44:54 open open sosyal-bilgiler-yapilandirmaci-egitim-becerileri-ve-medya-okur-yazarligi-ogretim-programi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218563142 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:664;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231164360;}";"; views 724 5745 irm.yqmr_faultless@qindowslive.com http://- 94.122.205.7 2009-09-24 08:43:17 2009-09-24 15:43:17 1 0 0
Sosyal bilgiler öğretmenleri için bazı yararlı eğitim programları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ogretmenleri-icin-bazi-yararli-egitim-programlari/ Tue, 12 Aug 2008 23:14:43 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=255 Sizlerle tamamen ücretsiz 8. tane eğitim ile ilgili programları paylaşacağım 1.Öğretmen maaşlarını hesaplama programı.Ücretsizdir. http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=592maas.xls 2.İdareciler için diploma programın.Ücretsizdir http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=436diploma.xls 3.Sosyal bilgiler öğretmenlerin pek işine yaramayacak ama olsun.Lise rehberlik programı ücretsizdir http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=185LiseRehberlikSetup.exe 4.Bütün dersleri kapsayan yeni ölçme ve değerlendirme sistemine uygun öğretmen not defteri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=963ogretmennotdefteri.xls 5.Yine biraz iaderecilere özel olacak gibi.Öğretmen sicil programı.Ücretsiz http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=610ogretmensicillprogrami.xls 6. Sosyal bilgiler sınavlarından sonra sınavları analiz edebileceğimiz sınav analiz programı.Ücretsiz http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=472sinavanalizprogrami.xls 7. Osmanlı devleti programı.Ücretsiz http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=732Osmanli.exe 8. Eğer bir rehber öğretmenliğini yaptığınız bir sınıfınız varsa tam size göre bir program http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=608SetupRhbrlk.rar]]> 255 2008-08-12 16:14:43 2008-08-12 23:14:43 open open sosyal-bilgiler-ogretmenleri-icin-bazi-yararli-egitim-programlari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218582884 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:412;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231151720;}";"; views 461 23.08.2008 Tarihli Ehliyet Sınavı, Sınav Yeri Bilgileri http://www.sosyalbilgilerci.com/23082008-tarihli-ehliyet-sinavi-sinav-yeri-bilgileri/ Wed, 13 Aug 2008 12:32:48 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=256 Buaradan bakabilirsiniz]]> 256 2008-08-13 05:32:48 2008-08-13 12:32:48 open open 23082008-tarihli-ehliyet-sinavi-sinav-yeri-bilgileri publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218630769 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1535;s:11:"sayac_bugun";i:10;s:9:"son_okuma";i:1231110780;}";"; views 1844 599 ilhan.acar.47@hotmail.com http://ilhan 85.104.247.184 2008-10-17 13:42:04 2008-10-17 20:42:04 1 0 0 Sosyal bilgiler öğretim programı değerlendirme programı ile ilgili değerlendirme raporu http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ogretim-programi-degerlendirme-programi-ile-ilgili-degerlendirme-raporu/ Wed, 13 Aug 2008 15:47:13 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=257 sosyal bilgiler

Meb2in sosyal biilgiler dersi öğretim programı ile ilgili öğretmenlere yaptığı anket sonucunda ulaştığı değerlendirme raporu.

ÜNİTELERE İLİŞKİN OLARAK ANKET 2’DEKİ AÇIK UÇLU SORUYA VERİLEN CEVAPLARDA ORTAYA ÇIKAN GÖRÜŞ VE ÖNERİLER

1. Ünite: SOSYAL BİLGİLER ÖĞRENİYORUM   

·         Bu ünitedeki kazanımlar birkaç etkinlik içinde verilebilir. Bilgi ve araştırma içeren konuların olmaması öğrencinin dikkatini ve ilgisini azaltmıştır. Bu ünitedeki etkinlikler azaltılmalı veya bazı kazanımlar birlikte verilmelidir. 

·         Sosyal bilgiler 1. ünitesi mutlaka görsel unsurlarla desteklenmesi lazım (Film, CD).

·         Sosyal bilgiler 6. sınıftaki “Bilimsel araştırma yapıyorum” etkinliği 6. sınıf öğrencisinin kavrayabileceği sadelikte değil.

·          Sosyl bilgiler 6. Sınıftaki  4. kazanım, 2. ve 3. kazanımdan önce verilse daha iyi olabilir.  

·         Sosyal bilgiler 4. kazanım yeniden gözden geçirilmelidir. Gerekçeli açıklama zümre tutanağında yer almaktadır.                                                                                                                         

·         4. kazanım için daha basit etkinlik verilebilir.                                                        

·         Bu ünite etkinlikleri arasında kopukluk olduğunu düşünüyorum. Bir de bazılarının sıraları değişmeli. Örneğin; ikinci etkinlik başta olmalı.                                                                                  

·         “Atatürk’ün ülkemizde sosyal bilimlerin geliştirilmesi için yaptığı uygulamalara örnekler verir” kazanımı için gezi konulabilir. Çünkü görsellik önemlidir. Bu kazanım konuyla tam olarak örtüşmüyor.

·         Küçük yerleşim birimlerinde, ünitede öngörülen öğrenme etkinliklerini çevre imkânlarına uyarlamada sorunlar yaşanıyor.                                                                                                          

·         Sosyal bilgiler 6. Sınıf müfredatındaki olgu-görüş etkinliğinin Türkçe dersine aktarılması gerekir.  

·         Sosyal bilgiler 6. sınıf “Neden oldu?” ve “Atlantis’ten gelen çocuk” için verilen süreler yetersiz.      

 

2. Ünite: SOSYAL BİLGİLER YERYÜZÜNDE YAŞAM                                                     

·         Sosyal bilgiler  1. kazanım için verilen etkinlik örneğinde (Haritalar ne işe yarar?);

Ölçekler ile kıtalar ve okyanuslar konuları mutlaka birbirinden ayrılmalıdır. Ayrıca burada ölçekler ile ilgili olarak neyi, ne kadar vermemiz gerektiği belirtilmemektedir.

Aynı durum kıtalar ve okyanuslar için de geçerlidir. Çünkü burada kıtalar ve okyanusların yerinin haritalarda gösterilmesinin sağlanması için, öğrencilere bazı kavramları vermek gerekmektedir (Meridyen, paralel, kanal, boğaz, körfez, ekvator, v.b.) 

·         Sosyal bilgiler 2. kazanım için verilen etkinlik örneğinde belli başlı iklim türlerinden hangilerine ulaşılacağı konusunda bir kesinlik yok.        

Bu ünitede bilgi ve araştırma daha ön planda yer alıyor olmasına rağmen etkinlikler kazanımları tam olarak karşılayamıyor. Ülkemizden 7 Renk ve Anadolu’da İz Bırakanlar dışındaki etkinliklere yeterli süre ayrılmamıştır. Etkinliklerin uygulanması tahmin edilenden daha fazla zaman almaktadır. 

·         Sosyal bilgiler etkinlikler arasında bütünlük sağlanmalı. CD ve film desteği şart. İlkçağ uygarlıklarıyla ilgili CD eksikliği var. Görsel materyal sağlanmalı.

Bu ünitede önce 3. kazanım sonra 2. kazanım verilse daha iyi olabilir.

·         Sosyal bilgiler etkinlik örnekleri “ölçeklerle ilgili kazanımı” gerçekleştirmek için yetersiz.

·         Sosyal bilgiler Matematik programıyla bu ünitenin paralel olması gerekirken, zaman olarak bu sağlanmamış. Öğrencilerin ölçekleri anlamak için gerekli hazır bulunuşluğa sahip olmadığını görüyoruz.  

·         Sosyal bilgileri konuları rasında kopukluk olmaması için, Tüm Anadolu uygarlıkları hakkında kısa bilgiler verilmeliydi.                                                                                                       

·         Sosyal bilgiler çatalhöyük’le ilgili taslak kitap sayfa 202’deki tarih şeridinde kronolojik olarak sıralanması istenen olaylar daha belirgin olsaydı iyi olurdu. Örn: Tarih çağlarıyla ilişkili olarak verilseydi daha belirgin olurdu   

·         Sosyal bilgiler “Haritalar ne işe yarar?” etkinliğinde, haritalarda uzunluk hesaplamaları yanında alan hesaplamaları da işlenmelidir.   

·         Sosyal bilgiler Anadolu uygarlıklarının temel özelliklerini yansıtan etkinlikler hazırlanmalıdır.

·         Bu ünitede, Anadolu’da kurulan uygarlıklara ilişkin olarak Frig, Urartu, Lidya, İyon,  Bizans gibi uygarlıklar için de etkinlikler hazırlanmalı.    

·         Sosyal bilgiler “Bir yaşam bir uygarlık” etkinliği öğrencilerin özel yeteneklerini sergileyebilecekleri bir etkinlik. Diğer etkinliklerinde bu yönde olması gerekir.                                                      

 

3. Ünite: SOSYAL BİLGİLER ÜLKEMİZİN KAYNAKLARI

·         Sosyal bilgiler öğrencilere yaptırılan grup çalışmaları, zaman yeterli olmadığı için uygulanamamaktadır.

·         Sosyal Bilgiler kazanımlar çok geniş kapsamlı ve süre yetersiz. Mesela, “madenler” dediğimiz zaman, sanayii de yanında belirtmemiz gerekiyor.

·         Sosyal bilgiler tablo ve Grafik konusunda etkinlik örnekleri yetersiz.Nasıl oluşturulacağı ifade edilmemiş.

·         Sosyal bilgiler Madenler, sanayi kolları gibi unsurlar görsel materyallerle desteklenmelidir.           

·         Sosyal bilgiler Ülkemizi geliştirelim adlı etkinlik, çok yoğun fakat kazanımı gerçekleştirmek için gerekli.

·         Sosyal bilgiler ülkemizin kaynakları hakkında birkaç tane etkinlik yapılmalıydı. Ekonomik sektörler incelenirken, ülkemizi geliştirelim adlı tek etkinlik yerine değişik sektörler ayrı etkinlik olarak incelenmeliydi.

·         Ülkemizin madenleri, sanayi ürünleri, turizm v.b. ile ilgili bütün özelliklerin bir haritada birleştirilmesi, öğrencilere karmaşık geliyor. Bunun yerine ayrı ayrı özelliklerin coğrafi dağılımı verilse, boş haritalarda öğrencilerin bunları bulmaları istense daha iyi olur.

 

4. Ünite: SOSYAL BİLGİLER ÜLKEMİZ VE DÜNYA                                                        

·         Öğrenme alanı: Küresel bağlantılar; sayfa 278-279’daki haritalar- dünyada yoğun nüfuslu alanları eksik göstermektedir. Ayrıca, 279’daki haritanın lejantında kullanılan semboller birbirlerine çok benzediği için, öğrenci bakınca ayırt edememektedir.                 

5. Ünite: SOSYAL BİLGİLER İPEK YOLUNDA TÜRKLER                                                

·         Sosyal bilgileri bu ünitesinde de görsel materyal kullanımı yetersiz.

·         Sosyal bilgilerin çok geniş kapsamlı kazanımlar içeren bir ünitesi. Tarih konularının, İlkçağ tarihi, İslam tarihi, Anadolu ya kadar Büyük Selçukluları içeren geniş bir yelpaze yer alıyor. Kültür ve medeniyet de işin içine girdiğinden, süre çok verilmiş olmasına rağmen yetersiz kalıyor.

·         Sosyal bilgilerin  bu ünitesinde yer alan destanlardan öğrencilerin çıkarım yapması güç oluyor. Destanlar öğrencilerin seviyelerinin üstünde gözüküyor.      

·         Bu ünitedeki kazanımlar, destanlar kullanarak verilirken gereksiz ayrıntılara girilmiştir. Dönemin yıllıkları ve seyahatnameleri ile kısa, sade ve anlaşılır olarak verilse daha uygun olur.

·         Destanlar konusu işlenirken, uygun görülmeyebilecek yorumlara yer verilmiş.

“Demokrasinin Serüveni” ve “Elektronik Yüzyıl” üniteleri hakkında bilgi yoktur.

 

 

 

 

 

]]>
257 2008-08-13 08:47:13 2008-08-13 15:47:13 open open sosyal-bilgiler-ogretim-programi-degerlendirme-programi-ile-ilgili-degerlendirme-raporu publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1218642727 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2726;s:11:"sayac_bugun";i:13;s:9:"son_okuma";i:1231173801;}";"; views 2869
Öğretmenlerin Ölçme ve Değerlendirme Uygulamalarına İlişkin Görüşleri http://www.sosyalbilgilerci.com/ogretmenlerin-olcme-ve-degerlendirme-uygulamalarina-iliskin-gorusleri/ Wed, 13 Aug 2008 15:55:34 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=258

İlköğretim okulu altıncı sınıf sosyal bilgiler derslerinde öğretmenlerin en büyük bölümünün sözlü sunum, görsel çalışmalar ve ürün dosyasından (portfolyo) “Çoğu Zaman”; proje değerlendirme, drama, sözlü yoklama, yazılı sınavlar, performans ödevi, grup ve akran değerlendirmesi, özdeğerlendirme, kavram haritaları, tutum ölçeği, gözlem formu ve kontrol listesinden “Ara Sıra” yararlandıkları anlaşılmaktadır.  Öğretmenlerin çoğunluğu yapılandırılmış grid’den “Hiçbir Zaman” yararlanmadığını belirtmektedir.

İlköğretim okulu altıncı sınıf sosyal bilgiler derslerinde en çok, sözlü sunum, görsel çalışmalar, sözlü sınav, yazılı sınavlar, ürün dosyası, gözlem formu ve kontrol listesinin kullanılmakta olması beklenir. Diğer yöntem ve teknikler bu derste genellikle ara sıra veya daha az kullanılabilir. Bu durum göz önüne alındığında, öğretmenlerin cevapları genelde beklenene yakın görünmektedir.

İlköğretim okulu altıncı sınıf sosyal bilgiler derslerinde öğretmenlerin büyük bölümü (%63,9) her grup üyesine ayrı ayrı not verdiğini, öğretmenlerin %38,6’sı grup üyelerine hiçbir zaman aynı notu vermediğini belirtmektedir.

Grup çalışmalarında ortak bir amaca ulaşmak esas olduğundan fevkalade haller dışında grup üyelerinin tümüne aynı puanın veya notun verilmesi beklenir. Aksi halde grup çalışmaları aracılığıyla gerçekleştirilmesi beklenen yardımlaşma, dayanışma ve benzeri önemli kazanımlar gerçekleştirilemez.

Öğretmenlerin çoğunluğu (%70,9) ölçme ve değerlendirmeler sırasında hem süreç hem de ürünleri göz önünde tuttuklarını belirtmişlerdir. Okulun özellikle öğretim yeri olduğu göz önüne alındığında, ölçme ve değerlendirmelerde genellikle hem süreç hem de ürünün dikkate alınması uygun bir yaklaşımdır.

Öğretmenler değerlendirme sonuçlarını, başta öğrenilmeyen konuları yeniden öğretmek olmak üzere verilen amaçların tümü için kullandıklarını belirtmektedirler. Öğretmenlerin bu görüşleri beklenene yakındır.

Sosyal bilgiler öğretmenlerinin üçte ikiden fazlası ölçme yöntemleri ve değerlendirme sistemini çok karmaşık bulmaktadır. Sosyal bilgiler öğretmenlerinin tamamına yakını ölçme yöntemleri ile değerlendirmenin zaman alıcı olduğunu belirtmektedirler.

 

 ]]>
258 2008-08-13 08:55:34 2008-08-13 15:55:34 open open ogretmenlerin-olcme-ve-degerlendirme-uygulamalarina-iliskin-gorusleri publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1218642934 views 573 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:533;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231171206;}";";
Okul Yöneticilerinin Yeni Programların Uygulanmasına İlişkin Görüşleri http://www.sosyalbilgilerci.com/okul-yoneticilerinin-yeni-programlarin-uygulanmasina-iliskin-gorusleri/ Wed, 13 Aug 2008 15:57:07 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=259

Okul Yöneticilerinin Yeni Programların Uygulanmasına İlişkin Görüşleri

İnsan kaynakları ile ilgili olarak yöneticilerin çoğunluğu, yeni programların öğrencilerde yeni yaşam becerileri geliştirdiği ve kendileri için yeni planlama, düzenleme vb. çalışmaları yapma sorumlulukları getirdiğini belirtmişlerdir. Yöneticilerin, öğretmenlerin bilgi ve becerilerinin, yeni öğretim programlarında öngörülen uygulama biçimi için yeterli olduğuna ve öğretmenlerin sosyal çevreyi öğrenciler için bir bilgi kaynağı olarak kullandıklarına yönelik görüşleri aynı derecede olumlu gözükmemektedir.

Okulda fiziksel mekân ve materyal kullanımına yönelik olarak yöneticilerin %81’i derslerde çalışma kitabı, alıştırma örnekleri, çalışma yaprakları vb.nden, %85’i de harita, tablo, küre modeli, matematik araçları vb.den yeterince yararlanıldığı görüşündedirler. Ancak diğer sorulara verilen cevaplar bu derecede olumlu değildir.

 
 ]]>
259 2008-08-13 08:57:07 2008-08-13 15:57:07 open open okul-yoneticilerinin-yeni-programlarin-uygulanmasina-iliskin-gorusleri publish 0 0 post 0 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:137;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231069407;}";"; views 113 _edit_last 1 _edit_lock 1218643846
sosyal bilgiler öğretmenlerine öneriler http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ogretmenlerine-oneriler/ Wed, 13 Aug 2008 15:59:18 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=260

         Öğretmenlerin büyük bir bölümü, sosyal bilgiler öğretim programı taslağını genellikle anlaşılır, programdaki açıklama ve örnekleri yeterli bulmaktadırlar. Özellikle ölçme ve değerlendirme bölümünü anlaşılır, bununla ilgili açıklama ve örnekleri yeterli bulanlar azdır. Ölçme ve değerlendirme konusu başta olmak üzere öğretmenlere yeni programı tanıtıcı nitelikte uygulamalı seminerlerin yapılması yararlı olacaktır.

·         Öğretmenlerin önemli bir kısmı, öğretim programındaki etkinlik örneklerinin kazanımları gerçekleştirecek nitelikte olmadığı, kazanımların öncekiler üzerine dayandırılmış ve sonraki öğrenmelere hazırlayıcı görünmediği, ölçme ve değerlendirme araç veya yöntemlerinin kazanımların gerçekleşme derecelerini ortaya çıkaramayacağı görüşündedirler. Sosyal bilgiler öğretim programı tasarısının bu açıdan incelenmesi yararlı olacaktır. Böyle bir inceleme ile program tasarısının kusuru varsa bulunup düzeltilebilecektir. Program tasarısı bu açıdan kusurlu değilse o zaman öğretmenlerde bilgi eksikliği olduğu düşünülerek bunun hizmetçi eğitimle giderilmesi yoluna gidilebilecektir.

·         Öğretmenlerin önemli bir kısmı “Öğrenilenlerin diğer derslere transferi (Ara disiplin alanlarında kullanılması sağlanmış mı? )” ve “Kazanımların diğer derslerdeki kazanımlarla bütünleşmesi sağlanmış mı?” sorularına kısmen veya hayır şeklinde cevap vermiştir. Sosyal bilgiler öğretim programı tasarısının bu açıdan incelenmesi yararlı olacaktır. Program tasarısının kusuru varsa düzeltilebilecek; kusuru yoksa öğretmenlerin bilgi eksikliği hizmetçi eğitimle giderilebilecektir.

·         Öğretmenlerin yarıdan fazlası, “Öğretim programı, tüm öğretim faaliyetlerini yeterli bir biçimde planlamanıza imkân veriyor mu?”sorusuna kısmen veya hayır cevabı vermiştir. Bu konudaki yetersizliğin kaynağı belirlenerek bunun ortadan kaldırılması yararlı olacaktır.

·         Öğretmenlerin dörtte üçe yakını, verilen sürelerin ünitelerdeki etkinlikler ve kazanımların gerçekleştirilebilmesi için yetersiz olduğu görüşündedir. Süre konusundaki farklı görüşlerin kaynağının belirlenerek giderilmesi yararlı olacaktır.

·         Öğretmenlerin önemli bir bölümünün grup üyelerine farklı notlar verdikleri anlaşılmaktadır. Oysa, grup çalışmalarında ortak bir amaca ulaşmak esas olduğundan fevkalade haller dışında grup üyelerinin tümüne aynı puanın veya notun verilmesi beklenir. Aksi halde grup çalışmaları aracılığıyla gerçekleştirilmesi beklenen yardımlaşma, dayanışma ve benzeri önemli kazanımlar gerçekleştirilemez. Öğretmenlerin bu durumdan haberdar edilmesi yararlı olacaktır.

·         Sosyal bilgiler öğretmenlerinin büyük bir bölümü ölçme yöntemleri ve değerlendirme sistemini çok karmaşık bulmakta; tamamına yakını ölçme yöntemleri ile değerlendirmenin zaman alıcı olduğunu düşünmektedir. Ölçme ve değerlendirme ile ilgili sorunların çözümü için şunlar önerilebilir: (1) Öğretmenler için ölçme ve değerlendirme konusunda bir el kitabının hazırlanması, (2) Öğretmenlerin ölçme ve değerlendirme konularında hizmetiçi eğitimle yetiştirilmeleri, (3) Kullanılacak ölçme araçlarının hazırlanıp ön deneme ile geliştirildikten sonra bir kullanma kılavuzu ile birlikte öğretmenlere sunulması ve (4)  Sınav yönetmeliğine göre ölçme sonuçlarının değerlendirmesi sırasında yapılacak işlemler için bilgisayar programı hazırlanarak okullara gönderilmesi

·         Müfettişlerin yarısına göre; sosyal bilgiler dersinin yapıldığı sınıflar bir öğrenme ortamı olarak istenen özelliklerde değildir. Eğitimin verimli olabilmesi için bu eksiklerin giderilmesi gerektiği açıktır.

·         Müfettişlere göre; araç-gereç seçimi ve kullanılması konusunda önemli sayılabilecek eksikler vardır. Öğretmenler etkinlikler için ayrılan zamanı elverişli bir şekilde kullanamamaktadır. Ölçme ve değerlendirme ile ilgili eksiklikler vardır. Bunların hizmet içi eğitim çalışmaları ile giderilmesi yararlı olacaktır.

·         Müfettişlere göre; etkinliklerin belirlenmesinde yerel olanaklardan ve içeriğin açıklanmasında yerel örneklerden yararlanma konusunda önemli sayılabilecek eksikler bulunmaktadır. Öğretmenlerin görev yerleri değiştikçe, mahalli yönetimler tarafından öğretmenlerin okulun bulunduğu çevreyi tanımalarını ve eğitimde çevre imkânlarından yararlanmalarını sağlayıcı yönde çalışmalar yapılması yararlı olacaktır.

·         Okul yöneticileri, öğretmenlerin yeni öğretim programlarında öngörülen uygulamalar için gerekli becerilerde bazı eksiklerinin bulunduğu ve sosyal çevreyi öğrenciler için bir bilgi kaynağı olarak yeterince kullanamadıkları görüşündedirler. Öğretmenlere yapılacak hizmet içi eğitimde bu iki konunun özellikle ele alınması yararlı olabilir.

·         Okul yöneticileri fen, bilgisayar ve yabancı dil laboratuarları gibi özel amaçlı odalar ve kütüphane, medya odası ve araç gereç odası gibi kaynak odalarının yetersizliğinden söz etmektedirler. Okullardaki tesis ve donatım eksiklerinin en kısa zamanda giderilmesi gerektiği açıktır.

·         Okul yönetiminin temel görevinin sınıflardaki öğretme-öğrenme süreçlerinin etkili ve verimli birer biçimde işletilmesini sağlamak olduğu söylenebilir. Bu açıdan duruma bakıldığında, okul yöneticilerinin de yeni programlar ve bunların uygulamaya ilişkin gerekleri konusunda yetiştirilmeleri yararlı olabilir.

·         Velilerin merak ettikleri konular arasında özellikle öğrencilerin geleceğine yönelik endişeleri dikkati çekmektedir. Velilerin okul ve yeni öğretim programları üzerinde bilgilendirilmeleri sırasında bu endişelerin giderilmesine yönelik çabalara da yer verilmesi yararlı olabilir.

·         Öğrenci anketinde sorulan “derslerin işlenişinde hakim olan hava”ya ilişkin altı soruya alınan cevaplar, yeni programların uygulandığı okullarda daha çok görülmesi beklenen bazı uygulamaların kontrol grubu olarak alınan okullardaki uygulamalardan pek farklı olmadığını göstermektedir. Bu beklenmedik durumun açıklığa kavuşturulması için doğrudan gözlem gibi daha güçlü araçlarla bilgi toplanmasına dayalı daha ileri karşılaştırma araştırmalarına ihtiyaç vardır.

·         Yeni programların uygulandığı sınıflardaki derslere karşı tutum puanı ortalamalarının, kontrol grubu olarak alınan sınıflardakine yakın olduğu ve tüm grup ortalamalarının ölçeğin orta noktası olan 60’ın bir hayli altına düştüğü görülmektedir. Öğrencilerin derslerin tümüne karşı tutumları olumsuz (negatif) tutum bölgesindedir. Öğrencilerin derslere karşı tutumlarının olumsuz (negatif) bölgede bulunmasına yol açan etkenlerin daha yakından, derinlemesine incelenmesi bu durumun nasıl düzeltilebileceğine ipuçları verebilir.

 

 

 

 
 

 

 

]]>
260 2008-08-13 08:59:18 2008-08-13 15:59:18 open open sosyal-bilgiler-ogretmenlerine-oneriler publish 0 0 post 0 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:176;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231113392;}";"; _edit_lock 1218643939 _edit_last 1 views 154
Sosyal bilgiler çeşitli ölçme ve değerlendirme formları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-cesitli-olcme-ve-degerlendirme-formlari/ Thu, 14 Aug 2008 10:38:02 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=261

Yapılandırmacı eğitim anlayışının en önemli unsurlaarından biride ölçme ve değerlendirme sistemidir.Artık sonuç odaklı olmayıp süreç, performans  odaklı değerlendirme yapılmamaktadır.Sonuç olarak değerlendirme yelpazesi genişlemiş biir çok formlar uygulanmaya başlamıştır.Siz sosyal bilgiler öğretmenlerinle bir kaç form paylaşmak istedim. 1. Sosyal bilgiler dersinde kullanabileceğiniz sözlü değerlendirme formu http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=606.sinif sozludegerlendirmeformu.xls 2.Sosyal bilgiler proje değerlendirme formu http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=433Proje_Degerlendirme_formu.xls 3. sosyal bilgiler 6.sınıf 1.ünite performans değerlendirme formu http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=946performans puanlama anahtari.doc]]>
261 2008-08-14 03:38:02 2008-08-14 10:38:02 open open sosyal-bilgiler-cesitli-olcme-ve-degerlendirme-formlari publish 0 0 post 0 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:520;s:11:"sayac_bugun";i:8;s:9:"son_okuma";i:1231196380;}";"; views 662 _edit_last 1 _edit_lock 1218710593
Bireyi tanıma teknikleri kpss ders notu http://www.sosyalbilgilerci.com/bireyi-tanima-teknikleri-kpss-ders-notu/ Thu, 14 Aug 2008 16:19:01 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=266 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

BÎREYİ TANIMA TEKNÎKLERİ

Bireyin tanınması gereken yönleri;

1. Yetenekler

2. İlgiler s

3. Kişilik

4. Benlik

5. Sağlık

6. Başarı

7. Sosyal Destek sistemi

Yetenek; Bir işi ya da aktiviteyi ustalıkla yapabilme gücü

İlgi; Bireyin bir uğraştan hoşlanıp hoşlanmama derecesi

Kişilik; Bireyin ilgileri, yetenekleri, mizacı duygusallığı, alışkanlıkları, tavırları, işbirljği gücü gibi çok sayıda özelliğin dinamik örgüsüdür. Bir diğer deyişle Bireyin süreklilik arzeden özellikleri bütünüdür.

Algı; Bireyin kendini nasıl gördüğüdür. Birey kendini yüzlerce sıfatla değerlendirebilir. Bazılan olumlu, bazılan olumsuz olabilir. Örnek; "Zeki biriyim ama insan ilişkilerim kötü" gibi. Öğrencinin geliştirdiği benlik algısı onun ruh sağlığı, meslek seçimi ve okul başansı ile anlamlı olarak ilişkilidir. Beklenen, her bireyin kendini çeşitli yönleriyle daha çok olumlu olarak algılamasıdır.

Sağlık; Beden sağlığıdır. Başanyı etkileyen önemli bir özelliktir.

Başarı; Başarı durumu geçmiş ve şimdi olmak üzere bilinmelidir.

Bireyin zihinsel, duygusal ve sosyal yönlerden bir bütün olarak gelişmesini sağlamak, uyum sorun-larının çözümüne yardımcı olmak, eğitsel ve mesleki olarak doğru karar vermesine destek olmak işin öncelikle bireyi iyi tanımak gerekir Bireyi tanımada amaç bireyin kendine has

özelliklerini ortaya çıkararak, sürekli gelişimi ve uyumunu sağlamaktır.

arak evrendeki kişi sayısı kadar da kişilik bulunduğu bilinmektedir. Bireyin kişiliği, çok sayıdaki bireysel ve farklı özelliklerden oluşan karmaşık ve dinamik bir bütündür.

Bireyin tanınması için, bireylerin ilgj ve yetenekleri, başarı ve başarısızlıkları, kişisel ve sosyal uyum sorunları, zayıf ve güçlü yönleri, değer yargılan, yetiştikleri çevrenin geliştirici ve engelleyici etkileri gibi pek çok özelliklerinin aynntılı olarak bilinmesi gerekir

Bireyi tanımada kullanılan tekniklerin uygulanmasının bir amaç değil araç olduğu unutulmamalıdır. Asıl amaç kişinin kendisini tanımasına yardımcı olmaktır. Bir diğer önemli nokta bu tekniklerin, uygulanan tekniğin özellikleri, sonuçların yorumlanması ve bireyi tanımada göz önüne alınacak ilkeleri bilen alanın uzmanı kişilerce uygulanması gerekliliğidir. Tek bir tekniği kullanarak bireyi bütün yönleri ile tanımak mümkün değildir. Her tekniğin ayrı bir amacı vardır. Dolayısıyla teknikleri kullanmadan önce bireyin hangi yönü hakkmda bilgi edinilmek istendiği ortaya konmalıdır.

Sonuçlar bireyin kendini daha iyi tanıması amacıyla kullanılmayacaksa bu teknikleri uygulamaya gerek yoktur.

2. Psikolojik danışma ve rehberlikte uygulanacak test ve test dışı tekniklerin geçerli ve güvenilir ölçme araçları olmasına özen gösterilmelidir. Araçların geçerlik ve güvenirlik özellikleri ne kadar İyi olursa olsun bireyi tanımada tek bir teknikle bilgi toplamak yeterli olmadığından eldeki bilgilerle başka tekniklerle toplanan bilgiler birleştirilmeli ve birlikte ele alınmalıdır. Birey sürekli değişen bir varlıktır. Bu nedenle bireyi tanımada kullanılan tekniklerin uygulamasında süreklilik olmalıdır. Olay kaydı (anekdot)

3. Derecelendirme ölçekleri

4. Oyun terapisi

5. Vak'a incelemesi II.Kendini anlatma teknikleri

1. Anket

2. Görüşme

3. Otobiyografi

4. Problem tarama listeleri

5. Psikodrama

6. Arzu listeleri IILSosyometrik teknikler

1. Sosyometri

2. Kimdir bu?

3. Sosyodrama

TESTLER

Testler, bireylerin ilgileri, yetenekleri, kişilik özellikleri, uyumları, tutumlan vb. psikolojik özellikleri hakkında bilgi toplamaya yarayan ölçme araçlarıdır.

Testlerde, bireyin ölçülmek istenen niteliğine ilişkin davranış ifadeleri veya sorular bulunur. Bireylerin bu uyarıcılara verdikleri cevaplar değerlendirilerek yorumlanır.Testler

profesyonel kişilerce uygulanmalıdır

1. Yetenek testleri

Maksimum performansı ölçen testlerdir. Bireylerin zihinsel ve akademik yeteneklerini saptamak amacıyla kullanılır. Çoğu araştırmacıya göre zeka bir yetenektir. Yetenek testleri;

a) Genel Yetenek Testleri: Bireyin her çeşit performansı ve davranışı için gerekli olan genel güce verilen isimdir. Bireyin geleceğe yönelik başansını yordamak amacıyla da kullanılmaktadır.

Stanford-Binet Zeka Testi

Thurstone Temel Kabiliyetler Testi

(TKT)

VVechsler Zeka Testi

b) Öze Yetenek Testleri: Bireyin bazı özel alanlardaki başarısı için gerekli güçtür. Daha çok özel sanatlarda yetenekli olan bireyleri teşhis ve seçme, yerleştirme

Bireyi tanıma teknikleri testler ve test dışı teknikler olarak sınıflanmaktadır.

A. Testler

1. Yetenek testleri

2. İlgi Envanterleri Kişilik Envanterleri Tutum Envanterleri Başarı testleri

B. Test dışı teknikler

I.Gözleme dayalı teknikler 1. Gözlem

amacıyla kullanılmaktadır. Örnek; mekanik, resim, müzik

Farklı Yetenekler Testi

2. İlgi Envanterleri, Envanterler

Bireyin kişilik, ilgi ve tutumları ile ilgili tipik davranışlan ölçen araçlardır. Envanterler "kendini anlatma" yaklaşımına sahiptir.

Envanterler içinde ilgi, envanterleri sayılabilir.

İlgi envanterleri ise; Bireylerin hoşlandıkları ve hoşlanmadıkları alanlan belirleyerek mesleki ve eğitsel konularda uygun kararlar vermelerini sağlamak amacıyla kullanılır.

Kuder İlgi Alanları Tercihi Envanteri

Akademik Benlik Kavramı Ölçeği (Yetenek ve ilgiyi ölçer. İlköğretim 8. sınıfta kullanılması uygundur)

Kendini Değerlendirme Envanteri (Lise I. Sınıf düzeyinde Yetenek, ilgi ve değerleri ölçer

Strong Meslekî İlgi testi

Bildemer (Bilgisayar destekü meslek tercih programı)

Kişinin sevdiği, ilgi duyduğu ve sevmediği nesne ve etkinlikleri tanımak için uygulanan, çoğunlukla da akademik ve mesleki eğilimleri saptamaya yarayan testlere ilgi testleri (ilgi envanterleri) denir Kişinin bir alanda başarılı olması o işin gerektirdiği yeteneklere sahip olması yanında işe ilgi duymasmı da gerektirir.

Yetenek ve ilgilerine uygun alanlarda etkinlik gösteren bireylerin daha başarılı oldukları gözlenmektedir.

3. Kişilik Envanterlerî

Bireyin kişilik özellikleri hakkında bilgi toplamak amacıyla kullanılır. Kişilik bireyin doğuştan getirdiği ve sonradan edindiği tüm özelliklerinin etkileşiminin oluşturduğu bir bütündür.

Bireyin genel ve özel zihinsel yetenekleri, fıziksel Özellikleri, ilgi, tutum, alışkanlık, ihtiyaç ve uyum düzeyi gibi özeliklerinin hepsi kişiliği meydana getiren yapılardır. Kişiliğin bu karmaşıklığı ölçülmesini güç kılmaktadır. Kişilik testlerini uygulamak, değerlendirmek ve yorumlamak ölçme teknikleri ve psikoloji konularında yeterli eğitimi almış uzman kişilerce yapılmalıdır.

Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri

Edvvards Kişilik Envanteri

Hacettepe Kişilik Envanteri

Rorschach Mürekkep Lekeleri Testi

Good Enough Resim Çizme Testi.

4. Tutum Envanterleri

Tutum, bireyin bir şeye yönelik olarak hoşlanıp-hoşlanmama, değer verip-vermeme şeklinde

]]>
266 2008-08-14 09:19:01 2008-08-14 16:19:01 open open bireyi-tanima-teknikleri-kpss-ders-notu publish 0 0 post 0 views 487 _edit_lock 1218730993 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:533;s:11:"sayac_bugun";i:7;s:9:"son_okuma";i:1231170736;}";";
Tam öğrenme modeli sunusu http://www.sosyalbilgilerci.com/tam-ogrenme-modeli-sunusu/ Thu, 14 Aug 2008 18:36:27 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=269

tam öğrenme

Tam öğrenme

Tam öğrenme modelini ortaya koyan ünlü Amerikalı eğitimci Bloom, "işin başından beri olumlu öğrenme koşulları sağlanmış ise dünyada her hangi bir kişinin öğrenebileceği her şeyi hemen hemen herkes öğrenebilir" düşüncesine dayalı olarak modelini geliştirmiştir.

Diğer bir deyişle, tam öğrenme modeli tüm öğrenciler okulda öğretilenleri öğrenebilir varsayımına dayanmaktadır.

Bloom tarafından geliştirilen ve okulda öğrenme adı da verilen tam öğrenme modeli, okullarda öğrenme sürecinde etkili olan bütün öğeleri, öğrencilerin en etkili öğrenme düzeyine ulaşması için sistemli olarak bir araya getiren yaklaşımdır

Tam öğrenme, hedeflenen her şeyin öğrenilmesi anlamına gelmektedir. Başka bir ifade ile; öğrencilerin %100’ünün her hangi bir kayıp vermeden hedeflerin %100’ünü gerçekleştirmesi demektir.

Tam öğrenme yaklaşımı her sınıfta hızlı öğrenen ve öğrenemeyen öğrenci bulunduğu ve her öğrencinin hazırbulunuşluk düzeyine göre öğretimin yapılmasını, her öğrenciye ihtiyacı olan ek öğretim zamanı ve nitelikli öğretim hizmeti (ipucu, katılım, dönüt, pekiştireç) sağlanırsa her öğrencinin öğrenebileceğini temel alır.

Tam öğrenme modeline göre öğrenciler arasındaki öğrenme farklılıklarının nedeni doğuştan değil, çevre koşullarından kaynaklanır.

Sunuyu buraya tıklayarak indirebilirsiniz

]]>
269 2008-08-14 11:36:27 2008-08-14 18:36:27 open open tam-ogrenme-modeli-sunusu publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1224540247 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:278;s:11:"sayac_bugun";i:7;s:9:"son_okuma";i:1231133026;}";"; views 293
Çoklu zeka kuramı sunusu http://www.sosyalbilgilerci.com/coklu-zeka-kurami-sunusu/ Thu, 14 Aug 2008 19:11:06 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=272

çoklu zeka

Gardner’a Göre ZEKA ;
Poblem çözme, veya bir ya da birden fazla kültürde değer verilen birşeyi yapmaya yarayan bir insan yeteneğidir. İnsan zekası tek bir yapıdan oluşmamaktadır. Bütün zeka alanları geliştirilebilir.
Hiçbir öğretim stratejisi tek başına bütün öğrenciler için uygun olamaz.

Çoklu Zeka Alanlarının Gelişimini Etkileyen Etmenler

1.Biyolojik Nitelik

2.Kişisel Hayat Hikayesi

3.Tarihsel ve Kültürel Özgeçmiş

4.Kristalleştirici ve Felce Uğratıcı Deneyimler

Sunuyu buraya tıklarak indirebilirsiniz.

]]>
272 2008-08-14 12:11:06 2008-08-14 19:11:06 open open coklu-zeka-kurami-sunusu publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1218741355 views 214 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:222;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231032100;}";";
Yeni eğitim sistemi üzerine http://www.sosyalbilgilerci.com/yeni-egitim-sistemi-uzerine/ Thu, 14 Aug 2008 19:53:07 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=273 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

Öğretim Programının öğrenme ile ilgili kabullenişleri şöyle özetlenebilir :

Öğretme ve öğrenme arasındaki ilişki her zaman doğrusal ve birebir değildir. Bilgi ve

beceriler, öğretim uygulamaları ile öğretmenden öğrenciye olduğu gibi aktarılamaz.

Öğrencilerin, öğrenme süreci öncesinde edinilmiş kişisel bilgi, görüş, inanç, tutum ve

amaçları öğrenmeyi etkiler.

Sınıfta farklı şekilde öğrenmeye ihtiyacı olan öğrenciler vardır. Bu öğrenciler, farklı

öğrenme metotları ile öğrenebilir, bilgilerini arkadaşları ile paylaşarak

içselleştirebilirler.

Öğrenme pasif bir süreç değil, öğrencinin öğrenme sürecine katılımını gerektiren

etkin, sürekli ve gelişimsel bir süreçtir. Bu yüzden, öğretim sürecinin çoğunlukla

“öğrenci merkezli” olması gerektiği genel kabul görmüş bir gerçektir.

Bilgi ve anlayışlar her birey tarafından kişisel ve sosyal olarak yapılandırılır. Ancak

ortak fiziksel deneyimlerde, dil ve sosyal etkileşimler nedeniyle bireylerin

yapılandırdığı anlam kalıplarında ortak yönler vardır ve bu anlam kalıplarının

olabildiğince yakınsatılması, okul ortamında da sağlanabilir.

Fen öğretimi, mevcut kavramlara eklemeler yapılması veya genişletilmesi olmayıp,

bunların köklü bir şekilde yeniden düzenlenmesini gerektirebilir.

İnsanlar, dünyayı anlamlandırmaya çalışırken yapılandırdıkları yeni bilgileri

değerlendirerek özümler, düzenler veya reddedebilirler.

Öğretim Stratejileri

Öğrencilerin bu öğretim programında belirlenmiş olan kazanımları edinmesini

sağlamak için, yapılandırıcı öğrenme yaklaşımına dayanan ve öğrenciyi etkin kılan çeşitli

öğretim stratejileri ağırlıklı olarak verilmiştir.

Öğretim stratejileri, Tablo-1.1’de görüldüğü gibi, bir ucunda öğretmen merkezli

stratejilerin diğer ucunda ise yapılandırıcı öğrenme yaklaşımını esas alan öğrenci merkezli

stratejilerin olduğu bir spektrumda dağılım gösterir. Öğrenci merkezli stratejiler kritik ve

yaratıcı düşünme, analiz etme ve değerlendirme gibi üst düzey düşünme becerilerini ortaya

çıkarmak ve geliştirmek için uygun öğrenme fırsatları sağlar.

Öğrenme-öğretme

sürecinde uygun öğretim stratejileri seçilirken ünite kazanımları, öğrencilerin kişilik

özellikleri (ön bilgi, beceri, gelişim düzeyleri, tutum ve değerler ), öğrenilecek konu,

erişilebilir kaynaklar ve ayrılan süre dikkate alınmalıdır.

Bu konudaki değişmez doğrulardan bir tanesi de sürekli aynı metotların

kullanılmamasıdır. Fen eğitiminde öğrencilerin çeşitli öğrenme deneyimleri edinmesi için

farklı öğrenme ortamlarının sağlanması esastır. Öğrencilerin bilgiyi kendilerinin

yapılandırmaları ve değerlendirmelerini sağlayan bireysel veya grup etkinlikleri etkin şekilde

kullanılmalıdır. Öğretim sürecinde öğretmenin rolü öğrencilere rehberlik ederek öğrenmeyi

kolaylaştırmaktır.

Öğretmen, öğretim stratejileri ile ilgili olarak;

Fen öğrenmeye elverişli ve destekleyici bir ortam oluşturmalı,

Öğrencilerin motivasyon, ilgi, beceri ve öğrenme stilleri gibi bireysel farklılıklarını

göz önünde bulundurmalı,

Öğrencilerin işlenen konu ile ilgili ön bilgi ve anlayışlarını açığa çıkarmak ve

öğrencilerin kendi düşüncelerinin farkında olmalarını sağlamak için sürekli bir arayış

içinde olmalı,

15

Öğrencilerin zayıf ve güçlü yanlarını tespit ederek uygun sınıf içi ve dışı öğrenme

ortam, metot ve etkinliklerini sağlamalı ve uygulamada öncülük etmeli (eğitim

koçluğu),

Öğrencilerin ileri sürülen alternatif düşünceler üzerinde düşünmelerini, tartışmalarını

ve değerlendirmelerini teşvik etmeli,

Tartışmaları ve etkinlikleri, her fırsatta öğrencilerin bilimsel olarak kabul edilen bilgi

ve anlayışları kendilerinin yapılandırmasına imkân verecek şekilde yönlendirmeli,

Öğrencilere yapılandırdıkları yeni kavramları farklı durumlarda kullanma fırsatları

vermeli,

Öğrencilerin bir olguyu açıklamak için hipotez kurma ve alternatif yorumlar

yapabilme yeteneklerini teşvik etmeli,

Fen ve teknoloji konularını çalışmaya ve öğrenmeye duyduğu isteği öğrencilere

hissettirmeli ve onlar için “özenilen model insan” olmalıdır.

Fen ve teknoloji okuryazarlığını geliştirmek için program uygulanırken öğrencilerin

araştırma, sorgulama, problem çözme ve karar verme süreçlerine katılmasını sağlayacak

çeşitli etkinlikler kullanılabilir. Tablo-1.2’de görüldüğü gibi araştırma-sorgulama sürecinde

“neden”, problem çözme sürecinde “nasıl”, karar verme sürecinde ise “ne yapılmalı”

sorularına cevap aranır. Öğretmen, öğrencilerin bilmeleri gereken her şeyi söylemek yerine

soru sormalarını, meraklarını sürdürmelerini sağlamalı ve bu sorulara cevap ararken onlara

rehber olmalıdır.

Öğrencilerin fenle ilgili bilgi ve becerileri en iyi nasıl edinecekleri sorusu oldukça

genel, önemli ve ne yazık ki duruma göre cevabı değişebilir bir sorudur. Bazı basit

genellemeler ve kanunlar, öğrencilerin bizzat keşfederek çıkarım sonucu öğrenebilecekleri

niteliktedir. Örnek olarak, ışığın doğrusal bir yol izlemesi, öğrencilerin basit deneylerle bizzat

ulaşabilecekleri bir çıkarım olabilir. Ancak bu çıkarımı yapan öğrencilerin, “doğrusal” yerine

başka bir ifade kullanmaları veya, bu kelimeyi bilmedikleri için çıkarım yapamamaları da

mümkündür. Öğretmen, böyle bir etkinlik sırasında hem çıkarımın doğru ifadesi için yardımcı

hem de yeri gelmişken bir kelimenin kavranmasında öncü olmak durumundadır. “Yaparak,

yaşayarak, düşünerek öğrenme” ye örnek teşkil eden yukarıdaki basit etkinlikte öğretmen,

daha çok imkân sağlayıcı ve ifadede yardımcı rolündedir.

Kimi fen kazanımları, öğrencinin yaptığı etkinliklerden hareketle genel olan ifadeye

ulaşması için oldukça zor bir zihinsel süreç gerektirebilir. Böyle bir durum, “suda batan bir

cisme suyun uyguladığı kaldırma kuvvetinin bulunması” etkinliğinde söz konusudur.

Öğrenciler, “ cismin suya batan kısmının hacmine eşit hacimli suyun ağırlığına eşit bir

kuvvet” ifadesini çıkarmada zorlanabilirler. Böyle bir etkinlikte, etkinlik öncesi bilgi hazırlığı

ve bu bilginin etkinlik ile doğrulanması kaçınılmaz olabilir. Bu durumda, asıl bilgi

“aktarılmakta”, etkinlik ise bir “doğrulama” görevi üstlenmektedir. Böyle etkinliklerden

genelde kaçınılmış, ancak zaruri hallerde bu tür etkinliklere de yer verilmiştir.Böyle

etkinliklerde bile, “düşünme” olmaksızın etkinlikleri sadece bir tariften yemek yapar gibi

“yapma” yoluyla anlamlı bir öğrenmenin gerçekleşeceği düşünülmemelidir. Öğrenciler,

etkinliğin her aşamasında, neyi sorguladıkları ve yaptıkları işlemin konu ile ilgisi hakkında

öğretmenin yardımına muhtaçtır. Bu tür etkinlikler, öğretmen gerekli müdahaleyi yapmazsa,

çoğu zaman ezbere öğrenmeye yol açar. Daha kötüsü, öğrenci, etkinliğin aşamalarını

ezberleme yoluna gidebilir ki istenen bu değildir.

Öğretim etkinlikleri, verilerin ne anlama geldiğini, teorik kavramlarla nasıl

açıklanabileceğini ve deney sonuçlarının neyi gösterdiğini öğrencilerin kendilerinin bulacağı

şekilde düzenlenmelidir. Öğretmen öğrencilere etkinliklerdeki verileri kaydederken,

açıklarken ve onları hiyerarşik olarak daha üst düzeydeki düşüncelerle ilişkilendirirken

rehberlik etmelidir.

17

Fen öğrenmeye iki zıt ve aşırı uçtan bakılabilir: Birincisi, feni tamamen olgunlaşmış

ve durağan bir bilgi yığını; öğrencileri de henüz feni bilmeyen, bu nedenle mevcut bilgi

birikiminin etkin ve verimli bir şekilde aktarılacağı bir kitle olarak görmektir. Bu durumda

öğretim yöntemleri de olabildiğince öğretmen merkezli ve bilenden bilmeyene bilginin

aktarılması şekline bürünmektedir.

İkinci bakış ise; feni, herkesin doğayı anlamak için kullanacağı, bunun için de her

şeyi yeniden keşfetmeyi gerektiren, bitmemiş bir gayret gibi algılama eğilimi taşır. Bu bakışa

göre fen, bir bilgi birikimi olduğu kadar bunun nasıl elde edildiği ile ilgili tarihsel süreçleri ve

yöntemleri de içine alan ve genişletilmesi gereken bir mirastır. Buna göre öğrenmenin niteliği

de değişerek “öğretmek”ten çok “öğrenme” ağırlık kazanmaktadır. Dolayısı ile öğretmenin ne

yaptığından çok öğrencinin zihinsel ve bedensel olarak ne yaptığı eğitimciler için daha önemli

olmaktadır. Öğrencinin pasif olarak öğrenmesinden çok; tıpkı bir bilim adamı gibi gereksinim

duyulan bilgiyi ortaya çıkarmaya ve değerlendirmeye yönelik etkinliklerde bulunması, aktif

olarak bilgi üretmeye ve edinmeye çabalaması ve bunu uygun şekillerde tartışmaya sunması

anlamlı öğrenme” olarak nitelendirilmektedir.

Fen ve Teknoloji Dersi 6, 7 ve 8. Sınıf Öğretim Programı, yukarıda anılan, fenle ilgili

iki zıt görüşün arasında ve bunlardan ikinciye daha yakın bir duruş ve yaklaşımla

hazırlanmıştır. Birinci görüş, öğrenciyi pasif duruma sokma boyutu ile uzak durulması

gereken bir okuyuş gibi algılanırken ikinci görüş, fenin niteliği ve öğrenciye tanıdığı konum

ile benimsenmiş, ancak “her şeyin yeniden keşfi” anlamına gelen, çok zaman alıcı öğrenmeöğretme

stratejilerinden zaman zaman kaçınılmıştır.

Seçilen öğretim yöntemleri; öğretmenin bir antrenör gibi öğrencileri motive eden,

durumlara tanı koyan, gerektiğinde rehberlik eden, öğrencilerin yararına yeni ve özgün

ortamlar hazırlayabilen, öğrenmekten bıkmayan ve sürekli araştıran özelliklere sahip olmasını

gerektirir. Öğrenci de araştırma ve sorgulama yöntemlerini kullanarak günlük hayatta

karşılaştığı sorunlara kendine göre cevaplar arayan, bilgi üretebilen bir birey konumuna gelir.

Bu süreçlerde öğrenci hem bedenen hem de zihnen etkin olur.

Fen ve Teknoloji dersinde öğrenme ortamı düzenlenirken özellikle laboratuvarlarda

gruplarla çalışmak etkin bir öğretim stratejisidir. Bu öğretim programında, yapılandırıcı

öğrenme yaklaşımının sosyal boyutuna uygun olduğu için işbirlikli öğrenme stratejilerinin

gerektiği ölçüde kullanılması öngörülmektedir. İşbirlikli öğrenmede öğrenciler gruplara

ayrılırken çeşitli yönlerden heterojen grupların oluşturulması ve zaman içerisinde gruplar

18

arasında öğrencilerin yer değiştirilmesi uygun olur. Çünkü bu durumun; başarısı düşük

öğrenciler için rehberlik, kendini geliştirme, diğer öğrenciler içinse; bilgilerini pekiştirme

olanağı sağladığı görülmüştür.

Yapılandırıcı öğrenme yaklaşımıyla uyumlu öğretim stratejilerinden biri de

sorgulayıcı araştırma tekniğidir. Sorgulayıcı araştırma etkinlikleri, fen laboratuvarında yapılan

deneylerden okul dışındaki gezilere kadar değişen çeşitli etkinlikleri içerir. Bütün bu

etkinlikler; öğrencinin fiziksel, biyolojik ve teknolojik dünya hakkındaki sorulara cevap

bulma girişimine aktif katılımı ile gerçekleştirilir]]>
273 2008-08-14 12:53:07 2008-08-14 19:53:07 open open yeni-egitim-sistemi-uzerine publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218744273 views 345 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:333;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231137157;}";"; _edit_last 1
Rehberlik etkinlikleri sunusu http://www.sosyalbilgilerci.com/rehberlik-etkinlikleri-sunusu/ Thu, 14 Aug 2008 20:25:55 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=274 rehberlik

Sosyal bilgiler öğretmenlerine bir başka paylaşım daha.Bu paylaşımda rehberlik etkinliklerin uygulanmasında dikkat edilmesi gereken konulara değinilmiş.Rehberlik kiriterleri, rehberlik uygulanma ilkeleri ve en son olarakta uyulması gereken ilkelere dikkat edilmiş.Bir çok sosyal bilgiler öğretmenlerinin mutlaka rehberlik yaptığı kendi sınıfı bulunmaktadır.Bu sınıfımızda bir takım plana göre rehberlik dersinde etkinlikler yapmaktayız.Bu paylaşım inşallah size bu derslerde yardımcı olur. Sunuyu buraya tıklarak indirebilirsiniz.]]>
274 2008-08-14 13:25:55 2008-08-14 20:25:55 open open rehberlik-etkinlikleri-sunusu publish 0 0 post 0 views 320 _edit_last 1 _edit_lock 1218745557 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:319;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231158625;}";";
2008 oks 2. yerleştirme sonuçları açıklandı. http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-oks-2-yerlestirme-sonuclari-aciklandi/ Thu, 14 Aug 2008 20:38:44 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=275 Buraya tıklayarak öğrenebilirsiniz]]> 275 2008-08-14 13:38:44 2008-08-14 20:38:44 open open 2008-oks-2-yerlestirme-sonuclari-aciklandi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218746325 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:558;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231014235;}";"; views 1028 2008 öss yerleştirme sonuçları öğrenebilirsiniz. http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-oss-yerlestirme-sonuclari-ogrenebilirsiniz/ Thu, 14 Aug 2008 20:47:14 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=276 2008 öss sınavı sonucu inşallah sizin için hayırlısı olur.Kazanamayanlar da üzülmemeli yılmadan çalışmalıdır.Uzun lafın kısası 2008 öss sonuçları yarın 9.00 gibi açıklancak.açıklanır açıklanmaz buradan yayınlanacaktır. Buraya tıklayarak öğrenebilirsiniz]]> 276 2008-08-14 13:47:14 2008-08-14 20:47:14 open open 2008-oss-yerlestirme-sonuclari-ogrenebilirsiniz publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218783573 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:422;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231129056;}";"; views 531 Belirli gün ve haftalar kutlama programları örneği http://www.sosyalbilgilerci.com/belirli-gun-ve-haftalar-kutlama-programlari-ornegi/ Fri, 15 Aug 2008 17:09:15 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=278 KUTLAMA PROGRAMI

Yine başka bir paylaşımla karşınızdayız.Umarı sosyal bilgiler öğretmenlerin  işine yarar.Bu paylaşımımız kısaca sosyal bilgiler öğretmenlerine belirli gün ve haftalarda kullanabilecekleri kutlama programlarını hazırlamada yardımcı olunması amaçlanmıştır.Sosyal bilgiler öğretmenleri haricindeki öğretmenlerimiz içinde faydalı olacağı muhakkaktır, fakat sosyal bilgiler öğretmenlerine ait bir site olduğu için paylaşımımız öncelikle sosyalcilere atolunur. 1. Sosyal bilgiler öğretmenleri için 4 Ekim hayvanları koruma günü kutlama günü programı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=777hayvanlarikorumagunu.rar 2. Sosyal bilgiler öğretmenleri için İlköğretim haftası kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=459ilkogretimhaftasi.rar 3. Sosyal bilgiler öğretmenleri için 19 Mayıs gençlik ve spor bayramı kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=34genclikvespor.rar 4. Sosyalciler için enerji tasarrufu günü kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=255eneritasarruf.rar 5.Dünya tiyatro günü kutlama program örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=838dunyatiyatrogunu.zip 6. Dünya çocuk günü kutlama programı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=400dunyacocukgunu.zip 7.Dünya çevre günü kutlama programı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=136dunyacevregunu.zip 8. Cumhuriyet bayramı kutlama programı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=845cumhuriyetbayrami.zip 9. Anneler günü kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=19annelergunu.zip 10. İnsan hakları haftası kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=373insanhaklari.zip 11. Kanser haftası kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=509kanserhaftasi.zip 12.Kızılay haftası kutlama programı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=825kizilay.rar 13. Müzeler haftası kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=268muzelerhaftasi.rar 14. Öğretmenler günü kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=931ogretmen.rar 15. Kütüphaneler günü kutlama programı örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=294kutuphanelerhaftasi.zip www.memocal.com ]]>
278 2008-08-15 10:09:15 2008-08-15 17:09:15 open open belirli-gun-ve-haftalar-kutlama-programlari-ornegi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218821334 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1793;s:11:"sayac_bugun";i:14;s:9:"son_okuma";i:1231196582;}";"; views 2736
Neden halk kültürü dersi konuldu? http://www.sosyalbilgilerci.com/neden-halk-kulturu-dersi-konuldu/ Fri, 15 Aug 2008 19:25:38 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=279

NEDEN HALK KÜLTÜRÜ DERSİ? Halk kültürü; üretilen, yaşatılan, sözlü veya yazılı olarak gelecek kuşaklara aktarılan, örgün olmayan ve geleneksel alanlarda yoğunlaşan ortak değer, davranışlarla yaşayış kalıplarının bütünüdür. Yeryüzündeki kültür sınırları siyasi sınırlara bağlı kalmaksızın yüzlerce yıldan beri gelişip genişlemekte ve özellikle 1950’li yıllardan sonra önceki yıllara oranla kültürler daha yoğun bir biçimde birbirlerini etkilemektedir. Özellikle bilgi ve kitlesel iletişimde son yıllarda yaşanan baş döndürücü gelişme bu süreci daha da hızlandırmıştır. İçinde bulunduğumuz küreselleşme sürecinde -ulusal ve yerel kültürlerin hızla değişmesi, dünyanın tek bir mekân olarak algılanması bilincinin oluşmasıyla- genç kuşakların halk kültürü konularında bilgilendirilmeleri, ulusal kültürün gelecek nesillere aktarımı açısından zorunlu hâle gelmiştir. Halk kültürünün gelecek nesillere aktarılmasının, kaçınılmaz bir süreç olan küreselleşme karşısında ulusal kimliklerin korunmasına katkı sağlayacağı kuşkusuzdur. Halk kültürünün toplumsal rolünün araştırılmasında halk biliminin üstlendiği bu önemli görevin gerçekleşmesinin yolu eğitim ve öğretimden geçmektedir. Genç kuşakların geçmişini ve bugününü doğru öğrenip geleceğe yönelmelerini ve daha mutlu, daha sağlıklı bir hayat için ait oldukları kültürü, bu kültürün oluştuğu çevreyi tanımalarını sağlamak Türk millî eğitiminin temel amaçlarındandır. Halk kültürü, örgün olmayan kültür aktarım alanlarında (sinema, televizyon vb.) çeşitli nedenlerle kullanılmadığı ve eğitim kurumlarında yer almadığı için yakın gelecekte kentli çocuklar, etkin kitle iletişim araçları tarafından üretilen popüler kültürün ve kitle kültürünün yoğun etkisi altında kendi kültür ifadelerine, davranış kalıplarına, yaşam biçimlerine uzak kalacaklar ve bunların yeniden üretimine katkıları olamayacaktır. Bu öğretim programı ile kısa vadede öğrencilerin; halkın değer yargıları, hayatı, dünyayı algılayış biçimi, belli olaylar karşısındaki tavır, tutum ve tepkileri konularında bilgi sahibi olmaları; uzun vadede ise dünya genelinde gözlenen ekonomik, politik ve kültürel gelişmelerin yeni bir küresel uygarlığın oluşumunu sağladığı gerçeğinden hareketle bu durum karşısında kendi kültürlerini tanımaları, tanıtmaları ve korumaları amaçlanmaktadır. İnsanlık, yazıyla güçlü uygarlıklar kurmadan ve yazıya dayalı örgün eğitim kurumlarını günümüzdeki kadar tabana yaymadan önce, bir kültüre mensup olmanın temel değer, davranış ve yaşayış biçimlerini sözlü kültür ortamlarında ve örgün olmayan öğrenme modelleriyle gelecek kuşaklara aktarıyordu. Bugün ana dili öğrenimi de dâhil olmak üzere bütün bilgi ve kültür aktarımı, kentsel alanda örgün eğitim kurumlarında veya kentin örgün olmayan öğrenme alanlarında (basın, yayın, televizyon, sinema, tiyatro vb.) biçimlenmektedir. Günümüzde Türkçe sözlü kültür aktarımı biçiminde, doğumdan kısa bir süre sonra göreve dönmek durumunda olan anneler tarafından öğretilememekte; ana dili çağdaş kentte hızla “kreş dili” veya “okul öncesi eğitim dili” biçimine dönüşmektedir. Bu simgesel örnekte de görüleceği 8 gibi çocuğun kendi kültürü ile buluşması, onu anlaması, kavraması ve tüketmesi, bu kültürün örgün eğitim süreçlerinin bir parçası olmasına bağlıdır. Halk kültürü, çağdaş bilim yaklaşımı içinde bir kültüre ait olmanın sözel ve geleneksel bütün yönlerini içerdiği gibi aynı zamanda bir toplumun kentsel alanlarda kazandığı yeni sözel ve geleneksel değerleri, davranışları ve yaşayışları da kapsamaktadır. Yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa geleneksel yollarla sözlü kültür ortamında aktarılan kültürel ürünlerin ana dili öğretiminde olduğu gibi aktarılma yolları, kentleşmeye dayalı olgular nedeniyle gün geçtikçe tıkanmaktadır. Bu nedenledir ki “kültür eğitimi” günümüz insanı için kaçınılmaz hâle gelmiştir. Dünyanın kentsel alanlarda “halk kültürü eğitimi”ni ihmal etmesi, insanlığın kültürel zenginliğinin ve çeşitliliğinin ortadan kalkması olasılığını doğurmuştur. Özellikle kültür endüstrisine egemen olan sınırlı sayıdaki çok uluslu şirketin dayattığı tek tip kültürün etkinleşmesi, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO’yu harekete geçirmiş ve 2003 yılında, Türkiye’nin de aktif destek verdiği ve iç hukukunun bir parçası hâline getirdiği “Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi”ni ortaya çıkarmıştır. Bu sözleşme; halk edebiyatı, halk müziği, halk tiyatrosu, halk gelenek ve inançları, halk el sanatları gibi kültür alanlarının yok olmasının insanlık için büyük bir kayıp olacağını belirtmekte ve bu yönde önlemler geliştirmektedir. Geliştirilmesi tasarlanan en önemli önlem, bu mirasın korunması, yaşatılması ve kuşaktan kuşağa aktarılmasını sağlamaktır. Burada bütün sorumluluk eğitim kurumlarına düşmektedir. Sözleşme, ilk olarak her düzeydeki eğitim kurumunda “somut olmayan kültürel miras”ın ders olarak okutulmasını istemekte, ardından kitle iletişim araçları ile bu mirasın yaygınlaşması ve yaşatılması yönünde çaba harcanmasını önermektedir. Gerek kendi kültürünü gelecek kuşaklarla örgün eğitim alanlarında buluşturma çabası gerekse kültürel sorunları uluslararası alanda büyük bir ciddiyet ve sorumlulukla paylaşan UNESCO gibi saygın bir kültür kurumunun öngörüleri, bu dersin eğitim kurumlarında okutulması gereğini açıkça ortaya koymaktadır. Halk biliminin durağan nitelikteki anlayıştan canlı ve üretken bir anlayışa geçebilmesinde bu disiplinin temel amaçları ve yaklaşımlarıyla hazırlanan halk kültürü dersi, Türk millî eğitiminin amaçları doğrultusunda nitelikli insan yetiştirilmesine önemli katkılar sağlayacaktır. Öğretim programının, toplumsal ve siyasal yapıdan ekonomik örgütlenmeye, sözlü gelenek, değerler sistemi ve inançlardan yiyecek, giyecek, mimari, sanat, müzik, oyun, eğlence ve kültür ürünlerine kadar kültürel yaşamın bütününü konu edinen bir temel yaklaşımı içermesi amaçlanmıştır. Kültürün sürekliliğini olduğu kadar değişkenliğini de fark ettirmek ve bu değişkenliğe neden olan etmenleri çözümlemek dersin temel amaçlarındandır. Bu nedenle halk kültürü dersi geleneksel olan kadar, modern ve güncel olan pek çok kültürel öge üzerine de ilgisini yöneltmiştir. Halk Kültürü Dersi Öğretim Programı’nda verilen öğrenme alanları ve ünitelerle öğrencilere insan, kültür ve toplum üzerine değerlendirme yaparken daha geniş, karşılaştırmalı bir perspektif ve çok yönlü bakış açısı kazandırılması hedeflenmiştir. 9 Halk kültürü ürünlerinden çağdaş yaratmalar aşamasına varabilmek için temel çizgileriyle halkın sezgisine, beğenisine, becerisine ve yaratma gücüne dayandırılan bu Program, öğrenciye kültürel değerlerin yozlaşıp yok olmasını önleme, onları koruyup arıtarak yerelliklerine ve ulusallıklarına çağdaş boyutlar katma bilincini kazandıracaktır. Halk kültüründen beslenecek çağdaş yaratmalar hem ülkemize ve insanımıza saygınlık kazandıracak hem de insanlığın ortak kültürüne katkıda bulunacaktır. Bunun gerçekleşmesinde halk kültürü dersinin de önemli katkıları olacaktır. Halk kültürü dersi, halk arasında tarihî dönemlerde, çeşitli sebeplerle ortaya çıkmış davranış ve geleneklerin tamamını olumlamak ve bunların tamamının gelecek kuşaklar tarafından uygulanmasını sağlamak gibi bir amaç taşımamaktadır. Öğrencilerin, kültürüne karşı irdeleyici ve çeşitli kültür gruplarının davranışlarını çözümleyici bir bakış açısı kazanmaları dersin temel amaçlarından biridir. Öte yandan örgün eğitim içinde yerini bulmayan; ancak bir toplum için sosyal ve kültürel anlamda kullanımı son derece gerekli olan sosyal normların(kuralların) öğrencilere aktarılması gerekmektedir. Bu aktarımlar, kültürel kimliğin veya bir kültüre mensup olmanın asgari ölçütleri olacaktır. Bunlar ortak kültür kodlarını oluşturacaktır. Dünya gün geçtikçe yemek kültüründen giyim kültürüne, yapım tekniklerinden sanat anlayışlarına kadar tek tip bir kültüre doğru gitmektedir. 19. yüzyılda milletleri ve kültürleri birbirinden ayırmak için kullanılan giyim, mimari, sanat gibi birçok özgünlük giderek yok olmaktadır. İnsanlığı kültürel fakirliğe götüren bu yok oluş, yerel kültürlerin önem kazanmasını sağlamaktadır. Oysa Türk halk kültürü hâlâ özgünlüğünü, zenginliğini ve çeşitliliğini korumaktadır. Bu niteliklerini sürdürebilmesi genç kuşaklara aktarılabilmesine bağlıdır. Halk kültürü dersi de Türk halk kültürünün genç kuşaklara aktarılmasına büyük katkı sağlayacaktır.]]>
279 2008-08-15 12:25:38 2008-08-15 19:25:38 open open neden-halk-kulturu-dersi-konuldu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218828350 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2052;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231167674;}";"; views 2240 600 leyla-prenses@hotmail.com http://yok 85.100.171.175 2008-09-21 11:04:55 2008-09-21 18:04:55 1 0 0 601 derdim_oss_@hotmail.com 88.229.52.49 2008-10-08 10:34:47 2008-10-08 17:34:47 1 0 0 602 ozgegulcag@hotmail.com 85.110.133.50 2009-03-04 19:51:37 2009-03-04 17:51:37 1 0 0 5742 aybuke_burcu_97@hotmail.com http://gogle 88.227.182.17 2009-09-24 06:55:47 2009-09-24 13:55:47 1 0 0 11103 canahmet.yilmaz@hotmail.com 195.174.114.154 2010-03-18 09:10:27 2010-03-18 16:10:27 1 0 0 11105 canahmet.yilmaz@hotmail.com 195.174.114.154 2010-03-18 10:01:24 2010-03-18 17:01:24 1 0 0 11107 canahmet.yilmaz@hotmail.com 195.174.114.154 2010-03-18 10:21:47 2010-03-18 17:21:47 1 0 0
Halk kültürü dersinde öğrencilerden beklenenler http://www.sosyalbilgilerci.com/halk-kulturu-dersinde-ogrencilerden-beklenenler/ Fri, 15 Aug 2008 19:30:41 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=280 halk kültürü

PROGRAMIN TEMEL YAKLAŞIMI Bilgi, insanlık tarihinin her döneminde önemli olmakla beraber, iletişim olanaklarının küçülttüğü dünyamızda en önemli konu durumuna gelmiştir. Çağımızda tartışılmaz üstünlük, bilgiyi üreten ve bilgiyi kullananlarındır. Bilginin kazanılmasında, kullanılmasında ve donanımlı insan gücünün yetiştirilmesinde en önemli görev eğitim sistemimize düşmektedir. Kalkınma planları ve millî eğitim şûralarında sıklıkla öğrencilerin bilgiye ulaşma yollarını öğrenmelerine, sorun çözme ve karar verme becerilerini geliştirmelerine olanak sağlayacak şekilde öğretim programlarının yeniden düzenlenmesine ihtiyaç duyulduğu dile getirilmektedir. Tüm bu ihtiyaçlar doğrultusunda dünyada yaşanan gelişmelere paralel olarak öğretim programlarında yeni yaklaşımlar dikkat çeker duruma gelmiştir. Bu nedenlerle Halk Kültürü Dersi Öğretim Programı bilginin taşıdığı değeri ve bireyin var olan deneyimlerini dikkate alan bir yaklaşımla hazırlanmıştır. Böylelikle etkinlik merkezli, bilgi ve beceriyi dengeleyen, öğrencinin kendi yaşantısını ve bireysel farklılıklarını dikkate alan, çevresiyle etkileşimine olanak sağlayan yeni bir anlayış yaşama geçirilmeye çalışılmaktadır. 10 Bu anlayış doğrultusunda Halk Kültürü Dersi Öğretim Programı; 1. Öğrencilerin bilgi, beceri ve değerlerinin gelişmesini sağlayarak öğrenmeyi öğrenmenin gerçekleşmesini ön planda tutar. 2. Öğrencileri gözlem, araştırma ve derleme yapmaya özendirir. 3. Öğrencilerin fiziksel ve duygusal açıdan sağlıklı ve mutlu bireyler olarak yetişmesini amaçlar. 4. Millî kimliği merkeze alarak evrensel değerlerin benimsenmesine ve öğrencinin kendi kültürünü diğer kültürler içinde konumlandırmasına yardımcı olur. 5. Öğrencilerin sahip oldukları kültürel zenginliği görmesini sağlar. 6. Öğrencilerin öğrenme sürecinde deneyimlerini kullanmasına ve çevreyle etkileşim kurmasına olanak sağlar. 7. Her öğrenciye ulaşabilmek için öğrenme, öğretme yöntem ve tekniklerindeki çeşitliliği dikkate alır. 8. Oluşturulacak öğrenci çalışma dosyalarıyla öğrenme ve öğretme süreçlerinde öğrencinin değerlendirilmesine olanak sağlar.

]]>
280 2008-08-15 12:30:41 2008-08-15 19:30:41 open open halk-kulturu-dersinde-ogrencilerden-beklenenler publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218828651 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:408;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231168931;}";"; views 385
Halk kültürü dersinde öğrenme alanları http://www.sosyalbilgilerci.com/halk-kulturu-dersinde-ogrenme-alanlari/ Fri, 15 Aug 2008 19:35:21 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=281 . Bunun yanı sıra bayram, kutlama, şenlik ve özel gün çeşitlerini, bu günlerde gerçekleştirilen komşu, dost, akraba ziyareti ve uygulamalar ile birlikte bunların geleneğin aktarılmasındaki önemini, sosyal ve kültürel ilişkilerin oluşmasına katkısını kavrar. Halk inançlarının oluşma nedenleriyle birlikte üyesi olduğu kültürün, etkileşim içinde bulunduğu kültürler ve inançlardan izler taşıdığının farkına varır. 3. HALK SANATLARI Bu öğrenme alanıyla öğrenciler; giyim kuşamın geçmişten günümüze değişiklikler gösterdiğini, bu değişikliklerde toplumun sosyo-ekonomik yapısının, ekolojinin, kullanılan malzemenin, iklimin etkili olduğunu kavrar. Geleneksel hayatta giyim kuşamı bütünleyen takı kullanma ve süslenme geleneğinin günümüzde de devam ettiğini; geleneksel ögeler içeren bir giyim kuşam örneğinin bize, ait olduğu toplulukla ilgili pek çok bilgi sunabildiğini ( bir Türkmen ya da Yörük köyüne gidildiğinde kimin sözlü, kimin nişanlı, kimin dul olduğunun kullanılan başlıktan ve giysilerin renklerinden anlaşılması gibi), günlük giysilerin ve özel gün giysilerinin farklı olduğunu kavrar. Bunun yanında geleneksel el sanatlarının insanların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla oluşturulduğunu, toplumun duygularını, sanatsal beğenilerini ve kültürel özelliklerini yansıttığını kavrar. Öte yandan halk mimarisinin toplumun değer yargılarını, dünya görüşlerini, gelenek, görenek, inanç sistemlerini, aile ve akrabalık bağlarını, komşuluk ilişkilerini anlamaya, anlatmaya kaynaklık eden önemli alanlardan biri olduğunu ve yerel ustalar tarafından yapıldığını fark eder. 4. SÖZLÜ ANLATIMLAR Bu öğrenme alanıyla öğrenciler; sözlü anlatımların (bilmece, tekerleme, masal, atasözü, deyim, fıkra, mit, efsane, destan, halk hikâyesi, halk şiiri vb.) halkın duygu ve düşüncelerini aktarmadaki yerini, halk kültürü içindeki önemini, varyantlarını, aktarıcılarını (ozan, âşık, masal ve fıkra anlatıcısı vb.) ve bunların günümüzdeki durumunu fark eder. 15 5. HALK BİLGİSİ Bu öğrenme alanıyla öğrenciler; Türk mutfağının çeşitliliğini, yiyecek ve içeceklerin hazırlanması, saklanması ile ilgili uygulamaları, ikram geleneğini vb. fark ederek yeme alışkanlıklarındaki değişimi tartışır. Halk hekimliğinin oluşma nedenlerini kavrar. Halk hukukunun, halk kültürünün geleneksel kurallarından oluştuğunun farkına varır. Uzun süreli deneyim ve bilgi birikimlerinin ürünü olan halk takvimini belirleyen ögeleri tanıyarak halk takviminin günümüzdeki uygulamalarını fark eder. 6. MÜZİK, OYUN, EĞLENCE Bu öğrenme alanıyla öğrenciler; geleneksel çocuk oyunlarını tanır ve bu oyunları kendi oyunlarıyla karşılaştırarak oyunlardaki ve oyun alanlarındaki değişimi sorgular. Halk müziği ve oyunlarının ortaya çıkış nedenlerini, yörelere göre çeşitlilik gösterdiğini, yaratıcılarını ve bunlara eşlik eden çalgıları tanır. Geleneksel tiyatronun halk kültürü içindeki yerini, geleneksel tiyatro örneklerinden hareketle fark eder. 7. KÜRESELLEŞME VE HALK KÜLTÜRÜ Bu öğrenme alanıyla öğrenciler; kültürel küreselleşmenin önüne geçmek amacıyla ortaya konan “Somut Olmayan Kültürel Miras Sözleşmesi”ni tanır. Kültür turizminde halk kültüründen yararlanma yollarını öğrenerek kültürel değerlerin yaşatılması, toplanması, korunması ve müzeleştirilmesinin önemini kavrar.]]> 281 2008-08-15 12:35:21 2008-08-15 19:35:21 open open halk-kulturu-dersinde-ogrenme-alanlari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218828937 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2593;s:11:"sayac_bugun";i:10;s:9:"son_okuma";i:1231172960;}";"; views 2849 603 m_eryem@hotmail.com http://azed. 88.228.150.133 2008-11-03 12:32:41 2008-11-03 19:32:41 1 0 0 6519 asiemocuq@hotmail.com 78.183.130.210 2009-11-05 09:03:37 2009-11-05 16:03:37 1 0 0 10714 ecem_yurur@hotmail.com 85.101.220.186 2010-03-10 06:36:31 2010-03-10 13:36:31 trash 0 0 10777 tuana-nil@hotmail.com 78.165.85.79 2010-03-11 07:17:48 2010-03-11 14:17:48 trash 0 0 10778 tuana-nil@hotmail.com 78.165.85.79 2010-03-11 07:18:05 2010-03-11 14:18:05 1 0 0 10779 tuana-nil@hotmail.com 78.165.85.79 2010-03-11 07:20:42 2010-03-11 14:20:42 1 0 0 10944 elifnurtekin@hotmail.com 88.229.56.95 2010-03-15 07:10:06 2010-03-15 14:10:06 trash 0 0 Halk kültürü dersini nasıl işlemeliyiz? http://www.sosyalbilgilerci.com/halk-kulturu-dersini-nasil-islemeliyiz/ Fri, 15 Aug 2008 19:44:30 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=282 2. Halk kültürü dersi öğrenme alanları ve bu alanların üniteleri sosyal bilgiler, Türkçe, müzik, din kültürü ve ahlak bilgisi, beden eğitimi ve spor etkinlikleri gibi derslerle de ilişkilendirilerek çok yönlü olarak işlenmelidir. 3. Üniteler işlenirken sekiz temel becerinin yanı sıra öğrencilerin gözlem, derleme, değişim ve sürekliliği algılama, sosyal ve kültürel katılım gibi becerileri kazanmaları üzerinde önemle durulmalıdır. 4. Programdaki değerler, üniteye konu olan halk kültürü ürünleri/uygulamaları etrafında ortaya çıkan uygulamalardan hareketle verilmelidir. 5. Millî ve dinî bayramlar, mahalli kurtuluş ve kutlama günleri gibi önemli olaylar, belirli gün ve haftalardan yararlanılarak öğrencilerin sosyal ve kültürel katılım becerisi geliştirilmelidir. 6. Öğretmen, halk kültürü ürünlerinin sergilendiği müze, fuar, sergi vb. yerlere düzenlenecek inceleme gezilerine önem vermelidir. Gezilerin her aşaması planlanmalı, öğrenciler için çalışma kâğıtları hazırlanmalı ve değerlendirilmelidir. 7. Öğretmen fotoğraf, film, CD-ROM, benzeşim (simülasyon) programlarını, çoklu ortam (multimedia) araçlarını, telekomünikasyon hizmetlerini (internet gibi) dersin bir parçası olarak kabul etmeli ve imkânları ölçüsünde uygulamalı; gezi düzenlenemeyen mekânlara, sanal alan gezileri yaptırmalıdır. 8. Değerlendirme, öğrenmenin ayrılmaz bir parçasıdır. Öğretmen tarafından ünitenin yapısına uygun olan değerlendirme araç ve yöntemleri seçilmeli, seçilen araç ve yöntemler, sadece öğrenme ürününü değil, öğrenme sürecini de değerlendirmelidir. Bu ders kapsamında kullanılabilecek değerlendirme yöntemleri; gözlem, görüşme, sözlü sunum, öz değerlendirme ve performans değerlendirmedir.]]> 282 2008-08-15 12:44:30 2008-08-15 19:44:30 open open halk-kulturu-dersini-nasil-islemeliyiz publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218829900 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:873;s:11:"sayac_bugun";i:7;s:9:"son_okuma";i:1231170575;}";"; views 962 MEDYA OKURYAZARLIĞI DERSİ NEDEN GEREKLİDİR? http://www.sosyalbilgilerci.com/medya-okuryazarligi-dersi-neden-gereklidir/ Fri, 15 Aug 2008 20:01:47 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=283

MEDYA OKURYAZARLIĞI DERSİ NEDEN GEREKLİDİR? 20. yüzyılda başlayan ve hâlen devam etmekte olan bilim ve teknolojideki hızlı gelişme, her alanda olduğu gibi iletişim alanında da etkili olmuş ve bilim adamlarının geçtiğimiz yüzyılı “enformasyon çağı” olarak tanımlamalarına yol açmıştır. Kitle iletişim araçlarının gelişimine paralel olarak iletişim kanallarının çeşitliliğinin artması, bir yandan içerik doldurma sorununu beraberinde getirirken, diğer taraftan bu “bilgi” ve “enformasyon” bolluğunda “doğru bilgi”ye nasıl ulaşılabileceğine ilişkin sorunsalı da ortaya çıkarmıştır. İletişim kanallarındaki niceliksel artışın, aynı oranda niteliğe yansımaması, yukarıda tanımlanan sorunu tetikleyen önemli unsurlardan biri olarak görülmektedir. Elektronik medyanın teknolojiden aldığı destekle kullanıma sunduğu kanalların çeşitliliği, çocuklardan yetişkinlere kadar her kesimi kendine çeken bir cazibe merkezi oluşturmaktadır. Bu yoğun enformasyon altında, özellikle çocuklar, sunulan malzemeyi seçme şansı olmadan ve bilinçsizce doğrudan almakta ve o oranda da etkilenmektedirler. Kitle iletişim araçlarının kolay ulaşılabilirliği, bireyden topluma kadar her alanda etkili olabilen çeşitli yayınların evimizin içine kadar gelerek, sadece yetişkinlerin değil, çocukların da etkiye açık birer alıcı durumuna düşmelerine neden olmaktadır. Bugün tartışmasız en etkili kitle iletişim aracı olan televizyonun, kişilerin sosyal yaşamlarının neredeyse “olmazsa olmaz”ı hâline geldiği de çok açıktır. Ülkemizde 90’lı yıllardan bu yana özel televizyon yayıncılığına geçiş ve televizyon programlarındaki görece çeşitlilik, ülkemiz insanının ekrana daha bağımlı hâle gelmesine yol açmıştır. Yapılan bilimsel araştırmalarda, Türkiye’deki televizyon izlenme oranının günde ortalama 4–5 saat olduğu görülmektedir. Bir kişi yılın %19’unu televizyon izleyerek geçirmektedir. Kişinin yılın %33’ünü uyuyarak, %33’ünü çalışarak, %14’ünü de bu etkinliklerin dışında kalan etkinliklerle geçirdiği göz önüne alındığında bu oranın oldukça büyük olduğu ortaya çıkmaktadır. Çeşitli uluslararası araştırma ve istatistikler de çocuklar da dâhil olmak üzere televizyon izlemenin, büyük bir zaman değerlendirme ya da başka bir deyişle zamanı tüketme olgusu olarak gözüktüğüne parmak basmaktadır. Bir boş zaman aktivitesi olarak görülen televizyon izleme süreleri, yapılan uluslararası istatistiklerde ortalama olarak günlük 2–4 saat olarak görülmektedir. Bu da tüm hayati aktivitelerden arta kalan zamanın televizyon karşısında tüketilmesi anlamına gelmektedir. Çocukların televizyon karşısında etkiye en açık, en hassas grubu oluşturduğu bir gerçektir. Çocuklar için, televizyon mesajlarına bu kadar açık olmanın diğer büyük bir tehlikesi de gerçeklik ile kurguyu ayırt edecek bir yaşta ve donanımda olmadıklarından dolayı, gördükleri her şeyi gerçeklik olarak algılayıp olabilirliğine inanmalarıdır. Bilimsel araştırmaların düzenli olarak 2–2,5 yaşında televizyon izlemeye başladıklarını ifade ettikleri çocuklar için, bunun ne kadar vahim bir durum olduğu da ortadadır. Yapılan bazı araştırmalar ülkemizde çocukların televizyon izleme konusunda oldukça özgür olduklarını ortaya koymaktadır. 6–17 yaşları arasındaki çocuk ve gençler günde ortalama 3–4 saat televizyon izlemektedirler. Yine aynı yaş grubundaki çocuk ve gençlerin okul dışındaki birinci etkinliği televizyon izlemektir. Çocukların yılda yaklaşık olarak 900 saatini okulda, 1500 saatini ise ekran karşısında geçirdiği düşünüldüğünde durumun ciddiyeti daha da belirginleşmektedir. Ülkemizdeki çocukların %82’si televizyon izleme, istediği programı seçme ve istediği kadar ekran başında kalma kararlarını kendilerinin verdiğini söylemektedirler. Başka bir 5 ifade ile söylersek televizyonun yoğun etkisinin en hassas alıcısı durumundaki çocukların maalesef %82’lik gibi büyük bir kısmı bu etkinliği, zamanını ve süresini kendileri tayin etmektedirler. Bütün bu araştırmalar ve bunlar üzerinde yapılan değerlendirmeler; görsel, işitsel ve yazılı medya karşısında savunmasız bir alıcı durumunda bulunan çocukların, ilköğretimden başlayarak medya karşısında bilinçlendirilmelerinin gerekliliğini ortaya koymaktadır. Böylelikle öğrenci; medya karşısında pasif bir alıcı olmak yerine, medyayı okuyabilecek, medyanın dilini çözebilecek bilinç düzeyine ulaşarak iletişim olgusunda aktif bir birey olarak yer alabilecektir. Batı’da son 30 yıldır ilkokullar için Medya Okuryazarlığı dersinin zorunlu olup olmaması gerektiği tartışılmış ve tartışılmaktadır. Bu ülkelerin bazılarında tıpkı Matematik, Fen Bilgisi ya da Dil Bilgisi gibi Medya Okuryazarlığı dersi de diğer dersler arasında yerini almıştır. Ancak Kanada’da olduğu gibi bazı ülkelerde ise medya okuryazarlığına ilişkin konular başka derslerin (Sanat, Edebiyat, Vatandaşlık Bilgisi vb.) içerisinde verilmektedir. Televizyon karşısında en hassas ve etkiye en açık grubu oluşturan çocukların ekranda izlediklerini, “gerçeklik” ve “kurgu” bakımında ayırt etme becerisini de kazanacakları Medya Okuryazarlığı dersinde, medyanın olayları ve olguları nasıl ve neden belli yönleriyle yansıttığı çocuklara anlatılacak ve insanımız ilköğretim çağından başlayarak medyaya eleştirel bakabilen, bilinçli alıcılar olarak yetiştirilecektir. Bireyler, var olan gerçeklik ile medyada sunulan gerçeklik arasındaki farkı ne kadar erken yaşta öğrenip idrak etmeye başlarlarsa, medyanın üzerlerindeki olumsuz etkilerini de o ölçüde aza indireceklerdir. Medya Okuryazarlığı dersinde öğrencilerin bazı medya yayınlarının sunduğu enformasyonun sübjektif, dikkatlice seçilmiş, belli bir bakış açısına göre kurgulanmış ve birtakım etkilerle oluşturulmuş bir yeniden üretim olduğunu kavramaları sağlanacaktır. Ayrıca medya kuruluşlarının birer ticari aygıt olarak insanların üzerinde reklamlar, filmler, müzikler vb. aracılığıyla nasıl bir tüketim iştahı oluşturma işlevi üstlendikleri de vurgulanmaktadır.]]>
283 2008-08-15 13:01:47 2008-08-15 20:01:47 open open medya-okuryazarligi-dersi-neden-gereklidir publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218830911 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1184;s:11:"sayac_bugun";i:8;s:9:"son_okuma";i:1231172890;}";"; views 1172
Medya okur yazarlı dersinden amaçlananlar http://www.sosyalbilgilerci.com/medya-okur-yazarli-dersinden-amaclananlar/ Fri, 15 Aug 2008 20:38:26 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=284 Bu anlayış doğrultusunda Medya Okuryazarlığı Dersi Öğretim Programı; 1. Bilgi, beceri ve değerlerin gelişmesini sağlayarak öğrenmeyi öğrenmenin gerçekleşmesini ön planda tutar. 2. Öğrencileri gözlem, araştırma yapmaya ve çevresine yapıcı eleştirel gözle bakmaya özendirir. 3. Öğrencilerin fiziksel ve duygusal açıdan sağlıklı ve mutlu bireyler olarak yetişmesini amaçlar. 6 4. Öğrencilerin ruhsal, ahlaki, sosyal ve kültürel yönlerden gelişmesini hedefler. 5. Öğrencilerin öğrenme sürecinde deneyimlerini kullanmasına ve çevreyle etkileşim kurmasına olanak sağlar. 6. Her öğrenciye ulaşabilmek için çoklu zeka kuramını, öğrenme-öğretme yöntem ve tekniklerindeki çeşitliliği dikkate alır. 7. Oluşturulacak öğrenci çalışma dosyaları]]> 284 2008-08-15 13:38:26 2008-08-15 20:38:26 open open medya-okur-yazarli-dersinden-amaclananlar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218832706 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:398;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231135824;}";"; views 379 Sosyal bilgiler dersi yetiştirme kursu planları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-dersi-yetistirme-kursu-planlari/ Fri, 15 Aug 2008 21:12:07 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=285 http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=1946.sinifsosyalbilgileryetistirmekursplani.xls 7. sınıf sosyal bilgiler yetiştirme kurs planı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=3947sinifyetistirmekursuplani.xls 8. sınıf sosyal bilgiler yetiştirme kurs planı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=888sinifyetistirmekursuplani.xls]]> 285 2008-08-15 14:12:07 2008-08-15 21:12:07 open open sosyal-bilgiler-dersi-yetistirme-kursu-planlari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218834727 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1880;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231160483;}";"; views 3450 Son zamla memur maaşı ne kadar oldu? http://www.sosyalbilgilerci.com/son-zamla-memur-maasi-ne-kadar-oldu/ Sat, 16 Aug 2008 11:20:53 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=286 112'şer YTL, astsubay çavuş maaşına 127 YTL, teğmen maaşına 132 YTL, polis mumuru maaşını 161 YTL, araştırma görevlisi maaşına 171 YTL, mühendis maaşına 164 YTL ilave ek ödeme getirildiğini bildirdi.Bu zamlar 15 Ağustos sonrası geçerli olacak.Tayyip memurlarımızı hiçbir zaman enflasyonun altında ezdirmediklerini belirtti.Memurlara bol zamlı günler dileriz]]> 286 2008-08-16 04:20:53 2008-08-16 11:20:53 open open son-zamla-memur-maasi-ne-kadar-oldu publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218885666 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:596;s:11:"sayac_bugun";i:5;s:9:"son_okuma";i:1231160724;}";"; views 683 Sosyal bilgiler öğretmenleri için bir kaç paylaşımlar http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ogretmenleri-icin-bir-kac-paylasimlar/ Sat, 16 Aug 2008 17:49:02 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=288

Sosyal bilgiler öğretmenleri için yine bir kaç paylaşımla karşınızdayım.bu paylaşımın belli bir anafikri olmayıp bir kaç telden olacak.Bu gün üzüm bahçesine üzüm toplamaya gittiğim için epey yorulmuşum.Şunu anladım ki artık hamlamışım üzülerek söğlüyorum rahata alışmışım eskiden bu kadar çalışmaya çalıştım bile demezken şimdi kendimi eve zor attım.Nerde eski günler eski günler dediğime bakmayın 2 yıl öncesini bahsediyorum.Sosyal bilgiler öğretmenliğini ve doğayı parantez içinde keçileri çok severim.Bir dahaki yazımda sizlere keçilerden bahsetmek istiyorum.Keçiler üzerinde yüksek lisans yapılır deseler hiç düşünmez yaparım.Zamanında çok içli dışlı oldum onlarla hepsinin bir ayrı kişiliği var. Konuyu fazla dağıtmayalım.Paylaşım nerde dediğinizi duyar gibi oldum işte - Siz değerli sosyal bilgiler öğretmenlerine rehber öğretmeni olduğunuz veli toplantıları için veli toplantı tutnağıdır http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=532velitoplants.doc -Şimdi de az önce acele etmemek anafikirli güzel bir rehberlik yazısı okudum.İster sosyal bilgiler dersinde 2 dakikada öğrencilerinize okursunuz ister rehberlik saatinde etkinlik olarak 1 ders boyunce işlersiniz değerlendirirsiniz http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=781acele etmek.doc Sosyal bilgiler öğretmenlerinin genelde teknoloji ile araları iyi olur en azından benim çevremdeki sosyal bilgiler öğretmenleri öğle ama benim için geçerli değil sanırım bilgisayarıma format ata ata bilgisayar leyla oldu.Bir çok belgeler kayboldu.Neden mi bu konuya değindim benim güzel bir şube öğretmenler kurulu toplantı tutanağı olacaktı bir türlü bulamadım.Hazırlamakta şu an zor geldi.Tembellik başa dert.Neyse bir başka arkadaşın hazırlamış olduğu paylaşımlarla siz değerli sosyal bilgiler öğretmenleri karşısındayım. http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=906.sinif subeogretmenler kurulu toplantisi.doc Kair geceniz mubarek olsun]]>
288 2008-08-16 10:49:02 2008-08-16 17:49:02 open open sosyal-bilgiler-ogretmenleri-icin-bir-kac-paylasimlar publish 0 0 post 0 views 391 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:373;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231172206;}";"; _edit_lock 1218908943 5430 edgu06@hotmail.com 78.165.138.70 2009-09-09 06:41:09 2009-09-09 13:41:09 1 0 0
Tutanaklar, değerlendirme, gözlem, etkinlik ve çeşitli formlar http://www.sosyalbilgilerci.com/tutanaklar-degerlendirme-gozlem-etkinlik-ve-cesitli-formlar/ Sat, 16 Aug 2008 18:49:40 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=289

Artık yeter diyesiye kadar siz değerli sosyal bilgiler öğretmenleri ile gözlem, etkinlik, rehberlik ve binumum formları paylaşmaya devam edeceğim.E artık başlayalım mı paylaşımları ilkin Siz dünya'nın en mutlu insanları sosyal bilgiler öğretmenleri için öğrenci ödev kontrol çizelgesini paylaşacağım. http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=588odevkonrol.doc İlköğretim çocukları için sağlıklı beslenme nasıl olur diye merak ediyorsanız buraya tıklayınız Çocuklarda internet kullanımı nasıl olmalı sorusunun cevabı.Kaynak:iogm.meb.gov.tr http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=302cocuklardainternetkullanimi.doc Yıllık ödev değerlendirme formu http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=417yillikodevdegerlendirmeform.doc Eğitsel kol dağılım çizelgesi http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=320egitselkol.zip]]>
289 2008-08-16 11:49:40 2008-08-16 18:49:40 open open tutanaklar-degerlendirme-gozlem-etkinlik-ve-cesitli-formlar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218912709 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:396;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231147453;}";"; views 464 604 betultekerek46@hotmail.com 88.232.7.231 2008-08-22 11:07:28 2008-08-22 18:07:28 1 0 0
Sosyal bilgiler 8.sınıf konuların tamamını kapsayan sunum http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-8sinif-konularin-tamamini-kapsayan-sunum/ Sun, 17 Aug 2008 15:40:02 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=290 http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=645__304_NKILAP_Buetuen_Konular-iyi.ppt]]> 290 2008-08-17 08:40:02 2008-08-17 15:40:02 open open sosyal-bilgiler-8sinif-konularin-tamamini-kapsayan-sunum publish 0 0 post 0 _edit_lock 1218987603 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2904;s:11:"sayac_bugun";i:22;s:9:"son_okuma";i:1231173361;}";"; views 3716 605 tugce-1903-kartal@hotmail.com 78.185.155.196 2009-02-27 14:04:28 2009-02-27 12:04:28 1 0 0 1946 seher_kiraz@hotmail.com 78.175.18.105 2009-05-13 01:33:01 2009-05-13 08:33:01 1 0 0 5151 yokki@hotmail.com http://www.gruphepsifanclub.net 78.160.170.202 2009-08-24 01:48:54 2009-08-24 08:48:54 1 0 0 8434 erberk_fb@hotmail.com 78.191.85.26 2010-01-02 05:28:26 2010-01-02 12:28:26 trash 0 0 7221 mehmet.cimbom.1905@hotmail.com 78.187.104.193 2009-12-03 04:58:48 2009-12-03 11:58:48 1 0 0 8929 seker.kiz.cagla@hotmail.com http://SOSYALBİLGİLERCİ 85.110.57.2 2010-01-12 08:06:41 2010-01-12 15:06:41 1 0 0 9787 nazocan_mervecan@hotmail.com 88.252.198.251 2010-02-12 10:26:59 2010-02-12 17:26:59 1 0 0 9903 gamze-96-6-c@hotmail.com http://google 78.189.176.225 2010-02-16 06:43:05 2010-02-16 13:43:05 1 0 0 Sosyal etkinlikler kulüp tutanakları, çalışmaları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-etkinlikler-kulup-tutanaklari-calismalari/ Mon, 18 Aug 2008 10:21:39 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=291

Bu gün siz değerli sosyal bilgiler öğretmenleri için ne paylaşsam diye düşünürken aklıma kulüp çalışmları geldi.Öğrenciler açısından son derece faydalı olan bu kulüp çalışmları öğrenciyi sosyal hayata hazırlayan sorumluluk dugusu veren güzel bir uygulama.Duyduğum kadarı ile bu sosyal etkinliklere Avrupa'da daha bir fazla önem veriliyormuş.Öğrenciler hastanelerde huzurevlerinde yada kreşlerde çocuk bakıcısı olarak çalışıyorlarmış.Bizde öğrencilerimize bu öenemli değerleri kazandırmak için  sosyal etkinliklere daha bir önem vermeliyiz kanaatindeyim. 1. Hayvanları koruma kulübü belgeleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=730hayvanlarikorumakulubu.zip 2. Tafik güvenliği ilkyardım kulübü belgeleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=198trafikguvenligiveilkyardimkulubu.rar 3. Çevre koruma kulübü belgeleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=463cevrekorumakulubu.rar 4. Yeşilay kulübü belgeleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=463cevrekorumakulubu.rar 5. Kütüphanecilik kulübü belgeleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=785kutuphanane.rar 6. Fotoğrafçılık kulübü belgeleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=97fotografcilikkulubu.zip 7. Gezi tanıma, tanıtma ve turizm kulübü http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=547gezitanitmaveturizmkulubu.rar]]>
291 2008-08-18 03:21:39 2008-08-18 10:21:39 open open sosyal-etkinlikler-kulup-tutanaklari-calismalari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219055174 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:991;s:11:"sayac_bugun";i:2;s:9:"son_okuma";i:1231166254;}";"; views 1258
Rehberlik etkinlikleri nasıl değerlendirilmeli? http://www.sosyalbilgilerci.com/rehberlik-etkinlikleri-nasil-degerlendirilmeli/ Mon, 18 Aug 2008 11:22:13 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=295 komik

ETKİNLİKLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Etkinliklerin değerlendirmesi için programda örnek olarak verilen “Etkinlik Değerlendirme Formları” her etkinlik sonunda uygulanacak diye bir sonuç çıkarılmamalıdır. Kazanımların değerlendirilmesinin süreç ağırlıklı olması öngörülmektedir. Bilindiği üzere rehberlikle ilgili kazanımların birçoğu 40 dakika gibi kısa sürede kazandırılıp ölçülebilecek nitelikte değildir. Bazı kazanımlar bir olgunlaşma süreci istemektedir. Bazıları gözlem yoluyla değerlendirilebilirken, bazıları için ölçek kullanmak gerekebilir. Değerlendirmede hangi kazanımların hangi yöntemle değerlendirileceği konusunda da karar yine tek tek sınıf öğretmenleri tarafından değil okul rehber öğretmeni tarafından, yoksa okul rehberlik hizmetleri okul yürütme kurulu tarafından alınmalıdır. Böylece okulda da bir bütünlük olacaktır. Burada asıl amaç; sınıf rehber öğretmenlerinin bu kazanımın öğrenciler tarafından ne ölçüde kazanıldığını, etkinliğin ne ölçüde uygulanabildiğini ve karşılaşılan güçlüklerle ilgili geri bildirim vermesidir. Bu geri bildirimler her etkinliğin altında yer alan değerlendirme bölümüne de yazılabilir.. Böylece sene sonu raporlarının altyapısı da hazırlanmış olur. Ayrıca bu geri bildirimler okul rehber öğretmeni ile paylaşarak etkinliklerle ilgili ortaklaşa kararlar verilebilir.

]]>
295 2008-08-18 04:22:13 2008-08-18 11:22:13 open open rehberlik-etkinlikleri-nasil-degerlendirilmeli publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219058533 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:308;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231105127;}";"; views 298
Osmanlı devleti padişahları doğum tarihi, vefatı, babası ve annesi isim listesi http://www.sosyalbilgilerci.com/osmanli-devleti-padisahlari-dogum-tarihi-vefati-babasi-ve-annesi-isim-listesi/ Mon, 18 Aug 2008 20:19:58 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=297

 

Osmanlı Padişahları

Saltanatı

Doğumu

Vefatı

Babası

Annesi

1.

Osman Gazi

1299-1326

1258

1326

Ertuğrul Gazi

Hayme Hatun

2.

Orhan Gazi

1326-1359

1281

1360

Osman Gazi

Mal Hatun

3.

Sultan 1.Murad

1359-1389

1326

1389

Orhan Gazi

Nilufer Hatun

4.

Sultan Yıldırım Bayezıd

1389-1403

1360

8 Mart 1403

Sultan 1.Murad

Gülçiçek Hatun

5.

Sultan Çelebi Mehmed

1413-1421

1389

26 Mayıs 1421

Sultan Yıldırım Bayezıd

Devlet Hatun

6.

Sultan 2.Murad

1421-1451

1402

3 Şubat 1451

Sultan Çelebi Mehmed

Emine Hatun

7.

Fatih Sultan Mehmed

1451-1481

29 Mart 1432

3 Mayıs 1481

Sultan 2.Murad

Huma Hatun

8.

Sultan 2.Bayezıd

1481-1512

3 Aralık 1447

26 Mayıs 1512

Fatih Sultan Mehmed

Mükrime Hatun

9.

Yavuz Sultan Selim

1512-1520

10 Ekim 1470

22 Eylül 1520

Sultan 2.Bayezıd

Gülbahar Hatun

10.

Kanuni Sultan Süleyman

1520-1566

27 Nisan 1495

7 Eylül 1566

Yavuz Sultan Selim

Hafsa Hatun

11.

Sultan 2.Selim

1566-1574

28 Mayıs 1524

15 Aralık 1574

Kanuni Sultan Süleyman

Hürrem Sultan

12.

Sultan 3.Murad

1574-1595

4 Temmuz 1546

16 Ocak 1595

Sultan 2.Selim

Nurbanu Sultan

13.

Sultan 3.Mehmed

1595-1603

26 Mayıs 1566

21 Aralık 1603

Sultan 3.Murad

Safiye Hatun

14.

Sultan 1.Ahmed

1603-1617

18 Nisan 1590

22 Kasım 1617

Sultan 3.Mehmed

Handan Sultan

15.

Sultan 1.Mustafa

1617-1623

1592

20 Ocak 1639

Sultan 3.Murad

Handan Sultan

16.

Sultan 2.Osman

1617-1622

3 Kasım 1604

10 Mayıs 1622

Sultan 1.Ahmed

Mahfiruz Haseki Sultan

17.

Sultan 4.Murad

1623-1640

27 Temmuz 1612

9 Şubat 1640

Sultan 1.Ahmed

Kösem Sultan

18.

Sultan İbrahim

1640-1648

5 Kasım 1616

18 Agustos 1648

Sultan 1.Ahmed

Kösem Sultan

19.

Sultan 4.Mehmed

1648-1687

2 Ocak 1642

6 Ocak 1693

Sultan İbrahim

Turhan Sultan

20.

Sultan 2.Süleyman

1687-1691

15 Nisan 1642

22 Haziran 1691

Sultan İbrahim

Saliha Dilasub Sultan

21.

Sultan 2.Ahmed

1691-1695

25 Şubat 1643

6 Şubat 1695

Sultan İbrahim

Hatice Muazzez Sultan

22.

Sultan 2.Mustafa

1695-1703

5 Haziran 1664

29 Ocak 1704

Sultan 4.Mehmed

Emetullah Rabia Sultan

23.

Sultan 3.Ahmed

1703-1730

31 Aralık 1673

1 Temmuz 1736

Sultan 4.Mehmed

Emetullah Rabia Sultan

24.

Sultan 1.Mahmud

1730-1754

2 Agustos 1696

13 Aralık 1754

Sultan 2.Mustafa

Saliha Valide Sultan

25.

Sultan 3.Osman

1754-1757

2 Ocak 1699

30 Ekim 1757

Sultan 2.Mustafa

Şehsuvar Valide Sultan

26.

Sultan 3.Mustafa

1757-1774

28 Ocak 1717

21 Ocak 1774

Sultan 3.Ahmed

Mihrimah Sultan

27.

Sultan 1.Abdülhamit

1774-1789

20 Mart 1725

7 Nisan 1789

Sultan 3.Ahmed

Rabia Şermi Sultan

28.

Sultan 3.Selim

1789-1807

24 Aralık 1761

28 Temmuz 1808

Sultan 3.Mustafa

Mihrişah Sultan

29.

Sultan 4.Mustafa

1807-1808

8 Eylül 1779

16 Kasım 1808

Sultan 1.Abdülhamit

Ayşe Saniye Perver Sultan

30.

Sultan 2.Mahmud

1808-1839

20 Temmuz 1785

30 Haziran 1839

Sultan 1.Abdülhamit

Nakşıdil Valide Sultan

31.

Sultan Abdülmecid

1839-1861

25 Nisan 1823

25 Haziran 1861

Sultan 2.Mahmud

Bezmialem Valide Sultan

32.

Sultan Abdülaziz

1861-1876

8 Şubat 1830

4 Haziran 1876

Sultan 2.Mahmud

Pertevniyal Valide Sultan

33.

Sultan 5.Murad

1876'da 93 gün

21 Eylül 1840

29 Agustos 1904

Sultan Abdülmecid

Şevk-efza Kadın Efendi

34.

Sultan 2.Abdülhamid

1876-1909

21 Eylül 1842

10 Şubat 1918

Sultan Abdülmecid

Tirimüjgan Kadın Efendi

35.

Sultan Mehmed Reşat

1909-1918

2 Kasım 1844

3 Temmuz 1918

Sultan Abdülmecid

Gülcemal Kadın Efendi

36.

Sultan Mehmed Vahidüddin

1918-1922

2 Şubat 1861

15 Mayıs 1926

Sultan Abdülmecid

Gülistu Kadın Efendi

]]>
297 2008-08-18 13:19:58 2008-08-18 20:19:58 open open osmanli-devleti-padisahlari-dogum-tarihi-vefati-babasi-ve-annesi-isim-listesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219090811 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:419;s:11:"sayac_bugun";i:7;s:9:"son_okuma";i:1231169542;}";"; views 402
Sosyal bilgiler öğretmenlerine yine hertelden paylaşımlar http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-ogretmenlerine-yine-hertelden-paylasimlar/ Mon, 18 Aug 2008 20:37:48 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=298 1. Ermeni yalanları bize sorun olup çımıştır.Yabancı devletlerde sağolsunlarda sürekli olmadık yerde karşımıza çıkarırlar.Bilgilenmeliyiz bilgilendirilmeliyiz. http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=371ermenisorunu.doc http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=969ermenistanmeselesi.doc 2.Osmanlı Devleti'nde akıncı http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=660akinci.doc 3.Ege bölgesi özellikleri http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=211egebolgesi.doc      ]]> 298 2008-08-18 13:37:48 2008-08-18 20:37:48 open open sosyal-bilgiler-ogretmenlerine-yine-hertelden-paylasimlar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219091868 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:119;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231124197;}";"; views 105 Kpss ve öğretmenler için bütün konuları kapsayan rehberlik konu anlatımı http://www.sosyalbilgilerci.com/kpss-ve-ogretmenler-icin-butun-konulari-kapsayan-rehberlik-konu-anlatimi/ Tue, 19 Aug 2008 10:15:38 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=299 rehberlik

