İnsan hakları, insanların doğuştan sahip olduğu evrensel nitelikte olan haklardır.
İnsan haklarının temelini, 10 Ocak 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile 4 Kasım 1950 tarihli İnsan Haklan Sözleşmesi oluşturmuştur. Bu beyanname ve sözleşmede yaşama hakkı, kişi özgürlüğü ve güvenliği, düşünce, din ve vicdan özgürlüğü, ifade özgürlüğüne verilmiştir. Bunlar bizim anayasamızda da yer almaktadır.
Anayasamızın 12. maddesince kişiliğine bağlı, dokunulamaz, devredilemez, vazgeçilemez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.” ifadesi yer almaktadır.
Temel haklar bizim anayasamızda da temel hak ve özgürlükler başlığı altında “Kişi Hakları’’, “Sosyal ve Ekonomik Haklar’’,Siyasi Haklar” olarak üç grupta ele alınmış:’
Kişi Hakları
- Yaşama hakkı,
- Kişi dokunulmazlığı,
3Kişi hürriyeti ve güvenliği
4.Özel hayatın gizliliği ve korunması
5.Yerleşme ve seyahat hürriyeti
- Din ve vicdan hürriyeti.
- Düşünce ve kanaat hürriyeti
- Bilim ve sanat hürriyeti,
9.Basın ve yayınla ilgili hürriyetler
- Toplantı hak ve hürriyeti
- Mülkiyet hakkı,
- Hak arama hürriyeti.
- Temel hak ve hürriyetlerin korunması
Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler
- Ailenin korunması,
2.Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi,
- Çalışma ile ilgili haklar,
4.Toplu iş sözleşmesi, grev hakkı ve lokavt
- Ücrette adalet sağlanması,
6.Sağlık, çevre ve konut hakkı,
7.Gençliğin korunması ve spor hakkı,
8.Sosyal güvenlik hakları,
- Tüketici hakları,
10.Tarih, kültür ve tabiat varlıklarının korun-
Siyasi Haklar ve Ödevler
- Türk vatandaşlığı,
- Seçme, seçilme, siyasi faaliyetlerde bulunma hakları,
- Kamu hizmetine girme hakkı,
- Dilekçe hakkı
Yaşama Hakkı
- İnsanın en temel hakkı yaşamaktı Temel hak ve özgürlüklerin uygulanması öncelikle yaşama hakkına bağlıdır. Herkes bir diğerinin yaşama hakkına saygı göstermelidir.
- Yaşama hakkı bütün hakların temelinde olduğu için hiçbir şekilde engellenemez.
Kişi Dokunulmazlığı Hakkı
- Kişinin hem beden hem ruh bütünlüğüne, dokunulmamasını ve kimseye işkence yapılamayacağını ifade eder. Bu hak, kişinin yaşamasını ve vücut bütünlüğünü güvence altına almaktadı
Özel Hayatın Gizliliği
- Kişilerin özel yaşamı da devlet tarafından güvence altına alınmıştı Anayasamızın 20. maddesinde “Herkes özel yaşamına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir.” ifadesi yer almaktadır.
Konut Dokunulmazlığı
- Herkes evinde ailesi ile birlikte rahatsız edilmeden bir yaşam sürme hakkına sahiptir. Anayasamızın 21. maddesinde, “Kimsenin konutuna dokunulamaz. Kanuna bağlı hâkim kararı olmadıkça; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınan merciin emri bulunmadıkça, kimsenin konutuna girilemez, arama yapılamaz ve buradaki eşyaya el konulamaz.” ifadesi yer almaktadı
Eğitim Hakkı
- İnsanların en önemli özelliklerinden birisi de eğitilebilen bir varlık olmasıdı İnsanın bu özelliğinin geliştirilmesi eğitim hakkının olmasına bağlıdır. Hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz.
- Anayasamızın 42. maddesinde, “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakı’’ifadesi yer almaktadır. Eğitim ve öğretim ülkemizde Atatürk İlke ve İnkılaplarına göre düzenlenir. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.
Sağlık Hakkı
- Sağlık hakkı, insanların temel haklarından biridir. İnsanların sağlıklı yaşayabilmeleri için, öncelikle koruyucu önlemlerin alınması
Dilekçe Hakkı
- Demokratik bir devletin vatandaşlarına tanıdığı haklardan birisi de dilekçe hakkıdı Dilekçe hakkı diğer temel haklar gibi anayasa ile güvence altına alınmıştır. Vatandaşlar herhangi bir şekilde hakları ihlal edildiğinde devletin ilgili kurumlarına dilekçe ile başvurabilir.
Seçme ve Seçilme Hakkı
- Seçme, seçilme ve siyasi parti faaliyetlerinde bulunmak demokrasinin en önemli hak ve hü Bu hak ve hürriyetler kanunla düzenlenmiştir.
Düşünce, Kanaat ve İfade Özgürlüğü
- Düşünce ve bir konuda karar verebilme insana özgü özelliklerin başında gelir. İnsanın geliştirilebilmesi ve kişilik kazanabilmesi için özgürce düşünebilmesi gerekir.
- Demokrasi ile düşünce ve kanaat özgürlüğü arasında sıkı bir ilişki vardı Anayasamızın 25. maddesinde, ‘Herkes düşünce ve kanaat özgürlüğüne sahiptir.” ifadesi yer almaktadır.
Basın ve Yayın Özgürlüğü
- Basın özgürlüğü, insanların görüşlerini gazete, kitap, dergi ve televizyon gibi araçlarla topluma duyurabilmesini ifade eder. Basın özgürlüğü insanların okul dışında da eğitilmesine imkân sağ
Din ve Vicdan Özgürlüğü
- Din ve vicdan özgürlüğü kişinin istediği bir dine inanmasını ve ibadetlerini serbestçe yapabilmesini kapsar. Demokratik devletlerde serbestçe kullanılırken baskıcı yönetimlerde ise bu özgürlüğün kullanılması zor olur.
Haberleşme Özgürlüğü
- Haberleşme özgürlüğü kişilerin yakınları, özel veya devlet kuruluşları ile çeşitli yollarla haberleşmesini ifade eder. Kişilerin haberleşmesinde gizlilik esastı Hiç kimsenin telefonları dinlenemez. Ancak devlet, suçun önlenmesi veya ortaya çıkarılması amacıyla yetkili kurumlarıyla telefonları dinleyebilir.
Yerleşme ve Seyahat Özgürlüğü
- Yerleşme ve seyahat özgürlüğü kişinin istediği yerde oturmasını veya seyahat edebilmesini kapsar. Anayasamızın 23. maddesinde, “Herkes, yerleşme ve seyahat özgürlüğüne sahiptir.” ifadesi yer almaktadı
Toplantı Hak ve Özgürlüğü
- Bu özgürlük kişilerin toplu halde düşüncelerini açıklamasını ifade eder. Düşünce özgürlüğünün devamı olan bu özgürlük dernek kurma özgürlüğünü de kapsar.
- Bu demokratik hakkın kullanılmasında diğer kişilerin hak ve özgürlüklerine zarar verilmemesi gerekir.
Bilim ve Sanat Özgürlüğü
- Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme hakkına sahiptir. Demokratik devlet, bilim alanında çalışanları teşvik eder. Sanatçıyı Bilimsel çalışmaları teşvik eder.
- Atatürk bu konuyla ilgili olarak,’’Efendiler, hepiniz milletvekili olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat bir sanatçı olamazsınız.’’demiştir.
Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlandırılması
- Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması ancak kanunla yapı
- Devlet temel hak ve hürriyetleri ancak belli bir ölçüde sını
Temel Hak ve Hürriyetlerin Kötüye Kullanılamaması
Temel hak ve hürriyetlerin kullanılamayacağı durumlar şunlardır:
- Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak için kullanı
- Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı tehlikeye düşürecek şekilde kullanı
- Temel hak ve hürriyetleri yok etmek için kullanı
- Devletin kişi veya zümre tarafından yönetilmesi, sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde hâkimiyet kurması veya din, dil. ırk mezhep ayrımı yapmak için kullanı
Temel hak ve hürriyetlerin bazı durumlarda durdurulduğu görülür. Anayasamızın 15.maddesinde bu durum bazı şartlara bağlanmıştır. Bu şartlar;
- Savaş hâli,
- Seferberlik hâli,
- Sıkıyönetim hâli
- Olağanüstü hâ
Ancak temel hak ve hürriyetlerin bazı durumlarda kısmen veya tamamen durdurulması durumunda bile kimsenin yaşama hakkına, din, vicdan ve düşünce özgürlüğüne dokunulamaz.
EŞİTLİĞE DOĞRU
- Orta Asya Türk devletlerinde kadının saygın bir yeri vardı. Kadın ve erkek eşit haklara sahipti. Aile tek eşli evlilik esasına dayanır, çocuklar üzerinde baba kadar anne de etkili olurdu.
- Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasından sonra, 1924 yılında Tevhid-i Tedrisat Kanunu( Öğretim Birliği Yasası) kabul edilerek eğitimde birlik sağlandı. Bu yasayla eğitimi sadece dinsel anlayışla sürdüren medreseler kapatıldı. Kız ve erkek öğrenciler aynı sınıflarda eğitim görmeye başladı. Daha sonra 1926 yılında Medeni Kanun yürürlüğe konularak Türk kadınına yeni haklar sağlandı.
- Ülkemizde seçme ve seçilme hakkı yalnız erkeklere özgü iken kadınlar Atatürk’ün sayesinde ilk kez 1930 yılında belediye seçimlerinde oy kullanma, 1933 yılında muhtarlık seçimlerine katılma, 1934 yılında da seçme ve seçilme hakkına kavuş Bunun sonucu olarak da 1935 yılında yapılan seçimlerde 17 kadın milletvekili olarak meclise girdi.
NOT: Türk kadınları, birçok Avrupa ülkesindeki kadınlardan daha önce siyasi haklar kazanmıştır.
- 1985 yılında Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi Türkiye’de yürürlüğe girdi.
- Ülkemizde kadın haklarının korunmasına yönelik resmî ve sivil toplum kuruluşları faaliyet gö
- Medeni Kanun‘da 2002 yılında yapılan değişikliklerle, Türk kadınının sahip olduğu haklar geniş
Buna göre,
- Ailenin reisi kocadı” hükmü kaldırılacak,
- Kadınlar, kızlık soyadını
- Onur kırıcı davranış boşanma nedeni sayı
Atatürk, “Türkiye Cumhuriyeti’nde kadın, Türk tarihinde olduğu gibi bugün de en saygın yerde, her şeyin üstünde, yüksek ve şerefli bir varlıktır.’’ diyerek kadına verdiği değeri ifade etmiştir.
Türk kadını da Atatürk’ü haklı çıkarttı ve her alanda Türk erkeğiyle birlikte yerini aldı. Bu kadınlarımızdan bazıları şunlardır:
- Fatma Aliye Osmanlı Devleti’nde ilk kadın dergilerinden birinin yazarıdı
- Muazzez İlmiye Çığ Cumhuriyetin ilk arkeologlarındandı
- Refet Angın ilk kadın tarih öğ
- Esma Nayman ilk kadın milletvekillidir.
- Lale Aytaman ilk kadın validir.
- Sabiha Gökçen ilk kadın savaş
- Türkan Akyol İlk kadın bakandı
- Tansu Çiller ilk kadın başbakandır.