Son İletiler

#41
Eski Konular / Sıbyan Mektebi Nedir
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 18, 2023, 03:53:50 ÖS
Sıbyan Mektebi, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurulmuş bir eğitim kurumudur. Mektebin amacı, Osmanlı vatandaşlarına medrese eğitimi vermek ve onları din, tarih, matematik, astronomi, fizik, kimya, coğrafya, tarih gibi konularda bilgilendirmekti. Sıbyan Mektebi, Osmanlı İmparatorluğu'nun geniş coğrafyasında yaygın bir şekilde bulunurdu ve öğrencilere ücretsiz eğitim verilirdi. Mektebin öğrencileri arasında yer alanlar arasında önemli Osmanlı devlet adamları, bilim adamları ve yazarlar bulunurdu. Sıbyan Mektebi, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde önemini kaybetmiş ve nihayetinde kapatılmıştır. Bu okullar, temel dinĞ® bilgilerin verildiği yerlerdir. Çocuklar bu okulda Kur’an’ı Kerim’i okumayı, ibadette yeteri kadar okuyacağı sure ve dua ezberler ve adına genel bir ifadeyle ilmihal denen İslĞ¢m’ın iman, ibadet ve ahlĞ¢k esaslarını öğrenirlerdi. Sıbyan mekteplerinde bunlara ek olarak yazı öğretilirdi. Uzun yıllar çocuk eğitimi için yegane kurum olarak varlıklarını sürdüren bu okullar, 1924 yılına kadar varlıklarını resmen sürdürmüşlerdir. Bu çalışmada sıbyan mekteplerindeki olup bitenler, bu okullara gidip, burada yaşadıklarını düşünenler, okulların nasıl yönetildiği ve öğrencilerin nasıl eğitildiği konularında bilgi sahibi olunacaktır.
Osmanlı döneminde, "daru't-ta'lim, taş mektep, mahalle mektebi, sıbyan mektebi" gibi adlarla anılan okullar çok yaygın idi. Her Müslüman aile, çocuğunu bu okullara göndermeyi bir dini vecibe olarak kabul etmişti. Çünkü çocukların dini yaşantılarını sürdürebilecek temel bilgileri almaları gerekiyordu. Bu okullar, temel dinĞ® bilgilerin verildiği yerler olarak bilinir ve adına daha çok sıbyan mektebi denir. Çocuklar bu okulda Kur'an-ı Kerim'i okuyor ve ibadette yeteri kadar okuyacağı sure ve dua ezberliyorlar ve İslam'ın iman, ibadet ve ahlak esaslarını öğreniyorlar. Sıbyan mekteplerinde yazı öğretimi de yapılırdı. Uzun yıllar çocuk eğitimi için yegane kurum olarak varlıklarını sürdüren bu okullar, 1924 yılına kadar resmen faaliyetlerini sürdürmüşlerdir. Bu çalışmada sıbyan mekteplerindeki olaylar ve yaşananlar, okula gitmiş ve burada yaşamış olanların anlattıklarına dayanarak verilecektir. Böylece bu eğitim kurumları ile ilgili bilgiler, özel yaşantılar aracılığı ile daha ayrıntılı bir şekilde ortaya konulmaya çalışılacaktır.
#42
Eski Konular / Osmanlı devleti Memleket Sandı...
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 18, 2023, 03:38:18 ÖS
Osmanlı İmparatorluğu, 1864 yılında yerel halkın yönetimine katılmasını ve merkezi hükümet ile yerel topluluklar arasındaki iletişimi arttırmak amacıyla "Memleket Sandıkları" adı verilen yerel meclisler kurdu. Bu meclisler, her köy veya bölgeden seçilmiş üyelerden oluşuyordu ve yerel işlerin yönetiminden sorumluydu, örneğin vergilendirme, kamu işleri ve anlaşmazlık çözümü. Aynı zamanda hükümetin yerel nüfusun ihtiyaçlarını ve endişelerini anlamasına da yardımcı oluyorlardı.

Memleket Sandıkları sistemi modernleşme ve merkeziyetçilikten uzaklaşma açısından olumlu bir adım olarak görülmüştür ancak sistemin de zayıflıkları vardı. Meclisler genellikle yerel toplumun zengin ve etkili üyeleri tarafından domine ediliyordu ve hükümet kararlarının sonunda nihai kontrolü elde ediyordu. Ayrıca, birçok kırsal topluluk yeterince eğitimli veya siyasi olarak yeterli değil miydi meclis sistemine etkili bir şekilde katılmak için.

Bu sınırlamalara rağmen, Memleket Sandıkları sistemi Türkiye ve bölgedeki diğer ülkelerde modern yerel hükümet sisteminin öncüsü olarak görülmektedir. Bu, yerel toplulukların kendi bölgelerinin yönetimine katılmasını ve daha yanıt verebilir ve hesap verebilir bir hükümet yaratmayı amaçlamaktadır.
#43
Eski Konular / Montesquieu Hayatı, Eserleri, ...
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 08:49:37 ÖS
Montesquieu, Charles-Louis de Secondat adıyla bilinir, Fransız filozof, hukukçu ve yazar. 1689 yılında Bordeaux, Fransa'da doğdu ve 1755 yılında Paris, Fransa'da öldü. En önemli eseri "The Spirit of the Laws" adlı kitaptır. Bu kitap, hukuk ve siyaset alanında önemli bir etki yarattı ve hala bugün bile okunmaktadır. Montesquieu, sosyal ve politik alanlarda özgürlük, eşitlik ve adalet konularına odaklandı ve ülkelerin yönetim şekillerini inceledi. Ayrıca, hukuk sistemlerinin ülkenin kültürü, tarihi ve coğrafyasına bağlı olarak nasıl değişebileceğini vurguladı. Montesquieu, Fransız Devrimi'nin öncülerinden biri olarak kabul edilir ve düşünceleri hala bugün bile sosyal ve politik alanlarda önemli bir etkiye sahiptir.Montesquieu, "The Spirit of the Laws" adlı eserinde, hukukun temel amacının insanlar arasındaki uyumu sağlamak olduğunu savunur. Kitapta, hukukun üç temel türü olarak adalet, güvenlik ve yararı tanımlar. Ayrıca, ülkelerin yönetim şekillerini sınıflandırmıştır; monarşi, aristokrasi ve cumhuriyet. Montesquieu, ayrıca ülkelerin yönetim şekillerinin, kültür, tarih ve coğrafyaya bağlı olarak değişebileceğini vurguladı.

Montesquieu, hukuk ve siyaset alanında önemli bir düşünür olarak kabul edilir. Düşünceleri, Fransız Devrimi'nin öncülerinden biri olarak kabul edilir. Montesquieu'nun eserleri, hukuk, siyaset, sosyoloji ve filozofide etkili oldu. Onun düşünceleri, hukuk, sosyal ve politik alanlarda özgürlük, eşitlik ve adalet konularına odaklandı ve hala bugün bile önemli bir etkiye sahiptir.
Montesquieu'nun babası, Jacques de Secondat, 16. yüzyılda hükümete hizmetleri nedeniyle soylu hale gelmiş, düşük bir servete sahip eski bir askeri aileye mensuptu. Annesi Marie-Françoise de Pesnel ise yarı İngiliz kökenli ibadetli bir bayandı. O, kocasına La BrШde adlı değerli şarap üreten bir arazi ile büyük bir servet kazandırdı. 1696 yılında öldüğünde, La BrШde baronluğu Charles-Louis'e geçti, o da o zamanlar yedi yaşındaki en büyük çocuydu. Evde öncelikle okutulan Charles-Louis, 1700 yılında köye gönderildi. Okul, Paris'ten yakın ve Meaux diyarındaki CollШge de Juilly idi. Bordeaux'nun önde gelen aileleri tarafından çok patronize edilen okul, Oratory tarafından işletilen ve aydınlanmış ve modern eğitimi sunan rahiplere sahipti.
#44
Eski Konular / Erkân-ı Harbiye nedir
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 07:53:27 ÖS
ErkĞ¢n-ı Harbiye nedir