Kpss sınavına hazırlanan öğretmen adayları ve öğretmenler için çok güzel işlerine yarayabilecek değerli bir kaynak.Bu paylaşımda rehberlik konuları ayrıntılı bir şekilde açıklayan çok değerli bir kaynak.Bilhassa Kpss sınavına hazırlnan öğretmen adaylarının arşivinde mutlaka bulunmalıdır.Kendini eksik hissettiği yada aklına takılan bir soruya cevap bulabilir.Sınıf rehber öğretmeni alan arkadaşlar şöğle bir göz gezdirerek rehberlik konusundaki bilgilerini tazelemiş olurlar.Uzun lafın kısası arşivlik bir paylaşım. Dosyayı buraya tıklarak indirebilirsiniz]]>
299 2008-08-19 03:15:38 2008-08-19 10:15:38 open open kpss-ve-ogretmenler-icin-butun-konulari-kapsayan-rehberlik-konu-anlatimi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219140938 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:531;s:11:"sayac_bugun";i:5;s:9:"son_okuma";i:1231159409;}";"; views 508
Kpss deneme sınavı http://www.sosyalbilgilerci.com/kpss-deneme-sinavi/ Tue, 19 Aug 2008 10:53:11 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=301 301 2008-08-19 03:53:11 2008-08-19 10:53:11 open open kpss-deneme-sinavi publish 0 0 post 0 _oembed_eeb671f83ae63286d83008f2bf8529d5 {{unknown}} _oembed_1ebb342b29420823dbcdd8260d33ffa8 {{unknown}} _edit_lock 1219143192 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:479;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231168490;}";"; views 460 2008 YİBO-PİO Sınavı, Sınav Sonuç Bilgileri http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-yibo-pio-sinavi-sinav-sonuc-bilgileri/ Tue, 19 Aug 2008 10:55:28 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=302 302 2008-08-19 03:55:28 2008-08-19 10:55:28 open open 2008-yibo-pio-sinavi-sinav-sonuc-bilgileri publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219143328 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:183;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231158690;}";"; views 163 _oembed_2ec2f7b232256efc97b391463cee99cc {{unknown}} Kişilik gelişim kuramı Erikson http://www.sosyalbilgilerci.com/kisilik-gelisim-kurami-erikson/ Tue, 19 Aug 2008 17:05:36 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=304   Bu evrenin gelişim görevi çalışkanlığa karşı aşağılık duygusu bunalımını çalışkanlık yönünde çözmekte yatar. Orta çocukluk yalnızca toplumsal gelişimin yaşıt ve oyun ortamlarında bir genişleme zamanı değil, aynı zamanda gelecekteki sorumluluklar için hazırlanırken toplumun araçlarıyla uğraşmayı da öğrenme zamanıdır.   Orta çocukluğun ilk bir ya da iki yılında "araçlar dünyası" makaslardan, kağıtlardan, boyalardan ve boyalı kalemlerden oluşur. Çocuklar belirli becerileri öğrenerek her tür ilginç yeni şeyi yapabilir duruma gelirler. Resimler çizebilir, giysiler dikebilir, pasta yapabilir, model gemi ve uçaklar üzerinde çalışabilir ve okulda iyi notlar alabilirler. Bu dönemin orta ve son bölümüne doğru araçlar okuma, yazma ve yeni bilgi caddelerine kapıları açan hesaplama becerileridir.   Erikson'un Sekiz Normal Gelişim Evresi   Bunalım - Dönem   Güvene karşı Güvensizlik - Bebeklik   Özerkliğe karşı Utanç ve Kuşku - Küçük çocukluk   Girişkenliğe karşı Suçluluk - İlk çocukluk   Çalışkanlığa karşı Aşağılık Duygusu - Orta çocukluk   Kimliğe karşı Rol Karışıklığı - Ergenlik   Yakınlığa karşı Yalıtılmışlık - Genç yetişkinlik   Üretkenliğe karşı Durgunluk - Orta yetişkinlik   Bütünlüğe karşı Umutsuzluk - İleri yetişkinlik   Eğer çocuklar bu araçları kullanmaya özendirilir ve başarıları övülürse bir çalışkanlık ve başarma duygusu geliştireceklerdir. Bu da, belirli bir noktada, yetişkin sorumlulukları almaya hazır bir "iyi çalışan kişi" olarak olumlu bir benlik kavramının gelişmesini kolaylaştıracaktır. Eğer çocuklardan çok az ya da çok fazla şey beklenirse ya da çocuklar çabalarından dolayı eleştirilirse, bir aşağılık duygusu gelişecektir. Sorun, kötü çalışma alışkanlıkları, başarısızlık korkusuyla yarışmalardan kaçınmak ve daha sonraki gelişim görevleriyle başaçıkmada bir yetersizlik olacaktır.   CİNSİYET ROLÜ GELİŞİMİ   İlk çocuklukta cinsiyet rolü gelişimini tartışırken (9. Bölüm) çocukların erken bir yaşta erkekliğe ve dişiliğe ilişkin temel bir fikir kazandıklarını belirtmiştik. İlkokul yaşına gelindiğinde kızların ve oğlanların genellikle oyun nesnelerinde ve etkinliklerinde olduğu kadar, farklılaşan becerilerinde de farklı zevkler oluşturmuş olmaları şaşırtıcı değildir. Son on yılda kızlara açık spor olanaklarında büyük artışlar olmuştur; böylece ergen kızlar bugün geçmiş yıllara oranla daha iyi hareket becerileri geliştirmiş olabilirler. Sonuç olarak, takım çalışmaları için gerekli yeterlik ve tutumları da geliştiriyor olabilirler. Erkek çocuklar, güç ve hız gerektiren sporlarda kendilerine kızlara göre avantaj sağlayan daha fazla kas dokusuna ve farklı kemik yapısına sahip olmakla birlikte, geleneksel cinsiyet kalıpyargıları bu farklılıkları abartmıştır. Fiziksel uygunluk, uyarılmışlık hali, dayanıklılık ve bir takım içinde işlev yapabilme yeteneği hem kız hem de erkek çocuklar için önemlidir ve her iki cins için hem ergenlikte hem de yetişkinlikte önemli olabilir.   Biraz tartışmalı olmakla birlikte, orta çocukluktaki kızlar oğlanlardan daha iyi sözel becerilere sahiptirler ve oğlanlar da mekan algısında ve mekansal akılyürütmede daha iyi görünmektedirler (Maccoby ve Jacklin, 1974). Eğer bu farklılıklar kısmen doğuştan iseler -ki pekala olabilirler- cinsiyet tiplemesinin bunlara katkıda bulunarak ağırlıklarını arttırıp arttırmadığını, kızlara ve oğlanlara eksikliklerini tamamlayıcı olanaklar vermenin gerekip gerekmediğini sormak zorundayız. Örneğin, erkek ilkokul çocukları okuma ve diğer sözel becerilerde daha fazla güçlük çekiyor görünmekle birlikte, öğretmenleri erkek olduğunda okumada daha iyi olmaktadırlar (Shinedling ve Peterson, 1970). Liseli kızlar geometride ve mekansal problemlerde güçlük çekme eğilimindedirler. Ancak, Flanagan (1978) 1960'ın liseli kızları ile 1975'inkileri karşılaştırmış, mekanik ve mekansal yeteneklerde önemli yükselişler bulmuştur. Bu durum kadın rolüne ilişkin daha geniş bir çağdaş tanımı ve kızlara ilişkin daha az katı bir cinsiyet tiplemesini yansıtıyor olabilir.   Orta çocukluk döneminde çocuklar hemen hemen tümüyle kendi cinslerinden çocuklarla oynama ve yakınlık kurma eğilimindedirler. Bazen kızlarla oğlanlar arasında düşmanlığa yakın birşeylerin bulunduğu görülmektedir. Oğlanlar "çıtkırıldım" kızlarla oynamak istemezler ve bir oğlanın dokunduğu bir kız "erkek tohumları, erkek tohumları!" diye çığlıklar atabilir. Ders aralarında kızlar oyun alanının bir yanında, oğlanlar öbür yanında oynarlar. Doğumgünü partilerindeki konuklar kadar arkadaşlar da aynı cinsten olma eğilimindedir. Birçok yetişkin bu durumu bu yaşta "gayet doğal" bulur. Eğer anababalar ve diğerleri cinsiyet tiplemesine bağımlı iseler bu "gayet doğal"dır; fakat erinlikten önce çok az cinsiyet tiplemesi yapan kültürlerde bu norm değildir. Rolleri dar bir biçimde tanımlamayan anababaların çocukları karşı cinsle daha iyi ilişkiler kurabilirler. Fakat cinsiyet tiplemesi okullar, anababa dışındaki yetişkinler ve çocuğun yaşıtları tarafından sürdürülür. Araştırmaya dayalı veriler kıt olmakla birlikte, öyle görünüyor ki, yaşıtlar, özellikle de orta çocukluk dönemindeki erkek çocuklar cinsel role uyma doğrultusunda gitgide artan bir baskı uygulamaktadırlar. Kız çocuklar diğer kızlar "erkek oyuncakları" ile oynadıklarında çok az karşı çıkarlar, oysa erkek çocuklar "kız oyuncakları" ile oynayan oğlanları şiddetle eleştirirler (Maccoby, 1980).   Çocuklar olgunlaştıkça anababalar cinsiyetlerine uygun davranmaları yönünde daha ciddi düşünmeye başlarlar (Maccoby, 1980). Örneğin beş yaşındaki oğulları annenin yüksek topuklu ayakkabılarıyla sarsak sarsak yürüdüğünde ya da beş yaşındaki kızları baba gibi tıraş olma rolü oynadığında anababalar pek bir şey düşünmezler. Fakat erkek çocukları aynı şeyi on bir ya da on iki yaşlarında yaparsa büyük olasılıkla kızacaklardır. Ayrıca, anababaların erkek çocuğun erkeklik rolüne uygun davranması üzerinde, kız çocuğun kadınlık rolüne uygun davranması üzerinde olduğundan daha fazla durduklarına ilişkin kanıtlar vardır. Dolayısıyla, erkek çocuklar kızlardan daha önce cinsiyete uygun davranış geliştirirler ve okul öncesi yaşlarda erkeklik rolü için çok belirgin bir tercihleri vardır. Dört-altı yaşlarındaki kızlar erkekliğin bazı yönlerini çekici bulabilirler, oysa oğlanlar okul öncesi yaşlardan sonra kadınlık için bunu hemen hemen hiç yapmazlar (Hetherington ve Parke, 1979).   Bu konuda birçok açıklama getirilmiştir. Anababalar eşcinselliğin erkekler arasında daha yaygın olduğunu düşünüyor olabilirler (Maccoby, 1980). İleri sürülen bir başka neden, erkek çocukların ilk dört-beş yıllarını genellikle kadınlarla (anneleri, gündüz bakımevi personeli, okul öncesi öğretmenleri) etkileşerek geçirmeleridir. Erkek modellerin yokluğu cinsiyet rolü özdeşleşmesini erkek çocuklar için daha karmaşık hale getirebilir, dolayısıyla anababalar erkek çocukları için cinsiyet tiplemesinde daha dikkatlidirler. Bir diğer neden, kültürümüzde tanımlandığı gibi, erkeklik rolünün hala kadınlık rolüne tercih edilmesi ve eğer kızlar erkeklik rolünün bazı yönlerini almayı diliyorlarsa bunun anlaşılabilir bulunması olabilir. Fakat, eğer futbol oynamak saha kenarında değnek çevirmeye tercih edilirse, bir erkek çocuğun değnek çevirmesi anlaşılabilir görünmemektedir.   Bilişsel etkenlerin etkisi. Çocukların bir cinsiyet rolünü kazanmalarında kavram gelişimi de işin içindedir. Çocuklar erkek ya da kadın olarak kendi benlik kavramlarına ve erkekliği ve kadınlığı neyin oluşturduğuna kendileri ulaşırlar. Bunları nasıl kazanmaktadırlar? Bunlar zamanla nasıl değişmektedir? Değişmeleri neler etkilemektedir?   Thompson (1975), çocukların çoğunun iki-üç yaşlar arasında kendi cinsiyetlerini, "kızlara ait şeyler"i, "oğlanlara ait şeyler"i, kız ya da oğlan resimlerini, anne ya da baba resimlerini tanıyabildiklerini göstermiştir. Ancak, yaşları ilerledikçe, deneyim kazandıkça, bilişsel olarak geliştikçe kavramları önemli ölçüde değişmektedir (Williams ve ark., 1975).   Küçük çocuklar bir bireyin cinsiyetinin kalıcılığını, örneğin, bir erkeğin saçını uzatarak ve kadın giysileri giyerek kadına dönüşemeyeceğini tam anlamıyla kavrayamayabilirler. İlkokul çocukları cinsiyet rollerine ilişkin daha ayrıntılı kavramlara sahiptirler, ama bunları hala oldukça dar bir açıdan tanımlayabilirler. Bir erkeğin hemşire ya da sekreter olamayacağına inanabilirler. Gerçekten, birçok yetişkin de erkekler ve kadınlar için nelerin kabul edilebilir nelerin edilemez olduğuna ilişkin geniş sayılabilecek görüşlere sahip değildir (Urberg ve Labouvie-Vief, 1976). Bir yetişkin bir erkeğin hemşire ya da sekreter olmasının olanaklı olduğunu bilebilir, ama bunu onaylamaz, çocuklar da yetişkin modelleri gözlemler ve taklit ederler.   Çocuklar doğru ve yanlış davranışa, giysiye, mesleklere, erkek ve kadın diline ilişkin kavramları kısmen televizyonda ve filmlerde gördükleri, kitaplarda okudukları modellerden olduğu kadar, evlerinde, okullarında ve yaşıt gruplarında gördükleri modellerden de öğrenirler. Eğer olanak bulursanız, bazı ilkokul çocularına, kızların ya da oğlanların büyüdüklerinde ne olabileceklerine inandıklarını, oğlanlar ve kızlar için hangi etkinlikleri ve ilgileri uygun gördüklerini, dışarı çıkmada ya da evlilikte oğlanın ve kızın rollerinin ne olduğunu, kızların ve kadınların oğlanlardan ve erkeklerden nasıl farklılaştığını sorunuz.   Çocuklar cinsiyet rolleri hakkında aşırı basitleştirilmiş ya da dar tanımlara mı sahiptirler? Altı-sekiz yaşlarındaki çocuklar, genellikle anababaların ve öğretmenlerin çabalarına karşın, uygun erkek ve kadın davranışları konusunda tipik olarak son derece kalıpyargılı ve katı düşüncelere sahip olduları bir evreden geçerler. Maccoby (1980), böyle çocukların, cinsiyet rollerini oldukça somut olan kendi düşüncelerinde açıklığa kavuşturmak için abartıyor olabileceklerini ileri sürmektedir. Kolayca kavrayabilecekleri terimler içinde açıklığa kavuşturmak cinsel kimliklerini doğrulamalarına yardımcı olabilir; bir kez iyice yerleştikten sonra daha az katı olmak konusunda kendilerini daha özgür hissedebilirler.   Beş yaşından önce babalarından ayrılan erkek çocuklar cinsiyet rolü ayarlamasında sorunlar yaşamaya daha eğilimlidirler; oysa ayrıldıklarında altı yaşında ya da daha büyük olan erkek çocuklar babalarıyla birlikte olan çocuklardan farksız görünmektedirler (Hetherington, 1966). On üçüncü Bölüm de bu konu üzerinde daha derinliğine duracağız.   Genellikle çocukların kadınları mühendislik ya da su tesisatçılığı, erkekleri de ilkokul öğretmenliği ya da çocuk bakıcılığı gibi mesleklerde gözlemleme olanakları çok sınırlıdır. Sonuç olarak, büyüdüklerinde henüz gizilgüç durumundaki becerilerine uygun düşecek işleri cinsiyetleri yüzünden bir yana bırakabilirler. Dahası, yeteneklerine ket vuran dış baskılar hissedebilirler. Bir lise müzik öğretmeni ve bando şefi, işinin en cesaret kırıcı yönünün pek çok erkek çocuğun müzik yeteneklerini geliştirmek yerine, yeteneklerinin uygun olup olmadığına bakmaksızın futbolu tercih ettiklerini görmek olduğundan yakınmıştır.   Geleneksel kalıpyargılardan biri olan erkeklerin kadınlardan daha uzun boylu olmaları gereği, kısa boylu oğlanlarla uzun boylu kızların benlik kavramlarını etkileyebilir. Kızlar en hızlı büyüdükleri döneme oğlanlardan önce girdiklerinden, kızların kendi yaşlarındaki oğlanlar kadar ya da onlardan daha uzun oldukları dönemler vardır. Uzun boylu kızlar özellikle kısa boylu oğlanlar arasında kendilerini dişillikten uzak hissedebilirler, kısa boylu oğlanlar uzun boylu kızlarla çıkmaktan, hatta birlikte yürümekten çekinebilirler. Böyle çocukların özsaygıları zarar görebilir ve bazen ketlenmeler gelişebilir (Keyes, 1980).   Cinsler arasında pek çok benzerlik ve -kuşkusuz- erkeklerle erkekler, kadınlarla kadınlar arasında yetenekleri, gizilgüçleri, fizikleri ve kişilikleri açısından pek çok farklılık vardır. Cinsiyet rolleri çok dar bir biçimde tanımlandığında, bireyler kendi cinsiyet tanımlarına kolayca uyamamak konusunda çatışma yaşayabilir, belirli gizilgüçlerin gelişimine ket vurabilir ve erkeklik ya da kadınlıklarını "kanıtlama" yönünde sürekli bir gereksinim duyabilirler.   Hetherington ve Parke'ye (1979) göre, çocukların biyolojik cinsiyetleri, eril ya da dişil olarak kimlikleri, cinse uygun davranış özellikleri arasındaki tutarlılık benlik saygısını korumada yaşamsal öneme sahiptir. Çocukların cinsel kimlikleri bir kez biçimlendikten sonra, onunla tutarlı biçimde davranmak ve başkalarından yine onunla tutarlı geribildirim almak çocuklar için ödüllendiricidir. Bu nedenle, cinsiyet rolü gelişiminde bir tür kendi kendini toplumsallaştırma önemli bir süreç gibi görünmektedir (Maccoby ve Jacklin, 1974).   Androjeni kavramı. Eğer çocuklar cinsiyet tiplemesine uğramaz ve uzun saçlı ya da gündüz bakımevinde çalışan erkekleri, elektrikçi ve blucin giyen kadınları gözlemlerse, cinsleri birbirinden ayırt edebilecekler midir? Kendi cinsiyetlerini belirleyebilecekler midir? Eğer kendilerine cinse uygun oyuncaklar, adlar ya da giysiler verilmezse ve cinse uygun oyunlar oynamaları özendirilmezse çatışma yaşayacaklar mıdır?   Cinsiyet rolleri geniş kapsamlı tanımlandığında ve kabul edilebilir davranışların ve özelliklerin büyük bir bölümü ortak olduğunda çocuklar kendi gizilgüçlerini geliştirmek için daha özgürdürler. Örneğin, eğer bir kız çocuğu için bir işyeri yöneticisi olmayı kabul edilebilir kılarsak ve onu hala çekici ve kadınsı bulursak, onun dilek düzeyine ilişkin bir çatışma hissetmesine gerek kalmayacaktır. Eğer erkeklik için uzun boylu olmanın gerekmediği anlayışı geliştirilirse, kısa boylu erkekler boyları konusunda kendilerini daha rahat hissedeceklerdir.   Androjeni terimi, gerçekte ne eril ne dişil, yalnızca insan olma özelliklerini belirtir (Bem, 1975). Bu özellikler "eril" ya da "dişil" olarak etiketlenmemelidir. Örneğin, hem sağlıklı erkek, hem de sağlıklı bir kadın, durumun gereklerine göre, hırslı ama yine de duyarlı, güçlü ama yine de sevecen, atılgan ama yine de uysal olabilir (Williams, 1977).   Money ve Ehrhardt (1972), anababaların -tersini yapmaları gerekirken- çoğu zaman yüzeysel cinsiyet farklarını aşırı vurguladıklarını, gerçek farkları da vurgulamayıp geçtiklerini belirtmektedir. Yüzeysel farklıklar saç uzunluğu gibi modası gelip geçen ya da kültürden kültüre değişebilen farklılıkları içerir. Money'e göre, anababalar küçük çocukların cinsler arasındaki fizyolojik farklılıkları gözlemlemelerine izin vermelidirler; böylece, çocuklar somut erkeklik ve kadınlık kavramları geliştirebilir ve bunların ne olduğunu açıkça görebilirler. Anababalar zamanı geldiğinde erkeklerde ve kadınlarda ortaya çıkan fizyolojik değişimleri ve bunların yetişkinlikteki farklı işlevlerini açıklamalıdırlar.   Cinsiyet rolleri ve bunlara ilişkin tutumlar değiştirmektedir ve gelecekte de değişmeyi sürdürecektir. Günümüzde, anababaların ve öğretmenlerin de içinde olduğu birçok insan, hangi davranışların özendirilip hangilerinin özendirilmemesi gerektiği ve çocukların şimdikinden çok farklı olabilecek bir gelecek için nasıl hazırlanacakları konusunda belirsizlik içindedir. Çok önemli bir nokta, çocukların kendi kimlikleri ile kendilerini rahat ve güvende hissetmeleri, kendilerini rahatsız ya da güvensiz kılacak biçimde davranmaya zorlandıklarını hissetmemeleri gereğidir.   HEYECAN GELİŞİMİ   Dokuzuncu Bölüm'den anımsayacaksınız, heyecanları hareketle ya da içsalgı bezleriyle ilgili etkinliklerdeki değişikliklerin eşlik ettiği güçlü duygular olarak tanımlamıştık. Değişik bir dizi yoldan kazanılabileceklerini belirtmiştik: Klasik koşullanma ve modellerin taklit edilmesi ve 7. Bölüm'de gördüğümüz gibi bebeklikteki bağlanma süreci aracılığıyla. Bazı heyecanlar olumlu ve hoştur, sevgi, mutluluk ve neşe gibi; bazıları olumsuz ve tatsızdır, kızgınlık, öfke, korku gibi. Özgül heyecanlar üzerinde çalışmak heyecan gelişimi konusunda önemli bilgiler verebilir, bu nedenle dikkatimizi korkulara, fobilere ve saldırganlığa yönelteceğiz.   En çok sayıda korkunun ortaya çıktığı dönem ilk çocukluktu. Bunun temel nedeni, iki-altı yaşlar arasındaki çocukların bilgileri işlem öncesi bir anlayış düzeyinin ötesinde özümleme ve uyarlama yeteneğinden yoksun olmaları idi. Bu nedenle, korkuları genellikle hayaletler gibi düşsel yaratıkları içermekte idi. Okul çocukları, artan bilişsel yetenekler kadar, daha geniş bir toplumsal beceriler repertuarının da sonucu olarak daha büyük bir heyecansal olgunluk gösterirler. Heyecanlarını (kıskançlık, bağımlılık, saldırganlık vb.) denetim altına almaları yönünde anababalardan, yaşıtlardan, öğretmenlerden ve diğerlerinden baskı görmüşlerdir. Sonuç olarak, yaşadıkları korkular değişimler geçirir.   ÇOCUKLARIN KORKULARINDA GELİŞİMSEL DEĞİŞİMLER   Jersild, Markey ve Jersild'le (1933) başlayan bir dizi çalışma çocuk korkularını sınıflandırmaya çalıştı. Ancak, yakın zamanlara kadar çocukların korkularının gelişimsel sırasını çözümlemeye yönelik çok az çaba vardır. Bunlardan birinde Eme ve Schmidt (1978), dokuz yaşıdaki çocukların yüzde 40'ından fazlasının en yaygın korkular olarak sıraladığı korkuların, (1) bedensel zarar, (2) soygunlar, çocuk hırsızları ya da ölüm ve (3) hayvanlar çevresinde yoğunlaştığını belirtmektedir. Örneğin, dokuz yaşındaki bir kız çocuk "bir topun çarpmasından", "soyguncular nedeniyle evde yalnız bırakılmaktan", "havlayan ve kendisini kovalayan büyük köpeklerden" korktuğunu söylemişti (s.1278). Başka bir araştırmada (Zill, 1977), yedi-on bir yaşlarındaki 2200 çocukluk ulusal bir örneklemin üçte ikisinin kendilerine şiddet içeren birşeylerin olmasından korktukları bildirilmişti.   Bauer (1976), çocukların korkularındaki gelişimsel değişimlerle ilgili bir araştırmasında, üç gruba ayrılan altmış çocukla görüştü: Dört-altı yaşındakiler, altı-sekiz yaşındakiler ve on-on iki yaşındakiler. Özgül korkuların görülme sıklığı aşağıda verilecektir.   Bauer'e göre bu sonuçlar, "Piaget'nin betimlediği, çocukların gerçeği algılamalarındaki değişimlerin ardışıklığını yansıtan bir ardışıklığın korkuların gelişiminde var olduğunu düşündürmektedir" (s. 71). Özgül olarak, Piaget'ye göre bilişsel gelişim çok az farklılaşmış genel bir durumdan yüksek düzeyde bir farklılaşmışlık durumuna doğru ilerlemektedir. Bauer bunun, okul öncesi çocuklar arasındaki genel bir canavarlar ve hayaletler korkusunun okul çocuklarında yerini neden daha özgül ve gerçekçi fiziksel tehlike ve bedensel zarar korkusuna bıraktığını açıklayabileceğini belirtmektedir. Okul öncesi çocuklar arasında hayvan korkularının daha sık görülmesinin nedeni o yaşlarda canlandırmacılığa daha fazla inanılmasıyla açıklanabilir. Yatma zamanı korkularına gelince, böyle korkuları olduğunu bildiren on-on iki yaşlarındaki çocukların oranının daha küçük olması, Bauer'e göre, "büyük çocukların gerçeğe ilişkin algılarının küçüklerinkinden daha az düşsel olduğu görüşüyle tutarlıdır" (s.71). Büyük çocuklar arasında korkutucu rüyaların görülme sıklığındaki azalma Bauer tarafından "algısal süreçlerde rüyanın gerçeklikten daha iyi ayrılmasının bir yansıması" (s. 71) olarak açıklanmıştır.   Çocukların Korkularının Görülme Sıklığı (%)   Korku Türü   4-6 yaşlar:   Bedensel incinme ve fiziksel tehlike: 11   Canavarlar ve hayaletler: 74   Hayvanlar: 47   Yatma zamanı korkuları: 53   Korkutucu rüyalar: 74   6-8 yaşlar:   Bedensel incinme ve fiziksel tehlike: 53   Canavarlar ve hayaletler: 53   Hayvanlar: 40   Yatma zamanı korkuları: 67   Korkutucu rüyalar: 80   10-12 yaşlar:   Bedensel incinme ve fiziksel tehlike: 55   Canavarlar ve hayaletler: 5   Hayvanlar: 10   Yatma zamanı korkuları: 35   Korkutucu rüyalar: 45   Kaynak: D.H. Mauer, "An exploratory study of developmental changes in childrens' fear", Child Psychology, and Psychiatry, 17 (1976), 69-74.   BAZI ÖZGÜL KORKULAR VE FOBİLER   Yukarıda sözü edilen korkulara ek olarak, orta çocuklukta iki özel fobi ortaya çıkabilir. Bunların her biri bu dönemin özelliği olan daha yüksek düzeydeki bilişsel işlevle ilişkilidir ve biri de okula başlama ile daha tam olarak bağlantılıdır.   Okul fobisi. Okul fobisi olan çocuklar tipik olarak okula gitmeyi reddederler ya da orada iken ciddi bir kaygı içindedirler. Genellikle belli belirsiz mide, baş ve boğaz ağrısı yakınmalarıyla birlikte görülür. Okul fobisi orta çocukluk yıllarında yaygın bir sorundur ve kızlar arasında biraz daha fazla olmakla birlikte, oğlanlarda ve kızlarda aşağı yukarı eşit sıklıkta görülmektedir (Gardner ve Sperr, 1974).   Bu fobinin birbirinden çok az farklı iki biçimi ortaya çıkmaktadır. Akut olarak adlandırılan ilki çocuklarınızda en çok okul yaşamının birinci ya da ikinci yılında görülür. Hem çocuklar hem de anababalar açısından ayrılma kaygısına ve bağımlılığa ilişkin duyguların sonucu olduğu düşünülmektedir. Gelişmesinde anababanın aşırı koruyuculuğu da rol oynayabilir. Kronik olarak bilinen ikinci tür okulda ya da evde güçlükleri ya da tatsız yaşantıları olan daha büyük çocuklar arasında daha yaygındır (Kennedy, 1965). Genellikle belirtileri kahvaltıdan az önce ortaya çıkar ve evde kalma izni verildikten az sonra kaybolur. Okula dönmeleri gerektiği anımsatıldığında çocuklar belirtileri yeniden gösterirler.   Fobinin akut biçimleri için en iyi yaklaşım, evde kalma örüntüsü gelişmeden önce çocuğun okula dönmesi gibi görünmektedir. Bunun ne kadar kısa bir süre içinde yapılması gerektiği hala tartışılmaktadır. Fakat bunun hemen yapılması gereği biraz daha fazla destek görmektedir (Lassers ve ark., 1973). Fobinin kronik biçimleri için büyük olasılıkla bir psikoterapi programı gerekebilir (Rass, 1974).   Ölüm fobisi. Çocuklar altı ya da yedi yaşından önce genellikle ölümün anlamı konusunda çok belirsiz bir fikre sahiptirler. Bu durumun sürekliliğini gerçekten anlayabilmeleri somut işlem döneminden önce pek olanaklı değildir. Bu nedenle, ölüm fobisi bazen "sekizinci yıl kaygısı" olarak bilinir. Çocukların kaygıları konusunda söylediklerini dinlemek ve onlara güven vermek çoğu durumda sorunu çözer (White ve ark., 1978).   KORKULARIN VE FOBİLERİN ORTADAN KALDIRILMASI   Dokuzuncu Bölüm'de belirtildiği gibi, anababalar çocukların yetişkinlerle aynı bilişsel anlayış düzeyinde düşünmediklerini akılda tutmak zorundadırlar. Bir anababaya ya da büyük kardeşe aptalca ve gerçekdışı görünen bir şey küçük çocuklara çok gerçek ve korkutucu görünebilir.   Korkularla ve fobilerle alay edilmemelidir. Çocuklar çocukluk korkularının çoğundan daha çabuk büyüyeceklerdir. Küçük korkular açıklamalar, güven verme ve anababanın, kardeşlerin ve yaşıtların model alınması yoluyla ortadan kaldırılabilir. Daha ciddi durumlarda karşı koşullamayı ve sistematik duyarsızlaştırmayı da içeren bir dizi psikoterapik yöntem başarılı olarak kullanılabilir.   SALDIRGANLIĞIN GELİŞİMİ   Anababalar için özel önem taşıyan bir heyecansal gelişim alanı düşmanlık ve saldırganlıktır. Çoğu çocuk şu ya da bu zamanda yaşıtlarıyla, kardeşleriyle olduğu kadar yetişkinlerle ve özellikle anababasıyla tartışır, kavga eder ya da onlara saldırır. Hem ilk hem de orta çocuklukta heyecan ve kişilik gelişiminin temel bir yönü, toplumca konulan kurallar içinde düşmanlıkla ve saldırganlıkla başaçıkmanın "yap"larını ve "yapma"larını öğrenmekten ibarettir.   Bazı farklılıklar ve gelişim eğilimleri. Düşmanlık'ı zarar verme ya da incitme isteği ya da güdüsü olarak, saldırganlık'ı da insanlara ya da nesnelere zarar vermeyi ya da onları incitmeyi amaçlayan davranışlar ya da tepkiler olarak düşünebiliriz. Hatta Hartup (1974) düşmanca saldırganlık ve araçsal saldırganlık adını verdiği şeyler arasında bir ayırım daha yapmaktadır. Düşmanca saldırganlık'ın amacı bir başka kişiyi vurma ya da alay etme gibi eylemlerle incitmektir. Araçsal saldırganlık'ın hedefi, genellikle birinin elinden bir oyuncak kamyon ya da bebek gibi bir şeyi çekip alarak bir amaca ulaşmaktır. Bu davranışlar genellikle antisosyal olarak görülmekle birlikte, her zaman böyle olmak zorunda değildirler; ayrıca bunlar atılganlık'la (assertiveness) karıştırılmamalıdır. Atılganlığın amacı kişinin olumlu ve kararlı bir biçimde haklarını ya da çıkarlarını savunmasıdır.   Hartup (1974) bir çalışmasında, okul ortamlarında on haftalık bir dönem için iki grup çocukta saldırgan davranışları gözledi. Gruplardan biri okul öncesi çağdaki (dört-altı yaşlarında) çocuklardan, diğeri de okul çağındaki (altı-yedi yaşlarında) çocuklardan oluşmaktaydı. Hartup'un bulguları, toplumsallaşmanın etkilerini olduğu kadar, saldırgan davranışın gelişimindeki temel eğilimleri de göstermektedir. Elde ettiği sonuçlar arasında, (1) erkek çocukların kızlardan daha fazla düşmanca saldırgan davranışlarda bulunduğu, (2) araçsal saldırganlığın okul öncesi çocuklarda daha sık görüldüğü, (3) düşmanca saldırganlığın daha çok büyük çocukların bir özelliği olduğu ve yaş ilerledikçe sözel saldırganlıkta artış, fiziksel saldırganlıkta ise düşüş olduğu vardır. Bu durum kızlar arasında daha belirgindir; çünkü oğlanlar bütün yaşlardaki kızlardan daha fazla saldırganlık, özellikle fiziksel ya da düşmanca saldırganlık göstermeye eğilimlidirler (Feshbach, 1970).   Saldırgan çocukların nasıl olabilecekleri ve saldırganlığın türü, bazıları bu kitabın diğer bölümlerinde ele alınan bir dizi etkene bağlıdır. Bunlar anababalık üslubunu, aile için etikileşimleri, çocuk-öğretmen ilişkilerini, modelden öğrenmeyi ve televizyondaki şiddet içerikli programları içerir.   Anababalık üslubu ve aile etkileşimleri. En saldırgan çocukların reddedici, izin verici olan ve sıkı disiplin uygulama eğilimi gösteren anababalar tarafından yetiştirildiğini anımsayacaksınız. Bu konuda Bandura (1977) anababaların model olarak etkisine işaret etmektedir:   Bir anababa çocuğunu, örneğin yaşıtlarına saldırgan davrandığı için fiziksel olarak cezalandırdığı zaman, beklenen sonuç çocuğun başkalarına vurmaktan çekinir hale gelmesidir. Ancak, çocuk anababasının bu davranışından fiziksel saldırganlığı da öğrenmektedir ve bu taklitsel öğrenme sonraki etkileşimlerde benzeri bir biçimde engellendiği zaman çocuğun davranışı için yol gösterici olabilmektedir (s. 43).   Patterson (1976, 1979) saldırgan olan ve olmayan çocukları evlerinde incelemiştir. Patterson, saldırgan davranışın nasıl geliştiğini anlamak için, aileyi bütün üyelerinin karşılıklı olarak birbirini etkilediği bir toplumsal sistem olarak görmemiz gerektiğini düşünmektedir. Patterson'un zora dayalı aile sistemi adını verdiği ailede, baba bağırıp bir şey istediğinde anne bu isteği yerine getirir. Baba çocukları tokatladığında çocuklar bunu dikkate alırlar. Anne dırdırlandığında baba teslim olur ve çocuklar anneyi sakinleştirmek için boyun eğerler. Çocuklar bağırıp çağırdığında ya da yalvardığında anababa teslim olur. Acı verici uyarıcıları açıp kapatarak birbirlerinin davranışını etkilemeyi öğrenmişledir. Herkesin saldırgan ve zorlayıcı davranışta diğerlerine örnek olduğu, onlarda bunu kışkırttığı ve pekiştirdiği, kendi kendini sürdüren bir döngü kurulmuştur.   Öğretmen-öğrenci ilişkileri. Eğer öğretmenler saldırgan davranışı bağışlar, pekiştirir, uyarır ya da kendileri buna girişirlerse, benzer bir döngü anaokulunda ve ilkokulda da başlayabilir. Bazen bir sınıfta sorunlu olan çocuklar bir diğerinde iyi davranışlı ve çalışkandırlar. Öğretmenler farklı olarak ne yapmaktadır? Öğretmenler sorun yaratan çocukların kendilerini zora dayalı bir ilişkiye doğru sürüklemelerine izin verebilirler. Öğretmenler böyle çocuklara karşı olumsuz duygusal tepkiler göstermek ve boyun eğmelerini sağlamak için onları cezalandırmak eğilimindedirler. Çocuklar buna kırılır ve öğretmenlerin kendilerini sevmediğini, onlara "taktı"ğını düşünürler. Bu durum onların fırsat bulur bulmaz öç almak için öğretmenleri rahatsız etmesine neden olur.   Öğretmenler düzen bozucu çocukları meslektaşlarıyla tartışabilir ve onların da aynı türden sorunları olduğunu görebilirler; bu da bu çocuklarda bir şeylerin yanlış gittiği düşüncesini destekler. Gerçekte, öğretmenler soruna katkıda bulunmaktadırlar. Öğretmenler farklı tepki gösterseler olumlu bir yaklaşımı seçselerdi ne olurdu? Öğrenciler de farklı tepki gösterebilirlerdi. Bu durumda belki olumlu bir etkileşim döngüsü başlatılabilirdi. Ne var ki, saldırgan, düzen bozucu çocuklar çoğu insanı olumsuz bir biçimde etkiler ve çoğu kez insanları zora dayalı bir ilişkiye çekerler (Patterson, 1976).   Modelden öğrenme ve televizyondaki şiddet. Bandura (1977), diğerleriyle birlikte, çocukların saldırgan davranışı böyle davranışlarda bulunan başkalarını, özellikle de yetişkinleri kısa bir süre de olsa gözlemleyerek öğrenebildiklerini göstermiştir. Kuşkusuz bu gözlem televizyondaki şiddetle ilgili kaygıların artmasına yol açmaktadır. Ortalama bir çocuğun on altı yaşına kadar televizyonda 13 bin şiddet eylemine tanık olacağı tahmin edilmiştir (Waters ve Malamud, 1975).   Bandura'nın (1973) ve Hicks'ın (1965) çalışmaları çocukların televizyondan yalnızca saldırgan davranışı öğrenmekle kalmayıp, aradan uzunca bir süre geçtikten sonra bile bu davranışları taklit de edebildikleri konusunda inandırıcı kanıtlar sağlamıştır. Çocukların bunu yapıp yapmayacakları birçok etkene bağlıdır: Çocuğun çevresi saldırgan davranışı görmezden geliyor ya da kışkırtıyor mu? Çocuklar işlerini saldırganca görmeye alışmışlar mı? Kendilerini denetlemeyi nasıl geliştiriyorlar? Friedrich ve Stein (1973), başlangıçta, saldırgan olan çocukların şiddeti seyrettikten sonra sabırsız ve itaatsiz olduklarını, ama başlangıçta saldırgan olmayan çocukların aynı biçimde etkilenmiş görünmediklerini buldular. Televizyonun kesin etkileri konusundaki tartışma yirmi beş yıldan daha fazla bir zamandan beri sürmektedir ve daha da süreceği kesindir.]]> 304 2008-08-19 10:05:36 2008-08-19 17:05:36 open open kisilik-gelisim-kurami-erikson publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219165540 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:408;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231157451;}";"; views 357 PİAGET: SOYUT İŞLEM DÜŞÜNCESİ http://www.sosyalbilgilerci.com/piaget-soyut-islem-dusuncesi/ Tue, 19 Aug 2008 17:31:03 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=305 İki gün sonra dokuz yaşındaki erkek kardeşiniz ve onun iki arkadaşı oturma odasının zemininde 500 parçalı bir yap-bozu birleştirmeye çalışıyor. "Gerçekten zor bir iş" diyorlar ve yardımınızı istiyorlar. Onların açıkça birbirine uygun olmayan parçaları bir araya getirmeye çalıştığını görüyorsunuz. Uğradıkları engellenme yüzlerinden okunuyor. Siz bütün parçalara bakıyor, iki tanesini alıyor ve birbiriyle kolayca birleştiriyorsunuz. Sonra belirgin bir üçüncüyü ekliyorsunuz. Çocuklar birbirine ve size şaşkınlıkla bakıyor ve "Bunu nasıl yapıyorsun?" diye soruyorlar. Siz de, "Bilmiyorum, bir araya geldiklerini söyleyebilirim" diye yanıtlıyorsunuz. Belki siz her iki durumda da başarınızın üstünde fazlaca durmuyordunuz. Kız kardeşinizin dama taşınızı almak için şanslarını neden kaçırdığını ya da neden felakete doğru koştuğunu hayretle karşılıyordunuz. Kız kardeşiniz sonucu göremez miydi? Erkek kardeşinizin yap-bozu da o kadar zor değildi. Hangi parçaların birbirine uygun düştüğü açıkça görünüyordu. O bunu göremez miydi? Bu şeyler sizin için neden bu kadar kolay, kardeşleriniz için neden bu kadar zordu? Onların becerikli olduklarını biliyorsunuz. Kendi kendinize, "benim yaşıma geldiklerinde büyük olasılıkla onlar da bunu yapmaya yetenekli olacaklar" diyorsunuz. Kuşkusuz, haklı olabilirsiniz. Siz ve kardeşleriniz farklı bilişsel gelişim evrelerindesiniz. Jean Piaget'nin kuramı ve onun dört evresi hakkındaki daha önceki açıklamaları anımsayacaksınız: Duyu-hareket, işlem öncesi, somut işlemler ve soyut işlemler. Siz bilişsel gelişimin dördüncü evresine ulaştınız: Soyut işlemler. İlk betimlendiği haliyle (İnhelder ve Piaget, 1958) evre on bir-on iki yaş dolaylarında başlamakta ve yaklaşık on dört-on beş yaşlarında kararlılık kazanmaktadır. Piaget'nin Düşüncenin Gelişimine İlişkin Dönemleri Dönem: DUYU-HAREKET Yaklaşık yaş: Doğum-2yaş Betimleme: Bebeğin zekası çevresiyle gitgide daha uyumlu hale gelen duyu-hareket etkileşimlerinde kendini gösterir. Bebek zihinsel düşünme ya da anlama anlamında "bilmez" ya da "düşünmez"; daha çok duyu-hareket eylemleriyle tutarlı ve aklayakın yollarla çevresinin değişik yönleri üzerinde yaptığı işlemlerle "bilir" ve "düşünür". Dönem: İŞLEMÖNCESİ Yaklaşık yaş: 2-6 ya da 7 yaşlar Betimleme: Bu düzeyde düşünce mantık dışıdır ve anlık, görünür koşullara son derece bağımlıdır. Zihinsel tasarımlama şimdi olanaklı olsa da, bilgi sistemli biçimde işlenmez. Küçük çocuklar belirli bir zamanda bir durumun yalnızca bir yününü ele alma yeteneğine sahiptirler. Dönem: SOMUT İŞLEMLER Yaklaşık yaş: 7-11 ya da 12 yaşlar Betimleme: Çocuklar şimdi bilgiyi sistemli ve mantıklı biçimde işleyebilirler, ama bunu yalnızca bilgi somut biçimde verildiği zaman yapabilirler. Soyut bilgiler verildiğinde yetersiz görünürler. İlkokul çağındaki çocuklar somut bir dünüşümü zihinsel olarak tersine çevirebilir ve belirli bir zamanda bir durumun birçok yönünü ele alabilirler. Dönem: SOYUT İŞLEMLER Yaklaşık yaş: 12 yaş ve üzeri Betimleme: Soyut işlemlere ulaşan ergenler varsayımlar kurabilir, mantıksal sonuçlar çıkarabilir ve ister somut ister soyut biçimde sunulsun, karmaşık sorunları sistemli biçimde çözerler. Piaget (1969) soyut işlem düşüncesini şöyle nitelemişti: "... somut olandan, burada olmayana ve geleceğe yönelik ilgi doğrultusunda kurtulma. Bu, büyük düşüncelerin ve kuramların başlamasının çağı, aynı zamanda şimdiki gerçekliğe uyum sağlamanın zamanıdır" (s.130). Piaget bunu ayrıca şöyle de betimledi: "... somut ve şimdiki gözlemlerden çıkan önermeler hakkında varsayımlar ileri sürmeyi ve akılyürütmeyi sağlayan bir düşünce dönüşümü" (s. 131). Başka bir deyişle, somut işlem düşüncesi evresinde olan küçük bir çocuk şimdiki zaman içindeki "gerçek" sorunlarla uğraşmak zorunda olduğu halde, soyut işlem düşüncesine sahip olan bir ergen, yakın çevreyi varsayımsal bir geçmişe ya da geleceğe bağlayan olası sorunlarla uğraşabilir. Kız kardeşinizi dama oyununda üzen neden olasılıkla buydu. O çoğu zaman ileriye doğru yalnızca bir ya da en fazla iki hareket görebiliyordu, oysa siz her hamlenizde beş ya da altı olası hareketten sonraki tabloyu zihninizde canlandırabiliyordunuz. Kısacası, onun düşüncesi şimdiki zamanla sınırlıydı, oysa sizinki geleceği hesaba katabiliyordu. Aynı mantık erkek kardeşinizin yap-bozuna da uygulanabilir. O ve arkadaşı parçaları birbirine denk düşeceği umuduyla rastlantısal olarak aldığı halde, siz çoklu bir imge oluşturarak ve onları zihinde birleştirerek hepsini ölçüyordunuz. Tam uygun düşecek alternatif çözümleri ararken aklınızda bir dizi önermeyi -yap-boz ögeleri- tutarak, soyut işlem düşüncesini uyguluyordunuz. Bu konuyu biraz daha izleyelim. Somut düzeydeki bir çocuğun nesneleri düzenlemede -renkli bloklardan açık renkten koyu renge doğru bir dizi yapmak gibi- bazı güçlükleri vardır. Ancak aynı görev fiziksel nesneler yerine sözcükler kullanılarak verildiğinde, çocuk bunu çok daha güç, hatta olanaksız bulacaktır. Örneğin, 8. Bölüm'deki Piaget'nin, Edith, Lily ve Susan hakkındaki hangisinin en koyu saçlı olduğu biçimindeki çetin sorusunu anımsayabilirsiniz. Somut düzeydeki çocuklar bu problemi güç bulabilir, ama soyut işlem düşüncesini kullanmaya yetenekli olan ergenler varsayımlar kurabilir ve doğru yanıtı buluncaya kadar doğru olmayan yanıtları eleyebilirler (Siz de yaptınız mı?). Başka bir örnek. Sekiz yaşındaki ve on dört yaşındaki iki çocuğa şu soruyu sorduğunuzu düşünün: "Bayan Olson'un evinde dün yangın çıktı ve ev yandı. O ve oğlu sağsalim kurtuldular. Yangına neden olan neydi?" Sekiz yaşındaki çocuk büyük olasılıkla, "Hugo kibritle oynuyordu" diyecektir. On dört yaşındaki çocuk ise belki elektrik kontağı, şöminenin parlaması, ocağın patlaması, hatta şimşek çakması gibi olasılıklara bağlayacaktır. Küçük çocuk bir sorunu basit olarak görür ve aklına gelen ilk yanıtı verir. Ergen bir soruna sistemli biçimde bakar, olası karmaşıklığını dikkate alır ve olabildiği kadar çok çözüm sağlar. Inhelder'in ve Piaget'nin (1958) çocukların düşünme sürecini incelemek için tasarladığı deneylerde, araştırmacılar deneklere ipe asılı farklı ağırlıklardan ibaret bir sarkaç gösterdiler. Deneyciler, salınımın nasıl oluştuğunu, ipin uzunluğunun, ağırlıkların boyunun ve sallama gücünün nasıl değişebildiğini gösterdiler. Sonra, hangi etkenin -ağırlık, yükseklik, uzunluk ya da güç- ya da etkenler bileşiminin sarkacın ne hızla sallanacağını belirlediğini sordular. Küçük çocuklar bütün olasılıkları dikkate almakta güçlük çektiler ve genellikle ağırlıkları değiştirmenin sarkacın hızını etkileyeceğine karar verdiler. Ergenler, varsayımlar kurarak ve sorun çözülünceye kadar herbirini sınayarak süreci sistemli olarak sürdürdüler (Sarkacın salınım hızını neyin belirlediğini siz düşünebiliyor musunuz?). Çeşitli olası çözümleri dikkate alma yeteneğiyle bağlantılı mantık, kombinasyon mantığı'dır. Örneğin, önergenlere "kendinden üç kez küçük sayının on sekiz olduğu sayı hangisidir?" diye sorulduğunu düşünün. Genellikle doğru olana ulaşıncaya kadar bir sayıyı, sonra bir diğerini deneyeceklerdir. Soyut işlem düşüncesini kullanan ergenler çarpma ve bölme bilgilerini birleştirecek ve bir cebir denklemi kurabileceklerdir (Siz yanıtı bulabilir misiniz?). Faw (1980), çocuklardan A, E, M, S ve T harflerini kullanarak olabildiğince çok sözcük üretmelerinin istendiği bir örnek geliştirdi. Küçük çocuklar mates (eşler) ve steam (buhar) gibi açık sözcükleri hemen gördüler ve harfleri rastlantısal olarak dizerek iki sözcüğe daha ulaşabildiler. Bir ergen, harflerin 120 olası kombinasyonu olduğunu sistemli olarak belirleyebilir ve onlarla altı doğru sözcük yapmaya çalışabilir (Siz yapabilir misiniz?). Herkes soyut işlem düşüncesini gerçekleştirir mi? Konuyla ilgili kitapların çoğu ergenlerin ve yetişkinlerin düşüncesini soyut işlemler içeren düşünce olarak betimler; bunun nedeni kısmen, Inhelder ve Piaget'nin (1958) "soyut evre" ve "ergenlik" terimlerini birlikte kullanması ve bu tür düşünce gösterememiş ergenlerden söz etmemesidir (Dulit, 1972). Bununla birlikte, Piaget şunu bilmektedir: "Özel bir toplumsal çevre bu olasılıkların gerçekleşmesi için vazgeçilmez kalmaktadır. Bundan çıkan sonuç, bunların gerçekleştirilmesinin kültür ve eğitim koşullarının bir işlevi olarak hızlandırılabileceği ya da geciktirilebileceğidir" (1958, s. 337). Bu görüş, yüksek sosyoekonomik gruplardaki ergenlerin soyut işlem düşüncesi kapasitesini düşük sosyoekonomik gruplardaki ergenlerden daha erken geliştirdiklerini gösteren Peel (1971) ve Dulit (1972) tarafından desteklenmiştir. Yudin'inki (1971) gibi diğer araştırmalar, bütün ergenlerin sonuçta soyut işlem düşüncesini geliştirdiklerini, ama bunu özellikle yaşla zekanın etkileşiminin sonucu olarak değişik yaşlarda yaptıklarını ileri sürmektedir. Yudin, çocukları yüksek, orta ve düşük ZB puanlarına göre üç gruba ayırdı ve yüksek ZB'ne sahip deneklerin soyut işlemlere önce ulaştığını buldu. Orta ZB'lü grup bu evreye on iki-on dört yaşlar arasında, düşük ZB'lü grup on dört-on altı yaşlar arasında ulaşmıştı. Fakat Neimark (1975) ve Elkind (1975) ergenlerdeki soyut işlemlerin evrenselliğini sorguladı ve Flavell (1977) "Piaget'in bilişsel evresi yükseldikçe bütün çevrelerden gelen normal bireylerin o evrenin bütün gereklerini yerine getirebilmesi olasılığının düştüğünü" (s. 115) bildirdi. Inhelder ve Piaget'nin çalışmasından bu yana soyut işlem düşüncesine ilişkin belki en kapsamlı çalışma Martorano'nun (1974) araştırmasıdır; bu araştırmada on bir ile on sekiz yaşlar ve 100 ile 120 ZB arasında yer alan seksen orta sınıf kız çocuğuna (altıncı, sekizinci, onuncu ve on ikinci sınıfların herbirinden yirmi kız) ilk araştırmada kullanılan sorulardan onu verildi. Örneğin, deneklere kimyasal maddeler ya da renkli markalar gösterildi, "ne kadar kombinasyon yapabilirsin?" diye soruldu. Sarkaç problemi de soruldu. Kuşkusuz böyle görevlerin çoğu biraz matematik becerisini ve bilimsel ilkeleri anlamayı gerektirmektedir. Kızlardan yalnızca ikisi bütün sorularda soyut işlem evresinde işlev gösterdi. On ikinci sınıftan bu evreyi başaranların sayısı soruya bağlı olarak üç ile on dokuz arasında yer aldı. Martorano, soyut işlem düşüncesinin ergenlik sırasında ortaya çıkabilmekle birlikte, "bu gelişim döneminin karakteristik düşünce biçimini temsil ettiğinin söylenemeyeceğini" ileri sürmektedir (s. 43). Bu sonuç Higgins-Trenk ve Gaithe'nin (1971) çalışmasıyla desteklenmektedir; onlar da soyut işlem düşüncesinin on yedi yaşındaki deneklerin yüzde 50'sinden daha azında temsil edildiğini bildirdiler. Donaldson (1979), Piaget'nin çocukların yeterliliklerini olduğundan daha az değerlendirdiğini ileri sürenler arasındadır. Problemler farklı biçimde sunulursa çözümlerin daha erken gelebileceğini düşünmektedir. Muuss (1975), eğitimin çocuklarda soyut işlem düşüncesini hızlandırabileceğine inanmaktadır. Ashton'un (1975) belirttiği gibi, "Piagetci araştırmalar, İsviçre'den Senegal'e, Alaska'dan Amazon'a kadar yüzden fazla kültürde ve alt kültürde yürütüldü" (s. 475) ve pek çok araştırma zorunlu olarak herkesin soyut işlem evresine ulaşmadığını belirtmektedir. Bu araştırmaların gösterdiği gibi, soyut işlem düşüncesi ilkel gruplarda çoğu zaman mevcut değildir ve daha çok sanayileşmiş ülkelerde yaşayan bireyler arasında yaygın olarak bulunmaktadır. Ancak belirli bir toplum içinde bile coğrafi yer etki yaratabilir. Örneğin, Kohlberg ve Gilligan (1971), Türkiye'de kentlerde oturanların soyut işlem düşüncesi gösterdiklerini, kırsal kesimdeki halkın ise göstermediğini bildirdi. Kuşkusuz, bu bulgu onların eğitim düzeyiyle ilişkili olabilir. Araştırmalar gerçekten herkesin soyut işlem düşüncesine ulaşmadığını mı demek istemektedir? Zorunlu olarak değil. Bir olasılık, insanların hepsinin ya da çoğunun, yeteneklerine ve mesleki uzmanlaşmalarına göre, ama farklı alanlarda, buna ulaştığıdır. Bir başka olasılık, Piaget'nin tasarladığı soruları çok az yapabilen insanların, eğer soyut işlem düşüncesini ortaya çıkaracak başka yollar tasarlanırsa çok iyi yapabilecekleridir. Arlin'in (1975) önerdiği bir olasılık, beşinci bir olası evre ortaya çıktığında soyut işlem düşüncesinin yetişkinlikte gelişmeyi sürdüreceğidir. Arlin bu evrenin şunları içerebileceğini düşünmektedir: "Keşfedilmiş sorunlar karşısında yaratıcı düşünce, öze ilişkin sorunların formülleştirilmesi, iyi tanımlanmamış sorunlardan genel sorunların çıkarılması ve anlamlı bilimsel düşüncenin gelişiminde temsil edilen yavaş bilişsel büyüme" (s. 603). Bu evrenin varlığı herkesin soyut işlemlere ulaşmadığı bulgusunu açıklayabilirdi. Kimileri sürecin Arlin'in sorun çözme (problem solving) dediği ilk bölümüne ulaşabilir, küçük bir azınlık da daha karmaşık düzey olan sorun bulma'ya (problem finding) kadar gidebilir. Bu çözüm önerisi eleştiriden uzak değildi. Örneğin, Fakouri(1976), "sorun bulmanın bilişsel gelişimde yapıdan çok içerikte bir ilerleme olarak yorumlanabileceğini ve böyle olunca da bu ilerlemenin niteliksel olmaktan çok niceliksel olduğunu" (s. 472) düşünmektedir. Durum ne olursa olsun, ergenlerin yeni buldukları bu geleceğe bakma ve karmaşık sorunlara seçenek çözümler düşünme yeteneği onların yaşamlarına derin değişimler getirmektedir. Çoğu zaman, anababalarını ve diğer yetişkinleri hayrete düşürecek biçimde, daha önce kabul ettikleri kararları ve değerleri sorguluyor, tartışıyor ve bunlara karşı çıkıyorlar. Sık sık aile yaşamı, evlilik, toplum sorunları konularında idealist oluyorlar. Başkaları gibi Kenigston da (1968), bu gençlik idealizminin artan bir soyut işlem düşüncesine bağlanma yeteneğinden kaynaklandığını ileri sürmektedir. Örneğin, ergenler şeylere oldukları gibi bakabildikleri ve onların iyileştirilebileceği yolları düşledikleri için, transandantal meditasyon, Nader'in tüketiciyi koruma akıncıları, komün yaşamı gibi dinsel ve toplumsal hareketlerin çekimine kapılmaktadırlar. Belki Robert Kennedy'nin sözleri onların soyut işlem düşüncelerini özetlemektedir: "Bazıları şeyleri olduğu gibi görmekte ve 'neden?' diye sormaktadır. Ben şeyleri hiç olmadıkları gibi düşlüyor ve 'neden olmasın?' diyorum."]]> 305 2008-08-19 10:31:03 2008-08-19 17:31:03 open open piaget-soyut-islem-dusuncesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219167088 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:326;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231171862;}";"; views 285 606 hasret.nuhoglu@gmail.com 88.248.225.136 2008-09-15 00:59:50 2008-09-15 07:59:50 1 0 0 Kohlberg ahlak gelişimi kuramı http://www.sosyalbilgilerci.com/kohlberg-ahlak-gelisimi-kurami/ Tue, 19 Aug 2008 18:07:34 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=306   Babanız, "korkunç birşey, bunu nasıl yapabilir?" diyor. Yeniyetme kardeşiniz, "o sadece kendini korumaya çalışıyordu" diyor. Babanız, "bunu demek istemiyorum" diye yanıtlıyor, "demek istiyorum ki, bu dolandırıcı herif o zavallı yaşlı adamdan davacı olmayı nasıl düşünebilir ve işin içinden sıyrılabilir?" Küçük kız kardeşiniz, "ama, diyor, onun silahı bile yoktu ve bu adam onu bakmadığı sırada arkasından vurmuştu". Siz atılıyorsunuz: "Evet, ama bir insan sırf işsiz olduğu için çalma hakkını kazanmaz. Yaşlı adam da herkes gibi kendini ve malını koruma hakkına sahiptir". Küçük erkek kardeşiniz söze karışıyor: "İkisi de haksızdı ve hak ettikleri başlarına geliyor. Hırsız ölüyor, bakkal da hapsi boyluyor." Ama, diyor anneniz, "bakkalın ahlaki açıdan haklı olduğunu düşünüyorum."   Kohberg'in altı ahlak evresi   Evrenin içeriği   Düzey ve evre: I. DÜZEY: GELENEK ÖNCESİ   1. Evre: Bağımlı ahlak   Doğru olan: Ceza ile desteklenmiş kuralları çiğnemekten kaçınma, itaat etme, kişi ve eşyaya fiziksel zarar vermekten kaçınma.   Doğruyu yapma nedenleri: Cezadan kurtulma ve otoritelerin üstün gücü.   Evrenin toplumsal bakış açısı: Benmerkezli bakış açısı. Başkalarının çıkarlarını dikkate almaz ya da bunların eylemi yapan kişininkinden farklı olduğunu görmez; iki bakış açısını ilişkilendirmez. Eylemler başkalarının psikolojik çıkarları açısından değil, fiziksel olarak düşünülür. Otoritenin bakış açısını kendisininkiyle karıştırma.   Düzey ve evre: 2. Evre: Bireyselcilik, araçsal amaç, değiştokuş   Doğru olan: Kurallara yalnızca birinin yakın çıkarına yaradığında uyma; kendi çıkar ve gereksinmelerini karşılamak için eylemde bulunma ve başkalarının da aynısını yapmalarına izin verme. Doğru olan aynı zamanda adil olandır, eşit bir değiştokuş, bir anlaşma, bir pazarlıktır.   Doğruyu yapma nedenleri: Başkalarının da kendi çıkarlarına sahip olduğunu kabul etmek zorunda olduğunuz bir dünyada kişinin kendi gereksinme ve çıkarlarına hizmet etmesi.   Evrenin toplumsal bakış açısı: Somut bireyselci bakış açısı. Herkesin kolladığı kendi çıkarları olduğunun ve bunların çatıştığının, böylece doğrunun (somut bireyselci anlamda) göreli olduğunun farkında olma.   Düzey ve evre: II. DÜZEY: GELENEKSEL   3. Evre: Karşılıklı kişilerarası beklentiler, ilişkiler ve kişiler arası uyma   Doğru olan: Size yakın insanların beklentisine ya da oğul, erkek kardeş, arkadaş vb. olarak sizin rolünüzdeki insanların genel olarak beklentisine uyma. "İyi olma" önemlidir ve iyi güdülere sahip olma, başkaları için kaygı duyduğunu gösterme anlamına gelir. Güven, bağlılık, saygı ve iyilik gibi karşılıklı ilişkileri sürdürme anlamına da gelir.   Doğruyu yapma nedenleri: Kendiniz ve başkalarının gözünde iyi bir kişi olma gereksinmesi. Başkalarına ilgi göstermeniz. Altın Kural'a inanma. Kalıpyargısal iyi davranışı destekleyen kuralları ve otoriteyi sürdürme isteği.   Evrenin toplumsal bakış açısı: Başka bireylerle ilişki içindeki bireyin bakış açısı. bireysel çıkarlardan önce gelen paylaşılmış duyguların, anlaşmaların ve beklentilerin farkındadır. Kendini başkasının yerine koyarak somut Altın Kural aracılığıyla bakış açılarını ilişkilendirir. Henüz genelleştirilmiş sistem bakış açısını dikkate almaz.   Düzey ve evre: 4. Evre: Toplumsal sistem ve vicdan   Doğru olan: Kabul edilmiş güncel görevleri yerine getirme. Yasalara, diğer değişmez toplumsal görevlerle çatıştıkları uç durumlar dışında, uyulur. Doğru aynı zamanda topluma, gruba ya da kuruma katkıda bulunmalıdır.   Doğruyu yapma nedenleri: Bir bütün olarak kurumun sürekliliğini sağlamak, "herkes yaparsa ben niye yapmayayım" mantığıyla sistemde doğabilecek bozulmadan sakınmak, ya da kişinin tanımlanmış sorumlulukları yerine getirmesi için vicdanın emri (Kurallara otorite ve inanç açısından 3. Evre ile kolayca karıştırılabilir.)   Evrenin toplumsal bakış açısı: Toplumun bakış açısını kişilerarası anlaşmadan ya da güdülerden ayırır. Rolleri ve kuralları tanımlayan sistemin bakış açısını benimser. Bireysel ilişkileri sistemdeki yeri doğrultusunda ele alır.   Düzey ve evre: III. DÜZEY: GELENEK SONRASI YA DA İLKELİ   5. Evre: toplumsal sözleşme ya da yararlılık ve bireysel haklar   Doğru olan: İnsanların değişik değerlere ve kanılara sahip olduğunun değerlerin ve kuralların çoğunun grubunuza göreli olduğunun farkında olma. Ancak, bu göreli kurallara genellikle tarafsızlık uğruna ve toplumsal sözleşme oldukları için uyulur. Fakat yaşam ve özgürlük gibi göreli olmayan bazı değerler ve haklar her toplumda ve çoğunluk görüşü ne olursa olsun geçerli olmalıdır.   Doğruyu yapma nedenleri: Bütün insanların haklarının korunması ve herkesin refahı için kişinin yasa yapmak ve yasalara uymak yönündeki toplumsal sözleşmesi nedeniyle yasaya karşı bir yükümlülük duygusu. Aileye, arkadaşlığa, güvene iş yükümlülüklerine, özgürce girilmiş bir sözleşmesel vaat duygusu. Yasaların ve görevlerin akılcı bir genel yararlılık hesabına dayanmasına özen gösterme. "En büyük iyi en fazla kişi için."   Evrenin toplumsal bakış açısı: Topluma öncelik veren bakış açısı. Akılcı bir bireyin toplumsal bağlanma ve sözleşmelere öncelik veren değerlerin ve hakların farkında olan bakış açısı. Bakış açılarını anlaşma, sözleşme, nesnel yalnızlık ve gerekli süreçlerin resmi mekanizmasıyla bütünleştirir. Ahlaki ve yasal bakış açılarını dikkate alır; bunların bazen çatışacağını bilir ve bunları bütünleştirmeyi güç bulur.   Düzey ve evre: 6. Evre: Evrensel ahlak ilkeleri   Doğru olan: Kendi seçtiği ahlak ilkelerini izler. Özel yasalar ya da toplumsal anlaşmalar genellikle böyle ilkelere dayandıkları için geçerlidir. Yasalar bu ilkeleri çiğnediğinde kişi ilkeye göre davranır. İlkeler evrensel adalet ilkeleridir: insan haklarının eşitliği ve bireysel kişiler olarak insanların onuruna saygı.   Doğruyu yapma nedenleri: Akılcı bir kişi olarak evrensel ahlak ilkelerinin geçerliğine inanç ve onlara kişisel bir bağlanma duygusu.   Evrenin toplumsal bakış açısı: Toplumsal düzenlemelerin türetildiği bir ahlak görüşünün bakış açısı. Bakış açısı, ahlakın doğasını ya da kişilerin kendi içlerinde sonlu olduğunu ve böyle işlem görmeleri gerektiği gerçeğini bilen her akılcı bireyin bakış açısıdır.   Kaynak: Laurence Kohlberg, "Moral Stages and Moralization", T. Lickona (yay.) Moral Development and Behavior, Holt, Rinehart ve Winston, 1976.   Değişik yorumlar yapan insanları düşünürseniz, Lawrence Kohlberg'in (1963) bir bireyin olgunlaşırken ve bir bilişsel evreden diğerine doğru ilerlerken geçtiğini ileri sürdüğü birtakım değişimler dikkatimizi çekecektir. Örneğin, ahlaki tutumlar gitgide daha soyut ve daha az benmerkezli olmakta, neyin yanlış olduğuyla daha az ilgili ve neyin doğru ve haklı olduğuyla daha fazla ilgili olmaktadır. Bu konuşmada küçük çocuklar Kohlberg'in geleneköncesi adını verdiği evredeydiler; oysa siz, daha büyük kardeşiniz ve anababanız ya geleneksel ya da gelenek sonrası evredeydiniz. Her evrenin özelliklerinin betimlenmesi için bak., Hoffman, 1970).   Piaget'nin on iki yaşındaki çocuklarla olan çalışmasını on altı yaşındaki bireylere doğru genişleten Kohlberg, bir kişinin ergenlik atılımıyla, cinsel davranış, uyuşturucu ve alkol kullanımı, dükkandan mal aşırma gibi küçük yasadışı eylemler vb. ile ilgili gittikçe artan birtakım ahlaki ikilemler'le yüzyüze geldiğini kabul etmektedir. Bu ve başka konuları incelemek için Kohlberg, ortak bir yanı olan bir dizi öykü geliştirdi. Her öykü, bireyin istekleri ya da gereksinmeleri ile toplumun kuralları arasında bir çatışma içermektedir. Kohlberg öykülere verilen tepkilerden ahlak gelişiminin üç düzeyini ve her bir düzeydeki iki evreyi ortaya çıkarmayı başardı. Keniston (1970) gibi diğerleri de, bu evrelerin başladığı ve bittiği yaşları daha kesin biçimde betimlemeye giriştiler.   Kohlberg'in ahlak gelişimine yaklaşımı ne kadar geçerlidir? Sayısız boylamsal araştırmalar (Kohlberg ve Kramer, 1969; Kramer, 1968) bir evreden diğerine derece derece gelişen hareketler, aynı zamanda davranışın kestirilebilir örüntüleri olduğunu (Rest, Turiel ve Kohlberg, 1969; Turiel, 1969) ileri sürdüler. Freundlich ve Kohlberg (1971), alt sosyoekonomik gruptan gelen erkek ergenlerle ilgili bir çalışmada, suçluların yüzde 83'ünün ve suçlu olmayanların yalnızca yüzde 27'sinin geleneköncesi düzeyde olduğunu buldu. Krebs (1971), geleneköncesi denekler arasında yüzde 73'ünün hile yaptığını, geleneksel olarak sınıflananların yüzde 66'sının, gelenek sonrası düzeydekilerin yalnızca yüzde 20'sinin bunu yaptığını buldu.   Başka araştırmalar, ahlak gelişimi üzerinde zekanın, toplumsal sınıfın, yaşın, zeka bölümünün, anababa tutumlarının, aile çevresinin ve kültürel farkındalığın önemli etkisini gösterdiler. Kohlberg'in düşünceleriyle ilgili yeni çalışmalar Herch, Reimer ve Paolitto'da (1979) ve Rest'te (1979) bulunabilir.   Kohlberg'in yaklaşımını eleştirenler vardır (Gibbs, 1977). Kimileri yönteminin kültürel olarak önyargılı olduğunu ve sözünü ettiği ahlaki tutumların evrensel olmadığını (Simpson, 1974) ileri sürdüler. Kimileri de bu yaklaşımı kadınlara karşı önyargılı olmakla suçladılar (Holstein, 1976; Gilligan, 1977).   Kohlberg (1976) puanlama yöntemine ilişkin bazı eleştirileri yanıtladı ve yöntemini daha nesnel yapmaya girişti. Rest (1976), Kohlberg'in çeşitli ahlaki ikilemlerini kullanan daha az karmaşık bir test geliştirmeyi denedi. Bu yazıda önemli sayıdaki gelişmeler Kohlberg'in kuramı lehinde ortaya çıkmaktadır. Rest'e (1980) göre, açık bir anlatımı olan yalın bir puanlama sisteminin kurulmasıyla ilgili on yıllık bir proje tamamlanmaktadır ve evrelerin tanımlarında yeniden bir düzenlemenin yayınlanması yakındır. Harward Üniversitesi'ndeki Ahlak Eğitimi Merkezi'nde Ann Colby ve arkadaşları yirmi yıllık boylamsal bir araştırmanın sonuçları üzerine bir rapor hazırlamışlardır. Rest bulguların, bütün deneklerin zaman içinde değiştiğini, hiçbirinin bir evreyi atlamadığını, yaklaşık yüzde 7'si bir evreden diğerine geri kaymış göründüğü halde, ilerlemeyen her birine karşılık on deneğin ilerlediğini gösterdiğini belirtmektedir.   Ahlak gelişiminin evrenselliği hakkında kesin biçimde konuşabilmemiz için bu türden daha fazla araştırmaya ve Kohlberg'in yaklaşımını kültürlerarası olarak sınamayı amaçlayan daha fazla çabaya gereksinmemiz vardır.]]> 306 2008-08-19 11:07:34 2008-08-19 18:07:34 open open kohlberg-ahlak-gelisimi-kurami publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219169255 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:432;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231163321;}";"; views 387 2446 samurgan@hotmail.com 88.229.228.15 2009-05-24 08:54:48 2009-05-24 15:54:48 1 0 0 Ergenliğin başlıca sorunları http://www.sosyalbilgilerci.com/ergenligin-baslica-sorunlari/ Tue, 19 Aug 2008 18:32:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=307 ERGEN SUÇLULUĞU Tanım: Ergen suçluluğu, "18 yaşın altında (bazı eyaletlerde 16) bir kız ya da erkek tarafından işlenmiş ve yasal bir suç olarak kabul edilen eylem ya da davranış" anlamına gelir (Barnhart ve Barnhart, 1976, s. 1143). Yasal suçlar genellikle iki çeşittir. Birincisi, soygun ve adam öldürme gibi yasalar tarafından yetişkin suçları olarak sınıflanan eylemleri içerir. Diğeri, okuldan kaçmak, evden kaçmak ve sokağa çıkma yasağını çiğnemek gibi bir yetişkin tarafından değil ancak bir ergen tarafından gerçekleştirildiğinde yasa dışı olarak kabul edilen eylemleri kapsar. Suçlu davranışın sıklığı. Faw'a (1980) göre, "ergen suçluluğu son on yılda olay sayısı 900.000'den 1.500.000'e çıkarak yaklaşık yüzde 66 artarken, ergen nüfusu (on-on yedi yaşlar) 31.000.000'den 38.000.000'e çıkarak sadece yüzde 22 artmıştır" (s. 282). Erkekler ergen suçlarına kızlardan yaklaşık olarak 3 kat daha fazla girişmektedirler. Ancak Kassenbaum'un (1974) bildirdiğine göre, 1965-1970 yılları arasında erkekler tarafından işlenen suçlar yüzde 44 artarken, kızlar için bu artış yüzde 68 olmuştur. Erkekler daha çok araba hırsızlığı ve soygunla, kızlar cinsel suçlarla ve evden kaçma suçuyla suçlanmaktadırlar. Ambrosino (1971) evden kaçışların sayısını yarısı 17 yaşından küçük olmak üzere yılda yaklaşık 1 milyon olarak tahmin etmektedir. Johnson ve Peck (1978) evden kaçan beyaz orta sınıf ergenlerin incelendiği bir çalışmada, bunların çoğunluğunun diğer kardeşlerin karşı cinsten olduğu ya da ailede çok küçük bir kardeşin bulunduğu, ortalamadan daha büyük ailelerden geldiğini bildirmiştir. Aynı yazarlar, Kamu Hukuku 03-415 maddesinin, artık bu tür ergenlerin hapishane gibi yerlerden çok özel olarak tasarımlanmış "kriz evleri"ne yerleştirilmelerini zorunlu kılmasına da işaret etmişlerdir. Şimdiye kadar bunun için hiçbir federal fon ayrılmamıştır ve yerel hükümetlerin böyle merkezlerin kurulmasında önemli bir masrafı yüklenmiş olması gerekirdi. Suçluluktan sorumlu etkenler. Suçluluğa katkıda bulunan etkenler olarak önerilenler, evdeki ölüm, boşanma ya da evi terketme, anababa sevgisinin ve disiplinin derecesi gibi durumları içerir. Ergenler arasında, özellikle de azınlık gruplarında, artan işsizlik oranının suçluluk tablosunun önemli bir etkeni olması olasılığı vardır. Ahlstorm ve Havighurst (1971) suçluluk ile düşmanlık, güvensizlik, reddetme duyguları, güdülenme eksikliği ve otoriteye meydan okumayı içeren kişilik örüntüleri arasında bir ilişki olduğunu ileri sürmüştür. Suçluluğun önlenmesi ve iyileştirilmesi için çok çeşitli yaklaşımlar denenmiştir. Belli ki en mantıklısı suçun ortaya çıkmasını engellemektir. Fakat bunun başarılması yoksulluk ve eğitim eksikliği gibi suça özendiren koşulların ortadan kaldırılmasını gerektirir ki, bu alanlardaki ilerleme hala yetersizdir; bu amaçları taşıyan bazı sosyal, eğlendirici ve mesleki hizmetler oldukça başarılı olurken, diğerleri olmamıştır. Anababa olma becerilerini geliştirmek için aile içinde de girişimler gerçekleştirilebilir ve yerel örgütler, liseler ve üniversiteler bu amaç için gittikçe artan sayıda kurslar düzenlemektedirler. Bu kurslar disiplin uygulamaları için fiziksel cezaya karşı başka seçenekleri vurgulamaktadır; çünkü fiziksel ceza suç davranışıyla yüksek oranda ilişkilidir ve sıklıkla çocuk istismarına yol açabilmektedir. Aile içinde ve dışında olumlu kişilerarası ilişkileri geliştirmeyi amaçlayan programlar özellikle başarılı olmuştur (Klein, Alexander ve Parsons, 1977). En umut verici yaklaşımlardan biri, bireylerin olumlu davranışları göstermek için ayrıcalık, boş zaman ve eğlence olanakları kazandıkları davranış değişikliği tekniklerine odaklanmaktadır. Suçluların başarı güdüsünü ve benlik kavramlarını değiştirmede önemli ölçüde başarı kazanmış bir program Batı Virginia'da Robert F. Kennedy Gençlik Merkezi'nde uygulanmaktadır. İLAÇ BAĞIMLILIĞI Hepimiz büyük olasılıkla birçok kez ilaç kullanmışızdır. İlaç dediğimiz zaman kastettiğimiz, yiyecek dışında, sindirildiğinde fiziksel ya da zihinsel olarak insanı etkileyen herhangi bir maddedir (Katchadourian, 1977). Bunlar, yüzlercesi içinde, alkol, tütün, mariyuana, haşhaş, eroin, çay, kahve, hafif alkollü içecekler ve başağrısı ilaçlarını içerir. İlaç kullanımı ve kötüye kullanımı üzerindeki ilginin çoğu, özellikle 1960'ların başından itibaren önemli bir sorun olarak ortaya çıkmasıyla, ergenler üzerinde odaklanmıştır. O zamandan bu yana özellikle lise ve üniversite öğrencileri arasında birçok araştırma yürütülmüştür, ancak bulguların birçoğu çelişkilidir: Örneğin, Leon (1977) 1970-1974 yılları arasındaki ilaç kullanımını karşılaştırdığında anlamlı bir farklılık bulamazken, 1969-1973 yıllarını inceleyen Kopplin ve Greenfield (1977) mariyuana ve alkol de içinde olmak üzere anlamlı bir artış bulmuştur. Birleşik Devletler Nüfus Bürosu'nun (1977) verdiği istatistikler, 12-17 yaşlar arasındaki ergenlerin yaklaşık yüzde 25'inin sigara, yüzde 33 kadarının alkol içtiğini ve bu oranın yaşla arttığını ortaya çıkarmaktadır. İstatistikler ne olursa olsun, ergenlerin ilaç kullanımında geçtikleri açıkça tanımlanmış bir sıra görülmektedir. Kandel ve Faust (1975) tarafından verildiği biçimiyle bu evreler şunları içermektedir: (1) şarap ya da bira, (2) sigara ya da sert likör, (3) mariyuana ve (4) eroin ya da kokain gibi yasa dışı ya da yasak ilaçlar. Bütün yazarlar bu sıralamanın bir ilacın mutlaka diğerine götürdüğü anlamında olmadığına işaret etmişlerdir. Elbette bütün ergenler bu aşamaları tamamlamazlar ve pek çok ergen ilaç kullanabilirken, çoğu ilaçları kötüye kullanmaz (Yankelovich, 1975). Öyleyse neden bazı ergenler ilaçları kötüye kullanmaktadırlar? Bunun nedenleri bireylere göre değişir (Sorasiak, Thomas ve Balet, 1976); fakat başlangıçta merak, en yaygın etken gibi görünmektedir. Diğer etkiler, yaşıt baskısını, yetişkinlerin taklit edilmesini ve "eğlence"yi içermektedir; bazı durumlarda tek neden anababanın onlara kullanmamalarını söylemeleri olur. Aşırı alkol kullanımı. Diğerlerinin yanısıra Coleman (1976), 12-15 milyonunun alkolik olarak sınıflanabileceği 100 milyon Amerikalının alkol içtiğini bildirmektedir. Barnes (1977) alkolizm için kullanılan yeni bir terim olan sorunlu içme'nin, "içene ya da başkalarına fiziksel, psikolojik ve sosyal zarar veren tekrarlı alkol kullanımı" olarak tanımlandığını söylemektedir (s. 386). Ergenler arasında ilaç kullanımındaki en yüksek artış, gittikçe daha küçük yaşlarda, ortaokul ve hatta ilkokul öğrencilerinde olmak üzere, alkol kullanmayı içermektedir. Kaliforniya'da yaşayan yedinci sınıf öğrencilerinin incelendiği bir çalışmada, Blum ve arkadaşları (1970), erkeklerin yüzde onaltısının ve kızların yüzde onbirinin on ya da daha fazla kez alkollü içkiler tükettiklerini bildirmişlerdir. Ergenler neden içerler? Alkol içmenin çoğu, yaşıtlarla gerçekleştirilen toplumsal bir etkinliktir. Bazısı meraktan, bazısı eğlence için ve birkaçı da sadece sarhoş olmak için içer. Hatta bazıları içki içmeyi sevmez, fakat "başka herkes içtiği için" içer. Kızlar erkeklerden daha az içerler, ama bu farklılık artık eskiden olduğundan daha azdır (Hastford, 1975). Tütün kullanımı. Sigara içme ile önemli hastalıklar arasındaki ilişkinin tüm kanıtlarına karşın, özellikle de genç kızlar arasında olmak üzere, sigara içme ergenler arasında artmaktadır. Hanley ve Robinson (1976) yetmiş üç bin Kanadalı öğrenci arasında yaptıkları bir taramada erkeklerin yüzde 52'sinin ve kızların yüzde 46'sının onaltı yaşına kadar "ciddi sigara tiryakisi" olduğunu bildirmiştir. Benzer biçimde, Sağlık İstatistikleri Ulusal Merkezi'nin tahminlerine göre Amerikalı erkeklerin yaklaşık olarak yüzde 50'si ve kadınların hemen hemen yüzde 33'ü erken yetişkinliğe kadar düzenli olarak sigara içmektedir. Lerner ve Spanier'a (1980) göre, sigara içmeye başlamanın en güçlü nedenleri "ergenin en yakın arkadaşının sigara içmesi ve sigara içen bir arkadaş grubunun üyesi olmak"tır. Mariyuana. Yasadışı olan ilaçlar içinde, lise ve üniversite öğrencileri, orta ve üst sınıf ergenler ve genç yetişkinler arasında en yaygın olanı budur. Yancy ve meslektaşları (1972), New York Eyaleti'ndeki 7000'den fazla öğrencinin incelendiği bir çalışmada, yaklaşık yüzde 9 LSD ve yüzde 3 eroin kullanımı oranıyla karşılaştırıldığında, öğrencilerin yüzde 27'sinin mariyuana kullanmış olduğunu buldular. Fiziksel ve psikolojik etkilerinin yanısıra mariyuana taşımanın ve içmenin bir suç olup olmadığı konusundaki tartışmalar sürmektedir. Birincisi, mariyuana kullanımının eroin ya da kokain bağımlılığına yol açacağına ilişkin inancı desteklemek için ortada çok az kanıt vardır. İkincisi, bazı yeni araştırmalar mariyuananın akciğerler üzerindeki etkilerinin daha kötü olabileceğini göstermekle birlikte, mariyuananın yol açtığı fiziksel zarar sigaranınkiyle hemen hemen aynıdır. Kolansky ve Moore (1975), yüksek dozların dikkat süresini kısalttığını, yargılama yeteneğini ve kendinin farkında olmayı azalttığını, "yeni geliştirilmiş içgörü" yanılsamalarına ve yavaş düşünmeye neden olduğunu ileri sürmektedir. Maugh (1975) tarafından gerçekleştirilen araştırma bu bulguları destekleme eğilimindedir, ancak Maugh sık olmayan kullanımın olsa bile çok az kötü etkisi olduğuna işaret etmektedir. ERGEN GEBELİĞİ Ergenlikteki gebelik sorunu, "anababa olmak erken ergenlikte gerçekleşirse, bu durum çoğu kez genç anne ve çocuğu için hem şimdiki hem de uzun dönemli ilgilerini tehdit eden bir ikilem yaratır" (s. 1) diyen Furstenberg (1976) tarafından çok iyi dile getirilmiştir. Neden bu kadar fazla ergen kız gebe kalmaktadır? Klermen ve Jekel (1973) tarafından önerilen nedenler şunlardır: "Erkek arkadaşını elinde tutmak, anababadan öç almak, okuldan kaçmak, yaşıtların dikkatini çekmek ve onlar arasında saygınlık kazanmak, seveceği ve kendisini sevecek bir kimseye sahip olmak, artık çocuk sahibi olamayacak annesine bir çocuk vermek." (s.6). Cinsel ilişkiye girmiş 1000 ergenin incelendiği bir araştırma, beş ergenden dördünün herhangi bir doğum kontrol yöntemi kullanmadığını ve on kişiden yedisinin gebe kalabileceğini düşünmediğini bildirdi (Shah ve arkadaşları, 1975). (Bu size, ergenlik benmerkezciliğinin özelliği olduğu söylenen Elkind'in "kişisel söylence"sini anımsattı mı?) Evlilik öncesi gebeliğin sıklığı nedir? Kuşkusuz istatistikler bu sorunu olduğundan daha az saymamaktadır; ancak Zelnik ve Kantner'e (1978) göre 15-19 yaşındakiler arasında bu tür gebelikler yılda yaklaşık 800.000 olarak ortaya çıkmaktadır. Bu durumla karşılaşan genç bir kadın (1) evlenebilir, (2) düşük yapabilir, (3) doğurup çocuğa bakabilir, (4) çocuğu doğurup evlatlık verebilir. Beyaz kızların yaklaşık yüzde 50'si düşük yaparken, zenci kızların yüzde 80'i doğurup bebeğine bakmaktadır. Bu sorun konusunda ne yapılabilir? Klerman ve Jekel, kitaplarının bu konudaki programlara ve önlemlere ayrılmış bölümünde, ergenlik gebeliğinin bir gerçek olarak kabul edilmesini, göz yumulmamasını, ancak namus lekesi olarak da damgalanmamasını önermektedir. Önleyici ek hizmetler, çabalarını, sorunun büyük bölümünün bağlı olduğu yoksulluğun giderilmesine yöneltmelidir. Gelecek: Olumlu Bir Görüş Bu bölümün son alt bölümüne karşın, ergenler için yaşam tümüyle sorunlarla dolu değildir. Çocukların ve ergenlerin büyük çoğunluğu iyi ve terbiyelidir. Ancak, yanlış davranışları olan bir azınlık dikkati üzerinde toplamaktadır.]]> 307 2008-08-19 11:32:19 2008-08-19 18:32:19 open open ergenligin-baslica-sorunlari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219171121 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:260;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231161948;}";"; views 233 7480 serro061626@hotmail.com http://ergenliksorunları 88.232.139.155 2009-12-09 08:39:43 2009-12-09 15:39:43 1 0 0 Amarikan Mandası olsaydık ne olurdu? http://www.sosyalbilgilerci.com/amarikan-mandasi-olsaydik-ne-olurdu/ Wed, 20 Aug 2008 10:19:44 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=310 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 Ya Amerikan Mandası Olsaydık?.. Anadilimiz olan "Türkçe"nm de yasayla korunması gereken "ulusal değerler" durumuna geldiği günleri yaşıyoruz. Böyle bir yasa hazırlığı olduğunu okuyunca (Milletvekili Işılay Saygın tarafından) konu tartışma gündemine gelmiş oldu. Türkiye Cumhuriyeti'n in kuruluş yıllarında Atatürk'ün bağımsızlık mücadelesinin hiçbir engel tanımayan yılmaz bir kurucusu olduğu, günümüz gençliğine iyi anlatılamamıştır. Atatürk'ün yanında yer almış kimi kimilerin bile koşulların kötülüğünden etkilenerek "Biz böyle kurtulamayız, yenemeyeceğimiz engellerde yitip gitmektense Amerikan mandasını kabul edelim, uygar dünyaya katılalım" biçiminde düşündükleri de bugün unutulmuş gibidir. Atatürk ve dönemi anlatılırken bu olayların da eleştirel düşünce açısından, değişik seçenekleriyle tartışılarak anlatılması gerekir. Biz de "Ya Türkiye, Amerikan mandası olsaydı, bugün neler yaşanırdı" sorusuna yanıt arıyoruz. - Öncelikle "İngilizce", "Türkçe"den daha önemli sayılırdı, iyi Türkçe bilmek pek önem taşımazdı, ama iyi ingilizce bilmek çok önemli sayılır, hem toplumsal değer hem de yüksek gelir sağlamada anahtar olurdu. - Amerikan kolejleri, ingilizce eğitim yapan kolejler ve üniversiteler, Türkçe eğitim yapan okullardan çok daha yüksek bir değer taşırdı. - Amerikan Doları, Türk Lirası'ndan daha etkili bir para birimi olurdu. Türkiye'de yapılan hesaplar, Örneğin otel ücretleri, satılan malların bedelleri dolar üzerinden hesaplanırdı. İnsanlar, Türk Lirası yerine Amerikan Doları biriktirmeye çalışır. "Kaç paralık adam?" deyiminin yerini, "Kaç dolarlık adam?" deyimi alırdı. - Türkiye'nin hangi görevlilerine ne miktarda ücret verileceğine Amerika'nın egemen olduğu kurumlar karar verir, Türk yetkilileri bu durumu "ellerinde olmayan neden" olarak açıklarlardı, - Türkiye'de siyasal iktidara yükselmek isteyen politikacılar, "kendilerinin Amerika tarafından istenen, Amerika başkanı ile çok samimi olduğunu iftiharla açıklayan" bir tutum sergilerlerdi. Amerika'da mülk edinmek, orada iş yapmak, Türkiye'de politika yapan kişiye prim sağlardı. - Amerikan sineması, sinema salonlarıyla, getirtilen filmlerle bütün ülkeye egemen olur, en abur cubur filmler bile her sinemada oynarken Avrupa filmleri bile salon bulamaz duruma gelirdi. - Amerika'da her yeni çıkan müzik türü bile anında Türkiye'ye gelir, hemen benimsenir, çocukların bile diline ve hareketlerine yansırdı. - Amerikan tipi fast-food beslenme yayılır ve yüksek bir benimsenme değeri taşırdı. Yiyecek ve içecekler Amerikan markası taşıyorsa pazar değeri hemen artardı. - Amerikalılar nasıl giyiniyorsa Türkler de hemen öyle giyinmeye başlar, kasketlerinden ayakkabılarına kadar her yerde Amerikan markaları satılırdı. Bunlan giymeyenlerkendilerini "görgüsüz, ahmak, hanıso" hissettikleri için onlar da ne yapar eder, bu markalardan edinmeye çalışırlardı. - Türk çocukları kendi kültürlerinin dehası olan Nasreddin Ho-ca'yı öğrenme fırsatı bulamadan Amerikan çizgi filmlerinin kahramanlarım tanırlar: Niııja Kaplumbağaları, Süpermen, Bad-Man, Action-Man gibi kahramanlarla hayal dünyalarını kurarlardı. - Çocukların giysileri de Amerikan markası taşımıyorsa anne-babaları "yavrularına gereken değeri veremedikleri duygusıf'na kapılır, hemen koşup onlara bu markalardan giyecekler alırlardı. - Türkçe adı olan hiçbir derginin satış şansı olmadığı için çıkan dergilere özenle "Amerikanca" adlar bulunur, bu dergiler kapış kapış satılırdı. - Amerika'da yaygın olan salon oyunlan daha önce oynanan oyunların yerini alır, bu oyunu oynatan salonlara gitmek özel bir önem taşırdı. - Mağazalar, marketler, giysi dükkânları, yiyecek içecek salonları hep "İngilizce" adlar kullanır, caddelere çıkanlar kendilerini Amerika'nın sokaklarında hissedip mutlu olurlardı. Bu mağazalara girip çıkmak, buralardan alışveriş yapmak Türkler için özel bir gurur kaynağı olurdu. Buralardan yapılan alışverişlerde de yabancı markalı ekmekler, yabancı markalı peynirler, içkiler daha değerli sayılırdı. - Sonra da sıra koltuklara, kanepelere gelir, Amerikan tipi evler yapılır, dolar üzerinden satışa sunulurdu. - Ucuzluk yapan mağazalar "ucuzluk" yazılı tabelaya bir de "sale" sözcüğünü eklerlerdi. İyi ki Amerikan mandası olmamışız, değil mı'.' ]]> 310 2008-08-20 03:19:44 2008-08-20 10:19:44 open open amarikan-mandasi-olsaydik-ne-olurdu publish 0 0 post 0 sayfa_sayac_bilgi s:91:"s:83:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:99;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231117569;}";"; views 73 _edit_last 1 _edit_lock 1219228465 Değişen ve değişmeyen değerlerimiz http://www.sosyalbilgilerci.com/degisen-ve-degismeyen-degerlerimiz/ Wed, 20 Aug 2008 10:24:27 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=311 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 Çocuk Oyuncaklarının Çocuklara Aktardığı Değerler... Çocuk oyuncakları, tarihin her döneminde çocuklara 'değer aktarıcı' bir işlev yapmıştır. Bez bebek yapıp onu kucağına alan çocuk, farkına bile varmadan içinde yaşadığı toplumun 'annelik değerlerini' de kazanmıştır. Bebeğini emzirerek doyurmuş, sallayarak uyutmuş, oynaması için yanına oturtmuş, yanlış bir şey yaptığını görerek azar-lamışiır. Bütün bunların temelinde çocuğun içinde yaşadığı toplumun 'değerleri' yer almaktadır. Geçmiş dönemlerin bez oyuncakları, tahta oyuncakları yerlerini plastik ve metal oyuncaklara bıraktığı zaman artık 'çocukların kendi yapamayacakları, ancak satın alabilecekleri oyuncaklar' dönemi de açılmış oldu. Lego'lar bir ölçüde çocukların yapabileceklerine uygun oyuncaklar iseler de 'hareketli ve sosyal rolleri güçlü oyuncaklar' ancak satın alman oyuncaklar oldular. Gene her dönemin 'îdol Oyuncakları' olmuştur. Bu oyuncaklar her çocuğun mutlaka sahip olmak istediği oyuncaklar olarak çocuk kişiliğinin gelişiminde ve çocukta değerlerin oluşmasında Önemli rolleri olmuştur. Geçmiş dönemlerin 'bez bebeği, kız çocuklarının önemli bir "idol oyuncağı' idi. Erkek çocuklar için ise 'uçurtma' çok önemli bir 'idol oyuncak' idi, bunun yanında bir tarafına kalınca bir ip bağlanmış sopa 'uçan at-küheylan' olarak büyük önem taşırdı. Erkek çocukları bu sopayı bacaklarının arasına alır, ipi kuvvetlice tutarak istedikleri tempoda 'ata binerek koşarlardı'. Uçurtma ise özgürlüğün, göklere açılmanın simgesiydi ve sonradan 'amatör uçak kullanma', 'model uçak uçurtma', 'yamaç paraşütü' gibi oyunların geçmişteki yerini tutuyordu. Günümüzün 'idol oyuncakları', kızlar için 'Barbie bebek'tir, erkek çocukları için ise 'action-man'. 'Barbie bebek', incecik, güzel, sarışın, özgüvenli, bağımsız, kendi basına yaşayan bir genç kızdır. Anne değildir, olmaya da niyetli değildir, çünkü herhalde çocuk bakmayı sevmemektedir. Ayrıca evli de değildir, birlikte yaşadığı bir erkek de yoktur, sadece erkek arkadaşı vardır. Çok güzel bir evi vardır. Evi triplekstir, demek ki üç katlıdır. Evi hem modern ve rahat, hem de süslü ve şıktır. Yemeklerini evin verandasında yer, mutfağı geniş ve çok moderndir. Yatak odası geniştir, yatağı büyük ve süslüdür. Evde birkaç yatak odası daha vardır. Sigara içmez. Evinde bir amerikan bar varsa da içkiler ortada görünmemektedir. Banyosu rahat ve konforludur. Gardro-bu çok zengindir. Günün her saati için birçok giysisi vardır. Gecelikleri, sabahlıkları, ev giysileri, spor giysileri, öğleden sonra giysileri, akşam yemeği ve gece gezmeleri için abiye giysiler, yaz için mayoları, kış için trençkotları, pardösüleri, mantoları vardır. Kürk giy-memektedir, çevrecidir ve hayvan katliamına karşıdır. Sporu sever, tenis ve yüzme gözde sporlarıdır. Evinin önünde spor arabası durmaktadır. Araba spordur ama aynı zamanda da gösterişlidir, yüksek hız yapabildiği her halinden bellidir. 'Barbie bebek' çalışmamaktadır. İşi yoktur, eğitimi de belli değildir, belki eğitimi de yoktur. Eğitime gereksinmesi de yoktur, iş de önemli değildir, çünkü her şeyi vardır. Bunları kazanması için çalışması gerekmemektedir, Paranın nerden geldiği beîli değildir ama 'bebek ' olduğuna göre -aslında sadece adı bebektir- anne babası ona bu rahatı bu lüksü sağlamaktadır, işte bu 'paranın nerden geldiğinin belli olmaması, eğitimi, işi ve çalışması olmadığı halde lüksünün yerinde olması' hepimize bugünün genç kadınlarının tutumunu çağrıştırmıyor mu'.' Günümüzün daha baba evinde yaşayan genç kızları da 'kendiler in in her şeylerinin olmasını bir zorunluluk, bunları ödemenin de ailelerinin görevi olduğu'nu düşünmüyorlar mı? Çalışsalar bile kazandıklarının gereksinmelerden çok konfor ve lüks için harcanmasının doğru olduğunu belirtmiyorlar mı? Genç kadınların günümüzdeki Özlemleri Barbıe bebeğin yaşamıyla şaşılası bir benzerlik göstermiyor mu? Bunca 'güzellik salonu', 'bunca estetik merkezi', 'zayıflamakürleri', giysi markaları, çeşit çeşit ayakkabı satan süper-market reyonları hep aynı şeyi söylemiyor mu?' Daha iyisini iste', "daha çoğunu iste', 'yaşama hakkını iste', 'kişiliğini bu markayla kanıtla' . Parası mı? Parası ne olacak? Kredi kanını kullanırsın. Gence kredi kartı, çocuğa kredi kartı verirsin, annesine, babasına ödetirsin. Bar-bie bebek size yol gösteriyor. Sen rahat yaşa ve iste. Ödeyecek birisi bulunur, yoksa atayıp bulursun, nasıl olsa gençsin, güzelsin, ödemek için yansırlar. Barbie bebek konforlu ve lüks yaşıyor ama 'ailesi ortalarda hiç görünmüyor'. Demek ki onlar bir yerlerde çalışıp çabalayıp yapıyorlar, Barbie bebeğin bütün giderlerini de ödüyorlar. Barbie bebek, hiç kardeşi de olmadığı için, ailesinin parası kendisine yetiyor. Şimdi Barbie Bebeğin temsil ettiği sosyal rolü görelim ve aktardığı değerleri anlayalım. Eğitimi belli değil Programı yok Mesleği yok Hedefi yok Çalışmıyor İşlevi yok Hiç sıkıntı çekmiyor Çabası yok Hiç derdi olmuyor Aidiyeti yok Hiç engeli yok Yardımlaşmıyor Ailesi ortada yok Paylaşmıyor Kardeşi yok Hep alıyor Vermeyi bilmiyor, niyeti de yok. İşte, çocuklarımızın 'ille de benim de olsun' dediği 'idol oyuncak', işte bu oyuncağın sosyal rolü ve aktardığı değerler. Siz. çocuğunuzun Barbie bebek gibi olmasını ister misiniz? İstemezseniz, neden bu oyuncağın simgelediği ideolojiyi görmezden geliyorsunuz? Gelelim 'erkek çocuğumuz'un 'idol oyuncağı'na. Bu oyuncak da *Action-Man' yada 'Power Ranger's' olarak bilinen 'Kötülerle Savaşan Güçlü Adam'dır. 'Kötülerle Savaşan Güçlü Adam1, erkek çocuklarının yeni 'idol oyuncağfdır. Bu simgede görünüşe göre 'iyi özellikler' yer almaktadır. Çağın ideolojisi 'güçlü adam'ı 'güçlü, yapıcı, öncü, girişimci kişilik' olarak tanımlama eğilimindedir. 'Güçlü adam', başarılı olandır, kazanmaya daha yakındır, lider niteliği taşımaktadır. Kötülüklerle mücadele etmekledir. Dünyada da, uzayda da iyilerin yanında (iyiler biziz), kötüler de vardır (kötüler onlardır), işte BİZ 'güçlü adamlar' ve BEN 'güçlü adamların bası', ONLAR 'kötü adamlar' ve O 'kötü adamların başı' ile mücadele ediyoruz. Elbette BİZ kazanıyoruz ve ONLAR yok oluyorlar. Onları silahlarımızla imha ediyoruz, İMHA EDİYORUZ. Bu simgede de sosyal roller ve aktardığı değerler belirgin biçimde çizilmektedir. İyiler vardır İyiler kötü olamaz Kötüler vardır Kötüler iyi olamaz BiZ. iyileriz BiZ. kötü olamayız ONLAR, kötülerdir ONLAR, iyi olamazlar Onlarla SAVAŞMAK Görüşmek, konuşmak zorunludur YASAKTIR Savaşı biz KAZANIRIZ Kazanmamız KURALDIR Dünyayı, insanları, ilişkileri, olayları ve durumları böyle kesinleştirmek, bu kesinliği de "siyah-beyaz karşıtlığı'nda vermek, erkek çocuk kişiliğini fanatizme, saldırganlığa, karşısındakiler hakkında önyargılı olmayı meşrulaştırmaya yönelik etkiler yapmaktadır. Aktarılan değerler de bunlarla ilgili olarak 'Düşmanlık', 'Savaş', 'Silahlar'. 'Hep kendini iyi ve haklı görmek' gibi insanlık değerlerine aykırı nitelikler olarak aktarılmaktadır. Bu oyunlardaki 'düşman', çocuk için, sırasında kendi arkadaşları, öğretmeni, kendi annesi babası bile olabilir. Çocuğun isteklerini yapmayan, ona kurallar koyan, yersiz ısrarlarım yerine getirmeyen herkes sırasında 'düşman' sayılabilir. Böyle olunca da 'düşman' sözcüğü, bir tetik gibi arkadan 'savaş'ı, 'biz-onlar ayrımı'nı, bir tarafın 'yenen', bir tarafın 'yenilen' olmasını gerekli kılmaktadır. Böylece de "düşünmek', 'karşısındakini anlamaya çalışmak', 'birbiri ile konuşmak', 'sorunları görüşerek çözümlemek', 'birbirini anlamak ve barışmak' davranış kodları olarak iletilmemektcdir. Bu davranışlar, zayıflık, güçsüz olmak, bunların sonucunda da değersiz olmak, mutsuz olmak gibi sonuçlara neden sayılmaktadır. Görülüyor ki, 'çocuk oyuncakları' diye hafife alman, salt 'oyun oynama araçları' olarak görülen araçlar, aslında 'düşünceleri, düşünce sistemleri olan ideolojileri, bu ideolojilere uygun davranış kalıplarım ve hayat değerlerini oluşturmakta" sanıldığından daha güçlü etkiler yapan aktarıcılardır. Çocuk oyuncakları yoluyla iletilen sosyal roller, sosyal değerler, sosyal etkiler, sosyal davranışlar, çocuğun Üzerinde sanıldığından daha derin izler bırakmaktadır. Onun kişiliğini biçimlendirmede oyuncaklar önemli roller oynamaktadır. Geçmişin 'bir uçurtmayı yapmak', 'çocuğunkendi yaptığı oyuncaklarla oynamak'. 'çember çevirmek', 'ip atlamak' gibi çocuğun yapıcı gücünü arttıran, kendilik değeri kazandıran özelliklerin de ayrıca incelenmesi gerekir. Günümüzün pazar ekonomisinin yönlendirdiği "çocuk oyuncaklan', artık daha yüksek bedellerle elde edilen, elektronik donanımlı, uzaktan kumandalı, büyüklerin kullandığı araçların küçük modelleri olan oyuncaklar olarak çocuğu geliştirici, onun yapıcılığını arttırıcı özelliklerle ilgisi kalmamış karmaşık ürünlerdir. Ancak, işin en önemli yanı. günümüzün 'idol oyuncakları'nın çocuklarımıza aktardığı sosyal değerlerdir ve bu değerlerin ne ölçüde insan gelişimine hizmet ettiğidir. Açıkça görülüyor ki, oyuncaklarla aktarılan ideoloji, çocuklarımızın 'insanlık değerleri'ne olumsuz etkiler yapmaktadır. Konunun önemi sandığımızdan daha da büyüktür ve belki de mücadele etmemiz gereken konuların başında gelmektedir. Kayıp Kuşak (Generation X)... Pepsi-Kola. reklamını yapan "Baharat Kızlar-Spice Giriş' ürerinden yeni bir kuşağa sesleniyor: Sonraki Kuşak. Reklamın ana teması 'Koka-Kola: ilenlerin artık 'eski kuşak" sayıldığı, 'yeni kuşakların bu eskimiş kola çeşidi yerine yeni bir içecek aradıkları. Reklam başarıya ulaşıp da Koka-Kola içenleri Pcpsi-Kola tutkunu yapıyor mu. belli değil ama 'X Kuşağı' konusu sanıldığından çok daha önemli, Avrupa ülkeleri, yeni gençlik kucakları üzerinde yapılan çok sayıda araştırmayla 'gençliğin nereye gittiğini' anlamaya çalışıyor. Bu çal ıhmaların işaret ettiği önemli bir gerçek,' Generation X - Bilinmeyen (ya da Kayıp) Kuşak' özelliklerinin giderek daha çok gençte görüldüğüdür. Kayıp Kuşak özelliklerine gelince: - Hiçbir değer yargısına sahip olmamak. Her şeye 'olabilir' ya da 'olamaz' diyebilmek, 'fark etmez" sözcüğünün anahtar olması. - Hiçbir kuruma, kişiye, kavrama, ideye karşı sorumluluk duymamak. Kendini hiçbir şeyle yükümlü saymamak. Sorumluluk ve yükümlülük duygusuyla alay etmek. - Her şeye sahip olma hakkını kendinde görmek. "Buna hakkım var mı?' gibi bir soruyu hiçbir zaman ve hiçbir şey için sormamak. - Hiçbir şeye gerçekte sahip olmadığı için her şeyi bir anda kaybetmeye hazır olmak. Böyle olduğu için de sahip olduğu şeylerin değerini bilmemek ve umursamamak, - Ne istediğini, ne istemediğini, neden isteyip istemediğini bilmemek, düşünmemek, umursamamak. - Güdüleriyle ve dürtüleriyle yaşamak. Bunlun kontrol etmeye çalınmayı küçümsemek ve alaycılıkla karşılamak. - Uyuşturucuya ve bağımlılığa yatkın olmak. Bunları meşru ve doğru bulmaya da yatkın olmak. - Sınırsız bir tüketici ve kullanıcı Özelliği sergilemek. Avrupa'da yapılan çalışmalar, genç kuşakların 'beslenme (fast-food). müzik, eğlence ve güzelleşme' harcamalarına yapılan tüketimin, ekonominin önemli bir bölümü olduğunu ortaya koyuyor. Buna araba ve motosikletle ilgili harcamaları da eklemek gerekir. - Birlikte yaşadıklarını kendine 'mecbur' saymak, kendini ise kimseye karşı 'mecbur' saymamak. - Hayatı intihar ve intikam çizgisinde yaşamak. Bu da üzerinde çok durulması gereken sağlam temellerden yoksun bir dengesizliğin iniş çıkışlarını yansıtmaktadır. - Günlük ve anlık yaşamak. Hiçbir hedefe yönelik plan yapmamak ve bunu bir yaşama biçimi haline getirmek. *** Bu (kelliklerde 'sosyal sorumsuzluk' niteliğinin çok belirgin olduğunu görüyoruz. Kendine karşı, yakınlarına karşı, topluma karşı, dünyaya karşı hiçbir sorumluluk duymamak, tersine, onları kendine karşı sorumlu saymak Önemli bir özellik. Hiçbir şeyi bilmeye meraklı olmamak, bilenleri Önemsememek, bilgiye sadece kendi çıkan için ilgi duymak da başka bir özellik oluyor. Burada 'bencil ve çıkarcı ilgi ekseni' yaşamın temel belirleyici çizgisi olmaktadır. Elde etmek istedikleriyle haklı olmak arasında hiçbir ilişki kurmamak, elde etmek istediklerinde kendini haklı saymak da başka bir özellik olarak ortaya çıkıyor. Bu tanımlamadaki 'sorumsuz, bencil. çıkarcı, haksız da olsa elde etmeyi doğru görme5, Türkiye'de 1980 sonrasında Turgut Özal'm önerdiği 'genç insan modeli'dir. 12 Eylül'ün 'depolitize gençlik yaratmak' hedefiyle çakışan 'kendi çıkarından başka hiçbir şeye aldırmayan, köşe dönücü, değer yargılan yoksunu gençler' Avrupa'nın ne yapacağım acı acı düşündüğü 'Kayıp Kuşak'la ilginç bir yakınlık taşıyor. Bilinçlerini boşaltıp ortaya çıkan boşluğu tarikat inancıyla doldurarak kendi ideolojilerine göre kullanabilecekleri gençler yaratmak projesi 12 Eylül'den sonra bir ölçüde uygulanmıştır. Bu uygulamayla ortaya çıkan bir gençlik bölümünün günümüzde sorumsuz, açıkgöz, bencil ve çıkarcı bir hayat yaşadıkları, böyle yaşamak istedikleri bilinmektedir. Sadece iyi futbol oynadığı için yüzlerce milyar lira alan gençler, televizyonlarda sulu eğlence programlan yaptıkları için milyarlar kazanan gençler, 'Kayıp Kuşak' için önemli idoller olmaktadır. Bir toplum için en önemli hedeflerden birisi de, gençlerinin bütün bunları aşarak geleceğin temel taşları olabilmeğidir. Toplum kendi gerçeğini görerek, kendi geleceğine güven duymak istiyorsa bütün gençlik politikalarım gözden geçirmek zorundadır. Yoksa, Kayıp Kuşaklar sonunda Kayıp Ülkeler olurlar. alıntı]]> 311 2008-08-20 03:24:27 2008-08-20 10:24:27 open open degisen-ve-degismeyen-degerlerimiz publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1219228023 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:222;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231158191;}";"; views 184 607 gs.yusra.12@hotmail.com http://www.hotmail.com 88.248.163.65 2008-09-23 03:32:29 2008-09-23 10:32:29 1 0 0 21 yüzyıl Eşiğinde Türkiye Gençliğinin Sorunları ve Değerler Sistemindeki Değişme http://www.sosyalbilgilerci.com/21-yuzyil-esiginde-turkiye-gencliginin-sorunlari-ve-degerler-sistemindeki-degisme/ Wed, 20 Aug 2008 10:29:05 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=312 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 Gençlerin sorunları toplumun sorunlarından bağımsı? değildir. Sosyal, ekonomik, kültürel ve siyası sorunlar gençlerin tutum, davranış ve beklentilerini etkilemektedir. Türkiye'de yapılan araştırma sonuçları karşılaştırıldığında 1970'ler ve 1990'lar gençliğinin pek çok açıdan farklılık gösterdiği görülmektedir. Türkiye'de gençliğin çok farklı sorunları vardır. Bu sorunların önemi zaman süreci içinde farklılık gösterse de bazı sorunların kalıcı olduğu görülmektedir. Türkiye'nin ve Türkiye gençliğinin değişmeyen sorunlarından biri eğitim sorunudur. Cumhuriyet'inkuruluşundanbu yana eğitime önem verilmişse de, bir türlü çağdaş bir eğitim sistemine geçilememiştir. Ortalama eğitim süresi açısından Avrupa'nın en geride kalan ülkesiyiz. Ortalama öğremm süresi 3.6 yıldır. Öte yandan okullaşma oranı. Batı ülkelerine göre düşüktür. Batı'da okullaşma oranı yükseköğretimde %45-50'ler civarında iken Türkiye 'de bu oran %16'lar-da kalmaktadır. Eğitimdeki alt yapı yetersizliği, kaynak yetersizliği, yöntem eksiklikleri, plansızlık ve ezberci niteliği bugün de tartışılmaktadır. Gençlerin öteki önemli sorunlarından biri de işsizlik sorunudur. Yatırımların yetersizliği ve nüfusun hızla artması nedeniyle gençlerin önemli bir kısmı iş bulamamaktadır. Diplomalı işsizlerin oranı her gün artmaktadır. Bu durum özellikle okuyan gençliği rahatsız (tedirgin) etmektedir. Eğitimde mesleki yönlendirmenin yetersizliği de işsizliğin başka bir nedenidir. Gençliğimizin değişmeyen sorunlarından biri de kuşak çalışmasıdır. Toplumdaki hareketliliğe, gelir dağılımındaki dengesizliklere ve hızlı toplumsal değişmeye bağlı olarak, gençlerle yaşlı kuşaklar arasındaki kültürel farklar artmaktadır. Eğitim ve kitle iletişim araçları gençlerin değerler sisteminin daha hızlı değişmesine neden olmaktadır. Özellikle gençlerle yaşlı kuşaklar arasındaki kültürel çatışmanın nedenlerinden biri de değerler sistemindeki farklılaşmadır. Öte yandan toplumdaki demokratikleşme sürecinin yavaşlığı da gençleri rahatsız etmektedir. Gençler otoriter toplum yapısı, otoriter aile yapısı ve otoriter eğitim sisteminden yakınmaktadır. Daha demokratik bir ortam ve daha çok özgürlük istemektedir. Gençlerin değerler sistemi son yirmi yılda önemli ölçüde değişmiştir. Çalışmamız boyunca yaptığımız istatistiksel analiz ve karşılaştırmalar 1970'ler gençliği ile 1990'lar gençliğinin önemli öîçüde farklılaştığını ortaya koymaktadır. 1970'ler gençliği paraya önem vermezken, 1990'lar gençliği mutlu olmanın temel aracı olarak parayı görmektedir. Günümüz gençliği için para, değerler sisteminde en üst sırada yer almaktadır. 1970'ler gençliği eğitim ve mesleği para kazanmanın araçları olarak görürken, 1990'lar gençliği için zengin olmanın yollan miras, şans oyunları ve politikadır. Politikanın bir para kazanma yolu olarak algılanması son yıllardaki siyasal yozlaşmaya bağlanabilir. Bu konu ayrıca araştırılması gereken bir konudur. Sevgi konusunda 1970'ler gençliği ile 1990'lar gençliği arasında önemli bir farklılık yoktur. 197û'ler gençliği Özgürlüğe önem verirken, 1990'lar gençliğinin özgürlüğe pek önem vermediği görülmektedir. 1970'ler gençliği kendine güvenen ve toplumsal bir misyonu olduğuna inanan bir gençliktir. Oysa, 199Û;lar gençliği, bireyselleşme ve yabancılaşma süreçleri sonucunda kimlik arayışı içinde olan bir gençlik niteliği göstermektedir. Toplumcu olma niteliğini yitirmiştir. 19701er gençliği daha Örgütlü ve politize bir gençlikken, 1990'larda gençliğin büyük ölçüde depolıtıze olduğu ve örgütsüzleştiği görülmektedir. Çağdaş demokrasi örgütlü demokrasi olduğuna göre bu, demokrasi açısından olumsuz bir sonuçtur. Gençlerin toplumsal yaşamla ilgilenmesi gelecek açısından önemlidir. Sonuç olarak, 1970'ler gençliği ile 1990'lar gençliğinin değerler sisteminin önemli ölçüde farklılaştığım söyleyebiliriz. 12 Eylül hareketiyle birlikte Türkiye'de en çok suçlanan toplum kesimlerinden biri gençlik olmuştur. Türkiye'nin 12 Eylül öncesi içine düştüğü top l um sal-ekonomi k bunalım ve çalkantıların ve siyasal terörün sorumluluğu çoğu kez aydınlarla birlikte gençlik kesimine yüklenmek istenmiştir. 12 Eylül harekâtından sonra da gençlik kesimi ciddi bir biçimde denetim altına alınmaya ve sözde, Kemalist ilkeler doğrultusunda yönlendirilmeye çalışılmıştır. Gerçekten de Türkiye gibi gelişme süreci içinde bulunan, ciddi ekonomik ve toplumsal sorunları olan bir toplumda, ülkenin geleceği olan gençliğin dikkatle yetiştirilmesi ve yönlendirilmesi gerekir. 1990'larTürkiyesi'nde nüfusun büyük bir kesiminin gençlerden oluştuğunu hatırlatırsak, gençlik konusun un toplumumuzun geleceği açısından ne denli önemli olduğu kendiliğinden ortaya çıkar. Gençliğin enerjik, dinamik ve esnek bir potansiyel güç olması nedeniyle, dikkatle yönlendirilmesi ve eğitilmesi gerekir. Hele Türkiye gibi hızlı toplumsal değişim süreci içinde bulunan toplumlarda, toplumun geleceği açısından bu sorun daha da güncellik kazanır. Sağlıklı toplumsal ilişkilerin geliştirilmesinde karşımıza çıkan sorunlardan biri de gençliğin yetiştirilmesi, gençliğin güç ve enerjisinin çağdaş değerler doğrultusunda kanalize edilmesi sorunudur. Zaten Atatürk'ün, Cumhuriyet ve devrimlerin koruyuculuğunu Türk gençliğine bırakması da onun gençliğe verdiği önemi açıkça vurgulamaktadır. Çünkü her zaman ve her toplumda gençlik toplumun geleceğidir. Günümüzün gençliğinin acil çözüm bekleyen pek çok sorunu vardır: İşsizlikten en çok etkilenen toplum kesimi gençliktir. Genç işsizlerin toplam işsiz sayısı içindeki oranı yüksek ve bu oran gittikçe artmaktadır. Yasalar gençlere "çalışma hakkı" tanımış ancak milyonlarca genç issizlikten kıvranmaktadır. Eğitim sürecindeki gençler öğrenimlerini tamamladıktan sonra "diplomalı işsizler" ordusuna katılma yani iş bulamama endişesiyle karşı karşıya kalmakta, stres ve psikolojik bunalımlara girmektedirler. Hayat pahalılığından ve yüksek enflasyondan en çok etkilenen kesim gençlik kesimidir. Çünkü enflasyon, satmalma gücünün zayıflamasına, gelir ya da ücretlerin düşmesine neden olmaktadır. Gençler aşırı hayat pahalılığının yıkıcı etkilerini yaşamaktadırlar. Emek sömürüsü, azgelişmiş ülkelerde kadınlar gibi gençleri de etkilemektedir. Çocuk emeğinin yeterince korunmaması, çocuk emeğine düşük ücret ödenmesi, yetersiz işgüvenliğiniıı yarattığı iş kazaları, çalışan gençliğin çalışma yaşamındaki en önemli sorunlarındandır. Gençliğin en önemli ve öncelikli sorunlarından biri de eğitim sorunudur. Öğrenim çağındaki nüfusun okullaşma oranının düşük olması, milyonlarca gencin eğitim olanaklarından yoksun kalmasına neden olmaktadır. Örneğin, ABD'de yükseköğretimde okullaşma oranı %60, Avrupa'da %45 iken, bizde açık öğretimle birlikte bu oranın %16 civarında olması gençler ve toplum açısından durumun ne denli ürkütücü olduğunu ortaya koymaktadır. Gençlik kesimi suç oranının yüksek olduğu bir kesimdir. Bozuk toplumsal koşullar gençliği suça iten bir ortam oluşturmaktadır. Genç yaştaki insanlara ülke yönetimine katılmakta, seçme ve seçilme hakkı tanımakta, siyasal partilere üye olmakta sakınca gören sistem ve zihniyet, cezaya gelince bu yaştakiler! sorumlu tutmakta ve ceza verebilmektedir. Günümüzdeki hızh değişimlerin en çok etkilediği toplum kesimlerinden biri de gençlik kesimidir. Hızlı kültürel değişimler yeni değerlerin ve davranış biçimlerinin ortaya çıkmasına, bu ise kuşak çatışmasına neden olmaktadır. Bu kültürel değişim sürecinde, sürekli arayış içinde olan gençlerin en Önemli sorunlarından biri kimlik sorunudur. Baskıcı aile yapısı ve otoriter toplumsal yapı ile yeni değerlere yönelen gençler arasında ortaya çıkan çatışmalar, gençlerin kendilerini özgürce ifadelerini kısıtlamakta ve yabancılaşmalarına neden olmaktadır. Öte yandan toplumsal çelişkilerden, siyasal ve kültürel yozlaşmadan en çok etkilenen toplum kesimi de gençliktir. Gençliğimize sahip çıkmamız, onların sorunlarını ciddibiçimde incelememiz, araştırmamız ve gerekli önlemleri almamız gerekir. Bu ise konuya yeni bir yaklaşım gerektirir. Gençliğe sevgi, saygı ve hoşgörü ile yaklaşalım. Gençliğin sesine kulak verelim. Gençliğe güvenelim ki, o da kendisine güvensin. Gençliği özgür bırakalım, baskı yapmayalım. Düşündüklerini özgürce ifade etmelerine fırsat verelim. Gençliğin politika ile ilgilenmesinden korkınayahm. Gençlere, kendilerini kanıtlama fırsatı verelim. Gençlere, yetki ve sorumluluk vermekten korkmayalım. Toplumun en bilgili, en cesaretli, en girişken ve enerjik kesimi olan gençliğin toplumsal üretim sürecine daha üretken biçimde katılmasını sağlayalım. Gençliği eğitim sürecinde "yarış atı" olmaktan çıkaralım ki, mutlu olsun, geleceğine güvenle bakabilsin. Gençliği çağdaş insan felsefesine uygun bir biçimde eğitelim ki, kişilik sahibi olsun, kendi kimliğini kazansın Özgür, sorumlu ve yaratıcı olsun. Gençlerin politika ile ilgilenmelerini engellemeyelim. Tam tersine, politikanın en üst düzeyde toplumsal yasama katılma süreci olduğunu onlara Öğretelim ki. politikadan korkmasınlar, depolitize olmasınlar ve sorumlu birer yurttaş olarak yetişsinler, kendilerine ve topluma sahip çıksınlar. Kısaca, çağdaş, uygar, demokrat, kişilikli, eleştiren, tartışan, üretken, insan sevgisiyle yoğrulmuş, bilinçli yurttaş kimliğine sahip bir gençlik için, eğitim sistemimizde ve siyasal yapımızda devrimsel bir dönüşümü hızla gerçekleştirmek zorundayız. Ancak o zaman statükocu yapımızdan kurtularak demokratik bir düzene kavuşur ve uygar toplumlar içindeki yerimizi alabiliriz. ]]> 312 2008-08-20 03:29:05 2008-08-20 10:29:05 open open 21-yuzyil-esiginde-turkiye-gencliginin-sorunlari-ve-degerler-sistemindeki-degisme publish 0 0 post 0 views 233 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:262;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231166150;}";"; _edit_lock 1219228206 _edit_last 1 Gençlerde şiddet olayları http://www.sosyalbilgilerci.com/genclerde-siddet-olaylari/ Wed, 20 Aug 2008 10:48:19 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=313 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 Gençlerdeki Şiddet Kartal Endüstri Meslek Lisesi'nde bir (iğrencinin silahla okula gelerek sınıfa girmesi, sevdiği bir kız öğrenciyi zorla çıkarmak isterken bir öğretmeni vurarak öldürmesi, sevdiği kıxı da ağır yaralaması, dikkatleri "gençlerdeki şiddet olayları"na çekti. Oysa. uzun bir süre içinde okullarda kız yüzünden çıktığı bildirilen grup kavgaları, gene okullarda öğrencilerden haraç alan öğrenci çeteleri, futbol maçları sırasında hiç bitmeyen taraftar çatışmaları "gençlerdeki şiddet olgusu^nun göstergeleridir. Gençlik, dünyada da bizde de giderek tepkilerini şiddet yoluyla açıklamaktadır. Nedenlerine gelince: - Dünya hızla değişmektedir. 20. yüzyıldan 21. yüzyıla geçerken en hızlı değişen, "yerleşik değer yargılandır". Artık "doğal" olan yerini "yapay"a bırakmaktadır. "Gerçek" yerini "sanaV'a bırakmakta, "asıl"da yerini "inıge"ye bırakarak gözden yitmektedir. Biyotekno-loji, genlerle oynayarak yapayı, telekomünikasyon "sanal dünyayı", medyatik kültür de "imge- imaj"ı yaratmıştır. Bütün değer yargılan hızla değişmekte, insanlar bu hızlı değişime ayak uydurmakta çok zorlanmaktadır. Bu değişimden en çok etkilenen de gençlerdir. Çünkü, neyin nereye nasıl gittiğini anlamakta güçlük çekmektedirler, ö nedenle de, geçmişin bildikleri değerlerine daha çok sarılmakta, bu değerlerdeki "değişmezliği" benimsemektedirler. Gençlerin din değerlerine, milliyetçilik değerlerine, geleneksel değerlere daha çok önem vermeleri, bu hızlı değişimin yarattığı kimlik bunalımından kurtulma özlemlerindendir. - Gençlik, gelişim evresinin özelliği nedeniyle sabırsızdır. Önündeki yılları beklemeye değil, gerekirse zorla değiştirerek isteklerini gerçekleştirmeye yatkındır. Bu yaklaşım, şiddeti, davranışın gerekli, hatta zorunlu bir Özelliği olarak kabul etmelerine yol açmaktadır. - Engellenme, insanda şiddetin kaynaklarından birisidir. Küçük bir çocuk bile, istediği bir şeyden engellenirse, şiddete başvurur. Ağlar, bağırır, çevresini dağıtır, çevresindekilere, özellikle de isteğini yapmayanlara vurur, bağırır, şiddet gösterir. Gençler de yetişkinler de engellendikleri zaman şiddete başvurma eğilimi gösterirler. Bir engeli aşmanın şiddet yoluyla değil de, uzunca da olsa şiddet dışı yöntemlerle daha kolay olacağını öğrenmeleri için eğitim ve deneyim gereklidir, Bu da eğitim ve deneyim kazanamamış gençlerde eksik olduğu için böyle gençler şiddet yolunu yeğler. - Yoksunluk da, şiddetin kaynaklarından önemli birisidir, istediği şeylerden sürekli olarak yoksun kalan insanlar, başka bir çareleri kalmadığından şiddet kullanmayı bir yol olarak görürler. - Temelinde engellenme ve yoksunluk bulunan "umutsuzluk", şiddete başvurmanın bir nedeni olur. insanlar kendilerini başka türlü açıklamaktan umutlarını kestiği zaman şiddete başvurmaya hazır duruma gelirler. Burada, doğru noktayı zamanında kestirebilmek çok önemlidir, - Toplumdaki şiddet modelleri ele öğreticidir. Küçük çocuklar hem evlerinde ve çevrelerinde şiddet sahnelerini gurup yaşadıkları zaman hem de toplumda şiddet kullanmanın üstünlük sağladığını örnekleriyle gördükleri zaman, şiddet kullanmaya hazır bir duruma gelirler. Şimdi, bütün bu etkenlerin birlikte bulunduğu koşullar içindeki genç insanları düşünelim. Değişime ayak uydurmakta zorlanan, değişimin kendisine bir çıkış yolu göstermediği, eşitsizlik ve içinde yaşadığı koşullar nedeniyle engellendiğini, yoksun bırakıldığını düşünen, toplumda da şiddetin ödüllendirildiğini gören bir genç, "şiddete neden başvurmasın?" Kendisine haksızlık yapıldığı duygusuyla yanıp kavrulan genç insan, şiddetini göstermek için neden bir fırsat aramasın? İşte maçlar bu fırsatlardır. Okulda bir grup olarak hareket etmek bu fırsatları yaratır. Bir kızı sevmek böyle bir hareketin nedeni sayılır. Kırık not almak, öğretmene saldırmak için bir neden kabul edilir. Sonuçlara değil, nedenlere bakarak çözüm aranmalıdır. - Okullarda etkin rehberlik ve psikolojik danışmanlık servisleri kurulmalıdır. Bu servisler, ingilizce eğitiminden daha önemlidir ve Önceliklidir. Kabul edebilir misiniz? - "Doğalı", "gerçeği" ve "asılı" yeni den birey sel ve toplumsal değerlerin temeli yapmayı düşünür müsünüz? - Gençleri toplumun bütün alanlarına etkin biçimde katarak onların kendilerini açıklamalarına olanak sağlayabilir misiniz? (Kartal'daki olaydan sonra Ali Kırca'nın yönettiği Siyaset Meydanı'nda konuyu açıklayan bir öğrencinin söyledikleri buna örnektir.) - Engellemeleri, yoksunlukları ortadan kaldıracak bir toplumsal sistemle yaşamanın "en doğru yönetim biçimi" olduğunu kabul edebilir misiniz? - insanlardaki "haksızlığa uğradığı" duygusunu gidermenin toplumsal yollarım düşünür ve uygular mısınız? Bunları yapamazsanız (ki bu niyetleri görmüyoruz) işiniz zordur ve gençlerin şiddete kaymaları daha da artacaktır. Nedenleri doğru anlarsanız geleceği öngörebilirsiniz. Hepsi b]]> 313 2008-08-20 03:48:19 2008-08-20 10:48:19 open open genclerde-siddet-olaylari publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1219231633 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:145;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1230966776;}";"; views 103 Azınlıkların kurduğu cemiyetler http://www.sosyalbilgilerci.com/azinliklarin-kurdugu-cemiyetler/ Wed, 20 Aug 2008 11:32:38 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=314
B-AZINLIKLARIN KURDUĞU CEMİYETLER

1-Mavri Mira:

Özellikleri:

1-Fener Rum patrikhanesi tarafından kuruldu

2-Bizans İmparatorluğunu yeniden canlandırmayı ve Ege’de ilerleyen Yunanlılara yardım ederek Batı Anadolu ve Trakya’yı Yunanistan’a katmayı amaç­lıyordu. (megale idea)

3-Yunan Kızılhaçı, Göçmenler Komisyonu ve Rum izcilik kuruluşları bu cemiyetin alt kollarıydı

2-Pontus Rum Cemiyeti:

Özellikleri:

1-1904’de Merzifon’da Amerikan kolejinde ku­ruldu

2-Batum’dan Sinop’a kadar uzanan ve merkezi Samsun veya Trabzon olabilecek bir Rum devleti kurmayı amaçlıyordu.

Açıklama: MÖ281’de kurulan Pontus Devleti’ni MS 63’de Romalılar yıktı. 1204’de tekrar kurulan Pontus Devleti’ni 1461’de Fatih yıktı.

MALTEPE DERSANELERİ MALTEPE DERSANELERİ MALTEPE DERSANELERİ  3-Kardos Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Bu cemiyet Rum göçmenlerine yardımcı olmak görüntüsü altında Pontus Cemiyetine yardımcı olu-yordu.

4-Etnik-i Eterya Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Bu cemiyet bağımsız Yunanistan’ı oluşturmak için 1814 yılında Filiki Eterya adıyla kurulmuştur.

2-I. Dünya Savaşından sonra ise Yunanistan’ı bü­yütmek ve Bizans Devletini kurmak için çalıştı

5-Hınçak ve Taşnak Sütyun Cemiyetleri

Özellikleri:

1-Doğu Anadolu toprakları, Çukurova toprakları ve Kara Deniz bölgesinin bir kısmını Ermenistan’a katmak için çalıştılar.

6-Makabi-Alyans İsrailit Cemiyetleri:

Özellikleri:

1-Yahudi devleti kurmak için çalışmışlardır.

2-Ekonomik çıkarlarının korunması ön planda ol­muştur.

7-Rum-Ermeni Birlik Komitesi:

Özellikleri:

1-Rum ve Ermeni cemiyetleri arasındaki koordi­nasyonu sağladı.

Açıklama:

1-Azınlıklar Türkleri Hıristiyan katliamı yapı­yor olarak göstere­rek Anadolu’nun işgalini başlat­mak istediler.

2-Azınlıklar giriştikleri yıldırma faali­yetleri ile he-defledikleri bölgelerden Türkleri kaçı­rarak ilgili bölgelerde çoğunluk olmak istediler.

Azınlık Cemiyetlerinin Özellikleri:

1-Wilson Prensiplerinden ilham aldılar

2-Mondros Mütarekesi, azınlıkların çalışmaları için uygun ze­min oluşturdu

3-Azınlıklar Osmanlı ülkesini sömürmek isteyen işgalciler tarafından kullanıldılar

4-Kiliseleri ve yabancı okullarını üs edindiler

5-İşgal devletlerinden yardım gördüler

6-Çıkardıkları olaylar ile TBMM’yi meşgul ettiler

C-MİLLİ VARLIĞA DÜŞMAN CEMİYETLER

1-Sulh ve Selamet-i Osmaniye Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Kurtuluşun padişahın emirlerine bağlı kalmakla mümkün olacağını savunmuştur.

2-Teali İslam Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Kurtuluşun halifenin emirlerine ve İslamın pren­siplerine uymakla mümkün olacağını savunmuştur.

3-İngiliz Muhipleri Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Kurtuluşun İngilizlerin himayesi ile mümkün olacağına inanıyordu

2-Bu cemiyet hükümet tarafından da desteklenmiş­tir.

4-Wilson Prensipleri Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Bu cemiyetin taraftarları Wilson ilkelerinden ilham almıştır

2-Kurtuluşun ABD mandasına girmekle mümkün olacağına inanmışlardır.

5-Kürt Teali Cemiyeti:

Özellikleri:

1-Bu cemiyetin taraftarları Wilson Prensiplerine da-yanarak; halifeye bağlı olarak bir Kürt devleti kur-mayı planlamışlardır.

6-Hürriyet ve İtilaf Fırkası:

Özellikleri:

1-1911 yılında İttihat ve Terakki Partisine karşı kuruldu

2-1918’den itibaren yönetimde etkili olmaya baş­ladı

3-Anadolu hareketini İttihatçıların hareketi olarak gören parti Kurtuluş Savaşına karşı gelişin liderli­ğini üstlendi.

]]>
314 2008-08-20 04:32:38 2008-08-20 11:32:38 open open azinliklarin-kurdugu-cemiyetler publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219232558 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1023;s:11:"sayac_bugun";i:9;s:9:"son_okuma";i:1231168934;}";"; views 1039 608 s_kelebek_winx_maripoza@hotmail.com http://sevgiadasi 88.245.231.144 2008-12-29 02:07:11 2008-12-29 09:07:11 1 0 0
Milli mücadele döneminde çıkan iç isyanlar sosyal bilgiler 8. sınıf http://www.sosyalbilgilerci.com/milli-mucadele-doneminde-cikan-ic-isyanlar-sosyal-bilgiler-8-sinif/ Wed, 20 Aug 2008 12:37:40 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=316

MALTEPE DERSANELERİ MALTEPE DERSANELERİ MALTEPE DERSANELERİ  İÇ İSYANLAR

Sebepleri:

1-İşgal devletlerinin işgallerini yerleştirmek iste­mesi

2-Osmanlı yönetiminin Mustafa Kemal ve arka­daşlarını etkisiz duruma getirmek istemesi

3-TBMM’nin halktan yeni fedakarlıklar istemesi

4-İtilaf devletlerinin milli mücadeleyi iç karışık­lıklarla yıpratmak istemesi

5-Osmanlı ordusunun terhis edilmiş olmasından dolayı asayişsizlik olması

6-Bazı kuva-yı milliyecilerin tutarsız davranışları

7-Bazı milli mücadelecilerin tutarsız davranışları

8-Milli mücadele politikasının bazı çıkar çevrele­rini rahatsız etmesi

9-Kürtçülük düşüncesi ve Kürtlerin kışkırtılması

10-Azınlıkların emelleri

11-Bazı kuva-yı milliyecilerin düzenli ordunun em­rine girmek istemeyişi

A-İstanbul Hükümetinin İtilaf Devletlerinin İs­teği Üzerine Düzenlediği İsyanlar

1-Ahmet Anzavur İsyanı:

Sebep:

1-İngilizlerin, milli mücadelecileri Çanakkale Bo­ğazı çevresine yanaştırmak istemeyişi

2-İstanbul yönetiminin milli mücadeleden duy­duğu tedirginlik

Özellikleri:

1-İsyan Marmara’nın güneyinde Susurluk civa­rında çıkmıştır.

2-Milli mücadelecilere karşı bölgedeki Çerkezler kışkırtıldı

3-İsyan TBMM açılmadan önce başladı

4-Saltanat yanlısı bir isyandır

5-İsyan önce Çerkez Ethem tarafından bastırıl­dıysa da; Ahmet Anzavur tekrar isyan çıkardı. Bu isyanı ise Ali Fuat Cebesoy 20 Mayıs 1920’de ke­sin olarak bastırdı.

2-Kuva-yı İnzibatiye (Halifelik Ordusu)

İs­yanı

Sebepleri:

1-İngilizlerin, milli mücadelecileri Boğazlar çev­resine yanaştırmak istememesi

2-İstanbul yönetiminin duyduğu tedirginlikler

Halifelik ordusu denilen isyancı birliğini Süley-man Şefik İngilizlerin istek ve desteği ile hazır­ladı. Birliğin oluşturulmasında genellikle Enver Paşa’nın ordudan tasfiye ettiği eski subaylar kul­lanıldı.

Özellikleri:

1-İsyan Adapazarı civarında başladı

2-Çerkez Ethem ve Refet Bele tarafından bastı­rıldı

3-İsyanın bastırılması sonucunda Kuva-yı İnziba­tiye birliğinin çoğu milli mücadele saflarına geçti

Açıklama: Ahmet Anzavur ve Kuva-yı İnziba­tiye İsyan­larının başarısız olması İngilizlere; İs­tanbul hükümetinin isyan düzenleme konusunda başarı­sız olduğunu gösterdi; ki bundan sonra İn­gilizler kendileri isyan düzenlettirmeye başladılar.

NOT:28 Nisan 1920’de Anadolu’da, padişah adına, asayiş sağlamak için Anadolu Fevkalade Müfettişliği kuruldu.

B-İstanbul Yönetimi ile İşgalcilerin Düzenlettir­diği İsyanlar

1-Bozkır-Zeynelabidin İsyanı

(27 Eylül-4 Ekim 1919)

Özellikleri:

1-Milli mücadeleye karşı çıkan ilk isyandır

2-Padişah taraftarı bir isyandır

3-Konya havalisinde çıkmıştır.

2-Bolu-Düzce Ayaklanması:

Özellikleri:

1-12 Nisan 1920’de başladı

2-Çerkez Ethem tarafından bastırıldı

3-Çapanoğulları İsyanı

(15 Mayıs-27 Ağustos 1920)

Özellikleri:

1-Yozgat, Çorum ve Tokat havalisinde etkili oldu

2-Bölgedeki Aleviler de kullanılmak istendi

3-Çerkez Ethem tarafından bastırıldı

4-Delibaş Mehmet-Konya İsyanı

(2 Ekim-15 Ka­sım 1920)

Özellikleri:

1-Halifelik taraftarı bir isyandır

2-Konya ve Isparta’da etkili oldu

3-İsyanın çıkarılmasında İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunanlılar etkili oldu

4-Milli kuvvetler karşısında tutunamayan Delibaş Mehmet önce Fransızlara sonra Yunanlılara sığın­mıştır.

5-Cemil Çeto İsyanı (17 Haziran 1920):

Özellikleri:

1-Kürtçü bir isyandır.

6-Milli Aşireti İsyanı (8 Haziran 1920):

Özellikleri:

1-Kürtçü bir isyandır

2-Fransızlardan destek almıştır

7-Koçgiri İsyanı :

Özellikleri:

1-Kürtçü bir isyandır

2-Kemah ve Divriği’de etkili oldu

3-Bu isyanı II. İnönü Savaşı döneminde kurulmuş olan merkez ordusu bastırdı

8-Ali Batı İsyanı

(11 Mayıs-18 Ağustos 1919):

Özelikleri:

1-Kürtçü bir isyandır

2-Diyarbakır’da etkili oldu

3-Ali Batı çatışma esnasında öldürüldü

9-Çopur Musa İsyanı:

Özellikleri:

1-İsyan Afyon’da çıktı

2-İsyanın çıkmasında Yunanlıların kışkırtmaları da etkili oldu

3-İsyan Refet Bele tarafından bastırıldı

C-Kuva-yı Milliyecilerin Çıkardığı İsyanlar

Demirci Mehmet Efe İsyanı:

Özellikleri:

1-Yunanlılara karşı başarılı mücadeleler vermiş olan Mehmet Efe, düzenli ordu kurulurken ilk gün­lerde düzenli ordunun emrine girmek istemedi

2-Demirci Mehmet Efe ikna edildi ve efeleriyle birlikte düzenli ordunun emrine alındı.

Çerkez Ethem İsyanı:

Özellikleri:

1-Yunanlılara karşı başarılı mücadeleler veren ve isyanların bastırılmasında büyük katkıları olan Çerkez Ethem düzenli ordunun emrine girmeyerek isyan etmiştir.

2-Çerkez Ethem düzenli orduya karşı girdiği müca­delede başarılı olamayınca; 5 Ocak 1921’de Yu­nanlılara sığınmış; Çerkez Ethem’e bağlı birlikler ise 20 Ocak 1921’de düzenli ordunun emrine gir­miştir.

D-Azınlıkların Çıkardığı İsyanlar

Sebepleri:

1-Osmanlı’dan toprak koparma düşüncesi

2-Emellerinin olduğu bölgelerde çoğunluk olma düşüncesi ile, Türk milletini yıldırarak, bölgeden kaçırma

3-İşlerini kolaylaştırma düşüncesi ile işgallere ze­min hazırlama

4-İşgal devletlerinin kışkırtmaları

Ermeni isyanları Gümrü ve Ankara Antlaşmaları ile bitirilirken; Karadeniz’deki Rum isyanları Şubat 1923’e kadar devam etti.

TBMM’nin İsyanlara Karşı Aldığı Önlem­ler:

1-İstanbul ile ilişkiler kesildi

2-İstanbul hükümetinin icraatları yok sayıldı

MALTEPE DERSANELERİ MALTEPE DERSANELERİ MALTEPE DERSANELERİ  3-İstanbul’un halkı milli mücadelecilere karşı kış­kırtmak için yayınladığı fetvalara karşı; Ankara müftüsü Rıfat Börekçi fetva yayınladı

4-Damat Ferit Paşa vatan haini kabul edildi

5-29 Nisan 1920’ Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıka­rıldı

6-18 Eylül 1920’de İstiklal Mahkemeleri kuruldu

7-İsyanlara karşı Kuva-yı Milliye, merkez ordusu ve düzenli ordu kullanıldı

İsyanların Sonuçları:

1-Anadolu daha fazla işgal altında kaldı

2-Milli mücadelenin başarıya ulaşması gecikti

3-Yunanlılar Anadolu’da daha fazla ilerledi

4-Kardeş kanı akıtıldı

5-Anadolu birliği zedelendi

6-Ekonomik zayiatlar oldu

7-İsyanları bastıran TBMM’nin otoritesi arttı

Açıklamalar:

1-İsyanları kışkırtanlar ve çıkaranlar kutsal değer­leri kullandılar

2-Padişaha bağlılık, milli mücadeleyi halka kötü gös­terdi

3-Asker kaçaklarının bir kısmı isyanların insan gücünü oluşturdu

4-Yunan ordusu dahî bazı dönemlerde halifelik ordusu olarak tanıtıldı

5-İsyanların bastırılmasında TBMM’nin güçler birliği ilkesi etkili oldu

6-TBMM’ye karşı çıkarılan isyanlarda İstanbul yönetimi Milli Egemenliği; İşgalciler Milli Bağım­sızlığı hedef almıştır.

7-Milli Aşireti TBMM açılana kadar milli mücadele taraftarıydı

8-Mayıs 1919’da başlayan isyanlar 1921 yılı sonla­rına kadar devam etti.

]]>
316 2008-08-20 05:37:40 2008-08-20 12:37:40 open open milli-mucadele-doneminde-cikan-ic-isyanlar-sosyal-bilgiler-8-sinif publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219236534 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1550;s:11:"sayac_bugun";i:12;s:9:"son_okuma";i:1231172796;}";"; views 1932 609 crayz_merwe_@hotmail.com 212.154.87.152 2008-11-14 15:48:27 2008-11-14 22:48:27 1 0 0 6986 nur_rabis@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 78.187.123.183 2009-11-23 03:51:51 2009-11-23 10:51:51 1 0 0 9014 seren_ben_96@hotmail.com 88.227.131.82 2010-01-13 14:25:56 2010-01-13 21:25:56 1 0 0 10099 eda_ece_456@hotmail.com http://saçmasapanbirsite 78.169.226.185 2010-02-22 11:20:36 2010-02-22 18:20:36 trash 0 0
Düz liseler kaldırılıyor.Liseler bir araya toplanıyor http://www.sosyalbilgilerci.com/duz-liseler-kaldiriliyorliseler-bir-araya-toplaniyor/ Wed, 20 Aug 2008 15:16:53 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=317 317 2008-08-20 08:16:53 2008-08-20 15:16:53 open open duz-liseler-kaldiriliyorliseler-bir-araya-toplaniyor publish 0 0 post 0 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:301;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231155455;}";"; _edit_lock 1219245414 _edit_last 1 views 263 610 awsa_8-A@windowslive.com 88.236.41.105 2008-10-15 11:46:05 2008-10-15 18:46:05 1 0 0 611 ciwciwmm.06@hotmail.com 88.228.222.34 2008-09-02 03:07:46 2008-09-02 10:07:46 1 0 0 612 e_kaya95@hotmail.com 88.236.116.120 2008-12-31 08:36:21 2008-12-31 15:36:21 1 0 0 613 e_kaya95@hotmail.com 88.236.116.120 2008-12-31 08:37:22 2008-12-31 15:37:22 1 0 0 5484 t_u_b_a@hotmail.com http://yok 88.234.71.250 2009-09-12 03:39:09 2009-09-12 10:39:09 1 0 0 Sosyal bilgiler 6. sınıf yazılı soruları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-6-sinif-yazili-sorulari/ Thu, 21 Aug 2008 19:25:09 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=318 http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=202sosyalbilgiler6.sinif1.donem1.yazili.doc 6.Sınıf sosyal bilgiler I. dönem I. yazılı soruları.Yeni müfredata uygun sbs ye yönelik yazılı sorusu http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=640sosyalbilgiler6.sinif1.donem1.yazili.doc ]]> 318 2008-08-21 12:25:09 2008-08-21 19:25:09 open open sosyal-bilgiler-6-sinif-yazili-sorulari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219346710 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:95:"s:87:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:4891;s:11:"sayac_bugun";i:157;s:9:"son_okuma";i:1231196944;}";"; views 5657 614 hnzg@mynet.com 85.100.235.184 2008-11-02 06:04:51 2008-11-02 13:04:51 1 0 0 615 fatma824@hotmil.com 88.236.156.47 2009-01-14 09:36:58 2009-01-14 16:36:58 1 0 0 616 selly.jam@hotmail.co http://yhq 78.177.24.209 2009-01-07 11:23:34 2009-01-07 18:23:34 1 0 0 617 burcu_45_61@hotmail.com 88.231.196.252 2009-01-12 03:12:50 2009-01-12 10:12:50 1 0 0 618 fs@hotmail.com http://sff 78.183.14.135 2009-01-12 10:51:53 2009-01-12 17:51:53 1 0 0 619 elif_karaca96@hotmail.com 88.242.152.129 2009-02-08 13:52:23 2009-02-08 11:52:23 1 0 0 620 senanurreyhan_ailem@hotmail.com 85.97.22.175 2009-02-09 13:06:30 2009-02-09 11:06:30 1 0 0 621 tatli.sibel.1997@windowslive.com 78.160.135.45 2009-02-11 11:11:26 2009-02-11 09:11:26 1 0 0 622 sinem_sude@hotmail.com http://www.rap.com 78.170.82.18 2009-02-19 20:26:59 2009-02-19 18:26:59 1 0 0 623 sevmeyi_bilmeyenlere_2121@hotmail.com 78.165.86.212 2009-02-24 14:38:22 2009-02-24 12:38:22 1 0 0 624 sevmeyi_bilmeyenlere_2121@hotmail.com 78.165.86.212 2009-02-24 14:39:54 2009-02-24 12:39:54 1 0 0 625 afacan_mertcan_@hotmail.com 88.245.215.206 2009-03-07 21:48:34 2009-03-07 19:48:34 1 0 0 1277 ser_sah@hotmail.com http://637798 78.162.66.12 2009-04-28 09:48:55 2009-04-28 16:48:55 1 0 0 6291 esranur_gs1905@hotmail.com 88.224.239.238 2009-10-20 09:43:47 2009-10-20 16:43:47 1 0 0 2291 e_d_a_defne@hotmail.com 78.168.3.134 2009-05-21 11:44:23 2009-05-21 18:44:23 1 0 0 2268 tarkan_1984@windowslive.com 85.99.202.179 2009-05-21 06:17:20 2009-05-21 13:17:20 1 0 0 1464 hasan44_1997@hotmail.com 78.170.198.255 2009-05-03 05:38:58 2009-05-03 12:38:58 1 0 0 1465 hazal_270_seviyor@hotmail.com 88.227.131.136 2009-05-03 05:55:41 2009-05-03 12:55:41 1 0 0 2200 karagoslum_34@windowslive.com http://sosyalbilgiler 78.191.30.192 2009-05-19 11:46:10 2009-05-19 18:46:10 1 0 0 2198 karagoslum_34@windowslive.com http://sosyalbilgiler 78.191.30.192 2009-05-19 11:36:03 2009-05-19 18:36:03 1 0 0 1521 dsr@hotmail.com 78.174.248.139 2009-05-04 05:27:28 2009-05-04 12:27:28 1 0 0 1530 tugcecengiz@hotmail.com 78.164.183.119 2009-05-04 08:16:43 2009-05-04 15:16:43 1 0 0 2221 irem_asena_hazel@hotmail.com 78.161.222.61 2009-05-20 02:45:52 2009-05-20 09:45:52 1 0 0 1592 sekeimgizem@windowslive.com 85.96.69.225 2009-05-05 07:51:38 2009-05-05 14:51:38 1 0 0 1599 istanbul_kackini@hotmail.com 88.246.241.109 2009-05-05 11:05:21 2009-05-05 18:05:21 1 0 0 1605 cansu.cakir.1997@hotmail.com 78.180.16.16 2009-05-05 11:35:24 2009-05-05 18:35:24 1 0 0 2279 biliom_guzelim_elif@hotmail.com 78.191.233.237 2009-05-21 09:22:28 2009-05-21 16:22:28 1 0 0 2293 kcf100@hotmail.com 78.169.136.58 2009-05-21 12:19:34 2009-05-21 19:19:34 1 0 0 2294 asimusti19@windowlive.com 92.44.138.219 2009-05-21 12:20:31 2009-05-21 19:20:31 1 0 0 2390 simarikcimbomlu@hotmail.com 78.167.98.170 2009-05-23 10:29:01 2009-05-23 17:29:01 1 0 0 2420 love_you_nusya@hotmail.com 88.241.216.18 2009-05-24 02:51:05 2009-05-24 09:51:05 1 0 0 2422 love_you_nusya@hotmail.com 88.241.216.18 2009-05-24 02:55:45 2009-05-24 09:55:45 1 0 0 2419 love_you_nusya@hotmail.com 88.241.216.18 2009-05-24 02:48:27 2009-05-24 09:48:27 1 0 0 2497 yasemin-gamze71@hotmail.com 88.224.116.101 2009-05-25 05:48:21 2009-05-25 12:48:21 1 0 0 1855 gokberkd@hotmail.com 78.168.21.213 2009-05-11 09:03:22 2009-05-11 16:03:22 1 0 0 1860 samanyolu@hotmail.com 78.168.21.213 2009-05-11 09:08:35 2009-05-11 16:08:35 1 0 0 2575 xselenayx_35@windowslive.com 78.177.196.11 2009-05-26 10:56:35 2009-05-26 17:56:35 1 0 0 2620 hepsi_322@hotmail.com 78.166.50.13 2009-05-27 08:31:34 2009-05-27 15:31:34 1 0 0 1919 basaza71@hotmail.com 88.254.49.141 2009-05-12 10:55:08 2009-05-12 17:55:08 1 0 0 2669 guler.arslan.06@hotmail.com 78.165.102.74 2009-05-28 11:21:00 2009-05-28 18:21:00 1 0 0 3194 aysel1997_35@hotmail.com http://05364861891+ 78.177.178.57 2009-06-11 03:35:11 2009-06-11 10:35:11 1 0 0 6871 acool_@hotmail.com http://kul_kul_240240 92.44.24.178 2009-11-19 06:58:44 2009-11-19 13:58:44 1 0 0 8280 61@hotmail.commm http://01.012010 88.230.202.141 2009-12-28 11:36:22 2009-12-28 18:36:22 trash 0 0 6928 gyce_eykb1998@hotmail.com 88.245.235.207 2009-11-21 03:54:35 2009-11-21 10:54:35 1 0 0 6690 gffftj@hotmail.com http://Website(optional) 78.170.145.144 2009-11-12 08:21:19 2009-11-12 15:21:19 1 0 0 6683 swat_ekip_01@hotmail.com 94.123.181.60 2009-11-12 06:15:03 2009-11-12 13:15:03 1 0 0 2516 c_cey_da@hotmail.com 78.180.121.28 2009-05-25 08:50:51 2009-05-25 15:50:51 1 0 0 2518 endo_264@hotmail.com 88.243.8.67 2009-05-25 09:30:21 2009-05-25 16:30:21 1 0 0 6606 fatmacemre1@hotmail.com 88.232.198.185 2009-11-09 06:51:48 2009-11-09 13:51:48 1 0 0 8193 sevgi_massari@hotmail.com 78.161.109.49 2009-12-26 06:23:52 2009-12-26 13:23:52 trash 0 0 6657 delicoban_18_@hotmail.com 85.110.157.161 2009-11-11 05:54:06 2009-11-11 12:54:06 1 0 0 6658 delicoban_18_@hotmail.com 85.110.157.161 2009-11-11 05:58:30 2009-11-11 12:58:30 1 0 0 7019 dilanc3lik@hotmail.com 78.163.27.22 2009-11-23 13:08:01 2009-11-23 20:08:01 1 0 0 8122 zeynepuzun_34@hotmail.com 78.178.17.48 2009-12-23 15:03:56 2009-12-23 22:03:56 1 0 0 8470 nba_9898@hotmail.com 92.44.35.34 2010-01-03 05:45:11 2010-01-03 12:45:11 trash 0 0 8471 nba_9898@hotmail.com 92.44.35.34 2010-01-03 05:47:56 2010-01-03 12:47:56 1 0 0 8475 merve_eren34@hotmail.com http://www.sosyalbilgiler.com 85.100.237.93 2010-01-03 06:48:03 2010-01-03 13:48:03 1 0 0 8476 selena_ymr@hotmail.com 85.99.71.9 2010-01-03 07:42:59 2010-01-03 14:42:59 1 0 0 8431 minx_sevilay@hotmail.com http://http 188.56.241.16 2010-01-02 02:41:01 2010-01-02 09:41:01 1 0 0 7039 serguln@hotmail.com 195.174.210.104 2009-11-24 13:26:38 2009-11-24 20:26:38 1 0 0 8163 mehmet_34@hotmail.com 88.231.132.222 2009-12-25 06:47:45 2009-12-25 13:47:45 1 0 0 8466 osman_ata_98@hotmail.com http://yok 78.174.106.162 2010-01-03 04:58:48 2010-01-03 11:58:48 trash 0 0 8481 serengs54@hotmail.com http://internet 78.163.139.66 2010-01-03 08:08:48 2010-01-03 15:08:48 1 0 0 7749 sebnem_tunca@hotmail.com 88.227.168.190 2009-12-15 06:49:27 2009-12-15 13:49:27 1 0 0 7750 sebnem_tunca@hotmail.com 88.227.168.190 2009-12-15 07:05:21 2009-12-15 14:05:21 1 0 0 6456 crazy_girls_492@hotmail.com http://google 78.178.86.5 2009-11-02 06:18:06 2009-11-02 13:18:06 1 0 0 6809 gizem_dilara_melike@hotmail.com 88.227.157.83 2009-11-17 08:17:21 2009-11-17 15:17:21 1 0 0 6770 senanur_ayvaz12@hotmail.com 88.245.234.182 2009-11-16 07:57:17 2009-11-16 14:57:17 1 0 0 7819 tatli.melek31@hotmail.com http://yok 88.228.55.202 2009-12-16 07:56:49 2009-12-16 14:56:49 1 0 0 6782 ece_123@hotmail.com 88.254.20.48 2009-11-16 11:16:52 2009-11-16 18:16:52 1 0 0 7625 serseri_frk@hotmail.com 78.161.87.223 2009-12-12 08:56:02 2009-12-12 15:56:02 1 0 0 7630 iremsarikas@hotmail.com http://871998 88.247.210.170 2009-12-12 11:40:37 2009-12-12 18:40:37 1 0 0 7114 ahmet2077_gs@hotmail.com 78.163.48.134 2009-11-30 08:08:07 2009-11-30 15:08:07 1 0 0 7239 cemre_ci_-98@hotmail.com 88.227.234.244 2009-12-03 08:41:07 2009-12-03 15:41:07 1 0 0 8346 ser_han@hotmail.com http://ilkokul 78.165.94.2 2009-12-30 06:12:18 2009-12-30 13:12:18 trash 0 0 8348 ser_han@hotmail.com http://sersemlerokulu 78.165.94.2 2009-12-30 06:14:13 2009-12-30 13:14:13 trash 0 0 8003 onur-kocaoglu@hotmail.com http://sosyalbilgiler 78.165.255.191 2009-12-21 08:06:13 2009-12-21 15:06:13 1 0 0 7069 yok@yok.com 78.163.58.83 2009-11-27 03:35:18 2009-11-27 10:35:18 1 0 0 8561 dj_akman_arda_yagci@hotmail.com 88.232.169.195 2010-01-04 12:14:26 2010-01-04 19:14:26 1 0 0 8570 esran_166@example.com http://esran 95.15.82.49 2010-01-04 13:23:43 2010-01-04 20:23:43 1 0 0 8621 mert-can-1984@hotmail.com http://yok 78.185.85.227 2010-01-05 10:31:00 2010-01-05 17:31:00 1 0 0 8622 mert-can-1984@hotmail.com http://yok 78.185.85.227 2010-01-05 10:33:39 2010-01-05 17:33:39 1 0 0 8623 mert-can-1984@hotmail.com http://yok 78.185.85.227 2010-01-05 10:35:03 2010-01-05 17:35:03 1 0 0 8662 busra-_-dal@hotmail.com 88.228.194.155 2010-01-06 05:09:49 2010-01-06 12:09:49 1 0 0 8867 beytullah_565@hotmail.com http://sosyalbilgiler 95.14.209.92 2010-01-11 05:02:11 2010-01-11 12:02:11 1 0 0 8893 ebru_55@hotmail.com 85.104.141.230 2010-01-11 10:10:33 2010-01-11 17:10:33 1 0 0 9246 seyit_zeki692@hotmail.com 78.161.3.136 2010-01-23 05:34:11 2010-01-23 12:34:11 1 0 0 9300 ilkbahar1_1998@hotmail.com 81.214.240.89 2010-01-26 01:58:59 2010-01-26 08:58:59 1 0 0 9374 aysumutlu2008@hotmail.com 81.213.49.64 2010-01-29 12:13:39 2010-01-29 19:13:39 1 0 0 9870 capkin_0506@hotmail.com 78.162.225.203 2010-02-15 08:46:46 2010-02-15 15:46:46 1 0 0 10671 b_e_r_k__fb@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 88.229.204.21 2010-03-09 10:16:36 2010-03-09 17:16:36 1 0 0 10672 suheda_ceza@hotmail.com 88.229.128.38 2010-03-09 10:18:55 2010-03-09 17:18:55 1 0 0 10983 handekader_1998@hotmail.com 94.120.141.226 2010-03-16 06:58:06 2010-03-16 13:58:06 trash 0 0 10984 handekader_1998@hotmail.com 94.120.141.226 2010-03-16 06:59:32 2010-03-16 13:59:32 trash 0 0 11002 fistikfener11@hotmail.com 85.107.122.140 2010-03-16 10:12:27 2010-03-16 17:12:27 trash 0 0 11004 kizil_yildiz_06@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-6-sinif-yazili-sorulari/ 78.170.102.149 2010-03-16 10:34:20 2010-03-16 17:34:20 trash 0 0 11011 prenses_11_1907@hotmail.com 88.231.133.253 2010-03-16 12:50:09 2010-03-16 19:50:09 1 0 0 11012 prenses_20_25@hotmail.com 88.231.133.253 2010-03-16 12:51:54 2010-03-16 19:51:54 trash 0 0 11059 kizil_yildiz_06@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-6-sinif-yazili-sorulari/ 78.160.18.203 2010-03-17 11:26:55 2010-03-17 18:26:55 trash 0 0 11074 dilara_3807@hotmail.com 85.110.33.76 2010-03-18 00:50:44 2010-03-18 07:50:44 1 0 0 10624 bjkli_karatal_98@hotmail.com http://kaymakamınkızları 78.191.98.204 2010-03-08 11:07:12 2010-03-08 18:07:12 trash 0 0 10958 ask_yalan_95@son.com 88.232.228.244 2010-03-15 10:47:52 2010-03-15 17:47:52 1 0 0 Sosyal bilgiler 7. sınıf yazılı soruları http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-7-sinif-yazili-sorulari/ Thu, 21 Aug 2008 19:29:32 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=319 http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=440sosyal bilgiler 7. sinif 2.donem 1. yazili.doc 2. Sosyal bilgiler 7. sınıf I.dönem I.yazılı soruları indirebilirsiniz http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=617sosyal bilgiler 7. sinif 1. donem 1. sinav.doc 3. 7. sınıf sosyal bilgiler 1.dönem 1.yazılı sorusu http://www.sosyalbilgilerciyiz.com/indir/download.php?file=9567.sinif_1.donem_1.yaz.doc]]> 319 2008-08-21 12:29:32 2008-08-21 19:29:32 open open sosyal-bilgiler-7-sinif-yazili-sorulari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219346972 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:95:"s:87:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:4804;s:11:"sayac_bugun";i:190;s:9:"son_okuma";i:1231196893;}";"; views 5221 1267 cicek_15_96@hotmail.com 88.229.129.209 2009-04-28 08:18:18 2009-04-28 15:18:18 1 0 0 626 thegirlofthewind@hotmail.com 81.215.178.243 2009-01-29 20:03:13 2009-01-29 18:03:13 1 0 0 627 yusufalpay65@hotmail.com 88.242.31.82 2008-10-26 12:42:36 2008-10-26 19:42:36 1 0 0 628 icengiz_27_@hotmail.com http://www.ismail.com 78.160.62.137 2009-01-05 05:23:36 2009-01-05 12:23:36 1 0 0 629 Gizli_Prens011@hotmail.com http://Www.DjCiYa.Mx.Tc 78.186.114.82 2008-12-25 08:20:22 2008-12-25 15:20:22 1 0 0 630 krokonik_unutkan@hotmail.com 81.215.252.153 2008-12-28 11:48:33 2008-12-28 18:48:33 1 0 0 631 ilter_076@hotmail.com 88.237.166.30 2008-12-31 05:03:04 2008-12-31 12:03:04 1 0 0 632 bjkutluhan_alper@hotmail.com 78.177.64.26 2009-01-06 12:30:43 2009-01-06 19:30:43 1 0 0 633 canselo_01@hotmail.com 85.104.246.84 2009-01-07 10:56:23 2009-01-07 17:56:23 1 0 0 634 aykut-gul@hotmail.com 78.169.31.201 2009-01-06 12:12:47 2009-01-06 19:12:47 1 0 0 635 saqopa_cn@hotmail.com http://www.book.com 85.97.125.86 2009-01-07 10:11:18 2009-01-07 17:11:18 1 0 0 636 serhat_sg@hotmail.com http://3.snavhazlayalm 88.227.51.187 2009-01-08 06:28:52 2009-01-08 13:28:52 1 0 0 637 kankaci_40@hotmail.com http://yokki 94.123.157.23 2009-01-12 10:49:24 2009-01-12 17:49:24 1 0 0 638 menekse.gulum@hotmail.com 78.169.205.205 2009-01-14 00:26:47 2009-01-14 07:26:47 1 0 0 639 umutsuz_-_Vaka@hotmail.com 88.228.135.10 2009-01-13 10:27:28 2009-01-13 17:27:28 1 0 0 640 musa_sag@hotmail.com 88.250.15.112 2009-01-23 09:17:59 2009-01-23 07:17:59 1 0 0 641 crazy.hepsi.girl@hotmail.com 85.97.93.226 2009-01-19 15:29:47 2009-01-19 13:29:47 1 0 0 642 seniseviyorum@hotmail.com 88.231.200.13 2009-02-02 19:25:18 2009-02-02 17:25:18 1 0 0 643 mert--96ak@otmail.com 88.251.187.242 2009-02-05 10:27:11 2009-02-05 08:27:11 1 0 0 644 mert--96ak@otmail.com 88.251.187.242 2009-02-05 10:28:34 2009-02-05 08:28:34 1 0 0 645 mert--96ak@otmail.com 88.251.187.242 2009-02-05 10:31:14 2009-02-05 08:31:14 1 0 0 646 mert--96ak@otmail.com 88.251.187.242 2009-02-05 10:31:38 2009-02-05 08:31:38 1 0 0 647 mert--96ak@otmail.com 88.251.187.242 2009-02-05 10:32:46 2009-02-05 08:32:46 1 0 0 648 jasmin_sf@hotmail.com 212.175.115.217 2009-02-17 11:58:17 2009-02-17 09:58:17 1 0 0 649 prenses.vesile@hotmail.com 78.166.62.224 2009-02-22 11:13:32 2009-02-22 09:13:32 1 0 0 650 dushe_moye95@hotmail.com http://bfg 78.175.14.118 2009-02-23 14:24:20 2009-02-23 12:24:20 1 0 0 651 efsane.47.01@hotmail.com 92.44.140.209 2009-02-23 21:15:25 2009-02-23 19:15:25 1 0 0 652 grkm_96@hotmail.com 88.229.45.79 2009-03-04 18:44:17 2009-03-04 16:44:17 1 0 0 1281 gecelerinkrali@hotmail.com 85.103.223.216 2009-04-28 11:06:00 2009-04-28 18:06:00 1 0 0 1292 melike_solak27@hotmail.com http://2180735 78.164.57.118 2009-04-29 07:20:05 2009-04-29 14:20:05 1 0 0 1359 sertap_1996@hotmail.com 88.238.89.185 2009-05-01 03:12:33 2009-05-01 10:12:33 1 0 0 1299 fatih__m_@hotmail.com 78.177.60.159 2009-04-29 08:55:42 2009-04-29 15:55:42 1 0 0 1312 123456789@hotmail.com 85.108.29.249 2009-04-29 11:03:10 2009-04-29 18:03:10 1 0 0 2111 meleim51@hotmail.com 85.110.215.64 2009-05-16 09:55:31 2009-05-16 16:55:31 1 0 0 1414 esyu_@otmail.com 78.175.148.43 2009-05-02 11:05:06 2009-05-02 18:05:06 1 0 0 1454 sagopa_ceza_zeynep_fb@hotmail.com 78.178.134.64 2009-05-03 02:17:08 2009-05-03 09:17:08 1 0 0 7573 vesile@cansu.com 78.164.5.217 2009-12-11 05:55:49 2009-12-11 12:55:49 1 0 0 1459 ...@hotmail.com 88.230.247.243 2009-05-03 05:05:02 2009-05-03 12:05:02 1 0 0 1460 ...@hotmail.com 88.230.247.243 2009-05-03 05:11:11 2009-05-03 12:11:11 1 0 0 1543 duhan_gebze@hotmail.com http://_ 78.177.241.229 2009-05-04 09:49:33 2009-05-04 16:49:33 1 0 0 2235 cimbom_sabri-_-@hotmail.com 88.251.253.83 2009-05-20 12:35:25 2009-05-20 19:35:25 1 0 0 1597 florasan_96@hotmail.com http://yok 88.251.150.241 2009-05-05 10:18:11 2009-05-05 17:18:11 1 0 0 2280 miyav_pisi@hotmail.com 88.241.187.222 2009-05-21 09:23:27 2009-05-21 16:23:27 1 0 0 3200 aslioz@hotmail.com 88.254.237.118 2009-06-11 06:28:31 2009-06-11 13:28:31 1 0 0 2396 baba_omer_99@hotmail.com 88.232.135.252 2009-05-23 11:13:29 2009-05-23 18:13:29 1 0 0 2505 arzu.19951@hotmail.com http://yok 78.172.50.73 2009-05-25 07:17:37 2009-05-25 14:17:37 1 0 0 2508 guzelim_ferda_hepsi@hotmail.com 78.163.113.93 2009-05-25 08:13:49 2009-05-25 15:13:49 1 0 0 1913 crezy_cevik@hotmail.com http://r 88.226.179.18 2009-05-12 09:03:27 2009-05-12 16:03:27 1 0 0 1925 by.kalpsiz_16@hotmail.com http://deleted 85.107.127.189 2009-05-12 11:55:55 2009-05-12 18:55:55 1 0 0 2104 barbie_girl_001@hotmail.com http://- 88.227.28.190 2009-05-16 06:57:11 2009-05-16 13:57:11 1 0 0 1963 mert_ali2172@hotmail.com http://sohbetimizkoyu 78.169.6.143 2009-05-13 07:14:52 2009-05-13 14:14:52 1 0 0 2661 duygu_eser@example.com http://sesligezegen 78.160.243.216 2009-05-28 08:14:41 2009-05-28 15:14:41 1 0 0 2662 duygu_eser@example.com http://sesligezegen 78.160.243.216 2009-05-28 08:15:52 2009-05-28 15:15:52 1 0 0 1967 rock.rap.1905@hotmail.com http://gs 78.169.6.143 2009-05-13 07:20:50 2009-05-13 14:20:50 1 0 0 2673 blablabla@hotmail.com 88.241.216.39 2009-05-28 12:18:30 2009-05-28 19:18:30 1 0 0 2674 blablabla@hotmail.com 88.241.216.39 2009-05-28 12:21:07 2009-05-28 19:21:07 1 0 0 2675 blablabla@hotmail.com 88.241.216.39 2009-05-28 12:21:55 2009-05-28 19:21:55 1 0 0 2134 cix_tiki@hotmail.com http://www.merve.com 78.175.194.104 2009-05-17 01:53:30 2009-05-17 08:53:30 1 0 0 6681 efdal_kundakcioglu@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerci.com 85.106.191.101 2009-11-12 01:25:59 2009-11-12 08:25:59 1 0 0 6704 izmirliprenses_beyza35@hotmail.com http://...................................... 78.175.66.213 2009-11-13 01:59:19 2009-11-13 08:59:19 1 0 0 8209 tu.tus@hotmail.com 85.102.54.100 2009-12-27 02:42:14 2009-12-27 09:42:14 trash 0 0 8219 yeliz.97@hotmail.com 78.160.39.150 2009-12-27 04:56:16 2009-12-27 11:56:16 1 0 0 2451 e_ekbel@hotmail.com 78.174.48.235 2009-05-24 09:22:10 2009-05-24 16:22:10 1 0 0 2515 joker_313@hotmail.com 78.184.124.166 2009-05-25 08:49:57 2009-05-25 15:49:57 1 0 0 2992 galatasaray_mehmet_21@hotmail.com 88.226.180.182 2009-06-04 23:26:28 2009-06-05 06:26:28 1 0 0 2993 galatasaray_mehmet_21@hotmail.com 88.226.180.182 2009-06-04 23:28:13 2009-06-05 06:28:13 1 0 0 2994 galatasaray_mehmet_21@hotmail.com 88.226.180.182 2009-06-04 23:30:05 2009-06-05 06:30:05 1 0 0 3074 ata-ahmet-66@hotmail.com 78.168.181.159 2009-06-06 07:53:55 2009-06-06 14:53:55 1 0 0 7320 urgup63@hotmail.com 81.213.48.81 2009-12-06 08:35:40 2009-12-06 15:35:40 1 0 0 6653 tom_su01tokio@hotmail.com 88.232.86.93 2009-11-10 19:15:45 2009-11-11 02:15:45 1 0 0 6654 tom_su01tokio@hotmail.com 88.232.86.93 2009-11-10 19:16:47 2009-11-11 02:16:47 1 0 0 6058 misbon_12_0@hotmail.com 88.245.200.75 2009-10-09 09:58:32 2009-10-09 16:58:32 1 0 0 7183 kumsalpapatya@hotmail.com 81.6.123.115 2009-12-02 06:56:00 2009-12-02 13:56:00 1 0 0 8127 gece_prensesi.96@hotmail.com 88.235.137.164 2009-12-24 04:56:13 2009-12-24 11:56:13 1 0 0 8460 mavi_prens@mynet.com 78.165.87.44 2010-01-03 03:10:06 2010-01-03 10:10:06 1 0 0 8463 aleyna_arikan22@hotmail.com http://aleyna_arikan22@hotmail.com 88.235.215.184 2010-01-03 04:14:43 2010-01-03 11:14:43 1 0 0 7002 galatasaray.seher@hotmail.com 85.107.143.204 2009-11-23 08:01:29 2009-11-23 15:01:29 1 0 0 6583 ismetce_1@hotmail.com 88.242.31.199 2009-11-08 04:04:58 2009-11-08 11:04:58 1 0 0 6166 ahmet_seda23@hotmail.com 78.162.239.225 2009-10-15 09:05:09 2009-10-15 16:05:09 1 0 0 6167 ahmet_seda23@hotmail.com 78.162.239.225 2009-10-15 09:06:50 2009-10-15 16:06:50 1 0 0 6218 sema44_23@exzample.com 78.162.217.142 2009-10-18 00:53:25 2009-10-18 07:53:25 1 0 0 6536 gecelerin_prensi.18@hotmail.com 88.230.69.158 2009-11-05 11:46:41 2009-11-05 18:46:41 1 0 0 8382 ayse_nr_06@windowslay.com http://huhuhuh 88.224.40.153 2009-12-31 00:25:24 2009-12-31 07:25:24 trash 0 0 8383 ayse_nr_06@windowslay.com http://huhuhuh 88.224.40.153 2009-12-31 00:30:15 2009-12-31 07:30:15 trash 0 0 7829 yalcinciftciogluokulu@hotmail.com 78.180.228.115 2009-12-16 11:25:33 2009-12-16 18:25:33 1 0 0 7800 da-mla-223@hotmail.com 212.175.115.226 2009-12-16 04:03:08 2009-12-16 11:03:08 1 0 0 8408 silopili_nuro@hotmail.com http://facebook 85.104.246.151 2010-01-01 04:11:52 2010-01-01 11:11:52 1 0 0 8258 senden_baskayokbm@hotmail.com 78.178.227.207 2009-12-28 06:53:08 2009-12-28 13:53:08 1 0 0 8262 eness__1996@hotmail.com 88.243.199.65 2009-12-28 07:26:48 2009-12-28 14:26:48 trash 0 0 7238 simmge_3@hotmail.com 88.228.107.31 2009-12-03 08:32:26 2009-12-03 15:32:26 1 0 0 8418 ayse_nr_06@windowslay.com http://aşkımsınhalimeHUHUHUH 88.224.110.240 2010-01-01 11:02:31 2010-01-01 18:02:31 trash 0 0 8419 baris.ssss@hotmal.com 78.191.227.40 2010-01-01 11:02:37 2010-01-01 18:02:37 trash 0 0 8420 karakartalberk97@hotmail.com http://aşkım 88.224.110.240 2010-01-01 11:08:30 2010-01-01 18:08:30 1 0 0 8422 robot@hotmail.com 88.244.72.254 2010-01-01 14:13:51 2010-01-01 21:13:51 1 0 0 8318 elcin.uysal@hotmail.com http://yok 78.177.17.191 2009-12-29 11:11:24 2009-12-29 18:11:24 trash 0 0 8331 zekirdek_45@hotmail.com 78.174.75.169 2009-12-29 14:46:50 2009-12-29 21:46:50 1 0 0 9123 malsalak@hotmail.com http://haert 88.252.73.115 2010-01-18 08:25:48 2010-01-18 15:25:48 1 0 0 7998 asi.cocuk07@windowslive.com http://asicocuk.com 81.213.101.152 2009-12-21 07:10:22 2009-12-21 14:10:22 1 0 0 8007 ol_tulsem@hotmail.com 88.251.1.6 2009-12-21 08:35:26 2009-12-21 15:35:26 1 0 0 5506 seher_pare@hotmail.com http://sehhh 78.165.123.64 2009-09-13 07:01:17 2009-09-13 14:01:17 1 0 0 8497 mavis_gozlu_52@hotmail.com http://sosyalcim 88.252.3.103 2010-01-03 22:45:01 2010-01-04 05:45:01 1 0 0 8528 sakaryali1997@hotmail.com 78.175.217.7 2010-01-04 07:30:52 2010-01-04 14:30:52 1 0 0 9165 mustafa197@hotmail.com http://sosyalbilgiler 212.175.112.189 2010-01-20 04:27:54 2010-01-20 11:27:54 1 0 0 9169 ultraslan_hc38@hotmail.com http://ultraslan_hc38@hotmail.com 88.247.62.105 2010-01-20 06:48:30 2010-01-20 13:48:30 1 0 0 9168 ultraslan_hc38@hotmail.com http://ultraslan_hc38@hotmail.com 88.247.62.105 2010-01-20 06:47:21 2010-01-20 13:47:21 1 0 0 8605 buketbalkaya@hotmail.com 78.160.121.41 2010-01-05 08:04:12 2010-01-05 15:04:12 1 0 0 8620 fb_beyza@hotmail.com http://yok 88.226.103.228 2010-01-05 10:07:37 2010-01-05 17:07:37 1 0 0 8639 nrgl.kaya@hotmail.com 88.245.229.56 2010-01-05 12:00:10 2010-01-05 19:00:10 1 0 0 8640 nrgl.kaya@hotmail.com 88.245.229.56 2010-01-05 12:04:24 2010-01-05 19:04:24 1 0 0 8641 nrgl.kaya@hotmail.com 88.245.229.56 2010-01-05 12:05:16 2010-01-05 19:05:16 1 0 0 9203 aysenuraydin29@hotmail.com 78.183.140.31 2010-01-21 08:10:26 2010-01-21 15:10:26 1 0 0 8680 a_kardelen_96@windowslive.com 85.98.219.12 2010-01-06 10:07:55 2010-01-06 17:07:55 1 0 0 8700 muhammeduzeyirkocu@hotmail.com http://google 88.240.221.238 2010-01-06 12:36:05 2010-01-06 19:36:05 1 0 0 8732 gsli_123@hotmail.com 85.103.213.90 2010-01-07 08:53:40 2010-01-07 15:53:40 1 0 0 8830 nuri_6415@hotmail.com 78.176.188.173 2010-01-10 05:42:45 2010-01-10 12:42:45 1 0 0 8831 nuri_6415@hotmail.com 78.176.188.173 2010-01-10 05:43:26 2010-01-10 12:43:26 1 0 0 8832 superisi_10@hotmail.com 78.160.173.240 2010-01-10 05:58:56 2010-01-10 12:58:56 1 0 0 8839 rumeysakara_68@hotmail.com 95.15.55.232 2010-01-10 10:07:04 2010-01-10 17:07:04 1 0 0 9046 musti.bjk@hotmail.com http://wedfgh 88.240.8.175 2010-01-14 10:22:30 2010-01-14 17:22:30 1 0 0 9609 zeynep-nergis@hotmail.com 81.214.98.145 2010-02-08 07:10:36 2010-02-08 14:10:36 1 0 0 9684 nejla_41@hotmail.com http://sosyaldersi 78.179.247.30 2010-02-09 12:28:23 2010-02-09 19:28:23 1 0 0 9694 zehranurkilincarslan@hotmail.com 94.54.128.45 2010-02-10 01:09:57 2010-02-10 08:09:57 1 0 0 9697 busecim_633.44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:11:14 2010-02-10 10:11:14 1 0 0 9698 serseri_bjk_11_44@hotmail.com 212.175.112.148 2010-02-10 03:13:59 2010-02-10 10:13:59 1 0 0 9699 busecim_633.44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:15:41 2010-02-10 10:15:41 1 0 0 9700 busecim_633.44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:16:08 2010-02-10 10:16:08 1 0 0 9701 busecim_633.44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:17:19 2010-02-10 10:17:19 1 0 0 9702 busecim_633.44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:19:33 2010-02-10 10:19:33 1 0 0 9703 serseri_bjk_11_44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:20:56 2010-02-10 10:20:56 1 0 0 9704 busecim_633.44@hotmail.com 212.175.112.189 2010-02-10 03:30:16 2010-02-10 10:30:16 1 0 0 9705 sevda_6a@hotmail.com 212.175.112.130 2010-02-10 03:32:48 2010-02-10 10:32:48 1 0 0 9706 sevda_6a@hotmail.com 212.175.112.130 2010-02-10 03:32:48 2010-02-10 10:32:48 1 0 0 9711 prensesbuse_19@hotmail.com http://sosyalbilgiler 188.38.159.88 2010-02-10 05:27:22 2010-02-10 12:27:22 1 0 0 9735 pinar22sema@hotmail.com 78.190.3.183 2010-02-10 13:11:52 2010-02-10 20:11:52 1 0 0 9335 demetyyla57@hotmail.com http://forumaile 85.102.80.135 2010-01-27 11:39:35 2010-01-27 18:39:35 1 0 0 9772 mc_3838@hotmail.com http://murut3838 212.175.112.153 2010-02-12 05:31:26 2010-02-12 12:31:26 1 0 0 9368 guzel_prens0681@hotmail.com http://sosyalbilgiler 88.224.74.249 2010-01-29 08:28:29 2010-01-29 15:28:29 1 0 0 9369 mine@hotmail.com http://sosyalbilgiler 88.251.12.80 2010-01-29 10:16:00 2010-01-29 17:16:00 1 0 0 9371 beyza@hotmail.com http://sosyalbilgiler 88.251.12.80 2010-01-29 10:24:35 2010-01-29 17:24:35 1 0 0 9373 hadise@hotmail.com http://sosyalbilgiler 88.251.12.80 2010-01-29 10:31:48 2010-01-29 17:31:48 1 0 0 9943 henaa@example.com http://www.sosyalbilgılar.com 78.162.49.177 2010-02-17 10:43:12 2010-02-17 17:43:12 1 0 0 9394 ilker_1717@hotmail.com 78.170.240.7 2010-01-30 12:13:41 2010-01-30 19:13:41 1 0 0 9421 bus_bus@hotmail.com0321 78.170.216.101 2010-01-31 04:59:12 2010-01-31 11:59:12 1 0 0 9873 sevmem418@hotmail.com http://google 88.254.92.62 2010-02-15 09:32:36 2010-02-15 16:32:36 1 0 0 9874 sevmem418@hotmail.com http://google 88.254.92.62 2010-02-15 09:34:57 2010-02-15 16:34:57 1 0 0 10530 sensizhayat_57_97@example.com 78.178.25.239 2010-03-06 11:51:48 2010-03-06 18:51:48 trash 0 0 9551 karabasan1997_27@hotmail.com 88.227.136.152 2010-02-05 14:29:49 2010-02-05 21:29:49 1 0 0 9999 ece-alpar@hotmai.com 85.98.78.167 2010-02-19 07:43:19 2010-02-19 14:43:19 1 0 0 10665 engincandemir1997@hotmail.com 85.103.105.30 2010-03-09 08:45:48 2010-03-09 15:45:48 trash 0 0 10667 engincandemir1997@hotmail.com http://www.engin.com 85.103.105.30 2010-03-09 08:52:40 2010-03-09 15:52:40 trash 0 0 10706 sen_hep_gul@hotmail.com 78.163.156.206 2010-03-10 05:47:10 2010-03-10 12:47:10 1 0 0 10709 loding_rose_78@hotmail.com http://www.stardoll.com/tr/campaigns/psp/ 85.106.174.122 2010-03-10 06:11:38 2010-03-10 13:11:38 trash 0 0 10223 y_semih_1905@msn.com http://google 188.38.97.174 2010-02-26 12:36:41 2010-02-26 19:36:41 trash 0 0 10988 ema_kriston_127@hotmail.com http://______________ 81.215.130.49 2010-03-16 07:37:54 2010-03-16 14:37:54 1 0 0 10322 ilkbahar_sonbahar_222@hotmail.com 78.164.48.190 2010-03-01 07:56:27 2010-03-01 14:56:27 1 0 0 11053 maraz_elif_26@hotmail.com 85.104.13.7 2010-03-17 10:17:17 2010-03-17 17:17:17 spam 0 0 11054 android_metin2@msn.com 88.241.77.22 2010-03-17 10:25:38 2010-03-17 17:25:38 trash 0 0 11142 by_yolcu-@hotmail.com http://www.google.com 212.175.115.10 2010-03-20 01:00:42 2010-03-20 08:00:42 0 0 0 11143 by_yolcu-@hotmail.com http://www.google.com 212.175.115.17 2010-03-20 01:02:34 2010-03-20 08:02:34 spam 0 0 10560 seyma_erdem06@hotmail.com 78.169.181.108 2010-03-07 05:17:08 2010-03-07 12:17:08 trash 0 0 10625 dalamanli-97@hotmail.com 78.170.79.183 2010-03-08 11:10:30 2010-03-08 18:10:30 trash 0 0 10812 ksk_ksk@hotmail.com 88.245.48.249 2010-03-11 11:04:45 2010-03-11 18:04:45 1 0 0 10813 ksk_ksk@hotmail.com 88.245.48.249 2010-03-11 11:07:30 2010-03-11 18:07:30 1 0 0 10815 ferhat_4774@hotmail.com 78.165.80.253 2010-03-11 11:24:46 2010-03-11 18:24:46 1 0 0 Sosyal bilgiler dersi ile ilgili web siteleri http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-dersi-ile-ilgili-web-siteleri/ Fri, 22 Aug 2008 11:44:57 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=320 sosyalcim.org Jomlaya kurulu oldukça kullanışlı -www.sosyalci.org -www.sosyalprojem.com Recai Hocamın -www.etarih.net Ünal Menteş Hocamızın -www.sosyalci.com -www.evdekisosyalci.com Selahattin Hocamın -www.sosyalbilgilerogretmeni.com Fatih Karaca hocamın test sitesi) -www.sosyalcim.tr.cx -www.sosyalcimiz.com -www.sosyalbilgievi.org Erdoğan gül hocamın forum sitesi -www.sosyalbilimler.biz Koray hocamın -www.sosyalbilgilerciyiz.com Bizim site www.sosyalbilgilerci.com Ne kadar da çok sosyal bilgiler dersine ait site varmış.Ben her zaman demişimdir sosyal bilgiler öğretmenii olmak bir ayrıcalıktır.Sosyal bilgiler öğretmenleri sosyal, zeki ve çok yönlü kişiliğe sahip olurlar.Ne mutlu sosyalciyim diyene.]]> 320 2008-08-22 04:44:57 2008-08-22 11:44:57 open open sosyal-bilgiler-dersi-ile-ilgili-web-siteleri publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219405498 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2118;s:11:"sayac_bugun";i:16;s:9:"son_okuma";i:1231170683;}";"; views 2652 653 pemseli_peri_@hotmail.com 78.167.241.52 2009-02-11 19:00:03 2009-02-11 17:00:03 1 0 0 654 buse_tuana_74@hotmail.com http://www.sosyalprojem.com 78.166.240.13 2009-03-01 17:58:25 2009-03-01 15:58:25 1 0 0 2777 miray.koca@hotmail.com http://www.sosyalbilgilerbiz.com 88.234.127.120 2009-05-31 03:20:57 2009-05-31 10:20:57 1 0 0 10842 small_burcin@hotmail.com 78.169.189.10 2010-03-12 09:21:11 2010-03-12 16:21:11 1 0 0 10230 azrail_and_kadir@hotmail.com 88.252.169.118 2010-02-27 02:09:51 2010-02-27 09:09:51 1 0 0 Sosyal bilgiler 6.sınıf müfredatında Atatürkçülük konu dağılımı ve kazanımlar http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-6sinif-mufredatinda-ataturkculuk-konu-dagilimi-ve-kazanimlar/ Sun, 24 Aug 2008 10:43:32 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=321 ATATÜRKÇÜLÜKLE İLGİLİ KONULAR VE AÇIKLAMALAR

1.Atatürk’ün milli tarihimize verdiği önem

ÖĞRENME ALANI / ÜNİTE

AÇIKLAMA: Türklerin tarih boyunca birçok güçlü devlet kurdukları belirtilerek Türklerin köklü ve zengin bir tarihe sahip oldukları vurgulanacaktır Kültür ve Miras/ İpek Yolunda Türkler DERS KAZANIMLARI

1. Destan, yazıt ve diğer belgelerden yararlanarak, Orta Asya ilk Türk devletlerinin siyasal, ekonomik ve kültürel özelliklerine ilişkin çıkarımlarda bulunur.

 7. Dönemin devlet adamları ve Türk büyüklerinin hayatından yararlanarak ilk Türk- İslam devletlerinin siyasal, sosyal ve kültürel özelliklerine ilişkin çıkarımlarda bulunur. Şablon olarak aşağıdaki linkten indirebilirsiniz http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=3946.sinif ataturkculuk.doc]]>
321 2008-08-24 03:43:32 2008-08-24 10:43:32 open open sosyal-bilgiler-6sinif-mufredatinda-ataturkculuk-konu-dagilimi-ve-kazanimlar publish 0 0 post 0 _edit_last 1 _edit_lock 1219574612 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:762;s:11:"sayac_bugun";i:5;s:9:"son_okuma";i:1231168780;}";"; views 759
Türk harf devriminin tarihçesi http://www.sosyalbilgilerci.com/turk-harf-devriminin-tarihcesi/ Sun, 24 Aug 2008 12:43:13 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=322

TÜRK HARF DEVRİMİ

 

   Harf inkılabı yazı dilinde kullanılan Arap harflerinin yerine Türk harflerinin alınmasını ifade eder. 1924 Anayasasının 2.maddesi ' Türk devletinin dini, dini İslam'dır sözleriyle başlıyordu. 5 Nisan 1928 de Halk Partisi bu hükmün Anayasadan çıkarılmasına karar verdi ve 10 Nisan' da meclis bu yolda bir kanun kabul etti. Aynı zamanda dini deyimleri ve atıfları kaldırmak üzere üç hüküm daha değiştirildi. Türkiye hukuken ve anayasal olarak, Anayasasında, kanunlarında ve emellerinde laik ve modern bir devlet olmuştu. Onu Doğu' ya bağlayan tek güç ve sembol ' Arap Alfabesi ' kalmıştı. Ancak bu harfler Türk diline hiçbir zaman uymamıştır. Arap harfleri,Arapça'ya çok iyi  uymakla beraber,Türk dili için elverişsizdir. Türkçe Arap harfleri ile kolay yazılıp okunamıyordu. Konuşulduğu halde yazılamayan,yazıldığı halde okunamayan bir yazı dilini baltalamakta idi.

    Arap harfleri ile okuyup yazmak sınırlı bir sınıfın,özellikle idarecilerin ve ilmiye sınıfının imtiyazında idi. Okuyup yazmayı kolaylaştırmak ve yaymak,modern öğretim ve eğitim gerçekleşmesine çalışmak,ancak harf inkılabı  sağlanabilirdi. Ahmet Cevat Emre'ye göre; Eski yazının en büyük mahsuru ara fonetiğine esir bir yazı olmasıydı. Yazımızı ancak yabancı seslerin harflerini atmakla hür ve milli bir yazı yazabilirdik. (14)

    Aynı yazar Arap harflerini kullanmanın onur kırıcı yönüne de değinerek bunu bir kültür bağımsızlığı seklinde ifade etmiştir:! 'Siyasi istiklalini emsalsiz kahramanlıklarla kazanmış olan Türk milleti yazısının Arap fonetiğine esir kalmasına nasıl tahammül edebilir?'Harf inkılabının ilk adımı 20 Mayıs 1928'de 1288 sayılı kanunla Arap rakamlarının kullanılmasına son verilerek milletler arası rakamların kabulü ile başlamıştır.

    26 Haziranda 'Latin harflerinin kabulü imkanını ve tarzını incelemek' ödeviyle İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda özel bir komisyon toplandı. Yaz boyunca İstanbul’da olan Mustafa Kemal tartışmaları yönetti ve şüphesiz komisyonun işini çabuk ve becerikli bir şekilde yürütülmesinde etkili oldu.

    Komisyonun hazırladığı alfabe ciddi bir çalışmanın sonucu olduğu gibi Türk diline de uymakta idi. Prof.Dr. Zeynep Korkmaz'a göre,'Seçim esasına ve tek harfli yazı sistemine dayanan alfabe tasarısında ikili-üçlü veya dörtlü şekillere yer vermeyip,her sesin tek işaretle gösterilmiş olması

dilde mevcut dokuz vokalin sekiz ayrı işaretle karşılanmış bulunması alfabenin en başarılı taraflarındandır. Başka alfabelerden alındığı halde dilimizin çıkması da onu taklitçi bir alfabe olmaktan kurtarıp milli bir alfabe durumuna sokmuştur. (15)

    'Altı hafta içinde yeni alfabe tamamlanmıştır ve Mustafa Kemal bunu millete sunmaya hazırdı.9 Ağustos 1928'de bir zamanlar Gazi şimdi Cumhurbaşkanı yeni bir rolde-baş öğretmenlikte-göründü. Cumhuriyet Halk Partisi o gece Saray burnu Parkı'nda bir şenlik yapıyordu ve birçok ileri gelen simalar oradaydı. Saat on bire doğru Cumhurbaşkanı da geldi ve bir süre sonra onlara bir konuşma yapmak üzere ayağa kalktı;'Arkadaşlar,güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ediyoruz. Arkadaşlar, bizim güzel ahenkli,zengin lisanımız yeni Türk harfleri ile kendini gösterecektir. Asılardan beri kafalarımızı demir çerçeve içinde bulunduran,anlaşılmayan ve anlayamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak mecburiyetindeyiz. Lisanımızı muhakkak anlamak istiyoruz. Bu yeni harflerle behemehal pek çabuk bir zamanda mükemmel bir surette anlaşacağız .Milletimiz yazısıyla,kafasıyla bütün alem-i medeniyetin yanında olduğunu gösterecektir.

    Vatandaşlar yeni Türk harflerini çabuk öğreniniz. Bütün millete,kadına,erkeğe,köylüye,

çobana,hamala,sandalcıya öğretiniz. Bu vatanperverlik ve milletperverlik vazifesi biliniz.

Bu vazifeyi yaparken düşününüz ki bir milletin,bir heyet-i içtimâiyenin %10-20 okuma-yazmabilir %80'i %90'ı bilmezse bu ayıptır.”

    Bu seferberlik çağrısından sonra Gazi ülke içinde gezilere çıktı; köy meydanlarında,sınıflarda,belediye dairelerinde ve kahvehanelerinde halka ders verdi ve haklı sınavdan geçirdi. Başbakan ve ileri gelenler onun örneğini izlediler ve kısa zamanda bütün Türkiye halka yeni yazıyı okuyup yazmayı öğreten kara tahta ve sehpalarla donatılmış bütün aydınları ile bir ders odasına döndü. Büyük Millet Meclisi 1 Kasım 1928'de, daha önce Türkçe'yi yazmak için  kullanılan Arap harfleri yerine Latin esasından alınan harfler, Türk dilinin özelliklerini belirten işaretlere yer vererek, Türk harfleri adı ile 1353 Sayılı kanunla kabul edilmiştir. Ve 3 Kasımda yeni Türkçe yazıyı yerleştiren ve yılın  sonundan sonra Türk dili için alenen Arap harflerinin  kullanılmasını yasaklayan bir kanun kabul edildi. birkaç gün sonra memurların yeni yazıda okur yazarlığını yoklamak üzere sınavlar yapıldı ve 11 Kasımda bir Bakanlar Kurulu kararı ile " Millet Mektebi" ni Nizamnamesi düzenlendi. Bu nizamname ülke çapında halk dershaneleri ile halka yeni yazı ile okuma yazma öğretmeyi amaçladı. 4 yıl içinde bu dershanelerden mezun olanların sayısı 1.5 milyona ulaştı.

     1 Kasım 1928 günü açılan T.B.M.M.’ ne sunulan Türk harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkındaki kanun tasarısı aynı gün görüşülerek kabul edildi ve 3 Kasım 1928'de resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. (17)

     1 Aralık 1928'den itibaren gazeteler bütün yazılarını yeni Türk harfleri ile basmaya başladı. Ve 1 Ocak 1928'den sonra Arap harfleri ile basılmadı. (18)

     Harf devrimini açıklamak ve haklılığını ortaya koymak için çeşitli kanıtlar ortaya konmuştu. Arap harfleri Türk dilinin seslerini deyimlendirmeye elverişli değildi; öğretimi güç, basımı zahmetli idi ve bundan dolayı eğitim ve kültürüm yayılmasına engel teşkil ediyordu. Bu ithamlar yersiz değildir. Ve açık, sade, fonetik yeni yazının okur yazarlıkta büyük bir artışa ve yayınların geniş yayılışına yol açtığı şüphesizdir. Fakat değişimin asıl amacı pratik ve pedagojik nedenlerden çok toplumsal ve kültürel nedenlere dayanıyordu. M. Kemal halkını onu kabule zorlarken geleceğe bir kapı açıp, geçmişe bir kapı kapıyordu. (19)

    Geçmişle ve Doğuyla ilişiğin kesin olarak kesilmesi - Türkiye'nin nihai olarak modern Batı uygarlığı içine alınması - için şimdi yol açıktı. Bu arzu kendi içinde taşıdığı tehlike ile birlikte, seçkin Türk yazarı Halide Edip Adıvar tarafından iyi deyimlendirilmiştir: " Garp medeniyetini bir bütün olarak idrak edebiliriz. Demek ki, garp medeniyetine tam olarak ne İngiliz ne Fransız ne de İtalyan diye bir marka koyabiliriz. Yani bu medeniyete geç olarak iltihak eden bir millette bunların sadece murakıbı değil, Garp medeniyetinin bir parçasıdır." (20)

 

 

]]>
322 2008-08-24 05:43:13 2008-08-24 12:43:13 open open turk-harf-devriminin-tarihcesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219581794 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:373;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231172395;}";"; views 348
Türk Dili Tetkik Cemiyeti ve Çalışmaları http://www.sosyalbilgilerci.com/turk-dili-tetkik-cemiyeti-ve-calismalari/ Sun, 24 Aug 2008 12:44:20 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=323                 Türk Dili Tetkik Cemiyeti ve Çalışmaları

 

  Yeni Türk harflerinin kabulüyle ,Arapça kelimelerin Türkçe'nin yapısına ne kadar yabancı olduğu meydana çıkmış, Arapça ve Farsça birçok kelimeler kendiliğinden kullanılmaz olmuştur. Türk dili davasını kesin bir karara bağlamak üzere son defa ele almak gerektiğini, zaruri bir netice  olarak meydana çıkarmıştı. 12 Temmuz  1932 yılında Mustafa Kemal'in direktifiyle Türk Dil Kurumu kuruldu. amacı "Türk dilinin gerçek güzelliğini ve zenginliğini meydana çıkarmak onu dünya dilleri arasında layık olduğu yüksek mevkie çıkarmak"tı. İş bir harekat gibi planlandı ve çeşitli alanlara -dil bilimi, etimoloji, gramer, terminoloji, sözlük yazıcılığı vs.- hamleyi örgütlemek ve yöneltmek üzere bir dizi komisyonlar kuruldu. (21)         

      1932'deilk Türk Dil Kongresi, bizzat M. Kemal'in huzurunda dolmabahçe Saray'ında toplandı. kurumun ana görevi Türk dilinin sadeleştirilmesi ve arılaştırılması idi. fikir yeni değildi; fakat reformun kapsamı, çapı ve tarzı cidden yeniydi;çünkü daha önceki öncülerden hiçbiri, hükümet desteği ile giriştiği kadar köklü bir reformu hiçbir zaman aklından geçirmemişti.  

