İTALYA’NIN KUZEY AFRİKA POLİTİKASI İngiltere’nin Mısır’a ve Fransa’nın Tunus’a yerleşmesi üzerine milliyetçilik akımından kurtularak birliğini sağlayarak İtalya Akdeniz’de iki mühim üssü İngiltere ve Fransa’ya kaptırdığını ve kendisinin de emperyalist bir siyaset takip etmesi gerektiğini, kendisini saran çemberin daha da daralmasını istemediğini ve kendisine de Bab-ı Ali tarafından bir vilayet olarak idare edilen Trablusgarp ve Bingazi den başka yer kalmadığını bu toprakların İtalyanlara kalması gerektiğini ve bunun içinde büyük Avrupa devletlerinin Tunus ve Mısır’ı işgallerindeki sebeplerden dolayı bu Avrupa devletlerini aramak gerektiğini düşünüyordu. İtalya ayrıca Avrupa diplomasisinde ikinci dereceden bir devlet olmaktan kurtulması ve söz sahibi olabilmesi için kendisinin de sömürgeler elde etmesi gerektiği inancındaydı. İtalya bu düşüncelerini gerçekleştirmek amacıyla tüm dikkatini Tunus ve Mısır arasındaki Trablusgarp ve Bingazi topraklarına çevirmişti. İtalya kendi ülkesinin güneyine isabet eden ve ilerisi için stratejik bir köprübaşı vazifesi görebilecek olan bu yere mutlaka sahip olmak istiyordu. 1911 yılı İtalya da kraliyet ilanının 50. yıldönümüne rastlamaktaydı. Bu sene ülkede milli bir heyecan yaratılmaya çalışılmış, İtalya’nın Trablusgarp üzerindeki eski iddiaları da yavaş yavaş bir şekil almaya başlamıştı..Savaşın İtalyan kamuoyunda uyandırdığı geniş yankılar şöyle anlatılıyordu: milliyetçiler savaşta İtalya’nın eski Roma’nın Akdeniz siyasasının dönüşünü selamladılar. Katolikler onda hilale karşı yeni bir Haçlı seferini görebiliyorlardı. Bir bölüm ise özellikle güneyde bu yeni koloniye göçe son verecek bir toprağa bakar gibi bakıyordu. İtalyan sosyalistleri ise genelde bu savaşa karşı olmuşlardı. İtalya da XV. yy.dan başlayarak dört yüz küsur yıl boyunca Osmanlı devleti genellikle doğuyu simgeleyen bir isim olmuştu. Türkler daha sonra ne kadar batılı bir millet olmak için gayret ettiyse de Avrupa da benimsenmemiş, ,barbar, kışkırtıcı ve uygar olmayan millet imajını silememişti. Türk adının İtalyanlar da korku ve dehşet uyandırması İtalyan okuyucunun intikam ve büyüme arzusu, birikimleri birleşince kamuoyun da Libya( Lipya)’ya gitmek için müthiş bir arzu uyanmıştır