Etiket arşivi: eğitim

Eğitim ve İnternet

Günümüzde internet, bilgiye ve o bilginin kitlelere ulaşmasını sağlayan hızlı ve etkili araçlardan birisidir.
İnternet bilginin etkin ve zamanında kullanılmasını sağlamaktadır. İnternet eğitim ve öğretim sürecinde de kullanılan etkili araçlardan bir tanesidir ve giderek yaygınlaşmaktadır. Bunun en güzel örneği okullarda kullanılan “Akıllı Tahtalardır”. Akıllı tahtalar sayesinde görsel anlamda da öğrencinin bilgileri pekişmekte ve motivasyonu sağlanmaktadır. Sadece öğrencilere değil öğretmenlere de büyük bir kolaylık ve fayda sağlamıştır. Akıllı tahtalar sayesinde internet aracılığıyla bilgilere, konulara ve o konularla ilgili hem görsellerle hem de sorulara ulaşılmakta böylece öğretilen konunun pekişmesi sağlanmaktadır.
İnternet eğitimde sadece Akıllı Tahtalar ile elbette sınırlı değildir. İnternet aracılığıyla öğrenciler birbirlerine bilgilerini aktarabilmektedir. İnternet sayesinde sadece kendi ülkeleri ile sınırlandırılmadan dünyada ki pek çok kaynağa ulaşabilmektedirler.
İnterneti kullanarak hem bilgi alışverişinde bulunabilirler hem de herhangi bir konu hakkında fikirlerini sunabilirler. Proje hazırlamada da internet etkili bir şekilde kullanılmaktadır. Öğrenciler internette araştırma yapma becerisi kazanmanın yanında bunu kullanmayı da öğrenirler. İnternet sayesinde daha geniş bir bilgi ağına ulaşma imkanı bulurlar.

e-gelisim-0-2
Bununla birlikte akademik başarılarına destek olması amacıyla internet aracılığıyla ders çalışma ve sınavlara hazırlanma imkanı da bulurlar. Bunun için de internet üzerindeki e-dershane, e- öğrenme, e-eğitimi ve sanal eğitimi kullanırlar.
İnternetten eğitim ve öğretim de etkin bir şekilde faydalanmak için öğrenciler mutlaka eğitilmeli ve internetten elde ettikleri bilgiyi verimli bir şekilde kullanmaları ve paylaşmaları sağlanmalıdır.

Eğitimin Yaşı Olur mu

Eğitim, yaşamımızın olmazsa olmazlarındandır. Doğuş anından başlayan tüm evrelerde eğitim şarttır. Elde edilen, yaşanılan tüm bilgi ve beceriler eğitimi kapsar. İlk adım ise öğretimle başlar. Eğitim yalnız okullarla sınırlı değildir. Anne ve babanın yetiştirme, büyütme safhaları farklı farklıdır. Böylece her insan aslında farklı bir kalıpta eğitilir.
Eğitim birçok evreden geçer. Okullar, sosyal alanlar, iş mekânları, aile ve arkadaş ortamları bu süreçlerin geçtiği basamaklarından bazılarıdır. Varsayalım ki, sosyal ve kültürel alanda kendisini geliştirmiş biri için okulunda başarılı bir eğitim almış dememiz doğru değildir. Çünkü eğitim bireyin kendi hür iradesiyle bağlıdır. Süreci kendi belirler. İster okulunda verilen öğretimle kendini eğitir, isterse aldığı eğitimle bağdaşmayan bir başka işte çalışır ve kendini böyle eğitir. Lakin amaç başarılı olmaktır. Eğitim bunu hedefler.
Bunun için çaba, azim gereklidir. Bir bireyim hedefi küçük dahi olmuş olsa tüm hedefler öğrenmekle başarılır. Başarı için iyi bir okuyucu, dinleyici, araştırıcı ve sağlıklı iletişim gerekir. Eğitim tüm bunları sırasıyla uygulamaya yardımcı olan bir sistemdir. Şöyle ki, üniversiteye ilk kez kayıt olacak biri ile üniversitede ikinci sınıfı okuyan biri arasında aslında fark olmayabilir. Bu farkı ilk kez kayıt olanın almış olduğu eğitim belirler. Yani eğitim üniversite bitirmiş ile hiç başlamamış olan arasında kıyasla ortaya çıkacak bir şey değildir.
Cahillikten refaha doğru yol alabilmemiz için eğitim hakikatinin şuurunda olmamız gerekmektedir. Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.”

Haftalık Ders Saatinin Artımı İle Oluşacak Sorunlar

4+4+4 yeni sistemle birlikte Talim Terbiye geçen haftalarda ilkokul ve ortaokulda seçmeli derslerde ve haftalık ders saatinde değişiklik yaptılar. Bu değişiklik kademeli olarak uygulanmasında planlandı.

 

Bunun yanında tek binası olan okullarımızda ikili eğitim yapması valilerce onaylandı. Aynı binası olan okullarımız ortaokullar sabah ilkokullar öğlenden sonra eğitim verecek. Bu uygulamadan gözden kaçan bazı sorunlar oluşacak.

 

1. Bildiğiniz gibi bu sene 5.sınıf 36 saat ders görecek fakat 6,7,8 sınıf öğrencileri haftada 30 saat ders görecek bu oluyor ki 6,7 ve 8. sınıf öğrencileri evlerine giderken 5.sınıf öğrencileri haftanın her günü 1 sat daha okulda kalıp eğitim alacaklar. İkili eğitim yapan okullarımızda şöyle bir sorun çıkması muhtemel. Sabah saat 7:30 sularında eğitime başlanacak öğlen ortaokul 2. 3. ve 4 . sınıf öğrencileri 12:30 gibi evlerine giderken ortaokul yani 5. sınıf öğrencileri saat 13.20 gibi evlerine gidecekler e peki öğlenci olan öğrenciler derse kaçta başlayacak kaçta bitirecekler. Okullarımız bu duruma şöyle bir çözüm getirirler. Öğlen arasında her gün bir branş öğretmenlerimiz fedakarlık yapıp derse devam edecekler. Sorun be şekilde çözülecek. Fakat gelecek yıllarda sorun git gide büyüyecek.

 

2.Diğer bir sorunda bu olsa gerek ikili eğitimle birlikte öğrencilerimiz okuldan en erken akşam saat 17:30 gibi çıkacaklar. Bilhassa kışın doğuda akşamın 16:00 olduğunu hatırlatmak isterim.

 

3.Diğer bir sorunda öğretmeni az olan yada ders saati fazla olan okullarda öğretmenlerimiz fazladan derse girecekler çünkü bildiğiniz gibi geçmiş sistemde bir haftada öğretmenimiz eb fazla 30 saat derse girer 15 saatten sonra ek ders alabilirdi. Haftalık ders saatlerinin artması ile birlikte ek ders yönetmeliğinde de bir değişiklik yapılması mecburiyeti doğmaktadır.

 

4.Yeni sistemle birlikte ne yazık ki bilhassa sınıf öğretmenlerimizin bir kısmı norm fazlası konumuna düştü. Bu sorunda MEB’ nca çözüm beklemektedir.

 

4+4+4 sisteminin yeni çıkması ile birlikte Bakanlık yeni sistemi oturtmakta zorlanmaktadır. Fakat kısa sürede büyük yol alındığında aşikardır. Daha düzeltilmesi gereken bir çok uygulama, yönetmelik vardır. İnşallah kısa sürede bütün aksayan yönlere el atılır ve sorunlar kısa sürede çözülür.

 

4+4+4 Yeni Eğitim Sistemi ile 1.Sınıfa Okul Öncesi Öğretmeni Girecek mi?

4+4+4 yeni eğitim sistemi ile birlikte bildiğiniz gibi zorunlu 1.sınıfa başlama yaşı 3 ay önceye yani 68 aydan 66 aya çekildi.66 ay ve yukarı doğumlular otomatik 1.sınıfa kaydedilecek.60 ila 66 aylıklar arasındaki çocuklarımızı veliler isterlerse 1.Sınıfa kaydedecekler.Kayıt sırasında çocuğun gelişimine bakılacak.

Durum böyle olunca halk arasındaOkul Öncesi Öğretmenlerinalacakları hizmet içi eğitim ile 1.Sınıfa girecekleri yönünde bir söylenti yayılmakta.Temel eğitim başkanı 1.sınıfa sadece sınıf öğretmenlerin gireceği yönünde açıklamada bulundu.Yani 1.sınıfa okul öncesi öğretmen kesinlikle giremeyecek.

Uzaktan Eğitim ve Açıköğretim İle Artık Öğretmen Yetiştirilmeyecek

Star gazetesinin haberine göre (YÖK) ve (MEB) ortak kararıyla, fen- edebiyat fakültelerindeki formasyon eğitimi bildiğiniz gibi kaldırmıştı. Ayrıca okul öncesi öğretmenlik ile infgilizce öğretmenliğinin uzaktan eğitim programıda kapatıldı.Bundan böyle açık öğretim fakültelerinden mezun olupta öğretmen olma devri bitti.

Ayrıca Eğitim Fakültelerinin Okul Öncesi Öğretmenliği, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık, Özel Eğitim Bölümü öğretmenlikleri, İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği dışındaki bölümlerin ikinci öğretimlerinin de kapatılmasına karar verildi

Kaynak:http://www.stargazete.com/

Eğitimin Kavramı ve Kapsamı Nedir

Özellikle teknolojik gelişmenin baş döndürücü bir hızla yaşandığı günümüz koşulları göz önüne alındığında, hem örgütlerin hem de bireylerin bilgiye erişiminin, bilgiyi kullanabilmelerinin, sonuçları izleyebilme ve alınan geribildirimlere göre önlem alabilmenin çok daha kolay bir hale geldiği söylenebilir.

– Bilgi yoğunluğunun hızla artması sonucu, hem örgütsel hem de bireysel düzeyde sürekli değişim ve yenilenme gerekliliği artmakta,

-Yaşanan yenilik ve gelişmelerin gerisinde kalmama adına öğrenme ve bilgi edinmenin önemi hızla artmakta.

Örgütlerin ve bireylerin söz konusu bu ihtiyaç ve beklentilerini karşılayabilecek temel fonksiyon eğitimdir.

“education” kelimesiyle kast edilen eğitim (bu aslında öğretimdir) ile “training” kelimesiyle ifade edilen eğitim kavramlarının birbiriyle karıştırılmamalıdır. Bu çalışmada “training” bağlamında iş başında eğitim faaliyetleri üzerinde durulacak, konu örgütsel eğitim ve geliştirme çerçevesinde ele alınacaktır.

İster büyük ister küçük ölçekli olsun tüm örgütler (Şüpheli), eğitimin önemi, anlamı ve performansa katkısını bilmekte ve bu doğrultuda çalışanlarının gelişimi için, giderek daha fazla artan düzeyde eğitim faaliyetlerini gerçekleştirmek üzere çaba göstermektedir.

Eğitime önem verme hedefiyle çalışanlarına yatırım yapan, onların eğitim ihtiyaçlarına göre hareket eden örgütlerin, değişime daha kolay ayak uydurabildikleri ve hatta değişime öncülük ederek önemli düzeyde rekabetçi üstünlük elde ettikleri görülmektedir. Tersi bir durum göz önüne alındığında ise; büyüklükleri veya pazardaki güçlü konumları nedeniyle gurura kapılan, kendisinin her zaman lider firma olarak kalabileceğini varsayan ve bu nedenle de insana yatırımı gerek görmeyen örgütlerin değişim dalgalarına karşı tutunamadıkları ve zaman içinde pazarlarını, imajlarını, karlarını ve rekabetçi üstünlükleri kaybettikleri görülmektedir. Bu çerçevede, hem örgütsel hem de çalışan olarak bireysel düzeyde başarılı olabilmenin temel anahtarlarından birinin eğitim fonksiyonu olduğunu söyleyebilmek mümkündür. Yapılan işlerin niteliği ve karmaşıklığı arttıkça, örgüte has ve teknolojik altyapısı güçlü bir iş sistemi oluşmakta ve bu durum işlere göre ortaya çıkan yeni gereksinimlere ve donanımlara sahip çalışanların sayısının artmasını gerektirmektedir. Bu artışı sağlamak isteyen örgütler için ilk ve temel çıkar yol eğitim olarak kabul edilmektedir. Okumaya devam et