Etiket arşivi: osmanlı taşra sistemi

Osmanlı Taşra Teşkilatı

4- TAŞRA TEŞKİLATI .

Osmanlı taşra teşkilatı tımar ve iltizam sistemi ile taşra yönetim birimlerinden oluşmaktadır.

Tımar Sistemi :

Bir kısım asker ve devlet görevlilerine belirli bölgelerden vergi tahsis edilmesi ve buna karşılık onlardan devlet için hizmet beklenmesi usulü idi.Devletin tahsis ettiği ,miktarı belirlenmiş vergi kaynağına dirlik denirdi.Tımar sistemi şu kolaylıkları sağlamaktaydı:

  • Devlet o günün koşullarında hayli zor olan ,vergileri toplayıp hazineye aktarma ve yeniden maaş olarak dağıtma gibi ağır bir işten kurtulmaktaydı.
  • Görevliler dirlik alanlarını yöneterek önemli bir örf görevini yerine getiriyorlardı.
  • Dirlik sahipleri ,dirliklerinin geliri oranında asker besliyor ve besledikleri askerlerle savaşa katılıyorlardı.
  • Hem yönetici hem asker olan dirlik sahipleri üreticiyi koruyarak üretime katkıda bulunuyorlardı.

Dirlik sahibi (Sahib-i arz) doğrudan toprağın değil ,toprağın gelirinden alınan verginin sahibi idi.Özellikle Has ve zeametler çabuk el değiştiriyordu.Sadece sipahiler toprağı ömür boyu işleyebiliyor ve belli şartlarda miras olarak bırakabiliyordu.

 

İltizam Sistemi :

XVI.yüzyıldan itibaren tımar sistemi dışında kalan faaliyetlerin vergileri iltizam yoluyla toplanıyordu.İltizam kanunların saptadığı vergileri yükümlülerden toplama ve devlet hazinesine aktarma görevinin açık arttırma yoluyla ve belli şartlarla bazı şahıslara devredilmesi yöntemidir.Bu görevi alanlara mültezim denirdi.Mültezim her hangi bir faaliyetin vergisini peşin olarak devlete öder; daha sonrada bu vergiyi söz konusu faaliyeti yapan zümreden toplardı.Mültezimler iltizamını aldığı bölgenin yöneticisi durumundaydı.Çünkü dirlik sahiplerine tanınan haklar mültezimlere de tanınmıştır.Sistemin aksaması sonrasında iltizam sistemi Tanzimat Döneminde kaldırılmıştır.

 

Taşra Yönetimi (İdari ve Askeri Teşkilat ) :

Merkeze Bağlı Eyaletler:Yöneticileri doğrudan merkezden atanan eyaletlerdir.Sancakların birleşmesinden meydana gelen eyaletlerin başında beylerbeyi bulunurdu.Rumeli Beylerbeyliği ilk olması ve Rumeli’nin darulcihat kabul edilmesinden dolayı protokolde önde gelirdi.Rumeli Beylerbeyliğinin merkezi Manastır ,Anadolu Beylerbeyliğinin merkezi ise Kütahya idi.Beylerbeyi padişahın otoritesini temsil eder ve eyalet merkezi olan sancaklarda otururdu.Yönetimi altındaki eyaletlerde askeri davaları çözümler ,güvenliği sağlar ve savaş zamanında bölgesindeki tımarlı sipahiler ile orduya katılırdı.

Sancaklar: kazaların birleşmesiyle oluşan yönetim birimleriydi.Başında Sancak Beyi bulunurdu.Sancak Beyleri padişahın otoritesini temsil eder,bölgesindeki askeri ve idari görevleri yerine getirirdi.Savaş zamanında emrindeki tımarlı sipahilerle birlikte beylerbeyinin emrine girerdi.

Kazalar:Kazalarda kamu düzenini sağlama görevini subaşılar, adalet işlerini de kadılar görürdü Taşra yönetiminde kadılar idari işlemleri yargı denetiminde tutan ilmiye sınıfına mensup önemli bir görevli idi.Merkezden gönderilen emirlerin halka ulaştırılması, mahkemeye intikal etmiş davaların çözümlenmesi, çeşitli sözleşmelerin yapılması ve olağan üstü durumlarda toplanan avarız vergilerinin toplanıp merkeze gönderilmesi gibi önemli görevleri yerine getirirdi. Okumaya devam et