Etiket arşivi: 1926 medeni kanun maddeleri

EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT FEODALİZM VEYA DEREBEYLİK

EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT

FEODALİZM  VEYA  DEREBEYLİK

Roma imp. nun yıkılmasından güçlü ulusal monarşilerin ortaya çıkmasına kadar olan sürede, Avrupa’da feodalizm hakimdi.

Ticaretin tekrar canlanması ile temelleri sarsılan feodalizmin son kalıntıları Sanayi İnkılabı ile tamamen yok olmuştur.

Feodal düzenin siyasi yapısı:

Kral ( İmp. )

Krala bağlı soylular

Serf ( en alt ve en geniş tabaka )

Feodal düzende kralın mutlak egemenliği yoktur ve yetkisi sınırlıdır. Bu sınırlamanın başlıca nedeni;

İdarenin tek merkezden yapılmamasıdır.

Temel üretim aracı olan toprak, birçok feodal bey arasında paylaştırılmıştır. Ekonomik gücü elinde bulunduran beyler, kendi iradelerini krala, gerekirse zor kullanarak kabul ettirecek güce sahiptir.

Bunun en tipik örneği; 1215’te İngiliz feodalitesinin krala kabul ettirdiği Manga Carta’dır.

Feodal sistemde sadece üretim araçları değil, askeri güç de feodal beyler arasında paylaştırılmıştır.

Merkezi bir ordunun kurulması kral açısından pahalı olduğundan, bu ihtiyacı feodal beyler karşılamıştır.

Bu nedenle kralın savaşta başarılı olması, feodalitenin desteğine bağlıdır.

DEVLETLER NASIL GELİŞİR?

Bilgi Notu: Coğrafi Keşifler sonucunda Avrupa yeni kıtalara yayılma ve onların zenginlik kaynaklarını ele geçirme olanağı elde etmiştir. Avrupa düşüncesi ve kültürü, evrensel bir değer olarak bu süreçten itibaren yayılmaya ve egemen kılınmaya başlanmıştır. Bunu yaparken Avrupalılar, yerli halkları ve yerel yaşamı dağıtmış, hatta yok etmiş, Avrupa kültürünü egemen kılma sürecini şekillendirmiştir.

SANAYİ İNKILABI

İlk olarak 18. yy.da İngiltere’de ortaya çıktı.

Sanayi İnkılabı ile birlikte üretim köklü değişikliklere uğradı. Bu değişiklikler insanların sosyal, ekonomik, kültürel ve idari yapılarında da köklü değişimlere yol açtı.

Sanayi İnkılabını hazırlayan gelişmeler:

1-     Bilimsel çalışmaların sonuçlarının üretime uygulanması

2-    Buhar gücüyle çalışan makinelerin kullanılması

NASIL EĞİTİM GÖRDÜLER?

AHİLİK

Anadolu’da 13.yy.da Moğol baskısı hakimdi ve asayiş sağlanamıyordu. Doğudan Anadolu’ya gelen insanlar da beraberlerinde yeni problemler getiriyordu. İşte ahilik düzensiz bir şekilde gelen bu insanlara bir sanat ve güzel ahlaki beceriler kazandırmak amacıyla Ahi Evran  tarafından kurulmuştur.

  • Ahi Teşkilatında üyelerin bir tek iş yapma ilkesi vardır. Bu durum sanatkarın işine yoğunlaşmasını ve bunda da başarılı olma sonucunu doğurmuştur.

SAHN-I SEMAN MEDRESELERİ

Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un fethinden sonra kurduğu eğitim kurumları arasında en üst düzeyde eğitim veren yüksek öğrenim kurumudur.

İstanbul’un ilk Türk yüksek öğretim kurumudur. Sahn-ı Seman’ın eğitim müfredatının hazırlayıcılarından biri çağın önemli bilim adamı Ali Kuşçu’dur.

VAKIFLAR

Vakıf kurumu yüzyıllarca sosyal ve ekonomik hayat üzerinde derin izler bırakmış dini ve hukuki bir kurumdur.

  • Dini ve sosyal hizmetlerin götürülmesi
  • Fethedilen ülkelerde Türk kültürünün yerleştirilmesi
  • Ordunun ve donanmanın ihtiyaçlarının karşılanması
  • Öğrenci yurtlarının yapılması vb.

Alanlarda önemli bir yer kazanmıştır.

Osmanlıda devletin siyasi ve ekonomik gücünün artmasıyla orantılı olarak vakıflar da gelişmiştir.

Din ve ırk farkı gözetmeksizin hizmet ederler. Örneğin; vakıf hastaneler, darüşşifalar, tımarhaneler, imarethaneler vb.

Vakıfların genel masraflarının karşılanabilmesi için, vakfa kurucusu tarafından taşınır ve taşınmaz mallar vakfedilmiştir.