     Dil reformu konusunda ilk şuurlu ve olumlu adımı 1911'den itibaren Selanik'te çıkmaya başlayan Genç Kalemlerin yazarları Ali Canip, Ömer Seyfettin ve Ziya Gök alp atmışlardır. gerçekçi ve ilmi görüşle hazırlanan sadeleştirme programına göre Türkçe'si bulunan Arapça-Farsça kelimelerle, Arap-Fars gramerleri kurallarına göre yapılmış çokluk şekilleri, terkipler ve Arapça-Farsça edatlar artık kullanılmayacaktı. Bu akım 1932' de başlatılan "Dil İnkılabı" ile yeni evreye yönelmiş ve milli bir dil politikasına dönüştürülmüştür. Bunu daha köklü bir adım izledi. Bizzat Arapça ve Farsça sözcüklere hücum bin yılı aşkın bir süre Türkler O. Doğuda ortak İslam uygarlığını paylaşan bir müslüman budun olmuştu. Arapça ve Farsça onların klasik dilleri olmuş ve onların dillerine çap ve muhteva bakımından İngilizce'ye Yunan, Latin ve Romalı unsurların yaptığı katkıyı yapmıştı. ilk dil reformcuları, yabancı terkipleri ve nadir kullanılan âlimane veya arkaik sözcükleri atmakla yetinmişlerdi. Dil kurumunun radikalleri günlük konuşulan Türkçe'nin temel sözlüğünde temel bir yeri olan sözcüklere bile, salt Arapça ve Farsça olmaları dolayısıyla karşı idiler. kurum, bir yandan atılmaya mahkum ettiği yabancı sözcüklerin dizinini hazırlayıp yayınladı; öte yandan araştırma grupları bunların yerine konmak üzere çeşitli ağızlardan, diğer Türk lehçelerinden ve eski metinlerden arı Türkçe sözcükleri derledi ve inceledi. uygun sözcükler bulunamadığı, diriltilemediği ve ithal edilemediği zaman yenileri uyduruldu.

    sözcük üzerindeki bu planlı mübadele, 1933-34'te genel laiklik ve batılılaşma hareketiyle aynı zamana rastlayınca, en yüksek noktasına erişmiş. Son Osmanlı üslubunun süs laf kalabalığında bazı budamalar muhakkak ki zorunluydu; Arapça  ve Farsça 'dan alınmış tüm cümlelerin ve deyimlerin kullanılması, artık Babı-ı ali katiplerinin ve divan edebiyatçılarının bir oyuncağı değil,  fakat kültürlü modern ve ilerleyen bir ulusun haberleşme aracı olan bir dilde şüphesiz devam edemezdi. reform gerekliydi, fakat yapılan reformların akıllıcılığında ve  başarısında herkes aynı görüşte değildi.

      1935'te yeni bir direktif verildi. yeni sözcüklerin uydurulup zorla kullandırılması durduruldu; alışkın olunan ve vazgeçilmez birçok Arapça ve Farsça sözcüğün daha bir süre kalmasına ve millileşmesine izin verildi. bu gerilemeye teorik bir haklılık sağlamak için "dilimizde kullanılan ve şimdiye kadar yabancı dillerden alındığı sanılan birçok sözcükler başlangıçta bu dillere Türkçe'den geçmişti"doktrini ilan edildi. diğer bir deyimle, yabancı bir sözcüğe Türkçe bir karşılık bulmanın elverişsiz olduğu yerde onu bir Türkçe etimolojiye bağlamakla iş bitecekti Böyle bir teorileştirme  ve ona yardımcı olarak ortaya atılan diğer bazı şüpheli doktrinler, Dil Kurumunun iç  çevresi dışında fazla bir destek görmedi ve bir süre sonra bunların unutulmaya terk edilmesine göz   yumuldu. fakat arızi gerilemelere rağmen, reform devam etti ve Ocak 1945'te bizzat Türk Anayasası "arı"Türkçe'ye çevrildiği zaman nihai sembolik zaferini kazandı. Bu arılaştırmacıların son zaferiydi. Artık m. Kemal'in kuvvetli elinin desteğinden yoksun olduğundan bunu dilin yoksullaştırılması ve bozulması olarak gören öğretmenlerin,yazarların, gazetecilerin ve bilim adamlarının gittikçe yükselen bir eleştiri dalgasıyla karlaştı. Dil Kurumu, Aralık 1949'da 6.'ncı kongresinde belirli bir şekilde daha ılımlı bir durum aldı ve kendisine daha az politik  ve daha çok bilimsel bir niteliğe vermeğe çalıştı. Bunu izleyen çalışmasında arılaştırma fikrini tüm terk etmemekle beraber çok daha büyük ölçüde sadeleştirme ile ilgilendi. sonunda Aralık 1952'de T. B. M. M' i  ezici bir çoğunlukla "arı Türkçe "anayasadan vazgeçerek tekrar 1924 metnini ilan etti. O zaman hem 1924 metninin arkaizmden hem de 1945 çevirisinin suniliğinden kaçınarak gerçekten ülkenin yaşayan dilinde yazılacak 3. bir metnin hazırlanması fikride söz konusu oldu. Parlemento'nun dil bilimi tartışmalarının yeri olmadığına anayasanın da üslup denemeleri için uygun bir metin olmadığına karar verildi.   

         Türk Dil Kurumunun çalışmalarıyla yazı dilini konuşma diline yaklaştırmıştır. Bütün ülkelerde  yazı ve konuşma dilleri arasında doku, üslup ve bir dereceye kadar gramer ve sözlük farkları olan bir ayrılık vardır. Osmanlı  Türkiye'sinde  bunlar iki farklı dildi ve okuryazar olmayan bir adam normal bir yazılı metni, kendisine yüksek sesle okunduğu zaman bile anlamayı umut edemezdi. Yeni Türkiye'de  bu fark kapanmıştır. Kitapların, gazetelerin ve hükümet belgelerinin   dili konuşulan dilin aynıdır.                                                                                                           

]]>
323 2008-08-24 05:44:20 2008-08-24 12:44:20 open open turk-dili-tetkik-cemiyeti-ve-calismalari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219581860 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:305;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231169070;}";"; views 274
Atatürk ve bilim etkinlik örneği http://www.sosyalbilgilerci.com/ataturk-ve-bilim-etkinlik-ornegi/ Sun, 24 Aug 2008 13:14:57 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=324 Sosyal bilgiler Atatürk ve Bilim etkinlik örneği aşağıdaki linkten indirbilirsiniz

http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=75ataturkvebilim.doc

]]>
324 2008-08-24 06:14:57 2008-08-24 13:14:57 open open ataturk-ve-bilim-etkinlik-ornegi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219583697 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:801;s:11:"sayac_bugun";i:1;s:9:"son_okuma";i:1231152314;}";"; views 1103 655 sehzade500_058@hotmail.com 78.164.52.54 2008-12-16 13:57:05 2008-12-16 20:57:05 1 0 0
Kpss seçkin 100 tane çözümlü tarih test soruları http://www.sosyalbilgilerci.com/kpss-seckin-100-tane-cozumlu-tarih-test-sorulari/ Sun, 24 Aug 2008 16:50:23 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=326 3. “Bugünkü hükümetimiz, devlet teskilatımız, dogrudan dogruya milletin kendi kendine, kendiliginden yaptıgı bir devlet teskilatı ve hükümetidir. Artık hükümetle millet arasında geçmisteki ayrılık kalmamıstır. Hükümet millet, millet hükümettir…” Atatürk’ün yukarıdaki sözlerinin hangi ilkesi ile dogrudan bir iliski vardır? A) Devletçilik B) Halkçılık C) nkılapçılık D) Cumhuriyetçilik E) Milliyetçilik 4. “Türkiye halkı ırki veya dini kültürel yönden birlesmis, biri digerine karsı karsılıklı hürmet ve fedakarlık hisleriyle dolu ve kaderi, gelecegi ve çıkarları ortak olan bir toplumdur.” Atatürk’ün yukarıdaki sözlerinin hangi ilkesi ile daha çok iliskili oldugu savunulabilir? A) Milliyetçilik B) Halkçılık C) Cumhuriyetçilik D) Laiklik E) Devletçilik 5. “Yetisecek çocuklarımıza ve gençlerimize, görecekleri ögrenimin sınırı ne olursa olsun, ilk önce ve her seyden önce Türkiye’nin bagımsızlıgına, kendi benligine, milli geleneklerine düsman olan bütün unsurlarla mücadele etmek geregi ögretilmelidir.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri daha çok hangi ilkesi ile iliskilidir? A) Milliyetçilik B) Cumhuriyetçilik C) Halkçılık D) Laiklik E) nkılapçılık 6. “Bizim nazarımızda çiftçi, çoban, isçi, tüccar, sanatkar, asker, doktor; velhasıl herhangi bir sosyal müessesede faal bir vatandasın hak, menfaat ve hürriyeti esittir.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında dogrudan bir iliski oldugu savunulabilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Devletçilik D) Laiklik E) Halkçılık 7. Atatürk diyor ki; “Esas, Türk milletinin haysiyetli ve serefli bir millet olarak yasamasıdır. Türkün haysiyeti, izzetinefis ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür.” Yukarıdaki cümle ile Atatürk’ün hangi ilkesi dogrudan iliskilidir? A) Cumhuriyetçilik B) Halkçılık C) Milliyetçilik D) Laiklik E) nkılapçılık 8. I. nsanların hayatına, faaliyetine egemen olan kuvvet, yaratma ve icat yetenegidir. II. Dünyada her sey için, medeniyet için, hayat için, basarı için gerçek yol gösterici ilimdir, fendir. III. Bizim akıl, mantık, zekâ ile hareket etmek en belirgin özelligimizdir. Atatürk’ün yukarıdaki sözlerinin ortak özellikleri hangi ilkesi ile iliskilendirilebilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Laiklik E) nkılapçılık 9. “Büyük davamız en medeni ve en üst refah seviyesinde bir millet olarak varlıgımızı yükseltmektir. Bu, yalnız kurumlarında degil, düsüncelerinde de köklü bir inkılâp yapmıs olan büyük Türk milletinin dinamik idealidir.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında daha kuvvetli bir iliskinin oldugu savunulabilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Laiklik E) Devletçilik 10. “lim ve fennin dısında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, dogru yoldan sapmaktır.” Atatürk’ün yukarıdaki sözü ile hangi ilkesi arasında dogrudan bir iliski kurulabilir? A) nkılapçılık B) Milliyetçilik C) Laiklik D) Halkçılık E) Cumhuriyetçilik 11. “Simdi de Türk milleti… bunlara karsı ayaklanarak egemenligini kendi eline almıs bulunuyor. Bu bir oldu bittidir. Söz konusu olan, millete egemenligini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız meselesi degildir. Mesele olmus bitmis bir gerçegi yasa ile belirlemekten baska bir sey degildir.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri hangi ilkesi ile dogrudan ilgilidir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) nkılapçılık E) Laiklik 12. “Artık duramayız. Behemehal ileri gidecegiz. Geriye ise hiç gidemeyiz. Çünkü ileri gitmeye mecburuz. Millet açıkça bilmelidir medeniyet öyle bir kuvvetli atestir ki, ona kayıtsız olanları yakar mahveder.” Atatürk’ün yukarıda verilen sözü en çok hangi ilkesi ile iliskilidir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Laiklik E) nkılapçılık 13. “Her birey istedigini düsünmek, istedigine inanmak, kendine özgü siyasal düsünceye sahip olmak, baglı oldugu dinin gereklerini yapmak ya da yapmamak hak ve özgürlügüne sahiptir. Kimsenin düsünce ve vicdan kanaatlerine karısılamaz.” Atatürk’ün yukarıda verilen sözü en çok hangi ilkesi ile iliskilidir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Laiklik E) nkılapçılık 14. I. Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. II. Türbelerden, yalancı evliyalardan, ölülerden yardım istemek medeni bir sosyal toplum için lekedir. III. Türk çocugu ecdadını tanıdıkça daha büyük isler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır. Atatürk’ün yukarıda verilen sözleri öncelikle hangi ilkeleri ile iliskilidir? A) Cumhuriyetçilik - Devletçilik - Halkçılık B) Halkçılık - Laiklik - Milliyetçilik C) Devletçilik - Laiklik - Halkçılık D) Halkçılık - Cumhuriyetçilik - nkılapçılık E) nkılapçılık - Milliyetçilik - Laiklik 15. 18 Eylül 1924’te çıktıgı Rize gezisinde Atatürk’e bir heyet gelerek medreselerin yeniden açılmasını istedi. Atatürk bu heyete “Mektep istemiyorsunuz. Halbuki millet onu istiyor. Bırakınız artık bu zavallı millet, bu memleket evladı yetissin! Medreseler açılmayacaktır. Millete mektep lazımdır.” demistir. Atatürk’ün bu sözleri ile hangi ilkesi arasında yakın bir iliski oldugu savunulabilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Devletçilik E) Laiklik 16. “Hakimiyet hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye müzakere ile münakasa ile verilmez. Hakimiyet kuvvetle, kudretle ve zorla alınır.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında daha yakın biri iliski vardır? A) Milliyetçilik B) Laiklik C) Devletçilik D) Cumhuriyetçilik E) Halkçılık 17. Atatürk zmir ktisat Kongresi’nde yaptıgı bir konusmada “Çiftçinin sanatkara, sanatkarın çiftçiye ve çiftçinin tüccara ve bunların hepsine, bir digerine ve isçiye muhtaç oldugunu kim inkâr edebilir.” demistir. Atatürk’ün yukarıdaki sözleri hangi ilkesi ile daha çok iliskilidir? A) Devletçilik B) Halkçılık C) Cumhuriyetçilik D) nkılapçılık E) Milliyetçilik 18. “Türk milletini son asırlarda geri bırakmıs müesseseleri yıkarak yerlerine, milletin en yüksek medeni icaplara göre ilerlemesini temin edecek yeni müesseseleri koymalıyız.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında dogrudan bir iliski kurulabilir? A) Laiklik B) Devletçilik C) nkılapçılık D) Cumhuriyetçilik E) Halkçılık 19. “Memleketimizi çagdaslastırmak istiyoruz. Bütün mesaimiz Türkiye’de çagdas, bununla birlikte batılı bir hükümet vücuda getirmektir. Uygarlıga girmek isteyip, batıya teveccüh etmemis bir ulus hangisidir?” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında iliski oldugu savunulabilir? A) nkılapçılık B) Halkçılık C) Devletçilik D) Cumhuriyetçilik E) Milliyetçilik 20. “nsanların hayatına, faaliyetine egemen olan kuvvet, yaratma ve icat yetenegidir.” Atatürk’ün yukarıdaki sözü ile ilkeleri arasında bir bag kurmak istersek, hangi ilkesi ile daha yakından bir iliski oldugunu söyleyebiliriz? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Laiklik E) nkılapçılık 21. Medeniyet yolunda basarı yenilesmeye baglıdır. Sosyal hayatta, ilim ve fen sahasında basarılı olmak için tek ilerleme ve gelisme yolu budur. Hayat ve geçime egemen olan kuralların zaman ile degisme, gelisme ve yenilesmesi zorunludur. Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında dogrudan bir iliski vardır? A) Cumhuriyetçilik B) Laiklik C) nkılapçılık D) Milliyetçilik E) Devletçilik 22. “Asıl önemli olan nokta, adli görüsümüzü, adli kanunlarımızı, adli teskilatımızı, bizi simdiye kadar bilinçli bilinçsiz etkileyen çagın gereklerine uymayan baglardan bir an önce kurtarmaktır.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında dogrudan bir iliski vardır? A) nkılapçılık B) Laiklik C) Cumhuriyetçilik D) Devletçilik E) Halkçılık 23. “Efendiler ve ey millet! Biliniz ki; Türkiye Cumhuriyeti, seyhler, dervisler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En dogru ve en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında daha sıkı bir iliski oldugu savunulabilir? A) Cumhuriyetçilik B) nkılapçılık C) Halkçılık D) Laiklik E) Devletçilik 24. “Milletimiz güçlü bir millet olmaya azmetmistir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmesini saglamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtigi bütün ögretim basamaklarından geçeceklerdir. Kadınlar, toplum hayatında erkeklerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında daha yakın bir iliskinin oldugu savunulabilir? A) Laiklik B) nkılapçılık C) Cumhuriyetçilik D) Milliyetçilik E) Halkçılık 25. I. Amasya Genelgesi’nin yayımlanması II. Sivas Kongresi’nin toplanması III. Amasya Görüsmeleri’nin gerçeklestirilmesi Yukarıda verilen olaylardan hangileri Atatürk’ün milli egemenlik ilkesi ile dogrudan iliskilidir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 26. Asagıdakilerden hangisi milliyetçilik ilkesi ile en az iliskilidir? A) Türk Dil Kurumunun kurulması B) Yeni Türk harflerinin kabulü C) Türkçenin yabancı dillerin etkisinden arındırılması D) Türk Tarih Kurumunun kurulması E) Çok partili hayata geçis denemeleri 27. I. Akılcılık ve bilimsellik II. Ulusal egemenlik III. Çagdaslasma ve batılılasma Yukarıdaki kavramlar Atatürk’ün hangi ilkelerinin bütünleyicisidir? I II III A) Laiklik Cumhuriyetçilik nkılapçılık B) Laiklik Halkçılık nkılapçılık C) nkılapçılık Devletçilik Milliyetçilik D) Halkçılık Milliyetçilik Devletçilik E) Milliyetçilik nkılapçılık Laiklik 28. I. Seriye ve Evkaf Vekaletinin kaldırılması II. Türk Medeni Kanunu’nun kabul edilmesi III. Medreselerin kapatılması Yukarıdaki inkılaplardan hangisi Atatürk’ün hem laiklik hem de halkçılık ilkeleriyle iliskilendirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 29. Cumhuriyet Döneminde; I. yabancıların elinde bulunan isletmelerin satın alınması, II. Türk Tarih Kurumunun kurulması, III. Asar vergisinin kaldırılması gibi gelismelerden hangileri hem milliyetçilik hem de devletçilik ile iliskilendirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 30. Atatürk ilke ve inkılaplarını gönülden benimsemek, onları gelecek nesillere aktarmak, her zaman ve kosulda çagın gereklerine uygun olmasına çalısmak ilkesi asagıdakilerden hangisidir? A) Laiklik B) Milliyetçilik C) Devletçilik D) nkılapçılık E) Halkçılık 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 5 YEDKLM KPSS DERGS 31. “Ülkeler çesitlidir; fakat uygarlık birdir ve bir milletin kalkınması için de bu uygarlıga katılması gerekir. Osmanlı mparatorlugu’nun çöküsü, Batı’ya karsı elde ettigi basarısızlıklardan çok, magrur olarak kendisini Avrupa milletine baglayan iliskileri kestigi gün baslamıstır.” Atatürk’ün yukarıdaki sözleri ile hangi ilkesi arasında daha çok iliskinin oldugu savunulabilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) nkılapçılık D) Halkçılık E) Devletçilik 32. Asagıdakilerden hangisi Atatürk’ün devletçilik ilkesinin uygulanması anlamına gelmektedir? A) Devletin egitim, saglık ve üretime katılması B) Halkın yönetime katılması C) Kanunların herkese esit uygulanması D) Köylü-kentli ayrımı yapılmaması E) Yabancı sermayenin talep edilmesi 33. TBMM’nin 24 Nisan 1920’de aldıgı bir kararda “Padisah ve halife baskı ve zordan kurtuldugunda meclisin düzenleyecegi yasaya göre durumu belirlenir.” ifadesi yer almıstır. Buna göre; I. saltanatın kaldırılması, II. Atatürk’ün cumhurbaskanı olması, III. halifeligin kaldırılması gelismelerinden hangilerinin yukarıdaki karara uygun oldugu söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I ve III 34. Sivas Kongresi’nde; I. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulması, II. manda ve himayenin reddedilmesi, III. Batı Cephesi Kuva-i Milliye birliklerinin basına Ali Fuat Pasa’nın getirilmesi gelismelerinden hangilerinin Atatürk’ün milli egemenlik ilkesi ile dogrudan iliskili oldugu savunulamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 35. I. Dünya Savası biterken ABD baskanı Wilson tarafından ortaya atılan prensiplerden biri de “Her milletin kendi gelecegine kendisinin karar vermesi”ni öngörmekte idi. Wilson Prensipleri’nin bu maddesi asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangisi ile daha yakından iliskilidir? A) Akılcılık ve bilimsellik B) Halkçılık C) Milli bagımsızlık D) Çagdaslık ve batılılasma E) Laiklik 36. Cumhuriyet döneminde yapılan bazı faaliyetler sunlardır; I. Türklerin dünya medeniyetine ve tarihine katkılarının bilimsel yöntemlerle arastırılması, II. uluslararası rakamların kabul edilmesi, III. tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması Yukarıdaki faaliyetlerin Atatürk ilkeleri ile dogru iliskisi hangi seçenekte verilmistir? I II III A) Cumhuriyetçilik nkılapçılık Laiklik B) Laiklik Halkçılık Milliyetçilik C) Milliyetçilik Cumhuriyetçilik Laiklik D) Milliyetçilik nkılapçılık Laiklik E) nkılapçılık Halkçılık Cumhuriyetçilik 6 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 37. zmir ktisat Kongresi’nde alınan; I. Hammaddesi ülke içinde üretilen sanayi dalları kurulmalıdır. II. Özel girisimin yapamayacagı isleri devlet kendi imkânları ile yapmalıdır. III. Yabancıların kurdugu tekellerden kaçınılmalıdır. kararlarından hangileri devletçilik ilkesinin temel düsüncesi olmustur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 38. Amasya Genelgesi’nde yer alan; “Milletin bagımsızlıgını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” ifadesi Atatürk ilkelerinden hangisi ile daha çok iliskilendirilebilir? A) Cumhuriyetçilik B) Halkçılık C) Devletçilik D) Laiklik E) nkılapçılık 39. Atatürk Bursa’da ögretmenlere yaptıgı konusmada sunları söylemistir: “Savas kurtulus degildir. Kurtulus cemiyetteki hastalıgı ortaya çıkarıp iyilestirmekle olur. Sosyal hayat akıl ve mantıktan uzak, zararlı birtakım inanıs ve geleneklerle dolu ise toplum felce ugrar.” Atatürk’ün bu sözlerinin hangi ilkesi ile daha ilgili oldugu savunulabilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) nkılapçılık D) Devletçilik E) Laiklik 40. Kurtulus Savası döneminde; I. Erzurum Kongresi’nin toplanması, II. Sivas Kongresi’nin toplanması, III. TBMM’nin açılması gibi gelismeler Atatürk ilkelerinden hangisinin fiilen isletildiginin bir göstergesidir? A) Ulusçuluk B) Halkçılık C) nkılapçılık D) Cumhuriyetçilik E) Laiklik 41. Asagıdakilerden hangisi Atatürk’ün “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesi ile ifade ettigi barısçı dıs politikanın temel özelliklerinden birisi degildir? A) Ulusal bagımsızlık B) Baska ülkelerin rejimlerinden etkilenmek C) Diplomaside akıl ve bilimi rehber edinmek D) Milli sınırlarımız içinde kalmak E) Ülke yönetiminde maceraya yer vermemek 42. Sultan II. Mahmut’un “Ben tebaamdan Müslümanları camide, Hristiyanları kilisede, Musevileri havrada görmek isterim.” sözü asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangisiyle ilgilidir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Devletçilik D) nkılapçılık E) Laiklik 43. lk kez Erzurum Kongresi’nde alınan ve Sivas Kongresi’nde kesinlesen “Manda ve himaye kabul edilemez.” kararı asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangisinin Kurtulus Savası sırasında temel amaç haline geldiginin bir göstergesidir? A) Milli bagımsızlık B) Milli egemenlik C) Devletçilik D) Laiklik E) Çagdaslık ve batılılasma 44. Türkiye’de yasayan, farklı kültüre düsünceye ve milliyete mensup insanlara güvence saglayan en önemli Atatürk ilkesi hangisidir? A) Cumhuriyetçilik B) Laiklik C) Milliyetçilik D) Devletçilik E) nkılapçılık 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 7 YEDKLM KPSS DERGS 45. I. Seriye ve Evkaf Vekaletinin kaldırılması II. Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi III. Türk Medeni Kanunu’nun kabulü Yukarıdaki gelismelerden hangileri Atatürk’ün hem halkçılık hem inkılapçılık ve hem de laiklik ilkesiyle iliskilendirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 46. I. Asar vergisinin kaldırılması II. Millet mekteplerinin açılması III. Medreselerin kapatılması Yukarıda verilenlerden hangileri Atatürk’ün halkçılık ilkesi ile ilgilidir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I ve III 47. Halk, demokratik bir rejim içinde kendi kendini yöneten esit hak ve yetkilere sahip, toplumsal dayanısma içindeki bireylerin olusturdugu bir bütündür. Yukarıdaki tanıma göre halkçılıgın temel degerleri arasında asagıdakilerden hangisinin oldugu söylenemez? A) Milli egemenlik B) Çagdaslık C) Adalet D) Demokrasi E) Üstün bir sınıf 48. Cumhuriyet döneminde; I. 1925 yılında asar vergisi kaldırılmıstır. II. 1926 yılında bosanma hakkı kadınlara da tanınmıstır. III. 1930 yılında kadınlar belediye seçimlerine katılma hakkı elde etmistir. Yukarıda verilenler Atatürk ilkelerinden hangisinin uygulandıgının en önemli kanıtıdır? A) Halkçılık B) Milliyetçilik C) Cumhuriyetçilik D) Devletçilik E) nkılapçılık 49. Saltanat ve hilafetin kaldırılması asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangilerini gerçeklestirmeye yönelik olabilir? A) Cumhuriyetçilik - Milliyetçilik B) Cumhuriyetçilik - Laiklik C) Laiklik - nkılapçılık D) nkılapçılık - Cumhuriyetçilik E) Halkçılık - Laiklik 50. Cumhuriyet döneminde gerçeklestirilen asagıdaki gelismelerden hangisinin milli ekonominin kurulup gelistirilmesinde etkili oldugu savunulamaz? A) Kabotaj Kanunu’nun kabul edilmesi B) Birinci bes yıllık kalkınma planı C) Medeni Kanun’un kabulü D) Asar vergisinin kaldırılması E) Yabancıların elinde bulunan isletmelerin satın alınıp millilestirilmesi 51. Yeni Türk Devletlerinde; I. kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi, II. medreselerin kapatılması, III. hafta tatilinin cumadan pazara alınması, IV. Medeni Kanun’un kabul edilmesi gelismelerinin hangilerinde halkçılık ilkesinin benimsenmesi ve yerlestirilmesi çabası oldugu savunulabilir? A) I ve III B) I ve IV C) II ve III D) II ve IV E) I, II ve IV 52. Türk inkılabını daima canlı tutan, dinamizme götüren, dogmalardan ve dogmacılıktan kurtaran, çagdas bir toplum yapısı hedefleyen Atatürk ilkesi hangisidir? A) Laiklik B) Devletçilik C) Cumhuriyetçilik D) Halkçılık E) nkılapçılık 8 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 53. Cumhuriyetin ilk yıllarında görülen; I. Nüfus Mübadelesi, II. egitim ve ögretimin birlestirilmesi, III. sviçre Medeni Kanunu’nun Türk Medeni Kanunu olarak kabul edilmesi gelismelerinden hangileri bir inkılâp degildir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 54. Yeni Türk Devleti’nde; I. Türk Medeni Kanunu’nun kabulü, II. Asar vergisinin kaldırılması, III. kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi uygulamaları asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangisinin özüne daha uygundur? A) Milliyetçilik B) Halkçılık C) Cumhuriyetçilik D) Devletçilik E) Laiklik 55. I. Asar vergisinin kaldırılması II. Vergilerin herkesin gelirine göre alınması III. Azınlıkların Türk vatandası sayılması Yukarıda verilen uygulamalar asagıda verilen hangi Atatürk ilkesi ile iliskilendirilebilir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) Devletçilik E) Laiklik 56. “Atatürkçü düsünce sistemi statik degil dinamik bir nitelik tasır.” sözleri Atatürk ilkelerinden hangisinin gerekliliginin en önemli kanıtıdır? A) Laikligin B) nkılapçılıgın C) Halkçılıgın D) Ulusçulugun E) Cumhuriyetçiligin 57. Cumhuriyet Döneminde; I. asar vergisinin kaldırılması, II. yeni Türk harflerinin kabulü, III. Türk Medeni Kanunu’nun kabulü gerçeklestirilen gelismelerden hangileri çagdaslasmaktan çok, halkı rahatlatmaya yöneliktir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) I, II ve III 58. Türkiye’de laik toplum düzenine ortam hazırlanmasında; I. tekke, türbe ve zaviyelerin kapatılması, II. Soyadı Kanunu’nun çıkarılması, III. Medeni Kanun’un kabulü, IV. Miladi takvimin kabulü inkılâplarından hangilerinin katkısının oldugu savunulabilir? A) I ve II B) I ve III C) III ve IV D) I, II ve III E) I, II, III ve IV 59. Türkiye’de laik devlet düzenine ortam hazırlanmasında; I. Sapka nkılabı, II. Seriye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılması, III. 1928’de Anayasa’dan Devletin dini slam’dır” ibaresinin çıkarılması, IV. uluslararası saat sisteminin benimsenmesi inkılâplarından hangisinin katkısının oldugu savunulabilir? A) I ve II B) I ve IV C) II ve III D) III ve IV E) II, III ve IV 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 9 YEDKLM KPSS DERGS 60. Yeni Türk Devleti’nde; I. Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kabulü, II. çagdas hukuk sisteminin benimsenmesi, III. tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması gibi gelismelerden hangilerinin bugünkü laik yasama ulasmamızda dogrudan katkısının oldugu savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 61. Yeni Türk Devleti’nde; I. ortak bir kültüre sahip olmak, II. gelecekte de birlikte yasama arzusunda olmak, III. sevinçte ve tasada bir olmak anlayısı asagıdaki hangi Atatürk ilkesinin en önemli kosullarındandır? A) Cumhuriyetçilik B) Ulusçuluk C) Halkçılık D) Devletçilik E) Laiklik 62. Türk nkılabı; I. çok ulusçuluktan - ulusal devlete II. mutlak monarsiden - ulusal egemenlige III. teokratik yapıdan - vicdan özgürlügüne geçistir. Bu gelismelerle Atatürk ilkeleri arasında bir bag kurulmak istense hangi seçenekteki sıralama dogru verilmis olur? I II III A) Ulusçuluk Halkçılık Laiklik B) Halkçılık Cumhuriyetçilik nkılapçılık C) Cumhuriyetçilik Halkçılık Laiklik D) Ulusçuluk Cumhuriyetçilik Laiklik E) Cumhuriyetçilik nkılapçılık Halkçılık 63. I. Milli birlik ve beraberlik duygusunun yeni kusaklara kavratılması II. Uluslararası iliskilerde ülke çıkarlarına azami dikkat gösterilmesi III. Milli kültür ögelerinin gelistirilip yaygınlastırılması Yukarıda verilenlerin Atatürk ilkelerinden hangisi ile dogrudan ilgili oldugu savunulabilir? A) Ulusçuluk B) Halkçılık C) Devletçilik D) nkılapçılık E) Cumhuriyetçilik 64. 5 Agustos 1921’de çıkarılan Baskomutanlık Yasası ile TBMM’nin yetkileri üç aylık bir süre için geçici olarak Mustafa Kemal Pasa’ya verilmistir. Bu gelisme Atatürk ilkelerinden hangisi için bir çeliskidir? A) Milli bagımsızlık B) Milli egemenlik C) nkılapçılık D) Çagdaslık ve batılılasma E) Devletçilik 65. Yeni Türk Devleti’nde; I. zmir ktisat Kongresi’nde devlet ekonomik islevleri de olan bir organ olmalıdır. II. 1927’de çıkarılan Tesvik-i Sanayi Kanunu’nun istenilen sonucu vermemesi üzerine büyük yatırımların devlet eliyle gerçeklestirilmesi kararlastırılmıstır. III. 1926’da çıkarılan Kabotaj Kanunu ile Türk limanlarında tasımacılık hakkı Türkiye Denizcilik isletmeleri’ne verilmistir. Yukarıda anlatılanlar Atatürk’ün hangi ilkesinin uygulandıgının bir kanıtıdır? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Devletçilik D) Halkçılık E) nkılapçılık 10 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 66. I. Akılcılık ve bilimsellik II. Çagdaslık ve batılılasma III. Milli egemenlik Yukarıdaki Atatürk ilkelerinden hangisine I. TBMM döneminde digerlerinden daha fazla önem verilmistir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 67. 1937 yılında Atatürk ilkelerinden hangileri anayasaya konulmustur? A) Laiklik B) Laiklik ve nkılapçılık C) Cumhuriyetçilik D) Devletçilik E) Hepsi 68. Asagıdakilerden hangisi Atatürk’ün cumhuriyetçilik ilkesinin en önemli tamamlayıcısıdır? A) Akılcılık ve bilimsellik B) Milli egemenlik C) nsanlık ve insan sevgisi D) Barısçılık E) Çagdaslık 69. Yeni Türk Devleti’nde; I. Türkiye ktisat Kongresi’nin toplanması, II. Tesvik-i Sanayi Kanunu’nun çıkarılması, III. Birinci bes yıllık sanayi planının uygulanması gelismelerinden hangilerinin ekonomik bagımsızlıgı gerçeklestirmek için yapıldıgı savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) II ve III E) I, II ve III 70. Türkiye’de laik egitim düzenine ortam hazırlanmasında; I. medreselerin kapatılması, II. agırlık ve uzunluk ölçülerinin degistirilmesi, III. yeni harflerin kabulü, IV. Soyadı Kanunu’nun kabulü inkılâplarından hangilerinin katkısının oldugu savunulabilir? A) Yalnız I B) I ve III C) II ve III D) II, III ve IV E) I, II, II ve IV 71. Asagıdakilerden hangisi Atatürk ilke ve inkılaplarının ortak özelliklerinden biri degildir? A) Türk toplumunun ihtiyaçlarından dogmustur. B) lke ve inkılaplara halk öncülük etmistir. C) Çagdas yasamın gereklerine göre belirlenmistir. D) lkeler birbirini tamamlar özelliklere sahiptir. E) lkeler akıl ve bilimsel gerçeklere dayalıdır. 72. I. Ülkemizdeki yüksek yargı organlarının bazılarının üyelerinin veya baskanlarının bayan olması II. Sosyal yasama iliskin kanunların aklın ve bilimin ısıgında yapılması III. TBMM seçimlerinin 5 yılda bir yenilenmesi Bu uygulamaların Atatürk ilkeleri ile iliskileri asagıdakilerden hangisinde dogru olarak verilmistir? I II III A) Halkçılık Laiklik Cumhuriyetçilik B) Halkçılık Laiklik Milliyetçilik C) Laiklik nkılapçılık Cumhuriyetçilik D) Cumhuriyetçilik Devletçilik Halkçılık E) Milliyetçilik Laiklik Cumhuriyetçilik 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 11 YEDKLM KPSS DERGS 73. Yeni Türk Devleti’nde; I. çok partili hayata geçis denemeleri, II. karma ekonomik modelin benimsenmesi, III. toplumun ihtiyaçlarının devlet tarafından üretilmesine çalısılması çabalarından hangileri devletçilik ilkesi ile iliskilendirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) II ve III E) I, II ve III 74. Mustafa Kemal’in Türk toplumunu çagdas seviyeye tasıyabilmek için gerçeklestirdigi; • sapka giyilmesi hakkında kanunun kabulü, • alaturka saat sisteminden alafranga sisteme geçilmesi, • uluslararası rakamların kabul edilmesi gelismeleri asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangisinin kapsamı içindedir? A) Cumhuriyetçilik B) nkılapçılık C) Milliyetçilik D) Laiklik E) Halkçılık 75. Asagıdakilerden hangisi Atatürk’ün devletçilik ilkesinin öncelikli amaçlarından degildir? A) Özel sektörün yapamadıgı islerin devlet eliyle yapılması B) Hammaddesi ülke içinde üretilen sanayi dalları kurulması C) Yabancıların kurdugu tekellerden kaçınılması D) Toplumun çagdaslastırılması E) Devletin üretim üniteleri kurması 76. Asagıdakilerden hangisi halkçılık ilkesinin uygulanmasında öncelikli bir kavramdır? A) Toplumun ortak degerlere sahip olması B) Yasaların herkese esit uygulanması C) Özel sektörün aktif kılınması D) Ekonomik bagımsızlıga önem verilmesi E) Toplumun çagdas uygarlık düzeyine ulastırılması 77. Asagıdakilerden hangisi laiklik ilkesinin uygulanmasında öncelikli bir kavramdır? A) Halkın yönetime ortak olması B) Halkın kamu hizmetlerinden yararlanabilmesi C) Devletin üretime katılması D) Hukuk kurallarının akla ve bilime dayandırılması E) Devletin dini kurumları desteklemesi 78. Asagıdakilerden hangisi cumhuriyetçilik ilkesinin uygulanmasının öncelikli bir amacıdır? A) Bireyin istedigi meslegi seçebilmesi B) Halkın yönetime katılımının saglanması C) Devlet hizmetlerinin halka açık olması D) Herkesin kanun önünde esit olması E) Toplumun çagdas uygarlık düzeyine ulastırılması 79. Asagıdakilerden hangisi Atatürkçü düsünce sisteminin özellikleri arasında yoktur? A) Düsünce ve kanaat hürriyeti B) Akılcılık ve bilimsellik C) lkelerin birbirinden bagımsız olması D) Yurtta ve dünyada barıs E) Halka hizmet 80. Asagıdakilerden hangisi Atatürk ilke ve inkılaplarının dayandıgı temel esaslardan biri degildir? A) Din ve düsünce birligini saglamak B) Vatanı ve milleti sevmek C) Milli kültürü gelistirmeye çalısmak D) Türk milletine inanmak ve güvenmek E) Düsünce ve vicdan hürriyetine saygı duymak 81. I. Vatanın bütünlügünü merkezi hükümet saglayamazsa, geçici bir hükümet kurulacaktır. II. Milli kuvvetleri etkin ve milli iradeyi egemen kılmak esastır. III. Manda ve himaye kabul edilemez. Yukarıda verilen Erzurum Kongresi kararlarından hangileri Atatürk’ün ulusal bagımsızlık ilkesine en uygun olanıdır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) I, II ve III 12 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 82. I. Yasama ve yürütme yetkileri TBMM’ye aittir. II. Hükümet kurmak zorunludur. III. Meclisin baskanı hükümetinde baskanıdır. Yukarıda TBMM’nin 24 Nisan 1920’de aldıgı bazı kararlar verilmistir. Bunlardan hangisi cumhuriyetçilik ilkesi ile daha yakından ilgilidir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) I, II ve III 83. Asagıdaki Atatürk ilkelerinden hangisi daha çok Türk toplumunun ve devlet kurumlarının çagdaslasmasını hedeflemektedir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Halkçılık D) nkılapçılık E) Devletçilik 84. Mustafa Kemal Atatürk’ün; I. Türkiye Cumhuriyeti seyhler, dervisler, meczuplar ülkesi olamaz. II. Hükümet milletindir ve millet hükümettir. III. Memlekette topraksız çiftçi bırakılmamalıdır. sözlerinin asagıdaki ilkeler ile iliskisi hangisinde dogru verilmistir? I II III A) Laiklik Cumhuriyetçilik Halkçılık B) nkılapçılık Ulusçuluk Halkçılık C) Halkçılık Laiklik Ulusçuluk D) Devletçilik Laiklik Cumhuriyetçilik E) Laiklik Cumhuriyetçilik Devletçilik 85. Atatürkçü düsünce sistemi için; I. lkeler birbirinden ayrı degerlendirilmelidir. II. Tam bagımsızlık hedeflenmistir. III. Sınıfsal egemenlik savunulmustur. IV. Devlet hayatında akıl ve bilim rehber edinilmistir. gibi yargılardan hangilerinin oldugu savunulamaz? A) I ve II B) I ve III C) II ve III D) I, II ve III E) II, III ve IV 86. Cumhuriyetçilik, Atatürk’ün taviz verilmesini istemedigi en önemli ilkelerden biridir. Buna göre; I. seçimlerin dört yılda bir yapılması, II. kadınlara siyasî hakların verilmesi, III. Türk Medeni Kanunu’nun kabul edilmesi gelismelerinden hangilerinin dogrudan cumhuriyetçilik ilkesi ile ilgili oldugu savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 87. Türkiye Cumhuriyeti çagdaslasma konusunda kendisine batı degerlerini örnek almıstır. Buna göre; I. Türk Tarih Kurumunun kurulması, II. ölçü ve tartıda uluslararası sistemin kabul edilmesi, III. Medeni Kanun’un kabulü gelismelerinden hangileri bu duruma bir kanıt olarak gösterilemez? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) I, II ve III 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 13 YEDKLM KPSS DERGS 88. I. Yeni Türk Devleti’nin rejiminin belirlenmesi II. Atatürk ilkelerinin anayasada yerini alması III. Cumhuriyetin fiilen uygulanmaya baslanması Yukarıdaki hususlardan hangileri 1921 Anayasası’nda yer almıstır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I ve III 89. 3 Mart 1924’de yapılan kanunla; I. halifeligin kaldırılması, II. Tevhid-i Tedrisat Kanunu, III. Seriye ve Evkaf Vekaletinin kaldırılması gibi gelismelerden hangilerinin yönetim alanında oldugu savunulamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 90. Mustafa Kemal Pasa zmir ktisat Kongresi’nin açılısında yaptıgı konusmada “Siyasî ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferler ile taçlandırılmadıkça kazanılan zaferler kalıcı olmaz, az zamanda söner.” demistir. Atatürk’ün yukarıdaki sözlerinden Lozan Konferansı’na katılan devletlere nasıl bir mesaj vermeye çalıstıgı savunulabilir? A) Osmanlı borçlarının ödenecegi B) Ekonomik bagımsızlıktan ödün verilmeyecegi C) Azınlık haklarının reddedildigi D) Askeri ve siyasî zaferleri küçümsedigi E) Tek amacın ekonomik bagımsızlık oldugu 91. Yeni Türk Devleti’nin halk devleti sistemini benimsemesi; I. demokratik devlet, II. teokratik devlet, III. sosyal devlet anlayıslarından hangilerinin benimsendiginin kesin kanıtıdır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I ve III 92. I. TBMM döneminde meclis hükümeti sistemi uygulanırken Cumhuriyetin ilanı ile birlikte kabine sistemine geçilmistir. Buna göre; I. yönetim alanında degisiklik yapıldıgı, II. bütün inkılapların tamamlandıgı, III. kadın-erkek esitliginin saglandıgı yargılarından hangilerine ulasılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 93. I. Uluslararası ölçü sisteminin benimsenmesi II. Soyadı Kanunu’nun kabulü III. Miladi takvimin kullanmaya baslanması Yukarıdakilerden hangileri hem toplumsal yasamı düzenlemeye hem de sınıfsız bir toplum olusturmaya yöneliktir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) II ve III E) I, II ve III 94. I. Türk Tarih Kurumunun kurulması II. Soyadı Kanunu’nun çıkarılması III. Yabancıların elindeki isletmelerin satın alınması Yukarıda verilenlerden hangilerinin milliyetçilik ilkesi ile bagdastıgı söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I ve III 14 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 95. I. Egemenligin bir sınıfa ait olması II. Yöneticilerin seçimle ve belli bir süre için halk tarafından belirlenmesi III. Üretimin devlet eliyle gerçeklestirilmesi IV. Sartları uyan herkesin seçimlere katılabilmesi Yukarıda verilenlerden hangileri cumhuriyetçilikle ilgili degildir? A) I ve II B) I ve III C) II ve IV D) I, II ve III E) II, III ve IV 96. Atatürk ilkelerinden; I. Laiklik; aklın ve bilimin üstünlügünü benimsemektir. II. nkılapçılık; toplumu çagdas degerlerle bulusturmak ve benimsetmektir. III. Halkçılık; toplumsal esitlik ve barısı saglamaktır. Yukarıdaki tanımlara göre “kadınların istedigi meslegi seçebilmesi” bu tanımlardan hangisinin kapsamına girmektedir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 97. Laiklik ilkesi ile çesitli alanlarda dinsel ve mezhepsel ayrılıklardan kaynaklanan farklı uygulamalar kaldırılmıstır. Bu durumun; I. halkçı devlet anlayısını güçlendirmeyi, II. özel sermayeyi yaygınlastırmayı, III. sosyal barısı saglamayı yargılarından hangilerini kolaylastırdıgı savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 98. • Seriye ve evkaf vekaletinin kaldırılması • Milli kültürün gelistirilmesi • Kadınların belediye ve TBMM seçimlerine katılabilmesi Yukarıdaki gelismeler Atatürk ilkelerinden hangisiyle ilgili degildir? A) Cumhuriyetçilik B) Milliyetçilik C) Devletçilik D) Halkçılık E) Laiklik 99. Asagıdakilerden hangisi Atatürk’ün halkçılık ilkesi ile bagdasmaz? A) Vatandaslar arasında isbölümü ve dayanısmayı saglamak B) Milletin devlet hizmetlerinden esit sekilde yararlanmasını saglamak C) Herkesin aynı ibadethaneye gitmesini saglamak D) Herkesin kanun önünde esit olmasını saglamak E) Devletin vatandasın refah ve mutlulugu için çalısması ilkesini benimsemek 100.Toplumsal yasam ve yönetimde statükoyu savunan bir kisi Atatürk ilkelerinden en çok hangisine ters düsmektedir? A) nkılapçılık B) Cumhuriyetçilik C) Milliyetçilik D) Devletçilik E) Halkçılık 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 15 YEDKLM KPSS DERGS ÇÖZÜMLER 1. TBMM’nin açılması milli egemenligin fiilen kullanılmaya baslandıgını göstermektedir. Milli egemenlik cumhuriyetçilik ilkesinin bütünleyicisidir. (Cevap B) 2. Devletin dinin slâm olması devletin vatandasları karsısında taraf olması demektir. Bu durum esitlige aykırıdır. O halde halkçılık ilkesi ile ilgilidir. (Cevap A) 3. Demokrasilerde hükümet, millet adına milli egemenligi kullanan kurumlardan biridir. Milli egemenlik cumhuriyetçilikle ilgilidir. (Cevap D) 4. Bir ülkede farklı kültürel ve etnik unsurlardan bahsediliyor ve bunların uzlastırılması karsılıklı saygıları dile getiriliyorsa halkçılıktan bahsediliyor demektir. (Cevap B) 5. Atatürk bu özdeyisinde Türk gençlerinde olması gereken milli degerlerden bahsediyor ve milli degerlerin düsmanları ile mücadele edilmesini emrediyor. (Cevap A) 6. Atatürk bu özdeyisinde tüm toplum katmanlarından ve mesleklerinden söz ediyor. Bunlar arasındaki iliskiyi açıklıyor. Meslekler ve meslek seçiminden söz eden Atatürk ilkesi halkçılıktır. (Cevap E) 7. Atatürk bu özdeyisinde Türk milletinin bazı erdemlerinden bahsetmektedir. Ayrıca bu degerleri ile övünmektedir. (Cevap C) 8. Verilen öncüllerin hepsinin ortak yönü akıl, bilim, zekâ ve fenni ön plâna çıkarmaktadır. Bunlar laikligin gerekleridir. (Cevap B) 9. Bu paragrafta Mustafa Kemal Atatürk Türk milletinin basarı azminden ve büyük hedeflerinden bahsetmektedir. Vurgu Türk milletinin özelliklerinde yogunlasmaktadır. (Cevap B) 10. Atatürk’ün her alanda ilmi, fenni rehber olarak göstermesi sosyal hayatı, hukuku ve devlet yönetimini düzenleme konusunda laikligi benimsedigini göstermektedir. (Cevap C) 11. Atatürk paragrafın hemen her cümlesinde milli egemenlige vurgu yapmakta ve milli egemenligi yasallastırmaya çalısmaktadır. Milli egemenlik cumhuriyetçilikle ilgilidir. (Cevap A) 12. lericilik ve çagdaslasma, eskimis kurumları kaldırma, dünyanın benimsedigi uygarlık degerlerini isteme inkılapçılıkla ilgilidir. (Cevap E) 13. Vatandasların düsünce, inanç ve kanaat özgürlügüne sahip olması ve baglı oldugu dinin gereklerini özgürce yerine getirebilmesi laiklikle ilgilidir. (Cevap D) 16 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 14. I. Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi; gerçek üretici olan köylüdür. ® Halkçılık II. Türbelerden, yalancı evliyalardan, ölülerden yardım istemek medeni bir sosyal toplum için lekedir. ® Laiklik III. Türk çocugu ecdadını tanıdıkça daha büyük isler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır. ® Milliyetçilik (Cevap B) 15. Medreseler Osmanlı Devleti’nde ser’i düzenin gereklerine ve ihtiyaçlarına göre insan yetistiriyordu. Üstelik medreselerden mezun olanlar laik sisteme karsı idi. Medreselerin kapatılması laik düzene geçiste önemli asamalardan biridir. (Cevap E) 16. Atatürk bu paragrafta milli egemenligin kimse tarafından kimseye armagan edilemeyecegini anlatıyor. Milli egemenlik cumhuriyetçilikle ilgilidir. (Cevap D) 17. Atatürk’ün zmir ktisat Kongresi’ndeki bu sözleri meslekler, meslek grupları ve bunların birbirleriyle iliskisini anlatmaktadır. Halkçılıkla ilgilidir. (Cevap B) 18. Eskimis kurumların atılması yerine daha çagdas ve en yenilerinin konulması inkılapçılıkla ilgilidir. (Cevap C) 19. Bugün dünyada çagdas degerleri temsil edenler batı toplumlarıdır. Atatürk, yönetim ve egemenlik alanında batılı degerlerin benimsenmesinin en dogal bir gereklilik oldugunu ifade etmektedir. Bütün bunlar ancak inkılapçılıkla olabilir. (Cevap A) 20. Yaratma ve icat yetenegi ancak mantıklı süreçler ve aklın rehber edinilmesi ile olabilir. Avrupa’da “Aydınlama Çagı”na egemen olan görüste akıldır. Akıl laikligin en temel sartıdır. (Cevap D) 21. nkılapçılık ilkesi her alanda degisme, gelisme ve yenilesmeyi zorunlu kılmaktadır. Eskimis kurumların ve kuralların degistirilmesini öngörmektedir. (Cevap C) 22. Hukuk kurallarının dine degil de akla ve bilime dayandırılması, adli sistemin de buna göre teskilatlandırılması laiklikle ilgilidir. (Cevap B) 23. Atatürk bu sözleri ile yeni Türkiye Cumhuriyeti’nde yönetimi ve sosyal hayatı sekillendiren kisilerin, dini kisveleri olan ve dini kullanan kesimler olamayacagını ifade etmekte, aklın ve çagdas degerlerin egemen kılınacagını vurgulamaktadır. (Cevap D) 24. Kanun önünde ve meslek seçimi konusunda kadın ve erkeklerin esit haklara sahip olması, birinin digerine üstün olmayıp birbirlerini tamamlayan unsurlar haline gelmesi halkçılıkla ilgilidir. (Cevap E) 25. Sivas Kongresi’ne ülke genelinden halkın güvenini kazanmıs ve seçilmis kisilerin gönderilmesi isteniyordu. Milletin temsilcilerinin seçimle belirlenmesi milli egemenligin uygulanması demektir. Amasya Genelgesi bir duyuru, Amasya Görüsmeleri ise Temsil Heyeti ile stanbul Hükümetinin bazı konularda anlasmasıdır. (Cevap B) 26. Çok partili hayata geçis denemeleri milli egemenligi daha etkin kılmayı, demokrasiyi tüm kurum ve kurulusları ile isletmeyi hedeflemektedir. Milli egemenlik, cumhuriyetçilik ilkesi ile daha yakından iliskilidir. (Cevap E) 100 SEÇKN SORU LE TARH TEKRARI 17 YEDKLM KPSS DERGS 27. I. Akılcılık ve bilimsellik ® Laiklik II. Ulusal egemenlik ® Cumhuriyetçilik III. Çagdaslasma ve batılılasma ® nkılapçılıkla ilgilidir. (Cevap A) 28. Seriye ve Evkaf Vekaletinin kaldırılması laiklik ilkesi ile medreselerin kapatılması laiklik ilkesi ile ilgilidir. Türk Medeni Kanunu kadın-erkek esitligini getirdigi için halkçılık ilkesiyle, akla ve bilime dayalı hukuk kurallarını benimsedigi için laiklik ilkesiyle iliskilendirilebilir. (Cevap B) 29. Türk Tarih Kurumunun kurulması, milliyetçilik ilkesi ile asar vergisinin kaldırılması halkçılık ilkesi ile ilgilidir. Yabancıların elinde bulunan isletmeler devlet tarafından satın alınıp millilestirildigi için bu durum hem devletçilik hem de milliyetçilikle iliskilendirilebilir. (Cevap A) 30. Atatürk ilke ve inkılaplarının çagın degisen kosullarına göre yeniden yorumlanması inkılapçılık ilkesi ile açıklanabilir. (Cevap D) 31. Bu paragrafta milletlerin kalkınmasında uygarlıgın öneminden bahsedilmekte ve Osmanlı Devleti’nin çöküsünün askeri basarısızlıklardan degil batının bilim ve tekniginden uzak kalmasından kaynaklandıgı açıklanmaktadır. Çagdas ölçülerden bahsedildigi için inkılapçılıkla ilgilidir. (Cevap C) 32. Halkın yönetime katılması cumhuriyetçilikle, kanunların herkese esit uygulanması halkçılıkla, köylü kentli ayrımı yapılmaması halkçılıkla, yabancı sermayenin talep edilmesi liberal ekonomi ile ifade edilebilir. Devletin egitim saglık ve özellikle de üretime katılması devletçilikle ilgilidir. (Cevap A) 33. TBMM’nin padisah ve halife ile ilgili aldıgı kararlar; saltanatın kaldırılması ve halifeligin kaldırılmasıdır. (Cevap E) 34. Manda ve himayenin reddedilmesi milli egemenlikle degil, milli bagımsızlıkla ilgilidir. Ali Fuat Pasa’nın atanması islemi milli egemenlikle dogrudan iliskilendirilemez. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulması milletin iradesine duyulan saygının bir ifadesidir. (Cevap E) 35. Her milletin kendi gelecegine kendisinin karar vermesi o milletin bagımsız karar alabilme ve bagımsız yasayabilme yetkisini kullanabilmesi demektir. (Cevap C) 36. Türk tarihinin arastırılması ® Milliyetçilik Uluslararası rakamların alınması ® nkılapçılık Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması ® Laiklik ilkeleri ile iliskilidir. (Cevap D) 37. Hammaddesi ülke içinde üretilen sanayi dallarının kurulması özel sektör tarafından da gerçeklestirilebilir. Yabancıların tekellesmesine izin vermemek, özel sektörün tekellesemeyecegi anlamına gelmez. Özel sektörün yapamayacagı islerin devlet imkanlarıyla yapılması devletçiligin fiilen uygulanması demektir. (Cevap B) 38. Milletin bagımsızlıgını yine milletin azim ve kararı ile kurtulması, milli egemenlikle açıklanabilir. (Cevap A) 39. Atatürk bu konusmasında sosyal hayat için akıl ve mantıgı rehber olarak isaret ediyor. Akıl, bilim, mantık laikliktir. (Cevap E) 18 YEDKLM YAYINCILIK www.yediiklim.net 40. Erzurum Kongresi’nin toplanması bölgesel anlamda milli irade, Sivas Kongresi’nin toplanması ulusal anlamda milli irade, TBMM’nin açılması ise hem ulusal hem de çagdas anlamda milli iradenin kullanılmasıdır. Bunların hepsinin ortak yönü milli egemenligin gerçeklestirilmesidir. (Cevap D) 41. Ulusal bagımsızlık, diplomaside akıl ve bilimin kullanılması, milli sınırlarımız içinde kalmak, ülke yönetiminde maceraya yer vermemek Atatürkçü dıs politikanın temel esaslarıdır. (Cevap B) 42. Sultan II. Mahmut bu sözleri ile bütün inançlara ve bu inancın mensuplarına saygılı, aynı zamanda esit mesafede oldugunu vurgulamıstır. Bu bir tür laiklik uygulamasıdır. (Cevap E) 43. Manda ve himayeyi reddetmek tam bagımsızlıkla ifade edilebilir. Kurtulus Savasının en önemli amacı tam bagımsızlıktır. (Cevap A) 44. Halkçılık farklı etnik grup ve kültüre saygılı olmayı, insanların birlik ve beraberlik içinde yasamasını öngörür. Laiklik ise bunun güvencesidir. (Cevap B) 45. Seriye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılması laiklik ve inkılapçılıkla, Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi halkçılık ve cumhuriyetçilikle, Türk Medeni Kanunu kadın-erkek esitligini getirdigi için halkçılıkla, hukuk kurallarını akla ve bilime dayandırdıgı için laiklikle, tabuları yıktıgı için inkılapçılıkla ilgilidir. (Cevap C) 46. Asar vergisinin kaldırılması halkçılık ilkesi ile ilgilidir. Millet mektepleri her yas ve cinsiyetten insanlara okuma- yazma ögretmek için açılmıs kurslar oldugu için halkçılıkla ilgilidir. Medreselerin kapatılması laiklikle ilgilidir. (Cevap D) 47. Halkçılık hak ve ödevler açısından esit bir toplum öngörür. Sınıflasmayı kesinlikle reddeder. (Cevap E) 48. Köylünün üzerinde agır bir yük olusturan asar vergisinin kaldırılması halkçılık ilkesi ile, kadınlara hukuki ve siyasî haklar verilmesi ise yine halkçılık ilkesinin uygulanması ile mümkündür. (Cevap A) 49. Saltanatın kaldırılması milli egemenligi gerçeklestirmeye, hilafetin kaldırılması ise yönetimde dini unsurları temizlemeye yönelik adımlardır. (Cevap B) 50. Medeni Kanun’un kabulü sosyal toplumsal ve hukuksal alanda yapılan bir yenilik olup ekonomi ile dogrudan ilgili degildir. (Cevap C) 51. Medreselerin kapatılması laiklikle, hafta tatilinin cumadan pazara alınması ise inkılapçılıkla ilgilidir. Kadınlara çesitli siyasî ve hukuksal hakların verilmesi kadın-erkek esitligini getirdigi için halkçılık ilkesiyle ilgilidir. (Cevap B) 52. Türk inkılabını daima canlı tutan, dinamizme götüren, çagın degisen kosullarına ayak uydurmamızı saglayan ilke inkılapçılıktır. (Cevap E) 53. Egitim ögretimin birlestirilmesi egitim alanında, sviçre Medeni Kanunu’nun Türk Medeni Kanunu olarak kabul edilmesi hukuksal alanda inkılaplardır. Nüfus Mübadelesi ise Kurtulus Savası sonrasında Yunanistan’daki Türk nüfusu ile Türkiye’deki Rum nüfusunun degistirilmesidir. (Cevap A) 54. Türk Medeni Kanunu’nun kabulü ile kadın-erkek esitligi hukuksal alanda, kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi ise siyasal alanda gerçeklesmis oluyordu. Asar vergisinin kaldırılması ise tüm Türk çiftçilerini rahatlatan bir uygulama idi. (Cevap B) 55. Asar vergisinin kaldırılması ve vergilerin herkesin gelirine göre alınması mâli alanda halka rahatlık saglıyordu. Azınlıkların Türk vatandası sayılması ise etnik anlamda esitlik saglıyordu. (Cevap C) 56. Atatürkçü düsünce sisteminin statik (durgun) degil dinamik (canlı) bir nitelik tasıması çagın kosullarına göre yeniden yorumlanması demektir. (Cevap B) 57. Yeni Türk harflerinin kabulü egitim-ögretim alanında, Türk Medeni Kanunu’nun kabulü ise hukuksal alanda inkılaptır. Asar vergisi ise Türk köylüsü üzerinde agır bir üretim vergisidir. (Cevap A) 58. Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması dinin suistimal edilmesini önlemeye yöneliktir. Medeni Kanun’un kabulü ile hukuk kuralları dine degil akla ve bilime dayandırılmaya baslanmıstır. Soyadı Kanunu ve miladi takvimin kabulü ise sosyal hayatta pratiklik saglamaya yöneliktir. (Cevap B) 59. Sapka inkılabı ile uluslararası saat sisteminin benimsenmesi toplumsal yasamla ilgilidir. Seriye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılması ve “Devletin dini slâm’dır.” ibaresinin anayasadan çıkarılması yönetimle ilgilidir. (Cevap C) 60. Tevhid-i Tedrisat Kanunu, çagdas hukuk sisteminin benimsenmesi, tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması bugünkü laik yasama ulasmamıza dogrudan katkı saglamıslardır. (Cevap E) 61. Öncüllerde bahsedilen ortak kültür, birlikte yasama arzusu, sevinçte ve tasada bir olma millet olmanın unsurlarıdır. (Cevap B) 62. Ulusal devlet ulusçuluk, ulusal egemenlik cumhuriyetçilik, vicdan özgürlügü laiklik ilkesi ile ilgilidir. (Cevap D) 63. Milli birlik ve beraberlik, ülke çıkarlarına azami dikkat ve milli kültür ögelerini yetistirme ulusçulukla ilgilidir. (Cevap A) 64. TBMM millet adına milli egemenligi kullanan bir kurumdur. Millet egemenliginin geçici de olsa bir kisiye devredilmesi milli egemenlik ilkesi ile bir çeliskidir. (Cevap B) 65. Devletin ekonomik islevleri olan bir organ olması, özel sermayenin yapamadıgı büyük isletmelerin devlet eliyle kurulması, deniz tasımacılıgının Türk karasularında Türkiye Denizcilik sletmeleri’ne verilmesi devletçilik ilkesinin uygulandıgını göstermektedir. (Cevap C) et 66. Akılcılık ve bilimsellik laiklesme ile ilgilidir. Çagdaslasma ve batıcılık inkılapçılıkla ilgilidir. Bunlar ikinci meclisin öncelikli konularıdır. Milli egemenligi gerçeklestirmek ise birinci meclisin öncelikli amacıdır. (Cevap C) 67. 1937’de sadece laiklik ilkesi degil bütün Atatürk ilkeleri anayasaya konulmustur. (Cevap E) 68. Milli egemenlik, egemenligi bir gruba, zümreye ve aileye degil dogrudan dogruya millete vermek demektir. Cumhuriyet rejimlerinde halk kendisine ait olan egemenligi temsilcileri aracılıgı ile kullanır. (Cevap B) 69. Türkiye ktisat Kongresi’nde yeni kurulan Türk devletinin ekonomi politikaları belirlenmis, Tesvik-i Sanayi Kanunu’nda devlet özel sektörün isini kolaylastırmaya çalısmıs, birinci bes yıllık sanayi plânı devlet tarafından uygulanmıstır. Bunların hepsinin ortak özelligi ekonomik bagımsızlıktır. (Cevap E) 70. Agırlık ve uzunluk ölçülerinin ve Soyadı Kanunu’nun kabulü sosyal hayatı düzenleyen inkılaplardır. Medreselerin kapatılması ve yeni harflerin kabulü ise laik egitimle ilgilidir. (Cevap B) 71. Atatürk kurdugu cumhuriyetin saglıklı isleyebilmesi için birtakım prensipler belirlemistir; bunlara Atatürk lkeleri denir. Atatürk’ün cumhuriyeti kurdugu dönemde halkın ilke ve inkılaplara öncülük edebilecek bir birikimi yoktur. (Cevap B) 72. Yüksek yargı organlarında bayanların yer alması kadınerkek esitligidir, halkçılıkla ilgilidir. Sosyal hayatın düzenlenmesinde aklın ve bilimin rehber edinilmesi laiklikle, TBMM seçimlerinin 5 yılda bir yapılması milli irade yani cumhuriyetçilik ile ilgilidir. (Cevap A) 73. Karma ekonomik modelin benimsenmesi ve toplum ihtiyaçlarının devlet tarafından üretilmesi devletçilik ilkesi ile ilgilidir. (Cevap D) 74. Atatürk’ün Türk toplumunu ve toplumun yasam biçimini çagdaslastırmaya yönelik devrimleri inkılapçılık ilkesiyle iliskilendirilebilir. (Cevap B) 75. Toplumun çagdaslastırılması devletçilik ilkesi ile degil inkılapçılık ilkesi ile baglantılıdır. (Cevap D) 76. Halkçılık ilkesinin en önemli özelliklerinden birisi de; insanların din, dil, ırk, mezhep, cinsiyet ve ekonomik durumlarına bakılmadan kanunlar önünde esit sayılmasıdır. (Cevap B) 77. Laiklik; devletin düzeninin ve hukukun dine degil akla ve bilime dayandırılmasıdır. (Cevap D) 78. Cumhuriyetçilik, milli egemenlik demektir. Milli egemenlik ise ancak halkın yönetime katılması ile gerçeklestirilebilir. (Cevap B) 79. Atatürk ilkelerinin hepsi birbirine baglı ve birbirinin tamamlayıcısı durumdadır, biri digerinden ayrı düsünülemez. (Cevap C) 80. Atatürk ilke ve inkılapları din ve düsünce birligini degil, din ve düsünce özgürlügünü saglamaya yöneliktir. (Cevap A) 81. Geçici bir hükümetin kurulması, milli kuvvetlerin ve milli iradenin etkin kılınması milli egemenlikle ilgilidir. Manda ve himaye ise milli bagımsızlıkla ilgilidir. (Cevap C) 82. Demokratik olmayan yönetimlerde de hükümet bulunabilir. Meclisin baskanının hükümetin de baskanı olması milli egemenlikle her zaman ilgili olmayabilir. Yasama ve yürütmenin TBMM’de olması hem kanunların yapılmasında hem de uygulanmasında milli egemenligin islediginin bir kanıtıdır. (Cevap A) 83. nkılapçılık çagın gereklerine göre toplum ihtiyaçlarının ve devlet düzeninin yeniden belirlenmesidir. (Cevap D) 84. Türkiye Cumhuriyeti’nin seyhler, dervisler ve meczuplar ülkesi olmaması laik düzenle, milletin hükümet olması cumhuriyetle, memlekette topraksız köylü kalmaması vatandasların etnik ve dini özelliklerine bakılmadan devlet tarafından korunması anlamına gelmektedir, bu ise halkçılıktır. (Cevap A) 85. Atatürk ilkeleri birbirinin devamı ve bütünleyicisidir. Atatürkçü düsüncede herhangi bir sınıfa, gruba, aileye, zümreye ayrıcalık yoktur. Tüm vatandaslar kanun önünde esittir. (Cevap B) 86. Seçimlerin dört yılda bir yapılması ve kadınlara siyasî haklar verilmesi, milli egemenlikle dolayısıyla cumhuriyetçilikle dogrudan ilgilidir. (Cevap D) 87. Türk Tarih Kurumu, Türk tarihinin yabancıların gözü ile degil bir de bizim gözümüzle degerlendirilmesidir. Batının etkisi yoktur, aksine batının Türk tarihine bakıs açısının dısında bir bakıs gelistirmek için kurulmustur. (Cevap A) 88. Yeni Türk devletinin rejiminin belirlenmesi 29 Ekim 1923’te 1921 Anayasası’nın birinci maddesine ek yapılarak gerçeklestirilmistir. Cumhuriyetin fiilen uygulanması 23 Nisan 1920’de TBMM tarafından milli egemenligin kullanılmaya baslanmasıyla gerçeklesmistir. Atatürk ilkeleri 1937’de anayasaya konulmustur. (Cevap E) 89. Tevhid-i Tedrisat Kanunu yönetimle degil egitimle ilgili bir inkılaptır. (Cevap B) 90. Atatürk zmir ktisat Kongresi’nde yaptıgı konusmada ekonomik bagımsızlıgın önemini vurgulanmıs ve bundan taviz verilmeyecegini ima etmistir. Çünkü ekonomik bagımlılık siyasî ve askeri bagımlılıgı da beraberinde getirir. (Cevap B) 91. Teokratik devlet dini devlettir. Demokratik ve sosyal devlet ise halk devletidir. (Cevap E) 92. Atatürk yasadıgı sürece inkılâplar devam etmistir. Kadın-erkek esitligi konusunda ise en büyük adımlar Medeni Kanun’un kabulü ve kadınlara siyasî hakların verilmesi ile olmustur. Cumhuriyetin ilan edilmesi yönetim alanında bir yeniliktir. (Cevap A) 93. Soyadı Kanunu’nun kabulü ile bir taraftan toplumsal yasamı düzenlerken diger taraftan toplumda ayrıcalık ifade eden bazı unvanların kullanılması yasaklanmıs ve sınıfsız bir toplum hedeflenmistir. (Cevap B) 94. Türk Tarih Kurumu kurulurken bir taraftan tarihi gerçeklerin daha iyi anlasması hedeflenirken, diger taraftan Türk gençlerinin ataları ile gurur duyması hedeflenmistir. Yabancıların ellerindeki isletmeler satın alınarak millestirilmistir. Bunlar milliyetçilikle dogrudan ilgili gelismelerdir. (Cevap E) 95. Egemenligin bir sınıfa ait olması oligarsik rejimlerin özelligidir. Üretimin devlet eliyle gerçeklestirilmesi devletçilik ilkesi ile ilgilidir. (Cevap B) 96. Toplumsal esitlik; toplumda din, dil, ırk, cinsiyet gözetmeden herkesin kanunlar önünde esit olması, diledigi meslegi seçebilmesidir. (Cevap C) 97. Vatandaslar arasında dinsel, mezhepsel ayrımlar yapılmaması laiklikten sonra halkçılıkla ilgilidir. nsanlar arasında ayrım yapmamak sosyal barısa olumlu katkı saglar. (Cevap D) 98. Seriye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılması, eskimis bir kurumun kaldırılmasıdır. Eskimis bu kurumun kaldırılması inkılapçılıkla, dini bir kurum oldugu için laiklikle ilgilidir. Kadınlara siyasi haklar verilmesi (esitlik) halkçılıkla, vatandasın iradesi meclise yansıdıgı için cumhuriyetçilikle ilgilidir. Milli kültürün gelistirilmesi ise milliyetçilik ile ilgilidir. (Cevap C) 99. Herkesin aynı ibadethaneye gitmesini saglamak vatandasların dinleri ve etnik yapıları konusunda bir zorlamadır. Halkçılık öncelikle herkesin benligine saygıdır. (Cevap C) 100. Toplumsal yasam ve yönetimde statükoyu (mevcut düzeni) savunan kisi gelismeye, yenilesmeye, çagdaslıga dolayısıyla inkılapçılıga ters düsmüstür. (Cevap A) Kaynak:yediiklim]]> 326 2008-08-24 09:50:23 2008-08-24 16:50:23 open open kpss-seckin-100-tane-cozumlu-tarih-test-sorulari publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219596880 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1116;s:11:"sayac_bugun";i:6;s:9:"son_okuma";i:1231170701;}";"; views 1227 656 karali20@mynet.com 88.250.74.232 2008-09-21 03:35:52 2008-09-21 10:35:52 1 0 0 657 ibero@mynet.com 78.162.119.250 2008-09-22 05:39:06 2008-09-22 12:39:06 1 0 0 7965 aleynabasdur@hotmail.com 195.174.195.9 2009-12-20 08:15:29 2009-12-20 15:15:29 1 0 0 10589 seda.82@windowslive.com 78.167.139.151 2010-03-08 02:34:29 2010-03-08 09:34:29 1 0 0 İnkilap tarihinin tamamını kapsayan özet, http://www.sosyalbilgilerci.com/inkilap-tarihinin-tamamini-kapsayan-ozet/ Sun, 24 Aug 2008 17:07:53 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=327 http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=759inkilaptarihidersnotu.doc]]> 327 2008-08-24 10:07:53 2008-08-24 17:07:53 open open inkilap-tarihinin-tamamini-kapsayan-ozet publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219597674 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:729;s:11:"sayac_bugun";i:4;s:9:"son_okuma";i:1231158117;}";"; views 847 10747 gsli_soner_57@hotmail.com http://gsli_soner_57@hotmail.com 85.101.168.21 2010-03-10 12:00:15 2010-03-10 19:00:15 1 0 0 Proje, performans, ders içi performans, öğrenci ürün dosyası bilgi http://www.sosyalbilgilerci.com/proje-performans-ders-ici-performans-ogrenci-urun-dosyasi-bilgi/ Sun, 24 Aug 2008 17:31:47 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=328 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

