BÜYÜK TAARRUZ VE SONUÇLARI : Sakarya Meydan Muharebesinden sonra Yunanlılar, ellerinde kalan mevzileri kuvvetlendirmeye ve uzun bir savunma savaşına hazırlanmaya başladılar. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa da Yunanlılara karşı hemen taarruz etme düşüncesinde değildi. Çünkü ordu yeterince hazır değildi. Ordunun hazırlanması için güney ve doğu cephelerinden pek çok birlik gizlilik içinde batıya kaydırılmış, dışarıdan mümkün olduğu ölçüde malzeme alınmış, askerlerin eğitimine önem verilmiştir.
Mustafa Kemal Paşa, taarruz hazırlıklarını hızla ve gizlilikle sürdürüyordu. Piyade ve topçu cephanesi temin ediliyor, askerler demiryolu olmadığından yaya olarak gönderiliyordu. 22 Haziran 1922’de taarruz kararı alınarak gerekli mercilere bildirildi.
Yunan ordusu makineli tüfek, top, cephane, uçak, taşıt ve diğer savaş araç gereçleri bakımından daha üstün idi. Süvari üstünlüğü ise Türklerdeydi.
6 Ağustos 1922’de orduya, taarruz için hazırlanması emri gizli olarak verildi. Konya üzerinden Akşehir’e gelen Mustafa Kemal Paşa, 20 Ağustos’ta komutanlarla bir toplantı yaptı. 26 Ağustos’ta taarruz edilmesi kararlaştırıldı. Taarruz planının temeli, kuzeydeki düşman birliklerinin yerlerinde durmasını sağlamak, ancak düşmanın en güç olduğu yer olan güneye askeri yığarak, Dumlupınar yönüne doğru baskın biçiminde bir hareketle düşmanı yerinden sökerek, bir meydan muharebesiyle yok etmekti. Plan büyük bir gizlilik içinde uygulanarak, 26 Ağustos sabahı top ateşiyle taarruz başladı. Daha düşman şaşkınlığını atamamışken pek çok mevzi ele geçirildi. Taarruz 29 Ağustos’a kadar sürdü.
30 Ağustos sabahı sıkıştırılan düşmanın önemli bir bölümü yok edildi. Buradan kaçabilen düşman askeri ile daha geride bulunan Yunan askerlerinin fazla zarar vermesinin önlenmesi için üç koldan Ege’ye doğru süratle ilerlenmesi kararlaştırıldı ve Mustafa Kemal emrini verdi. “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!..”
Amansız takip sonunda 2 Eylül’de Türk askeri Uşak’a girdi. Yunan Ordusu Başkomutanı Trikopis esir edildi. Süvariler 9 Eylül’de İzmir’e girdiler. Eskişehir-Bursa yönündeki birlikler de önlerindeki düşmanı temizledi. Geriye kalanlar gemilere atlayıp kaçtılar. 18 Eylül’de batıda Yunan askeri kalmamıştı. Bu zafer tarihimizin en önemli zaferlerindendir.