ErkĞ¢n-ı Harbiye, Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri yönetiminin bir parçası olarak kabul edilen bir kurumdur. ErkĞ¢n-ı Harbiye, Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri, mali ve idari işlerinin yürütülmesi için kurulmuştu. ErkĞ¢n-ı Harbiye, Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan itibaren varlığını sürdürmüştür ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışına kadar faaliyetlerini sürdürmüştür.
#45
Eski Konular / Divân-ı Mezâlim Nedir Kısaca
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 07:50:01 ÖS
DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim Hükümdarın başkanlık ettiği ve büyük davaların bakıldığı yüksek mahkeme
DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, Osmanlı İmparatorluğu'nda hükümdarın başkanlık ettiği ve büyük davaların bakıldığı yüksek bir mahkeme idi. DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, hukuk ve adaletin uygulanması için kurulmuştu ve özellikle yüksek rütbeli kişilerle ilgili suçların yargılandığı bir mahkeme olarak bilinirdi.

DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan itibaren varlığını sürdürmüştür ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışına kadar faaliyetlerini sürdürmüştür. DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, özellikle yüksek rütbeli kişilerle ilgili suçların yargılandığı bir mahkeme olarak bilinirdi. Örneğin, Padişahın ailesi, sadrazamlar, vezirler, beylerbeyler gibi yüksek rütbeli kişilerin yargılandığı mahkeme idi.

DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, hukuken önemli bir kurumdu ve Osmanlı İmparatorluğu'nun hukuk sistemi içinde önemli bir yer tutuyordu. DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, Osmanlı İmparatorluğu'nun hukuk sistemi içinde önemli bir rol oynamıştır ve Osmanlı İmparatorluğu'nun hukuk sistemi içinde önemli bir yer tutmuştur.

DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışına kadar faaliyetlerini sürdürmüştür. Ancak, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışından sonra DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim kapatıldı ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışından sonra DivĞ¢n-ı MezĞ¢lim'in faaliyetleri sona erdi.
#46
Eski Konular / Divân-ı İşraf Nedir Kısaca
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 07:47:08 ÖS
DivĞ¢n-ı İşraf Teftiş kuruludur. Devletin idarĞ®
ve malĞ® işlerinin yolunda gidip gitmediğini
teftiş (kontrol) eden görevli. DivĞ¢n-ı İşraf, Osmanlı İmparatorluğu'nun önemli hukuk kurumlarından biridir. DivĞ¢n-ı İşraf, Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetiminde vergi toplamak, borçları ödemek ve mali konuları düzenlemek için kurulmuş bir idaredir. DivĞ¢n-ı İşraf, Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan itibaren varlığını sürdürmüştür ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışına kadar faaliyetlerini sürdürmüştür.

DivĞ¢n-ı İşraf, Osmanlı İmparatorluğu'nun vergi sisteminin temel bir parçasıydı ve vergi toplamak, borçları ödemek ve mali konuları düzenlemek için kurulmuştu. DivĞ¢n-ı İşraf, Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetiminde önemli bir rol oynamıştır ve vergi toplamak, borçları ödemek ve mali konuları düzenlemek için kurulmuştu.
#47
Eski Konular / Malabadi Köprüsü Kısaca Bilgi
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 07:44:38 ÖS
Malabadi Köprüsü

Malabadi Köprüsü, Türkiye'nin Diyarbakır ilinin Lice ilçesinde yer almaktadır. Köprü, Harput-Diyarbakır yolunun üzerinde, Batman Nehri üzerinde yer almaktadır. Köprü, 1232-1238 yılları arasında Selçuklu İmparatorluğu tarafından inşa edilmiştir.

Malabadi Köprüsü, Türkiye'nin en eski ve en büyük köprülerinden biridir. Köprünün uzunluğu 270 metre, genişliği ise 6 metre olarak tahmin edilmektedir. Köprü, günümüzde hala kullanılmaktadır ve yolculuklar için önemli bir geçiş noktasıdır.

Köprü, yapımı sırasında çeşitli teknikler kullanılmıştır. Özellikle köprünün altındaki su kanalı, Selçuklu İmparatorluğu'nun inşaat teknolojisi açısından önemlidir. Köprü, ayrıca estetik açısından da önemlidir ve köprünün üzerinde bulunan süslemeler, Selçuklu sanatının örneklerinden biridir.

Malabadi Köprüsü, günümüzde Türkiye'nin kültürel mirası olarak kabul edilmektedir ve birçok turist tarafından ziyaret edilmektedir. Ayrıca, köprü, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Köprü, Türkiye'nin tarihi ve kültürel zenginliğinin önemli bir parçasıdır ve gelecek nesillere aktarılması gereken bir değerdir.
#48
Eski Konular / Kösedağ Savaşı nedenleri ve so...
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 07:42:08 ÖS
Kösedağ Savaşı nedenleri ve sonuçlar
Kösedağ Savaşı, 1243 yılında Moğol İmparatorluğu ile Selçuklu İmparatorluğu arasında gerçekleşen bir savaştı. Nedenleri arasında, Moğol İmparatorluğu'nun genişleme politikası ve Selçuklu İmparatorluğu'nun korunması için verilen mücadele yer alır.

Savaş, Kösedağ yakınlarında gerçekleşti ve Selçuklu İmparatorluğu'nun yıkılmasına yol açtı. Moğol İmparatorluğu, Selçuklu İmparatorluğu'nun topraklarını ele geçirerek Anadolu'yu işgal etti ve Selçuklu İmparatorluğu'nun sonunu hazırladı.

Sonuç olarak, Kösedağ Savaşı, Selçuklu İmparatorluğu'nun yıkılmasına ve Moğol İmparatorluğu'nun Anadolu'ya hĞ¢kim olmasına yol açtı. Aynı zamanda, Türklerin Anadolu topraklarından sürülmesine ve Moğol İmparatorluğu'nun yönetimine tabi olmalarına neden oldu. Savaş, ayrıca Türklerin yeni topraklara yerleşmelerine yol açtı ve Türkmen beyliklerinin oluşumuna katkıda bulundu.
#49
Eski Konular / 18 Ocak : Paris Barış Konfera...
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 10:50:20 ÖÖ
 18 Ocak  : Paris Barış Konferansı

Paris Barış Konferansı, 1919 yılında Fransa'da gerçekleştirilen bir konferanstır. Bu konferans, Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda ülkeler arasında barışı sağlamak amacıyla düzenlenmiştir. Konferans, Versailles Antlaşması'nın imzalanmasına yol açmıştır. Bu antlaşma, savaşın galip ve mağlup tarafları arasında önemli sınır değişiklikleri ve ekonomik ve sosyal koşullar içermiştir. Türkiye, bu konferansta Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılması sonucu oluşan yeni bir Türkiye Cumhuriyeti olarak temsil edilmiştir.
#50
Eski Konular / 1913 Bükreş Antlaşması
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 17, 2023, 09:41:35 ÖÖ
1913 Bükreş Antlaşması

1913 yılında imzalanan Bükreş Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu, Balkan Savaşları'nın sonunda kaybettiği toprakları geri almak için çalıştı. Bu antlaşma, Osmanlı İmparatorluğu, Bulgaristan, Sırbistan ve Yunanistan arasında imzalandı.

Bükreş Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkan Savaşları'ndan sonra kaybettiği toprakları geri almasına izin veriyordu. Osmanlı İmparatorluğu, antlaşma çerçevesinde, Balkanlar bölgesindeki topraklarının büyük bir kısmını geri alabildi. Bu topraklar arasında, Edirne, Çatalca ve Gallipoli gibi önemli şehirler de bulunuyordu.

Antlaşma ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkan Savaşları sırasında yaptığı tazminat ödemelerini azaltmasına ve Balkanlar bölgesinde oluşan etnik çatışmaları önlemek için önlemler almasına olanak tanıdı.

Bükreş Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu için kaybedilen toprakları geri alma açısından önemli bir adımdı. Ancak, antlaşma Osmanlı İmparatorluğu'nun bölgedeki etkisini tamamen geri kazanmasını sağlamadı ve Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında devam eden sıkıntıları önleyemeyebildi.