Proje - Performans Ödevleri ve Değerlendirme hakkında yeni öğretim programları ile beraber öğretmenlerimizin tereddüde düştüğü konularda açıklama niteliğindeki 2006 / 95 sayılı genelgeden alıntılanmıştır.

Sayı Konu B.08.0.TTK.0.01.01.0 İlköğretim Kurumlarındaki Ölçme ve Değerlendirme İlgi: 27.8.2003 tarih ve 25212 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Millî Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliği"

Mayıs 2006 tarih ve 2584 sayılı Tebliğler Dergisİ'nde yayımlanan "Millî Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumlan Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliksin 71. maddesinde; "Bu yönetmelik 2006-2007 öğretim yılında uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer."denilmektedir. Buna göre yönetmelikte yapılan tüm değişiklikler, 7 ve 8. sınıflar da dâhil ilköğretimin tüm sınıflarında uygulanacaktır. Yönetmelikte ölçme ve değerlendirmeye yönelik uygulanması istenilen araç ve yöntemler yalnızca aktif {öğrenci merkezli) öğrenme yöntemlerinin uygulandığı programlarda değil, diğer yaklaşımlara göre hazırlanmış programlarda da uygulanabilecek niteliktedir. Ölçme ve değerlendirme yapmak amacıyla geleneksel ölçme araçlarının (yazılı sınav, çoktan seçmeli, eşleştirmeli, kısa cevaplı testler vb.) yanında proje, öğrenci ürün dosyası, performans ödevi, akran/öz değerlendirme vb. yöntemler de kullanılacaktır. ğretim programlarının uygulanmasına yönelik gerek illere düzenlenen rehberlik. bilgilendirme ve değerlendirme ziyaretleri esnasındaki gözlemlerden, gerekse Bakanlığımızın erişim sitelerine gönderilen bazı sorulardan, ilgide kayıtlı "Millî Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliği''nde; ilköğretim kurumlarında okutulmakta olan derslerin ölçme ve değerlendirmesine ilişkin yapılan değişiklikler hakkında uygulayıcıların tereddüt yaşadığı tespit edilmiştir. Konuya İlişkin tereddütlerin giderilmesi ve uygulamada birliğin sağlanması amacıyla aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek duyulmuştur.

Bu ölçme araç ve yöntemlerinden;

  1. Proje
    • İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 35, maddesinde, "öğrenciler, bir ders yılında istedikleri ders veya derslerden bireysel ya da grup çalışması şeklinde en az bir proje hazırlar." denilmektedir. Öğrenciler istedikleri takdirde farklı derslerde ya da aynı derste birden fazla proje hazırlayabilir. Projeler teslim edildikleri yarıyılda değerlendirilir.
    • Not çizelgesinde projeye ait sütun sayılan üç olarak belirtilmesine rağmen, öğrenciler bir yıl içerisinde istedikleri sayıda proje alabilirler. Aynı dersten birden fazla proje alan öğrencilerin proje notu, projelerden aldıkları puanların aritmetik ortalaması alınarak belirlenir.
    • Öğrenciler farklı derslerden proje almışlarsa, aldıkları puanlar o derslerin projeyi teslim ettikleri yarıyıl notuna dâhil edilir.
    • Öğrencinin proje çalışmasını hangi dersten alacağı, 1-5. sınıflarda sınıf öğretmeninin, 6-8. sınıflarda şube rehber öğretmeninin gözetiminde belirlenir. Projeler ilgili branş ya da smıf öğretmenlerinin gözetiminde gerçekleştirilir,
    • Proje konuları zümre öğretmenleri tarafından belirlenebileceği gibi öğrenciler de kendi ilgi duydukları alanlara göre bireysel ya da grup olarak proje konusu belirleyebilirler.
    • Verilen proje konuları öğrencilerin düzeyine uygun ve yerel imkânlara göre yapılabilecek nitelikte olmalıdır.
    • Grup halinde yapılacak projelerde grupların, öğrencilerin cinsiyet, basan durumu vb. özellikleri bakımından heterojen olmasına dikkat edilmelidir.
    • Grup çalışmalarında grup üyelerinin görev dağılımı projenin her aşaması için net olarak yapılmalıdır. Görev dağılımı grup üyeleri tarafından yapılarak öğretmenin onayı alınır.

  1. Performans Ödeviİlköğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 35. maddesine göre "Her yarıyılda derslerden bireysel ya da grup çalışması şeklinde en az bir performans Ödevi hazırlar." denilmektedir. Buna göre;
    • Performans ödevleri, kısa sürelerde yapılabilecek çalışmalardır. Bu tür ödevlerle öğrencilerin derslerde kazandırılması hedeflenen üst düzey becerilerdeki gelişimlerini günlük yaşamla iüşkilendirerek göstermeleri beklenmektedir.
    • Not çizelgesinde performans ödevlerine ait sütun sayısı üç olarak belirtilmesine rağmen, üçten fazla ya da daha az sayıda performans ödevi verilebilir. Ödev puanlarının aritmetik ortalamaları alınarak ilgili dersin yarıyıl notunun belirlenmesi için ortalamaya dâhil edilir.
    • Performans ödevlerinin bir sınıftaki her öğrenciye, aynı konu başlığında ve aynı zamanda verilmesi zorunlu değildir.
    • Performans ödevleri öğrencilerin seviyesine uygun ve öğrenciler tarafından yapılabilecek nitelikte olmalıdır.
    • Performans ödevleri, öğrencilerin yarıyıl notunu etkilediğinden öğrencinin ödevi yaparken konuya ilişkin kazanımlanm gözlemleyebilmek İçin ödevin belirli aşamaları sınıf ortamında gerçekleştirilir ya da yapmış olduğu çalışmayı öğretmeniyle ve arkadaşlarıyla paylaşması sağlanır.

  1. Ders İçi Performans
    • Öğrencilerin ders içi performansları değerlendirilirken sınıf içi etkinliklere katılımları, derslere hazırlıklı gelip gelmedikleri, arkadaşlanyla iş birliği içerisinde çalışmaları, sınıf içi tartışmalara katılımları gibi durumlar dikkate alınır.
    • Öğretmenler, öğrencilerin ders içi performanslarını değerlendirirken gözlem formları, kontrol listeleri ve dereceli puanlama anahtarlarından uygun olan aracı kullanırlar,
    • Bu araçların, her etkinlik sonunda kullanılması zorunlu değildir. Öğretmen gerekli gördüğü etkinliklerden soma ve ünite / tema sonlarında kullanır.
    • Ders içi performanslara ilişkin puanlar belirlenirken yukarıda sözü edilen araçlar kullanılarak verilen puanların aritmetik ortalaması alınıp dersin yarıyıl notunun belirlenmesi için ortalamaya dâhil edilir.

  1. Öğrenci Ürün Dosyası
    • Öğrencilerin gelişimi ve başarıları hakkında bilgi veren bir ya da birkaç ders alanına ilişkin çahşmalann toplandığı dosyadır
    • Öğrenci ürün dosyaları, 1-5. sınıflarda öğrencilerin farklı derslere İlişkin çalışmalarını içine alan tek bir ürün dosyası olarak hazırlanır.
    • 6-8. sınıflarda öğrenciler tüm dersler yerine ilgi duydukları, başarılarını ve gelişimlerini göstermek istedikleri derslere ait dosya hazırlarlar. Bu ürünleri isterlerse tek dosyada muhafaza ederler.
    • 6 - 8. ssnıflarda Öğrenciler ders yılı başında ürün dosyası hazırlamak istedikleri ders ya da derslerin öğretmeni ile görüşerek ürün dosyası hazırlamak istedikleri dersleri belirler ve kararlarını şube rehber öğretmenine bildirirler.
    • Öğrenci ürün dosyası, hazırlanmış olan dereceli puanlama anahtarı ile değerlendirilir.
    • Öğrenci hangi derslerden ürün dosyası hazırlamış ise o derslerin ders içi performans notları belirlenirken ürün dosyası için yapılan değerlendirme öğretmen tarafından dikkate alınır.

  1. Öğrenci Değerlendirmeleri
    • Öğrenme-öğretme sürecinde öğrenciler belirli ölçütler doğrultusunda kendilerini ve akranlarını değerlendirirler.
    • Öz değerlendirme ve akran değerlendirme yapmak amacıyla açık uçlu sorular, sözel ifadeler ya da formlar kullanılır.
    • Öz değerlendirme ve akran değerlendirme çalışmaları öğretmenlerin uygun gördükleri sıklıkta yapılır.
    • Öz değerlendirme ve akran değerlendirme çalışmalarıyla öğrencilere not verilmez. Sonuçlar öğrencinin gelişimine katkı sağlamak amacıyla kullanılır.

]]>
328 2008-08-24 10:31:47 2008-08-24 17:31:47 open open proje-performans-ders-ici-performans-ogrenci-urun-dosyasi-bilgi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219600016 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1486;s:11:"sayac_bugun";i:8;s:9:"son_okuma";i:1231172260;}";"; views 1644 658 breda_anika@hotmail.com http://akta 78.176.79.56 2008-10-03 06:58:33 2008-10-03 13:58:33 1 0 0 10802 emo-girl-zozn@mynet.com 95.15.146.253 2010-03-11 10:12:26 2010-03-11 17:12:26 trash 0 0
sosyal bilgiler sene başı zümresi http://www.sosyalbilgilerci.com/2008-2009-sosyal-bilgiler-sene-basi-zumresi/ Mon, 25 Aug 2008 08:19:37 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=329 329 2008-08-25 01:19:37 2008-08-25 08:19:37 open open 2008-2009-sosyal-bilgiler-sene-basi-zumresi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1220822767 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:3160;s:11:"sayac_bugun";i:3;s:9:"son_okuma";i:1231169113;}";"; views 4443 Sosyal bilgiler sene başı zümresi http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-sene-basi-zumresi/ Mon, 25 Aug 2008 08:44:50 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=330 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

ZÜMRE ÖĞRETMENLER KURULU

Toplantı No :1

Toplantı Tar. :07.09.2007

Toplantıya Katılanlar:Kamil KILINÇ (Okul Müdür Yard. Kurul Başkanı) Ergin MUTLUER(Sos. Bil. Öğrt)

GÜNDEM MADDELERİ

1-Açılış ve yoklama

2-Türk Milli Eğitiminin amaç ve ilkelerinin Tebliğler Dergisinden okunması

3-Müfredat Programının okunması ve 7.. Sınıf yeni müfredat programının incelenmesi İlköğretim yönetmeliğinin değişen bölümlerin incelenmesi

4-Bir önceki öğretim yılı zümre toplantısında alınan kararların incelenmesi

5-Öğrenci başarılarının değerlendirilmesi

6-Derslerin müfredat programlarının incelenmesi-yıllık ve günlük planlar

7-Ölçme ve değerlendirme

8-Proje ve performans ödevleri

9-Atatürkçülük ile ilgili konuların dağılımı

10-Ders araçlarının tespiti ve faydalanma yolları

11-Diğer zümre öğretmenleri ile işbirliği

12-Dilek ve temenniler

GÜNDEM MADDELERİNİN GÖRÜŞÜLMESİ

1-Toplantı zümre başkanı Kamil KILINÇ ’ın iyi bir eğitim–öğretim yılı geçirilmesi dilekleri açılmıştır.yapılan yoklamada zümre öğretmenlerinin hazır bulunduğu belirlenmiştir.

2-1739 Sayılı Türk Milli Eğitim Kanunundan Türk Milli Eğitiminin amaçları okundu.

3-8. Sınıflara yönelik olarak 2490 Sayılı Tebliğler Dergisinden Vatandaşlık 8 Dersinin ve 2368-2090Sayılı Tebliğler Dergisinden İnkılap Tarihi Dersinin Müfredat Programı ve bu derslerin amaçları okundu. Programın titizlikle uygulanması ve derslerin sınıfın seviyesine uygun bir şekilde işlenmesi halinde belirlenen amaçlara ulaşabileceği hususunda fikir birliği ortaya çıktı. Bu derslerin öneminden bahsedilerek öğrencilerin motive edilmesi şeklinde ortak bir fikir ortaya çıktı.

6. ve 7. Sınıflarda ise30.06.2005 tarih ve 188 sayılı kararı ile kabul edilen “İlköğretim Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı” uygulanacaktır. E.MUTLUER 2006-2007 öğretim yılında uygulamaya başlanan yapılandırıcı eğitim modelinin bu yıl 7. sınıfta ilk kez uygulanacağını belirtti 7. sınıfın yeni müfredatını incelediğini yapılandırıcı eğitim modeline uygun olarak 6. sınıf müfredatının devamı ve bütünleyicisi şeklinde olduğunu öğrenci merkezli ve etkinlik temelli eğitim anlayışını yansıtacak tarzda hazırlandığını söyledi. Ayrıca 22.08.2007 tarih ve333 sayılı kararının incelendiğini ve 7.sınıf müfredatına yansıtılacağını belirtti.

4-E.MUTLUER tarafından 2005-2006 yılı zümre toplantı kararları okunmuş;alınan kararların ve planlamalar doğrultusunda bir eğitim öğretim yılı geçirildiği görüşü dile getirilmiştir.

5-Öğrenci başarısını artırmaya yönelik olarak alınabilecek önlemler konusunda aşağıdaki kararlar alınmıştır

  • Dersi öğrenci merkezli işlemek, bunun içinde doğru etkinliği seçmek veya geliştirmek . Gerekirse sürece öğrencileri de dahil etmek.
  • Derslerde yakından uzağa basitten zora ilkesini uygulamak
  • Konuları mümkün olduğunca somutlaştırmak,
  • Konular arası bağlantı kurarak pekiştirmek,
  • Tüm öğrencileri aktifleştirmek, bu amaçla; grup çalışmalarında grupların oluşumuna pozitif anlamda müdahalede bulunmak, öğrencilerin farklı yeteneklerini ortaya çıkarıcı etkinliklere ve yeteneklerine yer vermek.
  • Derslerde görsel materyallere ağırlık vermek(projektör, bilgisayar /internet,resim ve fotoğraf vb)
  • Ders sonunda konuları kısaca tekrar etmek(8.sınıf)
  • Derslerde oyun ve bulmacalardan istifade etmek,
  • Sınıf içi performansları düzenli ve objektif olarak takip edebilmek için değerlendirme formları kullanımına ağırlık vermek
  • Konu sonlarında zaman zaman konu ile ilgili testler çözmek(8.sınıf)
  • Önceki konuları soru-cevap ile tekrar etmek,
  • Öğrencileri düşünmeye ve yorumlamaya sevk edici tekniklere ağırlık vermek
  • Öğrencilerin derslerde edindikleri kazanımları gündelik yaşamla ilişkilendirebilmelerini veya uygulayabilmelerini sağlayacak tarzda etkinlikler düzenlemek ve ödevler vermek.
  • Öğrenci çalışma kitaplarını düzenli aralıklarla kontrol etmek
  • Başarısız öğrencilerle daha yakından ilgilenmek, şube öğretmenleri ile koordineli hareket etmek
  • Sınıf öğretmeni ve rehber öğretmen ile işbirliği yapmak
  • Ünite sonlarında veya ağırlık verilmesi düşünülen konularda çalışma kağıtları vermek ve bunları portfolyoda istemek
  • Sınavlarda çoktan seçme, boşluk doldurma, eşleştirme doğru-yanlış,açık uçlu soru kısa yanıtlı soru tekniklerinden birkaçının birlikte kullanmak
  • Performans ödevlerini ünite başlarında liste halinde öğrencilere sunarak istekli öğrencilere dağıtmak sırası gelen konuda öğrencilerden sunumları ile dersin işlenmesinde sürece dahil etmek
  • Öğrencilere ait ürünleri sergileyerek motivasyonlarını artırmak
  • Velilerle işbirliği yapmak

.

6-E.MUTLUER vat.ve ins.hakl.için 2490 T.C.İnk. için 2090ve 2368 sayılı tebliğler dergilerine göre hazırlanacağını ayrıca Atatürkçülük konularınında 2504 sayılı tebliğler dergisine göre dağıtılacağını söylemiştir.

Yıllık ve günlük planların hazırlanmasına ilişkin K.KILINÇ 2511 sayılı t.dergisinde yer alan ünitelendirilmiş yıllık plan örneğine uygun olarak hazırlanması gerektiğini bildirmiştir.Ayrıca yıllık planların Internet ortamından yararlanılarak yapılabileceğini bununla birlikte ;iş takvimi müfredata uygunluk, okul şartları,bölgenin sosyo-ekonomik yapısı,öğrenci seviyeleri,yakından uzağa ilkesi gibi kriterlere dikkat edilmesini istemiştir.yine günlük plana ilişkin planlarda öncelikli olanın iyi bir planlama ve uygulanabilirlik olduğu konusunda birleş ilmiştir. Kamil KILINÇ Etkinliklerin de günlük plan gibi önceden planlanıp etkinliğin yapısına göre gerekli hazırlıkların yapılmasının gereğini belirtmiştir. Etkinliklerin belirlenmesinde fiziki koşullara, öğrenci seviyesine,kapasitelerine, zamana uygunluk ölçütlerinin göz önünde tutulması kararlaştırılmıştır.

E. MUTLUER yöntem ve tekniklere ilişkin olarak önceki zümrelerde alınan kararlar doğrultusunda müfredatın ve koşulların izin verdiği ölçüde anlatım yöntemi azaltılarak ;soru-yanıt,tartışma,beyin fırtınası,ben kimim?neyim?öykü tamamlama,gibi yöntemlerinde uygulanmasına karar verilmiştir. “Yeni müfredatın yapısına uygun öğretim tekniklerinin kullanılarak, öğrencinin ders içindeki aktivitesinin arttırılması gerektiğini belirtti. Her konuya göre; uygun gelecek yöntemler kullanılmalıdır. “Anlatım, Soru-Cevap, Beyin Fırtınası, Tümevarım, Tümdengelim. Özellikle Beyin Fırtınası yönteminin çocukların demokratik yaşamı benimsemelerinde etkili olduğu vurguladı.

Derslerde uygulanacak Etkinliklerin amaca uygun bir şekilde mutlaka yapılması gerektiği, örnek etkinliklerin hem kılavuz kitapta hemde T.T.K.Başkanlığı sitesinde mevcut olduğunu belirtmiştir.

7-Yeni ögretim programlarında benimsenen ölçme ve degerlendirme yaklaşımları baz alınacaktır.Buna göre ölçme ve değerlendirmede aşağıdaki esaslar doğrultusunda hareket edilecektir:

  • Sonucun yanı sıra sürece de odaklanma,
  • Bilginin hatırlanmasından ziyade uygulanmasına, yapılandırılmasına ve öğrencilerin üst
  • düzey becerilerini sergilemelerine önem verme,
  • Yazıya dayalı soyut görevlerden çok, gerçek hayata ilişkin, performansa dayalı
  • görevlere önem verme,
  • Örtülü, belirsiz ölçütlerden ziyade açık ve belirgin ölçütleri tercih etme,
  • Sadece öğretimin sonunda değil, öğretimin her aşamasında sürekli ölçme ve
  • değerlendirme etkinlikleri gerçekleştirme,
  • Not vermenin yanı sıra etkili ve zamanında geri bildirime ağırlık verme,
  • Tek yöntemle ölçme yerine çok yöntemle ölçme yapma,
  • Ne kadar öğrenildiğini tespit etmenin yanı sıra nasıl öğrenildiğini de belirleme,
  • Rekabet yerine is birliğini destekleme.

İlköğretim Yönetmeliğinin değişen bölümleri dikkate alınarak(Resmi Gazetenin 26156 sayı /02.05.2006 tarihli nüshasının 35. maddesi)ölçme ve değerlendirme ;yazılı sınavlar, sınıf içi performans, performans ödevleri ve proje ödevlerinden oluşacaktır.

YAZILI SINAVLAR:

Ø 6.ve 7.sınıf sosyal bilgiler dersleri için her bir dönem 3 yazılı uygulama 8. sınıflar vat. ve ins. Hak.dersleri T.C.İnk.Tar. dersleri için her bir dönem için 2 yazılı uygulama yapılması kararlaştırıldı

Ø Sınavlarda :açık uçlu sorular,çoktan seçmeli sorular, doğru yanlış türü sorular, eşleştirme soruları, kısa cevaplı sorular sorulacaktır.

SINIF İÇİ PERFORMANS:Sınıf içi performans notları verilirken:Ham bilgiyi ölçmeye yönelik değil anlama,kavrama , ifade etme düzeyleri ,araştırıcı yönleri ,davranışları,sorumluluk alma özelliklerini ölçücü yöntem ve süreç içerisinde verilmesinin gerektiği bildirilmiştir.Ayrıca performansları değerlendirilirken :öğrenci ürün dosyaları,derse hazırlık süreçleri, etkinliklere katılma süreçleri, inceleme araştırma gözlem süreçleri dikkate alınacaktır. Yeri geldiğinde kontrol listeleri ve gözlem formları oluşturulacaktır.

PERFORMANS ÖDEVİ: öğrencinin sahip olduğu bilgi ve becerileri günlük yasamla da

ilişkilendirerek ortaya koymasını gerektiren kısa dönemli çalışmalar. olduğu Performans ödevinin

öğrencilerin bilgi ve becerilerini gerçek yasam durumlarına uygun olarak kullanmalarını

gerektirecek nitelikte olmasına özen gösterilmesi gerektiği belirtilerek performans ödevleri verilirken:

  • Bir konu hakkında yazı yazma (makale, anı vb. )
  • Başka zamanlarla, yerlerle veya kültürlerle ilgili hayalî bir mizansen oluşturma,
  • Aynı grafikleri farklı ölçülerde çizme,
  • Bir tarzdaki grafiği başka tarza dönüştürme,
  • Bir haritadan sonuçlar çıkarma,
  • Bilimsel bir olayı sözel ve görsel olarak betimleme,
  • Bir konuyla ilgili afiş, poster, broşür vb. hazırlama,
  • Mahallelerinin bir haritasını, krokisini çizme vb. alanlarına yönelik olması kararlaştırıldı.

Performans ödevleri verilirken öğrencilerin konuyu belirlemede görüşünün alınması ödev süreci ile planlamanın yapılmasında rehberlik edilmesi gerektiği belirtildi. Performans ödevinin dereceli puanlama anahtarına göre değerlendirileceği ve değerlendirme ölçütlerinin öğrenciye önceden verileceği belirtilmiştir.

PROJELER: Proje devleri öğrencinin ilgi istek kabiliyetler ve imkanları doğrultusunda verilecektir.proje ödevleri verilirken şu hususlar dikkate alınacaktır:

  • Proje geliştirme süreci uzun, kompleks ve zorlu bir süreç olacağından, bu ödevler,

öğrencilerin yaratıcılık, araştırma, iletişim gibi üst düzey zihinsel becerilerini geliştirmeye yönelik olmalı.

  • Projenin tasarımından ortaya konulmasına kadar geçen süreç, aynı zamanda bilimsel

süreç basamaklarını da içereceğinden, bilimsel süreç becerilerinin gelişmesine yönelik olmalı..

  • Proje çalışması, öğrencilerin grupla çalışma becerisinin geliştirilmesine ağırlık verilmeli.
  • Proje süreci öğrencileri teknolojiyi aktif olarak kullanmaya yönelteceğinden,

öğrencilerin teknolojiyi kullanma becerisi kazanmalarına yönelik olmalı.

  • Proje çalışmasında bilgi öğrenciye doğrudan verilmediği için, öğrenciler proje

konularında yaparak, yasayarak, inceleyerek bilgi kazanmalarına yönelik olmalıdır

Proje ödevleri verilirken öğrencilerin konuyu belirlemede görüşünün alınması ödev süreci ile planlamanın yapılmasında rehberlik edilmesi gerektiği belirtildi. Performans ödevinin dereceli puanlama anahtarına göre değerlendirileceği ve değerlendirme ölçütlerinin öğrenciye önceden verileceği belirtilmiştir

Yeni müfredata uygun olarak öğrencilere bir “ürün dosyası” (portfolyo) aldırılması, yapılan çalışmaların bu dosyada saklanması ve öğrenci ölçme ve değerlendirilmesinde göz önünde bulundurulması gerektiği söylendi. Tarih ve Coğrafya Atlasları ile, T.C Anayasası ve Türkçe Sözlüğün öğrenciler tarafından temin edilmesi gerektiği belirtildi

8-

PERFORMANS ÖDEV KONULARI

performans ödevleri 1. dönem için kasım ayının son haftası verilerek arılık ayının son haftası alınacaktır.2.dönem performans ödev tarihleri ve konuları 2.dönem zümresinde belirlenecektir.

Sosyal Bilgiler 6. Sınıf Konuları

  • Dünya haritası çizme (kıtalar ve okyanuslar)
  • İklimler ve etkileri konulu afiş-poster hazırlama
  • Türkiye’de görülen iklimler konulu harita
  • Bölgemizin bitki örtüsü konulu poster hazırlama
  • Resim/fotoğraflarla tarih şeridi hazırlama
  • Anadolu’da uygarlıklar konulu harita(uygarlıkları ,uygarlıktan kalan eserlerle temsil etme)
  • Ormanlar yok oluyor konulu afiş/poster hazırlama
  • Bölgemizde yetiştirilen tarım ürünleri konulu harita ve grafik hazırlama
  • Bölgemizde çıkartılan madenler konulu harita ve grafik hazırlama
  • Vatandaş olmanın sorumluluğu açısından vergi vermenin önemi konulu karikatür ile bir öykü hazırlama
  • Şanlıurfa Ticaret ve sanayi odasını tanıtma ve tanıtıcı afiş hazırlama
  • Doğal kaynakların tükenmesi ile ilgili olarak pano hazırlama

Sosyal Bilgiler 7. Sınıf Konuları

  • Kimse beni anlamıyor
  • Haberleri karşılaştırma
  • Kitle iletişim özgürlüğü ve özel hayatın gizliliği konulu basın takibi
  • 1950 -2000 yılları arası Şanlıurfa’nın nüfus artışını gösteren tablo hazırlama yorumlama
  • 2000 yılı nüfus sayımına göre Şanlıurfa’nın nüfus yapısını inceleme grafiklerle gösterme
  • Şanlıurfa’ya yapılan göçlerle ilişkili röportaj hazırlama
  • Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde nüfus yoğunluğunun dağılımını gösteren haritayı inceleme ve yorumlama
  • Zaman içinde biz
  • İlimizde Türkiye Selçukluları ve Anadolu Beylikleri döneminden kalan izler
  • Osmanlı Devleti ordu yapısını tablo şeklinde hazırlama
  • Şanlıurfa’da farklı kültürlere ait izler
  • Osmanlı sosyal yaşamı ile ilgili minyatür inceleme ve yorumlama

T.C.İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Konuları

· 1.. Dünya Savaşında Osmanlı Devletinin savaştığı cepheler ve sonuçları

· 31 Mart vaka’sı

· Zararlı ve yararlı cemiyetler

· M. Kemal ATATÜRK’ün hayatı

· Ermeni Sorunu ve sonucu

· Kurtuluş savaşında cepheler

· Erzurum Kongresi hazırlanması, önemi

· Sivas kongresi hazırlanması ve önemi

· Urfa’da Kuva-i Milliye hareketleri

· Urfa’nın kurtuluşu

· Mudanya’da ateşkes antlaşması

· Lozan Barış Antlaşması ve Önemi

Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi Dersi 8.Sınıf Konuları

· Devlet ve çeşitleri

· TC Devletinin yönetim yapısı

· Vatandaşlık Hakları

· Vatandaşlık Görevleri

· Sosyal ve ekonomik haklar

· İnsan haklarının korunmasının gerekliliği

· İnsan Haklarının ulusal düzeyde korunması

· İnsan Haklarının uluslararası düzeyde korunması

· İnsan haklarının korunması ile ilgisi olan uluslar arası kuruluşlar

  • İnsan haklarının korunması ile ilgisi olan gönüllü kuruluşlar

PROJE ÖDEV KONULARI

Sosyal Bilgiler 6. Sınıf Konuları

§ GAP’tan önce ve GAP’tan sonra Şanlıurfa

§ Şanlıurfa’nın iklimi(sıcaklık ,yağış, karlı gün sayısı vb. grafikleri)

§ Küresel ısınma: etkileri ve alınabilecek önlemler

§ Erozyon :etkileri ve alınabilecek önlemler

§ Komnogena uygarlığı

§ Yatırım ve pazarlama projesi hazırlamak(ilimizin coğrafi ve ekonomik özelliklerini dikkate alarak)

§ Şanlıurfa’da sanayi (kendi oluşturduğu grafikler)

§ Şanlıurfa’da kaybolan meslekler /palancılık

Sosyal Bilgiler 7. Sınıf Konuları

  • Hemşerim memleket neresi
  • Şehrimizde ayak izleri
  • Ülkemizi Yönetiyoruz
  • Dünya mirasları
  • Şanlıurfa’da Vakıflar
  • Türklerin kullandığı alfabeler

T.C.İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Konuları

  • Atatürk’ün hayatı ile ilgili fotoğraf albümü oluşturma
  • Urfa’nın kurtuluşu ile ilgili poster ve fotoğraf albümü oluşturma
  • İzmir İktisat kongresi konulu araştırma
  • Millet mektepleri konulu araştırma

Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi Dersi 8.Sınıf Konuları

  • Okul yıllığı oluşturma
  • İl özel idaresi konulu araştırma
  • Bir sivil toplum örgütü kurunuz

9-K. KILINÇ sosyal bilgiler ders grubu açısından Atatürkçülük konularının daha önemli ve titizlikle uygulanması gerektiğini bildirmiş;bu bağlamda 2504 sayılı teb. Dergisinin hem yıllık plan hem de günlük plana yansıtılıp işlenmesini istemiştir.

10- Sosyal Bilgiler grubu derslerinde kullanılacak Araç ve gereçler belirlendi.

a- Derslerde eldeki olanakların en iyi şekilde ve eğitimde somuttan soyuta ilkesine uygun olarak kullanımına dikkat edilecektir.

b-Harita dolabının yeniden ve pratik kullanıma elverişli olarak düzenlenmesi kararlaştırıldı. c-Tepegözün kullanımı açısından teknik ve fiziki koşulların sağlanması konusunda okul idaresinden yardım istenmesi

d-Önceki öğretim yılında sıkça kullanılan projektörün bu öğretim yılında da özellikle etkinliklerin çoğaltılması gerektiği durumlarda tanıtım veya slayt gösterilerinde sıkça kullanılacaktır.

e-Bilgisayar sınıfı okul idaresinin planlaması dahilinde ve müfredat konularına uygunluğa dikkat edilerek kullanılacaktır.

f-Sosyal Bilgiler Panosu: Ders ile ilgili duyuruları, sınav sonuçları, yanıt anahtarları, performans ve proje ödev konuları ve puanlama anahtarları, ders ile ilgili belirli gün ve haftalara yönelik çalışmalar ve öğrenci talepleri ile ilgili olarak kullanılacaktır.

11-Okuma anlama ,imla hataları ile ilgili olarak Türkçe zümresi ile- ölçü ve hesaplamalarda matematik zümresi ile –Laiklik konularında Din kültürü zümresi ile Resmi bayram ve önemli günler ile ilgili kutlamalarda bütün zümrelerle koordinasyon kurulması kararlaştırılmıştır.

12- Toplantı katılanların iyi dilek ve temennileri ile sona ermiştir.

Kamil KILINÇ Ergin MUTLUER

Zümre Başkanı-Okul Müdür Başyardımcısı Sosyal Bilgiler Öğretmeni

memocal alıntı

]]>
330 2008-08-25 01:44:50 2008-08-25 08:44:50 open open sosyal-bilgiler-sene-basi-zumresi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1219654267 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:2855;s:11:"sayac_bugun";i:36;s:9:"son_okuma";i:1231172835;}";"; views 3011 659 betultekerek46@hotmail.com 85.104.83.144 2008-08-25 06:45:07 2008-08-25 13:45:07 1 0 0 6941 sindieiremnur@hotmail.com http://dsssdddssss 88.251.158.18 2009-11-21 13:49:53 2009-11-21 20:49:53 1 0 0 6965 sindieiremnur@hotmail.com http://dsssdddssss 88.251.142.106 2009-11-22 06:57:19 2009-11-22 13:57:19 1 0 0 6940 sindieiremnur@hotmail.com http://dsssdddssss 88.251.158.18 2009-11-21 13:49:26 2009-11-21 20:49:26 1 0 0 7629 gul8877@hotmail.com http://yok 188.58.171.214 2009-12-12 10:36:23 2009-12-12 17:36:23 1 0 0 10386 kadir_eagle_21@hotmail.com 88.238.159.236 2010-03-02 11:55:49 2010-03-02 18:55:49 trash 0 0
Sosyal bilgiler performan görevleri ve proje Ödevleri http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-performan-gorevleri-ve-proje-odevleri/ Tue, 26 Aug 2008 09:17:33 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=332 http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=741.dunyasavasicepheler.rar Sosyal bilgiler 6 7 ve 8. sınıf proje ödevi ve performans görevi konuların listesi.Yaşar hocanın çalışması. http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=86sosyal678performans veprojeodevleri.doc Sosyal bilgiler ıslahat fermanı performans görevi örneği http://sosyalbilgilerci.com/indir/download.php?file=950islahatfermaniperformansodevi.doc]]> 332 2008-08-26 02:17:33 2008-08-26 09:17:33 open open sosyal-bilgiler-performan-gorevleri-ve-proje-odevleri publish 0 0 post 0 views 1742 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1310;s:11:"sayac_bugun";i:16;s:9:"son_okuma";i:1231170856;}";"; _edit_last 1 _edit_lock 1219742254 660 c.kale_serap@hotmail.com 212.175.115.101 2008-09-23 02:26:09 2008-09-23 09:26:09 1 0 0 10033 buse_aydiner@hotmail.com http://sosyalbilgilerci 78.190.75.14 2010-02-20 10:22:36 2010-02-20 17:22:36 trash 0 0 10034 buse_aydiner@hotmail.com http://sosyalbilgilerci 78.190.75.14 2010-02-20 10:23:15 2010-02-20 17:23:15 1 0 0 10035 buse_aydiner@hotmail.com http://sosyalbilgilerci 78.190.75.14 2010-02-20 10:23:39 2010-02-20 17:23:39 trash 0 0 10183 BEAUTIFUL7991@hotmail.com http://sosyalbilgiler 94.120.201.166 2010-02-25 08:13:58 2010-02-25 15:13:58 trash 0 0 10235 hi.simsek@hotmail.com 212.175.115.228 2010-02-27 04:36:02 2010-02-27 11:36:02 trash 0 0 10295 izmirli_pamuk_seker@hotmail.com 78.173.240.250 2010-02-28 08:25:54 2010-02-28 15:25:54 trash 0 0 11080 gnd@hotmail.com 78.167.79.164 2010-03-18 05:39:43 2010-03-18 12:39:43 trash 0 0 11081 gnd@hotmail.com 78.167.79.164 2010-03-18 05:40:13 2010-03-18 12:40:13 trash 0 0 SOSYAL BİLGİLER SOSYAL ALANDA YAPILAN İNKİLAPLAR http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-sosyal-alanda-yapilan-inkilaplar/ Sat, 30 Aug 2008 16:11:47 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=334 Giriş

 

  Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde yürütülen milli mücadelenin başarıya ulaşmasından sonra 1 Kasım 1922 tarihinde saltanatın kaldırılması ile inkılâp ve yenilik çalışmalarına başlandı.(Sarısaman,1999)Yapılan inkılâpların amacı Türk toplumunu çağdaş ve uygar bir seviyeye yükseltmekti. Bu amaçla toplumsal yaşamın her alanında inkılâp çalışmaları hızla yapılmaya çalışılıyordu. Artık tarihten bir kere ders alınmıştı. Hiç durmadan olabildiğince köklü değişiklik yapmaktan kaçınılmıyordu. Halkında bu sürece yabancı olduğunu ve uyma konusunda zorlanmadığını söylemek hata olur.

  Yenilik çalışmalarının tarihine baktığımızda, Osmanlı Devleti’nin bu sürece XVII. yüzyılından itibaren başladığını görürüz.(Sarısaman,1999) II. Osman bu ıslahat çalışmalarına ilk başlayan olmasından dolayı sonu ölüme kadar gitmiştir. Daha sonra III Selim, II Mahmut vb. padişahlar ıslahat yanlısı olup yenilik çalışmaları yapmışlardır. Tanzimat, Islahat ve Meşrutiyetin ilanı ile toplumda yenilik konusunda ki psikolojik ortam biraz da olsun sağlanmıştır.(Sarısaman,1999)Şunu söylememiz gerekir ki halk her yeniliğe hoş geldin diyecek kadar da olgunluğa erişmemişti. Fakat Atatürk için diğerlerine oranla daha müsait ortam vardı.

      Mustafa Kemal inkılâplarında ki amacı doğulu bir toplumda zihniyet değişikliği yaparak batılı ve çağdaş bir toplum yaratmaya çalıştı. Bunu yaparken Türk halkını, çağdaş, medeni, toplum modeli istikametinde yapısal değişikliklere yöneltti. İlmi en hakiki rehber olarak kabul eden insan tipini ve düşünce tarzını hâkim kılmaya çalıştı.(Sarısaman,1999:1102)

 

A) KILIK KIYAFET İNKILÂBI

 

İnsanların giyim kuşamları toplumsal kültürü yansıtan en belirgin ölçütlerden biridir. Günümüzde iletişim araçları sayesinde kültürel etkilenme olmakta ve modanın da etkisi ile benzer giysiler giyilse de dünyada benzer bir birliktelik oluşsa da yerel ve ulusal giyim yerini koruyor.(Türk Devrim Tarihi,1995)

 

1)ŞAPKA İNKILÂBI NEDEN YAPILDI?

 

  Şapka inkılâbının yapılmasında birçok sebep mevcuttur. Bunları madde madde verelim.

1) Şapka kanunu daha sonra yapılacak olan köklü inkılâpların habercisi durumunda idi. 2)Halkın fiziki görüntüsünü değiştirip halk psikolojik olarak değişime hazırlanacaktı.(internet,1)

3)Bunun yanında şapka inkılâbına olan tepkiler daha sonra yapılacak olan inkılâpların düzeyini belirleyecekti.

4)Kıyafetin insan davranışları üzerindeki etkisinden yararlanılacaktı. Örneğin gecelik kıyafeti giyildiğinde insanın uykusu gelir ve yatmayı düşünür spor kıyafeti giydiğimde ise daha hareketli olur. Bu yüzden şapka giyerek doğulu (yeniliğe kapalı) zihniyetten çıkarak; batılı gibi düşünmeye (yeniliğe açık düşünceye) geçiş olması hedeflenmiş başarıya da ulaşmıştır.

             Atatürk devrimi tümden değimi başlattığı için diğer bazı siyasi devrimlerden ayrılar. Sadece iktidarın değişim ya da ekonomik ilişkilerin yeniden düzenlenmesini hedefleyen devrimlerden ayrımla; hem bunları hem de toplumu hatta toplumdaki bireyin anlamını ilişkilerini, düşüncesini davranışını yani kısaca özünü değiştirmeyi amaçlamıştır(Aksu,1999:123)

 

5)Halkın giydiği kıyafet milli özelliklere sahip olmamanın yanında çok çeşitli olması da toplumda bir bütünlük olmadığının kanıtıydı. Bu durumu bize Atatürk 19 Mayıs 1919 da Samsun’a çıktığında Mustafa Kemal‘i karşılayan toplumu izleyen bir İngiliz subayının sözleri daha iyi açıklar.

        Karşılamaya gelen halkın kiminin başında fes, kimisinde kalpak, kiminde sarık… Kimi başına bir bez parçası bağlamış… Kiminin sırtında aba kiminde cepken kiminde ceket kiminde yelek… Kiminin bacağında şalvar, kiminde pantolon, kiminde uzun beyaz külot… Kiminin ayağında çarık kiminde yemen, kiminde iskarpin, kiminde fotin… Demek ki henüz bunlar bir ulus değil.(Türk Devrim Tarihi,1995:181)

      

Bu görüntü ülkede bir birliğin olmadığının kanıtı olsa da olaya birde bu açıdan bakmakta fayda vardır. Türk halkı uzun bir tarihsel sürecin sonucu olarak birçok milletle etkileşimde bulunmuş bünyesinde pek çok ulusu da barındırmıştı. Tabi ki bunları etkilemenin yanında bunlardan etkilenmemekte mümkün değildir. O yüzdendir ki Cumhuriyetin ilk yıllarında halkta pek çok çeşit tipte kıyafetli insan görmek mümkündü. Bir bütünlük sağlaya bilmek âmâcıda bu inkılâbın altında yatar.

 

6)Halk bu giysileri bir dini simge olarak görüyorlardı. Halkın inancına göre eğer bu giysiler çıkarılırsa kendilerin de dinden çıkacağını düşünüyorlardı.(Sarısaman,1999)Hâlbuki fes bir Yunan başlığı olup II. Mahmut zorla kan dökerek ve hatta şeyhülislamın görevinden alınmasına kadar giden bir süreç sonrasında fesi sivil asker memura zorla giydirmişti.(Tural,2000)

7)Atatürk’ün amacı ise dış görünüşten ziyade insanların kafalarının içi ile ilgiliydi. Atatürk şunu biliyordu halkın şapka giyerek direkt medeniyetler seviyesine çıkamayacağını o yüzden kılık kıyafet devrimi insanların zihinlerine yönelikti.(internet,1)

 Şapka devriminin temel felsefesini kavrayamamış olanlar, Atatürk’ün yaptığı kılık kıyafet devrimi bir “Gardolap Devrimi” demişlerdir.Oysa ki kıyafet devriminden önce sarık, fes ve peçe adeta islamiyetin bir parçası olarak kabul edilmekteydi.Laik ve uygar bir ulusun kıyafetini, dinsel inançlara bağlamak gerçekten yersizdi.(Olcaytu,?:65)

 

Atatürk’ün şapka inkılâbı yapmasındaki maksadını şu sözlerinden çıkarmak mümkündür:

Baylar ulusumuzun giymekte bulunduğu ve bilgisizliğin, aymazlığın, bağnazlığın, yenilik ve uygarlık düşmanlığının bir simgesi gibi görünen fesi atarak onun yerine bütün uygar dünyanın kullandığı şapkayı giymesi ve böylece Türk ulusunun uygar toplumdan anlayış yönünden de hiçbir ayrılığı göstermesi gerekiyordu(Keskinkılıç,2000:269)

 

Atatürk nutukta der ki:”Fesin kaldırılması zorunluydu.Çünkü fes, kafalarımızın üstünde; bilgisizliğin, bağnazlığın uygarlık ve her türlü ilerleme karşısında duyulan nefretin bir simgesi gibi oturuyordu.”(Erden,?)Atatürk’ün bu sözünden fes gericiliğin bir simgesi özelliğini taşıdığını bu yüzden fesin kaldırılmasının gerekli olduğu sonucuna varmak hiçte zor değildir.

8)Kılık kıyafet inkılâbının yapılmasındaki bir amaçta halk arasındaki sınıf ayrılıklarını kaldırmaktır.

      Sokağa çıkınca kimin hangi inanç veya inanıştan nereli, hangi milletten olduğunun kolay ayrımı dışında, bu parçalanmışlık, çözülmüşlük göstergeleri örtünme işlevini bile geride bırakıyordu. Bir zevk zerafet ve örtünme aracı olan kıyafetler, bir benzeşme ve bütünleşme işlevi taşımıyordu; bu yüzden, kahvehane lokanta hatta mescitlerin dahi ayrılmış olmasını kılık kıyafet inkılâbı bütünleştirmek istiyordu.(Tural,2000;150)

 

Halkın görüntüsü bölünmüşlüğün gruplaşmanın resmiydi. Halkın kıyafetinden hangi ırktan cemaatten ya da meslekten olduğu bilinebiliyordu bu da toplumda sınıf ayrımına neden oluyordu. Örneğin gayrimüslim giyiminden toplumun içinde tanınıp soğuk davranılıyordu.

2) ŞAPKA İNKILÂBI

 

Şapka inkılabı yapılmadan önce ülkede hiç şapka giyilmiyor değildi.Meşrutiyetle artan batıcılık akımının etkisiyle, özellikle İstanbul Pera’da Gayri Müslimlerin önderliğinde pantolona, iskarpine yeleğe, gömleğe rastlanmaktaydı.Müslümanların arasında da şapka giyenleri görmek mümkündü.(internet,2)Atatürk ise fes yerine kurtuluş savaşı simgesi olan kalpak giyiyordu.(Türk Devrim Tarihi,1999)Her ihtilalin yada devrimin kendine has bir simgesi olmuştur Osmanlının son dönemimde fes kurtuluş savaşında kalpak, cumhuriyet döneminde ise şapka olmuştu.(Olcaytu,?)Bu yolda atılan ilk adım Şer’iye ve Evkaf Bakanlığının kaldırılmasından sonra hukukçuların giysileri ile bu işe başlanır.3 Nisan 1924 kabul edilen hakim ve adliye mensupları resmi kıyafetleri konusunda giyecekleri üniforma belirlenmiştir.(Türk Devrim Tarihi 1995) Daha sonra  24 Ağustos 1925 de Atatürk Kastamonu-İnebolu yöresindeki geziye panama şapkası ile çıkmıştır.Konuşmasında uygarım diyen Türk milletinin gerçekten uygar olabilmesi için dış görünüşü ile de değişmesi gerektiğini vurguluyordu.(Türk Devrim Tarihi,1995)

 M. Kemal şapka inkılâbını çok önceleri (7–8 Temmuz 1919), Erzurum ve Sivas Kongreleri arasında Mahzar Müfit ile olan bir mülakatı; bize, şapka konusunda görüşlerini çok güzel bir şekilde yansıtır. Erzurum Kongresi sona erdikten sonra Mustafa Kemal ve arkadaşları her gün ve her gece bir araya gelerek Gazi Paşa ile İbrahim Süreyya Yiğit, baş başa vermiş çalışıyordu. Paşanın aklına Mahzar Müfit geldi Emir Eri Ali ile haber gönderip onu da odasına çağırttı. Bir ara Süreyya Bey, Paşaya şöyle bir soru yöneltti: “Paşam başarıya ulaştıkta sonrada iş bitmiyor. Memleketin sonsuza dek çalışmaya ihtiyacı var. Neler yapmayı düşünüyorsunuz?”

Mustafa kemal bu soru üzerine Mahzar Müfit’e gidip odasından not defterini getirmesi söyledi. Sonrada “şimdi not et bakalım” dedi”Ama defterinin bu yaprağını kimseye göstermeyeceksin dedi bir ben bir sen bir de Süreyya bilecek şartım bu. Önce tarihi koy:8 Temmuz 1919.Sabaha karşı şimdi yaz.

Bir: zaferden sonra hükümet biçimi cumhuriyet olacaktır

İki: Padişah ve hanedan hakkında zamanı gelince gereken muamele yapılacaktır.

      Üç: Tesettür kalkacaktır.

Dört: Fes kalkacak uygar milletler gibi şapka giyilecektir.”

Bunu duyunca Mahzar Müfit’in kalemi elinden düştü. Paşa “neden durakladın?” diye sordu.”darılmayın ama Paşam sizin de hayalperest anlarınız var”

      “Bunu zaman tayin eder sen yaz.

Beş: Latin harfleri kabuk edilecek.”

     “Paşam yeter… Yeter. Cumhuriyet ilanını başarılalım, üst tarafı kolay”

Mahzar Müfit, bundan sonra defterini kapayarak koltuğunun altına aldı ve ağa kalkarak, “Paşam sabah oldu” dedi.”Siz oturacaksanız hoşça kalın.(Topuz,2000:141,142)

 

Görüleceği üzere M. Kemal şapka devrimini çok önceleri kafasında tasarlamış ve bunu gerçekleştirmek için uygun zamanı beklemiştir. Mustafa Kemal’in ilk kez şapkayı Kastamonu da giymesinin de nedenleri vardır. Bunlardan ilki Anadolu da muhafazakâr olarak bilinen şehirde eğer halk kabul eder, fazla tepki göstermezse Anadolu’nun diğer yerlerinde de halkın bakış açısı fazla sert olmayacaktır. Diğer bir neden ise Kastamonu halkı Mustafa Kemal’i ilk kez göreceklerdi bu yüzden halk Mustafa Kemal’i nasıl görürlerse öğle alışılır ve hızlı uyum sağlarlar(internet,3)

“Şapka Giyilmesi Hakkında Kanun

                                                        25.11.1925 

 

Kanun No.671

Madde 1.  Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ile yerel idare ve bütün kurumlara mensup memur ve müstahdemler Türk Ulusunun giymiş olduğu şapkayı giymek mecburiyetindedir. Türkiye halkının genel başlığı şapka olup, buna aykırı alışkanlığın devamını hükümet engeller.

Madde 2.   Bu kanun yayın tarihinden itibaren geçerlidir.

Madde 3.   Bu kanun Büyük Millet Meclisi ve Bakanlar Kurulu tarafından icra edilir.”(Olcaytu,?:66)

Kanundan anlaşılıyor ki T.C halkının erkekleri şapka giyilmesi mecbur olurken fes yasaklanmıştır. Daha sonra 3 Aralık 1934 de din görevlilerin ibadethane dışında dini giysilerini giyememesi konusunda kanun çıkarılır. Kıyafet inkılâbı ile artık Türk milleti az çok Orta Asya’daki giyim kuşamına geri dönmüşlerdi. Kadın kıyafeti meselesine gelince bu konuda teşvik edici olunmuş ama hiçbir zaman zorlayıcı olunmamıştır. Ancak devlet dairelerinde modern giyimi hâkim kılındı.(Sarısaman,1999)

 

3)KILIK KIYAFET İNKİLABINA TEPKİLER:

 

Kılık kıyafet inkılabına tepkiler din çerçevesi altında olmuştur.Yenilik karşıtları gülünç denilebilecek iddialar ileri sürerek sözde kendilerini İslam dininin savunucusu olarak görmüşlerdir.Şapka inkılabını ise genç Cumhuriyetinin dinsizliğini belgeleyen en önemli belge olarak görmüşlerdir.Şapkayı giymenin de dinden çıkmak olarak görmüşlerdir.Oysa ki Atatürk kafaya giyilen şeylerin dinle bir alakasının olmadığını göstermeye çalışıyordu.(internet 1)Halkın şapka inkılabına karşı olmasını başka bir nedeni ise şapkanın şeklinden dolayıdır.İslami kesimde daha önceden baş kisvelerin çıkıntısı olmazdı zira bu çıkıntı namaz kılırken müminin anlının yere dokunulmasına engel oluyordu.Dolası ile şapkaya bu yüzden tepkiler gelmiştir.(Ertunç,?).Memleketin çeşitli yerlerinden şapka ile namaz kılmanın caiz olup olmadığı konusunda din adamlarından  görüş istenmiştir.Halk şapkaya oldukça yabancıydı şapkayı usulünce giyme konusunda uzun zaman sonra alışmıştır.Şapkayı ters giyen yan giyen şapka diye kafasına bez bağlayan kişilere oldukça çok rastlanmıştır.(Sarısaman,1999)

Atatürk şapka inkılâbını gerçekleştirene kadar aydınlarda dâhil olmak üzere toplumun büyük bölümü buna hazır değildi. Nitekim İstiklal Mahkemesi başkanı Ali Çetinkaya şapka giydiği gerekçesiyle Vakit gazetesi muhabiri makamından kovmuş ve hapse atamakla tehdit etmiştir. Ancak, Atatürk Kastamonu’da şapka inkılâbını başlatınca Ali Bey, bu defa şapka giyerek Mustafa Kemal Paşa’yı karşılamıştır.(Sarısaman,1999)

 

1930 Ağustos’unda kurulmuş olan Serbest Fırka’nın bir mitinginde halkın şapka çıkarıp yere atması, hala eski zihniyetin insanlarda hâkim olduğunu göstermektedir. Bu yüzdendir ki Mustafa Kemal eski zihniyetlilerin sığınak noktası olan serbest cumhuriyet fırkasını kapanması yönünde çalışmalar yapmıştır.(Sarısaman,1999)

Şapka yasa tasarısı TBMM tarafından görüşülürken, taslağın anayasaya aykırı olduğunu ileri süren Bursa Milletvekili Nurettin Paşaya zamanın adalet bakanı Mahmut Esat(Bozkurt)şu yanıtı veriyor:

‘’-Hürriyetin nasibi, irticanın elinde oyuncak olmak değildir… Ülkenin çıkarlarına olan şeyler hiçbir zaman anayasaya aykırı olamaz, olmaması belirlenmiştir(mukayyettir).’’(Ateş,?,343–344a)

Buradan da anlaşılıyor ki şapka inkılâbını meclis içerisinde bile benimseyemeyen zihniyetler mevcuttur.

Şapka inkılâbı yasasının uygulanması konusunda TBMM istiklal mahkemelerini kurmuştur. Bunlar ülkenin çeşitli yerlerinde şapka inkılâbına karşı gelenleri yargılamıştır. Yasaya göre; şapkadan başka bir başlık takmada direnmenin cezası 3 aya kadar hafif hapis iken, kanunu protesto hareketleri sistemin meşruluğuna karşı yönelen idamlık suçlar sayıldı.(Cumhuriyet Ansiklopedisi,2000)

Aslında cumhuriyetin ilanı, hilafetin kaldırılması, şer’iye mahkemelerinin kapatılması,

Hıyanet-i Vataniye Yasasına ‘dinin politikaya alet edilmeyeceği’nin eklenmesi gibi girişimler yüzünden kabaran tepkiler, şapka olayını bahane edindiler(İnternet,4)

Halk yurdun her köşesinde şapka inkılâbına tepkiler gösteriyordu. Emniyet kuvvetleri ve mahkemeler, öfkeyi bastırmak için var güçleri ile çalışmaya başlarlar. Şapka aleyhinde olanlar veya her ne gerekçe ile olursa olsun şapka giymeyenler mahkemeye sevk ediliyordu. Bir çok kimse sürgün veya 10-15 yıla varan hapis cezalarına çarptırılıyor hatta idama kadar varan cezalar veriliyordu.Rize de 8,Maraş ta 7, Erzurum da 4 kişi idam edildi.(Ertunç,?,159)

Anlaşıldığı üzere bütün inkılâplarda olduğu gibi, halk hemen şapka inkılâbını kabullenmemiş nihayetinde bazı aksaklıklar ve tepkiler ortaya çıkmıştır.

 

       B) ULUSLARARASI SAAT VE TAKVİM’İN KABULÜ

 

      1) EZANİ/ALATURKA SAAT VE ULUSLARARASI UYUM:  

 

Bireyin ve toplumun güncel yaşamını ilgilendiren önemli bir değişiklik de, zamanı ölçmede kullanılan saat ve takvimdeki karmaşaya son verilerek uluslararası ilişkilerde uyum sağlanması idi.

Günümüzde kullandığımız saat deyimi gece ve gündüz diye ikiye ayrılan bir ‘’güneş günü’nün’’ 1/24’lük dilimi anlamına gelmektedir. Güneş günü güneşin, yeryüzünün herhangi bir noktasını belirleyen meridyenden arka arkaya iki kez geçişi arasındaki zaman dilimi demektir. Bu dilimde ‘’gün’’ gece yarısında başlamakta ve onu izleyen gündüzde öğlen vakti 12 olmaktadır. Güneş saatinin dışında yaklaşık olarak yerin kendi ekseni etrafında bir dönüş süresi üzerine kurulan bir ‘’ay saati’’ söz konusudur. Dayandığı esaslar ne olursa olsun, bir günün evrelerini belirleyen saat aslında yerel değer taşımaktadır.(Turan,1995:193)

‘’Ulaşım ve iletişim olanakları çoğalıp toplumlararası ilişkiler ivme kazanınca, ülkeler arasında zaman farkını ölçmek için bir düzenlemeye gidilmesi zorunlu görülmüştü’’ (Turan,1995:194). Yeryüzü saat dilimleri diye 24 parçaya bölünmüştü. Böylece her dilimin arası 15 meridyen olup, bir meridyen farkı da 4 dakikalık. Zaman farkını belirtmektedir. Saat dilimleri belirlenmişti ama saat dilimlerine başlangıç kabul edilecek bir noktanın saptanması gerekli olmuştu. Bu amaçla 22 Ekim 1884’de Washington’da (ABD)uluslararası bir toplantı düzenlenmiştir. Toplantıya 25 devlet iştirak etmiştir. Bu devletlerden bir tanesi de Osmanlı devleti’dir. Toplantıda Londra’nın güney batısındaki Greenwich gözlemevinden geçtiği kabul edilen meridyenin başlangıç kabul edilmesi oy birliği ile karara bağlanmıştır.

Osmanlı imparatorluğunda, öteki İslam ülkelerinde kullanılan ‘’ezani saat’’ kullanılmaktaydı. Ezani saatte gün 24 yerine 12 saatlik 2 dilime ayrılıyordu. Akşamları güneşin batışı 12 kabul ediliyordu. Osmanlı imparatorluğu, batı Hıristiyan topluluklarının karşısında İslam toplumunun temsilcisi sayıldığından kullanmış oldukları saat onlara ithaf edilmiştir. Bu bağlamda batı dünyası ezani saate Türk usulü/modası anlamında alaturka saat/alla turca saat demişlerdir. Avrupa’da kullanılan ve Osmanlı ülkesine gelen batı topluluklarının bağlı oldukları güneş saatine de, öğlen vakti demek olan zevali 12 kabul dildiği için zevali saat denilmiştir. Bu saat aynı zamanda ‘’alla franca/alafranga  (Frank /Frenk usulü) olarak adlandırılmıştır.(Turan,1995)

Osmanlı devletinin son dönemlerin de güneş saatini kullanan devletlerle siyasal sosyal İlişkiler arttığında ortak toplantılar ve eylemler için zaman saptamada bazı aksaklıklar ortaya çıkmaktaydı. Bunun önüne geçmek için devlet bazı resmi belgelerde her iki saati de kullanmışlardır. Örneğin Kırım Savaşı gibi İngiltere Fransa ve Piemonte (İtalya) ile birlikte yürütülen savaşta hareket saatlerini, saptamada bazı güçlükler ortaya çıkmıştır.

Osmanlı devleti bu aksaklıkları gidermek için insanları bilgilendirme çabası içerisine girmiş zevali saati kullanıma geçirmek istemiştir. Yeni saat sistemini benimsemek o kadar kolay gerçekleşmemiştir. Örneğin 2. meşrutiyet döneminde mebuslar meclisinin bir oturumunda Rıza Tevfik kürsüye çıkarak alafranga saatin kabul edilmesini önermiş ve bunun yararlarını belirtmeye çalışmıştı. Bu arada Türklerin İslamiyet’i kabulden önce ezani saati bilmediklerini anımsatmak için o dönemde kâfir olduklarını söyleyince mebusların şiddetli protestoları ile karşılaşmıştır.’’Gâvur herifi söyletmeyin gebertin! Bizim saati kaldırmak namazı kaldırmak demektir! Bağırışları arasında kürsüden inip dışarıya çıkmak zorunda kalmıştır.(Turan,1995)

26 Aralık 1925’te TBMM’nin kabul ettiği bir yasa ile yeni saat sistemi kabul edilmiş resmi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Alafranga saat geçilmesi ile Türkiye cumhuriyeti İzmit’ten geçen 30. meridyeni esas alarak ulusal saat sistemini oluşturmuştur.

‘’Ancak, ülkemizde bir süre yeni saat sistemini uygulamakta güçlük çekilmiştir. Halk ezani saat kullanma alışkanlığını terk edemiyordu. Bilgisizliğin bir sonucu olarak halk arasında namaz vakitlerini tespit etmekte alafranga saatin yetersiz kaldığı kanaati de vardı’’(Sarısaman,1999:1113)

Zaman konusundaki karışılıkların önü alınamayınca valilikler muvakkithanelerdeki ezani saatleri kaldırmış bütün saatleri alafranga saat esasına göre ayarlatmışlardır. Bir süre muvakkithane dışındaki Osmanlı bankası, telgrafhane vb.nin saatleri halkı yanıltmaya devam etmişse de nihayetinde bunlar da muvakkithaneyi esas almak durumunda kalmışlardır. Resmi dairelerde de yeni sistem esas alınınca halk ister istemez bu sisteme uymak zorunda kalmıştır.(Sarısaman,1999:1114)

 

Sonuç olarak saat meselesinde çekilen sıkıntıların sebeplerini bilgisizlik, ilgisizlik, önemsememe, eski alışkanlıkların terk edilememesi ve kurumlar arası koordinasyon eksiklikleri olarak maddeleştirmek mümkündür.

2)TAKVİM KARMAŞASINDAN ÇAĞDAŞ DÜZEYDE BİRLİĞE

Zamanı belirlemede bir ölçüt olarak kullandığımız takvim kelimesi Arapça kıvam’dan türeyen bir sözcüktür. Türkçe de anlam karşılığı olarak bir şeyin en uygun zaman ya da durumu olarak karşılık bulmuştur.

Türklerin eskiden beri kullanmış oldukları çeşitli takvimler mevcuttur. Kullandıkları bu takvimlerin bazıları ay esasına, bazıları güneş esasına dayalı takvimlerdir.

Türklerin Kullandıkları bazı takvimler;

a)12 Hayvanlı Takvim: Göktürklerden itibaren İslamiyet’in kabulüne kadar Türkler güneş yılını esas alan 12 hayvanlı takvim’i kullanmışlardır.12 yıllık dilimlere ayrılan ve 60 yılda bir dönem oluşturan bu takvimde yıllara birer hayvan adı verilmiştir.

b)Hicri Takvim(Kamer-i Hicri):İslamiyet’i kabul ile birlikte Türkler tarafından hicri takvim kullanılmaya başlanmıştır. Hicri takvim Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicretini başlangıç olarak kabul eden ay esasına dayalı bir takvimdir. Ay’ın her tam devrinin bir yıl sayılması esasına dayanır.

c)Rumi Takvim(Şems-i Hicri): Osmanlı imparatorluğunda ‘’hicret’’başlangıç alınarak; dünyanın güneş etrafında devrini bir yıl sayan bir takvim niteliğindedir.1840 yılında I. Mahmut tarafından hazırlattırılmıştır. Mali çalışmalarda meydana gelen bazı aksaklıkları gidermek amacı ile oluşturulmuş ve kullanılmaya başlanmıştır.

d)Celali Takvim: Selçuklu Sultanı Melikşah döneminde (1079) güneş yılına göre düzenlenen bir takvimdir.

Bunların dışında batı Hıristiyan dünyasının kullanmış olduğu ve daha sonra Türkler tarafından kabul edilen Jülien, Gregorien takvimlerini de unutmamak lazımdır.

26 Aralık 1925’te TBMM’nin kabul ettiği bir yasa ile Miladi Takvim resmen kabul edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde resmi devlet takviminde, tarih başlangıcı olarak uluslararası takvim başlangıcı kabul edilmiştir. Bununla Miladi/Gregorien (İsevi)takvim kabul olunuyor ve Rumi 1341 yılı Aralık ayının 31. gününü izleyen günü, 1926 Miladi yılı Ocak ayının birinci günü sayılıyordu (Turan,1995:198)

 

Takvim değişikliği modern dünya ile bütünleşmemizi sağlamıştır. Yöresel halk takvimlerinde Rumi takvimdeki bir kısım bilgiler kullanılmaya devam ediyorsa da miladi takvim sosyal hayata getirdiği kolaylıklar dolayısıyla halkımız tarafından benimsenmiştir. Bu mesele de herhangi bir sıkıntı yaşanmamıştır.(Sarısaman,1999:1112–1113)

 

‘’Hicri takvim batılılaşma çizgisindeki Türkiye’de eski kültürün temsilcisi olarak görülmekte ve batı ile olan ticari ilişkilerde bazı meselelerin ortaya çıkmasına sebep olmaktaydı’’(Akkoyun,1997:173).Bu sebeple miladi takvim kabul edilmiştir.

C)UZUNLUK VE AĞIRLIK ÖLÇÜLERİNİN DEĞİŞİMİ MESELESİ

‘’Zaman ölçülerinin değişiminden sonra ağırlık ve uzunluk ölçülerinin değişimi için beş yıl beklenilmesi gerekti.gerçekten yurdun her yöresinde gerek ağırlık gerekse uzunluk için’’endaze’’,’’okka’’ vb. gibi zaman zaman farklı ve pek net olmayan ölçüler kullanılıyordu.’’(Ateş,1997:340b)

Osmanlı döneminde 60 cm. veya 65 cm. uzunluğa eşit olan endaze, parmak ucundan omuza kadar uzunluğu ifade eden ve ortalama 75,8 cm. kabul edilen arşın ile adım, ayak, kulaç gibi uzunluk ölçüleri kullanılıyordu. Bu ölçüler standart ölçüler değildi. Bunların içerisinde ayak, adım, kulaç gibi ölçüler sağlıklı olmaktan çok uzaktı. Bu ölçüler ile ortak bir iş yapmak mümkün değildi.(Sarısaman,1999).

26 Mart 1931 tarihinde modern dünyanın kullanmış olduğu metre sistemi kabul edilmiştir. Artık uzunluk ölçümü milimetre, santimetre, desimetre, metre, dekametre, hektometre, kilometre ile ifade edilecektir.

Eskiden Ağırlık ölçülerinin temel birimi dirhem idi.1 dirhem İstanbul da 3,207 grama tekabül etmekte idi. İstanbul için okka 1,282 gram ağırlığı ifade etmekte idi. gene 26 Mart 1931 tarihinde ağırlık ölçülerinde de batı standartlarını hâkim kılan bir yasa çıkarılmıştır. Artık ülke içerisinde ve dışındaki alış-verişlerde miligramdan tona uzanan modern dünyanın ölçü sistemi esas alınacaktır. Kuyumculukta ise yeni şekli ile 2 desigram ağırlığa tekabül eden kırat kullanılmaya başlanmıştır.(Sarısaman,1999)

Ölçülerde yapılan değişikliklerde aslında bir bakıma geç kalınmıştı çünkü gelişen dünyada çok önceleri bu sistemlere geçme gerekiyordu. Ölçülerde yapılan bu değişiklikler genelde halkımız tarafından kabul görmüştür. Ancak bazı sebeplerden dolayı kimi yerlerde geçiş biraz zor olmuş zamanla yerleşmiştir. Kırsal kesimde hala teneke ile tahıl tartmak, bidon ile süt satmak, arşın ile kumaş ölçmek gibi uygulamaların devam ettiği görülmektedir. Bütün bunlarda insanların kültür eksikliği, önemsememe ve alışkanlıklarını terk edememeleri gibi eksiklikler sorunun temelini teşkil etmektedir. Halkın okuma-yazma oranı, kültür seviyesi ve ekonomik düzeyi yükseldikçe bu tür uygulamaların azaldığı gözden kaçırılmaması gereken önemli bir husustur.

D)SOYADI KANUNU İLE KARIŞILIKLARA SON VERİLMESİ

Cumhuriyet idaresine kadar insanları birbirinden ayırt etmede farklı yöntemler kullanılmıştır. Kişileri ayırt etmede kullanılan yöntemlerden bir kaçını sıralayacak olursak;

a)Aile adıyla anma: örneğin Seyfettin Afşaroğlu

b)Baba adıyla anma: örneğin Mustafa Sabri

c)Memuriyetle anma: örneğin Doktor Veli, Öğretmen Kenan

d)Doğum yerleri ile anma: örneğin Mustafa kemal Selanik

e)Lakaplarla anma: örneğin Ayıcı Arif, Maymun Turgut

f)Kusur ve eksikleriyle anma: Kepçe Seyfettin, Aksak Timur

21 Haziran 1934 tarihinde ‘’Soyadı Kanunu’nun’’ çıkarılması ile tüm bu yöntemlerin kullanılmasına gerek kalmamış bu konuya yeni düzenlemeler getirilmiştir. Bu çıkarılan yasaya göre kişiler rütbe, memuriyet, aşiret, yabancı ırk ve milleti ifade eden isimleri soyadı alamayacaklardır. Soyadı ile kendilerini tarihte ün salmış büyük kişilere bağlamak isteyenlere, o kişi ile olan bağlantılarını resmi kayıtlar ve belgelerle ispat etmek zorunluluğu getirilerek kabul edilmiştir. Ayrıca genel ahlaka aykırı gülünç ve hakaret ifade eden kelimelerin soyadı olarak alınamayacağı belirlenmiştir. Bir soydan olmayan aileler aynı soyadını alamayacaktır. Soyadı seçme hakkı evlilik birliğinin reisi olan kocaya aittir.

Soyadı ile kanunlardan bir tanesi de Mustafa Kemal Paşa’ya Atatürk soyadını veren 24 Kasım 1934 tarihli kanundur. Bu kanun 17 Aralık 1934 tarihli bir başka kanun ile takviye edilmiştir. Bu yasaya göre Atatürk soyadı başına ve sonuna ekler getirilerek dahi olsa hiç kimse tarafından öz adı veya soyadı olarak alınamayacağı ve kullanılamayacağı belirlenmiş, belirtilmiştir.(Sarısaman,1999)

Soyadı kanununa halkımız tarafından hiçbir itiraz yöneltilmemiştir. Çünkü bu kanun ile insanların tanınması kolaylaşmış, karışıklıkların önüne geçilmiştir. Bu konuda ki tek değişiklik aile reisliğinin erkeğin üzerinden alınması ve kadına kızlık soyadını taşıyabilme hakkının verilmesidir.(Sarısaman,1999:1111)

 

Atatürk, 1934 yılında soyadı kanunu çıkartarak Türk ulusunun fertleri arasındaki unvan farklarını ortadan kaldırmıştır. Demokratik yolda atılan bu adımla ağalık, beylik, soyu ile övünme ve kendilerini diğerinden üstün görme düşünüşü önlenmiş, bir yandan da bu meselenin önüne geçilmiş oldu. Böylece ‘’Halkçılık İlkesi’’ bir yönüyle uygulamaya konulmuştur. Bugün Türk ulusunun birlik ve beraberliğinin sağlanmasında unvanların kaldırılması önemli bir aşama olmuştur. Atatürkçülüğün paydos ettiği ağalık, beylik vb. gibi unvanların kaldırılmasının bir bakıma temel felsefesini de her türlü ayrıcalığın sona erdirilmesi teşkil eder.

Tüm bu anlatılanlardan çıkarılacak en önemli sonuçlardan bir tanesi bu değişim sürecinde birçok zorluklarla karşılaşıldığı gerçeğidir. İnkılâpların özümsenmesinde çekilen sıkıntıların dini, tarihi ve sosyal boyutları olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Öte yandan cumhuriyetin kuruluşu dönemindeki Türk insanı ile günümüz Türk insanı karşılaştırıldığında önemli düzeyde değişmelerin gerçekleştiğini açıkça görebiliriz. Değişen dünyaya uyum sağlama sürecinde Türk toplumu hızlı ve sağlam adımlar atmaktadır.

Aynı şekilde inkılâpların benimsenmesini güçleştiren sebeplerden bir tanesi de bilgisizlik ve kültür eksikliğidir. Bazı inkılâplarda ise önemsememe ve alışkanlıkları terk edememe şeklindeki davranışlar olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Ancak bütün bu olumsuzluklar basamaklar halinde çözümlenmiş ve halen de çözümlenmeye devam etmektedir.

Sonuç

Tüm bu anlatılanlar ışığında Türk insanının yapması gerekenin diğer ulusları geçmek için cehaletin perdesini, bilimin kılıcıyla yırtıp, uygarlığın ışığına çıkmak olduğunu unutmaması gerektiği gerçeğidir. Tanrı’nın ilk emri olan ‘’oku’’ emrini vicdanlarına yazıp, Atatürk’ün ‘’Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir’’parolasına uymak, modern çağın gerçekleri ile yüzleşip vatanı ve milleti için yararlı şeyler yapmaya gayret göstermek olmalıdır. Türk ulusunun, Yüksek uygarlığın en tepesinde gerçekleşen olaylarının tayininde rol oynaması için yüksek bir medeniyete ve güçlü bir devlete ihtiyacı olduğunu kabul etmeli, sadece yapması gerekenin Türk ulusunda var olan potansiyeli açığa çıkarması için çok çalışması gerektiğini hiçbir zaman unutmamasıdır.

 

 

 

 

 

 

Kaynakça

 

Akkoyun, Turan (1997) Türk İnkılâp Tarihi, Afyon: Afyon Kocatepe Üniversitesi, Sayfa:173

 

Aksu, Şener (1999) “Atatürk Devrimi Sürecinde Kıyafet Devriminin Yeri”, Atatürk’ün Cumhuriyet Sonraki Hedefleri Sempozyumu, Haziran 1998, Sayfa:123

 

Ateş, Toktamış (?a) A.G.E. , Sayfa:143

 

Ateş, Toktamış (1997b) Türk Devrim Tarihi, İstanbul: Der Yayınları, Sayfa:340

 

“Şapka İnkılâbı” , Cumhuriyet Ansiklopedisi, Cilt: 1, 1923–1940, Yapı Kredi Yay. , 4.Basım,    İstanbul

 

Erden, Seçil (?), “Kültürel Batılaşma”, Modern Türkiye’de Siyasi Düşünce Ansiklopedisi, İletişim Yayınları, Sayfa: 387–388

 

Ertunç, Cemil Ahmet (?), A.G.E. ,Sayfa:156–157

 

İnternet 1http://www.wgitisim.inonu.edu.tr/Serdar_Sapkaink.htm şapka inkilabı

 

 

İnternet 2: http://www.senocak.com.tr/turk/sapka_c.htm

 

İnternet 3: http://www.tbmm.gov.tr /tutanak/donem 22/yil 1/bas /b113m

(TBMM Tutanak Dergisi,113. Birleşim, Dönem:22, Cilt:25, Yasama Yılı:1)

 

İnternet 4:http://www.tarihvakfi.org.tr/toplumsaltarih/tt83/makale2.asp

 

Keskinkılıç, Filiz (2000), Hukuksal Bir Yaklaşımla Kılık-Kıyafet Devriminin Değerlendirilmesi, Ankara: Genel Kurmay Basımevi, Sayfa:269

 

Olcaytu, Turhan (?),Dinimiz Neyi Emrediyor Atatürk Ne Yaptı? Devrimlerimiz İlkelerimiz, Ajanstürk, Basım ve Basın

 

Sarısaman, Sadık (1999), Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt: XV, Sayı:45

 

Topuz, Hıfzı (2002), Gazi ve Fikriye, 6. Baskı, İstanbul: Remzi Kitapevi, Sayfa:141–142

 

Tural, Mehmet Akif (2000),Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı:46, Cilt: XVI, Sayfa:150

 

Turan, Şerafettin  (1995), Türk Devrimi Tarihi, Yeni Türkiye’nin Oluşumu(1923–1938), Bilgi Yayınevi  

 

   

 

]]>
334 2008-08-30 09:11:47 2008-08-30 16:11:47 open open sosyal-bilgiler-sosyal-alanda-yapilan-inkilaplar publish 0 0 post 0 _edit_lock 1220179903 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:94:"s:86:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1716;s:11:"sayac_bugun";i:14;s:9:"son_okuma";i:1231171307;}";"; views 1782 661 kaaaaaaannnnnnnnama@hotmail.com http://clubpenguinforum.com.tr 85.108.76.70 2008-11-06 08:27:17 2008-11-06 15:27:17 1 0 0 662 oneyou-1-sen@hotmail.com 78.161.229.16 2009-01-10 03:39:43 2009-01-10 10:39:43 1 0 0 663 zzzz.yyu@gmail.com http://www.senaceken.com 78.160.251.44 2009-03-08 16:59:45 2009-03-08 14:59:45 1 0 0 8435 kara_melek@hotmail.com http://www.google.com 78.168.38.190 2010-01-02 05:36:13 2010-01-02 12:36:13 1 0 0 8156 seyit_ahmet1999@hotmail.com http://istanbul 88.238.246.126 2009-12-25 01:09:11 2009-12-25 08:09:11 1 0 0 8157 seyit_ahmet1999@hotmail.com http://istanbul 88.238.246.126 2009-12-25 01:09:57 2009-12-25 08:09:57 1 0 0 10833 gmasvm@znftga.com http://wcoduimgpvex.com/ 221.238.17.245 2010-03-12 03:36:56 2010-03-12 10:36:56 ootvuygnfmqt, [url=http://qiozjrqzmoyb.com/]qiozjrqzmoyb[/url], [link=http://tkkjkgatrvru.com/]tkkjkgatrvru[/link], http://fjrfizcagimv.com/]]> spam 0 0 9304 sena_merve@hotmail.com 78.170.27.94 2010-01-26 02:40:06 2010-01-26 09:40:06 1 0 0 10679 azusena_32@hotmail.com 78.167.38.65 2010-03-09 11:10:44 2010-03-09 18:10:44 trash 0 0 10974 haylaz7@hotmail.com http://yok 88.234.67.65 2010-03-16 02:26:11 2010-03-16 09:26:11 trash 0 0 10680 azusena_32@hotmail.com 78.167.38.65 2010-03-09 11:11:02 2010-03-09 18:11:02 trash 0 0
Yeni programların Değerlendirmesi http://www.sosyalbilgilerci.com/yeni-programlarin-degerlendirmesi/ Mon, 01 Sep 2008 18:47:15 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=336 Normal 0 21 false false false MicrosoftInternetExplorer4

Yeni programların Değerlendirmesi:

Yapılan bütün zümre toplantılarında varılan ortak görüş; yeni programların eskiye göre uygulamasının daha kolay olduğu, öğrenciyi daha aktif hale getirdiği ve uzun vadede eğitimin kalitesini daha da arttıracağı olmuştur. Yeni program ile ilgili önceki dönemde yapılan değerlendirmeler sonucunda görülen eksikliklerin yeni eğitim öğretim yılında giderildiğinin görülmesi, öğretmen ve yöneticileri son derece memnun etmiştir. Öğretmen ve yöneticilerin fikirlerinin ciddiye alınması kendilerini değerli hissetmelerini sağlamış ve özgüvenlerinin artmasına sebep olmuştur, bundan sonraki çalışmaların daha ciddiyetle yapılmasını sağlayacaktır.

Ancak;

Ders kitaplarının baskı kalitesinin düşük olduğu, kitapların kullanılmadan dağılmaya başladığı, etkinlikler için araç gereçlerin olmadığı, ölçme ve değerlendirme konusunda yapılan bilgilendirmelerin eksik olduğu, sınıfların kalabalık olduğu, sınıflarda kitapların muhafaza edilme olanaklarının bulunmadığı, öğrencilerin ağır çantalara mahkûm edildiği, çoğu öğretmenin programın mantığı hakkında yeterli bilgi ve uygulama becerisine sahip olmadığı gibi sorunların halen devam ettiği görüşleri ön plana çıkmıştır.

Öneri:

Bunun için;

Ders ve çalışma kitapların küçük fasiküller halinde basılmasının (dergi şeklinde) hem öğrencilerin yükünü hafifleteceği hem de öğretmene uygulamada kolaylıklar sağlayacağı,

Ders kitaplarında öngörülen etkinliklerin yapılabilmesi için araç gereç desteğinin sağlanması gerektiği öğretmenlerin ortak görüşü olmuştur. Bu bağlamda araç gereç desteği sağlanması etkinliklerin kavranması bakımında büyük önem arz ettiği,

Ölçme değerlendirme konusunda öğretmenlerin daha ehil eğiticiler tarafında eğitilmesi gerektiği ve bunun daha sık aralıklarla yapılması gerektiği,

Kalabalık sınıfların yeni programları uygulama da büyük sıkıntılar yaşattığı, bu sorunun giderilmesi durumunda öğretmenlerin etkinlikleri uygulamada büyük başarılar elde edeceği,

Yeni programların başarılı bir şekilde yürütülmeleri için çok kapsamlı ve uygulamaya yönelik öğretmen eğitimlerine gereksinim olduğu öğretmen ve yöneticilerin ortak kanısı olmuştur.

Haziran ve Eylül aylarında yapılan mesleki çalışmalar döneminde tv izlenmesi ve değerlendirmesi öğretmenlere fazla bir katkı sağlamamaktadır. Çünkü öğretmenlerin çoğu bu tv dersleri ile ilgili değerlendirme raporlarını internetten bulup okul müdürlerine sunmaktadırlar. Bunun yerine okul zümre çalışmalarının yapılması daha uygundur.

Hizmetiçi eğitim etkinliklerinin özellikle sene başı ve sene sonu (Eylül-Haziran) günlerine denk getirilmesi hizmetiçi eğitime katılımı arttıracaktır. Bu da eğitimin kalitesine etki edecektir.

Sonuç:

Yapılan çalışmalar öğretmenler arasında çok olumlu karşılanmış olup bu tür çalışmaların sıklıkla yapılmasının eğitim kalitesini arttıracağı, il genelinde öğretim birliği sağladığı, öğretmenler arasında deneyim paylaşımı ve işbirliği yapma imkânı sağladığı, il zümre kararlarının uygulanabilir kararlar olduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca zümre toplantılarını, internette hazırlanan ve herkesin kullanımına sunulan zümre toplantı tutanaklarından kurtarmış, geniş katılımlı ve müzakereler sonucu oluşturulmuş zümre kararlarının tutanak altına alınmasını sağlamıştır. Yani zümrelerin ilin kendi olanakları ve öğretmenlerin kendi iradeleriyle oluşturulmasını sağlamıştır. Bu tür çalışmaların sıklıkla yapılması gerektiği öğretmen ve yöneticilerin ortak görüşü olmuştur.

Yeni programların artık oturmaya başladığı, eğitim-öğretimin oluşturulan yeni yapıya uyum sağladığı ve bundan sonra yapılandırıcı mantığın işlerlik kazanarak kalitenin artacağı sonucu tüm eğitim camiasında kabul görmüştür. 28/09/2007

]]>
336 2008-09-01 11:47:15 2008-09-01 18:47:15 open open yeni-programlarin-degerlendirmesi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1220295597 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:92:"s:84:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:215;s:11:"sayac_bugun";i:0;s:9:"son_okuma";i:1231139850;}";"; views 207
Sosyal bilgiler 1.dönem il zümre toplantı tutanağı http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-1donem-il-zumre-toplanti-tutanagi/ Mon, 01 Sep 2008 19:03:30 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=337 Normal 0 21 false false false MicrosoftInternetExplorer4

2007 – 2008 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SOSYAL BİLGİLER DERSİ 1.DÖNEM GENİŞLETİLMİŞ ZÜMRE ÖĞRETMENLER TOPLANTI

TUTANAĞIDIR

Toplantı Yeri: Yavuz Selim İlköğretim Okulu

Toplantı Tarihi: 06.09.2007

GÜNDEM

1.Açılış ve Yoklama

2.1739 Sayılı Türk Milli Eğitim Temel Kanununda belirtilen, Türk Milli Eğitiminin

Amaç ve İlkelerinin okunması

3.2487 sayılı Tebliğler Dergisinde belirlenen Sosyal Bilgiler dersinin genel amaçları

4.2504 Sayılı Tebliğler Dergisinde yer alan Atatürkçülükle ilgili konuların işlenişi

5.Geçen eğitim ve öğretim yılının değerlendirilmesi,

6.Yeni programın değerlendirilmesi

7.Dersin işlenişinde uygulanacak yöntem ve teknikler

8.Ders araç ve gereçlerinin kullanılması

9.Öğretmen, öğrenci, veli işbirliği

10.Ders planlarının hazırlanması

11.Yazılılar, ders içi performans notları, performans ödevleri notları, proje çalışmaları

12.Diğer zümre öğretmenleri ile işbirliğinin sağlanması

13.Öğrenci başarısını arttırıcı tedbirler

14.Dilek ve temenniler

15.Kapanış

GÖRÜŞMELER

1.Toplantı, Adıyaman Merkez Yavuz Selim İlköğretim Okulu’nda saat 09.30 ‘da aşağıda imzası bulunan Adıyaman ili Sosyal Bilgiler Zümre Başkanlarının katılımları ile başlamıştır.

2. 1739 sayılı Türk Milli Eğitim temel kanununda belirtilen Türk Milli Eğitiminin Genel Amaçları ve

Temel İlkeleri okundu.

Türk Milli Eğitiminin Genel amaçları,

Türk Milletinin bütün fertlerini; Atatürk İnkılap ve İlkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk Milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, İnsan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki Temel İlkelere dayanan, Demokratik, Laik ve Sosyal, bir Hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek.

Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren topluma karşı sorumluluk duyan, yapıcı, yaratıcı, verimli kişiler olarak yetiştirmek.

İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek, gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak. Böylece, bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu arttırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı seçkin bir ortağı yapmaktır.

Türk Milli Eğitiminin Temel İlkeleri, Genellik ve Eşitlik, Ferdin ve Toplumun ihtiyaçları, Yöneltme, Eğitim Hakkı, Fırsat ve imkan eşitliği, Süreklilik, Atatürk İnkılap ve İlkeleri ve Atatürk Milliyetçiliği, Demokrasi Eğitimi, Laiklik, Bilimsellik, Planlılık, Karma Eğitim, Okul ile Ailenin İşbirliği, Her yerde Eğitim.

3. 2487 sayılı Tebliğler Dergisinde belirtilen, Sosyal Bilgiler Dersinin amaçları vurgulandı. Eğitim ve Öğretim faaliyetlerinin bu amaçlar doğrultusunda, sınıfın seviyesine uygun bir şekilde ve titizlikle yapılmasının, bu amaçlara ulaşabilmek için gerekli ve önemli olduğu kararlaştırıldı.

4. 2504 Sayılı Tebliğler Dergisinde yer alan Atatürkçülükle ilgili konuların işlenmesi konusu üzerinde duruldu. Derslerin işlenişinde Atatürkçülükle ilgili konular üzerinde, programa uygun olarak ve geniş bir şekilde durulmasının gerekliliği ve önemi belirtildi ve kararlaştırıldı.

5.Sosyal Bilgiler Dersi programı okullarımızda geçen sene planlı, programlı ve düzenli bir şekilde yürütülmüş ve sona erdirilmiştir. Ancak, çocuklarımızın başarı çıtasını daha da yükseklere çıkartmamızın gerekli olduğu belirtilmiştir. Başarı çıtasını daha da yükseltebilmemiz için ise, daha titizlikle çalışmalar yapılması gereği üzerinde durulmuştur.

Geçen sene 6,7 ve 8. sınıflarda okuyan çocuklarımızla ne gibi çalışmalar yaptığımız, öğretmen arkadaşlar tarafından çeşitli örneklerle anlatılmış ve bu bilgiler karşılıklı olarak paylaşılmıştır. Geçen sene, OKS’ye girecek 8.Sınıflarda okuyan öğrencilerimize ders öğretmenleri veya Sınıf Öğretmenleri olarak, zaman zaman Okul Rehberlik Servisi ve Rehberlik Araştırma Merkezi ile işbirliğine gidilerek başarılarımızı arttırıcı tedbirler üzerinde durulmuş, sınav heyecanı ve endişeleri kontrol altına alınmaya çalışılmıştır. Bu tedbirlerden olarak bazen birebir, bazen de toplu görüşmeler yoluyla öğrencilerimizin eksik yanları tamamlanmaya olumsuz tutumları ve davranışları düzeltilmeye çalışılmıştır. Bu konuda olumlu bir yol alındığı da görülmüştür. Geçen sene 6. ve 7. sınıfta okuyan öğrencilerimize yönelik olarak başarılarını arttırabilecek tedbirler üzerinde durulmuştur. Bazen bire bir görüşmelerle, Genellikle de okullarımızdaki Rehberlik Servisleri ve Okul İdaresi ile yapılan işbirliği ile yıl içinde ortaya çıkan problemlerin giderilmesine çalışılmıştır. Ancak, toplantı gündeminin bir sonraki maddesinde de görüşüleceği gibi 6. Sınıflarda uygulanmasına bu yıl başlanılan yeni programda yer alan konuların, önerilen zaman içinde tamamlanması konusunda sorunlar yaşandığı tespit edilmiştir. Bu yıl ilk defa uygulanacak olan 7. sınıf yeni programı için ise, konuların önerilen ders saatleri içinde tamamlanabilmesi konusunda öğretmen arkadaşların endişeler taşıdığı belirtilmiştir.

6.Geçen yıl uyguladığımız 6. Sınıflar Sosyal Bilgiler Dersi Yeni Programı, Müfredat konularını daha somutlaştırması,

Uygulanan yöntem ve tekniklerin öğrencileri sınıfta daha aktif hale getirmesi,

Çoklu zeka kuramına uygun olması,

Öğrencilerin eksik yanlarını görerek tamamlamasına fırsat vermesi açılarından olumlu bulunmuştur.

Ancak,

Etkinliklerin ders saatinde yetişmemesi,

Performans ödevlerinin yapılmasında taşımalı gelen öğrencilerin araştırma yapma konusunda sıkıntılar yaşaması,

Sınıf Mevcutlarımızın öğrencilerimizle birebir ilgilenilmesi açısından fazla olması,

Araç ve gereç bakımından bazı okullarımızın yetersiz olması,

Açılarından bazı sıkıntılar yaşamakla birlikte, alabildiğimiz bazı tedbirler sayesinde bu sıkıntıların giderilmesine çalışıldığı vurgulanmıştır.

Yeni program Öğretmenin, sınıfta öğrenci ile daha çok bire bir ilgilenmesini gerektirmektedir.

Ancak sınıf mevcutlarının fazla olmasının, birebir ilgilenmede zaman sıkıntısı yaşanmasına yol açtığı vurgulanmıştır.

7.Derslerin İşlenişinde;

Öğrenci Merkezli bir yöntem izlenilmesi,

Konuların işlenişinde aktif öğrenme stratejileri ile çoklu zeka kuramına yer verilmesi,

Konuların akıcı ve anlaşılır olması için güncel olaylarla örneklendirilmesi yolu ile pekiştirilmesi,

Ders işlenirken konu bütünlüğünün sağlanması,

Öğrencilerin derslere ön hazırlık yaparak gelmelerinin sağlanması,

Yöntem ve tekniklerinin uygulanmasının önemi ve gereği vurgulandı.

Bu Yöntem ve Tekniklerin uygulanmasının başarı üzerinde olumlu etki sağlayacağı belirtildi.

8.Öğrencilerin dersleri daha iyi anlayabilmeleri ve konuların kalıcı olması açısından ders araç ve gereçlerinin kullanılmasının çok gerekli olduğu konusu belirtildi.

Ders işlenirken Atlas, Yer küre, Harita, Tepegöz, vb. araç ve gereçlerin kullanılmasının önemi ve gerekliliği üzerinde duruldu.

Ayrıca Öğrencilerimize atlas, yerküre, harita, tepegöz, vb araç ve gereçleri doğru, temiz ve zarar vermeden kullanma alışkanlığı kazandırılmasının faydaları üzerinde duruldu.

Çocuklarımızın kaynaklara daha kolay ulaşabilmesi için okul kütüphanelerinin zenginleştirilmesi ve daha aktif kullanılması gereği kararlaştırıldı.

Bilişim sınıflarının daha aktif kullanılmasının gereği üzerinde duruldu.

İmkanı olan okulların öğrencileri müzeye götürmesinin, öğrencilerin ufuklarını açması bakımından faydalı olabileceği vurgulandı.

9.Öğrencilerimizin başarılarını daha da arttırabilmek için, Öğretmen–Veli – Öğrenci arasında etkin bir işbirliğinin kaçınılmaz olduğu konusunda görüş birliği içinde olunduğu vurgulandı.

Velilerimizle, zaman zaman öğrencilerimizin eksik ve aksayan yönleri ile veya takdir ettiğimiz yönleri ile ilgili görüşlerimizi paylaşmamızın eğitim ve öğretimin daha başarılı ve verimli geçmesi açısından çok önemli olduğu konusu belirlendi.

Bazı velilerimize, bu konuda daha duyarlı olmalarının çocuklarımızın başarıları üzerinde olumlu etkileri olacağının anlatılmasının faydalı olabileceği vurgulandı.

Problemlerinin çözümünde öğrencilerimize rehberlik ederken, Okulumuz Rehberlik Servisleri, Sınıf Öğretmeni, Okul İdaresi ve Velilerimiz ile işbirliği içinde hareket etmemizin daha faydalı ve motive edici olacağı konusu vurgulandı. Aynı yöntemin Çocuklarımızın takdiri sırasında da izlenilebilineceği vurgulandı.

Okulumuza yeni gelen öğrencilerimiz varsa, onların okulumuza daha kısa zamanda uyum sağlamaları konusunda desteklenmeleri gerektiği belirtildi.

10.Ders Planlarından,

8. sınıf Ünitelendirilmiş Yıllık Planlarının ve Günlük Planların yönetmeliğe uygun olarak

hazırlanması gerektiği belirtildi.

6. ve 7. sınıflarda ise, Klavuz kitaplardaki şekilde uygulanması belirtildi. Eğitim ve Öğretim yılı içinde karşılaşılacak muhtemel problemler için ise gerekli düzenlemelerin yapılması vurgulandı.

Bu konuda derslere hazırlıklı girilmesinin derse olan olumlu etkileri üzerinde duruldu.

11.Yazılılar, Ders içi Performans, Performans Ödevleri ve Proje Çalışmalarının Yönetmelikte belirtildiği şekilde ve sayıda uygulanması konusunda anlaşıldı. Ayrıca Proje Çalışmaları yapılırken, projenin metin kısmının hazır metin olmaması, öğrencilerimizin yazmalarının daha faydalı olacağı konusunda uzlaşıldı.

12. Çocuklarımızın konuları daha iyi ve kalıcı bir şekilde kavramaları için gerekli durumlarda Diğer zümre Öğretmenlerimiz ile işbirliğine gidilmesinin faydaları üzerinde duruldu. Gerekli durumlarda öğrencilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda diğer Zümre Öğretmenleri ile işbirliğine gidilmesi konusunda anlaşıldı.

13. Öğrencilerimizin başarılarını arttırabilmek için öncelikle başarısızlık sebeplerinin tespit edilerek Ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalar yapılması, gerektiğinde Okul Rehber Öğretmeni ile işbirliğine gidilmesine karar verildi.

Çocuklarımızın derslere ön hazırlık yaparak gelmelerinin sağlanması gerektiği vurgulandı.

Derslere aktif olarak katılmalarının sağlanması gerektiği belirlendi.

Zaman zaman ödüllendirmelere gidilmesinin faydalı olacağı üzerinde duruldu.

Dersler işlenirken mümkün olduğu kadar çok ve değişik öğrencilerin derse katılımlarının sağlanmasının başarıyı olumlu etkileyebileceği vurgulandı.

6. ve 7. sınıflar için sene sonunda yapılacak STS ‘de sorulacak soruların yeni müfredat

konuları arasından olmasının beklenildiği belirtildi. Bu yüzden derslerin işlenişinde öğrencilerin karşısına çıkabilecek soruların da dikkate alınmasının sınavlarda başarıyı arttırabileceği vurgulandı. Sınıfların oluşması ve öğretmenlerin tespitinde çeşitlilik olmasının başarıyı etkileyebileceği vurgulandı.

OKS’de Öğrencilerimizin başarılarını arttırabilmek için etkili bir şekilde rehberlik yapılması ve gerekli durumlarda, Okul Rehberlik Servislerimizle işbirliğine gidilmesi gerektiği konusunda anlaşıldı.

14.Toplantı Gündemimizin bu maddesi gereğince dilek ve temenniler kısmına geçildi ve başka söz isteyen olmadığı görüldü. Öğretmen arkadaşlar iyi dilek ve temennilerini bildirdi.

15.Toplantı öğretmen arkadaşların iyi dilek temennileri ile sona erdi.

KARARLAR

1.Eğitim ve Öğretim faaliyetlerinin, Türk Milli Eğitim Temel Kanununda belirlenen ilke ve amaçlar doğrultusunda yapılmasının,2487 sayılı tebliğler dergisinde belirlenen Sosyal Bilgiler Dersi amaçları doğrultusunda yapılmasının ve 2504 Sayılı Tebliğler Dergisinde belirlendiği üzere konuların işlenişinde Atatürkçülük konularına geniş bir şekilde yer verilmesinin önemi konusu kararlaştırılmıştır.

2.Öğrencilerimizin başarı çıtasını daha yükseklere çıkartmamız için gerekli çalışmaların yapılmasına karar verilmiştir.

3.Geçen yıl 6. sınıflarda uygulanan Sosyal Bilgiler yeni müfredat programının, Müfredat konularını daha somutlaştırması

Uygulanan yöntem ve tekniklerin öğrencilerimizi sınıfta daha aktif hale getirmesi

Çoklu Zeka kuramına uygun olması

Öğrencilerin eksik yanlarını görerek, tamamlamasına fırsat vermesi açılarından olumlu bulunduğu kararlaştırılmıştır.

Ancak,

Etkinliklerin önerilen ders saatinde yetişmemesi,

Performans Ödevlerinin yapılmasında taşımalı olarak gelen öğrencilerimizin araştırma yapma konusunda sıkıntılar yaşaması

Sınıf mevcutlarımızın öğrencilerimizle bire bir ilgilenilmesi açısından fazla olması

Bazı okullarımızın araç ve gereç bakımından yetersiz olması

Bakımlarından yer yer sıkıntılar yaşandığı tespit edilmiştir.

4.Derslerin İşlenişinde ;

Öğrenci Merkezli bir yöntem izlenilmesi,

Konuların işlenişinde aktif öğrenme stratejileri ile çoklu zeka kuramına yer verilmesi,

Konuların akıcı ve anlaşılır olması için güncel olaylarla örneklendirilmesi yolu ile pekiştirilmesi,

Ders işlenirken konu bütünlüğünün sağlanması,

Öğrencilerin derslere ön hazırlık yaparak gelmelerinin sağlanması,

Yöntem ve tekniklerinin uygulanması gereği kararlaştırıldı.

5.Öğrencilerin dersleri daha iyi anlayabilmeleri ve konuların kalıcı olması açısından ders araç ve gereçlerinin kullanılmasının çok gerekli olduğu kararlaştırıldı.

Ders işlenirken Atlas, Yer küre, Harita, Tepegöz, vb. araç ve gereçlerin kullanılmasının gerekliliği

Konusunda anlaşıldı.

Öğrencilerimize atlas, yerküre, harita, tepegöz, vb araç ve gereçleri doğru, temiz ve zarar vermeden kullanma alışkanlığı kazandırılması gerektiği kararlaştırıldı.

6.Çocuklarımızın kaynaklara daha kolay ulaşabilmesi için okul kütüphanelerinin zenginleştirilmesi ve daha aktif kullanılması gereği kararlaştırıldı.

7.Bilişim sınıflarının daha aktif kullanılmasının gereği kararlaştırıldı.

8.Velilerimizle, zaman zaman öğrencilerimizin eksik ve aksayan yönleri ile veya takdir ettiğimiz yönleri ile ilgili görüşlerimizi paylaşmamızın eğitim ve öğretimin daha başarılı ve verimli geçmesi açısından çok önemli olduğu kararlaştırıldı.

9.Problemlerinin çözümünde öğrencilerimize rehberlik ederken, Okulumuz Rehberlik Servisleri, Sınıf Öğretmeni, Okul İdaresi ve Velilerimiz ile işbirliği içinde hareket etmemizin daha faydalı ve motive edici olacağı kararlaştırıldı. Aynı yöntemin Çocuklarımızın takdiri sırasında da izlenilebilineceği konusunda da karar birliği görüldü.

10.Okulumuza yeni gelen öğrencilerimiz varsa, onların okulumuza daha kısa zamanda uyum sağlamaları konusunda desteklenmeleri gerektiği kararlaştırıldı.

11.Ders Planlarından,

8. sınıf Ünitelendirilmiş Yıllık Planlarının ve Günlük Planların yönetmeliğe uygun olarak hazırlanması kararlaştırıldı.

6. ve 7. sınıflarda ise, Kılavuz kitaplardaki şekilde uygulanması kararlaştırıldı. Eğitim ve Öğretim yılı içinde karşılaşılacak muhtemel problemler için ise gerekli düzenlemelerin yapılması kararlaştırıldı.

12.Yazılılar, Ders içi Performans, Performans Ödevleri ve Proje Çalışmalarının Yönetmelikte belirtildiği şekilde ve sayıda uygulanması kararlaştırıldı. Proje çalışmaları yapılırken, projenin metin kısmının hazır metin olmaması, öğrencilerimizin yazmalarının daha faydalı olacağı kararlaştırıldı.

13. Gerekli durumlarda öğrencilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda diğer Zümre Öğretmenleri ile işbirliğine gidilmesi konusunda anlaşıldı

14. Öğrencilerimizin başarılarını arttırabilmek için öncelikle başarısızlık sebeplerinin tespit edilerek ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalar yapılması, gerektiğinde Okul Rehber Öğretmeni ile işbirliğine gidilmesine karar verildi.

15.Çocuklarımızın derslere ön hazırlık yaparak gelmelerinin sağlanması kararlaştırıldı.

16.Öğrencilerimizin tamamının derslere aktif olarak katılımlarının sağlanması konusunda tedbirler alınması kararlaştırıldı.

TAVSİYELER

1.Sosyal Bilgiler Dersinden yeni programa geçilen 6. ve 7. sınıflarda mevcut 3 saat bulunan ders saatinin arttırılmasının konuların daha verimli işlenilmesi açısından faydalı olacağı vurgulandı.

2.8.sınıfların bu yıl son defa OKS‘ye girecekleri bu sınavda çocuklarımızın başarılarını daha da arttırabilmek için konular işlenirken OKS’ de soru olarak sorulması muhtemel konuların da dikkate alınmasının başarıyı olumlu etkileyeceği vurgulandı.

3.6. ve 7. sınıflara bu yıl ilk defa uygulanacak olan Başarı Değerlendirme Sınavında çocuklarımıza sorulacak soruların yeni müfredat konuları kapsamı içinde olmasının beklenildiği vurgulandı.

4. 6. ve 7. sınıflarda da derslerin işlenişi sırasında öğrencilerin karşısına çıkabilecek soruların da dikkate alınmasının sınavlarda başarıyı daha arttırabileceği vurgulandı

5.İmkanı olan okullarımızın öğretmenlerinin, öğrencilerimizi müzeye götürmesinin, öğrenciler açısından faydalı olacağı belirtildi.

6.Bazı velilerimize öğrencileri hakkında, sınıf öğretmeni, Okul Rehberlik Servisi ve Okul İdaresi ile sürekli diyalog içinde bulunmasının çocuklarımızın başarıları üzerinde çok olumlu etkileri olacağının anlatılmasının faydalı olacağı belirtildi.

7.Sınıfların oluşması ve öğretmenlerin tespitinde çeşitlilik olmasının başarıyı etkileyebileceği vurgulandı.

8. OKS’de Öğrencilerimizin başarılarını arttırabilmek için etkili bir şekilde rehberlik yapılması ve gerekli durumlarda, Okul Rehberlik Servislerimizle işbirliğine gidilmesi gerektiği belirtildi.

9.Dersler işlenirken mümkün olduğu kadar çok ve değişik öğrencilerin derse katılımlarının sağlanmasının başarıyı olumlu etkileyebileceği vurgulandı.

10.Öğrencilerimize zaman zaman ödüllendirmelere gidilmesinin öğrencilerimizin derse olan motivasyonlarının artması açısından faydalı olabileceği belirtildi.

]]>
337 2008-09-01 12:03:30 2008-09-01 19:03:30 open open sosyal-bilgiler-1donem-il-zumre-toplanti-tutanagi publish 0 0 post 0 _edit_lock 1220295982 _edit_last 1 sayfa_sayac_bilgi s:93:"s:85:"a:3:{s:12:"sayac_toplam";i:1156;s:11:"sayac_bugun";i:6;s:9:"son_okuma";i:1231172373;}";"; views 1299
Sosyal bilgiler Zümre Toplantı Tutanağı http://www.sosyalbilgilerci.com/sosyal-bilgiler-zumre-toplanti-tutanagi/ Mon, 01 Sep 2008 20:08:54 +0000 http://www.sosyalbilgilerci.com/?p=338 SOSYAL BİLGİLER DERSİ, VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ,

TC. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSLERİ

I. DÖNEM ZÜMRE TOPLANTI TUTANAĞI

Toplantı Tarihi : 12 Eylül 2007

Karar No : 1

Toplantıya Katılanlar: Ali ÖZBEN ( Müdür Yardımcısı ) , Ayşe TAŞKIN KARLI ( Sosyal Bil. Öğrt. )

GÜNDEM MADDELERİ

1-Açılış ve yoklama

2-Türk Milli Eğitiminin amaçları ile Atatürk ilke ve inkılâpları öğrenim esasları yönergesinin ilgili bölümlerinin okunup incelenmesi

3-Önceki yılın zümre kararlarının incelenmesi

4-Müfredat programlarının incelenmesi

5-Yıllık ve günlük planların hazırlanması

6-Yazılı yoklama ve sözlülerin genel değerlendirilmesi

7-Ders işleme metotları ve teknikleri, ders araç ve gereçlerinin incelenmesi

8-Performans ve proje konularıyla ilgili hususlar

9-Diğer zümre öğretmenleriyle gerekli konularda işbirliği sağlanması

10-Dilek ve temenniler

GÜNDEM MADDELERİNİN GÖRÜŞÜLMESİ

1- Sosyal Bilgiler dersi zümre toplantısı 12 Eylül 2007 Çarşamba günü saat 10.00’da Müdür Yardımcısı Ali ÖZBEN’ in başkanlığında ders öğretmeni Ayşe TAŞKIN KARLI ’ın katılımıyla başladı

2. 1739 sayılı Türk Milli Eğitiminin Genel Amaçları Ayşe TAŞKIN KARLI tarafından okundu. Öğrencilerin Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı, ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, görev ve sorumluluklarını bilen vatandaş olarak yetişmesine; Çocukların beden, ruh ve duygu bakımından dengeli ve sağlıklı bir kişiliğe sahip olmalarına, insan haklarına saygılı, bilimsel bir düşünceye sahip olarak yetiştirilmesine; İlgi ve kabiliyetlerini geliştirerek, onların kendilerini mutlu kılacak bir meslek sahibi olmalarına, Türk toplumunun refah ve mutluluğunun artırılmasına katkıda bulunacak şekilde yetiştirilmesinin önemi tekrarlandı.

3. Önceki yılın zümre kararları incelenerek, bu kararların uygulandığı görüldü. Karşılaşılan zorluklar kısaca tekrarlanarak bu sene öğrenciyi daha aktif hale getirmenin yolları arandı ve öğrenci başarısını artırmak için yapılabilecekler konuşuldu.

4- Müfredat programı okundu ve bu müfredatın genel ve özel amaçları incelendi. Bu amaçların kazandırılmasında öğrencileri aktif duruma getirilmesinin önemine değinildi. 2006-2007 öğretim yılında uygulamaya başlanan 6.sınıf Sosyal Bilgiler ile 2007-2008 öğretim yılında uygulamaya konulan 7.sınıf Sosyal Bilgiler programının temeli öğrenci merkezli olup etkinlik esasına dayandığı belirtildi.

6-8.sınıflarda ünitelendirilmiş yıllık planlar ve ders planların 2551 sayılı Tebliğler Dergisinde belirtilen şekilde yapılmasına, derslere mutlaka günlük ders planıyla girilmesi gerektiği belirtildi. Ancak 6. sınıflarda ve 7.Sınıflarda yeni uygulanacak olan yeni müfredatta yıllık ve günlük planların öğretmen kılavuz kitaplarında olduğu gibi takip edilmesinin uygun olacağı belirtildi.

6-. 20.08.2007/26619 Resmi Gazete ile yapılan değişikliklere göre “haftalık ders saati üç ve üçten az olan derslerde en az iki, üçten fazla olan derslerde ise en az üç sınav yapılır.” İbaresi doğrultusunda bir dönem boyunca 6-7-8. sınıflara 2 sınav yapılmasına karar verildi.

Ayrıca yazılı soruları hazırlanırken klasik soru tipinin dışına çıkılarak, çoktan seçmeli, boşluk doldurma, doğru yanlış, eşleştirme gibi değişik yöntemlerin kullanıldığı yazılı sorularının her öğrencinin seviyesine uygun olduğundan daha faydalı olacağı belirtildi.

Ayrıca sözlü notları verilirken de tahtaya kaldırıp soru sorma şeklinde değil, daha çok sınıf içindeki derse katılımı, tutum ve davranışını göz önünde bulundurulması gerektiği belirtildi.

7-. Derslerde her konu için ayrı metot ve teknikler ( anlatım, soru-cevap, tartışma, açıklama, analiz, sentez, tanımlama, dramatizasyon, değerlendirme, video gösteri, boşluk tanımlama)’in faydalı olacağı belirtilirken öğrencilerin aktif katılımı ile işlenecek derslerin daha öğretici ve zevkli geçeceği konuşuldu.Ayrıca imkanlar ölçüsünde derslerde harita, televizyon, bilgisayar gibi araç gereçlere de yer verilmesine karar verildi.

8-Okul Müdür Yardımcısı: Ali ÖZBEN ’in; Performans ödevlerinin 6, 7 ve 8. her dönem içinde işlenen konulara göre öğrencilere grup halinde ya da tek tek verilerek, iki hafta içerisinde yapmaları ve ödev tesliminden itibaren 10 gün içinde öğrencilere değerlendirme sonuçlarının bildirilmesi gerektiğini belirtti.

Performans ödevi değerlendirmesini dereceli puanlama anahtarına göre yapılmasının gerektiğini söyledi.

Proje ödevlerinin öğrencilerin isteği göz önüne alınarak , bir ders yılı için birinci dönem kasım ayı içerisinde öğrencilere grup halinde ya da tek tek verilerek, ikinci dönem nisan ya da mayıs ayı içerisinde toplanması ve en geç 10 gün içinde belirlenecek dereceli puanlama ölçeğine göre değerlendirilerek sonuçların duyurulması gerektiğini belirtti.

ÖDEV KONULARI

SOSYAL BİLGİLER-6

SOSYAL BİLGİLER-7

Performans Görevi Konuları

Proje Görevi Konuları

Performans Görevi Konuları

Proje Görevi Konuları

Türkiyede görülen iklimler

Alçıdan kabartma Türkiye haritası

RTÜKün önemi be görevleri

Toplumda görülen iletişim çatışmalarına örnekler bulma…

TTK tarihi

Çevre sorunlarına nasıl çözüm üretebiliriz?

TVde yayımlanan çocuk programlarının listesini çıkarma ve bunların çocukların gelişimi açısından değerlendirilmesi…

İletişim çatışmaları ile ilgili bir senaryo yazma ve sınıfta oynama

Anadoluda Kurulan uygarlıklar

Türkiye İklim Haritası

Anadolu Selçuklu Devleti

Dünden bugüne iletişim aletleri resimli kitapçık hazırlama

Ülkemizde Turizm

Türkiye Turizm Haritası

Ülkemizde Tarım

Türkiye Tarım Haritası

Kervansaraylar

Türkiye Nüfus Haritası Çizimi

Ülkemizde Hayvancılık

Türkiye Hayvancılık Haritası

Haçlı Seferleri

Ülkemizde bugüne kadar yapılan Nüfus sayımlarının grafik tablosu

Ülkemizde Ulaşım

Türkiye Ulaşım Haritası

Osmanlı Kuruluş Dönemi

Üstün Dökmen “Küçük Şeyler” kitap incelemesi

Ülkemizde Ormancılık

Türkiye Orman Haritası

Osmanlı Yükselme Dönemi

KURTULUŞ film izleme ve eleştirisini yapma

Ülkemizde Madencilik

Türkiye Maden Haritası

Osmanlı Duraklama Dönemi

Seçilecek bir olaydan tarih gazetesi yapma

Destanlarımız

İnsan hakları ile ilgili broşür hazırlama

Osmanlı Dağılma Dönemi

Coğrafi Keşifler Haritası

İslamiyetin Doğuşu

Bir yardım kampanyası organize etme

Seçilecek örnek bir medrese incelemesi

Tarih boyunca önemli buluşlar kartpostal hazırlama

Manga Karta

Barbaros Hayrettin Paşa

Çocuk Hakları ile ilgili bir afiş hazırlama

Önemli icatlar

Lale Devri

Sağlığımıza neden dikkat etmeliyiz?

Evliya Çelebi

Ziraat Bankası Tarihi

Coğrafi Keşifler

Çocuk Hakları

Balkan Savaşları

Çanakkale savaşı

I. Dünya Savaşı

Uluslar arası İnsan Hakları Kuruluşları

VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ-8

T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK

Performans Görevi Konuları

Proje Görevi Konuları

Performans Görevi Konuları

Proje Görevi Konuları

Çocuk Hakları Sözleşmesi.

Kadına Yönelik Şiddet ile ilgili dört sayfalık bir gazete hazırlama.

Mondros Ateşkes Antlaşması

Kurtuluş Savaşı’nda görev alan önemli komutanlar ve başarı öyküleri.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi.

Çocuklara uygulanan şiddet ile ilgili bir kompozisyon, öykü, tiyatro yazma.

Sevr Barış Antlaşması

Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında kadınların rolü.

1982 Anayasası’na göre Siyasal Haklar. (Madde numaraları ile birlikte.)

İnsan Hakları ile ilgili karikatür çizimi.

Sakarya Savaşı

Kurtuluş Savaşı’nı anlatan önemli iki roman (Yaban, Ateşten Gömlek) ve özetleri.

İnsan Hakları açısından töre cinayetleri.

İnsan Hakları Şikayet kutusu tasarlama ve yapma.