Padişah Kanuni Sultan Süleyman İstanbul’a döndüğünde İranlı bir molla ile karşı karşıya kalır.Mollanın adı Kaabız’dır.Kaabız  Peygamberimizi küçültücü sözler söylüyor bunda kendince ayetler hadislerle kanıtlamaya çalışıyordu. Hz İsa’nın Peygamberimizden üstün olduğunu savunan bu adamın ağzı çok iyi laf yapıyordu. Kimse onun tezlerini çürütemiyordu.

Bir gün yakalanır ve kadılarla yapılan mahkeme sonucunda asılması karar verilir. Fakat tezleri karşısında bizim kadılar söyleyecek söz bulamazlar. Padişah bu ölüm kararını iptal eder. Dönemin alimlerinden olan Şeyhülislam ile İstanbul Kadısı bu adamı yargılamaya başlarla. Kaabız’ın öne sürdüğü tüm tezleri ustaca çürütürler. Laf ebesi Kaabız artık yenilmiştir. Sert duvara vurmuştur. Haksızlığı mahkemede ispatlanır ve ölüm cezası uygulanır.

Karar alınırken fikrinden dönmesi ve tevbe etmesi halinde affedileceği söylenilse de inatçı adam düşüncesinden dönmez ve idam edilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir