ZAMAN İÇİNDE BİLİM
Buluşların Serüveni
Yazı, takvim, tekerlek, para gibi hayatımızı kolaylaştıran
birçok buluş binlerce yıllık bir geçmişe sahiptir. Bir çok
buluşun gelişip bu günkü hale gelmesi binlerce yılı almıştır.
Zaman içinde bilim ve teknolojinin gelişmesine katkıda
bulunan uygarlıklar Mezopotamya, Mısır, Çin ve Hindistan’dır.
İnsanoğlu buluşları genellikle sorunlarına çözüm arayışı
içinde olduğu durumlarda gerçekleştirmiştir. Yani bir buluşun
gerçekleşmesi için önce bir sorun ortaya çıkmış, o sorunu
çözme uğraşı içinde olan insanlar da bazı buluşları bazen
tesadüfen, bazen ise planlı çalışmalar sonucu ortaya
koymuşlar ve sorunlarını çözmüşlerdir.
Bazı buluşları ele alırsak:
A- Tekerlek: En eski tekerlek yaklaşık 5000 yıl önce
Mezopotamya’da Sümerler tarafından icat edildi. Ağaç
kütüklerinin yuvarlanması ile başlayan tekerlek serüveni
günümüze kadar birçok aşamadan geçmiştir. Tekerleğin icadı
ile insan oğlu ulaşımda ve taşımacılıkta büyük kolaylık
sağlamıştır. Tekerlek sadece ulaşım ve taşımacılıkta
kullanmamış, bunun yanında savaş arabası yapımında da
tekerlekten yararlanılmıştır.
B- Barut: İlk defa Çinliler tarafından bulunmuş, daha sonra
Asya kıtasında kullanılmaya başlanmış, Haçlı Seferleri
sonucunda da Avrupa’ya aktarılmıştır. Barut savaşlarda
kullanılmasının yanı sıra yol yapımında ve maden
çıkarılmasında da kullanılmaktadır.
C- Mürekkep: M.Ö.1300’e doğru Çinliler ve Mısırlılar
kandillerde yakılan yağdan çıkan isi suyla ve bitki zamklarıyla
karıştırarak mürekkebi buldular. Kurşun kalem ve yazı
mürekkebi gibi buluşlar ise ancak 15. Yy’da gerçekleşti. Bugün
bir çok alanda kullanılmaktadır.
D- Mum: Mumlar günümüzden yaklaşık 2000 yıl önce
ortaya çıktı. Bir fitilin etrafı bal mumuyla ya da don yağıyla
sarılarak yapılan mumlar günümüzde de elektrik
kesintilerinde aydınlatma amaçlı kullanılmaktadır.
E- Cam: Ana maddesi kum olan cam tarihten günümüze
kadar birçok alanda kullanılmıştır. Mezopotamya’da ilk cam
örnekleri M.Ö.3.yy’a dayanmaktadır. Cam eski zamanda çoğu
kez kralların kontrolünde üretilmiştir. Zenginlik kaynağı olarak
görülen cam değerli taşlara ya da madeni eşyalara bir
alternatif olarak görülmüştür. Türklerde ise camcılığın Büyük
Selçuklulara kadar uzandığı bilinmektedir. Cam günlük
ihtiyaçların dışında tıp alanında da kullanılmaktadır.
Günümüzde de cam ihtiyaçların dışında gösteriş olarak
kullanılmaktadır. Birçok bina cam çevre ile kaplanmaktadır.
F- Yazı: “Yazının henüz kullanılmadığı bir toplumda
yaşıyor olsaydık bu durum hayatımızı nasıl etkilerdi?” Bu
sorunun cevabını hiç araştırdık mı? Ya da bir defa olsun
düşündük mü? Tabi ki hayır! Çünkü günümüz insanı eski
medeniyetlerden kalma icatların üzerine hazıra gelmiştir.
Temel icatların çoğu (yazı, tekerlek gibi) ilkçağ insanları
tarafından yapılmıştır. Peki ama yazı olmasaydı? Yazı
olmasaydı günümüz insanının ilkçağ insanından farkı
olmayacağı kesindi. Çünkü buluşlar yazı sayesinde kayıt altına
alınmış, böylece sonraki insanların tekrardan aynı buluşu
bulabilmek için yıllarını harcaması engellenmiştir. Şöyle
düşünelim: Barutu bulan kişi hiç kimseye aktaramadan bir
savaşta öldü. Bu icadı da yazıya dökmediği için kimse
tarafından bilinmiyor. Bu nedenle barut bir daha icat edilmek
zorunda. Ama barutu icat eden kişi yazıyı kullanarak barutu
yapmanın yollarını bir yere yazsaydı barut bir daha icat
edilmek yerine sadece yazılanlara bakılarak yapılacaktı. Aynı
bir yemek tarifi gibi. J İşte yazının en önemli yararı şüphesiz
ki bilgi aktarımını sağlamasıdır. Yazı sayesinde yapılan her şey
kayıt altına alınmıştır. Tarih bile insanın yazıyı bulmasıyla
başlamıştır. Bizlere bugünleri yaşatan yani yazıyı bulan
uygarlık ise Sümerlerdir. Sümerler M.Ö.3200’lerde yazıyı icat
ederek tarihi çağları başlatmışlardır
Alıntı: Derya ÖZAKAN
dünyanın en sıkıcı şeyi dres çalışmak emin olun
ya şu güzel günlerimizde ders çalışıyoruzz üfff nefret ediyorum ders çaşılmaktan