Medeni Kanun’un Kabulü (17 Şubat 1926)

Medeni Kanun’un Kabulü(17 Şubat 1926)

Osmanlı devleti kanunlarında erkeğin üstünlüğüne dayanan bir düzen vardı. Aile hayatında mirasta şahitlikte ve bunun gibi bir çok konuda erkeklerin daha fazla hakkı vardı. Laik hukuk anlayışı ise bu farklılıkları kabul edemezdi.Bu nedenle dini kurallara göre düzenlenmiş olan Mecelle adlı kanun kitabı Türkiye Cumhuriyetinin medeni kanunun oluşturamazdı.Bu amaçla Avrupa ülkelerinde uygulanmakta olan Medeni kanunlar incelenmiş ve İsviçre medeni kanun tercüme edilip düzenlenerek Türk Medeni kanunu olarak kabul edilmiştir. 1926 medeni kanun maddelerini aşağıda verilmiştir.Medeni Kanun’un Kabulü

1926 türk medeni kanunu özellikleri

İsviçre Medeni Kanununun Seçilmesinin Nedenleri:

* Avrupa’da hazırlanan en son Medeni kanun olması ve her türlü yenilikleri içermesi
* Sorunlara akılcı ve pratik çözümler getirmesi
* Demokratik olması
* Kadın-erkek eşitliğine dayanması
* Laik bir anlayışla düzenlenmiş olması

Medeni Kanunun Kabulünün Sonuçları:

* Yeni medeni kanunun kabulü ile resmi nikah zorunlu hale getirilmiştir.Böylece evlilik devlet kontrolü altına alınmıştır.
* Tek eşle evlilik zorunluluğu getirilerek Türk ailesi modern bir yapıya kavuşturulmuştur.
* Yeni medeni kanunun kabulü ile mirasta kız ve erkek çocukların eşit pay almaları sağlanmıştır.
* Boşanma hakkı düzenlenmiş ve kadınlara da bu konuda haklar tanınmıştır.
* Kadınlara istedikleri işte çalışabilme hakkı tanınmıştır.Böylece kadın ve erkekler arasında ekonomik ve sosyal alanlarda eşitlik sağlanmıştır.
* Toplumsal hayatın çağdaş kurallara göre düzenlenmesinin sağlanması Türkiye’de yaşayan gayrimüslim halkı da etkilemiştir.Müslüman olmayan halk Lozan antlaşmasının kendilerine tanıdığı haklardan vazgeçerek Türk medeni kanununa uymak istemişlerdir.Bu istekleri kabul edilmiştir.
* Patrikhane ve konsoloslukların yargı yetkileri sona ermiştir.
* Türkiye’de hukuk birliği sağlanmıştır.

>Hukuk Alanındaki diğer Düzenlemeler

Türkiye Cumhuriyetine her alanda laik hukuk sistemini kazandırmak için diğer konularda da Avrupa’da uygulanmakta olan hukuk sistemleri incelenmiş ve Türkiye için uygun olanlar belirlenerek düzenlendikten sonra Türk hukuk sistemine kazandırılmıştır.Medeni Kanun’un Kabulü

Böylece;

* İsviçre’den Borçlar Kanunu 8 Mayıs 1928’de
* Almanya’dan Ticaret kanun 10 Mayıs 1928’de
* İtalya’dan Ceza kanunu 1 Temmuz 1928’de

alınarak uygulanmaya başlanmıştır.

Türk kadını Medeni kanunun kabulüyle ekonomik sosyal ve hukuksal alanlarda erkeklerle eşit haklara sahip olmuştur.Ancak siyasi ve demokratik alanda kadın-erkek eşitliğinin oluşması TBMM’nin daha sonra kabul ettiği farklı yasalarla gerçekleşmiştir.1930’da Türk kadını belediye seçimlerine 1933’te muhtarlık seçimlerine 1934’te milletvekillerine katılabilme hakkı kazanmıştır.Medeni Kanun’un Kabulü

Türk Medeni Kanunu’nun getirdiği yenilikler:

Medeni kanun maddeleri genel anlamı ile aşağıdaki gibidir.

Türk Ailesinde erkek ve kadınlar eşit hale getirilmiştir.

Dini nikahının yanında resmi devlet nikahı da getirilmiştir.

Medeni kanunun kabulü ile tek eşle evlilik getirildi.

Medeni kanunun kabulü ile kadınlar istediği meslekte çalışabilme imkanı verildi.

Medeni kanun ile mahkemelerde tanıklık yapma ve miras ile boşanma konularında kadınlar erkekler ile eşit hale getirildi.

ÖNEMLİ NOTLAR.

  • Türk medeni kanununu 11 ay 3  güç içinde hazırlandı ve kabul edildi. Medeni kanun kabulü için çok kısa bir süre.
  • Türk medeni kanun maddelerinde 2002 yılında değişikliklere gidilmiştir.
  • Medeni kanunun kabulü hangi ilkeye girer?  Medeni kanunun kabulü halkçılık ilkesine girmektedir.
  • Medeni kanun nedir? Medeni kanun aile yapısını düzenleyen kanundur.