Etiket arşivi: düzenli ordu

KUVAY-I MİLLİYE OLUMLU YÖNLERİ ve OLUMSUZ YÖNLERİ

KUVAY-I MİLLİYE OLUMLU YÖNLERİ OLUMSUZ YÖNLERİ

Kuvay-ı milli bildiğiniz gibi yurdumuz düşman işgaline uğraması sonucu halkın vatan savunması iç güdüsü ile silahlanarak dağa çıkması sonucu düşman ile mücadele etmesine denir. Silahlı bu direniş örgütleri bir birinden bağımsız gruplar halinde savaşırken tüm ihtiyaçlarını düşman ve yöre halkından karşılardı.
1.Düşmanın ilerleyişini tam olarak durduramasalar bile yavaşlattılar. Kuvayi milli bu açıdan son derece faydalı olmuş düşman elini kolunu sallaya salya yurdu işgal edememiştir.

2.Ülkede o zamanki şartlar dahilinde vatanı askersiz bırakmadılar. Meclisin düzenli orduya geçişine kadar ülkedeki askeri anlamda bir boşluk bırakmadılar. Düzenli ordu kuruluncaya kadar askeri bir varlık mevcut olmuştur.

3.Kuvayi Milliye ‘nin belki de en önemli faydası halkta vatan ve savunma bilincini oluşturması olmuştur. Kuvayi Milliye bir güç olarak ortada bulunduğu için halkın manevi gücü üzerinde de olumlu etkileri çok olmuştur. Halkın milli duyguların kabarmasına vesile olmuştur.

4.Milli Mücadele zamanlarında TBMM ‘ye karşı çıkan ayaklanmaların bastırılmasında etkileri büyük olmuştur. Bazı ayaklanmalar da Kuvayi Milliye bir güç olarak ortada olduğu için başlamadan bitmiştir. TBMM en zor anında yanında kuvayi milliye yer almış ve milli mücadelenin en önemli dönüm noktası

kuva i milliye

5.Düzenli orduya geçişte faydaları olmuştur. Sonuçta düzenli orduya geçenler Kuvayi Milliye birlikleri olduğu için az da olsa bir askeri eğitimden geçmiş oluyordu askerler. Farkında olmadan vatandaşlar askeri eğitim almış savaşa hazırlanmış oluyordu

Zararlar

1.Kuvayi Milliye sonuçta gönüllü asker birlikleri olduğu için halktan da gönüllük esasına karşı kendilerine yardımlar beklemiştir. Halkın bu yardımlara karşılık vermediği yerlerde zor kullanmak suretiyle halkı tehdit etmişlerdir. Bunu genele yaymamak gereklidir.

2.Herhangi bir askeri eğitimleri olmadığı için bu alanda askeri eğitimden yoksundu . Birçoğu geleneksel savaş taktikleri biliyordu. Yeni savaş tekniklerini öğrenmeleri için zaman ve mekan yoktu.

3.Kuvayi Milliye içinde daha sonraları içlerinde düzenli orduya katılmayanlar olmuştur Çerkez Ethem gibi. Bunlar yeni kurulan hükümete karşı ayaklanmışlardır. Bir kargaşanın çıkmasına neden olmuştur.

4.Merkezi otoriteye tam bağlı olmadıkları için merkezi otoriteyi sarsmışlardır . Düzenli orduya hafiften engel olmuştur.

KUVA-İ MİLLİYE

kuvayi-nilliyeKUVA-İ MİLLİYE’NİN ÖZELLİKLERİ
 Bölgesel amaçlıdır. Kendi bölgelerini korumak amacıyla
kurulmuştur.
 Disiplinli ve düzenli birlikler değillerdir. İşgallere karşı
vatanı korumak amacıyla kurulan birliklerdir.
Milliyetçilik duygusu hâkimdir.
 Askerlik bilgi ve teknik bakımından eksik birliklerdir.
 Düzenli ordunun temelini oluşturmuşlardır. Düzenli
ordu kuruluncaya kadar düşmanı oyalamışlar,
TBMM’ye karşı çıkan ayaklanmaları başarıyla
bastırmışlardır.
Kuvay-i Milliye‘de İlk Silahlı Direniş Olayı: Kuvayi
milliye’nin işgallere karşı ilk direnişi 19 Aralık 1918
tarihinde Hatay-Dörtyol’da Fransızlara karşı olmuştur.
İkinci direniş ise İzmir’in işgalinden sonra Batı
Anadolu’da Yunanlılara karşı olmuştur. Düzenli ordunun
kurulmasıyla birlikte Kuvayi milliye kaldırılmıştır. Okumaya devam et

