SEMİNER DÖNEMİ ÇALIŞMASI

(HAZİRAN 2016)

KONULAR

1-Milli Eğitim Bakanlığı 2015-2019 Stratejik Planının İncelenmesi

2- Özel Eğitim Konularında Çalışmalar, (Bep, Hiperaktif Öğrenciler, Özel Eğitim Gereksinimi Olan Birey Vs.)

3- Eğitim-Öğretim Yılı İçinde Gerçekleştirilen Sosyal Ve Kültürel Etkinliklerin Değerlendirilmesi

4- TEOG Sonuçlarının Değerlendirilmesi Ve Akademik Başarıyı Artıracak Hususların Görüşülmesi

5-Egitimin Güncel Meseleleri

6-Egitimde Mesleki Gelişim ve Bir Eğitimcinin Başucu Kitapları

7-Öncü Bir Eğitici Olarak ‘’ NURETTİN TOPÇU VE MİLLİ MAARİF DAVASI ’’

8-Eğitici Film İzleme ve Mesleki Açıdan Yorumlama ve Farkındalık Oluşturma

1-MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI 2015-2019 STRATEJİK PLANININ İNCELENMESİ

Katılımcılık, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda performans yönetimine dayalı kamu yönetimi anlayışı kapsamında kamu hizmetlerinin kalitesinin yükseltilmesi, kaynakların etkili ve verimli bir şekilde kullanılması, siyasi ve yönetsel hesap verme mekanizmaları ile mali saydamlığın geliştirilmesine yönelik uygulamalar ülkemizde hız kazanmıştır.

5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu kamu idarelerine kalkınma planları, ulusal programlar, ilgili mevzuat ve benimsedikleri temel ilkeler çerçevesinde geleceğe ilişkin misyon ve vizyonlarını oluşturma, stratejik amaçlar ve ölçülebilir hedefler belirleme, performanslarını önceden belirlenmiş olan göstergeler doğrultusunda ölçme ve bu süreçlerin izlenip değerlendirilmesi amacıyla katılımcı yöntemlerle stratejik plan hazırlama zorunluluğu getirmiştir. Kamu İdarelerinde Stratejik Planlamaya İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ekinde yer alan kamu idarelerinde stratejik planlamaya geçiş takvimine göre Millî Eğitim Bakanlığı ilk stratejik planı 2010- 2014 yıllarını kapsayacak şekilde hazırlanmış ve uygulanmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı 2015–2019 Stratejik Planı, yasal düzenlemeler ve üst politika belgeleri ışığında hazırlanmıştır.

Plan çalışmaları kapsamında, Bakanlık merkez ve taşra teşkilatı birimleri ve ilgili paydaşların katılımıyla eğitim ve öğretim sistemine ilişkin sorun ve gelişim alanları belirlenmiştir. Belirlenen sorun ve gelişim alanlarına istinaden stratejik plan temel mimarisi oluşturulmuştur.

Bu mimari doğrultusunda

“Eğitim ve Öğretime Erişim”,

“Eğitim ve Öğretimde Kalite” ile

“Kurumsal Kapasite” olmak üzere üç ana tema ortaya çıkmıştır.

Bu temalar altında beş yıllık stratejik amaçlar ve hedefler ile bu amaç ve hedefleri gerçekleştirecek stratejiler belirlenmiştir. Stratejilerin yaklaşık maliyetlerinden yola çıkılarak stratejik hedef ve amaçların tahmini kaynak ihtiyaçları hesaplanmıştır. Planda yer alan stratejik hedef ve amaçların gerçekleşme durumlarının takip edilebilmesi için stratejik plan izleme ve değerlendirme modeli oluşturulmuştur.

 

2- ÖZEL EĞİTİM KONUSUNDA YAPILAN ÇALIŞMALAR

 

–           2015-2016 eğitim-öğretim yılı başarılı bir şekilde geçirildi.

–           Kaynaştırma raporu olan öğrenciler için BEP planları hazırlandı. Ve plana uygun olarak çalışmalar yürütüldü.

–           Okul ve sınıf ortamına uyum sağlayamayan öğrencilerin okul ortamına uyum sağlamaları için gerekli çalışmalar yapıldı.

–           Teknolojik olanaklar kullanıldı. Yaşanılan aksaklıklar zaman içinde çözüldü.

–           Tüm öğrenciler başarılı bir yıl geçirdi. Veliler ile işbirliği yapıldı.

–           Davranış problemi olan öğrencilerin bireysel eğitime daha fazla ihtiyacı oldukları gözlemlendi. Gelecek dönemde çalışmaların bu yönde planlanması gerektiği düşünüldü.

–           Kaynaştırma raporu bulunan öğrenciler için destek eğitim hizmetleri yönergesi doğrultusunda gerekli çalışmalar yapıldı.

3- EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İÇİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN SOSYAL VE KÜLTÜREL ETKİNLİKLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

  • 2015-2016 eğitim-öğretim yılı, sosyal ve kültürel etkinlikler açısından başarılı bir şekilde geçirildi.
  • Yıl boyunca il ve ülke genelinde yapılan çeşitli yarışmalara öğretmenlerin rehberliğinde katılım yapılmaya özen gösterildi.
  • Özellikle resim, şiir, kompozisyon yarışmalarında ve çeşitli turnuvalarda ilçe ve il genelinde öğrencilerimizin iyi dereceler yaptıkları gözlemlendi.
  • Sene sonunda yapılan Tübitak Bilim Fuarında öğrencilerimizin yıl boyunca yaptıkları proje çalışmaları ilimizde sergilendi ve olumlu tepkiler aldı.
  • Gelecek eğitim-öğretim döneminde sosyal ve kültürel etkinliklere aynı şekilde özen gösterilmeye ve bu tür etkinlikler sayesinde okulumuzu temsil etmeye devam edileceği kararlaştırıldı.

 4-TEOG SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ VE AKADEMİK BAŞARIYI ARTIRACAK HUSUSLARIN GÖRÜŞÜLMESİ

 

  • 2015-2016 eğitim-öğretim yılının her iki döneminde de TEOG sınavlarında beklenen başarı yakın bir sonuç elde edildiği belirtildi.
  • Okulumuzun TEOG sınavlarında il genelinde iyi bir başarı gösterdiği gözlemlenmiştir.
  • TEOG başarısında özellikle yetiştirme kurslarının ve akıllı tahta kullanımının etkili olduğu belirtildi ve önümüzdeki eğitim-öğretim yılında da bu konulara ağırlık verilmesi kararlaştırıldı.
  • Ayrıca TEOG başarısını artırmaya yönelik olarak okul-öğrenci-veli işbirliğinin son derece önemli olduğu belirtildi.
  • TEOG başarısını arttırmak adına neler yapılabileceği görüşüldü. Bu hususla ilgili olarak özellikle dönem başında velilere yönelik gerekli bilgilendirmenin yapılması gerektiği belirtildi. Evde ve okulda zaman iyi kontrol edilmelidir.  (çalışma programları oluşturulmalıdır.) “ZAMANI KONTROL EDEN HAYATI KONTROL EDER.” sözü asla unutulmamalıdır

5-EĞİTİMİN GÜNCEL MESELELERİ

KÜRESELLEŞMEDE EĞİTİM

  • Robitaille, Lafleur ve Archer’e göre 21.yüzyılın eğitimi, yaşanabilir bir geleceğin oluşmasını amaçlayan tüm stratejik temel öğeleri sunan ve uzlaşmayı hedefleyen eğitimdir.
  • Gelecek için eğitim, insanlar arasındaki ilişkilerde uyumu amaçlamaktadır. Bu uEğitimde reform ve eğitim sistemlerini 21. yüzyıla hazırlama çalışmaları her toplumun üzerinde durduğu bir konudur. Ekonomide gözlenen küreselleşme ve uluslar arası rekabet, her ülkeyi eğitim sistemini çağın ihtiyaçlarına göre yeniden ele almaya zorlamaktadır (Özdemir, 1997, s:55)
  • yum yerellikten çok küreselleşme çabalarını içermektedir.
  • Küreselleşme, ülkelerin ekonomi alanında olduğu gibi eğitim alanında da bir araya gelmelerini , birbirlerinin deneyimlerinden yararlanmalarını ve ortak projeler üretmelerini zorunlu kılmaktadır.
  • Geleceğin toplum biçimi, eğitim sistemlerinin yetiştireceği insan tipine göre şekillenecektir. Ülkeler eğitim sistemlerini küreselleşme sürecine uyarlama ve küreselleşen dünyanın  evrensel değerlerine uygun bir eğitim verme çabası içindedirler (Çelik, 1995,s:557

 

6-EĞİTİMDE MESLEKİ GELİŞİM VE BİR EĞİTİMCİNİN BAŞUCU KİTAPLARI

ÇOCUKLAR NEDEN BAŞARISIZ OLUR

JOHN HOLT

  • Çocuklar neden başarısız olur?” sorusu ilk anda başarısızlığın nedenlerini çocuklarda aramayı amaçlayan bir soru gibi çıkıyor karşımıza. Ancak John Holt’un sorunu bambaşka bir yerde, verilerin akıllarının ucundan bile geçiremeyecekleri bir yerde aradığını çok geçmeden anlıyoruz: Okullarda Aslında okullarda verilen eğitimle, velilerin eğitimden bekledikleri şeyler arasında pek bir fark yoktur Holt’a göre. Hatta okulları öğretmenlerle veliler arasındaki danışıklı döğüşün alanı gibi görür. Kendisi de öğretmendir, ama öğretmenlerden çok öğrencilerin yanındadır. Çünkü öğrencilerin sorunlarının giderilmesinin ancak onları anlamakla, onları kendi dünyasında tanımakla mümkün olduğunu düşünür. Öğrencilerin yaptığı ve birçok yetişkine komik gelebilecek hataların kaynağını analiz ederken, aslında çoğu insanın günlük yaşamında varolan beceriksizliklerin kaynağına iner, yani zekâya. Bu anlamda mevcut eğitim sisteminin zekâyı geliştirmeye yönelik olması gerektiğini savunur. Samimi bir dille yazdığı ve günlüklerden oluşan bu kitabında John Holt, baştan sona eğitim sorununu kendi deneyimlerinden yol çıkarak herkese tanıdık gelebilecek örneklerle gözler önüne seriyor.

 

7-Öncü Bir Eğitici Olarak ‘’ NURETTİN TOPÇU VE MİLLİ MAARİF DAVASI ’’

NURETTİN TOPÇU

1909 yılında Erzurumda doğdu.İstanbul Erkek Lisesi’nde okudu.Mustafa Kemal ATATÜRK’ün  Milli Eğitim Bakanlığı’na verdiği direktifle başarılı öğrencilerin yurtdışına gönderilme uygulamasından yararlandı, 1928’de Fransa’ya gitti. Bordeux Lisesi’ne nakledildi. İlk yazı denemelerini burada kaleme aldı ve üye olduğu Sosyoloji Cemiyeti’ne gönderdi. İki yıllık eğitim sonucunda psikoloji sertifikası alıp Strasbourg’a geçti. Üniversitede felsefe eğitimi gördü. Sanat tarihi lisansı yaptı.Strasbourg’da doktorasını hazırlayan Topçu, Paris Sorbonne’a gitti; doktorasını verdi. Bu üniversitede felsefe doktorası veren ilk Türk öğrencisi oldu.
1934’te yurda döndü. Galatasaray Lisesi’nde felsefe öğretmeni olarak görev aldı.Yurdun çeşitli yerlerinde öğretmenlik yaptı.Uzun bir süre Robert Koleji’nde felsefe öğretmenliği yaptı.Enson görev yeri de İstanbul Erkek Lisesi oldu. Topçu, 10 Temmuz 1975’te vefat etti.

