Sezgici Kuram Nedir Nasıl Anlaşılır

Sezgici Kuram Ne Ki?

Sezgici kuram, ahlak felsefesinde şöyle bişe: Doğru olanı, içinden geldiği gibi hissederek bilmen. Yani bi eylemin iyi mi kötü mü olduğunu mantıkla, kurallarla değil, direkt sezgilerinle anlıyosun. Mesela, bi olay yaşadın, içinde “Bu yanlış,” ya da “Bu doğru,” diye bi his oluştu, olay bitmiş. Ne kurala bakıyosun, ne sonuca; sadece iç sesin ne diyosa, o.
Bunu savunanlar diyor ki, “İnsanlar doğuştan bi ahlaki sezgiye sahip.” Yani sanki iyiyle kötüyü ayırt etmek için içimize doğarken bi yetenek konmuş. Mantıkla uzun uzun düşünmeye, kural ezberlemeye gerek yok; kalbine sor, o sana doğruyu söylesin.
Sınavda Nası Çakarsın?
Sınavda “Bu sezgici kuram mı?” diye anlaman için şunlara bak:
Sezgi İşin İçinde mi? Soruda “içten gelen his,” “sezgiyle bilme,” gibi laflar geçiyosa, büyük ihtimal bu kuram.
Kurala Gerek Yok: Diğer kuramlar hep bişilere dayanır; mesela kurallara, ya da sonuçlara. Sezgici kuram “Boşver onları, sen zaten bilirsin,” der.
His Önemli: “Mantıkla değil, kalple karar ver,” gibi bi mantık varsa, işte bu o.
Esnek Yani: Sabit bi kural yok; her durumda sezgin ne diyosa, ona göre gidiyosun.
Bi Örnekle Pekiştir
Mesela sınavda şöyle bi soru: “Biri, bi durumu değerlendirirken kurala falan bakmadan, sadece içinden gelene göre karar verdi. Bu doğru mu?” Sezgici kuram buna “Evet, doğru,” der. Çünkü ahlaki doğruyu sezgiyle bilirsin. Ama mesela deontolojik kuram olsa, “Yok, kurallara bakacan,” derdi; teleolojik kuram, “Sonuç neymiş ona bak,” derdi. Sezgici kuramın farkı, “Sezgin yeter,” demesi.
Kısa Bi Özet
Kısaca, sezgici kuram, ahlaki kararları sezgilerle almayı savunan bi yaklaşım. “Mantık, kural falan hikaye; iç sesin ne diyosa, odur,” diyor. Sınavda “sezgiyle bilme” gibi bişe görürsen, işte bu. Basit ama biraz kişisel, subjektif bi durum.

Yorum gönder