Milli Sınırlardan Milli Ekonomiye

Osmanlı Devleti’nde Ekonomik Yapı

Osmanlı Devleti’nde ulusal bir ekonomi bulunmamaktadır. Nedenleri:
• Türkler, genel olarak, askerlik, memurluk ve tarım ile uğraşırlar, ticaret ile uğraşmayı onurlu bir iş olarak görmezlerdi (Osmanlı’da ticaret azınlıkların elindeydi).
Osmanlı Devleti, Avrupa devletleri gibi Sanayi Devrimi’ni gerçekleştirememiştir.
• Batılı devletler Kapitülasyon niteliğinde ticari antlaşmalar yapmıştır (Osmanlı ülkesi açık pazar durumuna gelmiş, ucuz yabancı mallar karşısında yerli küçük sanayi çökmüş).
• İlk kez Kırım Savaşı’nda İngiltere’den alınan dış borçlar ödenememiş, Batılı devletler II. Abdülhamit döneminde Duyun-u Umumiye (Genel Borçlar İdaresi)’yi kurmuşlardır.
• İlkel tarım yöntemleri kullanılmıştır.

İzmir (Türkiye) İktisat Kongresi (17 Şubat 1923)

Ülke ekonomisinin durumu Kurtuluş savaşında iyice bozulmuştu. Elde edilen askeri ve siyasi başarının bir ben¬zeri ekonomik alanda da sağlanması şarttı.
Yeni Türk Devleti’nin ekonomiyi güçlendirmek, ekonomide izleyeceği yolu araştırmak, kalkınma hedeflerini belirlemek ve milli ekonominin kurulmasıyla ilgili esasları belirlemek amacıyla 17 Şubat 1923’de İzmir İktisat Kongresi toplandı. Bu kongreye çiftçi, tüccar, esnaf, sanayici ve işçi kesimlerinden toplam 1135 temsilci katıldı. Burada Misak-ı iktisadi (ekonomik ant) kabul edildi.

Kongrede alınan kararlar:

a) Hammaddesi yurt içinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dallarının kurulmalı, yabancı tekellerden kaçınılmalıdır.
b) Sanayi özendirilmeli ve ulusal bankalar kurulmalıdır.
c) Küçük işletmelerden büyük işletme ve fabrikalara geçilmelidir.
d) Özel teşebbüse (çiftçilere) kredi sağlayan bir devlet bankası kurulmalıdır (devlet özel girişimciyi destekleyecek).
e) Devlet ekonomik görevleri üstlenmelidir (Devletçilik ilkesi benimsenmiştir)
f) Sanayinin her alanda geliştirilmelidir
g) Milli sanayi kurulmalı ve ihracat teşvik edilmelidir.
h) Yerli malı ve yerli sanayi teşvik edilmelidir.
i) Ekonominin gelişmesi için planlı ekonomi uygulanmalıdır.
j) İşçilerin durumu düzeltilmelidir.

Misak-ı İktisadi (Ekonomik And)

Büyük devletlere bağımlı olmadan kendi gücümüzle ve öz kaynaklarımızla kalkınma gerekliliğidir. Misak-ı İktisadi’nin kabul edilmesi sonucu; beş yıllık kalkınma planı (1934–1939) kabul edilmiş, sorunlar ele alınmış ve çözümler uygulanmaya başlanmıştır.
NOT: Özel sermaye birikiminin yetersizliği, yetişmiş iş gücünün azlığı gibi nedenlerle İzmir İktisat Kongresi’nde alınan kararlar amacına ulaşamamıştır.