 

NURETTİN TOPÇU VE MİLLİ MAARİF DAVASI

BİRİNCİ BÖLÜM

Gençliğe maarifin gidişatına ilişkin değerlendirmeler yapmakta ve genç nesli uçuruma götüren yolları şöyle sıralamaktadır: Yaratıcılığın yerini taklitçiliğin alması, Kendini yetiştirmeden şerifini arayan nesil haline gelmek, Determinizme sığınarak mesuliyetten kurtulmaya yönelmek, yaşanılan en büyük sıkıntıdır.

 

İKİNCİ BÖLÜM

Okulların ve öğretmenlerin sorumluluklarını incelerken öğretmenin öncelikle bir çıraklık süreci olduğunu belirtiyor:“Mektep çıraklık yeridir,diyebiliriz ki bir tezgâhtır. O tezgâhta usta yapar,çıraklar tekrarlar.Usta verir,çırak alır.Alınmamış,benimsenmemiş benliğe mal edilmemiş bir ders iyi ders sayılmaz.”Okulların Amerikan metotlarıyla öğretim yapmasını eleştiren Topçu,“ızdırap çekme” ile öğrenmenin, mektebin bağını kuruyor:“gerçek mektepte muallimle talebe, ızdırap çekerek öğretmeğe ve ıztırapla öğrenmeye muhtaçtır”diyor. Nurettin Topçu’ya göre öğretmenlik mesleği tüccarlık değildir. Öğretmenlik mesleğinin mektepçiliği ticaret edinen, muallimliği esnaflık haline koyan kültürsüz fukaranın işi olmadığını ve ruh işi olduğunu dile getiriyor.

 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Maarifin hayata mektebin mideye mağlup olması;talebeliğin diploma avcılığına; muallimliğin örnek adamlıktan boynu bükük bir memurluğa dönüşmesi,mekteplerin ilim yapmak yerini ilim tarihini alma ve ezberlemeye yönelme sürecini eleştiriyor.

8-EĞİTİCİ FİLM İZLEME VE MESLEKİ AÇIDAN YORUMLAMA VE FARKINDALIK OLUŞTURMA

İKİ DİL BİR BAVUL

Demirci köyüne öğretmen olarak atanan Emre köy minibübisine binerek bavuluyla birlikte köye gelir.Okulu ve köyü umduğu gibi bulamaz.Okulun suyu bile yoktur bu yüzden köyde ilk gecesi zor geçer.

Okulun ilk günü hiç öğrenci yoktur.Okula gelmiş olan bir çocukla birlikte diğer evleri dolaşırlar.Fakat evlerde kimseyi bulamazlar.Bulduğu çocuklarda okula gelmemiştir.Nihayet çocuklar mavi önlüklerini giyerek toplanırlar.Ve ilk ders başlar.Çocukların çoğu Türkçe bilmemektedir.Bu yüzden ilk gün çocuklara Türkçe öğretmeye başlar.Bütün sınıflar bir arada olduğu için günler zor geçmektedir.

Artık çocuklar andımızı söylemeye başlarlar.Dersler böyle devam etmektedir.Bu sırada ilk veli toplantısı yapılır ve  eğitim sırasında karşılaştığı sorunları onlarla paylaşır.Köyde hayat sürüp devam etmektedir.Öğretmen çok yorulmaktadır.Bir gün köylülerden biri öğretmeni yemeğe davet eder.Sohbet sırasında  form işaretlerken ben iki dil biliyorum diyen birini anlatırlar ve ona güldüklerini söylerler.

Yaşadığı zorluklar öğretmeni üzmektedir.Elektrikler gidip gelmektedir. Günler böyle geçerken artık kış gelmiş ve kar yağmıştır.Çocuklar Türkçe öğrenmektedirler.Okulda çalışmalar devam etmektedir.23 Nisan gelmiş ve okul süslenmiştir.Çocuklar bayramı kutlarlar.Böyle devam ederken artık karne alma günü gelir.Okul tatile girer.Bazı çocukların karnesi iyi bazılarınki kötüdür. Öğretmen tatil için şehre iner.Çocuklar serinlemek için  su birikintisine girerler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir